1
BENLİK VE KİMLİK
BENLİK VE KİMLİK
BENLİK VE KİMLİK
Sosyal etkileşim ve sosyal varoluş, insanların kendilerinin ve başkalarının kim olduğunu bilmelerine bağlıdır.
«Erişmek istedikleri bir hedefi olmayanlar, çalışmaktan zevk almazlar." Emile Raux
Benlik ve kimlik kavrayışı günlük
yaşantımızı sürdürmemizi kolaylaştırır;
kim olduğunuzu bilmek neyi düşünüp
neyi yapacağınızı bilmenize, başkalarının kim olduğunu bilmek de onların
düşüncelerini ve eylemlerini tahmin etmenize imkan verir.
Kimliğe ilişkin bilgiler insanlar arasındaki etkileşimi düzenler ve yapılandırır, buna karşılık etkileşimsel ve toplumsal yapılar da bize kimlik kazandırır
3
Benlik ve kimlik, sosyal etkileşim ve algıyı
etkileyen bilişsel yapılardır ve toplum tarafından etkilenmektedir.
Son yıllarda benlik konusunda yapılan çalışmalarda bir patlama yaşanmıştır. 1970’lerin ortasından 1990’ların ortasına kadarki yirmi yıllık sürede sosyal psikoloji
alanında yayımlanan 31.000 çalışmanın konusu benlikdir.
5
Benlik ve kimlik kavramlarının evrimi Benlik ve kimlik kavramlarının evrimi
Benlik, tarihsel açıdan, yeni bir fikirdir.
Baumeister (1994), toplumsal ilişkilerin sabit ve tutarlı olduğu bir ortaçağ toplumu portresi çizer.
Bu toplumda insanların yaşamı ve kimliği
toplumsal düzendeki konumlarına sıkı sıkıya bağlıdır; bunlar aile, sosyal mevki, doğum yeri ve doğum sırası gibi gözle görülür etmenlere atıfta bulunularak açıklanır.
Bu anlayış on altıncı yüzyılda değişmeye başladı ve o tarihten bu yana da değişmenin hızı
giderek arttı. Değişmeyi sağlayan etkenleri şöyle sıralayabiliriz:
Sekülerleşme
Sanayileşme
Aydınlanma
Psikanaliz
7
Sekülerleşme Sekülerleşme
İnsanın tüm ümit ve beklentilerini ölümden
sonraki yaşama erteleme düşüncesinin yerini,
onları gerçek kılmak için bu dünyada etkin bir
biçimde çaba harcanması gerektiği yolundaki
düşüncesinin almasıdır.
Sanayileşme Sanayileşme
İnsanlar çalışmak üzere oradan oraya hareket eden birer üretim birimi olarak görülürken; giderek,geniş aile gibi statik
toplumsal yapılara kenetli olmaktan çıkmaya, taşınabilir bir sosyal kimliğe sahip olmaya
başlamışlardır.
9
Aydınlanma Aydınlanma
İnsanlar kendileri için farklı/daha iyi kimlikler ve yaşamlar organize ve inşa edebileceklerini düşünüyorlardı artık; bunun için de ortodoks değer sistemlerini ve baskıcı rejimleri
değiştirmişlerdi.(örneğin on sekizinci yüzyılın
sonundaki Fransız ve Amerikan devrimleri).
Psikanaliz Psikanaliz
Freud’un insan zihninin işleyişine ilişkin olarak geliştirdiği kuram, benliğin gerçek anlamda
anlaşılamayacağı, çünkü onun bilinçdışının bilinmedik derinliklerinde yattığı yolundaki düşünceyi berraklaştırmış ve dikkatleri
bilinçaltına yoğunlaştırmıştır.
11
Psikanaliz kuramı, kişinin davranışını onun kim olduğunun derinliklerinde gizlenmiş karmaşık
dinamiklere yüklemektedir. Yeni bir fikir ya da analiz biçiminin insanların kendi dünyaları hakkındaki
düşünme tarzlarını nasıl tümden değiştirebileceğinin bir örneği olarak, psikoanalizi kullanılmıştır.
Freud’un benlik, kimlik ve kişiliğe ilişkin olarak geliştirdiği düşünceleri sosyal psikolojide büyük etki yaratmıştır
13
Sembolik etkileşimci benlik Sembolik etkileşimci benlik
Kolektif benlik fikrinin saptığı bir diğer yol da benliğin sosyal etkileşim sayesinde biçimlendiği ve ortaya çıktığı
yolundaki kabuldür.
William James gibi ilk psikologlar, bilinç akışı olarak benlik (‘sen’) ile algı nesnesi olarak benliği (‘beni/bana’)
birbirinden ayırmıştır. Bu yolla refleksif düşünce oluşur, çünkü ‘ben’ nesne konumundaki ‘beni ya da bana’nın farkında olabilir ve insanlar da kendilerini bilebilirler.
İnsanlar kim olduklarını yeniden inşa etme eğilimindedirler ve bunu yapmış olduklarının farkında değildirler.
Genelde insanlar, kendi tutumları ve
tercihlerine bakarak kim olduklarının farkında olabilirler ancak, böyle bir bilgiye nasıl
ulaştıkları konusunda yetersiz kalmaktadırlar.
15
Ama yine de insanlar bir ‘beni/bana’ duygusuna sahiptirler.
Sembolik etkileşimcilik yaklaşımına göre benlik,
insanlar arasındaki etkileşimden doğar. Mead, insanlar arasındaki etkileşimin büyük ölçüde simgesel olduğuna inanıyordu.
İnsanlarla etkileşim, esas olarak, anlamca zengin sözcükler ve sözel olmayan ipuçları aracılığıyla gerçekleşir.
Bir diğer perspektif Higgins tarafından sunulan ayrışık benlik kuramıdır.
Higgins’e göre bizler üç tür benlik şemasına sahibiz:
1. gerçek benlik –şimdiki halimiz;
2. ideal benlik –olmak istediğimiz şey;
3. ‘olması gereken’ benlik –ne olmamız gerektiğine dair düşüncemiz.
17
Son iki tür, ‘benlik kılavuzları’dır. İdeal benlik kılavuzları bireyin ulaşmak için istediği yüksek hedeflerle, ‘olması gereken’ benlik kılavuzları da hedeflerin önündeki
engellerden kaçma ile ilintilidir.
Benlik ve kimlik Benlik ve kimlik
Çoğu araştırmacı bugün artık, benliği tek bir
farklılaşmamış kendilik olarak karakterize etmenin yanlış olduğuna inanmaktadır.
Benlik kavramını görece ayrışık ve genelde oldukça çeşitli kimliklerden -bunların her biri kendi benlik bilgisiyle sınırlanmıştır oluşan bir bütün olarak düşünmek daha doğru bir yaklaşımdır.
19
Bu kimliklerin kökenleri bir dizi farklı toplumsal
ilişkiler ağına uzanır, bu ilişkiler kendi yaşamlarımız için (arkadaşlarımız ve ailemizle olan yakın kişisel ilişkilerle, çalışma grupları ve meslekler tarafından tanımlanan ilişki ve rollere, varıncaya değin) birer referans noktası oluşturur ya da oluşturmuştur.