• Sonuç bulunamadı

Erzurum Masallarında Olağanüstü Güçler ve İşlevleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Erzurum Masallarında Olağanüstü Güçler ve İşlevleri"

Copied!
302
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

ERZURUM MASALLARINDA OLAĞANÜSTÜ GÜÇLER VE İŞLEVLERİ

(YÜKSEK LİSANS TEZİ)

BÜŞRA ÇİMEN

Danışman: Prof. Dr. Orhan BİLGİN

İkinci Danışman: Prof. Dr. Sebahat DENİZ

İSTANBUL 2019

(2)
(3)

T. C.

İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

ERZURUM MASALLARINDA OLAĞANÜSTÜ GÜÇLER

VE İŞLEVLERİ

(YÜKSEK LİSANS TEZİ) Büşra ÇİMEN

Danışman:

Prof. Dr. Orhan BİLGİN

İkinci Danışman: Prof. Dr. Sebahat DENİZ

İSTANBUL 2019

(4)
(5)
(6)

iv

ÖZ

Bu tezin konusu, Bilge Seyidoğlu’nun derlemiş olduğu “Erzurum Halk Masalları” adlı eserde bulunan masallardaki olağanüstü güçlerin; Türk mitolojisi, Eski Türk inanışları ve Gök Tanrı inancı bağlamında incelenmesidir. Masallardaki olağanüstü güçler ve olaylar ele alındıktan sonra Propp’un Yapısal kuramına göre masal kahramanlarının eylemlerindeki sabit ve değişken unsurlar tespit edilmiştir. “Erzurum Masalları “adlı eserde toplam yetmiş iki adet masal bulunmaktadır. Ancak bu tezde masal sınıflandırmasına göre yalnızca olağanüstü masallar kategorisine giren metinler incelenmiştir, varyasyonları olan metinler inceleme dışında bırakılmıştır. Tez konusunun seçilmesinin en önemli nedeni daha önce yapılan çalışmalara katkı sağlayarak masalların sistemli bir şekilde ele alınmasını sağlamaktır. Bu şekilde ilerleyen zamanlarda yapılacak masal inceleme çalışmalarına da yön verilmesi amaçlanmıştır.

Anahtar Sözcükler: Masal, Erzurum Masalları, Masallarda Olağanüstü Güçler, Bilge Seyidoğlu

(7)

v

ABSTRACT

The subject of this study is examination of the supernormal powers in the tales in Erzurum Halk Masalları compiled by Bilge Seyidoglu in terms of Turkic mythology, old Turkic beliefs and Tengrism. After studying the supernormal powers and events, the stable and dynamic elements in the acts of the characters in the tales has been demonstrated based on Propp’s structuralist theory. There are seventy-two tales in

Erzurum Halk Masalları; however in this study, only the texts that can be included in

supernormal tales have been examined and the texts having other variations have been excluded. The most important reason why this subject has been preferred is to examine these tales systematically, contributing to the former studies in this field. In this way, it is aimed that this study will lead the latter studies on the tales.

(8)

ÖNSÖZ

Çalışmanın giriş bölümünde tezin amacı, kapsamı, yönteminden bahsedilmiş ve masal araştırma tarihi hakkında genel bilgiler verilmiştir. Birinci bölümde ayrıntılı bir şekilde; masal türü, masalların kaynağı, masal unsurları, masalların diğer edebi türler ile ilişkisi, masal üzerine yapılan yerli ve yabancı çalışmalar, masalların tasnif ve tahlil metotları hakkında bilgi verilmiştir.

İkinci bölümünün girişinde Erzurum’un tarihi, coğrafyası ve folklorundan bahsedilmiştir. Üçüncü bölümde Erzurum Masalları adlı eserde bulunan metinler, kitabın sırasına göre incelenmiştir. Çalışmada, masal metninde bulunan olağanüstü güçler ve olaylar sıralanmıştır. Daha sonra masallar tahlil edilmiştir. Masallar, Vlademir Propp’un yapısalcı kuramına göre incelenmiş, kahramanların fonksiyonları tespit edilmiştir. Propp metoduna göre masallardaki sabit ve değişken unsurlar, şema haline getirilmiştir. Teze konu olan masal metinleri okuyucuya kolaylık olması açısından ek olarak verilmiştir.

Sonuç bölümünde anonim halk edebiyatı anlatı türlerinden olan masal ile incelenen Erzurum Masallarındaki olağanüstü güçler arasındaki ilişkilerin değerlendirilmesi elde edilen bulgulara dayanarak maddeler halinde verilmiştir. İncelenen masallarda Propp metoduna göre sabit ve değişken unsurların Erzurum Masalları adlı eserdeki metinlere uygunluğu tespit edilmeye çalışılmıştır.

Tez konumu belirleme sürecinde her zaman danışmanlık yapan merhum hocam Nurettin ALBAYRAK’a teşekkürü borç bilirim. Tezi yazma aşamasında bana yol gösteren hocalarım Prof.Dr. Orhan BİLGİN ve Prof.Dr. Sebahat DENİZ’e teşekkür ederim. Bu süreçte maddi ve manevi yardımlarını esirgemeyen ve beni daima destekleyen aileme müteşekkirim. Tez çalışmamda eksiklerim mutlaka vardır. Bu eksiklerimin mazur görülmesini ve naçizane bu çalışmamın alana katkı sağlamasını dilerim.

(9)

İÇİNDEKİLER

TEZ ONAY SAYFASI………İİ

BEYAN ... ….İİİ ÖZ ... İV ABSTRACT ... V ÖNSÖZ ... Vİ İÇİNDEKİLER ... Vİİ KISALTMALAR ... XV TABLOLAR ... XVİ GİRİŞ ... 2 1.1. ARAŞTIRMANIN AMACI, KAPSAMI VE ÖNEMİ ... 2

1.2. Çalışmanın Yöntemi 3

1.3. Masal Araştırma Tarihi 4

BİRİNCİ BÖLÜM ... 5 1. MASAL HAKKINDA GENEL BİLGİLER ... 5

1.1. Masal 5

1.2. Masal Anlatıcıları 7

1.3. Masalların Kaynakları 8

1.4. Masalların Şekil Özellikleri 11

(10)

viii

1.6. Masalların Diğer Edebi Türlerle İlişkisi 15

1.6.1. Masal ve Destan İlişkisi 16

1.6.2. Masal ve Halk Hikâyesi İlişkisi 16

1.6.3. Masal ve Efsane İlişkisi 17

1.6.4. Masal ve Memorat İlişkisi 17

1.6.5. Masal ve Fıkra İlişkisi 18

1.6.6. Masal ve Mitoloji İlişkisi 18

1.7. Masal Unsurları 19

1.7.1. Masallarda Sayılar 19

1.7.2. Masallarda Renkler 20

1.7.3. Masallarda Zaman 21

1.7.4. Masallarda Yer 21

1.7.5. Masal Kahramanlarının İşlevleri 22

1.7.6. Masallarda Hayvanlar 22

1.8. Türk Masalları Üzerine Yapılan Çalışmalar 23

1.9. Masalların Sınıflandırılması 23 1.10. Masal Türleri 29 1.10.1. Olağanüstü Masallar 29 1.10.2. Gerçekçi Masallar 31 1.10.3. Hayvan Masalları 32 1.10.4.Güldürücü Masallar 34 1.10.5. Zincirlemeli Masallar 34 1.10.6. Edebi Masallar 34 İKİNCİ BÖLÜM ... 36

(11)

ix

2. ERZURUM HAKKINDA GENEL BİLGİLER ... 36

2.1. Erzurum’un Coğrafi Konumu 36

2.2. Erzurum Tarihi 36

2.3. Erzurum’un Folkloru 37

2.4. Erzurum’da Derlenmiş Atasözleri ve Deyim Örnekleri 38

2.5. Erzurum Folklor Unsurlarından Mâni, Bilmece, Ninni, Dua ve Beddua Örnekleri 38

2.6. Erzurum Türküleri 40 2.7. Erzurum 40 2.8. Erzurum Efsaneleri 41 2.9. Erzurum Masalları 41 2.10. Spor (Cirit) 41 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ... 43 3. ERZURUM MASALLARINDA OLAĞANÜSTÜ GÜÇLER VE İŞLEVLERİ ... 43

3.1. Yapısalcı Kuram Anlayışına Göre Propp Metodu 43

3.1.1. Vlademir Propp’un Masallarda Uyguladığı İşlev Listesi 44

3.2. YILAN BEY MASALI ... 51

3.2.1.Yılan Bey Masalının Olay Örgüsü 51

3.2.2. Yılan Bey Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 52

3.2.3. Yılan Bey Masalının Tahlili 55

3.2.4. Yılan Bey Masalının İşlevleri 61

3.2.5. Yılan Bey Masalının İşlev Şeması 63

3.3. LEYLEK 1 MASALI ... 63

3.3.1. Leylek 1 Masalının Olay Örgüsü 63

(12)

x

3.3.3. Leylek 1 Masalının Tahlili 65

3.3.4. Leylek 1 Masalının İşlevleri 71

3.3.5. Leylek 1 Masalının İşlev Şeması 72

3.4. TOPAL LEYLEK MASALI ... 73

3.4.1.Topal Leylek Masalının Olay Örgüsü 73

3.4.2. Topal Leylek Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 74

3.4.3.Topal Leylek Masalının Tahlili 75

3.4.4.Topal Leylek Masalının İşlevleri 81

3.4.5. Topal Leylek Masalının İşlev Şeması 83

3.5. HASAN ÇELEBİ MASALI ... 83

3.5.1. Hasan Çelebi Masalının Olay Örgüsü 83

3.5.2. Hasan Çelebi Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 84

3.5.3.Hasan Çelebi Masalının Tahlili 85

3.5.4.Hasan Çelebi Masalının İşlevleri 88

3.5.5. Hasan Çelebi Masalının İşlev Şeması 89

3.6. ÖLÜ YİYEN DERVİŞ MASALI ... 90

3.6.1. Ölü Yiyen Derviş Masalının Olay Örgüsü 90

3.6.2. Ölü Yiyen Derviş Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 90

3.6.3. Ölü Yiyen Derviş Masalının Tahlili 91

3.6.4. Ölü Yiyen Derviş (Çefterçürçe) Masalının İşlevleri 93

3.6.5. Ölü Yiyen Derviş Masalının İşlev Şeması 94

3.7. HOCA EFENDİ MASALI ... 94

3.7.1. Hoca Efendi Masalının Olay Örgüsü 94

(13)

xi

3.7.3. Hoca Efendi Masalının Tahlili 95

3.7.4. Hoca Efendi Masalının İşlevleri 97

3.7.5. Hoca Efendi Masalının İşlev Şeması 98

3.8. BENGİBOZ MASALI ... 98

3.8.1. Bengiboz Masalının Olay Örgüsü 98

3.8.3. Bengiboz Masalının Tahlili 101

3.8.4. Bengiboz Masalının İşlevleri 105

3.8.5. Bengiboz Masalının İşlev Şeması 107

3.9. BEYBÖYREK MASALI ... 107

3.9.1. Beyböyrek Masalının Olay Örgüsü 107

3.9.2. Beyböyrek Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 109

3.9.3. Beyböyrek Masalının Tahlili 109

3.9.4. Beyböyrek Masalının İşlevleri 112

3.9.5. Beyböyrek Masalının İşlev Şeması 114

3.10. PABUÇLU MEHMET MASALI ... 114

3.10.1. Pabuçlu Mehmet Masalının Olay Örgüsü 114

3.10.3. Pabuçlu Mehmet Masalının Tahlili 116

3.10.4. Pabuçlu Mehmet Masalının İşlevleri 117

3.10.5. Pabuçlu Mehmet Masalının İşlev Şeması 118

3.11. UYUYAN DELİKANLI MASALI ... 119

3.11.1. Uyuyan Delikanlı Masalının Olay Örgüsü 119

3.11.2. Uyuyan Delikanlı Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 120

3.11.3. Uyuyan Delikanlı Masalının Tahlili 120

(14)

xii

3.11.5. Uyuyan Delikanlı Masalının İşlev Şeması 123

3.12. DİLAREMCENGİ MASALI ... 123

3.12.1. Dilaremcengi Masalının Olay Örgüsü 123

3.12.2. Dilaremcengi Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 125

3.12.3. Dilaremcengi Masalının Tahlili 126

3.12.4. Dilaremcengi Masalının İşlevleri 129

3.12.5. Dilaremcengi Masalının İşlev Şeması 131

3.13. KAMÇI MASALI ... 132

3.13.1. Kamçı Masalının Olay Örgüsü 132

3.13.2. Kamçı Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 133

3.13.3. Kamçı Masalının Tahlili 134

3.13.4. Kamçı Masalının İşlevleri 136

3.13.5. Kamçı Masalının İşlev Şeması 137

3.14. TAVUK KIZ MASALI ... 137

3.14.1. Tavuk Kız Masalının Olay Örgüsü 137

3.14.2. Tavuk Kız Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 138

3.14.3. Tavuk Kız Masalının Tahlili 139

3.14.4.Tavuk Kız Masalının İşlevleri 142

3.14.5. Tavuk Kız Masalının İşlev Şeması 143

3.15. İNGİLİZ KRALI MASALI ... 144

3.15.1. İngiliz Kralı Masalının Olay Örgüsü 144

3.15.2. İngiliz Kralı Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 145

3.15.3. İngiliz Kralı Masalının Tahlili 145

(15)

xiii

3.15.5. İngiliz Kralı Masalının İşlev Şeması 148

3.16. NAR TANESİ MASALI ... 149

3.16.1. Nar Tanesi Masalının Olay Örgüsü 149

3.16.2. Nar Tanesi Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 150

3.16.3. Nar Tanesi Masalının Tahlili 151

3.16.4. Nar Tanesi Masalının İşlevleri 154

3.16.5. Nar Tanesi Masalının İşlev Şeması 155

3.17. TOKMAK MASALI ... 156

3.17.1. Tokmak Masalının Olay Örgüsü 156

3.17.2. Tokmak Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 157

3.17.3. Tokmak Masalının Tahlili 157

3.17.4. Tokmak Masalının İşlevleri 159

3.17.5. Tokmak Masalının İşlev Şeması 160

3.18. PADİŞAHIN ÜÇ KIZI MASALI ... 161

3.18.1. Padişahın Üç Kızı Masalının Olay Örgüsü 161

3.18.2. Padişahın Üç Kızı Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 163

3.18.3. Padişahın Üç Kızı Masalının Tahlili 164

3.18.4. Padişahın Üç Kızı Masalının İşlevleri 170

3.18.5. Padişahın Üç Kızı Masalının İşlev Şeması 171

3.19. MELİKŞAH MASALI ... 172

3.19.1. Melikşah Masalının Olay Örgüsü 172

3.19.2. Melikşah Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 173

3.19.3. Melikşah Masalının Tahlili 174

(16)

xiv

3.19.5. Melikşah Masalının İşlev Şeması 180

3.20. ÜÇ TURUNÇLAR MASALI ... 181

3.20.1. Üç Turunçlar Masalının Olay Örgüsü 181 3.20.2. Üç Turunçlar Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 183 3.20.3. Üç Turunçlar Masalının Tahlili 184 3.20.4. Üç Turunçlar Masalının İşlevleri 188 3.20.5. Üç Turunçlar Masalının İşlev Şeması 189 3.21. SIRMA SAÇ MASALI ... 190

3.21.1. Sırma Saç Masalının Olay Örgüsü 190 3.21.2. Sırma Saç Masalında Olağanüstü Güçler ve Olaylar 192 3.21.3. Sırma Saç Masalının Tahlili 192 3.21.4. Sırma Saç Masalının İşlevleri 196 3.21.5. Sırma Saç Masalının İşlev Şeması 198 3.22. DEĞNEK MASALI ... 199

3.22.3. Değnek Masalının Tahlili 200 3.22.4. Değnek Masalının İşlevleri 202 3.22.5. Değnek Masalının İşlev Şeması 203 SONUÇ ... 206

BİBLİYOGRAFYA ... 211

DİZİN ... 218

EKLER ... 221

(17)

KISALTMALAR

Kısaltma Bibliyografik Bilgi

Çev. Çeviren

DİA Diyanet İslam Ansiklopedisi

Haz. Hazırlayan

(18)

TABLOLAR

Tablo 1: Erzurum Masallarının Vlademir Propp’un Metoduna Göre İşlev Tablosu………214

(19)

GİRİŞ

1.1. Araştırmanın Amacı, Kapsamı ve Önemi

Bu çalışmanın amacı Bilge Seyidoğlu’nun Erzurum çevresinde derlediği masallarda bulunan olağanüstü güçleri ve işlevleri sistemli bir şekilde tespit etmektir. Seyidoğlu, eserini 1982 yılında doktora tezi olarak sunmuş daha sonra yayıma hazırlayarak kitap haline getirmiştir. "Erzurum Masalları" adlı eserde yetmiş iki masal bulunmaktadır. Kitapta yer alan masalların bir kısmı olağanüstü masal kategorisine dâhil edilirken bir kısmı da gerçekçi masallar kategorisinde yer almaktadır. Ancak tezimiz, masal sınıflandırmasına göre yalnızca olağanüstü masallar kategorisine giren 21 masal metnini kapsamaktadır. Bu masallar şunlardır: Yılan Bey Masalı, Leylek 1 Masalı, Topal Leylek Masalı, Hasan Çelebi Masalı, Ölü Yiyen Derviş Masalı, Hoca Efendi Masalı, Bengiboz Masalı, Beybörek Masalı, Pabuçlu Mehmet Masalı, Uyuyan Delikanlı Masalı, Dilaremcengi Masalı, Kamçı Masalı, Tavuk Kız Masalı, İngiliz Kralı Masalı, Nar Tanesi Masalı, Tokmak Masalı, Padişahın Üç Kızı Masalı, Melikşah Masalı, Üç Turunçlar Masalı, Sırma Saç Masalı, Değnek Masalı.

Çalışmanın amaçlarından biri metinlerde geçen kahraman ve olayların; Türk Mitolojisi, Gök Tanrı inancı ve Eski Türk inanışları ile ilgili olan ilişkisini açıklamaktır. Tezin diğer amacı da Vlademir Propp’un eserinde1

belirttiği gibi metinlerde geçen masal kahramanlarının isimlerinin değişmesine karşın işlevlerinin sabit kaldığı ve bunun belli bir sırayı takip ettiğini ispatlamaktır. Gelenek içerisinde devam eden motiflerin metinlerde geçen kahramanlarla, olaylarla ortak özellikleri ve değişken yönleri bilimsel yöntemlerle ele alınmıştır. Çalışmada incelenen masallarda Propp metodunun tercih edilmesinin sebebi, Propp’un yapısalcı kurama göre ortaya koyduğu 31 işlevin Erzurum masallarına uygunluğunu tespit etmek ve bu yöntemle incelenecek masalların daha pratik olarak ele alınacağının düşünülmesidir. Masallar, evrensel bir özellik taşıdığı için konuları da ait olduğu coğrafyanın dışından izler taşımaktadır. Olağanüstü özelliklere sahip masal kahramanları, inanışlar bakımından incelenirken, masal formellerinden olan; sayı ve renklerin olaylardaki kullanımı da sebepleri ile tespit

1

(20)

2

edilmiştir. Masal formellerinin olay akışına göre rastgele kullanılmadığı, bu amaç doğrultusunda irdelenmiştir.

İnsanlık tarihi kadar eski olan masal, insanlığın ilk edebi ürünlerinden biridir. Yeryüzünün her yerinde bulunan insanların kendi hayatına dayanan, kendi bakış açısıyla oluşturdukları masalları bulunmaktadır. Bu masallar ait olduğu coğrafyanın maddi ve manevi unsurlarından izler taşır. 2

Masallar için her ne kadar hayal ürünü, olağanüstü olayları konu alan bir tür denilse de kaynağında gerçek olayların izlerini taşıdığı da düşünülmüştür. Dilden dile aktarılırken içine hayal unsurları da katılarak insanlığın ortak duyguları yansıtılmıştır. Masalların içerisinde ait olduğu milletin gelenek, inanç, adet gibi kavram ve malzemelerine rastlanılır. Masal geçmiş nesillerden günümüze aktarılan kültür birikimi olarak görülebilir.

Masalın çocuk eğitiminde çok önemli bir yeri vardır. Masallarda anlatılan öğretici nitelikteki olaylar ve kahramanlar çocukların hal ve hareketlerinde de etkili olmaktadır. Bu etki de çocuğun ilgisini çekebilecek nitelikte olan olağanüstü olaylar ve kahramanlar üzerinden aktarılmaktadır. Masalların anlatımını farklı kılan unsurlardan biri de masal anlatıcısıdır. Masal anlatıcıları genellikle kadınlar arasından çıkmaktadır. Fakat farklı meslek gruplarından da masal anlatıcıları mevcuttur. Masal anlatıcısı toplum içerisinde anlatma yeteneği ile bilinen kişilerdir. Anlatıcı konuştuğu dili güzel bir şekilde kullanır, masalı anlatırken bir tiyatro sanatçısı gibi el kol hareketleriyle jest ve mimiklerine dikkat eder. Ayrıca masal anaları içinde bulundukları yerin örf ve âdetini de iyi bilmektedirler. 3

Umay Günay'a göre; masal anlatan kişi anlattığı masalın büyülü dili ile dinleyenleri başka bir diyara götürebilir. Bu da masalın başında yer alan uzun tekerlemeler, başlangıç formelleri ve masal boyunca devam eden masal unsurları ile sağlanmaktadır. Masal dinleyerek büyüyen çocuklar iyiyi, doğruyu, güzeli ve sevgiyi öğrenmektedirler. Gelenek içindeki ve metinlerdeki masallar incelendiğinde bilinenden aksine masalın tamamen hayattan kopuk olmadığı anlaşılmaktadır. 4

Masallar sadece çocuklara değil, büyük küçük herkese anlatılmaktadır. Masal, geçmişten bugüne insanların duygularının sesi olmuştur. Bundan dolayı büyük küçük

2

Ali Öztürk, Türk Anonim Edebiyatı, İstanbul: Bayrak Yayımcılık, 1985, s.127.

3 Mustafa Ruhi Şirin, Çocuk Edebiyatı Yıllığı, İstanbul: Gökyüzü Yayınları, s. 128. 4 Umay Günay, “Çocuk Eğitimi ve Masallar”, Divan,1(8), Haziran: 17-18

(21)

3

herkes masaldan kendine ait bir hisse çıkarabilir. Bu türün öğreticiliğin yanında bir fikri telkin etme amacı da vardır. Bundan dolayı masallarda toplumların gizli kalmış tarafları görülmektedir. Masallar evrensel özellik gösterdiği için kahramanlar değişse de olaylar ve aksiyonun seyri aynıdır. Masallarda insanın benliği hayattan alınan malzemeler vasıtasıyla şekillenir. Hayattan alınan maddi ve manevi unsurlar sayesinde masal, belli bir kültüre ve topluma bağlanır. Türk masallarında da inanç sisteminden gelenek ve göreneklerinden izler görmek mümkündür. 5 Masal anlatımının en önemli

özelliklerinden biri içeriğin ahlaki bir değere sahip olmasıdır. Dinleyenlerde iyilik, adalet, hoşgörü gibi kavramların gelişmesini sağlamaktadır. Masal türünün doğallığı, dinleyeni kendine çekmesi anlatımının yalın olmasından kaynaklanmaktadır.

1.2. Çalışmanın Yöntemi

Halk edebiyatının en önemli sözlü kültür ürünlerinden biri olan masal üzerine çeşitli kitaplar, tezler ve makaleler yazılmıştır. Geçmişten bugüne masal, yapısal kuram haricinde antropolojik ve psikolojik temeller bakımından incelenerek veriler elde edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmada metin merkezli yöntem kullanılmıştır. Tez üzerine çalışırken üçüncü bölümde okuyucuya kolaylık sağlaması amacıyla incelenecek masal metninin olay örgüsü verildi. Masalda bulunan olağanüstü güçler ve olaylar tespit edilerek genel özellikleri ile birlikte açıklandı. Masallar; Şamanizm, Türk Mitolojisi ve Eski Türk inanışlarına göre tahlil edildi. Vlademir Propp’un yapısalcı kurama bağlı yöntemine göre masal kahramanlarının sabit ve değişken unsurları tespit edilmiş ve işlev şeması çizilmiştir. Bu yöntem ile teze konu olan masallarda işlev sırasının değişmediği tespit edilmiştir. Propp, olağanüstü masallar kategorisine giren bütün masalların aynı işlev sırasına sahip olduğunu iddia etmiştir.6

Erzurum masallarında bulunan metinlerde sabit ve değişen unsurlar, Propp’un yapısalcı kuram metoduna göre çizilmiştir. Propp’a göre masallarda 31 işlev bulunmaktadır.7

Yazarın ifadesine göre masalın sınırlı sayıda işlevi bulunurken, şahıs kadrosu son derece fazladır. Masalın değişken öğeleri; yer ve kişi adları, sabit eylemleri ise masal kişilerinin işlevleridir.8

Bu bağlamda yöntem olarak Propp’un öne sürdüğü masallardaki değişken ve sabit unsurların 31 işleve göre belli bir sıra ile devam edip etmediği ispatlanmaya

5

Öztürk, Türk Anonim Edebiyatı, s.128.

6

Propp, Masalın Biçimbilimi, s.29.

7

.Propp, Masalın Biçimbilimi, s. 6.

8

(22)

4

çalışılmıştır. Bu yöntemin uygulanmasının sebeplerinden bir diğeri olağanüstü masal kahramanlarının özdeş edimlerinin farklı anlamlar taşıyıp taşımadığı tespit etmektir. 1.3. Masal Araştırma Tarihi

Masal, halk edebiyatında en çok araştırılan ve incelenen türlerdendir. Farklı coğrafya ve kültürlerden birçok bilim adamı masal üzerine geniş çaplı araştırmalar yapmıştır. Her milletin edebiyatında yer alan ve birçok işlevi olan masal, sözlü edebiyat ürünlerinden biridir. Masal, iletişim araçlarının olmadığı zamanlarda insanların ve özellikle çocukların en önemli eğlence kaynağı olmuştur. Masal üzerine incelemede bulunan araştırmacılar türün ismi, kaynağı ve işlevleri hakkında ortak özellikler gösteren sonuçlara ulaşmışlardır.

Masalların kaynağı hakkında farklı görüşler ileri sürülmüştür. Masalın Hint mitolojisi ve Eski Yunandan ve farklı dinlerin etkisi altında kalarak yayıldığı düşüncesi bunlardan biridir. Kimi araştırmacılar masalların kaynağını Hindistan’a ve Aryanlara dayandırmışlardır. 9

Masal araştırmacılarına yön veren en önemli çalışmalar arasında Grimm Kardeşlerin Kinder und Hausmarchen adlı eseri bulunmaktadır.10

Halkların köken arayışları masal araştırma tarihini başlatmıştır. Grimm Kardeşler Mitolojik teoriyi savunmuşlardır. Erken dönemde yapılan araştırmalardan diğeri de Mitlerin Meteorolojik Gelişimi’dir. Max Müller, Güneş Mitleri teorisini, Robert Brown, Mısırolojist yaklaşımı, Teodor Benfey Masalların Göçü ve Kültürel Ödünçleme Teorisi’ni savunmuştur.11 Erken dönem masal araştırmalarından sonra çeşitli kuramlar öne sürülmüştür. Masal araştırma kuramlarına şu şekilde örnekler verilir: Tarihi- Coğrafi Fin Okulu, Evrimsel Halk Bilimi Kuramı, Biyolojik Halk Bilimi Kuramı, Psikoanalitik Halk Bilimi Kuramı, Yığın Kültürü Kuramı, İşlevsel Halk Bilimi ve Yapısalcı Halk Bilimi Kuramları, Performans Teorisi ve Sözlü Kompozisyon Teorisi.12

Yapılan çalışmalar sonucunda farklı görüşlerin gösterilmesi araştırmacıların farklı malzemeler ve veriler toplamasından kaynaklanmıştır.

9

Ali Fuat Bilkan, Masal Estetiği, İstanbul: Timaş Yayınları, 2009, s.13

10

Özkul Çobanoğlu, Halkbilimi Kuramları ve Araştırma Yöntemleri Tarihine Giriş, Ankara: Akçağ Yayınları, 2008, s.97.

11

Çobanoğlu, Halkbilimi, s.99-105.

12

(23)

5

BİRİNCİ BÖLÜM

1. MASAL HAKKINDA GENEL BİLGİLER

1.1. Masal

Mehmet Yardımcı, Malatya Masalları adlı eserinde masalın Habeşçe kökenli bir sözcük olduğundan bahsetmiştir. Habeşçe'den Aramice’ye bu dilden de Arapça’ya geçmiştir. Örnek verme anlamındaki “mesel” sözcüğü daha sonra bir tür adı olmuştur. 13

Masal kelimesinin Kamus-ı Osmâni’de öğüt veren söz manasındaki “mesel”in değiştirilmesiyle meydana geldiği bilgisi mevcuttur. Bu düşünceden hareketle masal sözcüğü Arapça bir kelime olan “mesel”den gelmektedir.14 Türk edebiyatında masal

yerine farklı dönemlerde, kıssa, destan ve hikâye terimleri de kullanılmıştır. Masal, düzyazı biçiminde söylenen, içerisinde anlatılanlara inandırma kaygısı bulunmayan hayal ürünü olan halk edebiyatı anlatı türüdür.15

Bilkan'a göre konusu hayal ürünü olan masalda kahramanlar olağanüstü özelliklere sahiptir, anlatılan olaylarda inandırma amacı bulunmaz. Masal, dinleyenleri kısa zamanda kendi âlemine çekebilme özelliğine sahiptir. 16

Masalın çeşitli kaynaklardaki tanımları şu şekildedir:

Ali Öztürk, masallarda hayattan alınan olaylarda; olağanüstü ile sembolize edilerek ideal hayatın sergilenmesinin esas olduğunu vurgulamıştır. Hayvanları konu alan masallarda daha ise çok “ders verme ve öğreticiliğin” belirgin olduğunu görmekteyiz. Masalların genelinde bulunan telkin özelliği dinleyenlerin masaldaki büyülü atmosfere kapılmasını sağlamaktadır

Masalların halk edebiyatında çok önemli bir yeri ve işlevi bulunmaktadır. Çocukluktan beri büyüklerden dinlenen masallarda olayların geçtiği yer ve zaman genellikle belirsizdir. Masallarda hayali olayların yanında olağanüstü kahramanları da içine alan, belirgin olarak gösterilmeyen yerler ve zaman geçmektedir. Masalların eski

13

Mehmet Yardımcı, Malatya Masalları, İstanbul: Malatya Kitaplığı, 2012.s. 13.

14

Naki Tezel, Türk Masalları, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi, 1971, s.3.

15

Pertev Naili Boratav, 100 Soruda Türk Halk Edebiyatı, İstanbul :Gerçek Yayınevi, 1969, s.80.

16

(24)

6

devirlerdeki işleviyle günümüzdeki işlevi farklıdır. Büyükler için anlatılan masal, zamanla eğitici yönünün öne çıkmasıyla çocuklar için anlatılmaya başlanmıştır. Bu işlev farklılığı devir değişikliği, insanların yaşam tarzının ve ihtiyaçlarının farklılaşmasından kaynaklanmaktadır.

Masallarda anlatılan büyülü dünya çocuğu gerçeklerden, çoğu zaman da hayatın gerçeklerinden uzaklaştırıp, istenilen yaşama kavuşturduğu için büyük bir heyecan uyandırır. Dinleyici, masal anlatıcısından masalı dinlerken sonu olmayan, hayallerle dolu bir dünyanın içine girerek kendisiyle, masal kahramanını özdeşleştirebilir. Hayal edilen ne varsa tıpkı rüyalarda olduğu gibi masal âleminde de gerçekleşebilir. Hayallerde çözüme kavuşan olaylar dinleyende iç rahatlatma gibi bir his uyandırmaktadır. Ayrıca aynı masalın farklı coğrafyalarda çok az değişiklikle anlatılması ve yerlileştirilmesi masalın çok geniş alanlara yayıldığının da bir göstergesidir.

Masalı diğer edebi türlerden ayıran özelliklerin başında olağanüstü olayları ve kişileri konu alması gelir. Masalın özellikle efsane ve mitlerle yakın bir ilişkisi vardır. Üslup, anlatım tarzı, kahramanları ile destan, hikâye gibi türlerden ayrılmaktadır. Bu sayılan unsurlar masala özgüdür. Anlatılanlarda yer alan olaylar hayal ürünü ve kahramanlar doğaüstü varlıklar arasından seçilmiş olsa da dinleyiciyi inandırabilen bir üsluba sahiptir.

Genel olarak masallarda değişen ve aynı kalan birtakım unsurlar vardır, değişen unsurlar arasında; tekerlemeler ve masal motifleri bulunmaktadır. Farklı milletlerin masallarındaki ortak öğe ise masalın temasıdır. Masallar uzun veya kısalığına göre ayrılan tekerlemeler ile başlar. Başta bulunan tekerleme, dinleyeni masalın hayallerle dolu atmosferine hazırlar. Söylenen tekerlemelerin yeri ve sırası da çok önemli bir ayrıntıdır. Masal anlatıcısı başlangıç formellerini (tekerlemeleri) gelişigüzel bir biçimde kullanmaz. Tekerlemelerin kullanımıyla Pertev Naili Boratav’ın da dediği gibi masalın başından itibaren söylenenlerin gerçek olmadığı, asıl amacın hem eğlendirmek hem de ders vermek olduğu belirtilmek istenir. Çoğu yerde tekerlemeler şöyle başlamaktadır: “Evvel zaman içinde kalbur saman içinde”. Söylenen tekerleme geleneği heyecanı uyandırmanın yanında dinleyenin dikkatini çekmek için ortasında da devam edebilir.

(25)

7

Mehmet Yardımcı, masalların genel özelliklerini şu şekilde sıralamıştır: Hayal ürünüdür, olağanüstü olayların yanında kahramanların da doğaüstü güçlere sahip olması, inandırıcılık iddiasında bulunmayıp, dinleyenleri inandırabilmesi, nesirle söylenmesi, insanlığın ortak duygularına seslenmesi, kaynaklarının bilinen de çok eskiye dayanması, ahlaka dayalı olarak eğitici işlevde bulunmasıdır. Toplumun her kesiminden dinleyici kitlesi bulunan masallarda; sade, açık, anlaşılır bir dil kullanılmaktadır. Halk tarafından söylenen masallarda yine halk tarafından çokça kullanılan alkış, kargış, bilmece, mani örneklerine de rastlanır.17

1.2. Masal Anlatıcıları

Halk edebiyatı sözlü ürünlerinden masal genellikle kadın anlatıcılar tarafından dinleyiciye aktarılmıştır. Bir topluluk içinde masal anlatan kadına "masal anası" denmiştir. Masal anaları, dinledikleri masalları annesinden, çevresinden işitip etrafındaki insanlara anlatırlar. Bu tür geçmişten bugüne kadar masal anaları vasıtasıyla dilden dile aktarılmıştır. Masal analarının yeniden üretme gibi bir görevi yoktur, sadece kendi kültürlerinden masallara ilave yaparak nesilden nesile aktarılmasını sağlamışlardır. Masal anaları, motifleri kendi zevklerine göre değiştirmez, nasıl dinledilerse daha sonra gelecek nesillere aynı şekilde naklederler. Özellikle çocuk edebiyatının en önemli konularından biri olan masallar ve masalların çocuklar üzerindeki etkisine dair birçok araştırma yapılmıştır. Aslında çocuğun anlatılan masalları dinlemesindeki en büyük etkenlerden biri de metninin içerisindeki olağanüstü olayları anlatanın sunuş şeklidir. Masal anaları çocukları, anlatılan masalın içine dâhil ederek o anı yaşamış gibi bir hisse bürünmelerini sağlamaktadır. Eskiden masallar, anlatıcı eşliğinde geceleri hoş vakit geçirmek amacıyla bir araya gelen topluluklara anlatılırken bu gelenek yavaş yavaş unutulmuştur. Günümüzde masal anlatma geleneği şifahi bir eda ile büyükten küçüğe herkesi etkisi altına almaktadır. Masal anlatma geleneği Judith Liberman, Nazlı Çevik Azazi ve Beyza Akyüz gibi anlatıcıların düzenlediği atölyeler eşliğinde gelişip yaygınlaşmaktadır. Özellikle yetişkinler için düzenlenen masal anlatıcılığı, modern yaşamın içerisine sıkışıp kalan büyükler için hayallerde olanları gerçekleştirmenin en iyi yollarından biridir.

(26)

8 1.3. Masalların Kaynakları

Sözlü kültürün ve halk bilimsel araştırmaların en önemli türlerinden olan masalların bir sorunu da kaynağı hakkındaki fikir ayrılıklarıdır. Masalların nasıl ve ne şekilde doğduğuna ait kesin bilgiler bulunmamaktadır. Bilinenden daha eski zamanlara dayanan masallar, dilden dile anlatılarak günümüze kadar ulaşmıştır. Masal araştırmacıları 170 yıldan bu yana konu üzerinde çalışmışlardır. Bu konu hakkında araştırmacılar arasında da farklı düşünceler mevcuttur. Masalların ilk olarak nerede doğduğu ve geliştiği tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmacılar masal türünün kaynağı hakkında kesin sonuca varamamışlardır. Masalların kaynağı olarak gösterilen Mitoloji ve Hindoloji görüşleri çok önemlidir. Mitolojik görüşünü savunanlar, masalları Hint-Avrupa mitolojisine dayandırmaktadırlar. Güneş mitolojistleri ise masallarda geçen olayları fırtına vb. olaylara bağlamaktadır.18

Kimi araştırmacılar, masalların kaynağının Hindistan olduğunu, önce batıya oradan da dünyaya yayıldığını düşünmektedirler. Bu görüşe karşı çıkanlar masalların kaynağının Hindistan dışında bir yerde doğduğunu iddia etmişlerdir. Bazı folklor araştırmacılarına göre masallar ilkel hayatın bir yansımasıdır. Von Der Leyen ve Ludwing Laistner, masalların kaynağının rüyalar olduğunu ileri sürmektedirler. Araştırmacılar özellikle kaynak olarak korkulu rüyalara dikkat çekerler. 19

Arnold Van Gennep’e göre masallar çeşitli ekollere bağlıdır. Bunlardan Mitoloji Görüşü, masalları eski mitlerin parçalanmış hali olarak görmüştür. Mitoloji ekolüne göre masallarda güneşe, bulutlara ve yağmura ait mitler bulunmaktadır. Masalların kaynağı ile ilgili başka bir görüş olan Antropoloji Görüşü bu türü insanlığın en eski zamanına dayandırmıştır. Edebiyat Mektebi ise halk masallarının kaynağını Hint kökeninde aramıştır.

Umay Günay, Elâzığ Masalları adlı eserinin, “Eski Kaynaklarda Masal” adlı bölümünde, masal kaynaklarının çok eski dönemlere ait olduğunu ifade etmiştir. Günay, masal araştırmalarına yardımcı olan kaynakları dönemlerine göre beş grupta ele almıştır.

18

Öcal Oğuz, Türk Halk Edebiyatı, Ankara: Grafiker Yayınları, s.123-124.

19

(27)

9

1. Eski Mısır: Eski Mısır medeniyetinden kalan papirüslerde Mısır'ın coğrafyası, kültürel yapısı ve tarihinin yanı sıra halk geleneğini yansıtan masallar da mevcuttur.

2. Babil ve Asur: Babil ve Asur dönemini belgelerde beş bin yıl öncesine ait bilgilerin olduğu tespit edilmiştir. Bu belgeler içerisinde "Gılgamış" ve "Etena" efsanelerinde evrensel masal unsurları bulunmaktadır.

3. Eski Yunan: Eski Yunan dönemine ait belgeler içerisinde halk masalları bulunmamaktadır. Fakat birçok masal terimi dram, şiir ve dini kitaplarda kullanılmıştır. Bu dönemde Ezop, hayvan masallarını Yunan edebiyatına kazandırmıştır.

4. Latin: Masal unsurlarının birçoğunu ihtiva eden "Cupid" ve Psyche" adlı hikâyeleri içinde bulunduran, Apuleius tarafından kaleme alınan Metamorphoses Latin döneminde yazılmıştır.

5. Hindistan: Büyük bir kısmı Aryan kabilesinden olan Hindistan halkının Homer’den asırlarca öncesine giden bir yazılı edebiyata ve pek az değişen bir dini geleneğe sahip olduğu söylenir.20

Masallar üzerinde yapılan ilk sistemli çalışmalar Batı’da 19. yüzyılda Wilhem Grimm ile başlamıştır. Grimm kardeşler tarafından masalların kaynağı, şekli ve yayılışı ile ilgili çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Araştırmacıların teorilerine göre masallar tek bir kaynağa dayandırılmamaktadır. Masalların farklı yerlerde ve coğrafyalarda birbirine benzer bir şekilde meydana gelerek yayıldığı tespit edilmiştir. Grimm kardeşler kültürlerin adet, inanç ve geleneklerin sıkı ilişkisi sonucunda benzer masalların ortaya çıktığını savunmuşlardır. Masalları tek bir kaynağa dayandırmak yanlış bir yöntemdir. Onlara göre en sağlıklı yöntem farklı coğrafyalara ait masalların kaynağını en ince ayrıntısına kadar araştırmaktır. Bu teorilerden önemli olanları Günay, Elazığ Masalları adlı eserinde şu şekilde sıralamıştır:

1. Mitolojik Görüş: Tarih öncesi görüş olarak da bilinmektedir. Mitolojik görüşün temsilcileri: Müller, Fiske ve Cox’dur. Bu görüşü savunanlar masal ve mitleri, Hint-Avrupa medeniyetinin mirası olarak kabul etmişlerdir. Cox’a göre masallar, mitoloji karakterleri bakımından farklılık gösterirlerse de elementleri bakımından birbirine çok yakındırlar.

20

Rıfat Evcim, “Anadolu’da Anlatılan Masallarda, Âdet ve İnanmalar Üzerine Halk Bilimsel Bir İnceleme”, (Yüksek Lisans Tezi, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve EdebiyatıAnabilim Dalı, Afyonkarahisar 2015), s.10.

(28)

10

2. Hindoloji Görüşü: Bu terim için Tarihi Görüş ifadesi de kullanılmıştır. Theodor Befey’in öncülüğünü yaptığı bu görüş masalların kaynağı olarak Hindistan’ı kabul etmektedir. Benfey, Ezop masallarının dışındaki bütün masalların kaynağını Hindistan’a bağlamaktadır. Benfey, masal kaynaklarının ‘Veda’ yerine ‘Pançatantra’ olduğunu ifade etmiştir. Farsça Tutinâme, Arapça ve muhtemelen Yahudice el yazmaları da masalların yayılışında önemli rol oynamıştır. İslâv memleketlerinden masallar sözlü gelenekle yayılmıştır.

3. Antropolojik Görüş: Bu görüşün en önemli temsilcileri Edward Taylor ve Andrew Lang’dır. Lang, masallarda bulunan ilkel fikirlerden hareket ederek masalların çok eski zamanlarda meydana geldiğini ifade etmiştir. Masal kaynaklarında çeşitlilik teorisinden hareket ederek masalların farklı yerlerde birbirlerine benzer şekilde meydana geldikleri fikrini öne sürmüştür. Ayrı kültür seviyesindeki insanların eşdeğer inanç ve adetlere sahip olduklarını ispatlamıştır. Kültürlerin birbirlerine paralel olarak gelişmesinin sonucunda benzer masallar meydana gelmiştir.21

Etnografik görüşe sahip araştırmacılar ise masalların mitolojik kaynaklı olduğunu savunanlara karşı çıkmıştır, medeni hayat asıl kaynak olarak gösterilmiştir. Etnografik görüşü savunanların arasında M. Lennan, Tylor ve Lang vardır. Az gelişmiş milletler arasında yer alan Buşman ve Zurhluların masallarında geçen hayvan karakterleri, gelişmiş milletlerin masallarına göre daha belirgindir. Örneğin bir masal kahramanı olan Meda ile konuşan insan yerine bir filin karısıdır. Mitlerde de durum masallarda olduğu gibidir. Mitlerin karakteri hayvanlar arasından seçilmiştir. Bu durum Taylor'u masalların ilkel çağlardan itibaren mevcut olduğuna inandırmıştır. İlk çağdan itibaren görülmeye başlanan masallar değişiklik göstererek yayılmıştır. (E. Taylor)22

Masalların oluşumunda ve gelişiminde Altun Yaruk, Kalyanamkara ve Papamkara hikâyesi gibi metinler etkili olmuştur. Saim Sakaoğlu bu metinlerin Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerinden önceki adet ve inançları ile birlikte içeriğinde masal özelliklerini de barındırdığını belirtmektedir. Prens Kalyanamkara ve Papamkara hikâyesi bu türün ilk örneklerindendir. Masallara kaynaklık eden diğer metinler şunlardır: Grek masallarının en önemli örneklerinden biri olan; Aisopos, Grek masalcı

21

Umay Günay, Elazığ Masalları, Erzurum: Atatürk Üniversitesi Basımevi, 1975, s. 17-18.

22

(29)

11

Phedrus ve La Fontain’dir. Yunan masalcı Ezop da bu tür için önemli bir isimdir. Ezop’un yazdığı masallar ile Mesnevi ve Pançatantra’daki motifler benzerlik göstermektedir. 13. yüzyıldan itibaren Türk masallarında Çin ve Hindistan’daki Budist ve Maniheist etkiler bulunmaktadır. Bütün dünya masallarında birbirinden etkilenme olduğu şüphesizdir. Tek bir kaynaktan doğan masallar farklı ülke ve coğrafyalarda birtakım değişikliğe uğramıştır.23

1.4. Masalların Şekil Özellikleri

1. Masallar nesirle söylenmiş, hayal ürünü olan anlatı türlerindendir, nazım ve nesir karışık masal örnekleri de vardır. Masalların yapısı; olay örgüsü, kişiler, yer ve zamandan meydana gelir.

2. Masallarda kalıplaşmış sözler yani formeller kullanılmaktadır.

3. Masallar, sözlü edebiyat ürünleridir ve anlatımı çok önemlidir. Dinleyenleri masal atmosferine çekebilmek için anlatıcının usta bir kişi olması gerekir. Masalların dili halkın konuştuğu sade dildir, genellikle miş’li bir anlatım ile beraber geniş zaman ifadeleri kullanılmaktadır.

4. Masallarda sanatsal ifade kullanılmaz. Ancak masallarda kalıplaşmış sözler de mevcuttur. Güzel- çirkin, iyi ve kötüyü tasvir ederken kalıplaşmış birtakım ifadeler kullanılmaktadır.

5. Masal anlatımı sadedir.

6. Kahramanlar anlatıda bir ‘figür’ olarak yer alırlar.

7. Yardımcı kahramanlar masalda önemli bir durum olduğunda dâhil olurlar.

8. Masalda zaman boyutu olmadığı için, her kahraman anlatının içindeki yaşta ve çağdadır.

9. Masalda, mekân ise itibari olup anlatıcının vermek istediğine bir araçtır. 10. Masallarda soyut üslup kullanılmaktadır. Ancak olaylar net bir şekilde verilir. 11. Masal karamanı engeller, mücadeleler ve zaferlerle karşılaşmaktadır.

12. Masallarda olaylar ayrıntılı bir şekilde anlatılmaz. Dinleyenin hayal etmesi amaçlanır. 13. Masallarda aksiyon hızlı bir şekilde gerçekleşir.

14. Masal, zıtlık ve tekrar üzerine kurulmuştur.

23

(30)

12

15. Masallar, evrenseldir, milli ve dini kavramlardan uzaktır. Masallar bütün dünyayı içine alan bir üsluba sahiptir.24

16. Masalların genellikle başlığı yoktur, anlatıcı tarafından veya masalı neşreden aracılığıyla isimlendirilirler. Aynı masal farklı yörelerde farklı isimlerle anlatılabilir. 17. Masallarda halk edebiyatının diğer türlerinin bazılarına (atasözü, deyim, dua, beddua,

mâni vb.) rastlanabilir.

18. Masallar üç bölümden meydana gelmektedir: I. Masal başı, tekerleme

II. Masalın kendisi, olay

III. Masal sonu, dilek olarak da adlandırılmıştır.25

Türk masalları üç bölüm üzerine kurulmuştur. Birinci bölüm, tekerlemelerden meydana gelir. Tekerleme bölümüne “döşeme” de denmektedir. Masala giriş bölümü olan tekerlemeler dinleyenleri masal atmosferine hazırlayan kalıplaşmış sözlerdir, masalda anlatılanların gerçek olmadığını hissettirir. Bu şeklide anlatılan uzun tekerlemelere “başlangıç formeli” de denir. İkinci olarak olayların anlatıldığı kısım gelmektedir, giriş tekerlemeleri söylenir. Daha sonra masal içinde olay akışını sağlayan yer, zaman değişikliklerini vurgulayan tekerlemeler gelir. En sonunda masal sonu tekerlemeleri söylenmektedir.

a) Giriş tekerlemeleri (Başlangıç Formeli):

“Bir varmış bir yokmuş. Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde. Deve tellâl iken, horoz imam iken, manda berber iken, annem kaşıkta, babam beşikte iken… Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten… Annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi… O öfke ile tophane minaresini cebime sokmayayım mı borudur diye… O öfke ile tophane güllesini cebime doldurmayayım mı darıdır diye… Orada buldum iki çifte bir kayık. Çek kayıkçı Eyüp’e… Eyüp’ün kızları haşarı… Bir tokat vurdular enseme, gözlerim fırladı dışarı… Orada gördüm bir kız… Adı Emine, girdim koynuna… Bir tarafı tozluk dumanlık, bir tarafı çayırlık çimenlik, bir tarafı sazlık samanlık. Bir tarafta boyacılar boya boyuyor

24

Şerif Oruç, “Avrupa Masallarının Üslup Özelliklerini İnceleyen Bir Masal Araştırmacısı: Max Lüthi”, Halkbiliminde Kuramlar Yaklaşımlar 2, Ankara: Geleneksel Yayınları, Ankara 2005, s.221-228.

25

Uğur Tuncel, “Süreli Yayınlardaki Masalla İlgili Çalışmaların Açıklamalı Bibiyografyası”, (Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2011), s.11-12.

(31)

13

renk ile… Bir tarafta demirciler demir dövüyor denk ile… Bir tarafta Mehmet Ali Paşa cenk ediyor şevk ile… Anan yahşi, baban yahşi, kurtuldum ellerinden…”26

b) Bağlayış/ Geçiş Formeli:

Uzun zamanı kısaca ifade etmek amacıyla kullanılanlara bir örnek: Uzatmayalım kameti

Kopartırız kıyameti

Masaldaki olayın geçtiği yeri ve kahramanı değiştirmek için kullanılanlara bir örnek:

Biz sana haberi nereden verelim, kızdan verelim… Masal ortasında geçişi sağlayanlara bir örnek:

Az gelirler, çok gelirler, azını çoğunu Allah bilir, altı ay bir güz giderler; geri dönüp bakarlar ki çuvaldız boyu yol gelmişler.

Aynı olayın tekrar ortaya çıkışında kullanılan formeller: Karşılıklı konuşmalarda görülenler:

İn misin, cin misin?

Ne inim, ne de cinim; insanoğlu insanım. Bir varlığın tasviri sırasında görülenler:

Ayın on beşine “Sen doğma, ben doğacağım” diyor.27

c) Masal sonu tekerlemeleri (Bitiriş Formelleri):

“Onlar erer muradına, biz de çıkalım damın kiremitine… Gökten üç elma düştü, biri bana, biri sana biri de masal sevenlere…” “Onlar ermiş muradına, darısı bizim başımıza…” “Kırk gün kırk gece düğünden sonra muratlarına ererler.”28

Olay bölümü anlatıldıktan sonra ise tekerleme şeklinde dilekler bildirilir.

26

Naki Tezel, Türk Masalları, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi, 1971, s.10-11.

27

Oğuz, Türk Halk Edebiyatı, s.127-128.

28

(32)

14

Alemdar Yalçın ve Gıyasettin Aytaş, Çocuk Edebiyatı adlı eserde masalların tamamında bulunan üç temel özelliği şöyle sıralamışlardır:

1. Sürekli Değişme: Propp’un da belirlediği gibi birbiri peşi sıra zaman, heyecan, ilgi, merak ve uyandırıcı olayların bulunması ve geniş bir zaman diliminin bile hızla geçilerek olayların üst üste yığıldığı bir yapının ön plana çıkması. Düz bir anlatım içinde ilerlediği için bu olayların hızlı gelişmesi, değişmesi kolay algılanmakta ve dinlemeyi veya okumayı kolaylaştırmaktadır.

2. Derinlik (Gizem): Olayların karmaşık bir yapı göstermemesine rağmen anlatılanların birleşmesi ile birlikte, bir derinliğin ortaya çıkması dikkat çekicidir. Büyü, sihir, olağanüstü olaylar ve canavarlar bunlardan kurtulmak için ortaya çıkan tesadüfe dayalı olaylar, anlatıma bir gizem katmaktadır; bu gizem, her yaştaki insan üzerinde etki yaratmaktadır. İnsanoğlunun bilinmeyenlere karşı kendi içinde duyduğu merak ve metafizik ilgi masala sadeliği içinde derinliği kazandırmaktadır.

3. Tekrarlar: Propp’un da anlattığı gibi benzer olayların, sözlerin ve durumların birbiri içinde gittikçe gelişerek tekrarlanması, masalın mesajının gücünün artırılmasına, benzer masal yapılarının kolay anlaşılır ve zevk alınır niteliklere sahip olmasına yaramaktadır.29

1.5. Masalların Muhteva Özellikleri

1. Masallar hayal ürünü unsurlardan meydana gelmektedir. Masallarda olağanüstü güçlere sahip kahramanlar, yerler ve olaylar vardır. Anlatılanlar her ne kadar hayal mahsulü olsa da dinleyiciyi inandırıcı bir yönü bulunmaktadır. Olağanüstü kahramanlar arasında; peri kızları, dev, cin, çeşitli hayvanlar; bunlar genellikle yılan, kuş, ejderha ve hayvan kılığına girmiş insanlardır. Olağanüstü yerler de Kafdağı, devler ülkesi, kuşlar diyarı olabilir. Olağanüstü olaylar, insanların devlerle mücadele edip, yenmesi, kahramanların göz açıp kapayıncaya kadar çok uzak mesafelere gidebilmeleridir. Masallarda iyi huyların tamamı güzellerde, kötü huylar ise çirkinlerde bulunur.

2. Masalların sonunda iyilik yapanlar mükâfatlandırılırken, kötülük yapanlar cezalandırılır. Böylelikle yine masalların eğitici mesaj verdiği sonucuna varılabilir. Aslında bu şekilde

29

(33)

15

gerçekleşen bir son ile iyiliğin sonunda güzelliklerin olduğu, kötülüğün de mutlaka bir gün yapanı bulacağı mesajı verilmektedir.

3. Masallar hep iyi sonla biter.

4. Masallarda olayların meydana gelmesinin sebebi belli değildir. Aksiyon birdenbire gelişir. Örneğin fakir bir genç kızın padişahın oğluyla evlenebilir. Masal kahramanlarından olan bir padişah aniden yoksul olabilmiştir. Olaylarının sebebi ve sonucu sorgulanmaz. Sebep-sonuç ilişkisi yoktur.

5. Masallarda olaylar canlıdır.

6. Masalların en önemli özelliklerinden biri olayların ve kahramanların olağanüstü özelliklere sahip olmasıdır, insanlar hayallerini ve arzularını olağanüstü kişiler aracılığıyla anlatmışlardır.

7. Masallarda cin, peri, cadı ve arap gibi olağanüstü tiplere önemli görevler verilmiştir. 8. Masallarda olağan durumlara çok az rastlanır, olağanüstü anlatım vardır. Masallarda

düşünülemeyecek hiçbir şey yoktur, her şey mümkündür. Kahramanlar olağanüstü biçimde tedavi ile iyileştirilir. Kahramanlar olağanüstü güçler tarafından taş kesilebilir. Taş kesilen insanlar yeniden dua ile canlanabilir.

9. Masal kahramanları arasında padişah, ihtiyar koca karı, tüccar ve adı belli olmayan kişiler bulunabilir.

10. Masallarda aksiyon beklenmedik şekilde gelişir, olaylar anlatıcı tarafından usta bir şekilde anlatılır.30

1.6. Masalların Diğer Edebi Türlerle İlişkisi

Anonim Türk halk edebiyatında anlatı türleri içinde bulunan masal hakkında çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Araştırmacılar öncelikle masal tanımı üzerinde durmuşlardır. Çoğu araştırmacıya göre masal kelimesi aslında “mesel”den gelmektedir. Naki Tezel, “Türk Masalları” adlı eserinde masalın tanımını şu şekilde yapmıştır:

Kamûs-ı Osmâni’ye göre “masal” kelimesi “mesel” in değiştirilmiş şeklidir. “Mesel”, halk dilinde meşhur olan, adap ve öğütleri anlatan söz demektir. “Darb-ı mesel”, atalardan kalma hikmetler, ibretli sözler anlamındadır.31

Halk edebiyatı ürünleri sözlü gelenek boyunca devam ettiği için ortaya çıkan ürünler de kendi aralarında benzerlik göstermektedir. Masal, anonim halk edebiyatında anlatı

30

Yardımcı, Malatya Masalları, s.19-20.

31

(34)

16

türlerinden; mitoloji, destan, efsane, fıkra, halk hikâyeleri ile benzer özelliklere sahiptir. Masallarda sözlü edebiyat ürünlerinden: atasözü, deyim, alkış ve kargış, tekerleme ve bilmece örnekleri bol miktarda bulunmaktadır.

1.6.1. Masal ve Destan İlişkisi

Masal ve destan metinlerinde ortak motiflerden doğaüstü özellikler gösteren kahramanlar bulunurken iki tür arasında belirgin farklılıklar da mevcuttur. Masal metinleri, destanlara göre daha kısadır. Kahramanları arasında olağanüstü güçlere sahip; dev, peri, cin vs. varlıklar dışında halkın arasında bulunan sıradan insanlar da olabilir. Destan kahramanları ise genellikle soylu kişilerden seçilmiştir. Masal, tamamen hayal ürünü sayılır, destanların tarihi gerçekler sonucunda meydana geldiği düşünülmektedir. Masallar ağızdan ağıza dolaşarak aktarıldığından farklı coğrafyalarda çeşitli varyasyonlarına rastlanır, destan metinleri ortaya çıktığı millete aittir. Masal ve destan türleri her ne kadar farklılık gösterse de Oğuz Kağan destanındaki gökyüzünden ışık düşmesi örneğindeki gibi bazı destanlarda masal motifleri ortak kullanılmıştır.

Masal kahramanı olarak bilinen perilerin yaşayışına benzer bir hayat süren destan kahramanları vardır. Oğuz Kağan Destanı’nda benzer kahramanlara rastlanır.32

1.6.2. Masal ve Halk Hikâyesi İlişkisi

Halk hikâyesi yapı bakımından nazım-nesir karışıktır; bu özelliği masal, fıkra, efsane vb. türlerde çok fazla görülmemektedir. Masal ve halk hikâyesinin belli bir anlatıcısı vardır. Fakat iki türün de anlatıcısı farklılık gösterir. Masallar genellikle kadınlar arasından seçilen masal anaları tarafından dinleyiciye aktarılırken, halk hikâyeleri âşıklar tarafından saz eşliğinde anlatılmaktadır. Masallarda kahramanların başından geçen olayların mekânı birçok masalda belli değildir. Halk hikâyesinde âşıkların yaşadığı memleketler genellikle Anadolu olarak geçmektedir.

Masallar, kısa kuruluş tekniğine sahiptir. Olaylar geçmiş zamana aittir. Halk masallarındaki basit ve ilkel aşka karşılık halk hikâyelerindeki aşk, gerçektir. Aşk öğesi; halk hikâyelerinde birinci derecede önemlidir, masallarda ise ikinci plandadır.33

Halk hikâyeleri ile masalların benzer bir yönü ise metinlerin içerisindeki olağanüstü durumlardır. Masal ve halk hikâyesindeki asıl kahramanlara yardım eden olağanüstü güçlerden; pir, aksakallı ihtiyar, Hızır motifleri de ortaktır. Masallarda zaman öğesi

32

Erman Artun, Anonim Türk Halk Edebiyatı Nesri, İstanbul: Kitabevi Yayınları, 2004 s. 123.

33

(35)

17

belirsizdir. Yüzyıllar ve uzaklıklar göz açıp kapayıncaya kadar geçer. Halk hikâyelerinde ise olaylar belli bir zaman içinde gerçek olarak anlatılır.34

Masallar ve halk hikâyeleri içinden çıktığı toplumun adetlerinden, inançlarından ve kültüründen izler taşımaktadır. Bir halk hikâyesi olan Dede Korkut Hikâyelerinde Oğuzların yaşam tarzı, adet ve inanışlara rastlamak mümkündür. 15. yüzyılın ikinci yarısında yazıya geçirilen Dede Korkut Hikâyeleri ile masal motifleri ortak özellikler göstermektedir. Masallarda ve Dede Korkut Hikâyelerinde kullanılan ortak motifler: rüya, peri, at, kuyu, kırk, yedi vs.

1.6.3. Masal ve Efsane İlişkisi

Grimm Kardeşler efsane ve masal üzerine önemli çalışmalar yapmıştır. Efsane dilimize Farsça’dan geçen bir sözcüktür. Eski Türkçede efsane yerine sab, saw kelimeleri de kullanılmıştır. Efsane, olmuş ya da olabilecek olay kişi ve yer hakkında anlatılan türlerdir. Efsane anlatıcısı dinleyicileri anlattıklarına inandırma gayesi içindedir. Fakat masal anlatıcısının dinleyenlere anlattıklarına inandırma amacı yoktur. Masalların zamanı belirsizdir. Yüzyıllar ve mesafeler bir anda geçer. Efsanelerde ise olaylar belli bir zaman içinde gerçek olarak anlatılırlar. Masal ve efsane içinden çıktığı milletin özelliklerini gösterir. Efsaneler büyük ölçüde milli iken masalların farklı coğrafyalarda varyantlarını görülebilir. Efsanelerde zaman, geçmiş ve şimdiki zamandır. Masallarda “bir varmış bir yokmuş” gibi cümlelerle başlayan geçmiş zaman ifadesi kullanılmaktadır. Efsaneler genelde tek motif üzerine kurulurken masallarda birden fazla motif görülmektedir. Efsanelerde geçen yer genellikle dünyadır, masallar, bilinmeyen yerlerde geçebileceği gibi ismi geçen yerlerden olan; Kaf Dağı, Maçin, İsfahan, İstanbul, Hindistan vs. olabilir. Efsane ve masallarda kendine özgü anlatım biçimlerinin olması sebebiyle bu türlerde sade bir dil kullanılmaktadır. Sakaoğlu, efsanelerin bazılarını kutsal olarak kabul etmektedir. Ancak masallarda, efsanelerdeki gibi bir kutsallık aranmaz.

1.6.4. Masal ve Memorat İlişkisi

Masal ve memorat türleri olağanüstülük açısından benzerlik gösterirken, anlatılanların inandırıcılığı bakımından farklıdır. Memorat, olağanüstü varlıkla duyusal olarak kurulan ilişkiye dair kişisel hatıralardır. Türk toplumlarında görülen “al karısı” “albastı”

34

(36)

18

memorat özelliği taşımaktadır. Memoratların dinleyici tarafından gerçek olduğu düşünülürken, masalların gerçek olmadığı dinleyiciye hissettirilir. Diğer taraftan masal ve memoratlarda geçen motiflerde; fal ile geleceği görme, Hızır veya aksakallı ihtiyarın kahramana yaptığı yardımlar ortak motiflerdendir.

1.6.5. Masal ve Fıkra İlişkisi

Anonim Halk Edebiyatında anlatı türlerden olan fıkralar, nesir ve nazım şeklinde görülmektedir. Fıkra türü diğer Türk toplumlarında latife, erteki, küldirgi olarak da kullanılmaktadır. Fıkra, masal türü içerisinde de değerlendirilmiştir. Fıkralarda esas amaç dinleyenin anlatılanlardan ders çıkarmasını sağlamaktır. Masalların sonunda da daima iyilerin kazanıp kötülerin ise kaybedeceği mesajı üzerinden masal dinleyicisine bir mesaj verilmektedir. Fıkralar, anlatım boyunca bir fıkra tipine bağlanır. Ancak ana tipin yanında tipleşme eğiliminde olan ikinci dereceden tipler de bulunmaktadır. Masallarda da masalın sonunda mutluluğa ulaşan asıl kahramanın haricinde yardımcı kahramanlar da vardır.

1.6.6. Masal ve Mitoloji İlişkisi

Celal Beydili Türk Mitolojisi adlı eserinde mit kelimesinin kökenini, Yunanca’da hikâye anlamında kullanılan mythos olduğunu ileri sürmüştür. Mit, çok eski çağlardan beri insanın evreni ve doğayı anlamak istemesinden doğmuştur. İlkçağ insanı ancak bu şekilde doğayı kavramaya çalışacağını düşünmüştür. Olağanüstü masal kahramanları ile mitolojik kahramanların birçok ortak özellikleri vardır. Buna örnek olarak masallarda kötü ve iyi olan kahramanlar ile mitolojik karakterlerden iyi ve kötü ruhların sembolü olanlar verilebilir. Tarih içerisinde geleneğin kaynağı ve en eski şekli mitolojidir. Mitoloji yaratılışı kendine özel düşüncelerle açıklayan, dinamik olan göstergedir.35

Mitler, olağanüstü varlıkların öyküsünü anlatmaları açısından masallar ile benzerlik gösterirler. Mitlerde geçen olağanüstü varlıklar ve tanrısal güçlerle, masal kahramanları arasında ortak yanları bulunan olağanüstü güçler yer alır. Mitlerde anlatılanlar gerçek ve kutsal kabul edilmektedir. Ancak masallarda anlatılan olay ve kişilerin gerçekliği olmadığı gibi masal anlatıcısının da dinleyiciyi anlattıklarına inandırma amacı yoktur. Mitlerde anlatılan olaylarda şimdiki zaman kullanılırken, masallarda geçmiş zaman ifadesi kullanılır. Masallarda mekânlar ise genellikle belli

35

(37)

19

değildir. Ancak Kaf Dağı, periler ülkesi olarak geçen açıkça ifade edilen yerler de mevcuttur. Mitlerde ise kutsal olan ve kutsal olmayan iki tür mekân vardır.

1.7. Masal Unsurları

Masal anlatıcısı masalların başında, ortasında ve sonunda söylediği tekerlemeler dışında anlatımı daha da kuvvetlendirmek için birtakım formeller kullanmaktadır. Bunlar: sayılar, renkler, masal mekânı ve masalda zamanla ilgili formellerdir. Masalı düz bir anlatım olmaktan çıkaran bu unsurları dinleyenler de duymak istemektedir.

1.7.1. Masallarda Sayılar

Anlatılan masallarda yapılacak olan işler belli sayılar ile söylenmektedir. Genel olarak üç, yedi ve kırk sayılarını kullanılmıştır. Üç sayısı en fazla yabancı kökenli masallarda görülür. Türk masallarında yedi ve kırk sayıları vardır. Söylenen sayıların gerçek hayatta somut karşılıkları bulunur. Buna; masallarda düğünlerin kırk gün kırk gece yapılması, kırk bir kere maşallah örnekleri verilebilir. Bu sayılar dini ve felsefi metinlerde de çok önemli işlevde kullanılırlar. Masallarda geçen sayılar destan ve mitolojide de bulunmaktadır. Üç sayısı birçok yerde karşımıza çıkmaktadır. Özellikle Hristiyanlıkta çok önemli olduğu bilinmektedir. Bu söylem baba, oğul, kutsal ruh üçlemesinin, unutulmuş etkisidir. Bir işi üç kere denemek, masallarda üç aşamalı işlerden sonra istenilen sonuca ulaşılacağına inanılmıştır. Hristiyanlık dışında Hinduizm’de, Budizm’de, Eski Mısır’da ve İslamiyet’te sembolik değeri vardır. Hinduizm’deki üç büyük güç: Brahma, Şiva ve Vişnu’dur. Budizm’de ise kurtuluşun üç kaynağı vardır. Masallarda sayıların sıkça görüldüğü yerler:

Kardeşlerle İlgili Olanlar: Üçü de kız, üçü de erkek, cinsiyetleri belli değildir. Zamanla İlgili Olanlar: Üç gün, üç gece, üç günlük kız.

Tabiatüstü Varlıklarla İlgili Olanlar: Üç dev, üç peri kızı, üç başlı dev. Hayvanlarla İlgili Olanlar: Üç karga, üç katır, üç eşek.

Yiyecek ve İçeceklerle İlgili Olanlar: Üç yumurta, üç ekmek, üç karpuz, üç tas su. İnsanlarla İlgili Olanlar: Üç arkadaş, üç kör, üç yardımcı, üç hoca, üç cezalı.

Eşya İle İlgili Olanlar: Üç kırbaç, üç çatal-kaşık, üç bağ çubuk, sarayın önündeki üç taş, üç altın.

(38)

20

İş Yapma: Üç ağır şart, üç işe gönderme, üç işi aynı anda yapma, üç nara atma, üç defa saplama, hendeğin etrafını üç defa dolaşma.

Diğerleri: Üç selvi ağacı, üç bela, üç yol ağzı.36

Yedi sayısı bazı inançlara göre önemlidir. Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın yerleri ve gökleri yedi günde yarattığı geçmektedir ve “yaratılışın sayısı” olarak da bilinmektedir. Eski bir inanışa göre cennete gitmek için yedi yolun olduğu söylenmektedir. 37

Masallarda ise yedi sayısı şu şekillerde geçmektedir: yedi saat, yedi gün, yedi gece, yedi yıl, yedi başlı dev, yedi ifrit, yedi cüce, yedi kız kardeş, yedi deve yükü altın, yedi nöbetçi, yedi kapı, yedi defa. Masallarda geçen kırk sayısı da sembolik değer taşımaktadır. Günlük hayatta doğumda ve ölümlerde kırkı çıkmak, bir şeyi kırk kere söylersen onun gerçek olacağına inanmak en belirgin örneklerdendir. Ayrıca Hz. Muhammed’e peygamberliğin kırk yaşında gelmesi de önemlidir. Masalda çoğunlukla tek sayıların olmasını araştırmacılar tevhit inancına yani Allah’ın bir oluşuna bağlamaktadırlar. Kırk sayısı hem dini hem de folklorik açıdan önemlidir. Halk arasında kırk gün kırk gece düğün yapmak, bir kahvenin kırk yıl hatırının olması örnekler arasındadır. Türkçe'de kırk sayısı deyim ve atasözlerine de yansımıştır. İslam tasavvufunda ibadet etme süresi kırk gün olarak düşünülmektedir. Bu açıdan bakıldığında semavi dinlerin çoğunda kırk sayısı önemli bir sembol olarak görülmektedir.38

1.7.2. Masallarda Renkler

Masallarda renk unsuru daha çok sıfat olarak kullanılmaktadır. Renklerde ak- kara örneğinde olduğu gibi çoğunlukla tezat unsurlara rastlanmaktadır. Kullanılan bu renkler bazen bir hayvanın bazen de bir insanın giydiği kıyafeti nitelemektedir. Türk masal örneklerinde daha çok kara, ak, al renkleri göze çarpmaktadır. Bazı kavramların rengi de değişmemektedir. Örneğin; saçın sırma olması ve masalda geçen koçlardan birinin ak diğerinin kara olması. Renkler üzerinden masal kahramanları veya olay hakkında olumlu, olumsuz saptamalar zor olsa da bütüne bakarak yorumlanabilir. Masallarda sarı renk, zenginliği ve mutluluğun sembolü olarak bilinmektedir. Sarı rengin öneminin

36

Sakaoğlu, Masal Araştırmaları, Ankara: Akçağ Yayınları, 2007, s.67.

37

Bilkan, Masal, s.58-59.

38

(39)

21

altının değerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Masallarda sarı renk dışında ak, kızıl, beyaz çok fazla kullanılmıştır. 39

1.7.3. Masallarda Zaman

Masallarda zaman ve mekân unsurları çoğunlukla belirsizdir. Zaman ve mekânın bilinmemesi birçok açıdan önem taşımaktadır. Bazı yerlerde göz açıp kapayıncaya kadar uzak diyarlara varılmış, bazılarında ise yürüye yürüye istenilen yere ulaşılmasının örnekleri görülmektedir. Bir örnek de şu şekildedir: “Az gittim uz gittim, dere tepe düz gittim, bir de baktım ki bir arpa boyu yol gitmişim.” Masallarda öğrenilen geçmiş zaman ifadeleri kullanılmaktadır. Zaman formellerinde belirsizlik hâkimdir. “Evvel zaman içinde”, “eski zamanlarda”, “zamanın birinde”, “bir zamanlar”, “yıllar önce”, “vaktiyle” gibi ifadeler kullanılır. Aslında masalı diğer türlerden ayıran en önemli unsurlardan biri de zaman kavramıdır. Masal hariç diğer türlerde zaman belirgin olarak ifade edilmektedir.

Saat ile İlgili Olanlar: Üçer saat nöbet, yedi saat.

Gün ile İlgili Olanlar: Üç gün, üç günlük kız, üçüncü gün, yedi gün, kırk gün, kırk gece.

Gece ile İlgili Olanlar: Yedi gün, yedi gece, kırk gün kırk gece. Yaş ile İlgili Olanlar: Yedi yaş.

Yıl ile İlgili Olanlar: Yedi yıl, kırk yıl.40

1.7.4. Masallarda Yer

Masallarda geçen mekân da zaman unsuru gibi genellikle belirsizdir. Olaylar uzak memleketlerde, diyarın birinde geçer. Bazı yerlerde ise “Kaf dağının ardında”, “uzak diyarlarda” gibi ifadeler kullanılmaktadır. Türk masallarında ise bilinmeyen bu mekânlar doğudadır. İsimleri açık bir şekilde geçen yerler arasında Hindistan, İran, Çin, Mısır vardır. Anadolu masallarında bilinen yerler arasında İstanbul bulunmaktadır.

Masallarda yer olarak çok fazla Kaf Dağı geçmektedir. Bu da çeşitli inanışlara dayanmaktadır. Kaf Dağı’nın dünyayı yaşattığına inanılmaktadır. Çoğu kaynakta da Kaf Dağı hayali bir mekân olarak geçer. Kaf Dağı’nda Simurg’un yaşadığına da inanılır.

39

Bilkan, Masal, s.65.

40

(40)

22

Masallarda Kafdağı gibi ortak özellik gösteren yerler kullanıldığı gibi, yörelere ve coğrafyalara göre farklılık gösteren mahalli mekânlar da vardır. Bölge masalları daima yakın coğrafyalardan örnekler sunarak dinleyenlerin anlamasını kolaylaştırmaktadır. 1.7.5. Masal Kahramanlarının İşlevleri

Alemdar Yalçın, eserinde Propp metoduna göre kahramanların işlerini şu şekilde açıklamıştır:

1. Saldırgan Kahramanlar: Çatışmanın olumsuz yönünü oluşturarak iyilerle kötüler arasındaki çatışmayı ortaya çıkarırlar.

2. Bağlayıcı Kahramanlar: Olayların sonuçlanmasında vazgeçilmez unsur olan hedef nesne veya noktaya gidildiği zaman bunu kahramana veren kişi veya şey.

3. Yardımcı kahramanlar: Zor işin başarılmasında kahramana mutlaka yardımcı olan sadık dost veya iyilerin başarmasını isteyen dolaylı kahramanlar.

4. Aranılan Kişi: Masalda zaman zaman yanlış anlaşılmalar sonucu meydana gelen karışıklıklar karşısında bu karışıklıkları anlayarak son anda çözümüne katkıda bulunan kişi.

5. Gönderen Kişi: Kahramanı başarılması gereken iş için görevlendiren kişi. Bu kişi görev verdiği gibi genel ahlak kuralları, özveri anlayışı, gelenekler ve yüksek değerleri bu zor işin yapılmasını zorunlu kılabilir. Böyle bir durumda aslında hiç de kahraman olmayan bir kişinin olaylar karşısında kahramanlaşmasını sağlar.

6. Asıl Kahraman: Duygusal bütün bağlılığı elinde bulunduran, hayranlık, üzüntü, acıma, mutluluğa sevinme gibi bütün duygusal unsurları bünyesinde taşıyan kişi.

7. Düzmece Kahraman: Kahramanın yerine geçen veya yanlışlıkla kahraman olarak algılanan, bu yüzden kahramanın acı çekmesine, haksızlığa uğramasına sebep olan kahraman. Olayın gelişmesinde duygu, ilgi ve merak unsurunun temel öğesi olarak kendisini göstermektedir.41

1.7.6. Masallarda Hayvanlar

Masallarda hayvanlar çeşitli özellikleri ile görülmektedir. Hayvan masallarında geçen hayvanlar insan gibi konuşturulur ve masalın sonunda hayvanlar üzerinden dinleyicinin ders çıkarması sağlanmaktadır. Olağanüstü masal kategorisine giren masallarda da bulunan hayvanlar arasında birçok hayvan bulunmaktadır. Bu hayvanlar kimi zaman

41

Referanslar

Benzer Belgeler

Durma veya düşme kararının bozulması Mahkumiyete ilişkin hükmün, davanın esasını çözmeyen yönüne veya savunma hakkını kaldırma veya kısıtlama sonucunu?.

İklim değişikliği, canlıların dağılışını doğrudan etkileyen bir faktördür. Bu değişiklik; bazı canlıların yayılış alanlarının daralmasına, bazılarının daha

Olağanüstü hal her ne kadar olağan dönemden farklı olarak yürütmeye normalin ötesinde yetkiler veren bir yönetim biçimi olsa da mahkeme bu noktada bunun da bir

Following identification of the proportion of pelvic congestion among symptomatic patients complaining of chronic pelvic pain, and in a totally asymptomatic group of patients

Bu anlamda evrene yeni bir pencere açması beklenen NuSTAR’ın ilginç bir özel- liği, uzun teleskop tüpü, uydu uzaya fırlatıl- dıktan sonra uzatıldı.. X-ışınları,

Onun dillendirdiği “fecî muaşakalar, şairane muhabbetler”, zikredilen “daimonik takıntının” ve aynı zamanda iç dünya/öznellikle dış dünyanın

680 sayılı 87 maddelik Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamesi 15 ile Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) kanunu, Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) kanunu ve

Bu çalışmada 2006- 2009 yılları arasında Türk ve Alman yazarlar tarafından kaleme alınmış çocuklara yönelik iki görsel metin ile iki yazılı metin bağlamında