• Sonuç bulunamadı

A KAMU KESİMİ ALT İŞVERENİNİN İŞYERİNDE/İŞLETMESİNDE YAPILACAK TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "A KAMU KESİMİ ALT İŞVERENİNİN İŞYERİNDE/İŞLETMESİNDE YAPILACAK TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KAMU KESİMİ ALT İŞVERENİNİN

İŞYERİNDE/İŞLETMESİNDE YAPILACAK TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ

DR. NACİ ÖNSAL*

A

lt işverenlere ait işyerle- rinde sendikaların örgüt- lenmesi ve toplu iş sözleş- mesi yapması neredeyse olanaksız hale gelmiştir. Sendikaya üye olan işçiler işten atılmakta, işten atılan işçiler tarafından açılan dava- lar kazanılsa da, alt işverenler işçile- ri tekrar işe başlatmamaktadırlar. Ör- gütlenmenin başarıldığı iş yerlerinde de işçi sendikası yetki alabilmek için büyük bir mücadele vermektedir.

Alt işveren tarafından yapılan iti- razlar, açılan davalar uzun zaman ka- yıplarına neden olmakta, bu süreç içinde işçiler umutsuzluğa kapılmak- ta, işveren tarafından işten çıkarma- lar da devam etmektedir. Açılan da- valar sonuçlandığında da, çoğu kez asıl işveren – alt işveren ilişkisi sona ermiş olmaktadır ve ortada alt işvere- ne ait bir işyeri kalmamaktadır. Yük- sek Hakem Kurulu’nca karara bağ- lanan toplu iş sözleşmelerinden ise işçilerin yararlanması ancak alt işve- rene açılan davalar yoluyla sağlana- bilmektedir.

Alt işverenin toplu görüşmeden kaçmadığı, görüşmelere başladığı halde de; alt işveren, asıl işverenden aldığı işten gelecek paranın büyük bölümünü işçi ücretleri olarak ödedi- ğini, sendikanın istediği ücret zamları ve sosyal hakları kabul etmesi halinde zarar edeceğini söylemekte ve anlaş- ma sağlanamamaktadır.

Satırbaşları ile ifade etmeye çalış- tığım bu sorunları kamu kesiminde çözmek iddiasıyla 6552 sayılı “İş Ka- nunu ile Bazı Kanun Hükmünde Ka- rarnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırıl- masına Dair Kanun” ile bir dizi düzen- leme yapılmıştır.

Kanunun Genel Gerekçesinde,

“Alt işveren işçilerinin iş mevzuatın- dan kaynaklanan haklarını kullan- malarını sağlayan hak kayıplarını or- tadan kaldıran, ücretlerini garantiye alan, kamu kurum ve kuruluşları ta- rafından yapılan alt işveren sözleş- meleri ve uygulamalarının iş mevzua- tına uygunluğunu sağlayan…”; madde gerekçesinde de, “Yapılan düzenleme

*TÜRK-İŞ Genel Sekreter Yardımcısı

(2)

ile 4857 sayılı Kanunun 2. Maddesinin yedinci fıkrasında yer alan “asıl işve- ren alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülük- lerinden alt işveren ile birlikte sorum- ludur” hükmüne istinaden, alt işveren işçilerinin sendikal örgütlenmeyi ter- cih etmeleri halinde, 6356 sayılı Ka- nunun ilgili hükümlerine göre toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, yüklenici- nin işyerinde örgütlü işçi sendikası ile kamu işveren sendikası arasında ya- pılacaktır.” denilmektedir.

Bu yazıda, 6552 sayılı Kanunla ya- pılan düzenlemelerle, özel sektör- deki alt işveren işçilerinin hakları ile kamu kesimindeki alt işveren işçileri- nin hakları arasında yaratılan farklılık değerlendirme konusu yapılmayacak, sadece kamu kesimi alt işvereni- nin işyerinde/işletmesinde yapılacak toplu iş sözleşmesi için getirilen dü- zenlemeler değerlendirilmeye çalışı- lacaktır.

Kamu kesiminde 4734 sayılı Ka- nunun 62. Maddesinin birinci fıkrası- nın (e) bendi uyarınca ihale edilen işi alan alt işvereninin işyerinde/işlet- mesinde yapılacak toplu iş sözleşme- si için 6552 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler;

6552 sayılı Kanunun 13. Maddesi ile 4735 sayılı “Kamu İhale Sözleşme- leri Kanunu” nun 8. Maddesine iki fık- ra eklenmiştir. Konumuzu sınırlayan birinci fıkrada yapılan düzenleme- ler, değerlendirmeleri kolaylaştırmak amacıyla 8 madde halinde sıralan- mıştır.

1.4734 sayılı Kamu İhale Kanunu- nun 62. Maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ihale edilen işler-

de 4857 sayılı İş Kanununun 2. Mad- desinde tanımlanan asıl işveren-alt işveren ilişkisi çerçevesinde alt işve- ren tarafından münhasıran 4735 sayılı Kanun kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde çalış- tırılan işçileri kapsayacak olan toplu iş sözleşmeleri;

2. Alt işverenin yetkilendireceği, 3. Merkezi yönetim kapsamında- ki kamu idarelerinin üyesi bulundu- ğu, Kamu İşveren Sendikalarından bi- risi tarafından,

4.6356 sayılı Sendikalar ve Top- lu İş Sözleşmesi Kanunu hükümleri- ne göre yürütülecek ve sonuçlandırı- lacaktır.

5.Bu durumda toplu iş sözleşme- sinde belirlenen ücret ve sosyal hak- lardan kaynaklanan bedel artışı kadar idarece fiyat farkı (alt işverene ) öde- necektir.

6.Kamu İşveren Sendikaları tara- fından yürütülmeyen ve sonuçlandı- rılmayan toplu iş sözleşmeleri için fi- yat farkı ödenmeyecektir.

7.4857 sayılı Kanunun 2. Maddesi- nin 7. Fıkrası esas alınarak asıl işveren sıfatından dolayı ücret farkına hük- medilemeyecek ve asıl işveren sıfa- tıyla sorumluluk yüklenemeyecektir.

8.Bu fıkranın uygulanmasına iliş- kin esas ve usuller, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın görüşü alın- mak suretiyle, Maliye Bakanlığı’nca belirlenecektir.

Kamu kesiminde 4734 sayılı Ka- nunun 62. Maddesinin birinci fıkra- sının (e) bendi uyarınca ihale edilen işi alan alt işvereninin işyerinde/iş- letmesinde toplu iş sözleşmesi yapıl- masına ilişkin 6552 sayılı Kanun ile

(3)

getirilen düzenlemelerin değerlendi- rilmesi;

1.Getirilen düzenlemeler kamu ke- siminin tamamını kapsamamakta- dır. Sadece 4734 sayılı Kanunun 62.

Maddesinin birinci fıkrasının (e) ben- di uyarınca ihale edilen işlere ait söz- leşmeleri imzalayan kamu idarelerini kapsamaktadır. Böylece, kamu- özel ayrımına ilave olarak, kamu kesimi içinde de ayırım yapılmıştır.

2. İlk akla gelen soru, Kamu İşveren Sendikasının yetkilendirmeyi kabul edip etmemek hakkına sahip olup ol- madığıdır. Usulüne uygun yapılmış bir yetkilendirmeyi Kamu İşveren Sendi- kasının reddetmesi olası değildir. Zira bu görev, Kamu İşveren Sendikasına Kanun(4735/8) tarafından verilmiş bir görevdir.

Düzenlemeye göre alt işveren, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin üyesi bulunduğu Kamu iş- veren Sendikalarından birisini yet- kilendirecektir. Bu yetkilendirme, alt işverenin işyeri/işletmesini kapsaya- cak toplu iş sözleşmesinin yürütül- mesi ve sonuçlandırılması için yapı- lacaktır. “Yetkilendirme” 6356 sayılı Kanunda düzenlenmiş bir kurum de- ğildir. Sendikalar, yetkilendirme ile toplu iş sözleşmesi yapmazlar; sen- dikalar üyeleri için toplu iş sözleşme- si yaparlar. İşveren sendikasına üye olan bir işveren o andan itibaren toplu iş sözleşmesi yapma ehliyetini kaybe- der. İşveren sendikası yetkilendirme ile değil, işverenin üyeliği ile o işvere- nin işyeri/işletmesinde toplu iş söz- leşmesi yapmak için ehliyet kazanır ve toplu iş sözleşmesini kendi adına bağıtlar.

Kanun koyucu, yukarıda özet- le ifade edilen kurallar çerçevesinde, özel sektör işvereni olan alt işverenin Kamu İşveren Sendikalarına üye ol- ması koşulunu getirememiş, bir ger- çek veya tüzel kişinin taraf olmadan toplu iş sözleşmesini bağıtlamasının olanaksız olduğunu da bilerek ve hu- kuku zorlayarak, toplu iş sözleşmesi- ni Kamu İşveren Sendikasının bağıt- lamasını istemiştir. Maddenin iptali için Anayasa Mahkemesine gidilmiş, Anayasa Mahkemesi 14.05.2015 ta- rihli kararı ile maddeyi Anayasaya uy- gun bulmuştur. Böylece, Kamu İşve- ren Sendikasının taraf olarak toplu görüşmeleri sürdürmesi ve taraf ola- rak toplu iş sözleşmesini bağıtlama- sı gerekecektir. Toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresi içinde toplu iş söz- leşmesi maddelerinde yapılacak olası değişiklikleri de Kamu İşveren Sendi- kasının taraf olarak yapması gereke- cektir.

Yetkilendirme kavramını sadece toplu görüşmenin tarafı olarak anla- mak Toplu İş Hukuku ilkelerine aykı- rı olduğu gibi, Ticaret Hukukunun te- mel ilkelerine de aykırıdır.*

3. Alt işveren kamu işveren sen- dikalarından herhangi birini de- ğil, merkezi yönetim kapsamında- ki kamu idarelerinin üyesi bulunduğu Kamu İşveren Sendikalarından biri- sini yetkilendirecektir. Bu sendikalar Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ile Kamu İşletmeleri İşverenleri Sen- dikası (KAMU – İŞ)’tir.

*Yazımı paylaştığımda, yetkilendirme kavramının Ticaret Hukuku’na da aykırı olduğu konusunda beni uyaran Av.Dr. Murat Özveri’ye teşekkür ederim.

(4)

4.Yetkilendirilen Kamu İşveren Sendikası toplu iş sözleşmesini 6356 sayılı Kanun hükümlerine göre yürü- tecek ve sonuçlandıracaktır. “Yürüt- mek ve sonuçlandırmak “ kavramla- rı da 6356 sayılı Kanunun kavramları değildir. 6356 sayılı Kanunda “toplu iş sözleşmesi yapmak, görüşmek, an- laşmaya varmak” ifadeleri bulun- maktadır. Kamu İşveren Sendikası, toplu görüşmeleri yürütecek, toplu iş sözleşmesini sonuçlandırmak için ge- rekiyorsa Yüksek Hakem Kuruluna baş vurabilecek, koşulları oluştuğun- da lokavt kararı alacaktır. Kısacası, toplu iş sözleşmesini sonuçlandırmak için 6356 sayılı Kanunda işveren sen- dikasına tanınmış tüm yetkileri kul- lanacaktır.

5. Toplu iş sözleşmesinin Kamu İş- veren Sendikası tarafından sonuçlan- dırılması halinde asıl işveren, alt iş- verene “ücret ve sosyal haklardan kaynaklanan” bedel artışı kadar fiyat farkı ödeyecektir. Asıl işveren tarafın- dan yapılacak ödeme çok açık bir şe- kilde ücret ve sosyal haklardan gelen artışlar içindir.

6. Kamu İşveren Sendikaları tara- fından yürütülmeyen ve sonuçlandı- rılmayan toplu iş sözleşmeleri için fi- yat farkı ödenmeyecektir.

7. Bu cümle ile 4857sayılı İş Kanu- nunun 2. Maddesinin 7.fıkrasının söz konusu alt işverenlerin asıl işveren- leri için “yok sayılacağı” düzenlenerek muvazaa iddiasının önü kesilmiştir.

8. Yetkilendirmenin esas ve usul- leri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı’nın görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı’nca belirlenecektir.

Görev niçin doğrudan Çalışma ve Sos-

yal Güvenlik Bakanlığı’na verilme- miştir? Düzenlemelerin amacı; kamu kesiminde alt işveren işçilerinin hak- larını da vermiş gözükerek muvazaa iddiası ile karşılaşmadan ucuz işçi ça- lıştırmak olunca, konu parasal olarak ele alınmaktadır. Ancak bu arada İş Hukukumuz zedelenmektedir.

Personel Çalıştırılmasına Daya- lı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleş- mesinden Kaynaklanan Fiyat Farkı- nın Ödenmesine Dair Yönetmelik ile Getirilen Düzenlemeler ve Değerlen- dirilmesi.

4735 sayılı Kamu İhale Sözleşme- leri Kanununun 8. Maddesinin üçün- cü fıkrası uyarınca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın görüşü alına- rak Maliye Bakanlığı tarafından “Per- sonel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Fiyat Farkının Öden- mesine Dair Yönetmelik” 22.01.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlana- rak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetme- lik, 17.03.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “ Per- sonel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Fiyat Farkının Ödenme- sine Dair Yönetmelikte Değişiklik Ya- pılmasına Dair Yönetmelik” ile değiş- tirilmiştir.

Yönetmeliğin 3. Maddesinde yapı- lan iki tanım önemlidir. (a) fıkrasında

“işçiliğe bağlı gider” kavramı tanım- lanmıştır. Bu tanıma göre “işçiye ve- rilen ücret ve sosyal haklar ile sosyal güvenlik mevzuatı uyarınca işveren tarafından karşılanması gereken pi- rimler toplamı” işçiliğe bağlı giderdir.

(f) fıkrasında da “toplu iş sözleş-

(5)

mesi” tanımlanmıştır. Tanıma göre, toplu iş sözleşmesi, 4735 sayılı Ka- nunun 8.maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında ve 6356 sayılı Kanun hü- kümleri çerçevesinde merkezi yöne- tim kapsamındaki kamu idarelerinin üyesi bulunduğu Kamu İşveren Sen- dikası ile yetkili işçi sendikası arasın- da yürütülen ve sonuçlandırılan toplu iş sözleşmesidir.

Yönetmeliğin 4. Maddesinin birin- ci fıkrasında “Kamu İşveren Sendika- ları’nca yürütülen toplu iş sözleşme- leri için bir uyuşmazlık söz konusu olduğunda, bu uyuşmazlığın 6356 sa- yılı Kanun hükümlerine göre sonuç- landırılması halinde de fiyat farkı öde- nir.” düzenlemesi yapılmıştır. Kamu İşveren Sendikası’nın kendisine ve- rilen “yürütmek ve sonuçlandırmak”

yetkisi ile toplu iş sözleşmesinin ta- rafı olarak uyuşmazlık aşamasını da yöneteceği, gerekli koşullar varsa Yüksek Hakem kuruluna da başvu- rabileceği açıktır. Yönetmelikte yapı- lan bu düzenleme Kanunun vermedi- ği bir yetkiyi genişletmek anlamında olsaydı Kanuna aykırı olurdu.

İkinci fıkrada alt işverene veri- lecek toplu iş sözleşmesi yetkisine açıklık getirilmiştir. Aynı ihale sözleş- mesinin kapsamında tek bir işyeri bu- lunması halinde “işyeri yetkisi” veri- lecektir. İhale sözleşmesi birden fazla işyerini kapsıyorsa “işletme yetkisi”

verilecektir. Bu konu 6356 sayılı Ka- nun bakımından gayet açıktır. Yönet- melikteki düzenleme; Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanlığının 28.01.2015 tarihinde üç işçi konfederasyonuna gönderdiği yazıdaki “Yönetmelik uya- rınca 4734 sayılı Kanunun 62. Madde-

sinin birinci fıkrasının (e) bendi uya- rınca ihale alan alt işverenlere ait yapılan yetki tespit başvurularında her bir ihale sözleşmesi ayrı bir işyeri olarak değerlendirilecek ve buna göre işlem yapılacaktır.”yorumunu değiş- tirmek amacıyla Yönetmeliğin tadi- li sırasında yapılmıştır.

Üçüncü fıkrada alt işverenin hangi süre içinde Kamu İşveren Sendikasını yetkilendirebileceği düzenlenmiştir.

Alt işveren, yetki belgesinin kendisine tebliğinden itibaren on gün içerisinde yetkilendirme yapabilecektir. Bu süre içerisinde yetkilendirme yapılmaz- sa, toplu iş sözleşmesi Kamu İşveren Sendikası tarafından yürütülmeye- cek ve sonuçlandırılmayacaktır. Ka- nunda yetkilendirme ile ilgili bir süre bulunmamaktadır. Yönetmeliğin, alt işverenin görüşmelere başlayıp bazı kabuller yaptıktan sonra Kamu İşve- ren Sendikasını yetkilendirmesinin önünü kesmek istediği anlaşılmak- tadır. Ancak, bu düzenlemenin Yönet- melikte yapılıp yapılamayacağı tartı- şılabilir.

Üçüncü fıkraya Yönetmeliğin tadi- li sırasında getirilen “Yetkilendirme- nin şekli ve içeriğine ilişkin hususlar, Maliye Bakanlığı’nın uygun görüşü- nün alınması kaydıyla, Kamu İşveren Sendikalarınca müştereken belirlenir.”

Düzenlemesi; Kanunun Maliye Bakan- lığı’na verdiği, ”fıkranın uygulanma- sına ilişkin esas ve usulleri belirleme”

görevini, maliye Bakanlığı’nın bir yö- netmelik ile yerine getirmesinden son- ra; görevini yerine getirmediği kanısına vararak, yönetmeliği tadil eden ikinci bir yönetmelikle görevinin bir kısmını Kamu İşveren Sendikalarına geçirdiği

(6)

şeklinde anlaşılır. Kamu İşveren Sen- dikaları kamu kurumu değildir. Maliye Bakanlığının Kamu İşveren Sendikala- rını Kanunda yazılı olmamasına karşın görevlendirmesi mümkün müdür?

Uygulamada TÜHİS ve KAMU-İŞ, Maliye Bakanlığı’nın verdiği bu gö- revi üstlenmişler, ”esas ve usulle- ri” müştereken hazırlamışlar, Mali- ye Bakanlığı da bu müşterek hazırlığı 04.05.2015 tarih ve 5875930-155.99- 4197 sayılı yazısı ile uygun görmüştür.

TÜHİS ve KAMU-İŞ tarafından müştereken hazırlanan “Alt İşveren- lerce Yapılacak Yetkilendirmeye İliş- kin Esas ve Usuller”de dikkat çekici iki düzenleme bulunmaktadır. Birin- cisi, alt işverenin “Kamu İşveren Sen- dikalarından birisini seçme hakkına (Kanunda ve Yönetmelikte böyle bir düzenleme olmamasına karşın) sınır- lama getirilmiş olmasıdır Alt işvere- nin asıl işvereni hangi Kamu İşveren Sendikasına üye ise alt işveren onu seçmek zorunda bırakılmıştır. İkin- cisi “Kamu İşveren Sendikasının yet- kilendirme süresi, yetkilendirmeye konu toplu iş sözleşmesinin imzalan- ması veya sonuçlanması ile sona erer”

düzenlemesidir. Kamu İşveren Sendi- kaları Kanundaki “toplu iş sözleşmesi kanun hükümlerine göre yürütülür ve sonuçlandırılır” ibaresini “imzalanma- sı veya sonuçlanması” şeklinde değiş- tirmiştir. 6356 sayılı Kanuna göre, toplu iş sözleşmesi taraflar arasında anlaş- ma sağlanması ya da Yüksek Hakem Kurulu kararı ile sonuçlanır. Başka bir sonuçlanma şekli yoktur. Yani “im- zalama” sonuçlanmanın bir şeklidir.

Önemli olan husus ise yetkilendirme- nin “imzalanması veya sonuçlandır-

ması” ile sona ereceğinin yazılmış ol- masıdır. Kanun ve Yönetmelikte buna ilişkin bir düzenleme yoktur. İş Huku- ku öğretisinde “yürütme” toplu iş söz- leşmesinin sona ermesiyle son bulur.

Altıncı fıkrada Kanunda olma- yan, 6356 sayılı Kanunun toplu iş sözleşmesinin süresine ilişkin dü- zenlemesine de uymayan “Toplu iş sözleşmesinin süresi, ihale sözleşme- sinin süresini geçemez.” düzenleme- si yer almaktadır. Düzenleme, ihale tekrar edildiğinde alt işverenin deği- şeceği varsayılarak, yeni alt işverenin iş yerinin devri iddiası sonucu toplu iş sözleşmesi ile bağlı olması olasılığını ortadan kaldırmak istemiştir. Ancak, uygulamada Kamu İşveren Sendika- ları bir başka sorun çıkarmıştır. İşçi sendikasının yetki belgesini aldığı ta- rihte ihale sözleşmesinin süresinin bi- timine bir yıldan kısa süre kalmışsa, Kamu İşveren Sendikaları “bir yıldan kısa süreli toplu iş sözleşmesi yapı- lamaz” diyerek, toplu iş sözleşmesi- ni sonuçlandırmaktan kaçınmıştır.

Kamu İşveren Sendikaları Yönetme- lik hükmünü, “Toplu iş sözleşmesinin süresi ihale sözleşmesinin süresini geçemez, ihale sözleşmesinin sona ermesine bir yıldan kısa süre kalmış- sa da toplu iş sözleşmesi yapılamaz”

şeklinde anlamaktadırlar. Kanun- da buna ilişkin bir düzenleme yok- tur. 6356 sayılı Kanunun 35/3. mad- desi ise bir yıldan kısa süreli toplu iş sözleşmesi yapılabileceğini düzenle- miştir.

Sekizinci fıkrada, “toplu iş sözleş- mesinin yürütülmesine ilişkin işve- ren tarafına ait giderler alt işveren- ce karşılanır” ibaresi yer almıştır. Bu

(7)

düzenleme, Kanunda yer almayan, düzenleneceğine de işaret edilmemiş bir husustur. Bu giderlerin sözleşme- nin tarafı olan Kamu İşveren Sendi- kası tarafından karşılanması gerekir.

Dokuzuncu fıkraya göre de, “Top- lu iş sözleşmesinin imzalanmasından sonra yürürlük süresi içinde alt işve- ren ile yetkili işçi sendikası arasın- da ücret ve sosyal haklarda artış ön- gören herhangi bir anlaşma yapılması halinde, bu artışlardan kaynaklanan fiyat farkı kamu kurum ve kuruluş- larınca ödenmez. Sekizinci fıkra ve bu fıkra “Kamu İşveren Sendikası toplu iş sözleşmesinin tarafı değildir” anla- mına gelir. Bu görüş doğru ise, Yönet- meliğin dördüncü fıkrasında getiri- len “uyuşmazlık” ile ilgili düzenleme kanuna aykırıdır. Kanunun ve Yönet- meliğin düzenlenmesindeki kafa ka- rışıklığı “yetkilendirme” kavramının toplu iş sözleşmesi taraflarının gö- rüşmelere başlarken birbirlerine te- ati ettikleri “yetki belgeleri” ile karış- tırılmış olmasından ileri gelmektedir.

Toplu iş sözleşmelerinde yetki belge- sindeki isimler toplu görüşmeleri sür- dürür, oturum tutanaklarını imzalar, uyuşmazlık zaptını, anlaşma tutana- ğını imzalarlar. Ancak, Yüksek Ha- kem Kuruluna başvuramazlar, lokavt kararı alamazlar, bu kararları tüzel kişilik olan sendika alır. Kamu İşve- ren Sendikası taraf değilse, 6356 sayı- lı Kanundaki düzenlemelere işçi sen- dikası nasıl uyacaktır? Söz gelimi grev kararını Kamu İşveren Sendikasına mı alt işverene mi tebliğ edecektir?

Onuncu fıkra, 6356 sayılı Kanun- da düzenlenmiş olan hususların tek- rarından ibarettir.

Yönetmeliğin beşinci maddesi “fi- yat farkının hesaplanması ve öden- mesine“ ilişkindir. Birinci fıkrada“

...işçiliğe bağlı giderlerde oluşacak ar- tışlar, kamu kurum ve kuruluşlarınca fiyat farkı olarak alt işverene ödenir”

denilmektedir. Böylece, Yönetmeli- ğin 3. Maddesinin (a) fıkrasında getiri- len ”işçiliğe bağlı gider” tanımı anlam kazanmaktadır. Bu düzenleme Kanu- na aykırıdır. Kanunda alt işverene ait sosyal güvenlik işveren primlerinde meydana gelecek artışın da, asıl işve- ren tarafından karşılanacağına ilişkin bir düzenleme yoktur.

Yönetmeliğin geçici birinci mad- desi ile Kanunun yayım tarihinden (11.09.2014) önce yapılmış ihale söz- leşmelerinde toplu iş sözleşmelerin- den kaynaklanan fiyat farkı ödemeleri için 11.09.2014 tarihinin esas alınacağı düzenlenmiştir. Bu düzenleme de Ka- nunda yapılmalıydı.

Sonuç:

6552 sayılı Kanun ile 4735 sayılı Kanunun 8.maddesine eklenen iki fık- radan birincisi, ”yetkilendirme” deni- len bir kurum yaratarak, alt işverenin işyeri/işletmesi için toplu iş sözleş- mesini yürütmek ve sonuçlandırmak görevini Kamu İşveren Sendikaları’na vermiştir. Bu düzenleme İş Hukukuna aykırıdır. Ancak, Anayasa Mahkemesi Anayasaya uygun bulmuştur. Kanuna dayanılarak çıkarılan Yönetmelik (yö- netmelikle değiştirilmiş) bazı yönle- riyle Kanuna aykırıdır. Maliye Bakanlı- ğı onaylı “esas ve usuller” in bir kısmı Kanuna ve Yönetmeliğe aykırıdır.

Sonuçta; Kanun, Yönetmelik, Esas ve Usuller yürürlüktedir. Bütün iş-

(8)

lemlerin bu mevzuata uygun olarak yürütülmesi gerekir. Ancak, hukuk ve yürürlükte olan toplu iş sözleşme- si sistemini zorlayarak yapılan dü- zenlemelerin daha fazla soruna ve

tartışmaya yol açmaması için, “yetki- lendirme” kurumunun Kamu İşveren Sendikalarını toplu iş sözleşmesinin tarafı kıldığının kabul edilmesi yerin- de olur.

Referanslar

Benzer Belgeler

Kanuni grev ve lokavtın iş sözleşmelerine etkisi: Kanuni greve katılan, greve katılmayan veya katılmaktan vazgeçip de grev nedeniyle çalıştırılamayan ve kanuni lokavta

İşçi ve işveren kuruluşlarının kuruluş ve işleyişleri, işçi ve işveren kuruluşlarına üyelik, işçi ve işveren kuruluşlarının faaliyetleri, sendika özgürlüğü

Sadece işyeri düzeyinde toplu iş sözleşmelerini benimseyen 2822 sayılı Kanun’da bir işverenin tek bir işyeri için yapılan “işyeri toplu iş sözleşmesi”,

Hizmet-İş Sendikasının yönetim kurulunda veya şube başkanlığında görev aldığı için, kendi isteği ile işyerinden ayrılan işçilerin hizmet akitleri, görevlerinin

İşveren, sendika üyesi işçilere senede bir defa olmak üzere aşağıda belirlenen miktarlarda öğrenim yardımı yapmayı kabul eder. Ayrıca, işverenin bünyesinde çalışan

A) İşçilerin ücret, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil günleri çalışmalarına ait ücretleri ile sosyal yardımlar ücret ödemeleri ile birlikte aynı günde

E) İşçiye eş, çocuk ve bakmakla yükümlü olduğu kişileri hastaneye götürmek için ve refakatçi belgelenmek kaydıyla yeteri kadar ücretli izin verilir. F) Sosyal izin

a) Hizmet süresi 1 yıldan başlayarak 5 yıla kadar olanlara yılda 22 gün, b) Hizmet süresi 5 yıldan fazla 10 yıldan az olanlara yılda 24 gün, c) Hizmet süresi 10 yıldan