Balıkların yumurtlama dönemi nedeniyle Türkiye'nin kara su larında balık avı yasağı başladı. Tarım Bakanlığı uluslararası su larda gırgırlarla yapılan av mevsimini 15 Haziran'a kadar uzattı. Balıkçılar tepkili: Bu karar gebe koyunu kesmekle aynı sonuca yol açar...
Lüfer neslinin korunmasıyla ilgili kampanya ilk adımında ilk kayasına tosladı. Tarım Bakanlığı Ege Denizi’nin
uluslararası su larında av mevsimini, 15 Haziran’a uzattı. Ayrıca gırgırlara uluslararası su lara çıkış izni verdi. Lüferin yanı sıra torik, palamut, orkinos dahil pek çok balık türünü etkileyen karar, Çanakkaleli balıkçıları şoke etti.
Çanakkale Su Ürünleri Kooperatifleri Bölge Birliği Başkanı Hasan Uysal ’a göre bu karar “Balık varlığı açısından son darbe gibi bir şey.” Neden?
Türkiye’nin kara su larında balık avı yasağı dün başladı. Ama bir de uluslararası su lar var. Ve Ege’nin malum yapısı nedeniyle kimi bölgelerde uluslararası su lar kıyıların neredeyse dibinde. Ü;stelik uluslararası su denilen bölgeler Ege, Marmara, Karadeniz hattında gezen balıkların ‘geçiş hattı’.
Çanakkale Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği Başkanı ve kendisi de gırgır teknesi sahibi Uysal, kararı felâket olarak nitelendiriyor çünkü: 1) Tam o dönemde palamut, torik, Ege’den Karadeniz’e geçiyor. Ve üstelik balıkların havyarlı, yani yumurtalı zamanı. 2) Bu iznin zararını balıkçı da biliyor. Bu yüzden Çanakkale’de çoğu balıkçı, uluslararası su lara çıkabilecek durumdayken çıkmayacak. Çünkü o hassas dönemde avlanmak gebe koyunu kesmek gibi bir şey. Ama bir de buna aldırmayanlar var. 3) Türkiye bu geçiş iznini vermese bile Yunanlılar o su larda avlanır, denilebilir. Ama Yunanistan’ın balıkçılık kapasitesi Türkiye’nin yanında çok küçük. Üstelik onlarda balıkçılıkta AB kriterleri doğrultu su nda bazı koruma önlemleri de uygulanıyor. 4) Uysal’a göre Tarım Bakanı Mehdi Eker balıkçının değil, bazı
komisyoncuların etkisi altında böyle bir karar verdi.
Peki ne yapılmalı? Uysal’a göre ‘deneme amaçlı’ denilen uygulama, hemen yeniden değerlendirilmeli. Türk balıkçıları elbette uluslararası su larda bulunmalı, avlanmalı ama 15 Temmuz’dan sonra.
Saros bölgesinin balık varlığı açısından çok özel, hassas bir yer olduğunu belirten, yıllardır bölgenin deniz milli parkı ilan edilmesi için mücadele eden bankacı Erdal Batmaz ise Tarım Bakanlığı’nın kararını İstanbulluların ‘da’
anlayacağı dille şöyle anlatılıyor: “Metrobüse bindiniz, Avcılar’dan Zincirlikuyu’ya serbest. Ama Tarım Bakanlığı diyor ki Boğaz Köprüsü ile Kadıköy arasında otobüsün içinde kimi bulursanız öldürebilirsiniz. Kurtulanlar karşıya geçip yoluna devam etsin.” Batmaz Tarım Bakanlığı’nın kararından lüfer, palamut, torik, orkinos da dahil Ege- Marmara-Karadeniz arasında gezen tüm türlerin etkileneceğini söyledi.
EMEL ALPTEKİN 16.4.2010 Radikal