• Sonuç bulunamadı

GİZLİ MÜFREDAT BAĞLAMINDA BAĞIMLILIK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "GİZLİ MÜFREDAT BAĞLAMINDA BAĞIMLILIK"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

DOS YA: MADDE B AĞIMLILIĞI VE ZARARLI ALIŞKANLIKL

BAĞIMLILIK

O

kullar, öğrenciler, öğretmen, ders gibi kav- ramlardan söz edildiğinde akla öncelikle ders programı gelir. Bunun teknik dildeki adı eğitim programı, öğretim programı gibi te- rimlerdir. Bunlardan en yaygın ve uygun olanı eğitim programıdır. Ancak eğitim programı kapsamlı ve belir- lenmesi her zaman kolay olmadığı için öğretim prog- ramı üzerinde durularak eğitim programı çıkarsan- maya çalışılır. Böylelikle öğretim programı o okulda verilen derslerin ve dolayısıyla eğitimin göstergesidir.

Tanımlanmak istendiğinde, eğitim programı “öğren- me-öğretme sürecinde takip edilecek yol” olarak ta- nımlanmaktadır. Bu tanımın çok açık ve net olmadığı açıktır. Bu tanım eğitimcileri öğretim programına yön- lendirmektedir. Öğretim programı da şöyle tanımlan- maktadır (anlambilim.net):

1. Bir okulu bitirmek veya bir alanda uzmanlaşmak için okunması gereken ders ve konuları kapsayan plan, müfredat, ders programı, müfredat programı.

HASAN BACANLI

Prof. Dr., Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi

(2)

öğrenim yaşantılarının tümünü içine alan prog- ram, müfredat, müfredat programı.

Bu tanımdan çıkarılan anlam, öğretim prog- ramının büyük ölçüde ders programları toplamı ile eşleştirildiğidir. Eğitim programları uzmanları ve bu konularla ilgilenenlerin büyük bir kısmı, eğitim programının ayrı öğretim progmanının ayrı olduğu ve hatta müfredat kelimesinin öğre- tim programını kapsayabileceğini, ama eğitim programını kapsayamayacağını iddia ederler.

Burada program veya müfredat tartışmasına girmeye gerek yoktur. Ancak kaç türlü program olduğu ve bunların hangilerinin ne işe yarayabi- leceği gibi ayrımlar önemli görünmektedir.

Eğitim programı okulda öğrenciye aktarılın- caya kadar çeşitli aşamalardan geçer. Bu aşa- maların hemen hemen hepsinde açık ve yazılı programın dışında birçok eğitim öğretim prog-

ramı devreye girer. Aslında açık ve yazılı prog- ram ortaya çıkıncaya dek de birtakım program- lar devreye girmektedir. Bu hususu açıklayacak olursak kısaca şöyle ifade edilebilir:

Ülkemizdeki durum göz önüne alındığında açık program Talim ve Terbiye Kurulu tarafın- dan kabul ve ilan edilen ders ve konuları ifade eder. Ancak TTK programı bu hâle getirirken bazı başka programların etkisi altındadır. Ör- nek için, bunlardan biri politik programdır ve iktidardaki siyasi partinin eğitimle ilgili amaçla- dığı şeyleri ifade eder. Başka bir örnek olarak, boş program verilebilir. Boş program genelde anlaşılanın aksine, öğretilmemesi ve eğitimde üzerinde durulmaması gereken hususları ifade eder. Sonuç olarak, TTK tarafından oluşturulup onaylanarak yürürlüğe konan program açık ve yazılı programdır.

Karikatür: İsmail Kar / Eğitimci-Karikatürist

(3)

DOS YA: MADDE B AĞIMLILIĞI VE ZARARLI ALIŞKANLIKL

Yazılı programın kabul edilip yayınlanması okulda ve derslerde onun gerçekleşeceği an- lamına gelmez. Açık programın sınıfta uygula- nabilmesi başka birçok programın etkisi altında gerçekleşir. Örnek olarak kullanılan program vardır, bu program açık programın kullanılabi- lir hâle getirilmesini içerir. Bu programın gös- tergesi ders kitapları ve malzemeleridir. Açık program ders kitabı yazarları veya yayıncılarının anladıkları kadar kullanılabilir hâle gelir. Bunun bir devamı olarak, anlaşılan program devreye girer. Anlaşılan program ders kitabı veya mal- zemelerinin (öğretmenler tarafından) anlaşılan şeklidir. Programda yazılı olduğu hâlde öğret- menler o konu, kazanım veya amaçları anla- mamışlarsa, anlaşılan programda yer almazlar.

Anlaşılan program her zaman okulda ve derste gerçekleştirilmek üzere amaçlanmaz. Amaçla- nan program öğretmenin amaçlarını ve değer- lerini de içerir. Öğretmen amaçladığı programı okulun ve sınıfın olanakları çerçevesinde uygu- lamaya sokar. Uygulanan program öğretmenin amaçladığı program ile okulun olanaklarının birleşimidir. Uygulanan program gerçekleşen programa e-program denilen özellikle günü- müzde İnternet yoluyla ulaşılabilen davranış örnekleri ve kazanımlardan ve dış program de- nilen ders-dışı etkinliklerin ortaya koyduğu ka- zanımlarla bir araya gelerek gerçekleşen prog- ramı oluşturur. Ancak gerçekleşen program sadece uygulanan programın bir görünümü değildir. Uygulanan programın yanı sıra, haya- let program (kitle iletişim araçlarının öğrencilere

mış olduğu davranışlardır. Gizli program ders programı, yani açık program ve yazılı program- la uyumlu olduğu sürece sistem açısından so- run oluşturmaz. Hatta öğretmenin amaçlanan programına uygun olduğu zaman öğretmenin işine gelir. Ancak genel olarak bunlarla pek tutarlı değildir ve zaten gizli müfredatı önemli hâle getiren de budur.

Gizli müfredat saklı müfredat değildir. Saklı müfredat şu veya bu nedenle saklanan müf- redattır. Gizli müfredat ise yazılı olmayan ve açıkca ifade edilmemiş olan, ama öğrencinin okulda etkileşimler yoluyla kazandığı özellik- lerdir. Bu özellikler genellikle bilinçli bir şekilde planlanmış değildir. Söz gelimi sınıfta öğrenci- lerinin konuşmalarına veya fikirlerine, konuyu dağıtmamak için fazla yer vermeyen bir öğret- men gizliden gizliye anti-demokratik bir anlayış ortaya koyuyor demektir ve bu durumda öğ- rencilerin demokratik özellikler kazanmalarını beklemek iyimserlik olur.

Gizli program açık programdan çok daha etkili davranışlar kazandırma eğilimindedir. Ge- nellikle bilişsel özellikler açık ve yazılı program ile, duyuşsal ve karakter özellikleri daha çok gizli program yoluyla kazanılır. Bir eğitim kuru- munun yapabileceği en iyi şey gizli müfredatını olabildiğince azaltmak ve açık hâle getirmek olabilir. Böylelikle öğrencilerin kazanacakla- rı davranışlar da istenen davranışlar yönünde olacaktır. Çünkü, bilinen ve yaygın tanımıyla eğitim bireyde “istendik” yönde davranış de-

(4)

olduğudur. Gizli müfredatın bireyselliği öncelik- le ilgili kuruma özgü olması anlamına gelir. Yani her okulun kendi gizli müfredatı vardır. Dolayı- sıyla her okulda gizli müfredat analizinin özel olarak ayrı ayrı yapılması gerekir. Gizli müfre- dat kişiler için de bireysel bir nitelik taşır. İçin- de bulunulan durum veya ortam bazı kişilerde bazı özellikler taşıyabilir. Yani ilgili davranışların kazanılması bazı öğrenciler tarafından kolay- ca gerçekleşirken, bazı öğrenciler bundan pek etkilenmeyebilirler. Örneğin, okulda meydana gelen bir tartışma ortamından bazı öğrenciler diğerlerine göre daha fazla incinebilir. Ortaya çıkan bir adaletsizlik durumundan bazı öğren- ciler daha az rahatsız olabilir, hatta hiç rahatsız olmayabilirler.

Tüm okullar için geçerli olan gizli müfredat özellikleri de bulunmaktadır, ama bu özellikler kültürel denebilecek özelliklerdir. Söz gelimi, müzik, resim ve beden eğitimi derslerinin ders programlarında öğleden sonra ve genellikle son derslere yerleştirilmesi bu derslerin o ka- dar da önemli olmadıkları şeklinde bir algıya yol açar. Bu algı bazen açıkça dile getirilir. Böyle bir haftalık ders programlı kullanmaya devam ederek, niye çocuklarda müzik veya resim zev- ki oluşmuyor diye şikayette bulunmak yersiz- dir. Çünkü haftalık ders programı o derslerin önemli olmadığını, zorunlu olarak verildiğini ve önemli olmadıkları için bir yerlere sıkıştırıldıkla- rını (!) anlatmaktadır.

Bağımlılık eğitim sisteminin amaçladığı bir özellik değildir. Açık program öğrencilerde ba- ğımlılık yaratmayı amaçlamaz. Bağımlılığı iste- diğiniz anlamda ele alabilirsiniz. Başka bir ifa- deyle, gerek madde bağımlılığı, gerekse İnter- net bağımlılığı açık programda kazandırılması ve geliştirilmesi istenen ve beklenen özellikler değildir.

İki nesne veya kişi arasındaki ilişkinin bir bi- çimi olan bağımlılık, öncelikle bağlılıktan ayırt edilmeye çalışılır. Buna göre bir şeye bağlı ol- mak başka, sadakat başka bir şeydir, ona ba- ğımlı olmak ise daha başka bir şeydir. Bağlılık iki taraf arasında eşit düzeyde kurulan bir ilişkidir.

Genel olarak insanların ilişkilerinde karşı tara- fa saygılı ve bağlı olmaları onların eşit düzeyde ilişki kurmuş olduklarının bir göstergesi olarak kabul edilir. Bağımlılık ise eşit taraflar arasında gerçekleşmez, taraflardan biri diğerinin dav- ranışını biçimlendirmeye başlamıştır. Bağlılık kişiler arası ilişkilerin bir biçimi iken, bağımlılık genellikle madde veya İnternet bağlamında ele alınmaktadır. Yani bağımlılık iki insan arasında olsa da, insanların nesnelerle ilişkilerinde olsa da, sağlıksız bir ilişki biçimidir.

İki tür bağımlılık günümüzde oldukça yay- gındır ve üzerinde yoğun bir şekilde durulmak- tadır: Madde bağımlılığı ve İnternet bağımlılığı.

Her ikisinde de temel ölçü aynıdır; eğer nesne kişinin davranışını biçimlendirmeye başlamış- sa, sağlıksız bir durum söz konusudur. İnter- net buna güzel bir örnektir. Eğer kişi İnternet’i gerektiği zaman ve gerektiği kadar kullanabili- yorsa, bağımlılık sayılmaz. Ama İnternet’siz du- ramıyorsa veya İnternet kişinin diğer davranış- larını, işlerini veya ilişkilerini biçimlendirmeye, düzenlemeye veya aksatılmasını sağlamaya başlamışsa orada bir sorun var demektir. İki in- san arasındaki durumda da aynı şey geçerlidir.

Kişi eğer diğer kişiye bağlı ise, onunla olmak- tan mutlu olur. Eğer bağımlı ise, onsuz yapa- mayacağını düşünmeye başlar. Bu durumda ilişki sağlıksızdır. “Ya benimsin ya toprağın”

gibi düşüncelerin ardında yatan da budur.

Madde bağımlılığı biraz daha farklı bir yapı arz eder. Genellikle bağımlı olunan maddenin azı da çoğu da sağlıksızdır. Yani madde bağım-

(5)

DOS YA: MADDE B AĞIMLILIĞI VE ZARARLI ALIŞKANLIKL

lılığı dediğimizde, insan için yararlı olan şeylere bağımlı olmak kastedilmez, söz gelimi bir kişi baklavaya çok düşkün biri olsa, baklava ba- ğımlısı olmaz. Ancak sigara, uyuşturucu gibi bağımlılıklar herhangi bir şekilde insana yararı bulunmayan, yani azı da çoğu da yararsız ve hatta zararlı olan şeylerdir. Hele bunlar insan davranışını yönlendirmeye başladıklarında artık kişi kendi hayatının denetimini elinden kaçırır.

Bağımlılık insanın yaşamını biçimlendirir.

İnternet bağımlılığında artık kişi eve gelir gel- mez İnternet’i açmaya, onsuz hiçbir şey yapa- mamaya, başka bir iş yaparken bile bir şekil- de İnternet’i açık tutmaya çalışır. Bu da onun Rogers’in deyimiyle tam fonksiyonlu kişi olma- sını engeller. Yani olması gereken kişi olama- maya başlar.

Gizli müfredat bağlamında düşünecek olur- sak, bağımlılık okulla bağlantılı olduğu zaman, çoğunlukla gizli müfredatın bir parçasıdır. Hiçbir okul programı çocuklara bir nesneye karşı ba- ğımlı hâle getirmeyi amaçlamaz. Ancak okulun farkında olunan veya olunmayan özellikleri ba- ğımlılıkları teşvik edebilir. Bunun en açık görün- tüsü, okul etrafında yuvalanmış olan bağımlılık yaratıcı kişi veya yerlerdir. Okulların bahçesin- de, çevresinde veya yakınında birtakım kişiler veya mekânlar öğrencilerde bağımlılığı güdü- leyebilmektedir. Bunlar farkına varıldıklarında okul yöneticileri veya emniyet güçleri tarafın- dan denetlenir ve gerektiğinde soruşturulur.

Gizli müfredat genel olarak gizli kalan bir

sında yaygın olan bulaşıcı bağımlılıkları ortaya koyabilir. Gizli müfredat en kolay şekilde öğren- cilerin veya personelin konuşmalarını dinleye- rek ortaya konur. Bu konuşmalarda argo kul- lanılması, küfredilmesi veya özel kelime ve de- yimlerin kullanılması açıkca ortaya konulmayan içeriğe işaret eder. Semboller de bu konuşma- ların önemli ögelerinden biridir. Öğrenciler ken- di altkültürlerini oluşturmaya başladıklarında özel ve gizli bir anlaşma ortamı oluşturuyorlar demektir. Birbirlerine saygı ve sevgi ifade eden konuşmalarla, saygısızlık ifade eden konuşma- ların karşılaştırılması, durumu açıklığa kavuştu- racaktır.

Gizli müfredat başka bir çok yolla da açığa kavuşturulabilmektedir. Hatta okulun nerdeyse herhangi bir ögesinin ele alınıp incelenmesi bile okulun gizli müfredatının önemli kısımlarını orta- ya çıkarmaya yetebilir. Buna en güzel örnek çay servisleridir. Bir okulda çay yapılıp yapılmadığı, çayın kim tarafından ve nasıl yapıldığı, servisin çağırmayla mı, zamanlamayla mı yapıldığı, ida- recilere veya öğretmenlere ayrı servisin yapılıp yapılmadığı, çay için nasıl bir şeker kullanıldığı ve şekerin nasıl servis edildiği gibi birçok husus okulun gizli müfredatının göstergesidir ve gizli müfredatı tespit etmek için kullanılabilir.

Sonuç olarak denebilir ki, okullarla bağımlı- lığın ilişkisi, açık müfredat açısından bakıldığın- da, bağımlılığın önlenmesi olarak görülürken, gizli müfredat bağımlılıkları teşvik edebilir. Okul yöneticilerinin ve tabii ki öğretmen ve velilerin

Referanslar

Benzer Belgeler

El işleri ve Küçük sanatlar Sergisi İktisat Vekâleti tarafından tertip edilen «Birinci El iş- leri ve Küçük sanatlar Sergisi» Ankarada Sergi evinde 29 bi- rinci teşrin 1936

Baraj suları altında kalacak bölgede- ki 'eski eserler ve kültür değerleri için yapılmış olan araştırmalara değinmek is- tiyorum.. Baraj bittikten sonra, gölün meyda-

Bedelli askerlik noktasında yıllarca çok ciddi birikimler, bunun dışında yurt dışında olanların 'Bizim durumumuz ne olacak?', 'Bedellide ücretler şu şekilde ağır, bu

Bir sözcüğün kökünün isim kökü mü fiil kökü mü olduğunu bulmanın en kolay yolusözcüğün kökköküne “-mak / – mek” mastar eki getirip denemektir.. gözlük→ kökü

Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği, Gemi ve Deniz Teknolojisi Mühendisliği, Makine Mühendisliği anabilim dallarının birinde Tezli Yüksek Lisans veya Doktora

TARİŞ Üzüm Birliği Başkanı Rıza Türker , " Uluslararası Para Fonu''nun baskıları iktidara serbest hareket etme hakk ını vermedi" dedi.. Açıklanan fiyatlarla

Polisle çatışan yüzlerce eylemci için sokaklar karakola döndü, yüzlerce ki şinin sokak ortasında gözaltına alındığı belirtiliyor.. Birleşmiş Milletler

( Hastanıza %9 NaCl solüsyonundan 24 saatte 3000 ml verilmesi istem edilmiştir. Buna göre hastanızın saatte alması gereken sıvı miktarı ne kadardır? ) soruda