Halk Sağlığı- Ders 2 Koruyucu Hekimlik ve Sağlığın Geliştirilmesi
İlkeleri
Öğr. Gör. Hüseyin ARI
Halk Sağlığı Biliminin Dalları
Epidemiyoloji: Bir toplumda hastalık ve sağlık ile ilgili olguların zaman, yer ve kişi olarak dağılımını ve bu olguların nedenlerini araştıran bilim dalıdır. Halk sağlığına ilişkin bilgilerin elde edilmesinde önemlidir.
İstatistik: Gözlemlerin ölçülmesi ve sayılara ile anlatabilme, gözlemsel farkların anlamlı olup olmadığını belirlemeye yarayan disiplin.
Çevre Sağlığı: Sağlığı doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen çevredeki biyolojik, kimyasal ve fiziki etkenlerle mücadele etme, onları kontrol altında tutma disiplini.
Halk Sağlığı Biliminin Dalları
Ana-Çocuk Sağlığı: Kadın ve çocuklara has çevresel faktörlerin yanı sıra sosyo-kültürel faktörlerin de ele alınarak sağlıklarının korunup geliştirilmesi faaliyetleridir.
İş Sağlığı: İşyerinde işçilerin çalışmalarının olumsuz etkileyen çevresel faktörlerin yok edilmesinin yanı sıra sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik halinde çalışma koşullarının düzenlenmesini ifade eder.
Sağlık Eğitimi: Kişilere sağlıklarını korumak ve geliştirmek için olumlu sağlık davranışlarını yerleştirmek üzere bilgilendirici araç, gereç ve yöntemleri geliştirime disiplinidir.
Halk Sağlığını Etkileyen Faktörler
Koruyucu Hekimlik ve Tıptaki Yeri
İnsanoğlu geçmişte karşılaştığı en büyük ve yaygın doğal afetler salgın hastalıklardır.
Örneğin 14. yy’da kara veba hastalığından 60 milyon kişinin öldüğü tahmin edilmektedir ki bu da o dönemdeki dünya toplam nüfusunun ¼’üdür.
Bu açıdan bulaşıcı hastalıklarla mücadelede elde edilen başarı bugünkü gelişmiş tıbbın sunmuş olduğu cerrahi operasyonlar veya organ transplantasyonundaki başarılardan daha önemlidir.
Bu yüzden “koruma tedaviden üstündür” anlayışı dilimize yerleşmiş mottolardan biri haline gelmiştir.
Koruyucu Hekimlik ve Tıptaki Yeri
Bir hastalığın oluşmasındansa erkenden hastalık oluşmadan önlenmesi esastır.
Koruyucu hekimlik hasta ve yakınlarına daha insancıl sonuçlar üretir.
Koruyucu hekimlik sağlık hizmetleri maliyetlerini aşağıya çekilmesini sağlar.
Koruyucu hekimlik sağlıklı olmanın değerini bireylere aşılar.
Koruyucu hekimlik sağlığın korunması konusunda bireyleri bilinçlendirir.
Koruyucu Hekimlik ve Tarihsel Gelişim
Bir hastalıktan korunmanın temel ilkesi
Hastalığın nedenini bilmek
Hastalığın nedenini yok etmek
Hekimliğin erken devirlerinde bilindiği üzere en önemli problem hastalığının etiyolojisini doğru tanımlamaktır.
O dönemde hastalığın kökenlerini kötü ruhlar, cin, peri gibi doğa üstü güçlere atfedilirken korunma yolları olarak muska, mavi boncuk, sihire başvurulmuştur.
Nedeni doğru olarak bulunan hastalıklardan biri de skorbüttür (C vitamini eksikliğine bağlı kolayca kanama ve ciltte morluklara neden olan hastalık)
Taze meyve ve sebze yememek bu hastalığa neden olmaktadır.
Koruyucu Hekimlik ve Tarihsel Gelişim
Bunun üzerine İngiltere Deniz Bakanlığı 1795 yılında savaş gemilerinde görev yapanların beslenme programına limon kullanılmasını zorunlu kılmıştır.
Bu örnekten de anlaşılacağı üzere “her şeyin keşfi önemlidir, ancak halk için önemli olan herkesin bu keşfin önemini kavrayıp uygulamasıdır.”
Örneğin Fleming 1928’de penisilini keşfetmiş ve birçok bakteriyel hastalıkların (zatüree) önüne geçilme o tarihlerde mümkün iken, penisilinin önemi ancak 1943 yılında Florey tarafında anlaşılmış ve uygulanmıştır.
Birçok vitaminin keşfi yanında bazı kansızlıkların nedenin demir yetmezliği ve endemik guatr hastalığının nedeninin iyot yetmezliği olduğu anlaşıldı.
Koruyucu Hekimlik ve Tarihsel Gelişim
19 yy’a kadar bulaşıcı hastalıkların çöplerden veya bataklıklardan çıkan pis kokular olduğu mu (Miasma Teorisi) yoksa vücuda giren küçük canlılardan mı (Germ Teorisi) kaynaklandığı tartışma konusu olmuştur.
Alman hekim Jacob Henle(1809-1885) Germ Teorisini savunmaktaydı. Louis Pasteur (1822-1895) ise germ teorisi kanıtlamıştır.
Koruyucu Hekimlik Uygulamaları
Bağışıklama Yöntemi
Karantina ve Tecrit
Çevre Sağlığı: Su-Toprak-Hava Temizliği ve Atık Yönetimi
Vektör Kontrolü: Zararlı mikroorganizmaları taşıyan küçük canlılar; sivrisinek, kene, pire
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar
Üçüncül Koruma
İkincil Koruma
Birincil Koruma
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar: birincil koruma
Kişiyi hastalıklardan korumak için alınan tüm tedbirleri ifade eder.
Eskiden koruyucu hekimlik denilince sadece birincil koruma önlemleri anlaşılmaktaydı.
Hastalık
Bulaşmadan Önce
Hastalık
Bulaştıktan
Hemen Sonra
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar: birincil koruma
Birincil koruma; hastalık bulaşmadan önce;
Etkili kanalizasyon sisteminin kurulması
Su ve besinlerin hastalık yapan mikroplarla bulaşması engellemek, bulaşmış olanlarının satışının yasaklanması ve denetlenmesi
Halkın özellikle bebek ve küçük çocukların beslenme düzeylerinin yeterli kılınması
Halka beslenme, sanitasyon, sağlık örgütlerinden yararlanma, bulaşıcı hastalıklarla mücadele konusunda eğitim verme
Bulaşıcı hastalıkla mücadele için öncelikli olarak hassas kişileri aşılamak
Bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkması halinde gerekli iletişim sağlanmasını için gerekli örgüt yapısının kurulması
Bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında gerekli araç-gereç ve ilaçların stoklanması
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar: birincil koruma
Birincil koruma; hastalık bulaştıktan hemen sonra;
Kaynağa Yönelik Önlemler: Tecrit, karantina, atık ve eşyaların sürekli dezenfeksiyonu, filyasyon arama (hastalığın nereden kaynakladığını araştırma)
Sağlam Kişiye Yönelik Önlemler: Sağlık eğitimi, aşılama, kemoprofilaksi (sağlıklı kişilerin ilaçla korunması)
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar: ikincil koruma
Hastalıkların belirti öncesi veya belirtilerinin çok hafif olduğu dönemde laboratuvar muayeneleri ile hastalık tanınarak tedavi edilmesine ikincil koruma denir.
Örneğin; kadınlarda periyodik sitolojik muayene yaparak uterus kanserini erken tanımak ve tedavi etmek gibi.
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar: üçüncül koruma
Hastaları, hastalıkların yeniden ortaya çıkmasından ve kalıcı sakatlık ile sonuçlanmasından koruma için alınan önlemlere üçüncül koruma denir.
Örneğin; kalp romatizması olan bir çocuğu, hastalık belirtileri kaybolduktan sonra da belirli zamanlarda antibiyotik vermek üçüncül korumadır.
Bu koruma tipi tamamen hekimin sorumluluğundadır.
Koruyucu Hekimlikte Stratejik Adımlar
Biyolojik
Başlangıç Belirtisiz
Dönem Belirtili Dönem
Birincil Koruma
İkincil Koruma
Üçüncül Koruma
Sağlığın Geliştirilmesi
“Sağlığı Geliştirme” kavramını ilk kez, 1974 yılında Kanada Sağlık Bakanı MarcLalonde “Kanada’lıların Sağlıklarında Yeni Bir Perspektif” adlı makalesi ile dile getirmiştir ve bir hükümet politikasında yer almıştır.
Sağlığı geliştirmenin temel hedefi; mortalitesi ve morbiditesi azalmış, doğumda beklenen yaşam süresi ve yaşam kalitesi artmış bir toplum yaratmaktır.
Günümüzde sağlığın geliştirilmesi kavramı, bireylerin davranışlarının değiştirilmesi yolu ile hastalıkların majör risk faktörlerini hedef alan, topluma dayalı çeşitli stratejilerin bütünü olarak tanımlanmaktadır.
Sağlığın Geliştirilmesi
Bu bağlamda davranış değişikliğinin kişilerin yaşam biçimlerini; eğitime dayalı, organize, politik, ekonomik ve çevresel faktörler tarafından desteklenmesi ile oluşturulabileceği söylenebilir.
Ancak sağlığı geliştirme stratejileri, sadece hastalıklarla mücadele ve davranış değişikliği oluşturma kavramlarıyla da sınırlandırılamaz.
Sağlığı geliştirme için ön koşul sağlıktır.
Sağlığın ön koşulları ise;
barış (peace),
barınma (shelter),
eğitim (education),
gıda (food),
gelir (income),
tutarlı bir eko-sistem (a stableecosystem),
sosyal adalet (socialjustice) ve
eşitlik (equity) sayılabilir.
Bu ön koşullar sağlanamadığı takdirde sağlığı geliştirmenin çok etkin olamayacağı ve istenen seviyeye ulaşamayacağı söylenebilir
Sağlığın Geliştirilmesi
Sağlığı geliştirme programları eyleminin gerçekleştirilmesinde beş ana strateji bulunmaktadır:
Sağlıklı kamu politikalarının oluşturulması;
Destekleyici çevreler oluşturmak; daha çok park, bahçe, spor alanı oluşturma
Topluluk eylemlerinin güçlendirilmesi; toplu koşu yarışmaları, bisiklet turna, maraton koşuları
Kişisel yeteneklerin geliştirilmesi; uygun besinlerle yemek yapmayı öğrenmek
Sağlık hizmetlerinin yeniden düzenlenmesi; birinci basamak sağlık hizmetlerinin teşvik edilmesi
Sağlığın Geliştirilmesi
‘Sağlıklı Yaşam Ölçeği’ olarak bilinen Walker, Sechrist ve Pender tarafından 1987 yılında geliştirilen bu ölçek sağlığın geliştirilmesine yönelik bir model sunmaktadır.
İlgili ölçek 48 sorudan oluşmaktadır. 6 alt grubu vardır.
Alt grupları ise şöyledir;
Kendini Gerçekleştirme (13 madde),
Sağlık Sorumluluğu (10 madde),
Egzersiz (5 madde),
Beslenme (6 madde),
Kişilerarası Destek (7 madde) ve
Stres Yönetimi (7 madde).
Sağlığın Geliştirilme Kapasitesi
Sağlığı geliştirmek için kapasite geliştirme, sağlığı geliştirebilecek bilgi üretmeyi, beceri geliştirmeyi ve liderliğin geliştirilmesini ifade etmektedir (Şimşek, 2013).
Ülkelerin sağlığı geliştirme kapasiteleri yükseldikçe İnsani Kalkınma İndeksiyle belirlenen kalkınma düzeyi de yükselmektedir.
Epidemiyolojik yöntemlerle toplumun öncelikli sağlık sorunları belirlendikten sonra, güçlü ve zayıf yönler, fırsatlar ve engeller tanımlanmalı, daha sonra sağlığı geliştirme kapasite haritası hazırlanmalıdır.
Bu kapsamda bilgi yönetimi, insan gücü eğitimi, finansman alanlarındaki eksiklikler giderilmelidir.
Sağlığın Geliştirilme Kapasitesi
Sağlığı geliştirme ile ilgili yasal düzenlemeler, politika ve planlar mevcut olmalı (tütün, yağ, şeker ve tuzun kısıtlanması, fiziksel aktivite alanları).
Eğitim, işsizlik, gelir gibi sağlığın sosyoekonomik belirleyicileri ile sağlık sorunları arasında ilişkiler kurulmalı.
Madde kullanımının önlenmesi, çevresel risklerin önlenmesi, kaza ve yaralanmaların önlenmesi, iş sağlığı ve güvenliği alanlarında yasal düzenlemeler yeterli olmalı.
Sağlık Bakanlığı içerisinde sağlığı geliştirme fonksiyonlarını yerine getirecek birim bulunmalı.
Sağlığın Geliştirilme Kapasitesi
Davranışsal risk faktörlerini, sosyal ve çevresel risk faktörlerini ve sağlığı geliştirme aktivitelerini rapor eden bir mekanizma bulunmalı.
Sağlığı geliştirme çalışmalarına ayrılmış bir bütçe olmalı (Sigara, alkol, benzinden alınan vergiler sağlığı geliştirme aktivitelerine harcanabilmeli).
Mezuniyet öncesi programlarda sağlığı geliştirme eğitimi bulunmalı ve bu alanda akademik çalışmalara yer verilmeli.