• Sonuç bulunamadı

ÇOCUK GELİŞİMİ UYGULAMALARI ÇOCUK GELİŞİMİ UYGULAMALARI KONU ÖZETİ.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ÇOCUK GELİŞİMİ UYGULAMALARI ÇOCUK GELİŞİMİ UYGULAMALARI KONU ÖZETİ."

Copied!
111
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

ÇOCUK GELİŞİMİ

UYGULAMALARI



KONU ÖZETİ

(2)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

YAZIM NUMARASI 11 DİR KÜÇÜK GÖRÜNMESİ PDF DEN KAYNAKLANIYOR

ÜNİTE 1 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM

Eğitimin ilk basamağını oluşturan okul öncesi eğitim insanın üzerine giydiği gömlek gibidir. Bu nedenle bu gömleğin ilk düğmesinin doğru iliklenmesi gereklidir .

Çocuklardaki gelişimsel değişme 3-6 yaşlar arasında yaşanmaktadır. Normal gelişim gösteren bir çocuk, 6 yaş civarında pek çok motor becerileri kazanmış, çeşitli fiziksel becerilerini kullanmaya başlamıştır. Bilişsel gelişim açısından ise, fiziksel ve sosyal çevresi ile ilgili yoğun bir bilgi birikimi oluşturmaya ve çevresinde gelişen olayları anlamaya başlamıştır. Ancak okul öncesi yıllarında çocukta soyut düşünme yetisi henüz tam şekillenmediği için yapılacak tüm etkinlikler somut bir biçimde olmalı yani çocuk yaparak ve deneyerek öğrenmeyi gerçekleş

tirmelidir.

Çocuğun sağlıklı şekilde büyüyebilmesi, gelişebilmesi ve öğrenmeye karşı olumlu tutumlar geliştirebilmesi için nitelikli bilişsel uyarıcıların, zengin dil etkileşimlerinin, olumlu sosyal, duygusal

deneyimlerin çocuğa sunulduğu ve çocuğun bağımsızlığının desteklendiği sağlıklı bir aile ortamı ve nitelikli bir okul öncesi eğitim gerekmektedir.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ

Her çocuk çevresini keşfetme ve etrafında olup biteni öğrenme gibi doğal bir eğilimle dünyaya gelir. Bu nedenle öğrenme çok erken yaşlarda başlar ve yaşam boyu devam eder.

Çocuklar okul öncesi çağa geldiklerinde ebeveynler seçtikleri kurumla ilgili çocuklarına bilgi vermeli, anaokuluna gitmenin olumlu nedenlerini sık sık dile getirmelidir. Ebeveynler çocuklarına anaokuluna başlamaları konusunda kesinlikle ısrarcı olmalıdırlar. Özellikle bu konuda anne-babalar kararsız bir tavır içinde bulunmamalıdırlar. Çünkü çocuklar anne-babalarının karasızlığını hissedecek ve bunu kullanacaktır.

Anne-babalar, çocuklarını okul öncesi eğitime başlatacağı kuruma duydukları güveni her ortamda dile getirmelidirler, zira aksi bir hareket çocukların okula ve öğretmene güven duymamasına sebep olur ki bu da henüz evden ayrılmaya tam olarak hazır olmayan ve anaokuluna gitmemek için bahane arayan çocuğun okulu reddetmesi için yeterli sebep olacaktır. Çocuklarını her sabah anaokuluna kendisi getiren anneler vedalaşma süresini mümkün olduğunca kısa tutmalıdırlar. Çocuk okula gitmemek için ne kadar gözyaşı dökerse döksün ebeveynler buna teslim olmamalıdırlar.Zira bu isteğine bir kez teslim olmak bundan sonraki tüm çabaların başarısız olmasına sebep olur.

Hızlı bir biçimdebüyüyen okul öncesi çocuklar bu gelişim alanlarında da şaşırtıcı bir şekilde yetkinleşirler.Beyin okul öncesi dönem boyunca hızlı geliştiği için bu dönem çocuğun çevresel etkilere en açık olduğu dönemdir. Beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin üçte ikilik bölümü 0-4 yaş arasında tamamlanmaktadır. Yapılan çalışmalar okul öncesi eğitim alan çocuklarda okula devam oranlarının ve okul başarısının daha yüksek olduğunu göstermiştir.

Okul öncesi eğitim sosyal ve duygusal gelişimi destekleyerek, yetişkinlik döneminde de kişilerin daha üretici ve verimli olmalarını ve sahip oldukları potansiyeli tam olarak

kullanmalarını sağlar.

Erken yaşta çocuğun kazanacağı deneyimler onun okula, öğrenmeye ve kendi becerilerine dair oluşturacağı tutumları belirleyecek ve bunun tabii bir sonucu olarak da okul başarısını etkileyecektir. Okul öncesi dönemde olumlu deneyimler kazanan çocuk, kendisine ve öğrenmeye karşı olumlu tutumlar geliştireceği için ilkokuldan itibaren okul başarısı da yüksek olacaktır. Buna karşın okul öncesi dönemde

(3)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

olumlu deneyimler kazanamamış, öğrenmenin ve başarmanın hazzını tatmamış bir çocuk, eğitim hayatına bir adım geriden başlayacaktır.

Okul öncesi eğitim alan çocuklarla ilgili bilim adamlarının yaptığı araştırmalarda şu sonuçlara ulaşılmıştır:

• Okul öncesi eğitim alan çocukların zekâ puanlarında yükselme,

• Okul öncesi eğitim alan çocuklarda sınıfta kalma ve okul eğitiminden ayrılma oranlarında düşme,

• Okul öncesi eğitim alan çocukların beslenme ve sağlık durumunda iyileşme,

• Sosyal ve duygusal davranış gelişiminin daha ileri olması,

• Daha olumlu ebeveyn-çocuk ilişkisi kurulması.

Çocuğun zihinsel ve bedensel olarak yeterli beslenmesi ve etkileşimde bulunabildiği, gelişimini destekleyen bir ortamda bulunması yani okul öncesi bir eğitim alması gerekmektedir.

Çünkü erken çocukluk eğitimi insan gelişiminin başlangıç noktasıdır

.

Çocuklar okul öncesi eğitim ile sosyal, duygusal fiziksel ve zihinsel birçok beceri kazanır ve geliştirirler.

Sosyal olarak paylaşmayı, sıra beklemeyi, kurallara uymayı, karşılıklı konuşmayı, oyun kurmayı, yaşıtları ile çıkan çatışmaları çözmeyi, kendini korumayı ve diğer çocukların haklarına saygı göstermeyi öğrenirler.

Yemek, uyku, tuvalet gibi öz bakım becerilerini kazanmak, anne-babadan ayrı kalmak duygusal gelişimine katkıda bulunarak kendine güvenini artırır.

Anaokullarındaki kesme, yapıştırma, boyama, kalem kullanma gibi faaliyetlerin düzenli olarak

yapılması ise çocukların ince motor becerilerini geliştirir. Çocuklar ayrıca koşma, zıplama, fırlatma, tırmanma gibi faaliyetlerle de kaba motor fonksiyonlarını kullanır ve geliştirirler. Anaokulundaki nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma ve fikirler üretme gibi çeşitli faaliyetler çocuğun matematik ve bilim becerilerinin gelişmesini sağlar. Canlandırma, taklit ve hayali oyunlar sayesinde çocuğun hayal gücü gelişir.

Arkadaşları ve öğretmenleri ile konuşmak çocuğun dil becerilerini geliştirir. Kitapları incelemek, boyama ve çizimler yapmak, arkadaşlarına mektup yazmak gibi faaliyetler de dikkat ve konsantrasyonun artmasına ve onların erken okuma-yazma yetilerinin gelişmesine yardımcı olur. Dikkat eksikliği sorunu ve öğrenme güçlüğü olan çocukların erken fark edilmesi ve okula başlamadan gerekli önlemlerin alınmasını sağlar.

Okul öncesi eğitim için hazır olma yaşı her çocuk için aynı değildir. Genel olarak anaokuluna başlama yaşının 2-4 yaş arası olduğunu söyleyebiliriz. Gelişimsel olarak bazı çocuklar 2 yaşında, bazı çocuklar da 3-4 yaşında anaokuluna başlamak için hazır olabilmektedir.

Anaokulu aynı zamanda doğal bir “terapi” ortamıdır. Tıpkı resim etkinliğinde olduğu gibi bu “oyun terapi”sinde de çocuk, iç dünyasını ayrıntılarına kadar yansıtma fırsatı bulur. Bu yansıtma, çocuğun

rahatlamasını sağlarken, öğretmene de çocuğun kişilik özellikleri ya da varsa sorunları hakkında ipucu verir.

Anaokulunda renk, sayı ve kavramlar çocuğun düşüncesine uygun bir biçimde somuta indirgenerek verilmeli, parmak boyası, resim faaliyetleri, jimnastik ve çeşitli dramatik oyunlar, sadece çocuğun eğitim ve gelişimine imkân tanımakla kalmamalı, aynı zamanda onun fiziksel enerjisinin boşalmasına, geriliminden arınmasına da imkân sağlamalıdır.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN AMAÇLARI

Aile ve eğitimci iş birliği ile gerçekleşen okul öncesi eğitim; çocuğun daha yaratıcı, ileriyi görebilen, yeni ürünler yaratabilen ve çevresini kendi amaçları için yönlendirebilen özerk bir birey olarak yetişmesine katkı sağlayacaktır.

Ayrıca Millî Eğitim Bakanlığı, “Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesi” kapsamında, nitelikli toplum temelli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmet modelleri geliştirerek formel eğitim kurumlarına devam edemeyen çocukların eğitime erişimi sağlayarak okullaşma oranının özellikle dezavantajlı bölgelerde artırılmasını amaçlamaktadır.

(4)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Okul öncesi eğitimin temel amacı kurumlara devam eden çocukların tüm gelişim alanlarının destekleyerek en üst düzeye ulaşmalarını, öz bakım becerilerini kazanmalarını ve bir üst eğitim kademesine hazır bulunmalarını sağlamaktır. Bunun yanı sıra şartları elverişsiz çevrelerden ve

ailelerden gelen çocuklar için ortak bir yetişme ortamı oluşturmak ve bu çocukların Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalarını sağlamak okul öncesi eğitimin en önemli hedeflerindendir.

Genel hedefi: Dezavantajlı çocukların ve ailelerinin gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitime kayıt ve devamlarını artırmaya katkı sağlamak olan projenin amacı, MEB kurumları, kamu kurumları, belediyeler ve STK’ların kapasitesi ile toplum temelli modeller ve ortaklıkların geliştirilmesi yoluyla dezavantajlı çocuklar ve aileleri için kaliteli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmetlerinin geliştirilmesi ve oluşturulmasıdır.

Okul öncesi eğitim kurumlarının, çocuğun gelişimi üzerinde benimsedikleri amaçlar; genel amaçlar ve çocuğun gelişimi ile ilgili amaçlar olmak üzere iki grupta toplanmıştır.

Genel Amaçlar: Çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimine, uyarıcı ve sağlıklı çevre koşullarının sağlanmasına yardımcı olmak, kişilik gelişimlerini eğitimin temel hedefleri doğrultusunda güçlendirmek ve yönlendirmek, ilkokula hazırlamak için çocukları okul yaşamının sosyal ve zihinsel yönden hazır oluşlarını cevap verecek bilgi ve beceriyi kazandırmak, özellikle sosyo-ekonomik düzeyi düşük ailelerden gelen çocukların ekonomik, sosyal ve kültürel yoksulluklarının olumsuz etkilerini ortak bir yetişme ortamı içinde okul aile birliğinin desteğiyle koruyucu önlemlerle gidermek ya da hafifletmek, ana-babanın çocuk yetiştirme ile ilgili eğitimsel görüşlerini etkilemek ve bu konu ile ilgili beceri, tavır ve alışkanlıklarını yönlendirmektir.

Çocuğun Gelişimi ile İlgili Amaçlar: Çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişiminde etkinlik sağlamak, fiziksel ihtiyacı karşılamak ve sağlığını korumak, çocuğa fiziksel bir yapının tanımlanması için gerekli uyarıcı ortamı sunmak, kas gelişimini sağlamak, çocukta duygusal güveni sağlamak, etkin bir sevgi anlayışını oluşturmak, çocukta kendine karşı olumlu bir tavır geliştirmek, çocuğun sağlıklı sosyalleşme süreci içinde gelişmesine imkân sağlamak, gurupla çalışma ve gurup içi sağlıklı etkileşim imkânları sunmak, sosyal çevrenin tanınması için gerekli etkinlikleri düzenlemek, kültürel değerlerin özümlenmesi ve değerlendirilmesine imkân sağlamak, temel alışkanlıkları kazandırmak, çocuğun sağlıklı kişilik değişikliğine imkân tanımak, benlik

kavramını geliştirmek, kendini anlatma, açığa vurma imkânların sağlamak, bağımsızlığını geliştirmek, öz denetimi sağlamak, çocukta öğrenme becerisini geliştirmek, uyarıcı çevre koşullarını sunmak, akıl yürütme yeteneğini genişletmek, yaratıcılığını geliştirmek, çocuğun dilini zenginleştirmek, çocuğu okul yaşamına hazırlamak, okul yaşamı için gerekli sosyal becerilerin elde edilmesini sağlamak, etkin öğrencilik için zihinsel olgunluk seviyesinin elde edilmesine imkân sağlamak, okul öncesi eğitimi sağlamaktır.

Okul öncesi eğitimin amaç ve görevleri, millî eğitimin genel amaçlarına ve temel İlkelerine uygun olarak; çocukların beden, zihin ve duygu gelişmesini ve iyi alışkanlıklar kazanmasını sağlamak, onları ilkokula hazırlamak, şartları elverişsiz çevrelerden ve ailelerden gelen çocuklar için ortak bir yetiştirme ortamı yaratmak, çocukların Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalarını sağlamaktır.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN TEMEL İLKELERİ

36-72 aylık çocuklar için hazırlanan okul öncesi eğitimi programı, 2006 yılında denenip geliştirilmek üzere uygulamaya konulmuştur. Ulusal ve uluslararası alan çalışmaları, uygulamalardan gelen geri bildirimler ve okul öncesi eğitimin güçlendirilmesi projesi çalışmaları kapsamında yapılan mevcut durum analizleri dikkate alınarak 2012-2013 yılında program geliştirme çalışması yapılmıştır. Bu süreçte okul öncesi eğitimi veren kurum ve kuruluşların da katkıları dikkate alınarak program geliştirme çalışmaları tamamlanmıştır.

(5)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Bu program, okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden çocukların zengin öğrenme deneyimleri aracılığıyla sağlıklı büyümelerini, bütün gelişim alanlarının desteklenerek en üst düzeye ulaşmasını, öz bakım becerilerini kazanmalarını ve temel eğitime hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla geliştirilmiştir

.

Okul öncesi eğitim, bazı temel ilkelere dayanmaktadır. Bu ilkeler şunlardır:

• Okul öncesi eğitim çocuğun ihtiyaçlarına ve bireysel farklılıklarına uygun olmalıdır.

• Okul öncesi eğitim çocuğun motor, sosyal ve duygusal, dil ve bilişsel gelişimini desteklemeli, öz bakım becerilerini kazandırmalı ve onu ilkokula hazırlamalıdır.

• Okul öncesi eğitim kurumlarında çocukların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla demokratik eğitim anlayışına uygun öğrenme ortamları hazırlanmalıdır.

• Etkinlikler düzenlenirken çocukların ilgi ve ihtiyaçlarının yanı sıra çevrenin ve okulun imkânları da göz önünde bulundurulmalıdır.

• Eğitim sürecinde çocuğun bildiklerinden başlanmalı ve deneyerek öğrenmesine imkân tanınmalıdır.

• Çocukların Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalarına gereken önem verilmelidir.

• Okul öncesi dönemde verilen eğitim ile çocukların sevgi, saygı, iş birliği, sorumluluk, hoşgörü, yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma gibi duygu ve davranışları geliştirilmelidir.

• Eğitim, çocuğun kendine saygı ve güven duymasını sağlamalı, ona öz denetim kazandırmalıdır.

• Oyun bu yaş grubundaki çocuklar için en uygun öğrenme yöntemidir. Bütün etkinlikler oyun temelli düzenlenmelidir.

• Çocuklarla iletişimde, onların kişiliğini zedeleyici şekilde davranılmamalı, baskı ve kısıtlamalara yer verilmemelidir.

• Çocukların bağımsız davranışlar geliştirmesi desteklenmeli, onlara yardıma ihtiyaç duyduklarında yetişkin desteği, rehberliği ve yetişkinin güven verici yakınlığı sağlanmalıdır.

• Çocukların kendilerinin ve başkalarının duygularını fark etmesi desteklenmelidir.

• Çocukların hayal güçleri, yaratıcı ve eleştirel düşünme becerileri, iletişim kurma ve duygularını anlatabilme davranışları geliştirilmelidir.

• Programlar hazırlanırken aile ve içinde bulunulan çevrenin özellikleri dikkate alınmalıdır.

• Eğitim sürecine çocuğun ve ailenin etkin katılımı sağlanmalıdır.

• Okul öncesi eğitimin süreçleriyle rehberlik hizmetleri bütünleştirilmelidir.

• Çocuğun gelişimi ve okul öncesi eğitim programı düzenli olarak değerlendirilmelidir.

• Değerlendirme sonuçları çocukların, öğretmenin ve programın geliştirilmesi amacıyla etkin olarak kullanılmalıdır.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE AİLENİN ÖNEMİ

Doğduğu andan itibaren kendisini bir aile ortamında bulan çocuğun anne ve babası hem ilk

öğretmenleridir hem de ilk modelleridir. Bu nedenle bu modeller, çocuklarının büyümesinde, gelişmesinde ve eğitilmesinde de en büyük sorumluluğu üstlenmelidirler. Ancak aileler çocukları ile ilgili bu sorumluluğun üstesinden uzun süre gelemedikleri için bu sorumluluğu başka kişi ve kurumlarla da paylaşmak zorundadırlar.

Özellikle 3 yaşından itibaren aileler çocuklarının daha iyi eğitim almaları için anaokulu ve öğretmenlerden yardım almak zorundadırlar.Çocukları öğrenme ortamlarında ne kadar mükemmel şekilde destekleseler de eğer aile bu sürece etkili bir şekilde katılmazsa istenilen sonuca ulaşmak mümkün değildir. Ancak okulda verilen eğitimin evde, evde verilen desteğin de okulda pekiştirilmesi çocukta istendik davranışların ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Bu nedenle eğitimde bütünlüğü ve devamlılığı sağlamak, aile katılımı ile mümkündür.

Aile katılımı planlanırken her okul kendi ihtiyaçları, türü ve veli profiline göre planlamasını yapmalı özellikle de veliler arasındaki kültürel farklılıkları göz önünde bulundurmalıdır. Okul ve aile iş birliği süreci çocuğun okula kaydının alınmasından itibaren başlar. Bu nedenle kayıtlar esnasında çocuklarla ilgili sağlıklı ve detaylı bilgiler alınmaya çalışılmalıdır.

Öncelikle okul ve veliler arasında etkin bir bilgi alışverişi çok önemlidir. Bunu sağlamak için de izlenebilecek bazı yollar vardır.

(6)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

*Bülten ve bu bültenlerin ilan edildiği bülten tahtaları kullanılmalıdır.

*Ev ziyaretleri yapılmalıdır.

*Veli anketi yapılmalıdır.

*Haber mektupları gönderilmelidir.

Bunların dışında düzenlenecek yemekler, piknikler, geziler gibi birçok faaliyet de okul-veli iş birliğine katkı sağlayacaktır.

Çocuk kendi potansiyelini tam olarak gerçekleştirebilmek için onu önemseyen, ihtiyaçlarına duyarlı davranan, onu ihmalden ve cezalandırıcı yaklaşımdan koruyan bir ortamda büyümelidir.

Okul ve aile mutlak bir iş birliği içinde olmalıdır. Zira çocuğun dengeli, sosyal, uyumlu ve mutlu bir birey olarak yetişebilmesi bu iş birliğinin yarattığı tutarlı ortama bağlıdır. Bunu sağlamak içinse, öncelikle aile okulu, okul aileyi tanımalı ve belli ilkelerde görüş birliği ve yardımlaşma içinde olmalıdır.

Okul-aile arasında oluşturulacak etkili bir iş birliği için, sağlıklı iletişim ve etkileşimin

bilincinde olunmalıdır. Okul-aile ilişkilerinin canlı tutulması ve olumlu yönde geliştirilmesinin herkesten çok çocuklara yarar sağlayacağı unutulmamalıdır. Öğretmen ve anne-babalar ancak birbirlerine bağlı ve dayalı rollerinin bilinci içinde aradaki engelleri aşabilirler.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE ÖĞRETMENLERİN ÖNEMİ

Okul öncesi dönem insan yaşamının temellini oluşturan ve çocuğu geleceğe hazırlayan çok önemli bir dönemdir. Bu dönemde çocuklar temel alışkanlıkları kazanmakta, yeteneklerini geliştirmekte ve çeşitli deneyimlerde bulunarak sosyalleşmektedirler. Bu davranışlılar bir kez kazanıldıktan sonra tekrarlanarak genellikle yaşam boyu devam etmektedir. Çocuklara okul öncesi dönemde belli davranışları kazandırmak ve gelişimlerini desteklemek için gerekli eğitim evde ebeveynler, okul öncesi eğitim kurumlarında ise

öğretmenler tarafından verilebilir. Ancak çocuğun okul öncesi dönemdeki çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabilmek artık sadece ailelerin tek başına üstlenebilecekleri bir sorumluluk değildir. Çocukların gelişim özelliklerine uygun, evde ailenin veremediği eğitim imkânlarından yararlanmak için bir eğitim kurumuna gitmeleri özellikle erken çocukluk dönemlerinde çok önemlidir.

Bir okul öncesi eğitim kurumunda kullanılan materyal ve uygulanan programın yanı sıra, en önemli öğe öğretmendir. Okul öncesi öğretmeninin; yeniliklere uyum sağlama, iletişim becerilerine sahip olma, kendisini geliştirmeye ve bilgisini artırmaya istekli olma, eğitim programlarını çocuğu aktif kılacak şekilde düzenleme ve çocuklarda yaratıcı düşünceyi geliştirici etkinlikler planlama gibi özelliklerinin yanı sıra

öncellikle okul öncesi eğitimin öneminin farkında olmaları, dolayısıyla bu amaçları gerçekleştirme konusunda istekli olmaları gerekmektedir.

Okul öncesi eğitimden beklenen yararın sağlanmasında nitelikli öğretmenlerin etkisi çok önemlidir. Okul öncesi eğitimin etkili olmasında nitelikli öğretmenlerin etkisinin çok önemli olduğu, öğretmenlerin niteliğinin artmasında da eğitim düzeyinin, deneyimin, kurumun imkânlarının, öğretmenlerin aldığı ücretin etkili olduğu unutulmamalıdır.

Öğretmen, her çocuğun farklı gelişimsel ve bireysel özellikleri olduğunu ve farklı yeterliliklere sahip olduğunu daima aklında tutmalıdır. Mesleğini ve her şeyden önemlisi çocukları seven bir öğretmen kendine güvenmeli ve yenilikleri denemekten korkmamalı, beklenmedik acil durumlarda sorunları hemen çözmeli, çocukların dikkatlerini canlı tutarak, çocukları sıkmadan etkinlikler uygulamalı, çocukların bireysel gelişim

(7)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

özelliklerine göre programda farklılıklar yapmalı, velilerle sık sık görüşmeli, çocukların evdeki durumu hakkında bilgi almalı ve okuldaki gözlemlerini onlarla paylaşmalı, çocukları gözlemeli ve gözlem notları tutmalıdır.

Okul öncesi öğretmeni; çocukların öz güvenini yükseltmek için özel etkinlik geliştirmeli, çocukların mutluluğunu akademik başarılarından ön planda tutmalı, gözlem notlarına göre değerlendirme yapmalı ve programı ona göre değiştirmelidir. Her günün sonunda performansını değerlendirmeli ve buna göre bir sonraki güne hazırlanmalıdır.

ÜNİTE 2 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMI

Oktay (2011) eğitimi tanımlanması zor ve karmaşık bir süreç olarak ifade etmiştir. Ancak bu durum eğitimin tanımının yapılamayacağı anlamına gelmemektedir. Eğitim ile ilgili yapılan tanımların ortak olarak “kalıcı davranış değişikliğine” işaret ettiği görülmektedir. Eğitimle ilişkili temel kavramlar kültürleme, öğrenme, öğretme, öğretim, okul, örgün eğitim, yaygın eğitim, temel eğitim, zorunlu eğitim, hizmet öncesi eğitim ve hizmet içi eğitimdir.

Okul öncesi eğitimin nasıl olması gerektiği üzerine çeşitli bilim adamları tarafından (Locke, Rousseau, Pestalozzi, Froebel, Piaget, Vygotsky, Montessori ve Dewey gibi.) kuramlar geliştirilmiş ve uygulanmıştır. Bu kuramlar arasında Psikanalitik Yaklaşım, Davranışçı Yaklaşım, Yapılandırmacı Yaklaşım, Ekolojik Yaklaşım yer almaktadır. Kuramlardan etkilenilerek, çeşitli ihtiyaçlar ve geliştirilen fikirler sonucu oluşturulan eğitim modelleri arasında Head Start, High Scope, Reggio Emilia, Waldorf, Montessori, Froebel eğitim sistemleri yer almaktadır. Bu kurumların eğitim felsefeleri ve kurum özellikleri korunarak dünyanın çoğu ülkesinde faaliyet göstermektedirler.

TÜRKİYE’DE GEÇMİŞTEN BUGÜNE OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARI

Okul öncesi eğitim programlarının tarihsel süreçteki gelişimlerine baktığımızda,

*ilk olarak 1952 yılında çocukların gelişimlerini temel alan amaçlar bulunmayan program

*1989 yılında 4-5 yaş grubu çocuklarının eğitimine yönelik konu ağırlıklı bir program,

*1994 yılında Kreş (0-3 yaş),

*Anaokulu (3-6 yaş) ve

*Anasınıfı (6-7 yaş) programları hazırlanmış.

Bu programda her farklı yaş grubuna yönelik hedef ve hedef davranışlar belirlenmiş. Programda ayrıca her yaşın gelişimsel özellikleri, hedef ve hedef davranışlar, örnek konu listesi verilmiş, hedef ve hedef davranışların yer aldığı belirtke tablosu ile konu analizlerinin yapılması ön görülmüştür. 1994 Okul Öncesi Eğitim Programında yıllık, aylık, günlük plan ve ünite hazırlama yer almıştır.

2002 Okul Öncesi Eğitim Programı’nda 36-60 aylık ve 60-72 aylık çocukların psikomotor alan, sosyal-duygusal alan, bilişsel alan ve dil gelişimi alanı yönünden gelişim özellikleri verilmiştir.Çocuğun bütünsel gelişimini ve gelişim hızlarını, bireysel farklılıklarını dikkate alan bu programda 36-72 aylık çocukların eğitimleri için belirlenen hedefler ve bu hedeflere ulaşmak için kazanılması gereken

davranışlar psikomotor alan, sosyal-duygusal alan, bilişsel alan ve dil alanı olmak üzere dört ayrı alanda verilmiştir.

Hedef ve beklenen davranışlar 1994 programında olduğu gibi yaş gruplarına ayrılmamıştır. Yıllık ve günlük planlar verilmiştir. 2005 yılında ilköğretim programının güncellenmesi ve 2002 programı, uygulama sonrasında yapılan araştırmaların bulguları doğrultusunda Okul Öncesi Eğitim Programı 2006 yılında güncellenmiştir.

(8)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

2006 Okul Öncesi Eğitim Programı’nın genel özelliklerine bakıldığında; birçok kuram ve görüşleri çocukların yararına ortak bir paydada toplamış, öğrenciyi merkeze alan, amaç ve kazanımlar

doğrultusunda etkinliklerin oluşturulmasını öngören çağdaş bir program olduğu görülmektedir. 2012 yılında pilot olarak uygulanmaya konan okul öncesi eğitim programları pilot uygulamalar ile yapılan çeşitli düzenlemeler sonucu 2013 yılında son hâlini alarak tüm yurtta uygulanmaya başlanmıştır.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARININ ÖZELLİKLERİ

0-36 Aylık Çocuklara Yönelik Eğitim Programı

36-72 Aylık Çocuklara Yönelik Eğitim Programı

Gelişimseldir. Çocuk merkezlidir.

Sarmaldır. Dengelidir.

Dengelidir. Esnektir.

Esnektir. Eklektiktir.

Eklektiktir. Oyun temellidir.

Oyun temellidir. Günlük yaşam deneyimlerinin ve yakın çevre

olanaklarının eğitim amaçlı kullanılmasını teşvik eder.

Günlük yaşam deneyimlerinin ve yakın çevre olanaklarının eğitim amaçlı kullanılmasını teşvik eder.

Kültürel ve evrensel değerleri dikkate alır.

Kültürel ve evrensel değerleri dikkate alır. Keşfederek öğrenme önceliklidir.

Keşfederek öğrenme önceliklidir. Öğrenme merkezleri önemlidir Öğrenme merkezleri önemlidir

Duyuların geliştirilmesi ön plandadır. Temalar/konular amaç değil araçtır.

Eğitimciye özgürlük tanır

Değerlendirme süreci çok yönlüdür. Değerlendirme süreci çok yönlüdür.

Ailenin Eğitime Katılımı önemlidir Ailenin Eğitime Katılımı önemlidir

Uyarlanabilir. Özel gereksinimli çocuklar için uyarlamalara yer vermektedir

Rehberlik hizmetlerine önem vermektedir.

2013 Okul Öncesi Eğitim Programı 0-36 ay ve 36-72 aylık olmak üzere iki farklı programdan oluşmaktadır. Bu program, okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden çocukların zengin öğrenme deneyimleri aracılığıyla sağlıklı büyümelerini; motor, sosyal ve duygusal, dil ve bilişsel gelişim alanlarında gelişimlerinin en üst düzeye ulaşmasını, öz bakım becerilerini kazanmalarını ve ilkokula hazır bulunmalarını sağlamak amacı ile geliştirilmiştir.

Program, çocukların gelişimlerini desteklemesinin yanı sıra tüm gelişim alanlarında görülebilecek yetersizlikleri önlemeyi amaçladığından çocukların gelişim düzeylerine ve özelliklerine dayanan ve bu

(9)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

anlamda, tüm gelişim alanlarının geliştirilmesini esas alan “gelişimsel” bir programdır. Program yaklaşımı olarak “sarmal” özellik gösteren bu program, model olarak “eklektik”tir.

Programda, “kazanım” ve “gösterge”ler temel alınmıştır. Programda çocukların gelişim özellikleri yaş gruplarına göre, kazanım ve göstergeler ise bütün olarak ele alınmıştır. Gelişim özellikleri bilimsel çalışmalar dikkate alınarak üç farklı yaş grubuna göre düzenlenmiştir ancak öğretmenin kendi grubundaki çocuklar için programdan kazanım ve göstergeleri seçerken çocukların gelişim özelliklerini dikkate alması gerekmektedir.

Gereksinim duyulduğunda programda yer almayan bir kazanım ve/veya gösterge öğretmen tarafından belirlenerek eğitim planına eklenebilir. Ancak bu tür düzenlemeler yapılırken gerekçelerin iyi belirlenmesine, eklenen kazanım ve göstergelerin Türk millî eğitiminin amaçları, okul öncesi eğitimin amaçları, programın temel felsefesi, amaçları ve özellikleriyle tutarlı olmasına, diğer kazanımlarla çakışmamasına ve

çelişmemesine özen gösterilmesi gerekmektedir.

Gelişimseldir :

Programın çocukların gelişim düzeylerine uygun olması ve onların ihtiyaçlarını karşılaması programın başarısı için ön koşuldur. 0-3 yaş çocuklarına yönelik geliştirilen programda çocukların bilişsel, dil, sosyal-duygusal ve motor gelişim alanlarındaki gereksinimlerinin giderilmesi temel amaçtır.

Çocuk Merkezlidir:

Öğretmenlerin, öğrenme sürecinde çocukların plan yapmalarına, uygulamalarına, düzenlemelerine, sorgulamalarına, araştırmalarına, tartışmalarına ve üretmelerine mümkün olduğu kadar çok olanak tanımaları gerekmektedir.

Esnektir :

Program; çocuğun, fiziksel çevrenin ve ailenin değişen özelliklerine göre uyarlanmaya ve bireyselleştirilmeye uygundur. Öğretmenin, ortaya çıkabilecek günlük ve anlık değişimlere göre eğitim sürecinde gerekli düzenlemeler yapabilmesine fırsat vermektedir. Öğretmen, programda yer alan kazanım ve göstergeler ile kavramları farklı biçimlerde bir araya getirebilir. Etkinliklerini bütünleştirilmiş veya ayrı ayrı hazırlayabilir, değişik konulardan, etkinlik, ortam ve materyallerden yararlanarak öğrenme süreçlerini zenginleştirebilir.

Sarmaldır :

Sarmal bir program kazanım ve göstergelerin süreç boyunca, ihtiyaç duyulduğu durumlarda farklı etkinlikler aracılığıyla tekrar tekrar ele alınmasını gerektirir. Böyle yapıldığında kazanımların

gerçekleşmesi, pekiştirilmesi ve kalıcılığının sağlanması mümkün olur. Okul öncesi dönemdeki çocukların hızlı gelişim ve değişim içinde olmaları ve öğrenmenin birikimli bir süreç gerektirmesi nedeniyle programda bu yaklaşım temel alınmıştır.

Eklektiktir:

Çeşitli ülkelerdeki okul öncesi eğitim programları incelendiğinde, programların farklı yaklaşım ve modelleri temel alarak oluşturulduğu görülmüştür. Bu programda 21. yüzyılın gereksinim duyduğu bireyi yetiştirmek, ulusal özellik ve gereksinimleri karşılamak amacıyla farklı öğrenme kuram ve modellerindeki çocuk merkezli uygulamalardan yararlanılarak bir senteze ulaşılmıştır.

Dengelidir :

Program çocukların gelişimini çok yönlü desteklemeyi hedeflediği için tüm gelişim alanlarıyla ilgili kazanım ve göstergelerin eğitim planlarında dengeli bir şekilde ele alınması gerekmektedir. Benzer şekilde; pasif ve hareketli etkinlikler, etkinlik çeşitleri (Türkçe, matematik, oyun vb.), çalışma şekilleri (büyük grup, küçük grup, bireysel), etkinliğin uygulandığı yer (iç ve dış mekânlar) ve etkinliklere ayrılan sürenin dengeli bir şekilde ayarlanması önemlidir.

Bütüncüldür :

0-36 aylar arasında bilişsel, dil, motor ve sosyal-duygusal gelişimi birbirinden ayırmak imkânsızdır. Gelişim bütün alanlarda hep birlikte geçekleşir. Bu noktadan hareketle program tüm gelişim alanlarını destekleyecek nitelikte, birbirleriyle etkileşimli ve çok yönlüdür.

(10)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Oyun Temellidir :

Çocuk oyun aracılığıyla öğrenir, kendini ve içinde yaşadığı dünyayı oyunla tanır ve kendini en iyi oyun sırasında ifade eder, kritik düşünme becerilerini oyun içinde kazanır. Çocuğun dili oyundur, diğer bir deyişle oyun, çocuğun işidir. Programda kazanım ve göstergeler ele alınırken oyunun bir yöntem ve/veya etkinlik olarak kullanılması özellikle önerilmektedir. Oyun aracılığıyla öğrenme bu programın ve okul öncesi eğitimin ayrılmaz parçası olarak görülmektedir.

Etkileşim Temellidir :

Erken çocukluk döneminde gelişimin desteklenmesi; çocuğun farklı öğrenme deneyimleri ile karşılaşmasına bağlıdır. Çocuklara sağlanacak öğrenme deneyimi onlara farklı görüntüler, sesler, dokular, nesneler ve hareketler sunmakla ilgilidir. Çocuğa en iyi öğrenme deneyimini yaşatmak için, onunla etkileşim içinde olmak gerekir. Bu nedenle program, yetişkinin çocukla etkileşimi ve iletişimini hedeflemektedir.

Keşfederek Öğrenme Önceliklidir :

Keşfederek öğrenmede çocuğun öğrenme sürecine etkin katılması, öğrendiklerini farklı durumlara transfer etmesi ve yeni durumlarda kullanması önemlidir. Program çocuğun çevresinde olanları fark etmesini, merak ettiği konulara ilişkin sorular sormasını, araştırma

yapmasını, keşfetmesini ve oynayarak öğrenmesini teşvik eder. Böylece ezbere dayalı öğrenme yerine anlamlı öğrenme gerçekleşmiş olur.

Yaratıcılığın Geliştirilmesi Ön Plandadır :

Çocukların öğrenme gereksinimleri ve öğrenme stillerine uygun ortamlarda kendilerini farklı yollarla ve özgün bir biçimde ifade etmeleri için gerekli olan fırsatlar yaratılmalıdır. Bu amaçla öğrenme sürecinde farklı materyaller, farklı yöntem ve tekniklerle çocukların bireysel farklılıkları desteklenmelidir. Programda yaratıcılık, ayrı bir alan olarak ele alınmamış, kazanım ve göstergelerde vurgulanmıştır. Bu programın amacına uygun bir şekilde uygulanabilmesi için öğretmenlerin de yaratıcı olması gerekmektedir.

Günlük Yaşam Deneyimlerinin ve Yakın Çevre Olanaklarının Eğitim Amaçlı

Kullanılmasını Teşvik Eder :

Programda günlük yaşam deneyimlerinden yararlanılması eğitim sürecini hem zenginleştirir hem de kolaylaştırır. Yakın çevre olanaklarının işe koşulması, araç-gereç ve materyallerin sağlanmasında çeşitlilik ve ekonomik açıdan yarar sağlar. Bu nedenle öğretmenin yakın çevreyi ve çocuğun yaşam deneyimlerini iyi tanıması ve izlemesi önem taşımaktadır.

Temalar/Konular Amaç Değil Araçtır :

Okul öncesi eğitimde, kazanım ve göstergelerin

kazandırılmasında konu ya da tema merkezli eğitim söz konusu değildir ancak eğitim süreci planlanırken çeşitli konulardan yararlanılabilir. Burada asıl amaç, ele alınan konunun öğretimi değil, o konu yardımı ile kazanım ve göstergelerin gerçekleştirilmesidir.

Güvenli ve Çocuk Dostu Ortamların Düzenlenmesi Önemlidir :

Öğrenme ortamı çocukların yaş, gelişim özellikleri, ilgileri ve gereksinimleri dikkate alınarak düzenlenmeli ve çocukların keşfetmesini, yeni beceriler edinmesini ve öğrenmesini destekleyecek nitelikte güvenli ve çocuk yararına olmalıdır.

Öğrenme Merkezleri Önemlidir :

Öğrenme merkezleri çocukların bireysel gereksinimlerini

karşılamak amacıyla farklı ayırma materyalleri ile bölünmüş, küçük gruplar hâlinde etkileşimde bulunacakları ve dikkatlerini yoğunlaştırarak oynayabilecekleri öğrenme alanlarıdır.

Kültürel ve Evrensel Değerleri Dikkate Alır :

Çocukların yaşadıkları toplumun değerlerini tanımaları, kültürel ve evrensel değerleri benimsemeleri onların sorumluluk bilincine sahip bireyler olarak yetişmeleri açısından önemlidir. Program, bu yönüyle, farklılıklara saygı duyulmasını ve farklı özellikleri olan bireylerle uyum içinde bir arada yaşamaya dair deneyimler kazanılmasını teşvik etmektedir.

(11)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Bireysel ve Küçük Grup Etkinliklerine Yer Verilmesini Gerektirir :

Programın, 0-12 aylık döneminde gelişimin hızı ve özellikleri nedeniyle bireyselleştirilmiş etkinlikler ön plana alınırken, bir yaştan sonraki dönemde sosyalleşme ve akran gruplarıyla etkileşimi sağlamak amacıyla küçük grup etkinliklerine yer verilmiştir.

Duyuların Geliştirilmesi Ön Plandadır :

Yaşamın ilk yıllarından itibaren duyuların uyarılması gerekmektedir. Yenidoğan bir bebeğin çevreyi tanıması için kullandığı en temel araç duyularıdır.

Eğitimciye Özgürlük Tanır:

Program geliştirilmeye açıktır. Eğitimci, programda yer alan göstergeleri farklı biçimlerde bir araya getirebilir. Etkinliklerini yaş grupları ya da gelişim alanlarına göre bütünleştirilmiş veya ayrı ayrı hazırlayabilir, değişik konulardan, etkinlik, ortam ve materyallerden yararlanarak öğrenme süreçlerini zenginleştirebilir.

Aile Eğitimi ve Katılımı Önemlidir :

Aile eğitimi ve katılımı, okul ve ev arasındaki devamlılığı destekleyerek kazanılan bilgi, beceri ve tutumların kalıcılığını sağlar.

Değerlendirme Süreci Çok Yönlüdür :

Okul öncesi eğitimde sonuç değil, süreç önemli olduğundan, programda sürecin çok yönlü olarak değerlendirilmesi öne çıkmaktadır. Değerlendirmede çocuğun,

programın ve öğretmenin kendini değerlendirme süreci iç içe olduğundan, birinden elde edilen bulgular diğerlerinin değerlendirilmesinde de kullanılır. Öğretmenlerin yapılan değerlendirmeleri sonraki

uygulamalarda dikkate almaları gereklidir.

Özel Gereksinimli Çocuklar İçin Uyarlamalara Yer Vermektedir :

Okul öncesi eğitim, özel gereksinimli çocukların gereksinimlerini de dikkate alarak, tüm çocuklara öğrenme ve ilkokula hazırlık konusunda eşit fırsat sunmayı hedefler. Sınıfta raporu olan özel gereksinimli çocuk olduğunda öğretmenlerin hazırladıkları etkinliklerde özel gereksinimli çocuk için uyarlamalar yapmaları beklenmektedir. Yapılan bu uyarlamalar, özel gereksinimli çocukların tüm eğitim sürecine kaynaştırılmasını amaçlamaktadır.

Rehberlik Hizmetlerine Önem Vermektedir :

Öğretmenlerin, rehber öğretmenlerle işbirliği içinde çalışması, çocukların gelişimlerinin desteklenmesinde ve ekip çalışmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesinde önemlidir. Bu iş birliğinin ailelerin eğitimlerine de önemli katkı sağlaması beklenmektedir.

0-36 AYLIK EĞİTİM PROGRAMI

0-36 Aylık Eğitim Programın Uygulama Esasları

0-36 aylık çocukların öğrenme süreçleri planlanırken, gelişim özelliklerine uygun şekilde geliştirilen göstergelerden yararlanılır. Programda bilişsel, dil, sosyal/duygusal ve motor alanlarına yönelik gelişim göstergelerine yer verilmiştir. Gelişim alanlarına göre gösterge sayıları aşağıdaki tabloda ki gibidir.

Bilişsel gelişim Dil gelişimi Sosyal/Duygusal

gelişim Motor

gelişim- Kaba

Motor gelişim-İnce

65 gösterge 54 gösterge 46 gösterge 81 gösterge 65 gösterge

(12)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

0-36 Aylık Eğitim Programında Öğrenme Ortamı Özellikleri

Bu dönemde bebeğin/çocuğun bulunduğu ev ortamı veya kreş ortamı onun bilişsel, dil, sosyal-duygusal ve motor gelişimini pozitif yönde destekleyecek nitelikte sessiz, rahat ve kucaklayıcı olmasının yanısıra aktif öğrenmeyi teşvik edici olmalıdır. Öğrenme ortamı çocukların gelişim durumlarına göre düzenlemeli ve henüz emekleme ve yürüme evresine geçmeyen bebekler ile emekleme ve yürümeye başlamış bebekler ayrı alanlarda tutulmalıdır. Emekleyen ve yürüyen bebekler için ortam güvenli, temiz ve uyarıcı olmalı ve ayrıca duvarlarda çocukların gözleri hizasında ilgili çekici malzemeler bulunmalıdır. Daha büyük yaş grupları (24-36 ay) için hareket ve keşfetmeye yönelik ortamlar oluşturulmalı onların, yürüme, koşma, zıplama, tırmanma gibi becerilerini geliştirecek malzeme ve mobilyalar bulundurulmalıdır.

Bu yaş grubu çocuklar için öğrenme merkezleri oluşturulmalı ve çocukların bu merkezleri aktif olarak kullanımını destekleyecek etkinlikler planlanmalıdır. Öğrenme merkezleri, blok merkezi, dramatik oyun merkezi, kitaplık ve müzik merkezi gibi çocukların hem keşfetmelerini ve öğrenmelerini destekleyici hem de birbiriyle etkileşim için bulunmalarını sağlayıcı yerler olmalıdır..

Aşağıdaki tabloda eğitim ortamlarının özellikleri listelenmiş olarak yer almaktadır.

0-36 aylık çocuklara yönelik eğitim ortamları:

Gelişim düzeylerine göre hazırlanmış olmalı Sessiz, sakin ve ilgi çekici olmalı

Hareket ve keşfetmeyi destekleyen yapıya sahip olmalı Emeklemeye, yürümeye ve çeşitli etkinlikleri gerçekleştirmeye imkân tanıyan

yer döşemeleri ve mekân büyüklüğüne sahip olmalı Öğrenmeyi destekleyici materyallerle donatılmış olmalı Güvenli temiz ve uyarıcı olmalı

Göz hizasında ilgili çekici malzemeleri barındıran yapıya sahip olmalı

0-36 Aylık Eğitim Programında Günlük Eğitim Akışı

Günlük akış, yapılacak etkinlikler ile rutinleri gösteren çizelgedir. Günlük akışın planlanması 0-24 ay ve 24-36 ay çocuklar için ayrı ayrı yapılır. Her kurumdaki işleyişin farklı olması nedeniyle günlük akışta standart etkinlik ve rutinler için saatler yer almamaktadır. Günlük eğitim akışı gün sonunda mutlaka değerlendirilmelidir.

Yaşlara göre günlük eğitim akışı örnekleri

0-24 Ay 24-36 Ay

Geliş Karşılama

Rutin Bakım (Beslenme, alt değiştirme, uyku) Serbest oyun

Geliş

Etkinlik Zamanı

Rutin Bakım (Beslenme, alt değiştirme, uyku)

Grup Zamanı (Güne başlangıç)

(13)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Planlı oyun, serbest oyun Bahçe/Açık Alan Zamanı

Rutin Bakım (Beslenme, alt değiştirme, uyku)

Etkinlik Zamanı

Öğle

Rutin Bakım (Beslenme, alt değiştirme, uyku) Serbest oyun

Öğle

Etkinlik Zamanı

Rutin Bakım (Beslenme, alt değiştirme, uyku) Planlı oyun, serbest oyun

Etkinlik Zamanı

0-36 Aylık Eğitim Programında Etkinlik Planı

Etkinlik planında etkinliğin adı, gelişim göstergeleri, materyal, öğrenme süreci, güvenlik önlemleri, uyarlama ve değerlendirme bölümleri yer almaktadır. Etkinliğe başlamadan önce ortam dikkatlice gözden geçirilmeli ve etkinlik süresince alınması gereken güvenlik önlemleri ilgili alana yazılmalıdır. Eğitimcilerin kurumlarındaki özel gereksinimli çocukları göz önüne alarak uyarlamalar yapmaları her çocuğun bireysel ihtiyaçlarının karşılanması açısından önemlidir. Özel gereksinimli çocukların engel türüne göre her etkinlikte farklı uyarlamalar yapılabilir.

0-36 ay çocuklar için eğitim programı kapsamında eğitimcilerin sorumluluklarından biri de aile katılım çalışmaları planlamasıdır.Kurumda verilen eğitimin devamlılığı, ailenin çocuğunu dahi iyi tanıması, program konusunda bilgi sahibi olması gibi nedenlerle mutlaka planlı olarak yapılmalıdır.

0-36 Aylık Çocuklara Yönelik Etkinlik Planı

Etkinlik adı

Gelişim Göstergeleri

Bilişsel Dil

Sosyal-Duygusal İnce Motor Kaba Motor Materyal

Öğrenme Süreci Güvenlik Önlemleri Uyarlama

Değerlendirme

0-36 ay çocuklar için eğitim programı kapsamında eğitimciden beklenen, planladığı öğrenme sürecini günlük akış çerçevesinde uyguladıktan sonra çocukların, kendisinin ve programın değerlendirmesini yaparak sonuçlarını sonraki uygulamalarına yansıtmasıdır.

Uygulama sırasında eğitimcilerin göz önünde bulundurması gereken noktalar şunlardır: • Günlük eğitim akışı ve etkinlik planı göz önüne alınarak gerekli materyaller ve ortam düzenlenmelidir. Etkinliklerin sadece kapalı alanlarda değil açık alanlarda da yapılmasına özen gösterilmelidir.

• Eğitimci çocuk için rol modeli olduğunu göz önüne alarak jest ve mimiklerine, ses tonuna, vücut diline dikkat etmelidir. Tutum ve davranışları ile çocuğa güvende olduğunu hissettirmeli, tedirgin ve kaygılı tutum ve davranışlardan kaçınmalıdır.

• Çocukların birbirinden farklı özelliklerde olduğunu göz önüne alarak çocukları birbiri ile karşılaştırmaktan kaçınmalıdır.

(14)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

• Günlük akışta etkinlik bölümüne eğitimcinin o gün için planladığı etkinliklerinin tamamı başlık halinde yazılır. Eğitimci her yaş aralığı için ayrı ayrı etkinlik planları hazırlamalı ve bu etkinliklerin isimlerini günlük akışta belirtmelidir.

36-72 Aylık Eğitim Programın Uygulama Esasları

“Bu program, okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden çocukların zengin öğrenme deneyimleri aracılığıyla sağlıklı büyümelerini; motor, sosyal-duygusal, dil ve bilişsel gelişim alanlarında gelişimlerinin en üst düzeye ulaşmasını, öz bakım becerilerini kazanmalarını ve ilköğretime hazır bulunmalarını sağlamak amacı ile geliştirilmiştir. Program, çocukların gelişimlerini desteklemesinin yanı sıra tüm gelişim alanlarında görülebilecek yetersizlikleri önlemeyi amaçladığından destekleyici ve önleyici boyutl arı olan çok yönlü bir program olma özelliği taşımaktadır.” (MEB, 2013).

Programda üç farklı yaş grubuna yönelik gelişim özellikleri verilmiş ve bu gelişim özelliklerinin gerçekleştirildiği toplam 61 kazanım 222 gösterge yer almaktadır.Programdaki gelişim alanlarına göre kazanım ve gösterge sayıları aşağıdaki tablodaki gibidir:

Bilişsel

gelişim Dil gelişimi Sosyal/Duygusal

gelişim Motor

gelişim-Kaba Öz bakım Becerileri 21

Kazanım 66 gösterge

12 Kazanım 43 gösterge

17 Kazanım 51 gösterge

5 Kazanım 44 gösterge

6 Kazanım 16 gösterge

36-72 aylık eğitim programında eğitim ortamları 2013 Okul Öncesi Eğitim Programları’nda eğitim ortamları

Programlar, çocukların tüm gelişim alanlarını pozitif yönde destekleyecek ve aktif öğrenmeyi teşvik edici nitelikte eğitim ortamlarının oluşturulmasını öngörmektedir.

36-72 Aylık Çocuklara Yönelik Eğitim Ortamları

Aydınlık, temiz, havadar olmalı

Çeşitli ve çocuk sayısına uygun materyallere sahip olmalı Çocuk sayısına göre yeterli alana sahip olmalı

Farklı özellikte yer döşemelerine (hem halı hem de silinebilir) sahip olmalı İlgi çeken ve gereksinimleri karşılayan yapıya sahip olmalı

Kazanım ve göstergeler doğrultusunda hazırlanmış olmalı Özgür ve yaratıcılığı destekleyen yapıya sahip olmalı

Eğitim ortamları çocuğu merkeze alan, sağlıklı, güvenli, temiz, gelişimsel özellikleri dikkate alan, özgür, yaratıcı ve zengin uyarıcı niteliği taşıyan özellikleri ön plana almaktadır.

*Öğrenme merkezleri;

Öğrenme merkezleri çocukların serbest oyun oynama gereksinimlerini karşılamak için düzenlenmiş alanlardır. Öğrenme merkezleri günlük eğitim akışında yer alan etkinliklerde ele alınan kazanım ve göstergeler doğrultusunda seçilmiş farklı materyalleri de barındıran, birbirinden çeşitli

malzemelerle (çocuk boyundaki dolap/raflar, pano, farklı renkte halılar, yer döşemeleri ya da yere yapıştırılan bantlar, vb.) ayrılmış olan oyun alanlarıdır.

Öğretmen, öğrenme merkezlerinde sınıfın fiziksel özelliklerini ve çocuk sayısını dikkate alarak, çocukların bireysel gereksinimlerine ve ilgilerine yönelik düzenlemeler yapar. Oluşturulan merkezin sınırları, uygun etkileşimlerin bir alandan diğer alana kolaylıkla taşınabilmesi ve çocukların değişken ilgilerini yanıtlayabilmesi için esnek olmalıdır. Öğrenme merkezlerinin düzenlenmesinde çocukların da fikirlerinin alınması, sınıfı

(15)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

benimsemelerine ve aldıkları sorumlulukları yerine getirmelerine destek olacaktır. Bir sınıfta kaç merkez olacağını sınıftaki çocuk sayısı ve sınıfın fiziksel koşulları belirler.

Okul öncesi eğitim kurumlarında her zaman bulunması gereken öğrenme merkezleri; blok merkezi, kitap merkezi, müzik merkezi, sanat merkezi, fen merkezi, dramatik oyun merkezidir.

*Blok merkezi :

Çocukların yaşadıkları ortamlarda yer alan farklı boyut, şekil ve renkteki figürleri ve bunlar arasındaki ilişkileri fark etmesine ve farklı figürler kullanarak yapı-inşa oyunları aracılığıyla yaratıcılıklarını kullanmasına olanak tanıyan bir merkezdir. Bu merkezde; farklı materyallerle (ahşap, köpük, plastik, kâğıt, karton) yapılmış bloklar, içi boş bloklar, minyatür hayvan figürleri (çiftlik hayvanları, yabani hayvanlar, evcil hayvanlar) insan figürleri (itfaiyeci, polis, asker vb.), kamyonet ve arabalar, farklı eğimlerdeki rampalar, yol- sokak-bina-trafik işaret ve levhaları, legolar, ev figürleri, farklı renklerde kâğıt ve kartonlar, tekerlekler, kâğıt havlu-tuvalet kâğıdı ruloları, farklı boyutlarda kutu-kartonlar (süt, meyve suyu vb. kutu-kartonları), figür ve blokların içine konabileceği kutu ve sepetler vb. araç-gereç ve materyaller bulundurulabilir.

* Kitap merkezi :

Çocukların okuma-yazma etkinliklerine ve kitaplara karşı olumlu tutumlar geliştirmesini sağlamayı, dil ve iletişim becerilerini desteklemeyi amaçlayan bu öğrenme merkezinin rahat, aydınlık ve görece sessiz bir mekânda olmasına özen gösterilmelidir. Bu merkezde; çocukların ulaşabileceği yükseklikte kitaplık-raflar, resimli kitaplar, sandalye-koltuk, minderler, masa, broşürler, dergiler, ansiklopediler, atlaslar, kataloglar, çalışma defteri, farklı boyutlarda resimli kartlar, yazılı materyaller, gazete, farklı temalara uygun olarak hazırlanmış afişler, ABC kitapları, kumaş kitaplar, çocukların hazırladığı kitaplar, haritalar, büyüteçler, restoran menüleri, telefon rehberi, hikâye ve masal kahramanlarının maketleri, üç boyutlu resimli kitaplar, hikâyelerin anlatıldığı CD’ler, bilgisayar, yansı cihazı, masa lambası, bilmece kitapları ya da kartları, boyama kitapları, tekerleme, şiir kitapları, biyografiler ve kavram kitapları, bellek kartları, kavram oyuncakları vb.

araç-gereç ve materyaller bulundurulabilir.

*Müzik merkezi :

Çocukların müzik ile ilgili bilgi ve becerilerini destekleyerek deneyim kazanmalarını sağlayan etkinliklerin yapıldığı bir öğrenme merkezidir. Müzik merkezinde; vurmalı çalgılar (glockenspiel, metalofon, ksilofon, ritim çubuğu, kastanyet, marakas, agogo, çelik üçgen, ziller, davul, tef vb.), öğretmenin kullanması için piyano, org, gitar, keman, blok flüt veya melodika, vb. bulundurulmalıdır. Çocuklarla

kullanmak üzere CD çalar, klasik müzik CD’leri, çocuk şarkıları CD’leri ve müzik kitapları gibi araç-gereç ve materyaller bulundurulmalıdır.

*Sanat merkezi :

Çocukların geçmiş deneyimleri ve öğrendiklerini temel alarak yeni fikirler ve özgün ürünler ortaya koymalarına olanak tanımayı amaçlayan, farklı malzemelerle etkileşime geçerek keşifler yapabileceği ve farklı deneyimler yaşayabileceği bir merkezdir. Bu merkezde; pastel boya, kuru boya, gazlı kalem, sulu boya, akrilik boya, tutkallı boya, beyaz kâğıt, renkli fon kartonları, rulo kraft kâğıtları, naylon poşetler, köpük (strafor) panolar, kumaş, cam, metal yüzeyler, düz taşlar, şişe kavanoz ve çeşitli büyüklükte karton kutular, kâğıt bardaklar, desenli duvar kâğıtları, kap kâğıtları, gazete dergi, ahşap boyama

materyalleri, her türlü kolaj (kesme yapıştırma) malzemeleri, değişik renk ve desende kâğıtlar, aliminyum folyo, yoğurma materyali olarak oyun hamurları, kil, yapıştırıcı olarak beyaz (plastik) tutkal, makaslar, kâğıt peçete ve ruloları, pipetler, kürdan, kumaş parçaları, renklendirilmiş pamuklar, şampuan şişeleri, ipler, düğmeler, alçı kalıpları, maskeler, makarnalar, boncuklar, ressamlara ait tablolar ve reprodüksiyonlar, kartpostallar, posterler, gezi fotoğrafları, müze broşürleri, çıkartmalar, resimli takvimler, çocukların yaptığı resimler, sergi panosu, sanat haberlerinin yer aldığı gazete ve dergiler, çocukların çektiği fotoğraflar, proje çalışmaları, koleksiyonlar, ülkeleri tanıtan resimler, çocuklar için önlük veya eski tişörtler, palet, tuval, baskı çalışmaları için; yaprak patates, çarşaflar, süngerden kalıplar, fırçalar, şövaleler vb. araç-gereç ve materyaller bulundurulabilir.

*Fen merkezi :

Bu öğrenme merkezi çocukların merak duygusu ve öğrenme arzusunu uyarmayı ve çocukların yaşadıkları dünya hakkında yeni şeyler öğrenmelerini desteklemeyi amaçlar. Bu merkezde;

standart ve standart olmayan duyu malzemeleri bulundurulabilir. (örn: kum, su, pirinç, nohut, mısır farklı boyuttaki kaplara konabilir veya büyükçe bir kap farklı zamanlarda farklı malzemelerle doldurulabilir).

Akvaryum, saat, takvim, cetvel, mezura, metre, hesap makinesi, kum saati, küre, harita, ülkeleri tanıtan

(16)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

resimler, büyüteç, mikroskop, steteskop, bilgisayar, ayna, termometre, kronometre, pusula, dürbün, ip, lastik, rafya, kurdele, rüzgâr gülü, mıknatıs, terazi, kuru yapraklar, taşlar, böcek koleksiyonları, ölçü kapları ve ölçü kaşıkları, bilim kitapları, slayt ve slayt makinesi, kamera, fotoğraf makinası, fen ve doğa konusu ile ilgili fotoğraflar, afişler, filmler, belgeseller, insan vücudu modeli, iskelet modeli, diş modeli, evcil hayvanlar, evcil hayvan kafesleri, kuş yuvaları, hayvan tüyleri, bitkiler ve çimlendirme kapları, kum, kil, toprak, su, deniz kabukları, el feneri, saç kurutma makinesi, piller, teller, ampuller, radyo gibi elektrikli aletler, süzgeç, huni, plastik kaplar, kapaklar, kek kalıpları ve kovalar gibi çeşitli mutfak eşyaları, fasulye, nohut, mercimek gibi değişik baklagiller ve tohumlar, un, tuz, şeker, kabartma tozu, tutkal, mum, tebeşir, pamuk, tarak, farklı dokularda kumaşlar, makas, besin piramidi panosu, balonlar, naylon torbalar, çeşitli demir ve tahta çubuklar, röntgen filmleri gibi malzemeler bulundurulabilir. Sayı kartları, (karton, mukavvadan, tahtadan sayılar), eşleştirme kartları, boncuklu abaküs, üç boyutlu nesneler (renkli kapaklar, kâğıt bardak), renkli kâğıtlar, çeşitli uzunluklarda materyaller (kalemler, pipetler vs bulunabilir.

*Dramatik oyun merkezi :

Çocuklar dramatik/sembolik oyun sırasında nesnelerle ve kişilerle etkileşimde bulunur ve nesneleri düşünce, durum ve diğer nesneleri temsil etmek için kullanırlar. Sembolik düşünmenin gelişimini destekleyen bu öğrenme merkezinde çocuğun farklı roller almasına, yeni keşiflerde bulunmasına, günlük yaşamdan olayları ve kişileri doğaçlama olarak canlandırmasına imkân sağlayan materyaller yer almaktadır. Bu merkezde; kukla perdesi, çeşitli kuklalar (el kuklası, ipli kukla, parmak kuklası, çomak kukla vb.), maskeler, kostümler, şapkalar, şallar, atkılar, kurdeleler, tüller, eşarplar, çantalar, aksesuarlar, yapılandırılmış oyuncaklar (örn; evcilik oyuncakları, tamir malzemeleri vb.), minderler, çantalar, peruklar, eldivenler, kemerler, gözlükler, yağmurluklar, oyun evi, bloklar, çadır, sepetler, çeşitli tiyatro oyunlarının afişleri, posterler, maketler, minyatür oyuncaklar, çeşitli meslek gruplarına özgü materyaller, örn: steteskop, itfaiyeci miğferi, aşçı şapkası, tarak, ayna, bardaklar, oyuncak yemek takımı (tabak, çanak, kaşık, çatal), piknik sepeti, vazo ve çiçekler, boş kutular, süpürge, fırça, faraş, telefon, cep telefonu ve telefon rehberi, gazete, dergi, magazinler, defterler, kalemler, renkli kâğıtlar, kendinden yapışkan not kâğıtları, eski daktilo, klavye, önlükler, kablosu kesilmiş eski saç kurutma makinesi vb. araç-gereç ve materyaller bulundurulabilir.

Etkinlik Çeşitleri

Programda yer alan etkinlikler; Türkçe, sanat, drama, müzik, hareket, oyun, fen, matematik, okuma yazmaya hazırlık ve alan gezileri şeklindedir. Öğretmen ya da çocuklar tarafından yapılandırılmış/yarı

yapılandırılmış/yapılandırılmamış etkinlikler sınıf içinde yapılabileceği gibi açık havada da yapılabilir.

Bireysel etkinlik: Çocuğun kendi başına yaparak yaşayarak öğrenmesini amaçlayan etkinliklerdir. Bu etkinlikler, çocukların bireysel ilgi, gereksinim ve yeteneklerini ve gelişim özelliklerini dikkate alarak onların potansiyel gelişimlerini desteklemek amacıyla planlanan etkinliklerdir.

Küçük grup etkinliği: Çocukların yaş, gelişim özelliği, ilgi ve yetenekleri doğrultusunda gruplara ayrılarak farklı çalışmalar yaptıkları etkinliklerdir. Gruptaki çocukların hepsinin aynı etkinliği küçük gruplar hâlinde yaptıkları etkinlikler büyük grup etkinliğidir. Küçük grup etkinliklerinde ise her grubun etkinliği ayrı ayrı planlanmalıdır. Böylece çocuklar aynı kazanımlara farklı yollardan ulaşabilirler.

Büyük grup etkinliği: Aynı kazanımlara ulaşmayı amaçlayan, aynı yöntem, teknik ve materyaller kullanılarak sınıftaki tüm çocuklarla birlikte yapılan etkinliklerdir.

Bütünleştirilmiş etkinlik: Birden fazla etkinliğin uygun geçişlerle bir araya getirilmesinden oluşan etkinliklerdir.

36-72 Aylık Okul Öncesi Eğitim Programında Planlama

Okul öncesi eğitim programlarında planlama eğitsel amaçlara ulaşmada önemlidir. Eğitimde planlama çeşitli yönlerden birçok etkileşimi sağlamaktadır. Çocuğun çocukla, çocuğun yetişkinlerle ve küçük ya da büyük gruplar arasında iletişimi kolaylaştırır. Çocukların ilgi ve ihtiyaçlarını dikkate alır, çocuklar ve öğretmenler için güvenli tahmin edilebilir rutinler sağlar.

(17)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

Aylık eğitim planı 36-72 aylık çocuklar için hazırlanan programda aylık eğitim planı vardır. Aylık eğitim planı, öğretmenin belirlediği ay içerisinde çocukların gelişimlerini desteklemek için planladığı kazanımlar ve göstergeleri, o ay içerisinde ve çocukların gelişimsel özellikleri gözetilerek basitten karmaşığa,

somuttan soyuta, yakından uzağa gibi eğitsel ilkeler ışığında ele alacağı kavramlar, belirlenen aya denk gelen ve çocukların özelliklerine uygun olan özel gün ve haftalar, alan gezileri ve belirlenen ay içerisinde aile eğitim ve katılımına yönelik planlanan etkinlikler ile o aya ait değerlendirme süreçlerinin yer aldığı bir çalışma planıdır.Aylık eğitim planı oluştururken kazanımlara ve kavramlara yer verme çizelgeleri dikkate alınmalıdır.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMI AYLIK EĞİTİM PLANI FORMATI

Okul Adı : …………...

Tarih : …./…./…..

Yaş Grubu : …………. Ay Öğretmen Adı : ………..…

AYLAR KAZANIMLAR VE GÖSTERGELERİ

Çocukların gelişimsel özellikleri göz önünde bulundurularak o ay içinde ulaşılması beklenen kazanım ve göstergeler seçilir. Seçilen kazanım ve göstergeler gelişim alanları belirtilerek açık olarak yazılır.

KAVRAMLAR

Kavramlar o ay için belirlenen kazanımlarla ilişkilendirilerek seçilir ve kategorileriyle birlikte yazılır. Gerekli durumlarda kavram listesine yeni kavramlar eklenebilir.

BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR

ALAN GEZİLERİ AİLE KATILIMI

O ay için uygun olan belirli gün ve haftalar belirlenerek yazılır

O ay için belirlenen kazanımlara uygun olarak yapılacak alan gezileri yazılır

O ay için belirlenen kazanımlara göre evde ve okulda ailelerle birlikte yapılacak etkinlikler yazılır

DEĞERLENDİRME :Ay sonunda yapılacak değerlendirmeler günlük değerlendirmeler göz önüne alınarak çocuk, program ve öğretmen boyutlarında genel olarak yapılır.

Çocuklar; “Gelişim Gözlem Formu”na kaydedilen gözlemler dikkate alınarak değerlendirilir.

Program; kazanım ve göstergeler, kavramlar, alan gezileri, aile katılımı, materyaller ve uyarlama boyutları dikkate alınarak değerlendirilir.

Öğretmen; o ay planladığı programın tüm boyutlarını dikkate alarak kendini değerlendirir.

Bu değerlendirmeler sonucunda bir sonraki ayda alınacak kazanım ve göstergeler belirlenir. Her ay kullanılması gereken formlar bu bölümde belirtilir*

*Eylül ayında “Okul Tanıtım ve Aile Tanıma Dosyası”nda bulunan formlar ile “Aile Eğitimi İhtiyaç Belirleme Formu” ve “Aile Katılımı Tercih Formu” uygulanır. Eğitim yılı boyunca her çocuk için “Gelişim Gözlem Formu”

doldurulur. Her dönemin sonunda her çocuk için “Gelişim Raporu”

Öğretmenin o ay için alması gereken kazanımları, ilgili göstergeleri ve kavramları belirleyebilmesi için çocukları rutin olarak gözlemlemesi ve gözlemlediği gelişim özelliklerini gelişim gözlem formuna

kaydetmesi gerekmektedir. Gözlemlerden elde edilen bilgiler doğrultusunda çocukların desteklenmesi gereken gelişim özelliklerinin dikkate alınması önemsenmelidir.

(18)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ Gelişim Gözlem Formu

Okul adı : . . .

Öğretmenin adı ve soyadı :. . . Çocuğun adı ve soyadı :. . . Çocuğun doğum tarihi : …. /…. / 20....

Çocuğun cinsiyeti : . . . ………...

Gelişim alanı

Gözlem tarihi

Motor Gelişim Bilişsel Gelişim

Dil Gelişimi Sosyal ve Duygusal Gelişim

Öz bakım Becerileri

…. /…. / 20....

…. /…. / 20....

Görüş ve Öneriler

Kaynak: MEB Okul Öncesi Eğitim Programı, 2013b, Ek 1, s. 58. Bu form çocukların motor gelişim, bilişsel gelişim, dil gelişimi, sosyal ve duygusal gelişim ile öz bakım becerilerine yönelik öğretmenin gözlemlerine dayalı olarak kaydedilir.

Günlük eğitim akışı

:36-72 aylık çocukların günlük eğitim akışı, öğretmenin o gün yapacağı çalışmalara düzenli bir şekilde yer verdiği çerçeve bir plandır.Örneğe lms den bakabilirsiniz.

2013 Okul Öncesi Eğitim Programlarında Değerlendirme

Eğitim programlarının temel unsurlarından olan değerlendirme, ilkeli,bilimsel, çağdaş normları dikkate alan ve sistematik bir süreç izleyerek yapılmalıdır. E

ğitim aşamalarının birbirine bağlı olduğunu;

üst aşamadaki öğrenmeleri bir önceki aşamada yeterli düzeyde gerçekleşen öğrenmelerin olumlu, gerçekleşmeyen öğrenmelerin ise olumsuz etkilediğini göstermektedir.

Erken çocukluk döneminde yapılan değerlendirmenin bazı ilkeler ışığında olması gerektiğini vurgulamışlardır.

Bu ilkeler aşağıdaki gibidir:

• Değerlendirme, bütünleştirici bir gelişimsel modele dayalı olmalıdır.

• Değerlendirme, çoklu bilgi kaynağından elde edilmeli ve çoklu unsur içermelidir.

• Değerlendirme, belirli bir sıra izlemelidir.

• Çocuğun en güvendiği bakıcısıyla olan ilişkisi ve etkileşimi bir değerlendirmenin mihenk taşı olmalıdır.

• Tipik bir gelişim seyrini anlayabilme, bebekler ve küçük çocuklar arasındaki gelişimsel farklılıkların

yorumlanabilmesi için gereklidir.

(19)

https://www.facebook.com/groups/850905468263119/ FACEBOOK GRUBUMUZ

• Değerlendirme; çocukların seviyelerini ve deneyim durumlarını, duygusal ve bilişsel yeterliliklerinin bütüncül bir göstergesi olan fonksiyonel kapasitelerini vurgulamalıdır.

• Değerlendirme süreci, çocukların gelişimsel süreçte oluşacak yeterlilikleri kadar mevcut yeterlilikleri ve güçlü yönlerini de belirtmelidir.

• Değerlendirme süreci, potansiyel bir müdahale sürecinde ilk adım olarak görülmelidir.

• Bir çocuğun gelişimsel statüsünün yeniden değerlendirilmesi, her gün aile ya da erken müdahale aktiviteleri ya da her ikisi bağlamında oluşturulmalıdır.

Çocukların değerlendirilmesi

Çocukların gelişimlerinin gözlem formuyla kayıt altına alınması bir yandan çocuğun neleri başarıyla yaptığı ve ne düzeyde yaptığı hakkında bilgi verirken diğer yandan nasıl ve neden yaptığı hakkında ipuçları verecektir.

Öğretmenlerin, çocukların gelişimlerini değerlendirirken onları birbirleriyle karşılaştırmak yerine, her çocuğu önceki ve sonraki beceri ve davranışlarına bakarak kendi içinde değerlendirmesi gerekmektedir.

Çocuğun bütün gelişim alanlarını kapsayan bilgi, beceri, tutum ve alışkanlıklarının genel bir biçimde özetlenmesi ise, “Gelişim Gözlem Formu”na dayalı olarak dönem sonlarında olmak üzere yılda iki kez hazırlanacak olan “Gelişim Raporu” ile gerçekleştirilecektir. Buna göre, Ek 2’de yer alan “Gelişim Raporu”, öğretmenlerin çocukları gözlemlerken kullandıkları gelişim gözlem formlarında yer alan bilgileri analiz ederek değerlendirdikleri ve ailelere önerilerde bulundukları bir formdur. Eğitim dönemlerinin sonunda aileler okula davet edilerek “Gelişim Dosyası Paylaşım Günü” düzenlenmelidir. Çocukların bu güne katılan aile bireyleriyle kendi gelişim dosyalarındaki çalışmalarını paylaşmaları için rehberlik edilmelidir.

Programın değerlendirilmesi

Programın değerlendirilebilmesi için öğretmenlerin hazırladıkları ve uyguladıkları aylık plan ve etkinlikleri tüm boyutları ile ele almaları gereklidir.

Bir eğitim dönemi boyunca yapılan aylık değerlendirmeler sonucunda da bir yılın genel değerlendirilmesine ulaşılacaktır.

Öğretmenin kendini değerlendirmesi

Bununla birlikte öğretmenlerin çocuklar ve programın değerlendirmesi sonucu elde ettikleri verileri analiz ederek kendilerini değerlendirmeleri gerekir. Bu durum öğretmenlerin güdülenmelerine, yaratıcılıklarına ve kendilerini görerek eksik yönlerini geliştirmesine katkı sağlar.

ÜNİTE 3 GELİŞİM ALANLARINA GÖRE ETKİNLİKLER

Gelişme ve gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dilsel, duygusal sosyal yönden belli koşulları olan yaşamın en son aşamasına ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimdir.

Bir başka tanımla; yapıda, düşüncede, davranışlarda biyolojik ve çevresel etmenlere bağlı olarak değişimlerin oluşması ve sürekliliktir.

Büyüme, vücudun sadece boy, kilo ve hacim olarak artmasıdır. Büyüme, bireyin fizik yapısında zamana bağlı olarak meydana gelen nicelik boyutundaki değişikliklerdir. Büyüme yaşa bağlı gözlenen değişikliklerdir.

Olgunlaşma, vücut organlarının kendilerinden beklenen fonksiyonu yerine getirebilecek düzeye gelmesi için, öğrenme yaşantılarından bağımsız olarak, kalıtımın etkisiyle geçirdiği biyolojik değişmedir. Bir başka değişle büyüyen organizmanın kendinden beklenilen işlevleri yerine getirebilecek fizyolojik güce ulaşmasıdır.

Olgunlaşma ve öğrenme olmadan gelişim sağlanamaz. Çocuklarda düzenli bir sıra içerisinde biyolojik yapının etkisiyle gözlenen davranış değişiklikleri, olgunlaşmanın neticesinde gerçekleşir. Örneğin; çocuğun kas ve kemik yapısı yeteri kadar olgunlaşmadan ne kadar yürüme alıştırması yaptırırsak yaptıralım çocuk

Referanslar

Benzer Belgeler

matematik programıyla ilgili olan kararlarını çocuklar hakkındaki bilgilerine ve özel olarak kendi sınıflarındaki çocukların bilgilerine dayandırmalıdır. •

“Çocuk hakkında acil koruma kararı alınmış, hakkında bir hizmet modeli benimsenmemiş ve herhangi bir kuruluş bakımından da yararlandırılmamış çocuğun,

İNSAN GÜCÜNÜN TANIMLANMASI Çevre Mühendisi, Makine Mühendisi, Teknik Ekip Üretim Ekibi, Satış ve Pazarlama Ekibi, Eğitim Ekibi İnsan Kaynakları Uzmanı, Finans

• Temel kaynağı çocuk ve çocukluk olan; çocuğun algı, ilgi, dikkat, duygu, düş ve düşünce dünyasına uygun; çocuk bakışını ve çocuk

• Dilin gelişim basamakları, normal gelişim gösteren her çocuk için benzer özellikler göstermesine rağmen, genetik, cinsiyet, beyin, algısal ve bilişsel gelişim, sosyal

747 Araştırmada, öğretmenlerin (ilkokul sınıf öğretmenlerinin) HB öğretiminde çocuk edebiyatı ile yapılandırılmış dramaya (YD) ilişkin görüşlerini belirlemek ve

Okul öncesi dönemdeki çocukların gelişim özellikleri düşünüldüğünde temel bilimsel süreç becerilerinin daha uygun olduğu ve öğretmenin bu becerilerin

Adli görüşmenin başlangıcında tanışma ve görüşme yapılan odanın özelliklerinin anlatılmasın- dan sonra öncelikle görüşme yapılacak kişinin sosyo demografik