Aydınlatma ve Rıza
Hastanın kendi vücudu üzerindeki hakları, vücut
üzerinde yapılmak durumunda olan tıbbi müdahalenin, ancak
hastanın rızasıyla yapılabilmesini
gerekli kılmaktadır.
Hastanın açık ve
doğrudan rızası olmasa dahi muhtemel rızası,
kanuni temsilcisinin veya mahkemenin rızası
bulunmalıdır.
Hastanın rızasının geçerli
olabilmesi için , hastanın neye
rıza gösterdiğini bilmesi gerekir, bu konuda yanıltılmaması
gerekir. Bunun sağlanabilmesi
de ancak hastanın aydınlatılması
suretiyle mümkün olur.
Aydınlatma ve rızanın
bulunmaması durumunda, hekim hastayı iyileştirme amacıyla tıbbi müdahalede bulunmuş olsa bile, sırf hastanın ameliyata katlanmış olması bile maddi ve manevi
zarar olarak kabul edilebilir.
Aydınlatma yükümlülüğünün iki işlevi vardır:
Teşhis ve tedavinin gereği gibi yerine getirilmesine ilişkin olarak hastanın bilgilendirilmesidir. Buna tedavi
(güvenlik) aydınlatması adı verilmektedir.
Tıbbi müdahalenin hukuka uygunluğunu sağlamaktır ki, bu da otonomi (karar)
aydınlatması ile sağlanır.
Aydınlatma Çeşitleri:
Otonomi (karar) aydınlatması
Teşhis aydınlatması
Süreç aydınlatması
Alternatifler konusunda aydınlatma
Müdahale yapılmamasının
sonuçları konusunda aydınlatma
Tedavi ( güvenlik) aydınlatması
Teşhise yönelik aydınlatma
İlaç ve tıbbi malzeme
Risk aydınlatması
Risk aydınlatmasına ilişkin temel ölçütler:
Risklerin türü konusunda aydınlatma
Tıbbi müdahalenin amacına ve gerekliliğine ilişkin aydınlatma
Müdahalenin ağırlığına ilişkin aydınlatma
Hastanın kişiliğine, davranışına ve
bünyesinin durumuna göre aydınlatma