• Sonuç bulunamadı

Kelime anlamı ile Amerikanlaşma bir tür kültürler arası aktarımı (kültürler arası) tanımlamaktadır: Amerikaya özgü unsurların çoğunlukla Batı Avrupa toplumları tarafından alınarak, benimsenmesi ya da dönüştürülmesi anlamına gelmektedir.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kelime anlamı ile Amerikanlaşma bir tür kültürler arası aktarımı (kültürler arası) tanımlamaktadır: Amerikaya özgü unsurların çoğunlukla Batı Avrupa toplumları tarafından alınarak, benimsenmesi ya da dönüştürülmesi anlamına gelmektedir."

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

Kelime anlamı ile Amerikanlaşma bir tür kültürler arası aktarımı (kültürler arası) tanımlamaktadır: Amerikaya özgü unsurların çoğunlukla Batı Avrupa toplumları tarafından alınarak, benimsenmesi ya da dönüştürülmesi anlamına gelmektedir.

Kelime anlamı ile Amerikanlaşma bir tür kültürler arası aktarımı (kültürler arası) tanımlamaktadır: Amerikaya özgü unsurların çoğunlukla Batı Avrupa toplumları tarafından alınarak, benimsenmesi ya da dönüştürülmesi anlamına gelmektedir.

(3)

“Kültürler arası transfer”, düşüncelerin, ürünlerin, insanların ve kurumların özgül bir sistemdeki toplumsal davranış ve anlamlandırma modellerinin bir diğerine aktarılması anlamına gelmektedir. Çoğunlukla Batı Avrupada bu 1945 sonrası döneme denk gelmektedir.

“Kültürler arası transfer”, düşüncelerin, ürünlerin, insanların ve kurumların özgül bir sistemdeki toplumsal davranış ve anlamlandırma modellerinin bir diğerine aktarılması anlamına gelmektedir. Çoğunlukla Batı Avrupada bu 1945 sonrası döneme denk gelmektedir.

(4)

Amerikanlaşma olarak adlandırılan bu süreç sözde veya gerçekten kuzey Amerika'da ortaya çıkmış bulunan ürünlerin, kurumların, değerlerin alışkanlıkların, davranış biçimlerinin ve yönetsel süreçlerin ama aynı zamanda sembollerin, ikonların ve resimlerin başka yerlerce alımlanmasıdır. Amerikanlaşma bu süreçte doğrudan aktarım kadar seçkinci bir uyum olarak da kullanılmaktadır.

Amerikanlaşma olarak adlandırılan bu süreç sözde veya gerçekten kuzey Amerika'da ortaya çıkmış bulunan ürünlerin, kurumların, değerlerin alışkanlıkların, davranış biçimlerinin ve yönetsel süreçlerin ama aynı zamanda sembollerin, ikonların ve resimlerin başka yerlerce alımlanmasıdır. Amerikanlaşma bu süreçte doğrudan aktarım kadar seçkinci bir uyum olarak da kullanılmaktadır.

(5)

Kavramın kökeni 19. yy a kadar geriye götürülebilmektedir. Ancak 1920’lerle birlikte kavram yeni bir anlam kazanmıştır: O tarihte uluslararası bir aktör olarak ABD’nin ekonomik gücü ve rolü Avrupa toplumları açısından farklı algılanmıştır. Amerikan kültürü ve tekniği yaygın biçimde tartışılmaya başlanmıştır. Bir yakınlaşmadan ziyade Amerikan toplumunun özgül niteliklerini ifade eden Amerikanlaşma keskin tartışmaların nesnesi haline gelmiştir.

Kavramın kökeni 19. yy a kadar geriye götürülebilmektedir. Ancak 1920’lerle birlikte kavram yeni bir anlam kazanmıştır: O tarihte uluslararası bir aktör olarak ABD’nin ekonomik gücü ve rolü Avrupa toplumları açısından farklı algılanmıştır. Amerikan kültürü ve tekniği yaygın biçimde tartışılmaya başlanmıştır. Bir yakınlaşmadan ziyade Amerikan toplumunun özgül niteliklerini ifade eden Amerikanlaşma keskin tartışmaların nesnesi haline gelmiştir.

(6)

Siyasal iletişim açısından Amerikanlaşma seçim mücadelesine göndermede bulunmaktadır. Bu da siyaset, medya ve kamuoyu ilişkisinde çok etkenli değişime işaret ederken vurgu aslında merkezi aktörler olan parti, seçmen ve medyadadır. Burada Amerikanlaşma çoğunlukla kampanyanın kişiselleşmesi, adaylar arası yarış olarak seçimler, saldırgan kampanya yürütme biçimi, profesyonelleşme, pazarlama yaklaşımı kadar olay ve içerik yönetimi anlamına gelmektedir. Başka bazı yazarlar buna duygusallaşmayı da eklemektedir. Söz konusu unsurlar siyasal iletişimi çok farklı düzlemlerde etkilemektedir.

Siyasal iletişim açısından Amerikanlaşma seçim mücadelesine göndermede bulunmaktadır. Bu da siyaset, medya ve kamuoyu ilişkisinde çok etkenli değişime işaret ederken vurgu aslında merkezi aktörler olan parti, seçmen ve medyadadır. Burada Amerikanlaşma çoğunlukla kampanyanın kişiselleşmesi, adaylar arası yarış olarak seçimler, saldırgan kampanya yürütme biçimi, profesyonelleşme, pazarlama yaklaşımı kadar olay ve içerik yönetimi anlamına gelmektedir. Başka bazı yazarlar buna duygusallaşmayı da eklemektedir. Söz konusu unsurlar siyasal iletişimi çok farklı düzlemlerde etkilemektedir.

(7)

Amerikanlaşma, ABD merkezli seçim çalışmalarının strateji ve tekniklerini iki farklı anlamda transfer etmektir.

SHOPPINGMODELL ve ADOPTIONSMODELL. Sonuncusu ki daha yaygın olan modeldir, Amerikan kampanya tarzının yavaş yavaş geleneksel, ulusal kampanya tarzlarının yerini alacağıdır; sonuç seçim kampanyalarının küresel standartlaşması ve kampanyanın tek bütüncül bir görünüşe sahip olmasıdır. Amerikanlaşmanın daha zayıf olan birinci modeli ise ABD seçim mücadelesinin bazı pratiklerinin seçilerek alınması ve ulusal seçim kampanya sürecine dahil edilmesini ifade etmektedir. Tabii sonuç hibrid kampanya tarzı, Amerikan ve özerk ulusal pratiklerin birleşmesidir.

Amerikanlaşma, ABD merkezli seçim çalışmalarının strateji ve tekniklerini iki farklı anlamda transfer etmektir.

SHOPPINGMODELL ve ADOPTIONSMODELL. Sonuncusu ki daha yaygın olan modeldir, Amerikan kampanya tarzının yavaş yavaş geleneksel, ulusal kampanya tarzlarının yerini alacağıdır; sonuç seçim kampanyalarının küresel standartlaşması ve kampanyanın tek bütüncül bir görünüşe sahip olmasıdır. Amerikanlaşmanın daha zayıf olan birinci modeli ise ABD seçim mücadelesinin bazı pratiklerinin seçilerek alınması ve ulusal seçim kampanya sürecine dahil edilmesini ifade etmektedir. Tabii sonuç hibrid kampanya tarzı, Amerikan ve özerk ulusal pratiklerin birleşmesidir.

(8)

Kavram olarak modernleşme, Hans van der Loo ve Willem van Reijen ‘e göre ağırlıklı olarak rasyonelleşmeyi, bireyselleşmeyi, farklılaşmayı, evcillemeyi (kültürleme) ve küreselleşmeyi ifade

etmektedir.

Kavram olarak modernleşme, Hans van der Loo ve Willem van Reijen ‘e göre ağırlıklı olarak rasyonelleşmeyi, bireyselleşmeyi, farklılaşmayı, evcillemeyi (kültürleme) ve küreselleşmeyi ifade

etmektedir.

(9)

Farklılaşma: Modernleşmenin merkezi faktörüdür. Kökendeki bütünün parçalanmasından sonra yeni birimlerin oluşumunu ifade eder. Farklılaşma yeni tarz ayrılmaları betimlemektedir. Yani daralma, yoğunlaşma, çözülme bağlamında uzmanlaşmadır.

Bireyselleşme: İnsanın toplumsal geleneklerden ve bağlılıklarından kurtarılarak özgür kılınmasıdır. Yakın ve akraba ilişkilerinin yerini özgür iradeyle belirlenmiş, kişinin kendi iradesine bırakılan ilişkiler ağı almaktadır.

Farklılaşma: Modernleşmenin merkezi faktörüdür. Kökendeki bütünün parçalanmasından sonra yeni birimlerin oluşumunu ifade eder. Farklılaşma yeni tarz ayrılmaları betimlemektedir. Yani daralma, yoğunlaşma, çözülme bağlamında uzmanlaşmadır.

Bireyselleşme: İnsanın toplumsal geleneklerden ve bağlılıklarından kurtarılarak özgür kılınmasıdır. Yakın ve akraba ilişkilerinin yerini özgür iradeyle belirlenmiş, kişinin kendi iradesine bırakılan ilişkiler ağı almaktadır.

(10)

Rasyonelleşme: Teşhis ve yönetilebilirlik amacıyla bir sistematikleşme yani adım adım tesadüfilikten, geleneksel bağlardan ve plansızlıktan kurtulmak. Daha işbölümü, normsal, standart, örgütlü ve bürokratik yönelimli bir yaşam biçimi.

Evcilleme (kültürleme): Doğanın yükselen oranda insanın kullanımına sokulmasının artışı kadar yapay zeka, teknik çevrelere artan bağımlılık anlamındadır. Ama diğer taraftan modernleşme süreci aynı zamanda kaçınılmaz bir biçimde insanın öz kontrolünü yani disiplin ve normalleşme anlamına gelmektedir.

Rasyonelleşme: Teşhis ve yönetilebilirlik amacıyla bir sistematikleşme yani adım adım tesadüfilikten, geleneksel bağlardan ve plansızlıktan kurtulmak. Daha işbölümü, normsal, standart, örgütlü ve bürokratik yönelimli bir yaşam biçimi.

Evcilleme (kültürleme): Doğanın yükselen oranda insanın kullanımına sokulmasının artışı kadar yapay zeka, teknik çevrelere artan bağımlılık anlamındadır. Ama diğer taraftan modernleşme süreci aynı zamanda kaçınılmaz bir biçimde insanın öz kontrolünü yani disiplin ve normalleşme anlamına gelmektedir.

(11)

Hızlanma: Modernleşmenin teknolojik yenilik, toplumsal dönüşüm ve toplumsal değişimin ve insanın yaşam temposunun düzenli biçimde artması olarak tasvir edilmesidir. Bu hızlandırma sürecini tetikleyen üç unsur: kapitalist ekonomi, rasyonelleşme kültürü, işlevsel farklılaşma.

Küreselleşme: Uzak ile yakın mekanlar arasındaki mesafenin göz ardı edilerek, ülkelerin ve insanların birbirine yakınlaşması ve birbirleri ile ekonomik ve toplumsal etkileşim halinde bulunmalarıdır.

Hızlanma: Modernleşmenin teknolojik yenilik, toplumsal dönüşüm ve toplumsal değişimin ve insanın yaşam temposunun düzenli biçimde artması olarak tasvir edilmesidir. Bu hızlandırma sürecini tetikleyen üç unsur: kapitalist ekonomi, rasyonelleşme kültürü, işlevsel farklılaşma.

Küreselleşme: Uzak ile yakın mekanlar arasındaki mesafenin göz ardı edilerek, ülkelerin ve insanların birbirine yakınlaşması ve birbirleri ile ekonomik ve toplumsal etkileşim halinde bulunmalarıdır.

(12)

Modernleşme tezi çoğu toplumların dünya çapında benzer dönüşüm süreçleri geçirdiklerinden hareket eder. Bu dönüşüm sonucunda toplumsal ve dolayısıyla siyasal hedeflere ulaşmak için yeni toplumsal pratikler zorunlu hale gelecektir ve doğal olarak yeni siyasal iletişim pratikleri ortaya çıkacaktır. Dönüşüm en fazla ABD de ilerlemiştir ve bu nedenle yeni toplumsal pratikler önceorada devreye girmiştir.

Modernleşme tezi çoğu toplumların dünya çapında benzer dönüşüm süreçleri geçirdiklerinden hareket eder. Bu dönüşüm sonucunda toplumsal ve dolayısıyla siyasal hedeflere ulaşmak için yeni toplumsal pratikler zorunlu hale gelecektir ve doğal olarak yeni siyasal iletişim pratikleri ortaya çıkacaktır. Dönüşüm en fazla ABD de ilerlemiştir ve bu nedenle yeni toplumsal pratikler önceorada devreye girmiştir.

(13)

Bu iki teze yönelik çeşitli eleştiriler geliştirilmiştir. Bunların başında kültürel standartlaşma, sömürgeleşme gelmektedir.

ABD’deki uygulamaların çoğunlukla birebir biçimde Kıta Avrupa'sına aktarılması endişe yaratmış, özgül nitelikleri ortadan kalkabileceğinin altı çizilmiştir.

Bu iki teze yönelik çeşitli eleştiriler geliştirilmiştir. Bunların başında kültürel standartlaşma, sömürgeleşme gelmektedir.

ABD’deki uygulamaların çoğunlukla birebir biçimde Kıta Avrupa'sına aktarılması endişe yaratmış, özgül nitelikleri ortadan kalkabileceğinin altı çizilmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

study made by Chen and Chang (2003), it was observed that the percentage of dermatology patients who reported using the prayer method was only 1.5%.. Most studies report that one

Sonuç olarak, yap›lan t Testi sonuçlar› Türk ve Kanadal› ö€rencilerin çal›flma ahlak› skorlar› aras›nda anlaml› farkl›l›klar oldu€unu ve Türk

Jasa Asuransi Indonesia (Jasindo), and PT. Jiwasraya in the city of Bandung), (3) How the influence of work conflict and leadership behavior on employee performance (study at

Araştırmanın bağımlı değişkenleri çatışma giderim biçimleri (zorlama, kaçınma, uyma, uzlaşma, işbirliği) ve bağımsız değişkenleri bağımlı-bağımsız

[r]

Mektuplarınız benim için bütün kızıllarınızdan, bütün sa­ rışınlarınızdan ve bütün esmer­ lerinizden daha değerli, çünkü ben sizin aşklarınızın

Meksika’da yapılan çalışmada en yaygın olarak belirtilen cinsel sorun nedeni ejakülatuar kontrolün kaybı iken, İtalya için kısa latens süresi, Güney Kore