• Sonuç bulunamadı

_ ULU-SLARARASI XIX. ORTAÇAG VE TÜRK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "_ ULU-SLARARASI XIX. ORTAÇAG VE TÜRK"

Copied!
30
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TÜRK TARİH KURUMUYAY1NLARI VIII. Dizi - Sayı: 27b

_ ULU- SLARARASI

XIX. ORTAÇAG VE TÜRK DÖNEMİ KAZlLARI

VE SANAT TARİHİ

ARAŞTIRMALARI . SEMPOZYUMU

-11-

21 - 24 Ekim 2015 (Bildiriler)

Yayına Hazırlayanlar

Ceren ÜNAL - Cengiz GÜRBIY1K

ANKARA, 2019

(2)

Malatya'da Yok Olan Bir Kültür

Mirası:

Abbas Efendi Camü -

Muzaffer YILMAZ*

1. Giriş

Malatya Kenti Doğu Anadolu Bölgesi'nin batısında, .Yukarı Fırat Havzası'nda, Karakaya Baraj Gölü, Malatya, Nurhak ve Yama dağları ile Uzunyay la Platosu arasında yer almaktadlfl. Malatya şehrinin nüvesini, bugün Battalgazi ilçesi sınırları içerisinde Orduzu Mevkii'nde bulunan Arslantepe

Höyüğü oluşturmaktadır. Arslantepe Höyüğü'nde yerleşim Bizans Dönemi- ne kadar devarn etmiş, yerleşim yeri daha sonra bugün Eski Malatya olarak

anılan yerleşim alaruna kaymıştır. Malatya Şehrinde Tı.irk hakimiyeti Daniş­

mentoğulları ile başlamıştır. Bizans'ın bölgedeki gücünün kırılmasından sonra Ermeni Krallığı'na tabi hale gelen şehir daha önce Selçuklu Sultanı I. Kılıç

Arslan tarafından kuşatılsa da alınamamış, daha sonra ise Danişmentoğlu Gümüştekin Ahmet Gazi tarafindan 1102 tarihinde fethedilmişt:i?. Selçuk- lular ve Danişmentlilerin arasının açılmasının ardından Malatya Selçuklular tarafından yeniden kuşatılmıŞ ve I. Kılıç Arslan 1106'da şehri ilhak etmişfu-3.

Malatya, Selçuklular sonrası dönemde tüm Anadolu gibi oldukça sıkıntılı

bir dönem yaşamıştır. Süreç içerisinde Moğol, İlbanlı ve Mernluklu baskı ve

• Dr. Öğr. Üyesi, İnönü Üniversitesi, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi, Resim Bölümü.

muzaffer.yilmaz@lnonu.edu.tr

1 Mesut Elihüyük, "Malatya İli Yerle§mderinin Tarihsel Dönemlere Göre Coğrafi Da- ğılışı",Ankara Ünivmiteıi Dil ve Tarih-CoğrafYa Fakülttıi Dergisi, S. 53, Ankara 2013, s. 184.

2 Metin Tülay, Türkiye Selçukluları Devrinde Malatya. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Yayınlanmarnış Doktora Tezi, Ankara2010, s. 34.

3 Osman Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk-İslam Medeniyeli, Ankara 2008, s. 287.

(3)

hakimiyederi altına giren şehir, ilk önce Y ıldınm Beyazid tarafından kuşa­

tılmış olsa da, Anadolu'nun yükselen değeri olan Osmanlıların 11. Padişahı

Yavuz Sultan Selim tarafindan 1516 yılında fethedilmiştir4

Bugün Eski Malatya olarak anılan alandaki yerleşim 1840'lı yıllara kadar sürmüştür. Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşanın oğlu İbrahim Paşa'nın Anadolu'daki ordusunun karargahını Elazığ'dan Malatya'ya taşıması ve halkın bu sebepten ötürü Aspuzu Mevkiinden güneye inmemesi bugünkü Malatya şehrinin çekirdeğinin oluşmasına neden olmuşt:ııf. Bu sebepten ötürü yeni Malatya olarak tanımlayabileceğimiz yerleşim alanında, 19. yüzyıl ikinci yarısı

ve sonrasına, bir diğer ifadeyle geç dönem Osmanlı ve Cumhuİiyet dönemine ait çok sayıda maddi kültür varlığım görmek mümkündür. Ne yazık ki bu son 150 yıllık sürece ait pek çok tarihi eserin (kamu yapıları, carni-mescider, tica- ret yapıları, evler başta olmak üzere) büyük bir kısmı günümüze geleı:nemiştir.

Bildiriye konu edilen Abbas Efendi Camii'de bu şekilde 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyıl başlarına tarihlenen bir maddi kültür varlığı idi. Bununla birlikte , Abbas Efendi Camii'ni konu alan bugüne kadar herhangi ciddi bir çalışma

bulunmamakla birlikte, yapıya ilişkin yegane kaynak, bir bilgilendirme kitabı mahiyetinde olan Malatya Camileri'nde yer almaktadır6

Bildirinin ilk bölümünde; Malatya'da kendi türünün ünik örneklerinden biriyken yıkılan Abbas Efendi Canili sanat tarihi yönüyle ele alınıp incelen- meye ve Malatya'daki benzer örneklerle karşılaştırılarak değerlend.iriimeye ça- lışılmıştır. İkinci bölümde ise·ulusal ve ulusl~arası bağlayıcılar ışığında yapının tespit, tescil ve yıkılış süreci anlatılrnaya,Abbas Efendi Camii özelinde, olan ve

olması gerekenler, Anadolu'daki mevcut örnek ve uygulamalarla karşılaştırıla­

rak edilmeye çalışılmıştır.

2. Abbas Efendi Camii

Bugün mevcut olmayan Abbas Efendi Camii, Malatya İli, Merkez B attal- gazi İlçesi, Nuriye Mahallesi, 1296 ada, 4 nolu parselde yer almaktaydı (Harita 1 1 Fotoğraf 1).

4 Ernst Honinghmann, "Malatya", İslamAnsildoptdisi, c. 7, İstanbul1955, s. 239.

5 Göknür Göğebakan, "Malatya", TDVİslamAnsiklopedisi, c .. 23,Ankara 2003, s. 471.

6 Ahmet Şentürk, Mehmet Gülseren ve Ali Helvacı, Malatya Cami/eri, Malatya 1992.

(4)

MALATYA'DA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MiRAS I: ABBAS EFENDi CAMİ1 587

Yapıya ait eski fotoğraflardan harekede, duvar yüzeyleri yıkılınadan sıvalı

olan yapının moloz taş yığına temeller üzerine kerpiç malzeme ile inşa edil-

diği anlaşılmaktadır (Fotoğraf 2). Yapıdakerpiç ve taş malzeme dışında ayrıca ahşapta kullanılmış olup ahşap malzerneye üst örtü, taşıyıcı ayaklar ve minare ile kapı-pe?-cere doğramalarında rasdanmaktaydı.

Ortalama O. 70 m. duvar kalınlığına sahip olan yapı enine dikdörtgen olarak tasarlanmış olup 8.20x6.45 m. ölçülerinde idi (Çizi.m 1-3). Yapının

kuzeyinde yer alan ve yapının harim kısmı gibi enine dikdörtgen planlı olan avlu kısmı ise yaklaşık olarak 8.20x4.35 m. ölçülerinde idi (Fotoğraf 3). Yapı­

nın doğusuna, harimin W ünü, avlunun ise tamarnını kaplayacak şekilde dikine dikdörtgen planlı iki katlı bir ek ilave edilmişti (Fotoğraf 4). Mahallede yaşı 80'in üzerinde olanlarla yapılan görüşmelerde bu kısunlarıri 1960-1970 yılları

arasında camiye eklendiği bilgisi alınmıştır.

Tek bir mekandan oluşan yapıya kuzey cephede yer alan kapıyla girilmekle birlikte, harim kısmı içten; 0.35x0.35 m. ölçülerinde kare formlu iki ahşap sü- tunun taşıdığı ahşap kirişli bir düz tavan, dıştan ise; alaturka kiremit kaplı üç yönlü bir kırma çatı ile örtülü idi. Güney cephenin duvar örgüsü içerisinde yer alan üzeri sıvalı mihrap nişi ve harimin güneydoğu köşesinde yer alan ahşap

mlnber, herhangi bir tezyini unsura sahip olmayıp, caminin genel yapısına uy- gun bir işçilik arz ediyordu (Fotoğraf

5

,6). Harim kısmının kuzeyinde, giriş ka-

pısının

hemen üzerinde 0.20x0.20 m. ölçülerinde kare forniiu üç

ahşap direğin

taşıdığı ahşap konstrüksiyona sahip bir asma kat yer almaktaydı (Fotoğraf

7,8). Bu kata çıkış, harimin dış kısriund?-11, yapının kuzeydoğu köşesinde yer alan ve minareye de geçişi sağlayan merdivenle sağlanmaktaydı. Katın kuzey

duvarında üç adet pencere ile dış kısunla irtibatı sağlayan bir adet kapı olup kat üzerinde ayrıca, taşıyıci özelliği olan, yapının üst örtüsü ile ilişkili 0.35x0.35 m.

ölçülerinde kare formlu üçüncü bir ahşap ayak daha bulunmaktaydı. Güney-

doğu köşesi pahlı olan harimin mihrap ve batı duvarında iki; kuzey duvarında

dört tane olmak üzere toplam sekiz adet penceresi ve doğu-batı duvarların­

da ise ahşap birer dolabı yer almaktıı.ydı q<'otoğraf9,10). Pencerelerden kuzey cephede olanlar kare, diğer cephede olanlar ise yarım daire formlu idi.

Yapının yaklaşık 9.00 -~·yüksekliğinde ~lan sekizgen planlı ahşap mi- naresine, asma kata da irtibatı sağlayan ve caminin kuzeydoğu köşesinde yer

(5)

alan ahşap merdiven .ile çıkılmaktaydı (Fotoğraf 11-13). Yapıyla çağdaş olan fakat özgün olmayan minarenin, caminin 1999 yılında yazılan tescil raporunda

1970'li yıllara ait olduğu belirtilmektedir7

Yapının kuzeyinde yer alan avlu, cami gibi enine dikdörtgen planlı olmak- la birlikte, camiye göre daha küçük boyutlu idi. Zemini beton kaplama olan avlu kısmına avlunun doğusunda yer alan bir kapıyla girilmekteydi (Fotoğraf

14).

Abbas Efendi Camii süsleme bakımından oldukça yalın özellikler gös- termekteydi. Süslemeler daha çok ahşap malzeme üzerinde yoğunlaşmıştı. Ya-

pının minaresinin şerefe bölümün~ saçak kısmında stilize edilmiş kurn saati şeklinde hareketlendir.ilmişti. İç kısırnda ise harimin üst kat mahfilinde yer alan paravan yüzeyleri üzerindeki yan yana dizilmiş S motifleri yapı~a yer alan yegane tezyini uygulamalardı (Fotoğraf 15). Bu ahşap süslemeler dışında ayrı­

ca yapının kilit aksarnı da, tezyini etki uyanduacak bir işçiliğe sahipti (Fotoğraf 16).

Yapı üzerinde bir iİışa ya da onarım ki tabesi yer almamakla birlikte, inşası hakkında ip ucu verecek herhangi bir ibarede bulunmamaktadır. Abbas Efendi Camii'nin, 1999 yılında Adana Kültür ve Tabiat Varl;ıklarını Koruma Kurulu

Müdürlüğü tarafindan alınan tescil kararında, yapının Abbas Efendi Yakfina ait bir yapı eser olduğu belirtil.miştir8. Fakat Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nde

yapılan arşiv taramasında ve.Malatya iline ·:ut vakıf kayıtlarında Abbas Efendi

adlı bir vakıf kaydına da rastlanmarruştır. Abbas Efendi Camii, Ahmet Şen­

türk, Mehmet Gülseren ve Ali Helvacı tarafından yazılan Malatya Camileri isimli kitapta, 1900'lü yılların başına tarihlenmektecUı-9. Benzer bir tarih sapta-

ması da, Malatya Müzesi Müdürlüğü'nün 12.04.1999 tarih, 4400/55 dosya ve 656 sayılı raporunda geçmektedir10.

7 Malatya Müze Müdürlüğü, 12.04.1999 tarih, 4400/55 dosya ve 656 Abbas Efendi Ca- Raporu, s. 2.

8 Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurul~ Müdürlüğü, Tarih: 30.09.1999,.

Dosya/Karar No: 251/3515.

9 Ahmet Şentürk, Mehmet Gülseren ve Ali Helvacı, Malatya .. .. s. 60.

10 Malatya Müze Müdürlüğü, U.04.1999 tarih, 4400/55 dosya ve 656 Abbas Efendi Ca- mii Raporu, s. 2.

(6)

MALATY.NDA YOK OLAN BİR KÜLTÜR l'v1İRASI: ABBAS EFENDi CAMİİ 589

İl merkezindeki benzer örneklerle yapı karşılaştınldığında bugün mev- cut olmayan Leblebicioğlu Mescidi ve Tahtalı Minare (Hafiz Mustafa Paşa)

Camii'nin , Abbas Efendi Camii ile benzer özellikler gösterdiği görülmekte- u dir (Fotoğraf 17,18 1 Çizim 4). Bu yapılardan Leblebicioğlu Mescidi 1840 ,

Tahtalı Minare (Hafiz Mustafa Paşa) Camii ise 1771 12 yılına tarihlenmektedir.

Tüm bu tarihi veriler, benzer örnekler ve yapının mimaİi özellikleri bir bütün olarak düşünüldüğünde, Abbas Efendi Camii'nin 19. yüzyıl son çeyreği

ile 20. yüzyıl başlarına tarihlernek mümkündür.

3. Değerlendirme

Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'nün

27.10.1998 tarih ve 3176 sayılı yazısı ile Malatya Müzesi Müdürlüğü'nden,

Abbas Efendi Camii'nin tescili ile ilgili bir rapor hazırlanması istenmiş, müze- nin 14.04.1999 tarihli teselle yönelik olumsuz raporuna rağmen, yapının mev- cut ahşap minaresi ve il merkezindeki örneklerin azlığından harekede, Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü 30.09.1999 tarih 3515 sayılı karar ile Abbas Efendi Camii'ni, korunması gerekli kültür

varlığı olarak tescil etmiştir.

Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kuru). u Müdürlüğü' n ün, Malatya Belediyesi İmar Müdürlüğü'ne yazdığı 15 Ağustos 2005 tarih ve B.16.0.KTV.4.01/44.00/55- 2260 sayılı yazısında; Abbas Efendi Camii Ko- ruma alanı içinde kalan 1296 ada 34 (5) ve (3) nolu parsellerde inşai faaliyet- lerde bulunulduğu tespit edilmiş ve bu yapılaşmaların belediyece ruhsatlı

olup olmadığı sorulmt!-ştur. Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'nün 28 Eylül2005 tarih B.16.0KTV.4.01744.00.55-2618

sayılı yazısında ise Abbas Efendi Camii koruma alanı içerisindeki izinsiz ya-·

pılaşmaya bağlı olarak 5226 ve 3386 sayılı yasalarla değişik 2863 sayılı yasa

gereği yasal soruşturma açılmasına karar verilmiştir.

11 Ahmet Şentürk, Mehmet Gülseren ve Ali Helvacı, Malatya .... s. 56.

u Malatya Valiliği İl Külfür Turizm Müdürlüğü, Malatya Kültür Envanteri, Malatya, 2014,s. 76.

(7)

Nuriye Mahallesi Muhtarlığırun 28 Ağustos 2007 tarihinde Vakıflar Böl- ge Müdürlüğüne yazdığı yazıda; yapının yıkılına tehlikesi arz ettiği, trafiği sı­

kıntıya soktuğu, mahalle sakinlerinin güvenle ibadet edemedikleri gerekçesiyle tescilin kaldırılarak yapının yerine yeni bir caminin yapılması talebi iletilmiştir.

İnş. Müh. Ümit Erenler,

A.

Kadir Akbaş ve Ahmet Özer'in imzalarının bulunduğu Mailiinhidam Raporunda; yapının tadilat ve onarı.mla tadilatırun

mümkün olmadığı, binada yer yer göçmelerin mevcut olduğu, can ve mal

güvenliğinin tehlike arz ettiği, fen ve sağlık açısından ibadet edilemeyeceği, yapının sağlıksız bir şekilde hizmet verdiği ve şiddeti küçük bir depreme di- renç gösteremeyeceği belirtilmiştir. Bu Maillinhidam Raporu'na bağlı olarak Malatya Belediyesi Enc~eni 19.06.2008 tarih 3268 sayılı kararında; Abbas Efendi Camii'nin tescilinin kaldırılması için Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını

Koruma Kurulu'na başvurulması, başvurunun olumlu neticelenmesi doğrul­

tusunda ise yapının yıkılınası gerektiğini belirtilmiştir. Sivas Kültür ve Tabiat

Varlıklarını Koruma Kurulu 15.07.2008-71 tarih 44.00.55 dosya nolu kara- '

rında; Malatya Belediy~i'nin 590-3976 sayılı yazısına bağlı olarak tescilinin

kalkmasını uygun görmüştür. Bu kararın ardından Malatya Belediyesi Encü- meni 29.08.2008 tarih 849 sayılı kararında; yapırun mailiinhidam raporunda- ki nedenlere bağlı olarak yıkılınası kararıru almış ve 2014 tarihindeyıkılmıştır.

Abbas Efendi Camü'nin tespit, tescil ve yıkılış süreçlerinde. iki temel problem bulunmaktadır. Bunlardan ilki yapırun teselle değer (ya da uygun) olup olmadığı diğeri ise yap~n mevcut durumunun bir yıkım gerektirip ge-

rektirmediğidir.

Gerek ulusal gerekse uluslararası alanda nelerin korunması gerekli kültür

varlığı olduğu ve belirlenen bu kültür varlıklarının nasıl korunmaları gerekti-

ğine yönelik yaklaşımlar, yasalar, yönetmelikler ve andaşmalar la belirlenmiştir.

Gerek TC Anayasası'nın 2863 sayılı kanunun maddeleri gerekse Türkiye'nin de imza attığı uluslararası pek çok kararın hüküm, öneri ve uygulamaları gayet

açıktır. Bunlardan Abbas Efendi Camii ile ilişkili olanları şu şekildedir:

2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kanunu Madde3.

(1) Kültür varlıkları: Tarih öncesi ve tarihi deviriere ait bilim, kültür, din

(8)

MALATYA'DA YOK OLAN BIR KOLTÜR MİRASI: ABBAS EFENDİ CAMİİ 591

ve güzel sanatlarla ilgili bulunan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bü- tün taşınır ve taşınmaz varlıklard.ır.

Madde6.

1-Korunması gerekli tabiat varlıkları ile 19. yüzyıl sonuna kadar

yapılmış taşınmazlar,

2-Belirlenen tarihten sonra yapılmış olup önem v~ ö~ellikleri bakımından

Kültür ve Turizm Bakanlığınca korunmalannda gerek görülen taşınrnazlar da kültür varlığı olarak kabul edilmiştir.

Kanun kültür varlığının tescili ile ilgili olarak ise şu açıklamayı yapmak-

tadır:

Madde7.

Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklannın tespiti bakarı­

lıkça doğrudan doğruya veya diğer ilgili kurum ve kuruluşların uzmanlarının yardımlarından faydalarularak yapılır. Yapılacak tespitlerde, kültür ve tabi- at varlıklarının tarih, sanat, bölge ve diğer özellikleri dikkate alınır. Devletin

iı:nkinları göz önünde tutularak, örnek dururnda olan ve ait olduğu devrin

ö~elliklerini yansıtan yeteri kadar eser, korunması gerekli kültür varlığı olarak belirlenir.

Korunınası Gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarnun Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik

Madde3.

b) Taşıprnaz kültür varlıkları: Tarih öncesi ve tarihi devidere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan yer üstünde, yer altında veya su

altındaki korunması gerekli taşınmaz varlıkları,

Kentsel sit: Mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıclıl4arı kıyınetten daha fazla

kıymeti olan, kültürel ve tabü çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtü- leri, yerleşim dokuları, duvar lar) birlikte bulundukları alanları, tanımlar.

Madde 4. Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarından korunması gereklileri- nin tespitinde aşağıdaki hüSuslar göz önünde bulundurulur:

(9)

b) 19 uncu yüzyıl sonundan sonra yapılmış olmasına rağmen önem ve özellikleri bakımından korunmasına gerek görülmesi,

f) Tek yapılar için; taşınınazın sanat değeri, mimari, tarihi, estetik, mahalli, arkeolajik değerler kapsamı içinde; strüktürel, dekoratif, yapısal durum, malze- me, yapım teknolojisi, şekil bakırnından özellik arz etmesi,

KiUtür Bakanlığı KiUtür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'nun 05.11.1999Tarihli ve 660 Sayılı Karanna Göre;

Taşınmaz kültür varlıklarının korunmasındaki en önemli sorunun, yapıla­

cak müdahalenin niteliği olduğu cihetle, her yapının kendine özgü sorun- ları. olduğu için tüm yapıları kaps~yacak ve müdahale biçimini belirleyecek genel sınıilandırmanın uygulamada yanlış sonuçlar verdiği gerekçesiyle şu ta-

nımların yap~asına gerek görülmüştür: Yapılar, kendi başlarına bif tarihi ve estetik değer taşımaları ya da kentlerin tarihi kimliğini oluşturan kentsel sitler, sokaklar ve siluetlerin öğeleri olarak iki gruba ayrılmıştır. . ·

I Grup Yapılar: Toplumun m~ddi tarihini oluşturan kültür verileri içinde tarihsel, simgesel, anı ve· estetik nitelikleriyle korunması zorunlu yapılardır.

II. Grup Yapılar: Kent ve çevre kimliğine katkıda bulunan kültür varlığı niteliğindeki y()resel yaşam biçimini yansıtan yapılardır.

lılık,

Geleneksel Mimari Miras Tüzüğü (I COM OS, 1999) Madde 1. Geleneksel Yapılar:

b) Çevreye uygun yöresel veya bölgesel bir kimlik,

c) Üslup, biçim ve görünüş tutarlılığı veya geleneksel yapı türlerine bağ-

d) Anonim olarak aktarılan geleneksel tasarım ve yapı ustiliğı, taşıyan eserler olarak tanımlanmıştır.

Kamusal veya Özel Yapım Çalışmalannca Teİıdit Edilen KiUtürel Var- lıklarını Korunmasına İlişkin Tavsiye Kararı, (UNESCO, 1968)

Maddel.

1) (a) Kültürel varlık: Halen geçerli formlll!ıyla var olan geleneksel ya-

(10)

MALA~DA YOK OLAN BİR KÜLTÜR IvğRASI: ABBAS EFENDİ CAı\llİİ 593

pılar, kentsel veya kırsal yerleşik alanlarda bulunana tarihi bölgeler ve geçmiş

kültürlerin etnolojik yapıları dahil olmak üzere, arkeolajik vb. tarihi veya bi- limsel yapılar gibi, dinsel veya din dışı taşınmazlar.

2) "Kültürel varlıklar" terimi yalnızca tanımlanmış ve listelenmiş mima- ri, arkeolajik ve tarihi ören yerleri ve yapılar için değil, aynı zamanda geçmişe

ait listelenmemiş ve sınıftandırılmarnış kalıntılar ile yakın zamana ait sanatsal veya tarihsel önem taşıyan ören yerleri ve yapılar için de geçerlidir.

' Restorasyon Tüzüğü (I COM OS, 1931)

Madde 5. Hangi döneme ait olursa olsun sanat değeri ve tarihi anısı olan tüm öğeler korunmalıdır.

Atina Tüzüğü: ıv. Uluslararası Çağdaş Mimari Kongresi (I COM OS, 1933)

Madde 65. Tek bina ya da bina grupları halindeki güzel mimari, yıkımın­

dan korurımalıdır.

Madde 66. Binaların korunma sebepleri sabık bir kültürü ifade etmeleri ...

Madde 68. Eğer bu binaların mevcut konumu gelişimi engelliyorsa, ana

akış yollarını değiştirmek ve hatta mevcut merkezi bölgeleri değiştirmek gibi radikal önlemlere başvurulabilir.

Palma Tavsiye Kararı (Tavsiye Kararı A9): Sider, Eski Yapılar İle Ta- rihi ve Sanatsal Si derin Korunma ve Geliştirme Amacıyla Kataloglam aya İlişkin Ölçüt ve Yöntemler(COE, 19()~)

Madd~ 1. Tarihi ve sanatsal öneme sahip yapı grupları ve alanların zaman kaybetmeden korunması gerektiği ...

Avrupa Mimari Mirası Tüzüğü (COE, 1975)

Avrupa kültürünün zenginlik ve çeşitliliğinin yeri .doldurulamaz bir dışa­

vurumu olan mimari mirasın tüm insanların ortak malı olduğunu ve tüm Av- rupa Devletleri'nin bu mirasın ko~asında gerçek bir dayanışma göstermesi

gerektiğini kabul ederek; Avrupa mimari mirası en önemli anıtlardan ibaret

değildir; tarihi kentle~m~zdeki. daha küçük bina gruplan ve doğal ya da insan

yapımı o~amlardaki karakteristik köyler de mimari miras kapsamındadır. Gü-

(11)

nümüzd~, çok büyük bir değer arz etmeseler de, bütün halindeki bina grup-

larının kendilerine farklı dönem ve üslupları uyumlu bir bütün haline getiren bir sanat eseri özelliği kazandıran bir havaya sahip olabileceği fark edilmiştir.

Böyle bina grupları da korunmalıdır. Mimari miras tarihin bir dışavurumudur

ve geçmiş ile çağdaş yaşamın arasındaki ilişkiyi anlamarruza yardırncı olur.

Mimari mirasta so mudaşan geçmiş, dengeli eksiksiz bir yaşam için gerekli olan ortarnı sağlar. Bu miras, insanoğlunun önemli bir parçası olarak özgün haliyle ve olanca çeşitliliğiyle gelecek nesillere ak.tarılmalıdır. Aksi halde in-

sanoğlunun kendi devamlılığının bir parçası yok olacaktır. Mimari miras, yeri doldurulamaz bir manevi, kültürel, sosyal ve ekonomik değerler sermayesidir.

Her bir nesil, geçmişe farklı bir anla,m yükler ve bu anlamda yeni bir ilham alır.

Bu sermaye yüzyıllarca biriktirilmiştir; herhangi bir parçasının yok edilmesi bizleri fakirleştirecektir; çünkü yarattığımız hiçbir şey, ne kadar güzel olursa olsun, kaybedileni geri getirmeyecektir. Bu miras cehaletin, değersizleş~_enin,

her türden bozulmanın ve ilimaleiliğin tehdidi altındadır. Yetkililer ekonomik,

haskılara ve motorlu trafiğin gereklerine seve seve boyun eğerse kentsel plan- lama yıkıcı olabilir. Yanlış kullanılan çağdaş teknoloji, tarihi yapılar için yıkıcı

olabilir. Hepsinin ötesinde, arsa ve mal spekülasyonu hata ve ihmalkarlıklarla

beslenmekte ve en dikkatlice yapılmış planlan bile boşa çıkmaktadır.

\

Avrupa Mimari Mirasının Korunması ,Sözleşmesi (COE, 1985) Madde 3. Her bir taraf:

-Mimari mirasın korunması için yasal önlemler almayı;

-Bu önlemler çerçevesinde ve her ülkeye ve bölgeye has yöntemlere göre

arutların, bina gruplannın ve ören yerlerinin korunmasını taahhüt eder.

Madde 6. Her bir taraf

Mimari mirasın bulundukları yerlerde, bunların bakımı ve restorasyonları

için kamu kuruluşlarınca, ulusal, bölgesel ve yerel yetkiler ve mevcut bütçe ola- naklan içinde, mali destek sağlar.

Madde9.

Her bir taraf, mimari mirasın korunmasını sağlayan mevzuata aykırı ha- reket edildiğinde, sahip olduklan yetkiler çerçevesinde, yetkili makam tarafın-

(12)

1\ilA.LATYA'DA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MiRASI: ABBAS EFENDİ CA.l\IIİİ 595

dan bu hususla ilgili ve yeterli bir tepkinin gösterilmesinin temininin taahhüt eder. Bu tepki, uygunluk durumlarında, zorunlu olan hususlara uyrnayacak bir biçimde yeni bir bina yapan kişinin bu binayı yıktırmasını gerektireceği gibi, korunana bir mimari mirasın eski durumuna gelmesi için restore edilmesini de icap ettirir,

Yirminci Yüzyıl Mimari Mirasının Korunması Haldondaki Tavsiye karan R(91) 13 (COE, 1991)

XX.

yüzyıl mimarisinin, Avrupa tarihi mirasının dahili bir parçası oldu-

ğunu ve en önemli öğelerinin korunması ve değerinin artırılmasının, bir bütün olarak mimari mirasın korunmasıyla aynı amaçlara ve prensipiere hizmet etti-

ğini gözlemleyerek; Bu miras kategorisinin, zamandaki yakınlığı sebebiyle, ör- neklerin bolluğu ve heterojen karakteri başka mimarı mirası bileşenlerine göre sorumlu otoritelerden ve kamudan daha az kabul görmekte olduğuna dikkat çekerek, bu mirasın korunmasına yeterli ilgi gösterilmemesinin telafi edilemez kayıplara yol açacağını ve içinde bulunduğumuz dönemin gelecek nesillerini Avrupa hakkında bilinçten yoksun kılınacağını vurgulayarak ...

Geleneksel Mimari Miras TUzüğü (ICOMOS, 1999)

Hükümeder ve yetkili kuruluşlar bütün toplumların yaşayan geleneklerini silrdi.irme ve bunları mevcut yasal, yönetimsel ve maddi olanaklarda koru- yarak gelecek kuşaklara aktarma haklarını tanımalıdır. Geleneksel yapılara, yapı gruplarına ve yerleşmelere yapılacak çağdaş müdahaleler onların kültürel

değerlerine ve geleneksel karakterlerine saygı göstermelidir.

Geleneksel mimarlık ender olarak tek yapı1arla temsil edilebilir; bu mi-

rası daha i:r yaşatmanın yolu değişik bölgelerin özelliklerini yansıtan yapı gruplarını ve yerleşmel.eri bakım ve onarımla korumaktır. Geleneksel mimarlık kültürel peyzajın temelbileşenidir.

Kamusal veya Özel Yapım Çalışmalannca Tehdit Edilen Kültürel Varlıkların Korwımasma İlişkin Tavsiye Karan, (UNESCO, 1968)

4) Listelenmiş olsun ya da olmasın, önemli kültürel varlıkların korumaya yönelik dökümleri tutulmalıdır ... varlıkların bayındırlık çalışmaları ve özel

çalışmalarca tehdit edildiği alanlardaki kültürel varlıkların ayrıntılarıyla ince- lenmesine öncelik tanınmalıdır.

(13)

9) Üye ülkeler, tarihsel ilişkileri ve sürekliliği korumak için, bayındırlık

çalışmaları ile özel çalışmalardan dolayı tehlike altında olan kültürel varlıkların

özgün bir şekilde yerinde korunmasına gereken önceliği vermelidir.

Tüm bu yasa, yönetmelik ve kararlara bakıldığinda, mevcut özellikleri iti- bariyle Abbas Efendi Camii'nin korunması gerekli bir kültür varlığı olarak kabul görmesinin ve tescil edilmesinin doğru olduğu görülmektedir.

Yapının 2008 tarihli Mailiinhidam raporundaki; her an yıkılabilme ihti- mali ya da, ibadet edenlerin can güvenliğinin bulunmaması gibi pek çok ciddi gerekçe yapının ibadete kapatılması için haklı nedenler olsa da, her şeye rağ­

men yıkılmadan önce dört duvarı ve üst örtüsü ile halen ayakta olan yapı, pek çok alternatif tercilile korunup yaşatılabilirdi. Yapının mahalle sakinleri için bir tehlike arz etmesi ve hızlı sonuca gitme isteği yerine farklı çözümler Abbas

Efendi Camii' için üretilebilirdi. '·

Genel hatlarıyla bir anıtın korunmasına yönelik yapılacak müdahalelerde , ve onarımlarda sağlarnlaştırma, bütünleme, yenileme, yenileme, temizleme ve

taşıma tekniklerinden yararlarıılır 13 . Bu doğrultuda Abbas :g:fendi Camii bahsi geçen rapordaki yıkılma tehlikelerine karşı, mantolama, destekleme, pa- yandalama ve beton kazık gibi alternatifli sağlanilaştırma teknikleriyle koru- nabilir, gerektiği takdirde bazı bütünleme uygulamalirma başvurula bilinirdi.

Hatta yeniden inşa etme (rekonstrüksiyon) yolu seçilebilir ya da yapının onarı­

lamayacak kısımları yıkılar~ cami bir bütünlerneye tabi tutulabilirdi. Nitekim Anadolu'nun farklı yerlerinde, benzer malzeme-işçilik arz eden pek çok

yapı bulunmakta ve farklı türlerde inşa edilmiş bu yapılar restorasyon projeleri dahilinde yok olmaktan kurtarılmaktadır (Fotoğraf 19-22).

Fakat mahalle sakinlerinin dini hassasiyetleri ve özellikle toplumda 20.

yüzyıla ait yapıların genel olarak tarihi eser olarak görülmeme fıkri, yapının yıkılış sürecini beraberinde getirmiştir.

13 Zeynep Ahunbay, Tarihi Çevre Koruma ve Restorasyon, İstanbul2014; s. 90.

(14)

J\.1ALATYKDA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MİRASI: ABBAS EFENDi CAl\IIİİ 597

4.Sonuç

Osmanlı kenti genel oluşumu itibariyle, birbiri ile bağlantılı ve bağlantı­

sız çok sayıda farklı yapı türünden oluşmalda birlikte, temelinde mahallelerin

oluşturduğu bir bütündür . Kentin temel 14 yapı taşı olarak kabul edilebilecek mahalle, ekseri bir mescid etrafinda oluşmak tadıydı. Bu durum, Osmanlı son döneminden günümüze intikal etmiş çok sayıda mahalle mescidinin günümü- ze ulaşmasına neden olmuştur. Buna bağlı olarak, yöresel bir takım farklılıklar

olabilmekle birlikte, tahta minareli, kırma çatılı küçük ölçekli, teselle değer

görülen pek çok geç dönem mescidini Anadolu'nun farklı yerlerinde görmek mümkündür (Fotoğraf23, 25). Abbas Efendi Camii de, Anadolu'nun pek çok şehrinde görülen ve benzer özellikler arz eden,

bu

tip bir geç dönem bir ma- halle mescidi olarak inşa edilmişti. ·

Yapım tarihi, mimari özellikleri, kent ölçeğindeki benzer yapı adetleri ve mevcut kanun-yönerge ve kararlar bir bütün olarak düşünüldüğünde Abbas Efendi Camii'nin korunması gerekli kültür varlığı olarak kabul edilip korun-

ması gerektiği nettir. Yapının günümüzde mevcut olmaması Malatya'nın Geç Dönem Osmanlı Mirası bakımından bir kayıp olsa da, mevcut bildiri ile yapı, yıkıldıktan sonra da olsa tanıtılmış ve literatüre kazandırılmıştır.

KAYNAKÇA

Ahunbay, Zeynep, Tarihi Çevre Koruma ve Restorasyon, Yem Yayınları,7. bs., İs-

tanbul2014. ·.

Doğru, Halime, XVIII. Yüzyıla Kadar Osmanlı Kentlerinin Sosyal ve Ekonomik Görüntüsü, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 1. bs., Eskişehir1995.

Göğebakan, Göknür, :'Malatya", TDV İslamAnsiklopedisi, c. 23,Ankara 2003, s. 468-473.

Honinghmann, Ernst, "Malatya", İslam Ansiklopedisi, c. 7, İstanbul 1955, s.

232-239.

ı4 Halime Doğru, XVllL Yüzyıla Kadar Osmanlı Kentlmnin Sosyal ve Ekonomik Gönirıtü­

sıi, Eskişehir 1995, s. 106-107.

(15)

Şentürk, Ahmet, Mehmet GiUseren ve Ali Helvacı,Malatya Cami/eri, Yeni Malatya Gazetesi Yayınları, 1. bs., Malatya 1992.

Malatya Valiliği İl Kültür Turizm Müdürlüğü, Malatya Kültür Envanteri, Ma- latya Valiliği İl Kültür Turizm Müdürlüğü Yayınları, 1. bs., Malatya 2014

Metin, Tı.ilay, Türkiye Selçukluları Devrinde Malatya. Gazi ÜniversitesiSosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara 2010.

Elibüyük, Mesut, "Malatya İli Yerleşmelerinin Tarihsel Dönemlere Göre

Coğrafi Dağılışı", Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Cografja Fakültesi Dergisi, 2013, S. 53, s.183-220 . .Turan, Osman, Selçuklular Tarihi ve Türk- İslam Medeniyeti,Ötüken Yayınları, 8. bs., Ankara 2008.

Malatya Müie Müdürlüğü, 12.04.1999 tarih, 4400/55 dosya ve 656 Abbas Efendi Camü Raporu.

Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğü, Abbas Efen- di Camü Tescil Kararı, Tarih: 30.09.1999, Dosya/Kar~ No:251/3515.

Taranan Arşivler

Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA)

Sivas KiUtür Varlıklarını Koruma Bölge Kurı.ilu Müdürlüğü Malatya Vakıflar

Bölge Müdürlüğü

(16)

l\IJ.ALATYA'DA YOK OLAN BİR KOLTüR :MiRAS I: ABBAS EFENDİ CAM!l 599

Harita-1: Abbas Efendi Camü ( Google Earth'den İşlenerek)

•(

..

2KA1U IlAVE BINA (Lojman+Depo

WC/LV~)

:

AVLU

~

...

r

Çizim-1: Abbas Efendi Camü Röleve Planı (Ahmet Gültaş'tan)

(17)

-

J .

i .

Çizim-2: Abbas Efendi Camii Asma KatRöleve Plaru(Ahmet Gültaş'tan)

Çizim-3: Abbas Efendi Camii Batı Cephe Göıünüş (Ahmet ~ültaş'tan)

(18)

MALATYA'DA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MİRASJ: ABBAS EFENDi CAMi! 601

Çizim-4: Tahtalı Minare (Hafız Mustafa Paşa) Camii Planı (Malatya İl KültürTurizm Müdürlüğü'nden)

Fotoğraf-ı: Abbas Efendi Camii Genel Görünüş

(19)

'· Fotoğraf-2: Abbas Efendi Camü Duvar Yüzeyi

Fotoğraf-3: Abba's Efendi Camü Avlu Kısnu

(20)

MALAITNDA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MİRASI: ABBAS EFENDi CAMİİ 603

Fotoğraf-4: Abbas Efendi Camü ve Ek Birim

Fotoğraf-S! Abbas Efendi Camü Harim Kısmı

(21)

Fotoğl'af-6: Abbas ,Efendi Camii Hari.m Kısmı ve Minber

Fotoğraf-7: Abbas Efendi Camii Asma Kat

(22)

.MALATYA' DA YOK OLAN BİR KÜLTÜR MİRASI: ABBAS EFENDi CAMii 605

Fotoğraf-S: Abbas Efendi Carrili Asma Kat

Fotoğraf-9: Abbas Efendi Camü Dolap Nişi

(23)

- .

Fotoğraf-lO: Ab~as Efendi Camii Güney_Cephe Duvar Penceresi

Fotoğraf-ll: Abbas Efendi Camii Minareye Geçişi Sağlayan Kapı

(24)

MALATYA'DA YOK OLAN BİR: KÜLTÜR MİRASI: ABBAS EFENDi CAMİİ 607

Fotoğraf-12: Abbas Efendi Camii Minare Merdivenleri

~

~ ·i:·

~-~

·.ı.: .

t

.

.

Fotoğraf-13: Abbas Efendi Camii Minare Görünüş

(25)

Fotoğraf-14: Abbas Efendi Camli Avluya Açılan Kapı

Fotoğraf-15: Abbas Efendi Camli Süsleme Detayı

(26)

MAl.A.1"YXDA YOK OLAN BİR KOLTÜR MiRASI: ABBAS EFENDİ CAMİİ 609

Fotoğraf-16: Abbas Efendi Camli Kapı Detay

Fotoğraf-17: Tahtalı Minare (Hafız Mustafa Paşa) Camli

(27)

Fotoğraf-18: Leblebicioğlu Mescidi (Ahmet Şentürk, Mehmet Gülseren ve Ali

Helvacı'dan)

Fotoğraf-19: Ladikll Ahmed Hudai Evi (Restorasyon Çalışmaları Sırasında) (Turgut Baş'dan)

(28)

MALATYA'DA YOK OLAN BİR KÜLTüR MtRASI: ABBAS EFENDi CAMit 611

Fotoğraf-20: Dgın Sadık Köyü Eski Camü (Restorasyon Çalışmaları Sırasında) (Erdal Zeki Tomar'dan)

Fotoğraf-21: Konya Müze-i Hümayun Deposu (Yerinden Taşınmadan Önce)

(29)

Fotoğraf-22: Konya Müze-i Hümayun Deposu Yeniden İnşa Sırasındi (Konya

Büyükşehir Belediyesi' nden)

Fotoğraf-23: Kayseri Hacı Haydar Camii (Kayseri Kültür Envanteri' nden)

(30)

l'vw.ATYKDA YOK OLAN BİR KÜLTÜRl'viİRASI: ABBAS EFENDi CAMİİ 613

..

\ \

\ 1

\

\

\ 1

Fotoğraf-24: Ankara Hacı İvaz Camii Mescidi Dış Kısım (Mustafa Beyazıd'dan)

Fotoğraf-25: Ankara H~cLİvaz Camii Mescidi İç Kısım (Mustafa Beyazıd'dan)

Referanslar

Benzer Belgeler

25 (OH)D vitamin düzeyi düşüklüğü çocukluk çağı pnömonilerinde bir risk faktörü olabileceğinden alt solunum yolu enfeksiyonu olan vakalarda serum 25 (OH) D vitamin

Pres hızı 4 mm/s'ye düşürüldüğünde yani gerçek üretimdeki pres hızına göre 1 mm/s azaltıldığında diğer üretim parametreleri sabit kalmak üzere,

 5-CAMİNİN DÜZ DAMINI TAŞIYAN AYAKLAR KERPİÇTEN 5-CAMİNİN DÜZ DAMINI TAŞIYAN AYAKLAR KERPİÇTEN YAPILMIŞ OLUP DÖRT KÖŞELERİNE ÜÇER PARÇALI YAPILMIŞ OLUP

參與本計劃的研究生從本研究計畫的執行過程中獲得良好的分子生物學 (包括 RT-PCR 與 Q-PCR),蛋白質生化學 (SDS-PAGE and Western

Total mass excision surgery was performed and the mass was found to be an intra-abdominal synovial sarcoma arise from small bowel wall histopathologically.. Unfortunately, this is

88 Çalışmada genel olarak her iki programda da eğitim gören hemşirelik öğrencilerinin klinik karar verme sürecinde anksiyete düzeylerinin Karagözoğlu Özden, Tok

Kemal’i aynı dönemin diğer iki usta kalemi Abdülhak Hâmid ve Recaizade Mahmud Ekrem ile karşılaştırdığımızda, Kemal’in ölüm sahnelerini ne kadar

Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl: 12, Sayı: 33, Aralık 2019 Tablo 16 İncelendiğinde katılımcı öğrencilerin sosyal medyanın aile içi iletişimi