• Sonuç bulunamadı

Sevgili anne baba ve eğitimciler,

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Sevgili anne baba ve eğitimciler,"

Copied!
49
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

anne baba ve eğitimcilere öneriler

Sevgili anne – baba ve eğitimciler,

Yumurcak - Benim Dinim Setimiz; çocuklara, Allah’ı ve yarattığı bütün güzellikleri tanıtıp güzel dinimizi sevdirmeyi hedeflemektedir.

Bu kavramları verirken; hem içerik hem resimleme yönüyle 5 - 6 yaş grubu çocuklarının ilgi, istek, hayal dünyası ve gelişim özellikleri dikkate alınmıştır.

Aynı zamanda amacımız; bu seti uygularken çocuğunuzla birlikte zevkli ve eğlenceli dakikalar geçirmenizdir.

Setimizdeki kitaplar, mübarek günler, özel haftalar ve diğer konuların önem sırası dikkate alınarak numaralandırılmıştır.

Çocuğunuzla birlikte, bu güzel seti uygularken nelere dikkat etmeniz gerektiği şu şekilde sıralanmıştır:

Çocuğunuza, bu sette işlenecek olan konuların ne kadar önemli olduğu vurgulanmalıdır.

Dinimiz, sevgi ile anlatılmalı ve anlatılan konu sevgi cümleleri ile süslenmelidir.

Kitaplarımızın uygulanacağı ortam en güzel şekilde düzenlenmelidir.

Bu çalışmaya saygı duyduğumuzu, giysimiz, duruşumuz ve hareketlerimizle belli etmemiz gerekmektedir.

İlk kitabımız, mübarek gün ve geceler için ayrılmıştır. Bu özel günler, dikkate alınarak kitap uygulanmalıdır.

Benim Dinim Setinin, diğer kitapları da eylül ayından başlayarak haziran ayına kadar işlenecek konu ve kavramlardan oluşmaktadır.

Her gün 2 sayfadan fazla çalışılmamalı. Ertesi gün ise yeni sayfalara geçme- den işlenen konular tekrar edilmelidir.

Çocuğunuz, öğrendiği kavramları günlük hayatında uyguladığında mut- laka ödüllendirilmelidir.

Her kitaba ait soru kartları, çocuğunuz tarafından cevaplandırıl- malı, öğrendiği konular değerlendirilmelidir.

MUŞTU YAYINLARI

(3)

Yumurcak - 6 Benim Dinim Seti Copyright © Muştu Yayınları, 2007 Bu eserin tüm yayın hakları Işık Ltd. Şti.’ne aittir.

Eserde yer alan metin ve resimlerin Işık Ltd. Şti.’nin önceden yazılı izni olmaksızın elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt

sistemi ile çoğaltılması, yayımlanması ve depolanması yasaktır.

Hazırlayanlar Rabia YILDIRIM Ünzile Zülal KILIÇ

Editör Betül ERTEKİN Görsel Yönetmen Engin ÇİFTÇİ Pedagojik İnceleme Fazilet SEYİDOĞLU BÜYÜKBAKKAL

Esra ALBAYRAK Resimleyen Süleyman ÖZKONUK

Kapak Nursen ARABACI

Grafik - Tasarım Nursen ARABACI

Yayın Numarası 328 ISBN:

978-605-0024-02-9

Basım Yeri ve Yılı:

Çağlayan Matbaası Sarnıç Yolu Üzeri No: 7 Gaziemir/ İZMİR

Tel: (0232) 252 20 96 Ekim 2007 Genel Dağıtım Gökkuşağı Pazarlama ve Dağıtım Merkez Mah. Soğuksu Cad. No:31 Tek-Er İş Merkezi

Mahmutbey/İSTANBUL Tel:(0212) 410 50 00 Faks: (0212) 444 85 96

Muştu Yayınları Emniyet Mahallesi Huzur Sokak No: 5

34676 Üsküdar/İSTANBUL Tel: (0216) 318 42 88 Faks: (0216) 318 52 20

www.mustu.com

(4)
(5)

Bu gördüğün kar tanelerini, Allah’ın izniyle melekler indiriyor.

Şimdi, kar tanelerini boyayarak simleyebilirsiniz.

(6)

Melekleri, bizler göremeyiz. Ama onlar bizleri gö- rür ve hep yanımızda olurlar. Melekler hep ibadet ederler. Sayıları çoktur. Ayrıca önemli görevleri olan melekler de vardır.

Mesela: Cebrail, (a.s) vahiy meleğidir. Bütün pey- gamberlere, Allah’ın emirlerini bildirmiştir. Her insa- nın sağ ve sol tarafında duran Kirâmen ve Kâtibîn melekleri de vardır. Onlar da yaptığımız iyilikleri ya da hataları yazarlar. Ayrıca yağmur, kar yağdırmak ve rüzgâr estirmekle görevli olan Mikail (a.s) isimli melek de vardır.

(7)

Yaren ve Yusuflar, büyükannelerinin doğum gününü kutluyorlar.

Büyükanneleri bugün 80 yaşına girmiş.

Peki, sizin ailenizde en yaşlı kim? Kaç yaşında olduğunu biliyor musunuz?

Onlara nasıl davranırsınız?

(8)

Yusuf ve Yaren, büyükanne ve dedesinin ellerini öpüyorlar.

Sizce neden el öpülür?

Peki, başka kimlerin eli öpülür?

(9)

Resmi inceler misiniz? Hapşırdığımız zaman tıpkı Yaren gibi mutlaka elimizle ağızımızı ve burnumuzu kapamalıyız. Ardın- dan, “Elhamdülillah” demeyi unutmamalıyız. O sırada yanı- mızda bulunan kişi, “Yerhamükallah” demelidir. Biz de ona,

“Yehdînâ ve yehdîkümullah” diyerek cevap verirsek çok sevap olur. Çünkü Peygamber Efendimiz, herkesin böyle davranma- sını tavsiye etmiş.

(10)

Maskeyi kenarlarından keselim. Ardından iki ucundan delerek lastik takalım. İsterseniz, gözlerini kesebilir ya da boyayabilirsiniz. Artık maskeniz hazır!

(11)
(12)

Maskeyi kenarlarından keselim. Ardından iki ucundan delerek lastik takalım. İsterseniz, gözlerini kesebilir ya da boyayabilirsiniz. Artık maskeniz hazır!

(13)
(14)

Resmi inceler misiniz?

Yaren ve Yusuf trafik kurallarına dikkat ediyorlar değil mi?

Sizler de trafik kurallarına dikkat ediyor musunuz?

Peki, trafik kurallarına dikkat etmediğiniz zaman ne olur?

(15)

Kırmızı, sarı ve yeşil ışıkta ne yapmalıyız? Söyleyebilir misiniz?

Artık, trafik lambasını boyayabilirsiniz?

(16)

Nasrettin Hoca, yıllar önce yaşamış çevresinde çok sevilen ve sayılan birisiydi.

Şimdi sekiz tane Nasrettin Hoca resmi var. Ama sadece iki tanesi birbirine benziyor.

Resimleri dikkatle inceleyip aynı olanları işaretler misiniz?

(17)

Gezmek için biraz hoca çıkmış pazara Nakarat Bakmış üç altın etmiş, çirkin minik kuş Nakarat Kapmış hindisini evden koşmuş pazara Nakarat Şu hindiye bir bakın, hem de beş altın Nakarat Bu kuş konuşur ya hoca, hindi ne yapar Nakarat Bu kuş konuşur ise hindi düşünür Nakarat

(18)

Mekke’ye giderken, Peygamber Efendimizin an- nesi vefat etmişti.

Ancak Efendimizin bakıcısı olan Ümmü Eymen, O’nun yanından hiç ayrılmadı. Bir anne şefkatiyle O’nu sevdi ve korudu.

Biricik Peygamberimize, bakanlar arasında anne dediği tek kadın Ümmü Eymen oldu.

Peygamberimiz büyüyüp evlendikten sonra da onu sık sık ziyaret ederdi.

Çünkü Ümmü Eymen’i her gördüğünde Peygam- berimiz eski günlerini hatırlardı.

Unutmayalım, annelerimiz çiçekler gibidir. Şefkat ve sevgileriyle bizim hayatımızı güzelleştirirler.

Şimdi çiçek çıkartmalarını sayfaya yapıştıralım mı?

(19)

Gözleri, yıldız yıldız.

Yüzü, ay gibi parlak.

Güneş gibi sıcak.

Bulut gibi yumuşak.

Mis gibi kokuyor.

Hep gülümsüyor.

Beni çok seviyor.

Yedirip, uyutuyor.

Benim güzel annem.

Çok çok tatlısın sen.

Rabia Yıldırım

Benim Güzel Annem

Siz de, annenize kendi duygularınızı ifade eden bir şiir söyler misiniz?

(20)

Çiçek şeklini kenarından keselim. Çiçeğin yapraklarına artık materyaller yapıştıralım.

Son olarak çiçeğin ortasına annenizin resmini yapıştırabilirsiniz.

İşte, annenize güzel bir hediye!

(21)
(22)

Resmi inceleyip, boyayalım.

Siz, hiç hasta ziyaret ettiniz mi?

Hasta ziyaret eden, cennet

bahçesine girmiş gibi olur.

(23)

Küçük Mehmet’i her gün, hocası Molla Güranî ders çalıştırıyordu. Küçük Mehmet, derslerini dikkatle dinliyor ve çok güzel bilgiler öğreniyordu. Ancak hocası bir gün, kendi- ne uygun bir meslek seçmesi gerektiğini söyledi.

Çünkü artık seçtiği meslekle ilgili bilgi alması gerekiyordu.

Birkaç gün düşündükten sonra Küçük Mehmet:

- Hocam! Ben kararımı verdim, dedi.

- Hocası da heyecanla:

- Söyle bakalım, dedi.

O da:

- Savaşlarda kullanılan topların, nasıl yapıldığını öğrenmek istiyorum, dedi.

Hocası da merakla:

- Peki, neden bunu öğrenmek istiyorsun, diye sordu.

- Hocam, İstanbul şehri yıllarca kuşatılmış ama fethedilememiş. İstanbul’da da dün- yanın en sağlam surları var. İnşallah, o surları devirecek güçte savaş topları yapmak istiyorum, dedi Küçük Mehmet.

Hocası, Küçük Mehmet’in yüzüne hayranlıkla baktı ve:

- Verdiğin bu karar hayırlı olsun. İnşallah, Peygamber Efendimizin müjdelediği kuman- dan sen olursun, dedi.

Aradan yıllar geçmişti. Sultan Mehmet büyüyüp güçlendi. Askeri eğitimini de en iyi şekilde tamamlamıştı. Babası Sultan Murat öldükten sonra padişah oldu. Artık İstanbul’u nasıl fethedeceği konusunda planlar yapıyordu.

Sultan Mehmet, İstanbul’u karadan ve denizden kuşatmayı düşünüyordu.

Bir süre sonra Sultan Mehmet’in ordusu, hem denizden hem de karadan ilerlemeye başladı. Sultanın hazırlattığı toplar, surların üzerinde büyük hasarlar veriyordu.

Sabaha karşı, askerler açılan deliklerden içeri girerek İstanbul’u fethettiler.

Allah’ın izniyle, zafer Sultan Mehmet’in ordusunun olmuştu.

Artık O’na Fatih Sultan Mehmet deniliyordu. O günden sonra bu şehirde insanlar mut- lu bir şekilde yaşamaya başladılar.

Fatih Sultan Mehmet, bu güzel şehrin temiz tutulmasına çok önem veriyordu. Çünkü o çevresindeki bütün güzelliklerin kıymetini iyi biliyordu. Bu nedenle, bütün malının bu şehir için kullanılmasını istemişti. Hayatı boyunca Fatih Sultan Mehmet, çevresindeki kişilere hep faydalı olmaya çalıştı.

(24)
(25)

Ay ve yıldızdan oluşan güzel bayrağımızı boyayalım mı?

(26)

Türkiyemiz, 7 bölgeden oluşuyor.

Her bölgeyi farklı renkte boyayalım. Ardından bir büyüğümüzün yardımıyla hangi bölge ve şehirde bulunduğumuzu işaretleyelim.

(27)
(28)

Dört Mevsim

Bir yılda tam dört mevsim Dördü de ayrı resim Gel birlikte sayalım Takalım birer isim

İlkbahar, yaz, sonbahar Kış gelince kar yağar Haydi, haydi evine Her tarafta soğuk var

Söz-Beste: Sefai Acay

(29)

Allah’ın izniyle, gece ve gündüz gibi mevsimleri de belli bir ve düzen içerisinde yaşıyoruz. Sonbaharın ardından kış, ilkbahar ve yaz mevsimi geliyor.

(30)

Resimleri dikkatle inceleyelim.

En çok hangi mevsimi seviyorsunuz? Neden?

Yaşadığımız bölgede hep yaz ya da kış mevsimi yaşansaydı sizce nasıl olurdu?

(31)

Allah, dünyamızın dışında birçok gezegen gü- neş, ay ve yıldızları yarattı. Allah’ın izniyle, hepsi bulunduğu yerde dönüyor. Çünkü bir gezegenin farklı bir hareketi uzaydaki bütün dengeyi bozar.

Siz de yerinizde dönmeyi dener misiniz? Neler hissediyorsunuz? Bütün kainatı yaratan Yüce Al- lah’ın gücü ve kudreti sonsuzdur. Uzayla ilgili re- simleri inceleyip Allah’ın ne kadar güçlü ve büyük olduğunu hissedebilirsiniz!

Sabah doğar.

Akşam batar.

Sıcak ve yuvarlaktır.

Her yeri aydınlatır.

(Güneş)

Tane tane yayılır.

Işıl ışıl aydınlatır.

Gece gökyüzünü süsler.

Gündüz olunca gider.

(Yıldız)

Bilmece

(32)

Eğitimci tarafından güneş, dünya, ay, yıldız ve gezegen taçları yapılıp ço- cuklara takılır.

Böylece her çocuk bir rol üstlenmiş olur.

Güneş ilk olarak: “Ben evrenin en bü- yük ve güçlü yıldızıyım. Etrafı aydınlatır ve ısıtırım.” der.

Ay, “Ben de dünyanın uydusuyum.

Geceleri gökyüzünü aydınlatırım.

Dünya, “Ben de hava, su, toprağın bulunduğu ve canlıların rahatlıkla ya- şadığı bir gezegenim.” der. Diğer geze- genler de isimlerini söyleyerek kendile- rini tanıtırlar.

En küçük olduğu için, en son minik yıldız konuşur. Ve:

“Hey arkadaşlar! Unutuyorsunuz galiba bizleri Allah ya- rattı. O, izin vermeseydi. Bu uçsuz bucaksız uzayda nasıl dönebilirdik.” der.

Hepsi çok şaşırırlar. Güneş: “Haklısın, minik yıldız. Yüce Allah, bana izin vermeseydi. Ben etrafı ısıtıp aydınlatamaz- dım. Üstelik yerimden ayrılsaydım. Bütün gezegenler be- nim ısımdan yanardı.” der.

Böylece uzaydaki her varlık, Allah’ın izniyle hareket edip görevlerini yerine getirdiğini hatırlamış olur.

(33)

Yaren ve Yusuf, dünyanın uydusu olan ayı ziyaret etmek istiyorlar.

Onlara yardımcı olur musunuz?

(34)

Denizaltındaki birçok canlı, solungaçları sayesinde yaşar.

Çünkü Allah, bu canlıları denizaltında yaşayabilecekleri şekilde yaratmış.

Sizce, biz insanlar neden denizaltında yaşayamayız?

Resmi dikkatlice inceleyelim. Sizce, denizaltında hangi hayvan yaşayamaz? Bulup, işaretler misiniz?

(35)

Allah’ın izniyle, toprağın altında da canlılar yaşar. Orada kendilerine yuva yaparlar.

Bazen de yeryüzüne çıkarlar.

Toprağın altında yaşayan hayvan çıkartmalarını bulup, uygun yerlere yapıştırır mısınız?

(36)

Allah’ın izniyle, her canlı kendine uygun yerlerde yaşar.

Resmi inceleyelim. Hangi canlının, hangi yuvada yaşadığını söyleyelim.

Ardından, uygun çıkartmaları yuvaların üzerine yapıştıralım.

(37)

Yüce Allah, yiyecekleri renk ve görüntüleriyle ne kadar lezzetli yaratmış. Ayrıca hepsinin faydaları da farklı. Şimdi de Kur’ân-ı Kerîm’de çok bahsedilen incir hurma ve zeytini tanıyalım.

Peygamber Efendimiz, bu yiyeceklerin birçok derde şifa olduğunu mutlaka yememiz gerekti- ğini belirtiyor.

Bunun dışında Kur’ân-ı Kerîm’de, ismi geçen başka yiyeceklerin isimlerini bir büyüğümüz- den öğrenelim.

Sizce, tadı ve görüntüsü zeytin hurma ve incire benzeyen başka yiyecekler var mı?

(38)

Malzemelerimiz; portakal, nar, limon, elma, üzüm ve karpuz. Bu meyveleri bir büyüğümüzün

yardımıyla keselim. Ardından meyve sıkacağı ile hepsini sırayla kesip ayrı bardaklara dökelim.

Bardaklara koyduğunuz meyve sularını incelediğinizde hepsinin farklı renk ve kıvamda olduğunu göreceksiniz.

Son olarak, sırayla hepsini tadalım. Meyvelerin, lezzet ve kokusu ne kadar farklı değil mi? Şimdi de, hepsini büyük bir kap içerisine boşaltıp karıştıralım.

Daha sonra, elde edilen meyve suyunun görüntü ve tadını inceleyelim.

Elma, portakal gibi meyveleri dilimler hâlinde kesip kuru ve güneşli bir ortamda kuruyana ka- dar açıkta bekletelim. Kuruyunca cam kavanoza koyalım.

Kuruyan meyveleri, kışın kaynattığımız sıcak suyun içerisinde demlenmeye bırakalım.

İşte, size mis kokulu meyve çayı!

Bu iki deney sonunda, Yüce Allah’ın yiyecekle- re özel bir görüntü ve lezzet özelliği verdiğini anlı- yoruz. Allah’ın izniyle, ihtiyacımız olduğunda ya da istediğimizde bu güzel yiyecekleri tadabiliyo- ruz. Acıkıyoruz ve bu yiyecekleri yemek istiyo- ruz. Oysa, hasta olduğumuzda iştahımız olmaz ve en güzel yiyecekleri bile yemek istemeyiz.

Yüce Allah’a, hem bu güzel yiyecekleri yarat- tığı için hem de bizlere yemek yeme isteği verdiği için çok şükredelim.

(39)

Allah, her yiyeceği yetiştiği ortamın özelliklerine uygun bir şekilde yaratmış.

Bu nedenle bazı yiyecekler kabuklu, bazıları da kabuksuzdur.

Allah, yiyecekleri mikroplanmaması ve ezilmemesi için tıpkı sandık gibi kutularda muhafaza etmektedir.

Ancak bazı yiyeceklerin dış yüzeyi ince zarla kaplanmıştır.

(40)

Şimdi, kabuğu olmayan yiyecek çıkartmalarını bulup uygun yerlere yapıştıralım!

(41)

Allahü Tealâ, vücudumuzdaki her organı özel görevlerle ve olması ge- rektiği yerde yaratmıştır.

Vücudumuzdaki her organın bir görevi vardır.

Organlarımızın biri dahi çalışmasa yaşantımız zorlaşır.

Bizler vücudumuzu çok iyi koruyup nefes alabildiğimiz, yemek yiyebildi- ğimiz, konuşup görebildiğimiz, duya- bildiğimiz, koku alabildiğimiz, hisse- debildiğimiz ve düşünebildiğimiz için her zaman Allah’a şükretmeliyiz.

Öncelikle uygun yerlere çıkartmaları yapıştıralım.

Resmi inceleyip, bir büyüğünüzün yardımıyla organların isimlerini öğrenebilirsiniz.

Ardından, organların isimlerini ok işaretiyle gösterilen bölümlere bir bü- yüğünüzün yazmasını isteyebilirsiniz.

(42)

Peygamber Efendimiz, çok iyi bir ba- baydı. Çocuklarının hepsini de çok sever- di. Onlarla çok yakından ilgilenirdi.

Çocuklarıyla oyunlar oynar ve şakala- şırdı. Ailesi olmayan çocuklarla da ilgile- nir, şefkat gösterirdi.

Hazreti Enes, daha çocukken Peygam- ber Efendimizin yanına gelmiş ve ondan pek çok şey öğrenmişti.

Hazreti Zeyd de ailesi yerine Efendimi- zin yanında kalmayı tercih etmişti.

Peki, sizin babanız nasıl birisi? Anlatır mısınız?

(43)

Sizce, Yusuf ve Yaren, babalarıyla birlikte nereye gidiyorlar?

Siz, babanızla birlikte nerelere gidersiniz?

Resmi boyar mısınız?

(44)

Babacığım

Bütün gün onu özlüyorum.

Hemen akşam olsun istiyorum.

Eve gelince, “Hoş geldin!” diyorum.

Sonra, ona sarılıp öpüyorum.

Çünkü o bizim için çalışıyor.

Her zaman koruyup seviyor.

BABACIĞIM, biz de seni çok seviyoruz.

Allah, sana güç versin diye dua ediyoruz.

RABİA YILDIRIM

Yılda sadece bir kere Babalar Günü kutlanır. Ama bizler, her zaman babalarımızı, sevip saygı duymalıyız.

Babanızı çok sevdiğinizi nasıl gösterirsiniz?

(45)

Yusuf, babasıyla birlikte balık tutuyor. Daha sonra balıkları kızartıp yiye- cekler. Allah, hayvan ve bitkileri biz insanların hayatlarını kolaylaştırmak için görevlendirmiş. Onlar, bu görevi yaparlarken çok mutlu oluyorlar.

Yusufların, tutacakları balıklara gülen yüz çıkartmalarını yapıştırır mısınız?

(46)

Kravatı, şekiller çizip boyayarak tasarlamaya ne dersiniz? İsterseniz artık materyallerde kullanabilirsiniz. Bu faaliyet, babanız için güzel bir hediye olabilir!

(47)
(48)

Allah, her insana bazı yetenekler vermiştir. İnsanlar da bu yetenekleri ve istekleri doğrultusunda bir meslek seçerler. Çalışmalarının karşılığında da para kazanırlar.

Resimleri inceleyip bu kişilerin hangi mesleği yaptığını söyleyelim.

Peki, babanızın mesleğini söyler misiniz?

Babalarımız, bizlerin rahat ve mutlu bir şekilde yaşayabilmemiz için çalışırlar.

Bazı ailelerde hem anne hem de baba çalışır.

Sizin anneniz de çalışıyor mu?

(49)

Sevgili Çocuklar!

Kitaplarımızda size Allah’ın yarattığı güzellikleri tanıtmaya çalıştık. Bu güzellikleri sizler de tek tek araştırıp keşfedebilirsiniz. Allah’ın yarattığı her şeyin ne kadar kusur- suz ve farklı görevleri olduğunu göreceksiniz.

Son olarak sizlere Yaren ve Yusuf bir şiir okumak istiyorlar.

Onları hep birlikte dinleyelim:

“Allah’ım, yarattığın her şey çok güzel.

Çiçekler, kediler, kelebekler, böcekler...

Bitkiler ve hayvanlar bizlere hizmet ediyor.

Canım Peygamberimin, nuru her yere yansıyor.

Senin izninle, çiçekler dünyayı süslüyor.

Su, hava ve toprak canlılara hayat veriyor.

Güneş, ay ve yıldızlar her yeri aydınlatıyor.

Rüzgar, yağmur ve kar da yıkayıp temizliyor.

Allah’ım, yarattığın her şey için Sana şükürler olsun.

Yaptığımız iyiliklerle cennetimizde çok güzel olsun.”

Referanslar

Benzer Belgeler

Bir gün Hazreti İbrahim, yanındaki insanlara ders vermek için önce uzaktan çok küçük görünen bu yıldıza baktı?. Amacı, o insanları inandıkları

Bu çalışmanın amacı: bir sosyal pazarlama aracı olarak sigara bırakma kamu spotlarına yönelik bilişsel tutum, duygusal tutum ve etiksel algıların, sigara

Bir sanat eseri için farklı dönemde farklı yorumların yapılması, sanatın içinde bulunduğu dönemdeki sosyal yapıyla da doğru orantılı olarak değişmektedir.. Sosyolojik

hakkında silahla tehdit suçunu işlediği iddiasıyla yargılama yapılmış, yapılan yargılama sonucunda çocuk hakkında 2 YIL HAPİS CEZASI verilmiş, verilen

Tüketicilerin spor merkezi seçiminde, pazarlama karması elemanları ile ilgili faktörlerin, katılımcıların gelir durumuna göre farklılaşıp farklılaşmadığına

Özdemir [17] tarafından Gobio gymnostethus türünün üreme ve büyüme biyolojisi üzerine yürütülen çalışmada bu türün Melendiz Nehri’nde dağılım gösteren

Bu tez çalışmasında elektrik ve manyetik özellikleriyle birlikte bir çok yönden incelenen fakat dinamik faz geçişleri bakımından üzerinde hiçbir çalışma

explain the different dynamics behavior of tumor cells such as tumor dormant state, tumor remission and uncon- trolled tumor