• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de Kobiler ve KOSGEB

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye’de Kobiler ve KOSGEB"

Copied!
134
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)

ÖZET

Planlama Uzmanlığı Tezi

TÜRKİYE’DE KOBİ’LER VE KOSGEB

Mehmet CANSIZ

Küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) ülke ekonomisi içindeki önemi her geçen gün artmakta ve bu işletmelerin istihdam, üretim, ihracat, katma değer ve yatırım içindeki payları, önemli büyüklüklere ulaşmaktadır. KOBİ’lere yönelik politika ve programların geliştirilmesi ve mevcut uygulamaların iyileştirilmesi amacıyla bu alanda daha çok araştırma ve değerlendirme yapılması gerektiği gerçeğinden hareketle hazırlanan bu çalışmanın amacı, etkin bir KOBİ destek politikası geliştirilmesi sürecinde politika belirleyiciler ile uygulayıcılara yol gösterecek önerilerin geliştirilmesidir.

Çalışmada KOBİ’lerin önemi ve desteklenmesine ilişkin gelişmiş ülke örnekleri hakkında literatür taraması ve AB’de KOBİ’leri geliştirmeye ve desteklemeye yönelik politika programları incelenerek Türkiye ile karşılaştırması yapılmış, Türkiye’de KOBİ’lerin durumu analiz edilmiş ve ülkemizde KOBİ’lere yönelik en kapsamlı destek programını uygulamakla sorumlu bir kamu kuruluşu olan Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (KOSGEB) 2000-2007 yılları arasında yürüttüğü KOBİ’lere yönelik destek programları değerlendirilmiştir.

Çalışma kapsamında yapılan analizler neticesinde, gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında Türk KOBİ’lerinin finansman, teknoloji, yönetim ve kalite altyapılarının son derece yetersiz olduğu, bunun yanında etkin destek modelleriyle de desteklenemedikleri sonucuna ulaşılmıştır. Değerlendirilen KOSGEB destek programlarının kapsam ve verimlilik açısından yeterli olmadığı tespit edilmiştir. Bu kapsamda, KOBİ’lerin tespit edilen sorunlarını çözebilecek bir KOBİ destek sistemine ulaşılması amacıyla, KOSGEB’in destek politika ve programlarını bütüncül bir yaklaşımla geliştirmeye yönelik öneriler getirilmiştir.

(4)

ABSTRACT

Planning Expertise Thesis SMEs AND KOSGEB IN TURKEY

Mehmet CANSIZ

The importance of SMEs in the economy is increasing and though the share of these enterprises in workforce, exports, creation of added value and investments is increasing. This study has been initiated with the belief of there is strong need to develop programs and policies regarding SMEs, evaluation and improvement of current implementations. For this purpose, this study aims at formulating some recommendations for the policy making and implementing bodies to show the way for effective SME supporting policies.

Study was conducted by making literature survey on the importance of SMEs and support systems, and by evaluation and comparison of the policy programs of developed countries and Turkey regarding the improvement of SMEs and support systems. Besides, the analysis of SMEs in Turkey is conducted and the SME support programs of KOSGEB (Small and Medium Industry Development Organization), the public institution which implements the most comprehensive support program for SMEs, in the period 2000-2007 are analyzed.

As a result of the analysis conducted during the study, it is concluded that Turkish SMEs are insufficient in terms of finance, technology, managing and quality infrastructure in comparison to developed countries, and they are not supported by effective supporting models. The evaluated KOSGEB supporting programs are found to be insufficient in terms of coverage and efficiency. Within this context, some recommendations are derived for developing the supporting policies and programs of KOSEB, to achieve a SME support system that can solve the problems detected in this study.

(5)

İÇİNDEKİLER ÖZET ... i ABSTRACT...ii İÇİNDEKİLER ...iii TABLOLAR ... iv KISALTMALAR ...vii GİRİŞ ... 1

1. DÜNYADA KOBİ’LERİN ÖNEMİ VE DESTEKLENMESİ... 3

1.1. KOBİ Tanımı ... 3

1.2. KOBİ’lerin Önemi ... 4

1.3. KOBİ’lerin Desteklenmesi... 7

1.4. Gelişmiş Ülkelerde KOBİ’lere Sağlanan Destekler... 14

2. AVRUPA BİRLİĞİ’NİN (AB) KOBİ POLİTİKALARI ve DESTEKLERİ ... 21

2.1. AB’de KOBİ’ler... 21

2.2. AB KOBİ Politikası ... 24

2.3. AB Ülkelerinde Ortak KOBİ Destek Programları ve Uygulama Araçları... 26

2.4. Avrupa Birliğinde Devlet Yardımları ... 29

3. TÜRKİYE’DE KOBİ’LER VE KAMU KOBİ POLİTİKALARI... 33

3.1. Türkiye Ekonomisi İçinde KOBİ’lerin Yeri ve Önemi... 34

3.2. Türkiye’de KOBİ Politikaları ve Destekler ... 40

3.3. KOBİ’lerin İhtiyaçlarının Tespiti... 45

4. KOSGEB’İN YAPISI VE DESTEK SİSTEMİ ... 80

4.1. KOSGEB’in İdari ve Mali Yapısı ... 80

4.2. KOSGEB’in Destek Sistemi ... 89

4.2.1. KOSGEB Desteklerinin Gelişimi ... 89

4.2.2. Desteklerin Ölçeklere, Sektörlere ve Bölgelere Göre Dağılımı ... 107

5. SONUÇ VE ÖNERİLER ... 116

(6)

TABLOLAR

Tablo 1.1. Ülkelerin KOBİ Tanımlarını Belirlerken Dikkate Aldığı Ölçütler... 3

Tablo 1.2. AB-Türkiye KOBİ Tanımı... 4

Tablo 1.3. KOBİ’lerin Ülke Ekonomileri İçindeki Yerleri... 5

Tablo 1.4. Ülkeler İtibarıyla İmalat Sanayiindeki İşletmelerin ve İstihdamın İşletme Büyüklüğüne Göre Dağılımı (2002)... 6

Tablo 2.1. AB’de KOBİ’lerin İstihdam ve Katma Değer Payları (2005) ... 21

Tablo 2.2. AB-Türkiye İmalat Sanayii Ölçeksel Bazda Göstergeler (2005) ... 23

Tablo 2.3. AB-15 Devlet Yardımlarının Sektörel Dağılımları………...30

Tablo 2.4. İmalat Sanayii Devlet Yardımları ... 31

Tablo 2.5. Türkiye’de KOSGEB ve DTM’ce Verilen Hibe Destekler... 31

Tablo 2.6. Seçilmiş AB Ülkeleri ve Türkiye İmalat Sanayiine Verilen Destekler .... 32

Tablo 3.1. Türkiye’de İmalat Sanayii İşletmelerinin Ölçeksel Dağılımı ... 35

Tablo 3.2. OECD Teknoloji Sınıflamasına Göre Türkiye’de İmalat Sanayiinde Kurulan-Kapanan İşletme Sayıları (2003-2006) ... 36

Tablo 3.3. AB ve Türkiye’de Açılan Kapanan İşletmelerin Tüm İşletmelere Oranı. 37 Tablo 3.4. Yıllara Göre İhracat Yapan İşletmelerin Ölçeksel Dağılımı ... 39

Tablo 3.5. KOBİ’lerin İhracat Bilgileri (2005)... 40

Tablo 3.6. Kredi Garanti Fonunun Sağladığı Teminat Tutarları... 44

Tablo 3.7. İşletmelerin Faaliyet Konuları ... 47

Tablo 3.8. İşletmelerin Ölçeksel Dağılımı ... 48

Tablo 3.9. Bölgelere Göre İşletme Sayıları... 49

Tablo 3.10. Anket Yapılan İllere Göre İşletme Sayıları ... 50

Tablo 3.11. İşletmelerdeki Yöneticilerin Eğitim Durumu ... 51

Tablo 3.12. İşletmelerin Sahip Olduğu Belge ve Sertifikalar ... 53

Tablo 3.13. İşletme Ölçeğine Göre Bilişim Alt Yapısı ve Bilgisayar Kullanımı ... 54

Tablo 3.14. İşletmelerin Ölçeklerine Göre Sermaye Yapıları... 56

Tablo 3.15. KOBİ’ler ve Teşvik Belgesi ... 56

Tablo 3.16. İşletme Ölçeğine Göre Kredi Kullanım Durumu ve Kredi Türü ... 58

Tablo 3.17. Kredilerde Banka Teminatı... 58

Tablo 3.18. Yeni Yatırım Yapma İstekliliği ve Yatırım Türü ... 60

(7)

Tablo 3.20. Alınan Hizmetler, Konuları ve İşletme Ölçeği ... 63

Tablo 3.21. İşletmelerin Yönetim, Üretim ve Satış Sistemleri ... 66

Tablo 3.22. İşletmenin Geleceğe Dönük İhtiyaçları ... 69

Tablo 3.23. İşletmelerin İhracat Yapma Durumları ... 70

Tablo 3.24. İşletmelerin İhracat Yapmama-Yapamama Nedenleri ... 71

Tablo 3.25. İhracat- Kredi Kullanım ve Kredi Türü İlişkisi ... 72

Tablo 3.26. İhracat-Yönetim, Üretim ve Satış Sistemleri İlişkisi ... 74

Tablo 3.27. İhracat-Geleceğe Dönük İhtiyaçlar İlişkisi ... 75

Tablo 3.28. İhracat Yapma Durumu ve Alınan Danışmanlık-Eğitim İlişkisi ... 76

Tablo 3.29. İhracat-Belge İlişkisi... 76

Tablo 3.30. İşletme Sermayesine Göre; İhracat, Kredi, Yatırım, İlave İşletme Sermayesi ve Ortaklık İlişkisi... 78

Tablo 4.1. KOSGEB Bütçesi (2000-2006) ... 86

Tablo 4.2. Ödenek Türlerine Göre Bütçe... 87

Tablo 4.3. 2004 Yılı Destek Bütçeleri Sapmaları ... 88

Tablo 4.4. Analiz Yöntemiyle Verilen Destekler (2003-2004)... 90

Tablo 4.5. SYH ile Verilmesi Planlanan Destekler ... 91

Tablo 4.6. SYH Dolduran İşletmelerin Çalışan Sayısı ve İhracat Durumu ... 91

Tablo 4.7. Destek Türlerine Göre Dağılım ... 92

Tablo 4.8. KOSGEB Banka Kredileri ... 94

Tablo 4.9. KOSGEB İstihdam Kredi Bilgileri... 95

Tablo 4.10. KOSGEB Destek Bütçesi-AR-GE Destekleri ... 98

Tablo 4.11. AR-GE Proje Destekleri ... 98

Tablo 4.12. KOSGEB AR-GE Projeleri Belge İlişkisi (2000-2005) ... 99

Tablo 4.13. TEKMER'lerde Destek Faaliyet Türleri (2003-2004) ... 100

Tablo 4.14. Yazılım Desteklerinin Türü ve İşletmede Çalışan Sayısı ... 102

Tablo 4.15. Nitelikli İstihdam Desteği Bittikten Sonra Elemanın İşletmede Çalışma Durumu... 103

Tablo 4.16. İstihdam Desteği Bittikten Sonra İşletmeden Ayrılma Zamanı... 103

Tablo 4.17. İstihdam Desteğini Alan İşletmelerin Çalışan Sayısı (2003-2005) .... 104

Tablo 4.18. 50'den Fazla Çalışan Olan İşletmelere Verilen İstihdam Desteği ... 105

(8)

Tablo 4.20. KOSGEB Desteklerinin Çalışan Sayısına Göre Dağılımı (2003-2007)108 Tablo 4.21. KOSGEB Desteklerinin İmalat Sanayi Alt Sektörlerine Göre Dağılımı

(2003-2007) ... 109

Tablo 4.22. KOSGEB Desteklerinin OECD Teknoloji Sıralamasına Göre Sektörel Dağılımı (2003-2007) ... 111

Tablo 4.23. KOSGEB Desteklerinin Bölgesel Dağılımı... 112

Tablo 4.24. Bölgelere Göre Bölgesel Kalkınma Destekleri... 113

(9)

KISALTMALAR

AB Avrupa Birliği AR-GE Araştırma ve Geliştirme

BDDK Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BKE Bölgesel Kalkınma Enstitüsü

BSGM Bölgesel Sanayi Geliştirme Merkez Müdürlüğü DPT Devlet Planlama Teşkilatı

DTİ Duvarsız Teknoloji İnkübatörü DTM Dış Ticaret Müsteşarlığı GSİS Genel Sanayi ve İşyeri Sayımı HM Hazine Müsteşarlığı

IRC AB Yenilik Aktarım Merkezi

İGEM İşletme Geliştirme Merkez Müdürlüğü İGEME İhracatı Geliştirme Etüt Merkezi İŞGEM İş Geliştirme Merkezi

İGM İş Geliştirme Merkezi KGF Kredi Garanti Fonu A.Ş. KOBİ Küçük ve Orta Boy İşletme

KOSGEB Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı KÜGEM Küçük İşletme Geliştirme Merkez Müdürlüğü

MPM Milli Prodüktivite Merkezi

NBIA National Business Incubation Association ORTKA Ortak Kullanım Atölyesi

OSB Organize Sanayi Bölgesi TEKMER Teknoloji Geliştirme Merkezi

TESK Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu

TESKOMB Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği

TİM Türkiye İhracatçılar Meclisi TOBB Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TPE Türk Patent Enstitüsü

(10)

TTGV Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı

TÜBİTAK Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu

TÜRKAK Türk Akreditasyon Kurumu

SBA Amerika Birleşik Devletleri Küçük İşletmeler İdaresi SGK Sosyal Güvenlik Kurumu

STB Sanayi ve Ticaret Bakanlığı SYH Stratejik Yol Haritası

(11)

GİRİŞ

Küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) ülke ekonomisi içindeki önemi her geçen gün artmakta ve bu işletmelerin üretim, ihracat, katma değer ve yatırım içindeki payı önemli büyüklüklere ulaşmaktadır.

Yüksek vergi oranları ve girdi maliyetleri, teknoloji ve yenilikçilik düzeyinin düşük olması, finansmana erişimde yaşanan sorunlar, kalite bilincindeki eksiklik ve kamunun sağladığı hizmet ve desteklerin etkin olmayışı Türk sanayiinin rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyen unsurlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sorunlar yapısal özellikleri nedeniyle KOBİ’lerde daha fazla hissedilmektedir.

KOBİ’lerin, yapılarının küçük olması, bankacılık sisteminden yeterince yararlanamamaları, teknoloji düzeylerinin geri ve sermaye miktarlarının düşük olması, rekabet güçlerini olumsuz yönde etkilemektedir.

Ülkemizde genç nüfusun ve kadınların artan oranda işgücü piyasasına girmesi, tarım sektöründe yaşanmakta olan daralmaya bağlı olarak ortaya çıkan işgücü arzı ve sanayi sektörünün yeniden yapılanması gibi gelişmeler devam etmektedir. Bu gelişmeler, sanayi ve hizmet sektörlerinde önemli ölçüde yeni iş imkanı yaratılması ihtiyacını doğurmaktadır. Bu durumda mevcut işletmelerin büyütülmesi ve başarılı olacak yeni girişimlerin oluşturulması gerekmektedir. Bunu sağlamak için etkin bir KOBİ destek sisteminin kurulmasına ihtiyaç duyulmakta ve verilen desteklerin ihracata, istihdama ve bölgesel kalkınmaya sağlayacağı katkının artırılması önem arz etmektedir.

Bu çalışmanın amacı, KOBİ’leri desteklemek amacıyla kurulan KOSGEB’in etkin bir destek mekanizmasına sahip olmasının sağlanmasına yönelik öneriler sunmaktır. Bu çalışma ile, imalat sanayii KOBİ’lerinin ihtiyaçları doğrultusunda, etkin bir KOBİ destek politikası oluşturulması ve bu politikadan hareketle KOSGEB özelinde program ve projelerin geliştirilmesine de katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Etkin bir KOBİ destek politikası ve araçlarının oluşturulabilmesine katkı sağlamak için öncelikle KOBİ’lerin mevcut durumunun tespit edilmesi,

(12)

ihtiyaçlarının belirlenerek önceliklendirilmesi ve KOBİ’lere yönelik uygun destek önerilerinin geliştirilmesi amaçlanmıştır.

Çalışmanın birinci bölümünde, KOBİ’lerin tanımı, ekonomideki önemleri ve desteklenmesi konuları gelişmiş ülke örnekleriyle beraber incelenmiştir.

İkinci bölümde, AB’de KOBİ’lerin yapısı incelenerek Türkiye’nin KOBİ yapısı ile karşılaştırması yapılmış, AB KOBİ politika ve programları incelenmiştir.

Üçüncü bölümde, Türkiye’de KOBİ’lerin yeri ve önemi irdelenmiş, KOBİ politikaları ve destekleri incelenmiş ve KOBİ’lere yönelik etkin bir destek mekanizması oluşturulabilmesi için ihtiyaç analizi yapılmıştır.

Dördüncü bölümde, KOSGEB destek programları incelenmiş ve 2000-2007 yılları arasındaki KOSGEB destek ve faaliyetleri analiz edilmiştir.

Son bölümde ise, çalışmanın sonuçları tartışılarak değerlendirme ve önerilerde bulunulmuştur.

(13)

1. DÜNYADA KOBİ’LERİN ÖNEMİ VE DESTEKLENMESİ

1.1. KOBİ Tanımı

Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ) kavramı hemen hemen tüm ülkelerde kullanılan bir kavramdır. Kavramın ifade ettiği büyüklük; ekonomiye, sanayileşme düzeyine, pazarın büyüklüğüne, sektöre ve kullanılan üretim yöntemine bağlı olarak ülkeler arasında farklılıklar göstermektedir.1 İşletmelerin uluslararası pazarlarda rekabet edebilme kapasitesi, iç piyasada var olabilmek için taşıması gereken asgari nitelikler ve ülkelerin destek uygulamalarına tahsis edecekleri kaynakların büyüklüğü bu tanımların sınırlarının çizilmesinde belirleyici olan başlıca unsurlardır. Ülkeler, KOBİ’lerin ekonomiye olan katkılarını artırmak için çeşitli politika ve programları uygulamaya koymakta ve politika ve programların hedef kitlesini belirleyebilmek amacıyla da kendi KOBİ tanımlarını oluşturmaktadırlar.2

Ülkeler, KOBİ tanımlarını, politikaları ve kaynakları çerçevesinde sermaye büyüklüğü, işçi sayısı ve ciro gibi belirleyici unsurlardan bir ya da birkaçını kullanarak belirlemektedirler. Bazı ülkelerin tanımlarının nasıl belirlendiğine ilişkin ölçütler Tablo 1.1’de verilmektedir. Tabloya bakıldığında, tanım oluşturmada genel olarak gelişmiş ülkelerin, ciro, sermaye ve çalıştırılan işçi sayısı ölçütlerini birlikte kullanarak KOBİ tanımlarını oluşturdukları görülmektedir.

Tablo 1.1. Ülkelerin KOBİ Tanımlarını Belirlerken Dikkate Aldığı Ölçütler

ÖLÇÜTLER SERMAYE İŞÇİ SAYISI CİRO+ SERMAYE+İŞÇİ SAYISI

ÜLKELER Bangladeş Endonezya Gana Hindistan Nepal Nijerya Kenya Srilanka Brezilya Malezya OECD Tayland AB ABD Filipinler Japonya Peru Sudan Türkiye Venezuella Kaynak: Sanayi Politikaları Özel İhtisas Komisyonu Raporu, DPT, 2000.

1 Karataş, 1991.

(14)

Tablo 1.2’de görüleceği üzere ülkemizde, çalışan sayısı bakımından AB ile uyumlu bir KOBİ tanımı yapılmıştır.3 Ancak, ülkemizde işletmelerin ciro ve sermaye yapılarının küçük olması nedeniyle bu ölçütler bakımından AB KOBİ tanımında kabul edilen değerlerin altında bir değer belirlenmiştir. AB’ye uyum çerçevesinde çıkarılan söz konusu yönetmeliğe göre ülkemizde faaliyet gösteren işletmelerinin yaklaşık yüzde 99’u KOBİ niteliğindedir.

Tablo 1.2. AB-Türkiye KOBİ Tanımı

Tanım Kriteri Mikro İşletme Küçük İşletmeler Orta Ölçekli İşletmeler

Çalışan Sayısı ≤10 ≤50 ≤250

Yıllık Net Satış Hasılatı ≤2 Milyon Avro ≤10 Milyon Avro ≤50 Milyon Avro AB

Yıllık Mali Bilançosu ≤2 Milyon Avro ≤10 Milyon Avro ≤43 Milyon Avro

Çalışan Sayısı 0–9 10–49 50–249

Yıllık Net Satış Hasılatı ≤1 Milyon YTL (606.000 Avro) ≤5 Milyon YTL (3 Milyon Avro) ≤25 Milyon YTL (15,15 Milyon Avro) TÜRKİYE

Yıllık Mali Bilançosu ≤1 Milyon YTL (606.000 Avro)

≤5 Milyon YTL (3 Milyon Avro)

≤25 Milyon YTL (15,15 Milyon Avro) Kaynak: KOBİ Tanımı Yönetmeliği.

1.2. KOBİ’lerin Önemi

KOBİ’ler değişen piyasa koşullarına karşı hızlı uyum yetenekleri, esnek üretim yapıları, bölgesel kalkınmadaki rolleri, işsizliğin azaltılması ve yeni iş alanlarının açılmasındaki katkıları gibi bir dizi olumlu özellikleri nedeniyle ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmasında önemli bir işlev görmektedirler. KOBİ’ler sağladıkları bu katkılarından dolayı kamu politikalarının önemli uygulama alanlarından biri haline dönüşmüştür. Bu çerçevede, başta gelişmiş ülkeler olmak üzere tüm ülkeler KOBİ’lerin doğması, büyümesi, gelişmesi ve korunabilmesi için elverişli ekonomik ortamı yaratacak politikaları geliştirmeye çalışmaktadırlar.4

3 Resmi Gazete 18.11.2006 tarih ve 997 sayılı KOBİ Tanımı Yönetmeliği. 4 DPT, 2004:3.

(15)

Tablo 1.3’de KOBİ’lerin ülke ekonomileri içindeki yerleri verilmiştir. Tablodan görüleceği üzere ülkelerdeki KOBİ’lerin durumuna bakıldığında;

• Toplam işletmelerin çok büyük bir kısmı KOBİ’dir.

• Toplam istihdamın yarısından fazlasını KOBİ’lerde çalışanlar oluşturmaktadır.

• Yatırımların yaklaşık üçte biri KOBİ’lerce yapılmaktadır. • Katma değer ve ihracat içinde önemli paylara sahiptirler.

Tablo 1.3. KOBİ’lerin Ülke Ekonomileri İçindeki Yerleri (Yüzde)

ABD Almanya Hindistan Japonya İngiltere G.Kore Fransa İtalya Türkiye* KOBİ’lerin Toplam İşletmelere Oranı 97,2 99,8 98,6 99,4 96 97,8 99,9 97 98,9 KOBİ’lerde Çalışanların İstihdamda Oranı 50,4 64 63,2 81,4 36 61,9 49,4 56 76,7 KOBİ’lerin Yatırımdaki Payı 38 44 27,8 40 29,5 35,7 45 36,9 38 KOBİ’lerin Üretimdeki Payı 36,2 49 50 52 25,1 34,5 54 53 37,7 KOBİ’lerin İhracattaki Payı 32 31,1 40 38 22,2 20,2 23 - 10 KOBİ’lerin Katma Değer İçindeki Payı 36,2 49 50 52 25,1 34,5 54 53 26,5 KOBİ’lerin Kredilerde Payı 42,7 35 15.3 50 27,2 46,8 48 - 25**

Kaynak: OECD 2002, * KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı 2003, **BDDK 2007.

Tablo 1.4’de ülkeler itibarıyla imalat sanayiindeki işletmelerin sayısı ve istihdamın işletme büyüklüğüne göre dağılımı verilmiştir. Tablo incelendiğinde, KOBİ’lerin, OECD ülkelerinde imalat sanayi işletmelerinin yüzde 98-99’unu ve istihdamın ise yaklaşık yüzde 60’ını oluşturarak temel iş yaratan kesimi oluşturduğu görülmektedir. Son yıllarda, KOBİ sayısı genel işletme sayısındaki artıştan daha hızlı bir büyüme göstermiştir. Ülkeler KOBİ’lerin endüstriyel yapılanma için çok önemli olduğunu kabul etmekte ve ulusal KOBİ politikalarını ve programlarını oluşturmaktadırlar.

(16)

Tablo 1.4. Ülkeler İtibarıyla İmalat Sanayiindeki İşletmelerin ve İstihdamın İşletme Büyüklüğüne Göre Dağılımı (2002)

Ülkeler İşletme Büyüklüğü 1-9 10-49 50-249 250+ İşletme Sayısı (Yüzde) İstihdam (Yüzde) İşletme Sayısı (Yüzde) İstihdam (Yüzde) İşletme Sayısı (Yüzde) İstihdam (Yüzde) İşletme Sayısı (Yüzde) İstihdam (Yüzde) Türkiye 90,3 27,6 7,8 20,9 9,1 34,9 0,4 30,5 Avustralya 72,6 14,1 21,8 20,5 4,1 17,8 1,5 47,7 Avusturya 71,0 10,3 21,8 18,9 5,5 26,9 1,6 43,8 Belçika 79,4 11,6 15,5 18,9 4,1 23,8 1,0 45,8 Çek Cumhuriyeti 89,2 14,2 7,6 15,6 2,6 25,5 0,7 44,7 Danimarka 71,4 7,4 21,1 18,9 6,0 26,3 1,5 47,4 Finlandiya 84,0 9,0 11,4 14,8 3,6 22,5 1,0 53,7 Fransa 81,6 12,0 14,0 19,0 3,4 22,3 0,9 46,7 Almanya 62,1 6,7 27,3 14,5 8,4 23,7 2,2 55,1 Yunanistan … … 79,4 26,6 17,1 34,0 3,5 39,5 Macaristan 87,2 16,1 9,4 16,5 2,7 23,2 0,8 44,2 İrlanda 39,0 4,4 42,0 19,2 15,2 32,3 3,8 44,2 İtalya 83,4 25,5 14,4 31,0 1,9 20,8 0,3 22,8 Japonya 50,9 10,8 39,2 28,4 8,5 29,9 1,4 30,9 Kore 88,6 42,9 8,3 20,7 2,9 23,2 0,2 13,3 Hollanda 74,7 9,9 18,9 23,3 5,2 30,6 1,2 36,2 Norveç 60,6 8,7 29,4 22,9 7,6 28,3 1,7 40,1 Polonya 89,7 19,4 6,5 12,8 3,0 27,9 0,8 39,9 Portekiz 78,9 18,9 16,7 28,1 3,9 29,3 0,5 23,7 İspanya 78,4 19,2 18,4 31,9 2,8 22,6 0,5 26,2 İsveç 85,4 11,1 10,8 15,2 3,0 20,7 0,8 53,0 İngiltere 71,7 10,1 21,0 18,8 5,9 25,8 1,5 45,3 Kaynak: TÜİK 2003, OECD 2005.

Dünyada KOBİ’lerin önemine ilişkin literatürde çok sayıda yapılmış çalışma vardır. İtalya’da KOBİ’lerin istihdam yaratma, teknoloji, değişim, verimlilik ve katma değer gibi özellikleri bakımından büyük şirketlerden daha iyi durumda oldukları görülmektedir. Japonya’nın rekabet gücünün gerisinde sözleşmeli çalışan bu işletmelerin oluşturduğu bir ağın bulunduğunu ortaya koymaktadır. California’da ise KOBİ’lerin canlılığına ve ekonomide oynadıkları kritik role dikkat çekilmektedir. Dolayısıyla, KOBİ’lerin ekonominin esnek üretim sistemine gayet iyi ayak uydurmuş örgütlenme biçimleri olarak görüldüğünün doğruluğu kanıtlanmış olmakla

(17)

beraber, yenilenmiş dinamizmlerinin ekonomik güç yapılanmasının merkezinde yer alan büyük şirketlerin denetiminde olduğu da doğrulanmaktadır.5

1.3. KOBİ’lerin Desteklenmesi

Ekonomik ve sosyal bakımdan KOBİ’lerin öneminin anlaşılması II. Dünya Savaşı dönemine rastlamaktadır. KOBİ’lerin istihdam içindeki payı, ülkeleri bu kesimi korumaya yönelik tedbirler almaya itmiştir. Savaş sonrası dönemde, tüm dünyada, KOBİ’leri desteklemek için politikalar geliştirilmiş ve onların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik destekler sağlanmaya başlanmıştır. Bu destekleri KOBİ’lere verebilmek için ülkeler hizmet ağlarını mümkün olduğunca geniş bir şekilde oluşturmaya çalışmışlardır. KOBİ destek sistemlerinin kurulduğu ve geliştiği 1950’li yıllardan 1980’li yılların sonuna kadar devam eden dönemde KOBİ’lerin desteklenmesine yönelik uygulamalara ağırlık verilmiştir.

Günümüzde, KOBİ politikaları artık uluslararası bir nitelik kazanmıştır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, kendi KOBİ’lerini dolayısıyla pazar paylarını korumak için birbirlerinin KOBİ destek uygulamaları üzerinde belirleyici ve hatta sınırlayıcı tedbirler alma yolunda uluslararası düzeyde kararlar almışlardır. Bu çerçevede ulusal ve uluslararası düzeyde KOBİ hizmet ve destek politikaları yeniden yapılandırılmakta olup, temel olarak KOBİ’ler için uygun iş ortamının yaratılması ve onların iç ve dış pazarlarda rekabet edebilirliklerinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır.

KOBİ’lerin geliştirilmesi ve desteklenmesine yönelik yapılanmaların neredeyse tamamı kamu kesimi tarafından yapılmakta ve öncelikle KOBİ’lerin her türlü finansman, eğitim, danışmanlık ve teknoloji talebini karşılayacak yapılanmalar oluşturulmaktadır.6

5 Castells, 2005:212-213.

(18)

Tüm dünyada KOBİ’ler, ekonomik kalkınmaya ve iş yaratmaya önemli katkı sağlayıcılar olarak kabul edilirler.7 Küçük işletmeler, büyük işletmelere kıyasla yeni iş yaratılmasına daha çok katkı sağlamaktadır.8 Küçük işletmelere yönelik politikalar üzerinde önemle durulmasının nedeni, istihdam yaratma ve artırma kapasitelerinin fazla olmasından kaynaklanmaktadır. Uzun bir süre boyunca KOBİ’lerin tümüne yönelik istihdam artırıcı programlar ve destekler sağlandıktan sonra, artan bir şekilde politika yapıcılar küçük işletmelere bir bütün olarak yaklaşmanın ekonomik ve sosyal sınırlamalarının farkına varmaya başlamışlardır.9 Yeni işlerin KOBİ’lerin küçük bir kısmı tarafından sağlandığı görüşü yaygın bir şekilde kabul görmektedir.10 Bu nedenle son zamanlarda küçük işletmeler alanında büyüme eğilimi olanlara odaklanma şeklinde bir anlayış vardır. Bu değişim politika oluşturmada, desteklerin uygulanmasında ve ilgili araştırma sonuçlarında görülmektedir.11 Bu anlayışın temelinde yatan düşünce; eğer destek kaynakları sınırlıysa desteklerin etkinliğini artırmak için bu kaynakların büyüme ve istihdam yaratma potansiyeli olan KOBİ’lere verilmesidir.12

KOBİ’ler desteklenirken, gelişme ve büyüme potansiyeli olan KOBİ’leri belirlemekte kullanılan ve bazıları aşağıda verilen ölçütlere göre işletmeler seçilebilir:

• Ürün, pazar veya teknolojide önemli bir atılım yapmış, yapmakta olan ve yapma potansiyeli olan firmalar,

• Gelişme ve büyüme vizyonu ile stratejileri somutlaşmış, bunları gerçekleştirmek için aktif kaynak ve yardım arayışı gösteren firmalar,

• İhracat yapmak için somut adımlar atmış veya hali hazırda ihracat yapmakta olan firmalar.

7 Morris and Brennan, 2000.

8 Birch, 1979. 9 Gray, 2000.

10 Stanworth ve Curran 1976; Burns ve Dewhurst 1996; Glancey 1998. 11 Bridge, 1998.

(19)

Staley ve Morse, sürekli bir mali yardım almadan, kendi ayakları üzerinde durabilecek ve milli gelirin büyümesine olumlu katkıda bulunabilecek işletmelerin geliştirilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Bu yaklaşım, KOBİ’lerde verimliliğin sağlanması gerektiğini vurgulamaktadır.13 Aynı konuda Cook’a göre küçük işletmeler yeni teknolojileri ve üretim yöntemlerini kullanmaları ve uzun vadede mümkün olduğu ölçüde üretim ölçeklerini artırmaları konusunda özendirilmelidir.14

KOBİ’lerin gelişmesinde iç ve dış faktörlerin etkisi ayrıştırılmaya çalışılmıştır. 1970’lerde düşük gelirli ülkelerde oluşturulan politikalarda küçük işletmelerin aleyhine bir yaklaşım görülmüş ve politikalardaki bu eğilimi telafi etmek için destek kurumları tasarlanmaya başlanmıştır.15 KOBİ’leri etkileyen dışsal faktörler, uygun maliyetli kredinin sağlanamaması, yetersiz altyapı ve büyük firmaların rekabeti olarak belirtilmiştir. 1980’lerde ise düşük gelirli ülkelerde KOBİ’lerin geliştirilmesi için politikalar oluşturulması ihtiyacı üzerinde önemle durulmuştur.16

KOBİ konusunda De Chiara ve Antonio tarafından yapılan bir çalışmaya göre ise17, firmaların ihracat yoğunluğu arttıkça destekler için taleplerinin arttığı görülmektedir. Ayrıca performansı daha iyi olan firmalar kendilerine özgü desteklere yönelmektedirler. Bu durum, ihracat faaliyeti arttıkça destekler için talebin artmakta olduğunu ve firmaların farklılıklarını ve rekabet üstünlüklerini geliştiren hizmetlere yöneldiklerini göstermektedir. Firmaya özel destekler genellikle kalite konusunda rekabet eden işletmeler tarafından talep edilmektedir. Bu firmalar daha çok pazar analizi, müşteri seçimi, satış artırıcı unsurlar vb. konularda hizmet talep etmektedirler. Fiyat rekabeti yapan firmalar ise muhasebe, kredi yönetimi, finansman gibi üretim verimliliklerini ve mevcut kaynaklarını artıran hizmetleri talep etmektedirler. 13 Staley ve Morse, 1965. 14 Cook, 2001. 15 Schmitz, 1982. 16 Stewart, 1990. 17 De Chiara ve Antonio, 2002.

(20)

Rodrik’e göre, destekler sadece yeni faaliyetler için sağlanmalı, zaten yapılacak yatırımlara ve projelere destek sağlanmamalı, başarı ve başarısızlık için açıkça belirlenmiş ölçütler olmalı ve verilecek destekler sektörleri değil faaliyetleri hedef almalıdır.18

Yeni istihdam alanları yaratılmasına en büyük katkı, ayakta kalabilen ve büyüyen girişimcilerden gelecektir. Ancak, bu grubu hedef alan politika uygulamasının da maliyeti yüksek olacaktır. Girişimciliği, işsiz ve düşük gelirli kişiler arasında teşvik ederek yoksulluk ve sosyal eşitlik konularına eğilmeyi hedeflemek, diğerine göre daha düşük bir maliyeti beraberinde getirebilecektir. Ancak, bu tür bir yaklaşım da, işten çıkarma oranlarının daha yüksek ve istihdam yaratma gücünün daha kısıtlı olmasına sebep olabilecektir.

Diğer bir politika seçeneği ise; desteğin, kurulmuş olan işletmeleri mi, yeni kurulacak işletmeleri mi, yoksa her ikisini de mi hedef alması gerektiğidir. Yeni işletmelerin oluşturulmasını hedefleyen bir politika pazarda rekabeti artıracağından güçlü işletmelerden tam destek alamayacaktır. Güçlü işletmeler, yeni kurulanlara kıyasla daha iyi bir organizasyon yapısına sahip oldukları ve tercihleri daha iyi bilindiği için oluşturulması istenen politikayı etkileyebileceklerdir.

Daha ayrıntılı belirtmek gerekirse bu alandaki bir görüş, desteğin yerleşik ve/veya hızlı büyüyen işletmelere yönlendirilmesi gerektiğini şiddetle savunmaktadır. Bunun nedeni ise, genelde başarısızlık oranlarının, kurulmuş olan girişimlerde daha az olması ve büyüme oranı yüksek olan sadece küçük bir bölümünün özel sektör iş yaratımına katkıda bulunabilmesidir. Yeni girişimlerin kurulması sırasında tahsis edilen kamusal kaynaklar, çok yüksek oranda kaybedilebilir. Çünkü, başlangıç aşamasındaki işletmeler yüksek oranda başarısız olma riski ile karşılaşmaktadırlar. İstihdam yaratılması üzerindeki etkisi de yerleşik işletmelere odaklanıldığı takdirde elde edilecek olandan daha düşük olmaktadır. Bazı çalışmalar, özellikle mikro ölçekli işletmelere yoğunlaşan belli program türlerinin, güçlü işletmelere odaklanması halinde daha etkili olacağını göstermektedir.

18 Rodrik, 2004.

(21)

Diğer taraftan, yeni kurulan işletmelere öncelik tanıyan politikayı destekleyen görüşler de vardır. Bu görüşlere göre; programlar ortalama girişim kalitesini düşürmeden yeni girişimcilerin sayısını arttırmakta başarılı olursa, hızlı büyüyen işletmelerin sayısı da artabilir. Diğer bir görüşe göre ; girişimcilik faaliyeti sırasında görülen piyasa başarısızlıklarından bazıları, yeni kurulan ve başlangıç aşamasındaki işletmeler için oldukça önemli olabilir. Diğer bir görüş ise; girişimcilik yerel kalkınmaya özgüdür. Büyüyen işletmelerin yerel ekonomiye daha az yerleşik olduğu gözlemine dayalıdır. Büyümekte olan işletmeler, genelde ürünlerinin çok daha büyük bir kısmını bölge dışı piyasalarda satmaya ve girdilerini bölge dışından temin etmeye başlarlar. Böylece yerel bir ekonomi, kurulan girişimlerin yeni faaliyet aşamalarından çıkar sağlayabilir. Bununla birlikte, yeni işletmelerin kurulmasının desteklenmesine karşı çıkan görüşler de ciddi bir şekilde dikkate alınmalıdır. Kamu kaynaklarının; ayakta kalma veya büyüme potansiyelleri dikkate alınmadan, yeni işletmelerin sayısını artırmaya yönelik programlara tahsis edilmesi, kaynakların boşa harcanması anlamına gelecektir.19

Sonuç olarak; politikaların hem yüksek nitelikli yeni girişimlerin kurulmasını, hem de var olan küçük işletmeleri desteklemesi gerekmektedir. Bu ikisi arasında uygun bir dengenin kurulması ülkenin ya da bölgenin özgül koşullarına bağlı olmalıdır.

İşletmeler açısından rekabet gücü, piyasadan pay alabilme kapasitesi anlamına gelir. Burada vurgulanması gereken bir husus, genişleyen bir pazarda daha fazla şirkete de yer olacağı için, piyasadan pay alabilmek her zaman rakipleri bertaraf etmek anlamına gelmez. Ancak rekabet gücünün artırılmasının gerisinde, genelde kazananları ve kaybedenleri olan rekabetçi bir dünyada piyasanın ve kamunun iyi olan girişimcileri ödüllendireceği ve başarısız olanları ise dışlayacağı yönünde Darwinci bir anlayış da vardır. Dolayısıyla hem işletmeler hem de ülkeler açısından rekabet gücü, genişleyen bir pazarda, piyasa konumunun güçlendirilmesini gerektirir.20 Dışlayıcı, seçici ve son derece dinamik bir ortamda rekabet mücadelesi

19 OECD, 2003:120-122.

(22)

veren işletmelere, verilecek destekler seçilirken başarılı olma şansı olan işletmelerin desteklenmesinin gerekli olduğu düşünülmektedir.

Hangi KOBİ’lerin desteklenmesi gerektiği hususunun önemli olmasının yanısıra etkin destek programlarının oluşturulması ve uygulanması ile tahsis edilen kaynakların sonuçlarının izlenmesi ve değerlendirilmesi de oldukça önemlidir. Desteklerin uygulama sonuçlarının ekonomiye, işletmeye ve o işletmenin bulunduğu piyasaya olan katkısının bilinmesi politikaların oluşturulması ve desteklerin önceliklendirilmesi için gereklidir.

Destek programını oluşturan ve uygulayan birimler, programların hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını ve kaynakların maliyet etkinliğine göre kullanılıp kullanılmadığını değerlendirmek ve uygulamanın etkinliklerini ölçmek zorundadırlar. KOBİ politikalarının yürütülmesinden ve koordinasyonundan sorumlu program yöneticileri, programların tasarımında ya da yürütülmesinde hangi değişikliklerin etkililiği veya verimliliği arttıracağını sürekli olarak sorgulayarak kaynak dağılımını yapmalıdırlar.

Yürütülen programların etkinliği; maliyet – kar analizi, ekonomik etki analizi ve vaka incelemeleri gibi yöntemlerle değerlendirilebilir.21 KOBİ’ler için hazırlanan programın hedeflerinin, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına ve piyasanın koşullarına uygun olması, aynı hedeflere ulaşacak diğer programlardan daha etkili olması, diğer programlarla etkileşim içinde olması, hedeflerine ulaşmada maliyet etkinliğine sahip olması, programın sonuçlarının yeni program önerisine girdi verebilmesi ve politika değişikliklerine uyum sağlayacak esnekliğe sahip olması gerekmektedir.22

KOBİ’ler desteklenirken dünyada genellikle İş Geliştirme Merkezleri (İGM) kullanılmaktadır. Bu merkezlerin temel amaçları bölgesel ve ulusal ekonominin güçlenmesini sağlamak için yeni işletme ve yeni iş yaratmak ve bunların ayakta kalabilmesi için her türlü danışmanlık, eğitim, teknolojik ve finansal destekleri sağlamaktır.23

21 OECD, 2004:82.

22 OECD, 2000:27 – 28; Andersson, 2000. 23 NBIA, 2003.

(23)

ABD’de 1980’lerden bu yana 900 adet İGM kurulmuş olup bunların yüzde 27’si üniversitelerle ilişkilidir. ABD dışında dünyada 2.500 iş geliştirme merkezi bulunmakta ve bunların yaklaşık 300’ü Almanya’da, 1.000’i diğer AB ülkelerinde bulunmaktadır.24 Ülkemizde ise İGM’lerin sayısı yaklaşık 60 tanedir. Bunlardan 25’inde işletmelere mekan sağlanmakta ve 20’si ise üniversitelerle ilişkilidir.

İş geliştirme merkezleri, yeni girişimcilere çeşitli yetenekler kazandırırken aynı zamanda işletmeler arası iletişim ağını da geliştirmektedir. Buralarda işletmelere ve yeni girişimcilere tecrübe, bilgi, motivasyon, işe başlamaya hazırlanma ve çeşitli hizmetleri paylaşma ile finansal destekler sağlanmaktadır.25 Bir çok çalışmada26; iş geliştirme merkezinde mekan, sermaye, danışmanlık hizmetleri ve geniş bir iletişim ağının yer alması gerektiği vurgulanmaktadır.

Üniversitelerle ilişkili destek merkezleri teknoloji odaklı olmakla beraber girişimciye, ürününü uygun şartlarda geliştirmek için hem mekan hem de işini başarabilmek için ihtiyacı olan bilgi ve becerileri kazandırmakta ve ticarileştirilebilen yenilikçi faaliyetleri desteklemektedirler.27 Bu merkezlerin etkin bir şekilde çalışabilmesi için; eylem stratejilerinin olması, uygun fiziksel koşullarının bulunması, girişimci ağlarına kolay erişim sağlaması, uzman ve danışman desteği sağlaması, finansman desteği ve danışmanlığı ile Ar-Ge ve teknoloji transferi faaliyetlerinde destek sağlaması, hukuk ve iş danışmanlığı, girişimci eğitim programları düzenlemesi ve devlet desteğinin olması gerekmektedir.28

Bu merkezlerin; yaratılan iş, üretilen yenilik sayısı, yeni kurulan işletme sayısı, işletmelerin mezun (başarılı) olma durumu, yatırımların, istihdamın ve satışların artması gibi ölçütlerle ekonomik kalkınmaya etkisi incelenmelidir.29

Sonuç olarak; iş geliştirme merkezleri yeni işletmelerin kurulmasına ve mevcut işletmelerle birlikte hızlı bir şekilde ülke kalkınmasına katkı sağlamaktadırlar.

24 Scaramuzzi, 2002:5.

25 Allen ve Bazan, 1990.

26 Allen ve McCluskey 1990; Duff 1994; Hansen, 2000; Lyons 1996; Sherman ve Chappell 1998. 27 Tornatzky, 1996.

28 Lee ve Osteryoung, 2004. 29 Markley ve McNamara, 1994.

(24)

1.4. Gelişmiş Ülkelerde KOBİ’lere Sağlanan Destekler

Gelişmiş ülkelerde KOBİ’lere sağlanan desteklerinin incelenmesi ve bu tecrübelerden yararlanmak amacıyla, Almanya, Fransa, İtalya, ABD, Japonya ve Kore örnekleri sırasıyla incelenmiştir. İncelemede genel olarak OECD’nin 2000, 2002 ve 2005 yıllarında yayınlanan “Small and Medium Enterprise Outlook” çalışmasından yararlanılmıştır.30

Almanya

Almanya’da KOBİ’lere sağlanan finansal destekleri aşağıdaki gibi özetlemek mümkündür:

• Kredi ve teminatlar, • Öz sermaye yardımı, • KOBİ yatırım kredisi, • Yatırım kredileri,

• İşyeri destek programları, • Yenilikçilik teşvik programı, • Kredi garanti teminat finansmanı, • AR-GE finansman destekleri.

Fransa

Fransız Hükümeti, KOBİ’lerin ekonomi ve sosyal yaşam içindeki yeri ve istihdam yaratma kapasiteleri sebebiyle bu kesime özel önem vermektedir.

Öz kaynak yatırımlarını desteklemek için geliştirilen araçlar olarak; • Öz varlıklara yatırılan yaşam sigortası sözleşmeleri,

30 OECD 2000, 2002, 2005.

(25)

• Kamu risk sermayesi fonu,

• Yeni açılan işletmelerde vergi ertelemeleri, • Yeni açılan işyeri için fonlar,

• Küçük yatırım teşvikleri sayılabilir.

Fransa’da KOBİ’lere yönelik olarak belirlenen destek tedbirleri üç temel hedefe yönelik olarak düzenlenmektedir. Bunlar:

• KOBİ’lerin nakit akışlarının iyileştirilmesi, risk sermayesinin geliştirilmesi ve KOBİ Geliştirme Bankası kaynaklarının artırılması,

• Yeni yatırımlar ve yeni açılan işyerleri de dahil olmak üzere yenilikçi işletmelere borç desteği sağlanması,

• KOBİ’lerle ilgili taraflar arasında daha etkin işbirliğinin sağlanması, işletmelerin gelişmeleri ve yeni piyasalara girmeleri ile yeni teknoloji kullanımı için yardım edilmesidir.

Fransa’da KOBİ’lere yönelik uygulanan politikalarda, sanayi sektöründeki KOBİ’ler ayrı olarak ele alınmaktadır. Bu kesime özel önem verilmekte ve genel KOBİ desteklerine ek olarak, özel destek tedbirleri uygulanmaktadır.

İtalya

KOBİ’lerin desteklenmesine yönelik politikalar üç başlık altında toplanabilir; • KOBİ’ler için elverişli bir çalışma ortamının yaratılması,

• İşletmelerin yerel düzeyde bulundukları ortamda gelişmelerinin desteklenmesi,

(26)

İtalya’da KOBİ’lerin iş ortamlarının iyileştirilmesine yönelik yasal ve bürokratik engellerin azaltılması ve böylece girişimciliğin özendirilmesi amacıyla yapısal reformlar yapılmış ve bazı programlar uygulamaya koyulmuştur. Bu çalışmalar kapsamında vergi sisteminin basitleştirilmesi, vergi indirimleri, araştırma ve mesleki eğitim programlarının hazırlanması ve uygulanması ile kamu idaresinde modernizasyona yönelik çalışmalar da yer almaktadır.

İtalya’da uygulanan destekler aşağıda verilmektedir: • Üretim yatırımlarının teşviki,

• Risk sermayesinin teşviki, • AB dışı pazarlara giriş teşviki, • Dış ticaret ve özel ihracat kredisi, • Kefalet (teminat )yardımı,

• Küçük işletme destekleri, • Mali yardımlar.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD)

ABD’de küçük işletmelerin gelişmesini destekleyen ana faktör, iyi bir kurumsal altyapının olmasıdır. Ayrıca, iş kurma ve kapatma maliyetlerinin düşük olması, risk sermayesi sisteminin gelişmiş olması, yönetim ve işletme danışmanlığı veren kaynakların zenginliği, değişik becerilere sahip, esnek işgücü yapısı ve girişimciliği teşvik eden bir vergi sisteminin varlığı etkili olmaktadır. Ayrıca, üniversiteler, işletmelerin araştırma ve yenilikçilik ve yeni ürünlerini ticarileştirme yeteneklerini artırmaya çalışmaktadır.

ABD’de küçük işletmelerle ilgili destek mekanizmalarını düzenleyen kuruluş Küçük İşletme İdaresidir (SBA). SBA, KOBİ’lerin geliştirilmesine yönelik olarak 3 ana hedef belirlemiştir:

• KOBİ’lerin sermayeye erişimini sağlamak, • Kamu alımlarında KOBİ’lerin payını artırmak,

(27)

• KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak.

Bu hedeflere ulaşmak için geliştirilen programlar ise şunlardır; • Kredi garanti programları, küçük işletme yatırım şirketleri, • Kamu alımı programları,

• Teknoloji programı,

• İşletme geliştirme programı,

• Bilgilendirme ve eğitim programıdır.

SBA, bu programları yürüten kuruluşlara iş planı çerçevesinde fon temin etmekte, hizmetlerin sonuçlarını izlemekte ve yürütücü kuruluşları denetlemektedir. Esas olarak programlar, piyasada sunulan finansman ve diğer araçlardan yararlanamayan KOBİ’lere destek sağlamak üzere geliştirilmiştir.

ABD’de KOBİ’lere yönelik destekleri sağlayan kuruluşları aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür:

• Bilgi destekleri sağlayan kuruluşlar,

• Birleşik Devletler Küçük İşletmeler ve Girişimcilik Kurumu, • Küçük ve Orta Boy İşletmeler Girişimcilik Enstitüsü,

• İşletmecilik Enstitüsü,

• Küçük İşletmeciliği Bilgilendirme ve Geliştirme Merkezleri, • Bilimsel Teknoloji Danışma Merkezi,

• Ulusal Finans ve Muhasebe Büroları, • Ulusal Kadın İşletmecilik Konseyi.

(28)

Japonya

Japonya önceliği rekabet potansiyeline sahip sektörlere vererek KOBİ’leri üretim hatları, ihracat, teknoloji ve örgütlenme konularında güçlü finansal araçlarla desteklemektedir. Seçilen sektörlere yönelik; vergi muafiyeti, AR-GE, personel eğitimi ve danışmanlık ile kredi sağlanmaktadır. Ayrıca, Japonya KOBİ-Büyük sanayi işbirliği ile yarattığı ağları yönlendirebilmektedir.31

KOBİ’lere yönelik destekler dört ana bölümde toplanmaktadır: • KOBİ’lerin yapısal olarak güçlendirilmesi,

• KOBİ’lerin faaliyetleri sırasında karşılaştıkları olumsuz durumların düzeltilmesi,

• Çok küçük kuruluşlar ile ilgili özel tedbirler alınması,

• Finansman ve vergi sistemi ile ilgili konuları içeren tedbirler alınması.

Bu çerçevede, KOBİ’lerin modern bir yapıya kavuşturulmalarını teminen uygulanan proje ve program desteklerini aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:

• Yönetim, finans ve teknik bilgi aktarımı danışmanlığı, • AR-GE; ürün ve süreç geliştirme,

• Ortak hammadde satın alınması,

• Ortak pazarlama olanaklarının geliştirilmesi, • Dış kaynak temini,

• Kredi kefaleti,

• Şirketleşen KOBİ’lerden indirimli kurumlar vergisi alınması.

31 Castells 2005:252.

(29)

Kore

1960’larda ihracata, 1970’lerde ağır sanayi ve kimya sanayiine, 1980’lerde teknoloji, otomobil, elektronik sektörlerine, 1990’larda bilgi teknolojisine ve telekomünikasyona yönelen Kore, yıllar itibarıyla değişik sektörlere yönelmiş ve bu politikalarıyla başarıyı yakalamıştır.32 Kore rekabet gücünü artırmak için, gelişme potansiyeline sahip, daha fazla sermaye ve teknolojiyi yoğun halde kullanan sektörleri geliştirmeyi kalkınma planlarında hedeflemiş ve destekler bu sektörlere yönlendirilmiştir. Bu sektörlerdeki işletmeleri desteklerken işletmelerin ihracat yapıyor olması en önemli ölçüt olarak belirlenmiş ve bu anlamda ekonomik ayrımcılık (Economic Discrimination) yaparak destek verilmiştir. 33

Ekonomik ayrımcılık yaklaşımı ile Kore, kaynaklarını etkin kullanmış ve başarılı işletmeleri desteklemiştir. İhracatı önemli bir ölçüt olarak görmüş ve işletmelerini desteklerken ihracat artışına göre desteklemiştir. Jwa ve Yoon (2004), ekonomik gelişme için ekonomik ayrımcılığın şart olduğunu, çünkü ihracat artışı sağlayabilen bir işletmenin uluslararası alanda rekabet gücünü artırabileceğini belirlemişlerdir. Bugünkü yaklaşımları da gelişme potansiyeli olan başarılı işletmelerin desteklenmesidir.

Kore’de KOBİ desteklerinde temel öncelikler aşağıdaki gibidir34: • Girişimciliğin desteklenmesi,

• Etkin finansman destekleri,

• İnsan kaynakları kapasitesinin artırılması, • Yenilikçiliğin desteklenmesi,

• Girişim sermayesi.

32 KOREA-TURKEY Knowledge Sharing Project Public Dissemination Seminar, 2006. 33 Castells, 2005:253.

(30)

Ülke örnekleri genel olarak değerlendirildiğinde, KOBİ’lere sağlanan teşvik sistemleri gelişmiş ülkelerde önemli politikalar arasında yer alır. Her ülke ekonomi ve KOBİ yapısına uygun destekler geliştirmekte ve uygulamaktadır. Benzer destekler ve yapılar ülkemizde de oluşum aşamasındadır. Burada asıl önemli olan ve bizim için kısıt oluşturan kavram hangi KOBİ’lerin destekleneceğidir. KORE’de uygulanmış ve uygulanmakta olan ekonomik ayrımcılık kavramının ülkemiz içinde tartışılması yararlı olacaktır.

(31)

2. AVRUPA BİRLİĞİ’NİN (AB) KOBİ POLİTİKALARI ve DESTEKLERİ

2.1. AB’de KOBİ’ler

2003 yılı itibarıyla 25 AB ülkesinde yaklaşık 22 milyon işletme bulunmakta olup, bunların yüzde 9’unu oluşturan 1,8 milyon işletme imalat sanayiinde yer almaktadır. Bu oran ülkemizde yüzde 15 civarındadır.35

Tablo 2.1’de, AB’deki KOBİ’lerin ekonomiye katkısı verilmektedir. Tabloya göre AB genelinde KOBİ’ler istihdamın yüzde 66’sını, katma değerin ise yüzde 57’sini oluşturmaktadır.

Tablo 2.1. AB’de KOBİ’lerin İstihdam ve Katma Değer Payları (2005)

Çalışan Sayısı İstihdam Payı (Yüzde) Katma Değer Payı (Yüzde)

1-9 28 20

10-49 21 19

50-249 17 18

KOBİ'ler Toplam 66 57

250+ 34 43

Kaynak: SME Envoy Report, 2005

AB’de seçilmiş 11 ülke ve Türkiye’deki imalat sanayiine ilişkin ölçek bazında işletme sayısı, istihdam, ciro ve katma değer verileri Tablo 2.2’de verilmektedir. Tablo oluşturulurken AB’nin önde gelen ülkeleri ile Türkiye’ye AB pazarında rakip olabilecek ülkeler dikkate alınmıştır. AB ülkelerinden 8 ülke küçük olmaları nedeniyle, 6 ülkede ise yeterince veri bulunamadığından dolayı Tabloya dahil edilmemiştir.

Tablo 2.2 incelendiğinde; imalat sanayiinde bulunan işletme sayısı bakımından; Türkiye, İtalya’dan sonra en fazla işletmeye sahip ülkedir. Bu işletmelerin ölçeksel dağılımına bakıldığında 1-9 işçi çalıştıran ölçek grubunda yüzde olarak en çok işletme Türkiye’de bulunmaktadır. Türkiye’deki işletmelerin yüzde

35Observatory of European SMEs, 2004

(32)

90’ı 1-9 ölçeğinde yer alırken, gelişmiş AB ülkelerde ise bu oran yüzde 60 ile 83 arasındadır.

Ekonomilerdeki en dinamik, genel olarak teknolojiyi üreten ve yoğun kullanan 10-49 ile 50-250 ölçek grubuna bakıldığında, ülkemizin bu ölçek grubundaki işletmelerin yüzdesi bakımından gelişmiş AB ülkelerinin ve rakip ülkelerin gerisinde olduğu görülmektedir. İmalat sanayiinde istihdam açısından AB ülkeleri ile Türkiye’yi karşılaştırdığımızda; ülkemiz imalat sanayiinde işletme başına ortalama 8 işçi istihdam ile sonuncu sırada yer almaktadır. Almanya’da ise bu rakam 36 işçidir. 1-9 ölçeğindeki istihdam oranlarına baktığımızda bu alanda Türkiye yüzde 28 ile birinci sıradadır.

İşletme başına katma değer verileri incelendiğinde, işletme başına katma değer Türkiye’de 210 bin Avro iken, gelişmiş ülkeler Türkiye’nin 3 ila 13 kat kadar üzerinde bulunmaktadır. Türkiye, işletme başına ortalama yıllık ciro rakamlarında ise son sırada bulunmakta olup, bu konuda Türkiye’ye en yakın ülke işletmelerinin ortalama cirosunun yarısına dahi ulaşamamaktadır. Gelişmiş ülkelerdeki işletmeler ise, Türkiye’deki işletmelerden 6 ila 30 kat kadar fazla ciro elde etmektedirler.

Tablodan çıkan sonuçlara göre ülkemiz işletmeleri; her ölçekte, AB ülkelerindeki işletmelere göre daha küçük ve zayıf yapıda ve dolayısıyla daha az rekabetçi olarak faaliyetlerini sürdürmektedirler.

(33)

Tablo 2.2. AB-Türkiye İmalat Sanayii Ölçeksel Bazda Göstergeler (2005)

Kaynak: EUROSTAT 2005 verilerinden çalışma kapsamında hazırlanmıştır. * TÜİK 2002 Genel Sanayi ve İşyerleri Sayımı.

** TÜİK 2004 satış değeri verisi 126.609.595.146 YTL.

*** TÜİK 2000 Toplam Katma Değer 25.370.719.293 YTL, (1-9) 1.802.379.211YTL, (10-49) 1.877.375.638 YTL, (50-200) 4.459.692.150 YTL, (200+) 17.231.272 YTL.

**** 50-200 ve 200+ verisidir. DPT Temel Ekonomik Göstergeler 2005 Aralık Ortalaması Avro 1,574 YTL. ***** TÜİK 2000 yılındaki 209.798 işletme sayısına bölüm sonucu oluşan rakamdır.

Göstergeler/ Ölçek/ Ülkeler

Ölçekler Almanya (Yüzde) (Yüzde) İspanya (Yüzde) Fransa (Yüzde) İtalya Hollanda (Yüzde) (Yüzde) Türkiye Toplam 201.389 100 220.281 100 260.017 100 534.222 100 45.990 100 272.513* 100 1-9 121.251 60 171.885 78 215.389 83 441.405 83 34.260 74 246.011 90 10-49 59.790 30 41.150 19 34.243 13 80.843 15 8.775 19 21.212 8 50-249 16.178 8 6.233 3 8.199 3 10.519 2 2.435 5 4.267 2 İşletme Sayısı (adet) 250+ 4.170 2 1.013 0,6 2.186 1 1.455 0,7 520 1 1.023 0,4 Toplam 7.293.159 100 2.618.209 100 3.940.778 100 4.771.484 100 795.320 100 2.126.896* 100 1-9 490.789 7 490.393 19 475.192 12 1.209.074 25 119.034 14 586.596 28 10-49 1.150.877 16 835.693 32 746.059 19 1.501.043 31 170.002 20 444.718 21 50-249 1.703.456 23 608.237 23 869.456 22 1.001.998 21 223.992 26 446.238 21 İstihdam (işçi) 250+ 3.948.037 54 683.886 26 1.850.071 47 1.059.369 22 282.292 40 649.344 31 Toplam 1.490.476 100 423.923 100 980.790 100 806.335 100 222.983 100 71.652** 100 1-9 35.173 2 34.769 8 115.162 12 88.616 11 11.043 5 10-49 112.243 8 87.359 21 120.260 12 196.365 24 33.000 15 50-249 272.481 18 99.588 23 158.761 16 208.271 26 55.198 25 Ciro (Milyon Avro) 250+ 1.070.578 72 202.207 48 586.607 60 313.084 39 123.742 55 Toplam 411.789 100 112.298 100 206.131 100 201.629 100 53.994 100 44.200*** 100 1-9 13.637 3 11.200 10 16.923 8 29.245 15 3.966 7 3.140 7 10-49 43.082 10 27.047 24 30.529 15 56.584 28 8.970 17 3.271 7 50-249 85.895 21 27.369 24 39.415 19 51.421 26 14.267 26 7.769**** 18 Katma Değer (Milyon Avro) 250+ 269.176 65 46.681 42 119.263 58 64.380 32 26.791 50 30.020**** 68 İşletme Başına Ortalama İstihdam Sayısı Toplam 36 12 15 9 17 8 İşletme Başına Ortalama Katma Değer (Bin Avro) Toplam 2.045 510 793 377 1.174 210***** İşletme Başına Ortalama Ciro (Bin Avro) Toplam 7.401 1.924 3.772 1.509 4.849 263

(34)

2.2. AB KOBİ Politikası

2000 Lizbon Zirvesinde, AB işletmeler politikasının genel stratejisi ortaya konulmuş ve stratejik hedef olarak Avrupa Birliğinin 2010’a kadar dünyanın en rekabetçi, dinamik ve bilgiye dayalı ekonomisi olması hedeflenmiştir. Bu amaca ulaşmada en önemli aracın ise işletmeler politikası olduğu vurgulanmıştır. Lizbon Zirvesinde rekabet gücünün artırılmasını sağlamak amacıyla belirlenen stratejik hedefleri;

• Girişimciliğin ve yenilikçiliğin desteklenmesi ve bunlara yönelik iş ortamının teşvik edilmesi,

• Bilgi tabanlı bir ekonomi içinde girişimciliğin ve rekabet edebilirliğin geliştirilmesi,

• İşletmelere yönelik finansal imkanların geliştirilmesi,

• İş destek hizmetlerinin etkin ve AB ulusal rekabet şartlarına uygun bir şekilde sunulmasının sağlanması,

• Mal ve hizmetler piyasalarına erişimin geliştirilmesi,

• İş destek hizmetlerinin daha iyi anlaşılmasının ve kullanılmasının desteklenmesi olarak Çok Yıllı Program (MAP) ile belirlenmiştir.36

AB’nin işletmeler politikası, 2001-2005 yıllarını kapsayan İşletme ve Girişimcilik Çok Yıllı Programında (MAP) ayrıntılandırılmış olup hedefleri aşağıdaki hususları kapsamaktadır;

• Bilgiye dayalı ekonomik ortamda iş dünyasının büyümesini ve rekabet edebilirliğini sağlamak,

• Girişimciliği teşvik etmek,

(35)

• İş ortamını basitleştirmek, idari ve düzenleyici çerçeveyi iyileştirmek, böylece araştırma, yenilik ve yeni iş olanaklarının yaratılmasına imkan sağlamak,

• Özellikle KOBİ'ler olmak üzere işletmelerin finansal ortamını genişletmek, • İşletmelerin, topluluğun destek birimleri, programları ve iletişim ağlarına

ulaşımını kolaylaştırmaktır.

AB, MAP’ın 2001-2005 programlarının performansını değerlendirmiş ve MAP çerçevesinde uygulamaya konulan projeler ile Lizbon Stratejisinin genel amaçları arasında ilişkinin kurulamadığını, yıllık programlarda başarı göstergelerinin bulunmadığını, verimlilik göstergelerinin kısa ve orta vadeli dönemi kapsamadığını ve bu hususların projelerin başarılarını zayıflattığını ifade etmiştir.37

Sonuç olarak, AB’nin, 2000 yılında Lizbon Gündemi adı altında aldığı kararlara ulaşmak için yeterince ilerleme kaydedilememiştir. 1996’dan bu yana AB’nin her geçen yıl Amerika’nın gerisinde kalması, AB’nin ABD’ye göre yeterince yatırım yapamaması, ABD’ye oranla AR-GE harcamalarının düşüklüğü, 2004 yılında Euro alanının ortalama büyümesi yüzde 2,2’de kalırken ABD ekonomisi’nin yüzde 4,3, Japonya’nın yüzde 4,4, Hindistan’ın yüzde 6,4 ve Çin’in yüzde 9 büyümesi, Lizbon Stratejisinin hedeflenen yolda olmadığının göstergeleri olarak kabul edilmiş ve yeni bir atılım yapabilmek için strateji yenilenmiştir. Yenilenen Lizbon Stratejisi aşağıdaki hedefleri içermektedir.

• Tek pazarı genişletmek ve derinleştirmek, • AB altyapısını genişletmek ve iyileştirmek,

• Yatırımı desteklemek ve AR-GE için vergi ortamını düzenlemek, • Devlet yardımlarını daha fazla AR-GE ve yenilik için kullanmak,

37 European Commission, 2006:3-38

(36)

• Bölgesel yenilik kutupları oluşturmak ve bir “AB Teknoloji Enstitüsü” kurmak,

• Çevresel teknolojilerin geliştirilmesini teşvik etmek, • Avrupa Teknoloji Girişimleri oluşturmak,

• AB Gençlik Girişimi ile gençlerin işsizlik sorunuyla mücadele etmek.38

2.3. AB Ülkelerinde Ortak KOBİ Destek Programları ve Uygulama Araçları

AB ülkeleri kendi ulusal kaynaklarıyla KOBİ’leri destekledikleri gibi, AB Komisyonu vasıtasıyla üye ülkelerde ortak yapılanmalara da giderek KOBİ’lere destek sağlamaktadır. Bu ortak yapılanmalar aşağıda verilmektedir:

Yenilik Aktarım Merkezleri

Yenilik Aktarım Merkezlerinin (IRC) amacı, teknolojilerin sınır ötesi transferini destekleyerek Avrupa içerisinde yenilikçilik (inovasyon) çalışmalarını artırmaktır. “Yenilik Aktarım Merkezleri Ağı” Avrupa Birliği’nin Altıncı Çerçeve Programı’nın hedeflerine ulaşabilmesi için önemli bir araçtır. Bugün 70’in üzerinde merkez, 31 ülkede faaliyet göstermektedir. Bu program marka tescilleri, şirketler ve üniversitelerle kurulan yakın ilişkiler ile geliştirilen araç ve prosedürlerin etkinliği göz önüne alındığında, uluslararası teknoloji transferini hareketlendirmektedir.39

Bölgesel Yenilik Stratejileri

Avrupa Birliği, bölgesel farklılıkların giderilmesi amacıyla KOBİ’ler arasındaki iletişimin ve işbirliğinin güçlendirilmesini ve AR-GE faaliyetlerinin artırılmasını desteklemektedir. Bu kapsamda farklı ülkelerdeki bölgeler arasında

38 http://europa.eu.int/growthandjobs/index_en.htm 12.05.2006. 39 www.irc-anatolia.org.tr, 18.08.2006.

(37)

sinerjiyi geliştirmek amacıyla Bölgeler Arası Yenilik Projeleri adı altında belirli sektörlerde işbirliğini geliştirmeyi amaçlayan programlar yürütülmektedir.40

Avrupa Bilgi Merkezleri Ağı

Komisyon tarafından 1987 yılında kurulan Avrupa Bilgi Merkezleri Ağı, başta KOBİ'ler olmak üzere, işletmelerin AB'ye ilişkin bilgilere erişimini kolaylaştırmayı ve KOBİ’ler arasındaki işbirliğini geliştirmeyi amaçlamaktadır. AB ülkelerinde birbiriyle bağlantılı 300 adet bilgi merkezi bulunmaktadır.41

İşletmeler Arası İşbirliği Ağı

İşletmeler arası işbirliği ağı; mali, ticari veya teknik ortak arayan işletmeler için, bünyesinde bulundukları sanayi ve ticaret odaları, meslek kuruluşları, bölgesel kalkınma ajansları, Avrupa iş merkezleri, danışmanlık şirketleri ve bankalar gibi kurumlar aracılığıyla kapsamlı işbirliği profilleri hazırlamakta ve bu bilgiler bir merkezde toplanmaktadır. Böylece, toplanan iş profilleri doğrultusunda, işletmeler arasında işbirliği için gerekli adımlar atılmaktadır.

İşletmeleri Yakınlaştırma Bürosu

İş ortağı arayan işletmeler, ağ bünyesinde bulunan sanayi ve ticaret odaları, meslek kuruluşları, bölgesel kalkınma ajansları gibi özel ve kamu kuruluşlarına, faaliyet ve işbirliği aradıkları alanları belirterek başvurmaktadır. Bu profiller, işletmeleri yakınlaştırma bürosu kapsamındaki kuruluşlar aracılığı ile dergi, bülten, web sitesi gibi kaynaklarda yayınlanarak ilgililere iletilmekte ve ticari ortaklıkların yapılabilmesi için bir veri tabanı oluşturulmaktadır.

40 Innovation Technology Transfer, July 2001, s.11.

(38)

Avrupa Teknoloji Programı İşe Başlangıç Desteği

Desteğin amacı, başlangıç aşamasındaki KOBİ'lere finansman sağlanmasını kolaylaştırmaktır. Avrupa Yatırım Fonu tarafından uzmanlaşmış risk sermayesi fonlarına, özellikle başlangıç sermayesi fonlarına, küçük yatırım fonlarına, bölgesel düzeyde faaliyet gösteren fonlara, belirli sektör veya teknolojilere yoğunlaşan fonlar ile araştırma merkezleri ve bilim parklarıyla bağlantılı fonlara yatırım ve KOBİ'lere risk sermayesi sağlaması şeklinde işlemektedir.

Ortak Avrupa Girişim Programı

AB bu program ile KOBİ'lerin uluslararası alandaki ortak yatırım faaliyetlerini teşvik etmekte ve desteklemektedir. Ortak Avrupa Girişim Programı ile KOBİ'lerin sınır ötesindeki şirketlerle işbirliği yaparak, pazar fırsatlarını araştırmalarının teşvik edilmesi hedeflenmektedir.

Avrupa Teknoloji Kolaylığı Programı

Avrupa Teknoloji Kolaylığı Programı, başlangıç döneminde ve işletme aşamasındaki risk sermayesi fonlarına sermaye sağlamaktadır. Bu program ile yeterli uzmanlık deneyimine sahip ve ortak sermaye fonlarını yönetmede gerekli kabiliyeti ve güvenilirliği gösterebilen fonlara katkı sağlanır.

Yedinci Çerçeve Programı

Yedinci Çerçeve Programının temel amacı, bilgiye dayalı bir Avrupa ekonomisi kurmaktır. Katılan tüm ülkelerde yaratıcı düşünceleri ve yenilikçi potansiyeli harekete geçirmek ve uygulanabilir sonuçlara dönüştürmek hedeflenmektedir. Program ile, Avrupa’nın yaratıcı ve yenilikçi düşünceyi kullanmada ve bilgi toplumuna geçişte Amerika’nın ve Japonya’nın gerisinde kaldığı kabul edilmiş olup, 2010 yılına kadar aradaki farkın kapatılması planlanmaktadır.

(39)

2.4. Avrupa Birliğinde Devlet Yardımları

AB’de devlet yardımları; sürdürülebilir büyümeye, sosyal ve ekonomik kalkınmaya, bölgesel gelişmeye, çevrenin korunmasına ve rekabet edebilirliğe katkıda bulunabilmek için hazırlanmış olup destek programları da bu çerçevede yapılandırılmıştır.

AB’nin yaklaşımına göre, devlet yardımlarına karar verirken, bu yardımların pozitif etkileriyle negatif etkileri arasında bir denge kurulmaya çalışılmaktadır. Devlet yardımları, gerçekten önemli bir amaca hizmet ettiği, doğru bir teşvik kaynağı olduğu ve rekabet ortamı üzerindeki olumsuz etkisi en az düzeyde olduğu taktirde verilmektedir.

Benzer şekilde, yenilenen Lizbon Stratejisinde üye ülkelerin piyasa aksaklıklarına, sosyal ve ekonomik gelişmeye, sürdürülebilir kalkınmaya önem vermeleri istenmiştir. Bunun için de, daha az fakat daha etkin devlet yardımları ve süreçler, daha iyi uygulama ve şeffaflık öngörülmüştür.

Avrupa’nın ekonomik kalkınmasının, yüksek katma değerli, yenilikçi ve teknolojik sektörlerde dünyadaki en iyilerle rekabet edebilir düzeye gelmesine bağlı olduğu kabul edilmiş ve bu nedenle 2005 yılında mevcut Devlet Yardımları Mevzuatının yenilikleri teşvik edecek biçimde yeniden belirlenmesi yönünde çalışmalar yapılmıştır. Devlet yardımları, teknoloji ve yeniliklerin geliştirilmesini teşvik ettiği, rekabeti ve özel girişimleri engellemediği ölçüde kabul görmekte ve bu konuda KOBİ’lere özel önem verilmektedir.

AB Komisyonu, aynı zamanda üye ülkelerden bölgesel yardımlar konusunda bir odaklanma beklemektedir. Devlet yardımlarının, bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılmasında önemli bir rol üstlenebileceği vurgulanmıştır.42

42 EU State Aid Action Plan: 2005.

(40)

Bu çerçevede AB devlet yardımlarına bakıldığında, AB 15 ülkelerinde devlet yardımlarının GSMH’larına oranı ortalama yüzde 0,643 olmakla beraber, bu oran ülkemizde vergisel teşviklerin maliyeti konusunda bir bilgi olmadığı için tam olarak bilinmemektedir.

AB Ülkelerinde toplam devlet yardımlarının yıllara ve sektörlere göre dağılımı Tablo 2.3’de verilmiştir. Tabloya göre 2000-2004 yıllarında devlet yardımlarının yüzde 54-60’ının imalat sanayii sektörüne, yüzde 22-26’sının tarım sektörüne ve yüzde 4-6’sının da hizmet sektörüne verildiği görülmektedir.

Tablo 2.3. AB-15 Devlet Yardımlarının Sektörel Dağılımları (Milyon Avro)

2000 2001 2002 2003 2004 Sektörler Miktar Yüzde Miktar Yüzde Miktar Yüzde Miktar Yüzde Miktar Yüzde İmalat Sanayii 30.365 55 29.683 54 31.442 55 28.785 55 33.539 60 Hizmetler 1.978 4 2.868 5 2.825 5 3.039 6 2.977 5 Tarım 14.122 26 13.568 25 14.206 25 13.854 26 12.386 22 Balıkçılık 438 1 364 1 339 1 389 1 476 1 Kömür 7.381 13 7.522 14 5.755 10 5.394 10 5.071 9 Taşımacılık 824 1 1.173 2 1.998 3 1.215 2 1304 2 Diğer İmalat Dışı 95 0 98 0 886 2 98 0 461 1 Toplam 55.203 100 55.276 100 57.450 100 52.775 100 56.206 100 Kaynak: http://Europa.eu.int/comm/competition/state_aid/scoreboard/stat_tables.html.

2000-2004 yıllarında AB 15 ülkelerinin imalat sanayii sektörüne verdikleri devlet yardımlarının ülke bazında dağılımı Tablo 2.4’de verilmektedir. Tabloya göre Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya ve Fransa gibi AB’nin önde gelen ülkeleri imalat sanayii sektörüne toplam desteklerin ortalama yüzde 82’sini verirken diğer 10 ülke sadece yüzde 18’ini vermektedir. Desteklerin yüzde 82’sini veren bu beş ülke aynı zamanda ülkemizin en çok ticaret yaptığı ülkelerdir. Bu durum dikkate alındığında, ülkemiz KOBİ’lerinin söz konusu ülkelerdeki KOBİ’lerle rekabet edebilmesi için ülkemizde imalat sanayiine verilen devlet yardımlarının artırılması gerektiği de ortaya çıkmaktadır.

(41)

Tablo 2.4. İmalat Sanayii Devlet Yardımları (Milyon Avro)

Ülkeler 2000 2001 2002 2003 2004 Toplam Yüzde

AB-15 30.365 29.683 31.442 28.785 33.539 153.814 100,0 Almanya 10.958 11.624 12.466 10.218 11.450 56.716 36,9 İtalya 4.580 4.852 4.815 5.229 5.064 24.540 16,0 Fransa 4.124 3.734 4.050 3.559 4.850 20.317 13,2 İspanya 3.219 2.258 2.882 1.966 1.962 12.287 8,0 İngiltere 1.782 1.699 2.031 2.930 3.838 12.280 8,0 Danimarka 1.283 1.387 1.267 888 971 5.796 3,8 İsveç 416 319 307 921 2.068 4.031 2,6 Belçika 818 824 954 616 630 3.842 2,5 Hollanda 686 673 806 497 851 3.513 2,3 İrlanda 648 627 451 344 316 2.386 1,6 Avusturya 418 535 418 542 462 2.375 1,5 Finlandiya 470 390 411 493 543 2.307 1,5 Yunanistan 650 454 310 315 310 2.039 1,3 Portekiz 275 274 222 232 185 1.188 0,8 Lüksemburg 40 34 54 36 37 201 0,1 Kaynak: http://Europa.eu.int/comm/competition/state_aid/scoreboard/stat_tables.html

2001-2003 yıllarında imalat sanayii ve hizmetler sektörüne verilen devlet yardımlarının ortalama yüzde 67’si hibelerden, yüzde 22,7 ise vergi muafiyetinden oluşmaktadır.44

Yıllar itibarıyla hibe şeklinde verilen desteklerin GSMH’ya oranı açısından, ülkemiz ile AB (15) ortalamasının karşılaştırması Tablo 2.5’de verilmektedir. Ülkemizde verilen hibe desteklerin çoğu KOSGEB ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) tarafından sağlanmaktadır.

Tablo 2.5. Türkiye’de KOSGEB ve DTM’ce Verilen Hibe Destekler

2000 2001 2002 2003 2004 DTM (Avro) 39.044.891 57.415.855 62.812.722 88.138.905 107.403.410 KOSGEB (Avro) 2.263.447 1.505.523 2.178.100 10.125.717 38.555.316 Toplam (Avro) 41.308.338 58.921.378 64.990.822 98.264.622 145.958.726 Türkiye Destek/GSMH 0,0002 0,0004 0,0003 0,0005 0,0006 EU-15 Destek/GSMH - 0,21700 0,2211 0,2211

-Kaynak: DTM ile KOSGEB hibe destek bütçelerinin birleştirilmesinden oluşturulmuştur.

(42)

Bu durumda AB (15)’de ortalama olarak GSMH’nın yüzde 0,22’sine karşılık gelen miktar imalat sanayiine hibe olarak verilirken, ülkemizin imalat sanayiine hibe olarak kullandırdığı desteklerin GSMH’ya oranı ortalama yüz binde 4’dir. Bu durumda ülkemiz hibe desteklerinin AB (15) ülkeleriyle karşılaştırılamayacak düzeyde düşük olduğu görülmektedir. Ayrıca, Tablo 2.6’da seçilmiş AB ülkeleriyle ülkemizde imalat sanayiine verilen destekler ile imalat sanayiindeki işletme sayıları karşılaştırılmıştır. Tabloya göre; ülkemizde işletme başına 4 yılda verilen ortalama destek 1.495 Avro iken, bu rakam diğer ülkelerde 227.229 Avro’ya kadar çıkmaktadır.

Tablo 2.6. Seçilmiş AB Ülkeleri ve Türkiye İmalat Sanayiine Verilen Destekler

Ülkeler*

İmalat Sanayii KOBİ Sayısı

2000-2004 Toplam Verilen Destek Miktarı (Milyon Avro)

İşletme Başına Düşen Destek Miktarı (Avro) Danimarka 18.730 4.256 227.229 Almanya 201.389 29.422 146.095 İspanya 220.281 8.506 38.614 Fransa 260.017 9.700 37.305 İtalya 534.222 13.812 25.854 Hollanda 45.990 1.795 39.030 Avusturya 28.581 1.757 61.474 Finlandiya 25.504 1.258 49.326 Türkiye** 246.899 369 1.495 Kaynak: (*) http://Europa.eu.int/comm/competition/state_aid/scoreboard/stat_tables.html

(**) 2001-2004 yılları DTM ile KOSGEB’in hibe destek bütçelerinin birleştirilmesinden oluşturulmuştur.

AB ülkeleri ülkemize göre işletmelere çok daha fazla hibe destek vermektedirler. Ülkemizde kredi faizlerinin, istihdam üzerindeki vergilerin ve enerji fiyatlarının da daha yüksek olduğu düşünüldüğünde, işletmelerimizin bu koşullarda AB işletmeleri ile rekabet edebilmesi çok zordur.

Şekil

Tablo 1.1. Ülkelerin KOBİ Tanımlarını Belirlerken Dikkate Aldığı Ölçütler
Tablo 1.2’de görüleceği üzere ülkemizde, çalışan sayısı bakımından AB ile  uyumlu bir KOBİ tanımı yapılmıştır
Tablo 1.3’de KOBİ’lerin ülke ekonomileri içindeki yerleri verilmiştir.  Tablodan görüleceği üzere ülkelerdeki KOBİ’lerin durumuna bakıldığında;
Tablo 1.4. Ülkeler İtibarıyla  İmalat Sanayiindeki İşletmelerin ve İstihdamın  İşletme Büyüklüğüne Göre  Dağılımı (2002)
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Köse (2016), Türkiye için 2003:Q3-2014:Q4 döneminde ekonomik büyüme, enflasyon ve işsizlik ilişkisine bakarak, enflasyon ve işsizlik arasında tek ve ters yönlü

Çalışmada, Türkiye Ekonomisi için temel makroekonomik değişkenler olan; Reel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH), İşsizlik Oranı (IO), Reel Efektif Döviz Kuru (DK), Faiz Oranı

Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü verilerine göre; resmi bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde kurum bakımı için sıra bekleyen engelli birey sayısı ve

▪ MKİ sahibinin kadın olması veya yeni istihdam edilecek personelin kadın olması durumunda, personel başına ilave 10.000 TL destek verilecektir... DESTEK

Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası tarafından Yenilenebilir Güneş Enerjisi Raporu geçtiğimiz haftalar içerisinde AK Parti Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu, İl Başkanı

AraĢtırma sonuçları TR21 bölgesinde giriĢimcilik eğitimi alan kiĢilerin yaĢadıkları ilin, medeni durumlarının, ailelerinde ticaretle uğraĢan kiĢilerin

Covid-19 salgınından etkilenen imalat sektöründeki mikro ve küçük işletmeler ile 2017 ve sonrasında kurulmuş imalat, bilgisayar programlama ve bilimsel Ar-Ge

O günkü şartların ağırlığına rağmen, mem *- leketi için yorulmadan ve yılmadan çalışan J Osman Hamdi, yalnız rart çapında dağil, J dünya çapında