Buğdayda sarı pas hastalığı
Buğdayda sarı pas hastalığına Puccinia striiformis f. sp. tritici isimli fungus
sebep olur.
Bu hastalık buğday bitkisinde makina dikişi şeklinde sıralanmış sarı renkli
üredial püstüller oluşturur.
Dünyada ve ülkemizde yaygın bir
hastalıktır.
Sarı pas etmeninin konukçu dizisi kara pas ve kahverengi pas etmenlerinden daha
geniştir. Çavdar ve Graminea familyasındaki 18’den fazla cins bu etmen tarafından
hastalandırılır.
Üredial püstüller sarı renkli olup,
genellikle yaprakta, yaprak kını, üst boğum arası ve kavuzda görülürler.
Bir çizgi şeklinde doğrusal olması
ayırıcı bir özelliğidir.
Hastalığın ortaya çıkması ve zararın büyüklüğü
popülasyonun virulens
desenine, konukçu genotipine
ve iklim koşullarına bağlıdır.
Sarı pas üredosporları 15 C nin üzerindeki sıcaklıklarda canlılıklarını hızla kaybederler.
Üredosporlar için en uygun çimlenme aralığı 5-15 C arasıdır (sınırlar 0-21 C).
Aralıklı olarak nemin bulunduğu koşullarda (yağmur veya çiğ gibi) hastalık gelişmesi 10- 15 C arasında en hızlı olur.
Son yıllarda, fungusun ara konukçusunun Berberis bitkisi olduğu ortaya
konulmuştur.
Etmen mevsim sonunda ve olumsuz şartlarda iki hücreli teliosporlarını
oluşturur.
Sarı pas etmeninin çok sayıda ırkının olduğu bilinmektedir.
En iyi kontrol yöntemi dayanıklı çeşit geliştirmektir.
Buğdayda kahverengi pas hastalığı
Puccinia triticina bazı arpa çeşitlerinde ve bazı Aegilops ve Agropyron türlerinde zayıf parazittir.
Ülkemizde daha çok sahil
bölgelerimizde yaygın olan buğday kahverengi pası daha çok
yapraklarda küçük, dağınık üredospor püstülleri oluşturur.
Mevsim sonunda teliospor yatakları
oluşur.
Ara konukçu bitkiler
Anchusa italica
Clematis mandshurica
Isopyrum fumarioides
Thalictrum flavum
Thalictrum foetidum
Thalictrum japonicum
Thalictrum speciosissimum
Anemonella sp.
Kahverengi pas nemin sınırlayıcı olmadığı durumlarda 15-22 C arasında hızla gelişir.
Pas hastalıkları buğdayın önemli hastalıklarındandır.
Verimde ve kalitede önemli kayıplara yol açarlar.
Genetik dayanıklılık en önemli mücadele yöntemidir.
Pas virulensinin izlenmesi önemlidir.
Dayanıklı çeşitler geliştirilmeli ve ekilmelidir.
Çiftçilerin tohumluk kullanımı ve ilaçlama bakımından bilinçlendirilmesi gerekir.
Bölgesel ve/veya uluslararası koordinasyonlar yapılmalıdır.