• Sonuç bulunamadı

Kararın Düzeltilmesini Ġsteyen (Davacı): KarĢı Taraf (Davalı) : Emniyet Genel Müdürlüğü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Kararın Düzeltilmesini Ġsteyen (Davacı): KarĢı Taraf (Davalı) : Emniyet Genel Müdürlüğü"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

108 Danıştay Dergisi Yıl : 2017 Sayı : 146 çıkarma cezasında ve davanın reddi yolundaki Ġdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Diğer yandan, davalı idare davanın reddedilmesine ve duruĢma yapılmasına karĢın, lehlerine duruĢmalı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken duruĢmasız vekalet ücretine hükmedilmediğinden, Mahkeme kararının duruĢmalı vekalet ücreti yönünden temyizen incelenerek bozulmasını istemekte ise de; usul hükümlerine aykırı olarak verilmiĢ olması nedeniyle Mahkeme kararı bozulduğundan, bozma kararı üzerine Mahkemece yeniden verilecek kararın sonucuna göre vekalet ücreti ile ilgili olarak yeniden bir hüküm kurulacağı tabiidir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Hatay Ġdare Mahkemesi'nin 17.4.2014 tarih ve E:2013/1821, K:2014/520 sayılı kararının; 2577 sayılı Ġdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi gereğince uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değiĢik 49.

maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca bozulmasına, yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeĢ) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18.5.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

D A N I ġ T A Y BeĢinci Daire

Esas No : 2016/24524 Karar No : 2017/15244

Anahtar Kelimeler : -Devlet Memurluğundan Çıkarma Cezası, -Sözlü Savunma,

-Savunma Hakkı

Özeti : Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilen ve sözlü savunma hakkının kullanmak isteyen davacı hakkında, disiplin kurulunca sözlü savunması alınmadan tesis edilen dava konusu iĢlemde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.

Kararın Düzeltilmesini Ġsteyen (Davacı): … KarĢı Taraf (Davalı) : Emniyet Genel Müdürlüğü Vekili : Hukuk MüĢaviri …

(2)

Danıştay Dergisi Yıl : 2017 Sayı : 146 109 Ġstemin Özeti : Ġstanbul 8. Ġdare Mahkemesinin 26.3.2013 tarih ve E:2012/2161, K:2013/569 sayılı kararının onanmasına dair DanıĢtay Onaltıncı Dairesinin 14.5.2015 tarih ve E:2015/7260, K:2015/2696 sayılı kararının; 2577 sayılı Ġdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Yasa ile değiĢik 54.

maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Düzeltilmesi istenen Kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı Ġdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DanıĢtay Tetkik Hakimi : Ferhat Eker

DüĢüncesi : Davacının karar düzeltme istemi kabul edilerek, davanın reddi yolundaki idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düĢünülmektedir.

TÜRK MĠLLETĠ ADINA

Hüküm veren DanıĢtay BeĢinci Dairesi'nce gereği görüĢüldü:

Dava; Ġstanbul Ġl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 8/7. maddesi gereğince "Meslekten çıkarma" cezası ile cezalandırılmasına iliĢkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu'nun 24.4.2012 tarih ve 2012/143 sayılı iĢleminin iptali istemiyle açılmıĢtır.

Ġstanbul 8. Ġdare Mahkemesinin 26.3.2013 tarih ve E:2012/2161, K:2013/569 sayılı kararıyla; davacının alınan ilk ifadesinde (aynı zamanda ihbarcı olan) rüĢvet aldığı Ģahsı tanımadığını beyan etmesine karĢın, gerek diğer ifade tutanaklarından ve son savunmadan, gerekse de ceza yargılaması aĢamasında verdiği ifadelerde aksini belirterek ihbarcı Ģahsı tanıdığını, kendi rızası olmadan 50.-TL 'lik banknotun ekip arabasına atıldığını beyan ettiği, mahkeme kararı ile yapılan aramada ihbarcının beyan ettiği banknotun davacının evinde ele geçirildiği, davacının bu zaman aralığında durumu amirlerine ihbar etmeyerek parayı uhdesinde tuttuğu ve konu ile ilgili yapılan ceza yargılamasında davacının rüĢvet almak suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı; davacı hakkında isnat edilen "RüĢvet almak"

fiilinin sübuta erdiğinden bahisle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 8/6 maddesi uyarınca meslekten çıkarılmasında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiĢtir.

Davacının esas yönünden ve davalı idarenin vekalet ücreti yönünden temyiz baĢvurusu üzerine DanıĢtay Onaltıncı Dairesinin 14.5.2015 tarih ve E:2015/7260, K:2015/2696 sayılı kararıyla Ġdare

(3)

110 Danıştay Dergisi Yıl : 2017 Sayı : 146 Mahkemesi kararı esas yönünden onanmıĢ, vekalet ücreti yönünden bozulmuĢtur.

Davacı, DanıĢtay Onaltıncı Dairesince verilen kararın düzeltilmesi suretiyle Ġdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir.

Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Ġdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Yasa ile değiĢik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile DanıĢtay Onaltıncı Dairesinin 14.5.2015 tarih ve E:2015/7260, K:2015/2696 sayılı kararı kaldırılarak uyuĢmazlık yeniden incelendi:

Anayasa'nın 129. maddesinin 2. fıkrasında, memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluĢları ve bunların üst kuruluĢları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemeyeceği hükmü ile "Savunma hakkı" anayasal güvenceye bağlanmıĢtır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/E-g maddesinde,

“Memurluk sıfatı ile bağdaĢmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” fiili, Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında belirtilmiĢ; 129. maddesinde,

"Hakkında memurluktan çıkarma cezası istenen memur, soruĢturma evrakını incelemeye, tanık dinletmeye, disiplin kurulunda sözlü veya yazılı olarak kendisi veya vekili vasıtasıyla savunma yapma hakkına sahiptir."

hükmüne; 130. maddesinde ise, "Devlet memuru hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez." hükmüne yer verilmiĢtir.

Yasa koyucu disiplin cezası bakımından ilgili açısından en ağır sonuçları doğuran memurluktan çıkarma cezasının verilmesinde, bu Ģekilde bir savunma hakkının tanınmasını memur statüsü açısından önemli bir güvence olarak öngörmüĢtür.

Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/7. maddesinde, "Yetkisini veya nüfuzunu kendisine veya baĢkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" fiili, meslekten çıkarma cezası gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıĢtır.

Anayasa ve 657 sayılı Kanunun yukarıda yer verilen maddelerinin birlikte değerlendirilmesinden; Devlet memurunun veya diğer kamu görevlilerinin görevine son verilmesi sonucunu doğuran disiplin cezalarının verilebilmesi için, söz konusu disiplin cezalarını vermeye yetkili merciiler tarafından, ilgili kamu görevlisinin hakkındaki iddiaları, bu iddiaların dayandığı delilleri, üzerine atılı fillerin hukuki nitelendirmesini ve önerilen

(4)

Danıştay Dergisi Yıl : 2017 Sayı : 146 111 disiplin cezasını öğrenmesi sağlanarak, savunma yapmasına imkan tanınmasının hukuken zorunlu olduğu anlaĢılmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden; 155 Polis Ġmdat hattını 6.9.2011 tarihinde saat 15.06 sıralarında arayan ihbarcı Ģahsın 152408 sicil numaralı davacı memur tarafından aracının çevrildiğini, üzerinde kimliği olmadığı için aracını bağlayacağını ve 1500.- TL ceza yazacağını söylediğini, son beĢ hanesi 92244 seri numaralı 50.- TL parayı memura verdiğini, memurun kendisine ceza yazmadan bıraktığı yönündeki ihbarı üzerine Ģahsın ġubeye davet edilerek ifadesinin alındığı, konu ile ilgili Ġstanbul Cumhuriyet BaĢsavcılığı Nöbetçi Savcısı telefonla aranarak talimatları sorulduğunda rüĢvet almak ve vermenin suç olduğunu, ifade vermeye gelmeyen ve ihbarda bulunan Ġ.Ç.nin Ģüpheli olarak ifadesinin alınması, 152408 sicil sayılı memurun ve ekibinin tespit edilerek ihbara konu seri numarasının son beĢ rakamı yazılı 50.-TL' nin polis memurunun üzerinde olup olmadığını araĢtırılması, seri numarasının son beĢ rakama tutan paranın ele geçirilmesi durumunda el koyma kararı talep edilmesi, davacının gözaltına alınması, ekipte çalıĢan diğer personel ile ilgili ayrıca talimat alınması talimatını verdiği, yapılan çalıĢmalarda 152408 sicil sayılı memurun davacı olduğu Trafik Denetleme ġube Müdürlüğü Çevre Yolları Trafik Ekipler Amirliği bünyesinde 56 536 kod nolu trafik ekibinde görev yaptığının tespit edildiği, 56 536 kod nolu trafik ekibinin bekleme halinde olduğu noktaya aynı gün saat 17.55 sıralarında gidildiğinde görev değiĢimi olduğundan davacıya ulaĢılamadığı, nöbetçi Cumhuriyet Savcısına tekrar telefonla ulaĢılarak geliĢmelerde bilgi verilerek talimatları sorulduğunda, Savcının davacının ikametinde arama kararı yapılması için ilgili mahkemeden arama kararı talep ettiği, alınan arama kararına istinaden davacının ikametine aynı gün saat 22.15'te gidildiği ve ikamette yapılan aramada gardıropta bulunan para cüzdanında seri numaraları A 541094244, A 363947318 ve A 390382681 seri numaralı üç adet 50.-TL paraya el konulduğu, Ġ.Ç.nin ihbarda beyan ettiği 50.-TL paranın seri numarasının son beĢ rakamının 92244 olduğu, bulunan üç adet 50 TL'lik banknotlardan bir tanesinin seri numarasının son beĢ rakamının 92244 değil 94244 olduğunun görüldüğü paraların muhafaza altına alındığı, davacının isnat edilen eylemi inkar ettiği, bu kapsamda davacının Ġ.Ç.nin aracı ile ilgili ceza tutanağı düzenlememek karĢılığında kendisine verdiği parayı kabul etmek suretiyle rüĢvet aldığının sabit olduğundan bahisle Ġstanbul Ġl Disiplin Kurulunun teklifi üzerine, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun 24.4.2012 tarih ve 2012/143 sayılı kararıyla davacının Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 8/7. maddesi

(5)

112 Danıştay Dergisi Yıl : 2017 Sayı : 146 uyarınca "Meslekten çıkarma" cezasıyla cezalandırılmasına iliĢkin iĢlemin iptali istemiyle temyizen görülmekte olan davanın açıldığı anlaĢılmıĢtır.

Olayda, davacının 657 sayılı Kanunun 130. maddesi kapsamında son savunmasını yapması için kendisine 15.1.2012 tarihinde tebliğ edilen yazıya cevaben Kurul önünde "Sözlü savunma hakkını" kullanmak istediğini beyan ettiği, ancak idarece 25.1.2012 tarihli tutanak ile "telefon ile yapılan görüĢmede davacının sözlü savunma hakkını kullanmak istemediğini bildirdiğinin" kayıt altına alındığı, davacının ise konuĢmada bu yönde bir beyanda bulunmadığını, savunma yapmak için geldiği tarihte tutanaktan haberdar olduğunu iddia ettiği, söz konusu tutanakta da imzasının bulunmadığı görülmektedir.

Öte yandan, Ġstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.11.2011 tarih ve E:2011/341, K:2011/344 sayılı kararıyla davacının rüĢvet almak suçu sabit olduğundan 5237 sayılı TCK. nun 252/3. maddesi yollaması ile ile 252/1. maddesinde yer alan "Görevinin ifasıyla ilgili bir iĢi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, kendisine veya göstereceği bir baĢka kiĢiye menfaat sağlamak" hükmü uyarınca hapis cezası ile cezalandırıldığı, kararın temyizi talebiyle Yargıtay'a baĢvurulduğu ve henüz kesinleĢmediği anlaĢılmaktadır.

Bu durumda, yukarıda sözü edilen mevzuat hükümleri uyarınca hakkında Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilen davacı hakkında, Disiplin Kurulunca sözlü savunması alınmadan tesis edilen dava konusu iĢlemde hukuka uyarlık, davayı reddeden Ġdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiĢtir.

Açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ġstanbul 8.

Ġdare Mahkemesinin 26.3.2013 tarih ve E:2012/2161, K:2013/569 sayılı kararının, 2577 sayılı Ġdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi gereğince uygulanmasına devam edilen 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca bozulmasına, yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 30.5.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Referanslar

Benzer Belgeler

ZDUE kitapçığı, zaman damgası başvurularının alınması, zaman damgası üretimi ve talep sahibine zaman damgasının gönderilmesi gibi temel zaman damgası hizmet

maddesinin (a) bendi ile yürürlükten kaldırılmıştır. İptal istemine konu ibare ve tümcenin yer aldığı 5947 sayılı Yasa’nın 7. maddesinin ikinci ve üçüncü

(Tüm adayların bu kılavuzu dikkatli bir şekilde okumaları ve belirtilen açıklamalara göre hareket etmeleri adayların yararına olacaktır.).. Dönem olarak Çarşı ve

DİKKAT! Aşağıdaki uyarıları mutlaka okuyunuz. Adınızı, Soyadınızı, TC Kimlik No, Sınav Salon No ve Sıra No bilgilerinizi yukarıdaki ilgili alanlara

DİKKAT! Aşağıdaki uyarıları mutlaka okuyunuz. Adınızı, Soyadınızı, TC Kimlik No, Sınav Salon No ve Sıra No bilgilerinizi yukarıdaki ilgili alanlara

(Tüm adayların bu kılavuzu dikkatli bir şekilde okumaları ve belirtilen açıklamalara göre hareket etmeleri adayların yararına olacaktır.).. Dönem olarak Çarşı ve

TPE’ ye yapılan faydalı model başvurularından genelde 2 ay sonra, enstitü başvuru sahibine, başvuru sahibi kendisini vekil ile temsil ettirmişse yetkili patent vekiline

Ön sağlık kontrolü komisyonu tarafından “Polis Meslek Yüksekokulu Öğrenci Adayı Olur” kararı verilenler, fiziksel yeterlilik sınavına alınırlar. Fiziksel yeterlilik