Doç. Dr. Perican BAYAR
Diğer insanlarla istemesek dahi iletişim kuramamak ya da
kurmamak mümkün değildir.
İstemesek dahi hiç söz
söylemeden bedenimiz karşı tarafa bazı mesajlar iletir.
Örn: Kaşlarımızı çatmamız. ‘’Ben kızgınım’’ der.
Hiçbir şey belli etmemeye çalıştığımızda bile kapalı tutumunuz ve konuşmayı
reddetmeniz.’’Bunun hakkında konuşmak istemiyorum, beni yalnız bırak’’ der.
Sözsüz iletişimi iki şekilde kurarsınız.
• Beden hareketleriyle, Örn: Yüz İfadeleri el-kol hareketleri ve duruş.
• Uzamsal ilişkilerle, Örn:
Kişilerle aranıza koyduğunuz uzaklık.
Beden dilini anlamak
önemlidir. Çünkü bir iletinin etkisinin %50’sinden fazlası beden hareketlerinden gelir.
Albert Mehrabian bir iletinin toplam etkisinin aşağıdaki etmenlerden oluştuğunu bulmuştur.
%7 Sözel iletişim (sözcükler)
%38 Ses (Yükseklik,ton,Ritim, vb.)
%55 Beden
hareketleri(Çoğunlukla yüz hareketleri)
Beden dili sözlü iletişimden daha inandırıcıdır.
Örn: Annenize sorarsınız .
‘’Sorun ne?’’ Omuz silker,
kaşlarını çatar, yüzünü çevirir ve mırıldanır. ‘’Hiç, şey,
sanırım iyiyim.’’ Sözlerine
inanmazsınız. Onun bastırılmış beden diline inanırsınız.
Sözsüz ipuçları genellikle birbirleriyle tutarlı olarak ortaya çıkarlar. El- Kol
hareketleri mimikler, ben endişeliyim der.Ancak
sözcükler bu sözsüz ifadelerle tutarlı olmayabilir. Siz bunu fark edebilir ve tutarsızlığı sorgulamak ya da daha derinlere inmek için işaret olarak görebilirsiniz.
Bazense sözsüz ipuçları tutarsız olabilir.
Örn:Malını satmak için size yakın duran, elinizi sıcak ve
içten sıkan, gülümseyen satıcı.
Ancak sizinle göz teması kurmaktan kaçınabilir. Bu çelişkili işaretler genellikle çelişkili duygular ve eksik iletişimin belirtisidir.
Sözsüz iletişimlerinizi fark ettikçe beden dilinizin
bilinçdışı duygu ve
tutumlarınız hakkında bilgi verdiğini göreceksiniz.
Örn: Utandırıcı bir sosyal
durumda kollarınızı birleştirmiş ve parmaklarınızın da
pazularınız üzerinde sıkıca sarılmış olduğunu fark
edebilirsiniz.
BEDEN HAREKETLERİ Sosyal kinezi (vücut dilini
inceleyen bilim) ya da beden iletişimi büyük oranda
öğrenilir. El-kol ve bunun gibi hareketler özel bir eğitim
almaksızın nesilden nesile geçer. Çocuk bunları anne-
baba ve yakınlarından öğrenir.
Örn: Bir kız çocuk annesi gibi gülmeyi ve ağzını kapatmayı öğrenir.
Sözlü iletişime kıyasla sözsüz iletişimde kültürler arası
farklılıklar daha azdır. Ancak olan farklılıklarda karışıklık yaratacak kadar fazladır.
Örn: Bizim kültürümüzde otorite sahibi kişi ile konuşurken göz temasını korumak içtenliğin işareti iken. Porto Riko da saygısızlığın belirtisidir.
Aynı kültür içinde de bireysel farklılıklar vardır.
Örn: Siz ani ve beklenmedik
hareketlerden rahatsız olurken partneriniz kaşların
çatılmasından rahatsızlığını dile getirebilir.
Beden hareketleri iletişimde bazı amaçlara hizmet eder.
Düşünceleri gösterme ve duyguları iletmenin dışında örnekleyici ve düzenleyici işlevleri olabilir.
Örnekleyiciler, sözlü
iletişime eşlik eden ve onu örnekleyen hareketlerdir.
Kasap’a ‘’Şunu istiyorum’’
dersiniz ve az yağlı bifteği
işaret edersiniz.’’Evet’’ demek için başınızı aşağı yukarı
sallarsınız. Hayır içinse iki yana.
Düzenleyiciler: Başka bir kişinin konuşmasını kontrol eden, denetleyen sözsüz
işaretlerdir. Dinlerken başınızı sallarsınız ve bu da
konuşmacıya onu anladığınızı ve konuşmaya devam
etmesini istediğinizi gösterir.
YÜZ İFADESİ
Yüz, bedenin en anlamlı
yeridir. Sadece yüze bakarak, bir çok bilgi alabilirsiniz.
Yüzün belli bölgelerini kapatarak duygu ve
düşünceleri anlamaya çalışın.
Anlayabileceğinizi
göreceksiniz. Ancak yüzün ne kadar büyük bir kısmını
kapatırsanız duygu ve
düşünceleri anlamak o denli zorlaşacaktır.
ALIŞTIRMA
• Normalde hiç zaman
ayırmayacağınız bir insana doğrudan doğruya bakarak gülümseyin.
• Ciddi bir yüzle eğlenceli bir hikaye anlatın.
• Aynı hikayeyi bu sefer canlı bir yüz ifadesi ile anlatın.
• Aynı iletiyi yeniden farklı yüz ifadeleri ile verin, tutarlı ve tutarsız olduğunuz zamanlar arasında ne gibi farklar
görüyorsunuz
EL-KOL HAREKETLERİ
Kollar ve eller: Büyük olasılıkla
‘’Elleri ile konuşan’’ insanlar tanımışsınızdır. Telefonla
konuşurken bile dinleyicinin göremediği el-kol hareketleri yaparlar. İnsanlar şaşkınlık içinde kafalarını kaşırlar, şüphe halinde burunlarına dokunurlar, kızgınlıkta ya da hayal kırıklığında boyunlarını ovarlar.
Hazır olduklarını göstermek için ellerini dizlerinin üzerine koyarlar, sabırsızlıklarını
göstermek için ise
dudaklarının üzerine koyarlar vb.
Bacaklar ve ayaklar: Bacak bacak üzerine atmamış ve bacaklarınız hafif ayrık ise açıklık ifade edersiniz.
Sandalyede bacaklarınızı iyice açarak oturursanız egemenlik gösteriyorsunuz demektir. Bir bacağınızı sandalyenin
kolunun üzerine koyarsanız kayıtsızlık belirtisidir vb.
ALIŞTIRMA
Bir arkadaşınız konuşurken aşağıdakileri yapmasını
istediğinizi arkadaşınıza
sözsüz olarak göstermek için değişik el ve kol hareketleri kullanın:
• Konuşmaya devam etmesine
• Hızlanmasını
• Yavaşlamasını
• Konuya gelmesini
• Bir konuyu açmasını
• Bir konuyu savunmasını
• Durup sizin konuşmanıza izin vermesini
• Durup konuşmayı bitirmesini
DURUŞ VE NEFES ALMA Düşük bir duruş “neşesiz”
hissetmenin, yorgunluğun, aşağılık duygusunun ya da fark edilmek istememenin belirtisi olabilir.
Dik duruş, genellikle düşük duruştan daha iyi bir ruh halini, daha çok güven ve daha fazla açıklık belirtir.
Öne doğru eğilme açıklık ve ilgiyi gösterir. Arkaya eğilme ise ilgi kaybı ve savunmaya işaret eder. Gergin ve sert bir duruş savunma halini, rahat duruş ise açıklığı ifade eder.
UZAMSAL İLİŞKİLER
Sosyal alan dili (Poxemics), alanı kullanma biçimlerinizle neler ilettiğinizi inceler.
Konuştuğunuz kişiden ne kadar uzakta durduğunuz, evinizde mobilyaları nasıl
yerleştiğiniz ve sizin alanınıza tecavüz edenlere nasıl tepki gösterdiğiniz önemli sözsüz ifadelerdir.
İnsanlar başkaları ile
etkileşimlerinde bilinçsiz olarak dört farklı alan kullanırlar.
Bunlar:
• Özel alan (15-45 cm sevgili-eş, çocuklar)
• Kişisel alan (45-75 cm yakın dostlar)
• Sosyal alan (120-210 cm amir- personel vb. ilişkisi.)
• Kamusal alan (210-360 cm çok resmi ilişkiler).