• Sonuç bulunamadı

26 Geçen Sayının Çözümleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "26 Geçen Sayının Çözümleri"

Copied!
28
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

Şirin Çocuklar 7

Cop yright © Muştu Yayınları, 2008 Bu eserin tüm yayın hakları Işık Ltd. Şti.’ne aittir.

Eserde yer alan metin ve resimlerin Işık Ltd. Şti.’nin önceden yazılı izni olmaksızın elektronik, mekanik,

fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılması, yayımlanması ve depolanması yasaktır.

Editör Eyüp ÖZDEMİR Görsel Yönetmen Engin ÇİFTÇİ

Düzeltmeler Erol ERGÜN

Resimleyen Osman YAZICI

Kapak Nurdoğan ÇAKMAKÇI

Sayfa Düzeni Hamza AY

ISBN 978-605-0024-24-1

Yayın Numarası 369

Basým Yeri ve Yýlý

Çağlayan Matbaası Sarnıç Yolu Üzeri No:7 Gaziemir/ İZMİR

Tel: (0232) 252 20 96 Ocak 2008

Genel Daðýtým Gökkuşağı Pazarlama ve Dağıtım Merkez Mah. Soğuksu Cad. No: 31

Tek-Er İş Merkezi Mahmutbey/İSTANBUL

Tel: (0212) 410 50 00 Faks: (0212) 444 85 96

Erik Ağacım Vardı Erik

3 3

Başın Sağ Olsun

4

Baş

4

Emanet

6

Ema

6

Aslan Avcısı

8

Asla

8

Güvercinler, Kar ve Gökhan

10

Güve

10

Atmosfer Olmasaydı

12

Atmo

12

Faaliyet Faaliy

14 14

Labirent Bulmaca Labire

15 15

Kelime Avı Kelim

16

K li

16

Boyama Boya

17

B

17

Dua ve Sûreleri Öğreniyorum Dua v

18

D

18

Yüce Allah’ın Güzel İsimleri Yüce

19

19

Görgü Kuralları Görg

20

20

Nasrettin Hoca Nasr

21

N

21

Fark Bulmaca Fark

22

F k

22

Resimli Çengel Bulmaca Resim

23

R i

23

(3)

Bir erik ağacım vardı Dallarında çiçekler Dallarında kuşlar Cıvıldaşırlardı.

Bir erik ağacım vardı Ak çiçekler açardı Baharda

A. Vahap AKBAŞ

(4)

Sevgili Peygamberimiz etrafındaki bütün insanlarla il- gilenirdi. Sahabîlerden herhangi birinin mescide gelmediğini hemen fark eder, arkadaşlarına bir problemi olup olmadığını sorardı.

Peygamber Efendimizi mescidde en ön saflarda dinleyen bir ço- cuk vardı. Bu çocuk bir gün gelmemişti. Sevgili Peygamberimiz ço- cuğun gelmediğini hemen fark etti. Etrafındakilere çocuğun neden gelmediğini sordu. Sahabîler, çocuğun kuşu öldüğü için üzgün ol- duğunu bu yüzden evinden çıkmadığını söylediler.

Sevgili Peygamberimiz hemen çocuğun evine yöneldi. Kapıya vurunca karşısına üzgün bir hâlde çocuk çıktı. Çocuk gözlerine ina- namıyordu. “Aman Allah’ım! Allah Resûlü’nün evimize gelmesi ne büyük şeref!” diye geçirdi içinden.

Peygamber Efendimiz:

- Kuşun ölmüş. Başın sağolsun, dedi. Çocuğun başını okşadı.

Çocuğun hayreti iyice artmıştı. Allah’ın Resûlü onun mescide gel-

(5)

mediğini farketmiş, sebebini öğrenmişti.

Hem de onca işinin arasında kendisine zaman ayırmış, evine kadar gelmişti.

Artık üzüntüsünü unutmuştu. Acısını, insanların en hayırlısı, en merhametlisiyle paylaşmıştı.

(6)

Ayşe Hanım yerde kızına ait olmadığını düşündüğü bir kalemi görünce şaşırdı:

– Kızım bu kalemi hatırlamıyorum.

– Zaten benim değil anneciğim.

– İyi de nereden geldi bu kalem?

– Şey, anne. Rabia’nın kalemi. Çok güzel değil mi? Çok beğendiğim için bende bir gün kalması-

na izin verdi.

Ayşe Hanım bu ko- nuşmadan hiç mem- nun olmamıştı. Çünkü

(7)

kızı kendine ait olmayan bir eşyaya gereken ehemmiyeti vermi- yordu. Bu önemli konuyu hemen kızıyla konuşmalıydı. Zehra’nın yanına gitti ve saçlarını okşadı.

– Canım kızım, arkadaşın Rabia’ya ait kalemi yerde gördüm.

Geçici olarak bize verilen eşyalara emanet denir. Rabia o kalem- leri sana emanet olarak vermiş. Ama sen o kalemlere gereken özeni göstermiyorsun. Ya görmeden üzerine bassaydım? Arkada- şına ne cevap verirdin o zaman.

– Yenisini almak zorunda kalırdık her hâlde, diye cevap verdi Zehra.

Ayşe Hanım emanetin ne demek olduğunu Zehra’ya uzun uzun anlattı. Emanete kendi eşyalarımızdan daha fazla özen göster- memiz gerektiğini söyledi. Sevgili Peygamberimiz’in bu konudaki öğütlerinden örnekler verdi.

Zehra en çok, peygamberliğini kabul etmedikleri hâlde müşrik- lerin eşyalarını Efendimiz’e emanet ettiklerini öğrenince etkilendi.

Kararını vermişti. Bundan son- ra emanete kendi eşyalarından daha fazla önem verecekti.

(8)

Hazreti Hamza Sevgili Peygamberimizin am- casıdır. O çok güçlüydü. Avcılıkla uğraşırdı. Bu yönü Mekke’de çok meşhurdu. Hatta ona “aslan avcısı” diyerek övgüde bulunurlardı. Her av dönüşü Kâbe’ye uğrar, tavaf yapardı.

Yine bir av dönüşüydü. Kâbe’de tavaf ediyordu. Bir hiz- metçi ona yaklaşıp:

– Ebû Cehil, kardeşinin oğluna kötü şeyler söyledi, dedi.

Hazreti Hamza bu duruma çok kızdı. Hemen Ebû Cehil’in yanına gidip:

– Kardeşimin oğluna kötü söz söyleyen, kalbini inciten sen misin, diyerek boynundaki yay ile Ebû Cehil’in başını yedi yerinden yardı.

Hazreti Hamza henüz Müslüman olmamıştı. Ebû Cehil, Hazreti Hamza’nın ona kızarak Müslüman olmasından

korktuğu için karşılık vermedi. Yanındakileri de engelledi.

(9)

Hazreti Hamza Peygamber Efendimizin yanına gitti. Çok üzgün olan Efendimiz’e:

– Ya Muhammed, Ebû Cehil’den intikamını aldım. Artık üzülme, sevin, dedi.

Sevgili Peygamberimiz:

– Ben, böyle şeylere sevinmem, dedi.

Hazreti Hamza:

– Seni sevindirmek, üzüntüden kurtarmak için ne istersen yapayım.

O zaman Peygamber Efendimiz buyurdu ki:

– Ben ancak senin iman ederek kıymetli bedenini Cehen- nem ateşinden kurtarman ile sevinirim.

Bunun üzerine Hazreti Hamza hemen Müslüman oldu.

Hazreti Hamza iman ettikten sonra Müslümanlar güç ka- zandı. O, Peygamber Efendimizin yanından hiç ayrılmadı. Sa- vaşlarda Allah’a inanmayanların korkulu rüyası oldu.

Hazreti Hamza, Uhud Savaşı’nda bir yere gizlenen Vahşî isimli bir köle tarafından şehit edildi. Onun şehit olması Sevgili Peygamberimizi çok üzdü. Ancak bütün üzüntüsüne rağmen onu şehit eden Vahşî’yi affetti. Hazreti Vahşî de Peygamber Efendimizin bu büyüklüğünü görünce iman ederek Müslüman oldu.

Artık Hazreti Hamza aslan avcısı değil “Allah’ın aslanı” ve

“şehitlerin şahı” olarak anılacaktı.

(10)

Gökhan okuldan eve gelirken dışarıda yoğun bir kar yağışı vardı. Çok üşümüştü. Eve yaklaştığında çatılarında- ki eski bacaya güvercinlerin yuva yapmış olduklarını fark etti. Buna çok sevinen Gökhan koşa koşa evine geldi. Ev çok sakindi. İçeri girer girmez annesine seslendi. O sırada annesi mutfakta akşam yemeğini hazırlamakla meşguldü.

Gökhan odasına giderek üstünü değiştirdi ve annesinin yanına uğradı. Annesine:

– Anneciğim, sana çok güzel haberlerim var. Dışarı- da kar yağıyor ve eski bacamıza kumrular yuva yapmış.

Hem de çok sevimli. Onlar ne yer biliyor musun, dedi.

Annesi Gökhan’ın bu heyecanlı hâline tebessüm ede- rek:

– Arpa, buğday gibi gıdaları yerler yavrum, dedi. Annesinin yüzünden Gökhan’ın bu soru-

yu neden sorduğunu anlayamadığına dair bir ifade seziliyordu.

Sonra:

– Peki, bu say- Mine AYÖZ

(11)

dıkların bizde var mı, dedi Gökhan annesine. Annesi bu sorulardan hiçbir şey anlamamıştı. Ama Gökhan’ın sorularına tek tek cevap vermişti.

Bu sefer annesi Gökhan’a:

– Bütün bunları ne yapacaksın, diye sordu.

Gökhan:

– Anneciğim, bunları kumrulara götürüp vereceğim, dedi.

Annesi bu duruma çok sevinmişti. Gökhan’a buğday ve arpanın yerini söyledi ve babası gelmeden tek başına çatıya çıkmamasını tembihledi. Biraz sonra Gökhan’ın babası geldi. Gökhan hemen babasının kucağına atladı ve ona da durumu anlattı. Babası ve Gökhan birlikte ça- tıya çıktılar, güvercinlere yem verdiler. Bu sırada bir şeyi unutmuşlardı. Kumrular bacalarına konduğundan artık sobalarını yakamayacaklardı. Bu da evlerinin soğuması ve üşümeleri demekti.

Gökhan’ın babası buna çare olarak başka bir odada oturmayı teklif etti. Çünkü bu odanın bacası yuvaya uzaktı.

(12)

Belki bu kelimenin anlamını bilmiyorsunuz.

Belki bu kelimenin anlamını bilmiyorsunuz.

Ama inanın çok faydalı bir şey. Olmazsa ol- Ama inanın çok faydalı bir şey. Olmazsa ol- maz bir şey.

maz bir şey.

Atmosfer dünyamızın etrafını saran hava Atmosfer dünyamızın etrafını saran hava tabakasına verdiğimiz isimdir. Hayatlarını sür- tabakasına verdiğimiz isimdir. Hayatlarını sür- dürmesi için insanlara gerekli oksijeni ve bitki- dürmesi için insanlara gerekli oksijeni ve bitki- lere gerekli karbondioksiti barındıran havadan lere gerekli karbondioksiti barındıran havadan bahsediyoruz. Hani nefesimizi tuttuğumuz za- bahsediyoruz. Hani nefesimizi tuttuğumuz za- man boğulacak gibi olduğumuz, onsuz yaşa- man boğulacak gibi olduğumuz, onsuz yaşa- yamadığımız hava tabakasının adıdır atmos- yamadığımız hava tabakasının adıdır atmos- fer.

fer.

Atmosfer olmadan insanların, hayvanların Atmosfer olmadan insanların, hayvanların ve bitkilerin yaşayamayacağını biliyoruz. An- ve bitkilerin yaşayamayacağını biliyoruz. An- cak bu hava tabakası hakkında bilmediğimiz cak bu hava tabakası hakkında bilmediğimiz o kadar çok şey var ki.

o kadar çok şey var ki.

(13)

Yüce Rabbimiz atmosfere birçok görev vermiş- Yüce Rabbimiz atmosfere birçok görev vermiş- tir. Güneşten gelen öldürücü zararlı ışınları süzerek tir. Güneşten gelen öldürücü zararlı ışınları süzerek bize faydalı ışınların ulaşmasını sağlamak atmosfe- bize faydalı ışınların ulaşmasını sağlamak atmosfe- rin görevidir.

rin görevidir.

Atmosfer olmasaydı yağmurun hiç yağmayaca- Atmosfer olmasaydı yağmurun hiç yağmayaca- ğını biliyor muydunuz?

ğını biliyor muydunuz?

Ya atmosferin gök taşlarının dünyaya çarpma- Ya atmosferin gök taşlarının dünyaya çarpma- sını engellediğini biliyor muydunuz? Uzayda bulu- sını engellediğini biliyor muydunuz? Uzayda bulu- nan gök taşları atmosfere girerken parçalanıp ufa- nan gök taşları atmosfere girerken parçalanıp ufa- lanır. Eğer atmosfer bu özellikte yaratılmasaydı her lanır. Eğer atmosfer bu özellikte yaratılmasaydı her an başımıza bir gök taşı düşebilirdi.

an başımıza bir gök taşı düşebilirdi.

Atmosfer aynı zamanda dünyamızın ısısının ko- Atmosfer aynı zamanda dünyamızın ısısının ko- runmasıyla da görevlendirilmiştir. Atmosfer olma- runmasıyla da görevlendirilmiştir. Atmosfer olma- saydı dünyamız dondurucu soğuklara maruz kala- saydı dünyamız dondurucu soğuklara maruz kala- caktı.

caktı.

Her şeyi bizim hayatımızı sürdürmemiz için en Her şeyi bizim hayatımızı sürdürmemiz için en güzel şekilde yaratan Yüce Allah’a sonsuz şükürler güzel şekilde yaratan Yüce Allah’a sonsuz şükürler

(14)

Her canlı, kendisine verilen özelliklerden dolayı yaratıcımız olan Yüce Allah’a şükreder. Mesela biz insanlar... Rabbimize şükretmek için o kadar çok sebebimiz var ki... Akıllı yaratıldığımız, görebildiği- miz, işitebildiğimiz, yüzlerce meyveyi tadabildiğimiz, sevebildiğimiz için, daha binlerce nimet için Rabbimize teşekkür ederiz.

Peki hayvanlar ne gibi özellikler verdiği için Yüce Allah’a şükre- derler?

Uçabildiği için.

Beslenmesinde, hareket et- mek zorunda olmadığı için.

Kendisini koruyan evini sırtında yarattığı için.

Vücudunu sert dikenlerle koruduğu için.

EŞLEŞTİRME

(15)

Sevgili Peygamberimiz “Yaşlılarımıza saygı ve ikram, Allah’a saygıdandır.” bu- yurmuştur. Yani Allah’ın sevgisini kazan- mak için yaşlılara saygı göstermeliyiz.

(16)

Aşağıdaki kelimeleri tablodan bularak işaretleyebilir misiniz?

SAYGI SEVGİ KORUMA

EMANET VATAN YARDIM

SABIR ŞEFKAT MERHAMET

BAYRAM

V A

Y A

T E

M A

H R

E M

A A K

B Z

A Y

A A

K T

A

T R F

A R

I B A

S A

Ş A

A D A

A A

Y A

V A

D E

N

N I H

P J

A Y

A B

A F

A

A A

M A

A H

A O

A A

K A

A Z

A U M

R O

K Y

D A

I

Ş A

E Ü

A N

T A

R A

T A

A N

İ A G

V E

S A

E L

A

(17)

Atalarımızın canı pahasına korudukları yaşadığı- mız topraklara vatan denir. Vatanımızı korumak ve kalkındırmak en önemli görevlerimizdendir.

(18)

ALLÂHÜMME SALLİ DUASI

Allah’ım! Hazreti İbrâhim’e ve Hazreti İbrâhim’in ailesine salât ettiğin gibi, Efendimiz Hazreti Muhammed’e ve Efendimiz Hazreti Muhammed’in

(19)

KERİM:

Hayrı çok olan, bağışı tükenmeyen, her türlü şeref ve fazileti kendisinde toplayan, işleri övülmeye layık olan, kullarına cömert davranan.

BİR HADİS

Büyüklerimizi

saymayan, küçüklerimi-

BİR ATASÖZÜ

Bin bilsen bile bir bile- ne danış.

(20)

Bacak bacak üstüne atarak otur- mak büyüklerimize karşı say- gısızlıktır. Aynı zamanda kibirli olmanın bir ifadesidir. Kibir ise Yüce Allah’ın sevmediği davra- nışlardandır

Evimizde, büro ya da otobüste bizden büyük insanlara yer ver- meliyiz. Bu, büyüklere saygının bir gereğidir.

Büyüğümüz, bulunduğumuz odaya girdiğinde yerimizden

(21)
(22)

Rabbimize şükretmemiz gereken şeylerden biri de bizim için binlerce farklı yiyecek yaratmasıdır.

(23)

1. Yüce yaratıcımız.

2. Üzerinde yaşadığımız toprak parçası.

3. Günde beş kez yapmamız gereken ibadet.

4. Vücudumuzun ve elbisemizin kirlerden arındırılması.

RESİMLİ ÇENGEL BULMACA

2

3

8 5 1

4

6

7

9

(24)

Oyuncular arasında bir kişi ebe seçi- lir. Ebenin haricindeki oyuncular daha önce çizdikleri karenin bir köşesinde bulunurlar. Bu kare oyuncu sayısına göre beşgen, altıgen, yedigen de olabilir. Ebe ortaya geçer. Oyuncular birbirleriyle yer değiştirirken ebe boş kalan köşeyi kapmaya çalışır. Bu yer değiştirmeler sırasında köşesini ebeye kaptıran oyuncu yeni ebe olur ve oyun böylece devam eder.

(25)
(26)

RESİMLİ ÇENGEL BULMACA LABİRENT BULMACA

FARK BULMACA

şİrİn çocuklar 6’ dAkİ BULMACALARIN CEVAPLARI

10 1

4 7 2

3

8

9 5

6

E M

R Ü K Ü Ş

A A

M L

A N

A K Ş

İ Y İ Ş

E

L

E E

A

Y Z A

V M İ L L E

E

T

İ

KELİME AVI

A S C E B D H J V T E C S

Ç A N A K K A L E K E R O

P E T P E V B İ T R M O Ş

Y L Ç E V R E M R N A F E

(27)

KARDEŞ DÜNYA MASALLARI

(28)

Referanslar

Benzer Belgeler

Sanayi İnkılabının Öncesi ve Sonrası Önce, İnsan gücüne dayalı üretim yapılıyordu.. Sonra, Makine gücüne dayalı seri

En iyi kalitede termal görüntüler ve profesyonel raporlar: Yeni termal kamera testo 883 her şeyi görür ve sizin için düşünür. Böylece, tam olarak en çok ihtiyaç

Ashab-ı kiram, Allah Resûlü (s.a.s)’in bu müjdesine nail olmak için İslam’ın evrensel mesajlarını diyardan diyara taşıyordu.. Anadolu’muzda ilk defa

Dereler üzerinde sarp yamaçları bağ- layan bölgenin bütün özelliklerini taşıyan bir kaç güzel köprüyü de ihmal etmemiş ayrıca kitabın sonunda yapı terimlerini top-

Doza bağlı olarak atrial fibrilasyon, atrioventriküler blok gibi kardiyovasküler sistem bulguları, solunum depresyonu, hipoksi, pnömoni ve pulmoner ödem gibi solunum

Kerim olan Yüce Allah’ın yarattıklarına ihsan ettiği en büyük ikramdır.. Ne olur kendine

Haz- reti Ebubekir zor durumda kalan Müslümanlar için bütün servetini harcadı... Müşriklerin baskıları artınca Sevgili Peygamberimiz Müslü- manlardan Medine’ye

Aslı Zülal http://www.eurekalert.com/ Mongoloid Fare Vericiden alınan embriyo hücresi Döllenmemiş fare yumurtası DNA uzaklaştırılır Kopya fare Yeniden programlanmış