Türkiye'nin ilk ziraat fakültesi müzesi olma özelliğini gösteren Ankara Üniversitesi (A.Ü.) Ziraat Fakültesi Müzesi, fakültenin Sosyal Tesisler binasında düzenlenen törenle açıldı.
Bugüne değin yaklaşık 20 bin mezun veren A.Ü. Ziraat Fakültesi'nin müzesinde, fakültenin tarihini anlatan bilgi, belge, fotoğraf ve objeler bulunuyor. Bilim adamları tarafından ayrı bir öneme sahip çeşitli laboratuvar malzemeleri, analiz ve ölçme cihazlarının da yer aldığı müzenin bahçesinde ise Türkiye'de üretilen ilk yerli traktör HSG
sergileniyor. Müzede ayrıca önemli kamu görevlerinde bulunan mezunların fotoğrafları, eski mikroskoplar, fotoğraf makineleri, çeşitli tarım aletleri, eski daktilolar, bitki ve hayvan maketleri ile öğrenci levhaları bulunuyor.
A.Ü. Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Taluğ , çok eskilerden bu yana böyle bir müze açmak istediklerini, müzenin üç yıllık bir çalışmanın ürünü olduğunu belirterek, "Böyle bir müze kurulması konusu çeşitli dönemlerde dile getirilmiş ve çeşitli girişimlerde bulunulmuş. Son olarak 2005 yılında Prof. Dr. İbrahim Akif Kansu başkanlığında kurulan komisyonda, müze düşüncesi olgunlaştırıldı. Daha sonra da Prof. Dr. Yücel Öztan ve birkaç öğretim üyesi arkadaşımız müzenin kuruluş hazırlıkları için görevlendirildi" dedi. Kuruluş hazırlıklarının son aşamasında fakültenin Yönetim Kurulu'nun 03.10.2007 tarih ve 40/05 sayılı kararı ile A.Ü. Ziraat Fakültesi Müzesi'nin kurulmasının
oybirliğiyle kabul edildiğini söyleyen Taluğ, bu kararın Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından da onaylandığını belirtti. Taluğ, "Bilindiği gibi fakültemiz, uzun yıllar ülkenin tek tarımsal yükseköğretim kurumu olarak hizmet verdi ve 1955 yılından başlayarak da kendi alanındaki yükseköğretim kurumlarının kuruluşunu gerçekleştirerek ya da destekleyerek ülkemizde yükseköğretim sisteminin genişlemesine katkıda bulundu.
Bugün geniş, deneyimli ve yetkin akademik kadrosuyla, bilimsel altyapısıyla evrensel standartları gözeten bir eğitim ve araştırma hizmeti sunmaya çalışan fakültemiz, geleceğe de güvenle bakıyor" diye konuştu. "Müzemiz, fakültemizi yükseklere taşıyacağı için bize güç ve moral duygusu sağlayacak'' diyen Taluğ, Kurtuluş Savaşı'yla kazanılan ulusal bağımsızlığın ardından kurulan fakültenin temelinde bilimin ve aklın üstünlüğünün yattığına da dikkat çekti. Taluğ ayrıca fakültenin yerleşkesi içinde bulunan açık alanların, Botanik Bahçesi'nin, müzenin bir parçası olarak
geliştirilmesinin planlandığını da söyledi. Müzenin düzenlenecek dönemsel sergilerle ve gerçekleştirilecek konferanslarla kısa bir süre içinde dinamik, özgün ve örnek bir kurum olacağının altını çizen Taluğ, "Müzemizi ülkemizin kültür yaşamına armağan ediyoruz" dedi.