• Sonuç bulunamadı

Profesör Nihat Reşat işin hakikatini anlatıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Profesör Nihat Reşat işin hakikatini anlatıyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

OKUYUCU

--- ---

a

— ---

MEKTUPLARI

Profesör N ihat Reşat

işm H a k ik a tin i A n la tıy o r

Sabih Alaçam aleyhine ikame ettiğim dava vesilesile gazeteni­ zin 22 ve 23 kânunusani tarihli nüshalarında neşredilen iki bendi okudum. Gerek muharririnizin ge­ rekse Alaçamın yazdıkları başlıca iki kısma ayrılıyor. Birincisi do­ landırıcılık davası, İkincisi İdrolo- gi Medikal kürsüsü açış dersinin yazılması meselesi.

Dolandırıcılığa taallûk eden id­ dia ve evrakı tahkikiyeyi tetkik eden Müddeiumumilik makamı âmme davasını açmış ve ceza mahkemesinin -bir ay evvel topla­ nan ilk celsesinde maznun Alaçam sorguya çekilmiştir. Bu çirkin hâ­ disenin sikici tafsilâtını ve ne

gi-I

bi manevralarla ne şekilde cere­ yan ettiğini burada uzun uzadıya izaha lüzum yoktur. Çünkü bu­ gün dava bütün teferruatile Adli- yenin malı olmuştur.

ikinci meseleye gelince: Ala­ çam, Üniversitemizde ihdas edi­ len Idroloji medikal kürsüsüne intihabım üzerine Tıp Fakültesin­ de verdiğim açış dersinin kendisi tarafından yazıldığını iddia edi­ yor. Bazı iddialar vardır ki haki­ kate uygun olmadıkları ilk bakış­ ta anlaşılır ve insanı ancak güldü­ rür. İşte bu iddianın da bu kabil­ den öldüğünü beni tanıyanların derhal teslim ettiklerine kaniim. Maamafih hakikati bir kere daha ortaya koymak için bazı izahat vermeyi faydalı ve lâzım görüyo­ rum:

Üniversitelerde ötederrberi bir anane vardır. Herhangi bir kürsü­ ye seçilen profesör bu açış dersi verirken bu usul bugün bizim Üni­ versitemizde de kabul edilmiştir. Bu ders umumî olmak itibarile az çok tahsil görmüş herkesi alâka­ dar edecek bir mahiyette olmakla beraber yine asıl ait olduğu ilmin esaslarından ve tedris usulünden bahis obnak dolayısile ancak o il­ min mütehassısının kaleminden çı­ kabilir. Binaenaleyh ilmi kültür­ den mahrum olduktan maada bir ecnebi dili bildiği de şüpheli olan Alaçamın iddia ettiği işi başara­ bilmesine akıl erdirilemez. Böyle bir ders yazması şöyle dursun; ya­ zılanların ilmi kısmını anlaması bile kabil değildir. Çünkü A laça­ mın ihatasının külliyen haricinde­ dir.

Açış dersi hazırlıyan profesör kendi hocalarının mufassal tercü- mei hallerine dair malûmat edin- miye, tedris edeceği ilim şubesinin tarihine temas eden noktalar hak­ kında birçok mehazîere müracaat etmiye mecburdur. Bu mecburiyet­ ten ben de vareste kalamazdım. Nitekim, hayata uzun senelerden- beri veda etmiş olan hocalarımın tercümei hallerde ilmi teliflerine dair malûmat almak için Fakül­ tede tıp tarihi profesörü aziz mu- hibbim Dr. Süheyl Ünvere ve yine Fakülte profesörlerinden muhte- ! rem meslektaşım Dr. Necmeddin Rifata müracaat ettim. Dr. Cemil (Paşa) ile Dr. Besim Ömer (P a­ şa) merhumun mufassal tercümei hallerini bizzat kendilerinden al­ dım. Memleketimizde kaplıcalar ve maden sularile tedavinin han­ gi tarihte ve ne suretle başladığın­ dan ve ne gibi inkişaf ve terakki­ ye mazhar olduğundan bahis eser­ ler araştırdım, bulamadım. Kütüp­ hanelerimizde müteferrik bir halde bazı tarihi malûmat bulunması mümkün olduğunu söylediler. Bu hususta bana yardım etmesini ev­ velâ aziz ve fazıl dostum profe- S sör Mehmet Ali Ayniden rica et­

tim. Ricamı kabul nezaketini gösterdi. Kendisinin müdavim bu­ lunduğu kütüphanelerde tesadüf ettiği ve büvasıta arattırdığı tari­ hi malûmata dair notlar lütfetti. Bu notların kıymetli muhteviyatı haricinde başka neşriyat varsa on­

V___________ __________

lardan da müstefit olmak arzusun­ da bulundum. O sıralarda Minber gazetesinde hatıratımı yazan Ala­ çama bu arzumdan ve meşguliye­ timin yokluğu hasebile kütüpha­ neleri dolaşmıya vakit olmadığın­ dan bahsettim, istediğim araştır­ malarda bulunabüeceğini ve vak­ tinin pek müsait olduğunu söyle­ di. Teklifini kabul ettim. Kendisi­ ne direktifler verdim. Beni sureti mahsusada alâakadar eden nokta­ ları izah ettim. Birkaç gün zarfın­ da Evliya Çelebiden, Devlet salna­ melerinden ve emsali sair mehaz- lerden topladığı notları getirdi Bu zahmetin mukabilini de bol bol kendisine ödedim. Notların bir kıs­ mını tay, bir kısmını tadil ederek ve profesör Mehmet Ali Ayninin lütfettiği maltaaatla mezcederek hazırladığım dersin metni içine İlâve ettim. Matbu 26 sayfadan müteşekkil dersin, muhterem Meh­ met Ali A ynf tarafından verilen notlarla Alaçam tarafından getiri­ len notlar ancak 4 sayfasmr işgal etmektedir. Bu şartlar içinde bir kaç tarihî not toplıyan bir şahıs bu tıp dersini yazmak iddiasına kalkışabilir m i? Kaldı ki açış der­ sinden, memleketimizdeki kaplıca­ lara ve hamamlara ait olan muh­ tasar, fennî mahiyetinden âri ve yalnız tarihî bu kısım çıkarılsa dahi ders bu taydan asla mütees­ sir olmaz ve yine verilebilirdi. Çünkü açış dersinin en esaslı mev­ zuu îdrolojmin bugünkü tedris tar­ zı hakkındaki şahsî düşünceler ve bu ilmin hali hazırda eriştiği te­ rakki merhalesi ile istikbalde me­ mul inkişaflarıdır ki asıl bu kısım dersin ruhunu teşkil eder ve ho­ canın ilmi akidesinin meslektaş­ ları huzurunda alenen ifadesi ohır. Ne glizel bir tesadüftür ki yuka­ rıda ismi geçen muhtelif zevattan ve Sabih Alaçamdan kendi el ya- zılarile aldığım notlar dersin müs­ veddeleri arasında hâlâ nezdimde bulunmaktadır.

Gazetede ismi geçen diğer ze­ vattan ise asla haberdar olmadı­ ğımı söylemliye bile hacet yoktur. İtiraf etmeliyim ki bu nâhoş hâ­ disede benim de bir kusurum var

ki o da evvelce hiç tanımadığım Sabih Alaçam hakkında kimseden malûmat almadan kendisine iti­ mat ve hüsnü kabul göstermek- liğimdir. Fakat beni asıl müteessif eden cihet bir Üniversite profesö­ rünün açış dersini başkalarına yazdırmış olduğunu - velev ki bir dava münasebetile olsun - iri harfli serlevhalarla gazetede basa­ rak onun ilmi haysiyeti ile oynar- | ken ancak bir tarafı dinleyip memlekette tanınmış bir doktor ve profesör olan diğer taraftan keyfiyeti sormıya lâzum görme­ mek suretüe gösterilen lâubalilik­ tir. Bilhassa bu lâübalüik başmu­ harririnin beni pek iyi tanıdığı bir gazeteden sadır olunca tees­ süfün tesir derecesini bulmaması kabü değildir.

D r. N ihat Reşad [G erek İlmî kıym etini, gerek eı nazik zam anlarda m em lekete hiz m etlerini ve gerek Yalovadaki bil giü çalışm alarını ve eserlerini ya kından tanıdığım ız profesör Niha Reşadı hakkile m üteessir ede böyle bir yazının gazetem izde ç i l m asından dolayı derin bir teessi duyuyoruz. D r. N ihat Reşadın d< diği için hukukî safhası mahkem lere m al olm uştur. Günün birine aydınlanacaktır. F ak at bir prof sörün ihtisasa ait bir yazısın herhangi bir kim se tarafından y zılam ıyacağı aşikâr bir şey ı m akla beraber bir eser için 1 kim senin tarihî m ahezlere müı oaate m em ur edilm esi o eseri y; m ası m ânasına gelm ekten u zaktır.]

Referanslar

Benzer Belgeler

Resim muavinliğine ilave olarak o vakitler Harbiye Mektebinde kurulan zadegan sınıfları resim muallimliği de verilir. Otuz sene resim muallimliği ile mektepte kalmış

Hemşirelerin EKG eğitimi sınav ortalamaları değerlendirildiğinde sağlık meslek lisesi mezunlarının ön test ortalamasının en düşük, yüksek lisans

İntraaortik balon pompa (İABP) kontrpulsasyonu ilk olarak 1967 yılında akut miyokart infarktüsü sonrası sol ventrikül yetersizliği olan hastaları desteklemek

Ahmed Vefik Paşa, hezaren bastonla, Teodor Kasap’ı te’- İ dib ederken bütün Bâb-ı-âli ricali de hazır bulunurlar ve pa­ şayı

Türkiye’de ve halıda büyük yankılar uyandıran unlu romanını ( U s Dr setKhaniees) yi hamla. AZİYADf den soma, konusu Turiı w 'den alınan en güzel es.

Fakat biz lbni Sina’nın da Türk olduğunu iddia ve ispat ettiğimize göre bu muazzam adamın bininci yıldönümünü kutlamağa Araplar- daıı evvel davranmamız

Dünya Savaşı’nda pek çok cephede siper savaşı yaşanmış olmasına karşın bunların hiç birinin Batı cephe- si kadar uzun siperlere ve neredeyse dört yıl süren

Uzun yıllardır bu konuda konuşan, yazan, düşünen ve tartı­ şan, hele bu yılın şubat ve mart aylarında Amerika’yı baştan ba­ şa dolaşıp Türk-Ermeni