• Sonuç bulunamadı

«Bir ülkede yaşayan insanların shhatine, refah ve rahatlığına tesir ic- ra edecek kolaylıkları tabiî ve inşaî ele- manlarla temin maksadiyle önceden dü- şünme ve plânına sanatıdır.»

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "«Bir ülkede yaşayan insanların shhatine, refah ve rahatlığına tesir ic- ra edecek kolaylıkları tabiî ve inşaî ele- manlarla temin maksadiyle önceden dü- şünme ve plânına sanatıdır.»"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ŞEHİRLERİMİZDE Y A B A N C I MÜTEHASSISLARIN ROLÜ Ali TEZSEZEN

Paris şehircilik enstitüsünden Bu mevzua temas etme zaruretinin

iyice anlaşilabilmesi için evvelâ şehirci-lik sanatının mâna ve mefhumu hakkın-da kısa bir açıklama yapılmasını uygun buluyorum;

Bunun için sosyoloji hâdiselerinin ilk başlangıcı sayılan göçebe halindeki ilk insanların yaşayışından bugünkü me-deni insanların yaşayışına kadar olan zamana kısaca bir göz atalım ve malû-matımızı tazaleyelim.

Göçebe halindeki ilk insanlar ihti-yaç ve zaruretlerine binaen peyderpey sabit bir hayat şartı edinmeye çalışmış ve kendilerine uygun buldukları arazi-lere yerleşerek o günün ihtiyaçlarına göre yekdiğerile, komşularile aralarında basit yollarla irtibatı temin ederek şehir-ler kurmuşlardı. İnsanların zaman za-man iklim, tagdiye, korunma müda-faa v.s. gibi bir çok mücbir sebeplerle edindikleri bu yerlerini bütün müşkü-lâta rağmen terkettikleri ve kendilerine daha uygun yerler aradıkları malûmdur. İşte insanların bugün dahi devam eden kendilerine uygun yerler arama ihtiyacı gayri menkul mevzuunun doğuşuna se-bep olmuştur. İntihap edilen bu yeni arazi sathları üzerinde de ayrı ayrı topluluklar halinde ve her toplulu-ğun kendine göre ve tekâmül safha-ları derecelerine uygun olarak o günkü konfor ihtiyacına göre evler apartman-lar, gazino otel v.s.. 1er inşa ederek yeni yeni sokaklar, caddeler, bulvarlar v.s.. lerle irtibatlar tesis ederek bugünkü şe-hirleri meydana getirmişlerdir. İşte gayri menkul ve iskân mevzuu diğer bir ifade ile; satıh ve hacimler şehircilik sanatının iki esas unsurudur.

Tabiîdir ki bugünkü milletler ken-dilerinin nüvelerini teşkil eden ve ayrı ayrı toplulukların o günden başlıyarak bugüne kadar geçen zaman içindeki te-kâmül safhaları ve konfor ihtiyaçlarına uygun olarak meydana gelmişlerdir. Menşe, dil, din ve tabiî tesirlerden mâ-da geçimlerini temin etme bakımınmâ-dan ayrı ayrı vasıflar taşırlar; ziraat, sanayi, ticaret v.s. ve bu kadar muhtelif sebep-lerin tesiri ile beslenerek meydana ge-len toplulukların şehircilik anlayışı ve inkişafı da birbirine benzemiyeceği aşi-kârdır.

Şimdi esas mevzua yaklaşırken son zamanlarda vatandaşlarımın sık sık duy-dukları şehircilik sanatının umumî bir tarifini yapmayı faydalı buluyorum.

Şe-hircilik: «Bir ülkede yaşayan insanların shhatine, refah ve rahatlığına tesir ic-ra edecek kolaylıkları tabiî ve inşaî ele-manlarla temin maksadiyle önceden dü-şünme ve plânına sanatıdır.»

Şehircilik (Urbanisme) 1909 sene-sinde Fransada şehirlerin tanzimi ile hususî surette alâkadar olan küçük mik-yasta bir mimar zümresi tarafından mü-teaddit görüşler ve tenkitler ve sabırlı mübahasalarla meydana konmuş bir mev-zudur. Bu tarihten tam 40 sene sonra 16 Mart 1949 senesinde resmen teşekkül etmiştir. Bugün ise başlı başına bir ba-kanlık olarak çalışan bir müessese hali-ne gelmiş ve Paris üniversitesihali-ne bağlı enstitü kurulmuştur. Mesele bu kadarla da kalmamış 8 Teşrinisani 1950 de Pa-rıste İmar ve şehircilik bakanlığı ile hu-kukçular, idareciler, öğretmenler, mi-marlar, mühendisler ve ressamlar top-lanarak şehirciliğin fayda ve ihtiyaçını ve şehir plânlarının tanzim edilmesi lüzum ve tahakkuk ettirilmesi hususun-daki ehemmiyeti şehir sakinlerine ta-nıtmaya karar verilmiştir.

Bunları kısmen dahi olsa belirtmek-le nasıl bir sosyal mevzuu karşısında bu-lunduğumuzu anlatmak istiyorum.

Çok kısa olan yukardaki açıklama-dan sonra temas etmek istediğim mev-zua avdet edebiliriz. Yabancı mütehas-sısın rolü ne olabilir?..

Evvelâ iklim, inanç, yaşayışını te-min eden âmiller, örf ve âdetlerinin ayrı olması şehirlerimizin şehircilik mev-zuu hakkında ana prensipleri vazedil-memiş oduğundan - yani yukarıda beyan etmek istediğim safhaları geçirmediğin-den - bizi anlayamayışı kendisini bizim ihtiyacımıza göre değil bizi kendi mem-leketinin ihtiyacına, âdetlerine uydur-maya gayretinden ileri gidemez. Kal-dı ki, celbettiğimiz bu mütehassıslar ayrı ayrı birer ekol sahibi, ayrı ayrı pren-siplere malik kimseler de olunca (Cor-busier; v.s. gibi) yapılan masrafları fe-rah fefe-rah zarar hanesine geçirebeliriz.

Bunu izah ederken hiç bir zaman yabancı bir mütehassısın imâr plânları üzerinde rolü olmayacağı mânası anla-şılmamalıdır. Maksadım imar plânları-mızı mütehassısın müdahalesine lüzum-lu hale getirilinceye kadar ilerlemiş ha-le koymanın lüzumunu belirtmektir. İmar plânı kelimesinin mânasını 1/10.000, 1/5.000, 1/2.000... ilâh. mik yaslı halihazır haritalar üzerinden

yol-lar açmak, iskân sahası, sanayi bölgesi v.s. gibi hususları göstermekten ibaret değil onun detaylarına duhul etmek hu-susunda nazarı itibara alarak tesbit edi-lecek esaslı ünitelere istinaden hazırlan-masını temin etmelidir.

Şimdi bu mevzu ile ilgili detaylar-dan bir kaçını madde halinde yazıyo-rum. Bunlar:

1) Evvelâ mahalle taksimatı esası-nı kabul ve tesis etmek.

2) Bir mahallede kaç ailenin ya-şadığını müstakbel nüfus artışına göre tayin etmek.

3) Örf ve âdetlerimizde nazara alı-narak bir mahalle için; kasap, bakkal, fırın, dispanser. Okul (ana ve ilk okul) yerlerini aile adedine göre nisbetlemek.

4) Münferit ve blok inşaat % de-sini tayin etmek.

5) Ailenin kaçar nüfuslu olduğu-nu tayin ederek mahallenin iskân inşaat sahasını tayin etmek (bir aile 1, 2, 3... çocuklu olabilir. Bunlardan 7 yaşına ka-dar ve 12 yaşına kaka-dar kaçar çocuklu olduğu tesbit edilerek iki odalı dört o-dalı, altı odalı ev ihtiyacı tayin edilerek iskân sahası tesbit edilir. •

Bugüne kadar karşılaştığım hâ-diseler gösteriyor ki hiç bir şehrimi-zin imar talimatnamesinde bunlara te-mas edilmemiş ve muhtevasına bu esas prensiplere vazedilmemiştir. Parselasyon plânları şahsın mülkiyet hudutları için-de ve carî talimatnamelere uydurularak yapılmakta, tedahül edeceği mahallede-ki müstakbel durumu gözönüne alınma-dan yapılmaktadır.

Tabiîdir ki böyle parselasyon plân-larında mümkün olduğu kadar fazla par-sel elde ederek fazla kazanç temin et-me gayesi hakim olmaktadır.

Şehirciliğimizin inkişafı için evvel emirde her memleketin ayrı bir şehirci-lik anlayışı olduğunu unutmayarak onun bir şahsiyete iktisap etmesini temin et-mek elzemdir.

Bütün bunlardan sonra ancak müşa-vir olarak bir mütehassısın celbi uygun olur. Bu takdirde dahi Şehirlerimize ben-zer teşkil edecek yerlerin mütehasısları-nı temin ve tercih etmek icabeder. (Yu-karıdaki izahtan anlaşılacağı veçhile bir

mütehassısın dünyaca büyük bir şöh-rete sahip olması Şehirlerimfei onun eline teslim etmeye vesile teşkil etme-melidir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Selçuklular ve Selçuklu Tarihi, s. 43 Köymen, 500 dinar olarak kaydetmiştir. Nişabur’da Selçuklu hâkimiyetinin ilk dö- nemlerinde cereyan eden ve Nişaburluların

• Kültür toplumun değerlerini bir araya getirir. • Kültür sosyal dayanışma için temel oluşturur. • Kültür her toplumda farklıdır.,kültür sosyal kişiliğin

Hastalar TVK bulgularına göre evrelendiğinde ise en belirgin ve anlamlı olarak serum sCD40L düzeyleri, erken-aktif skleroderma TVK bulgusu olan hastalarda daha yüksek

Şekilden de görüldüğü gibi, 0-35 MeV enerji aralığında ise herhangibir mevcut deneysel veri olmamakla birlikte TALYS 1.2 ve ALICE/ASH programı ile hesaplanan

Çekirdeklerin enerji seviyeleri (Rezonans olayı) vuran taneciğin kinetik enerjisi ile bağlanma enerjisi toplamı (uyartılma enerjisi), meydana gelen bileşik

İstiklâl Savaşı sırasında Edime mebusu olan Karabekir, zaferden sonra 1'lnci Ordu Müfettişliğine tayin olunmuş, daha sonra latanbul milletvekilliğinde

memleket halkının, dahilde bir çok yeni kasaba- ların, tebdilhava istasyonlarının, plâjların vücude gelmesinde en büyük âmil oldukları malumdur Küçük küçük bu yeni

Öğretimsel Karar Gerekçe Testi (ÖKGT) öğrencilerin öğretmen olarak ala- cakları bir öğretimsel kararın dayanağı olan düşüncelerini belirleyecek bi- çimde