• Sonuç bulunamadı

Bitkisel Yağ Tüketiminde Markaya Karşı Tutumu Etkileyen Faktörlerin Analizi: Samsun Đli Örneği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bitkisel Yağ Tüketiminde Markaya Karşı Tutumu Etkileyen Faktörlerin Analizi: Samsun Đli Örneği"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Bitkisel Yağ Tüketiminde Markaya Karşı Tutumu Etkileyen Faktörlerin Analizi: Samsun Đli Örneği

Orhan GÜNDÜZ1 Vedat CEYHAN1 H. Avni CĐNEMRE1 Osman KILIÇ1

ÖZET

Bu araştırmanın amacı; Samsun ili merkezinde ikamet eden ve bitkisel yağ tüketen ailelerin marka konusundaki yaklaşımlarının ve markalı ürünleri seçimlerini etkileyen faktörlerin belirlenmesidir. Araştırmada 150 aileden anketlerle sağlanan veriler probit model kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma sonuçları, ailelerin %63’ünün bitkisel yağ tüketiminde marka değiştirdiklerini, %37’sinin ise sürekli aynı markayı tercih ettiklerini ortaya koymuştur. Probit model sonuçlarına göre, ailelerde gıda satın almaya karar veren kişilerin cinsiyeti ve statüsü ile ailelerin aylık gıda harcama tutarı, aylık bitkisel yağ tüketim miktarı, ürün kalitesi, ürün fiyatı ve ürünün güvenilir olduğu fikri markaya karşı tutumu etkileyen önemli kriterlerdir.

Anahtar kelimeler: Bitkisel Yağ, Marka, Tüketim, Probit, Samsun.

An Analysıs Of Factors Affectıng Brand Attıtude In The Vegetable Oıl Consumptıon: The Case Of Samsun Provınce

The aim of this research was to determine factors affecting brand attitude and brand selection in the vegetable oil consumption of households in the Samsun province. The data were obtained from 150 households and were analyzed by using probit model. The research results revealed that 63% of households changed the brand they used while 37% did not. The probit model results showed that gender and status, monthly food expenditure, monthly vegetable oil consumption, product quality, product price, product safety were major factors influencing brand attitude.

Key words: Brand, Vegetable oil, Consumption, Probit, Samsun.

1. GĐRĐŞ

Tüketicilerin satın alma davranışları, ihtiyaç duydukları herhangi bir mal veya mal grubunun eksik veya yetersiz olduğunun farkına varılmasıyla başlar. Đhtiyacının farkına varan tüketici, ürün hakkında bilgi arayışına girer. Yeterli bilgiye sahip tüketici için bundan sonraki en önemli aşama markalar arasında seçim yapmaktır. Seçim işleminde; tüketicinin yaş, eğitim, gelir, kültür gibi kişisel özelliklerinin yanısıra fiyat, lezzet, görünüş, koku gibi ürüne ait özellikler önemli rol oynamaktadır (Dibb et al., 2001;

Cinemre, 2005’den). Bu kriterler ışığında tüketicilerin bir kısmı belirli ürünlerde sürekli aynı markayı tercih ederken, bir kısmı da bir markaya bağımlı kalmayarak beklentilerine uygun markayı tercih etmektedirler. Bu açıdan marka, tüketicinin satın alma davranışı üzerinde rol oynayan önemli bir kriterdir.

Marka bağımlılığı, pazar bölümlemenin en önemli araçlarından biridir.

Tüketiciler, bir markaya tam bağımlılık ile hiç bağımlı olmamak arasında değişen tercihlere sahiptirler (Kotler, 1997; Cinemre, 2005’den). Günümüz gıda pazarındaki yeni ürün ve marka sayısındaki artış, üretici firmalar arasında yoğun bir rekabet ortamı oluştururken, tüketiciler için de alternatif seçenek sayısını arttırmaktadır. Söz konusu ürün ya da markanın pazar performansının sürdürebilirliği etkin pazarlama stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması ile mümkündür (Akpınar ve Yurdakul, 2008). Etkin pazarlama stratejileri ise hedef tüketici pazarına ilişkin verilerin izlenmesi, analiz edilmesi ve yorumlanması ile oluşturulabilmektedir.

Günümüzde yoğun rekabet şartlarından dolayı piyasada tutunmaya çalışan sektörden birisi de bitkisel yağlardır. Yağlar, yaşamın sürdürülebilmesi ve vücudun değişik işlevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmesi için, mutlaka alınması gereken besin öğeleridir. Đnsanlar yağ gereksinimlerini, bitkisel kökenli ve hayvansal kökenli yağlardan karşılayabilmektedir. Yetişkin bir insanın yılda yaklaşık 24 kg yağ tüketmesi gerekmektedir (Sever 1994). Türkiye’de kişi başına 19.2 kg/yıl yağ tüketimi yapılmakta olup, bu durum standartların altında yağ tüketildiğini göstermektedir (Çabukel ve ark.,

(2)

2009).

Türkiye’de ayçiçeği, zeytin, mısır başta olmak üzere çok çeşitli bitkisel yağ üretimi ve tüketimi gerçekleştirilmektedir. Aynı zamanda bu yağların her birine ait çok sayıda marka da yoğun bir rekabet ortamında üretilmekte ve tüketilmektedir. Marka sahibi firmalar, hitap ettikleri tüketicilerin tercihlerini ve ihtiyaçlarını tahmin etme konusunda yoğun çaba harcamakta, tüketici tercihlerindeki değişime paralel olarak ürünle ilgili fiyat, ambalaj v.b hususlarda yeni yaklaşımlar ortaya koymaktadırlar.

Bu araştırmada, tüketicilerin markaya karşı tutumlarını etkileyen sosyo-ekonomik özelliklerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda, Samsun ili merkezinde bitkisel kaynaklı yağ tüketen ailelerden anket yoluyla elde edilen veriler kullanılmıştır.

2. MATERYAL VE YÖNTEM 2.1. Materyal

Araştırmanın materyalini, Samsun ili merkezinde toplam 150 aileden anket yoluyla toplanan veriler oluşturmaktadır. Veriler 2010 yılına ait olup, örnek hacmi aşağıdaki eşitlik yardımıyla belirlenmiştir (Collins, 1986).

Burada n; örnek hacmi, t; %95 güven aralığındaki t değeri (1.96), p; olayın olma olasılığı (0.5), q; 1-p, E; izin verilen hata payını (0.08) göstermektedir.

Araştırmada bitkisel yağ tüketiminde markaya karşı tüketici davranışlarını etkileyen sosyo-ekonomik faktörlerin incelenmesi amacıyla probit model kullanılmıştır.

Modelde, tüketicilerin markaya karşı tutumları (sürekli aynı markayı kullanmak veya marka değiştirmek) bağımlı değişken olarak alınmıştır.

Modelin açıklayıcı değişkenleri olarak, ailede gıda satın almada karar veren kişiye ait cinsiyet, eğitim, yaş, statü, çalışma durumu gibi kişisel özelliklerin yanı sıra, ailenin aylık geliri, aile büyüklüğü, aylık gıda harcama tutarı, aylık bitkisel yağ tüketim miktarı gibi kriterler ile markaya karşı tutumunu etkileyen ürüne ait faktörler (fiyat, güvenlik, kolay bulunma, indirim-promosyon) kullanılmıştır. Modelin değişkenlerine ait istatistikler Çizelge 1’de verilmiştir.

Ailelerin yaklaşık %37’si bitkisel yağ tercihlerinde marka değiştirirken, %63’ü aynı markayı kullanmaya devam etmektedir. Ailelerde gıda satın alma kararlarında çoğunlukla kadınlar ve evin hanımları etkili olmaktadır. Bu kişilerin çoğunluğu ortaokul düzeyinde eğitime sahip olup, gelir getirici herhangi bir işte çalışmamaktadır.

Đncelenen aileler ortalama 3,95 kişiden oluşmaktadır. Araştırma sonucu, Samsun ili Merkezinde bulunan hanelerin ortalama nüfus yoğunluğuna (3,83) yakın bulunmuştur (TUĐK, 2010). Aileler, yaklaşık 1500 TL ortalama aylık gelirlerinin %23’ünü gıda harcamasına ayırmaktadır. Akbay (2005), Kahramanmaraş ilinde yapmış olduğu benzer bir araştırmada, ailelerin gelirlerinin yaklaşık %28’ini gıda tüketiminde kullandıklarını belirlemiştir. Đncelenen ailelerde, satın aldıkları ürünün güvenilir olduğu düşüncesiyle markayı tercih edenlerin oranı, diğer faktörlerin etkisinden daha yüksek bulunmuştur.

2.2. Probit Model

Bağımlı değişkenlerin 0-1 değerlerini aldığı iki uçlu olduğu regresyon modellerinden biri olan Probit Model, Mc Fadden’ın geliştirdiği Fayda Kuramı’na dayanır (Gujarati, 2001).

Probit model, birikimli dağılım fonksiyonundan yararlanır. Eğer bir Z değişkeni ortalama, varyansla normal dağılıyorsa olasılık dağılım fonksiyonu şöyledir:

(3)

Çizelge 1. Ailelerin marka tutumunu etkileyen özelliklere ait tanımlayıcı istatistikler

Değişkenler Frekans Yüzde Ortalama Standart

sapma Bağımlı değişken

Marka değiştirenler (1) 55 36.67

Marka değiştirmeyenler (0) 95 63.33 0.37 0.48

Bağımsız değişkenler

Gıda satın almada etkili kişinin cinsiyeti

Erkek ise (1) 17 11.33

Kadın ise (2) 133 88.67 1.89 0.32

Gıda satın almada etkili kişinin statüsü

Baba ise (1) 17 11.33

Anne ise (2) 126 84.00

Diğerleri ise (3) 7 4.67

1.93 0.39

Satın alma kararını veren kişinin yaşı

<30 ise (0) 28 18.67

30-39 ise (1) 45 30.00

40-49 ise (2) 51 34.00

50-59 ise (3) 23 15.33

60- + ise (4) 3 2.00

1.52 1.03

Satın alma kararını veren kişinin eğitimi

Đlkokul veya daha az ise (0) 64 42.67

Ortaokul ise (1) 15 10.00

Lise ise (2) 30 20.00

Üniversite ise (3) 41 27.33

1.32 1.28

Satın alma kararını veren kişinin çalışma durumu

Çalışıyor ise (1) 65 43.33

Çalışmıyor ise (0) 85 56.67 0.43 0.49

Aile büyüklüğü (kişi)

2 veya daha küçük ise (0) 17 11.33

3- 4 ise (1) 95 63.33

4’ den daha büyük ise (2) 38 25.33

1.14 0.59

Aile geliri (TL/Ay)

<800 ise (1) 30 20.00

800-1199 ise (2) 30 20.00

1200- 1499 ise (3) 30 20.00

1500- 1999 ise (4) 30 20.00

2000- + ise (5) 30 20.00

3.00 1.42

Gıda harcama tutarı (TL/ay)

<100 ise (0) 4 2.67

100-249 ise (1) 37 24.67

250- 399 ise (2) 59 39.33

400- 599 ise (3) 42 28.00

600- + ise (4) 8 5.33

2.09 0.92

Bitkisel yağ tüketim miktarı (lt/ay)

<2 ise (0) 5 3.33

2-5 ise (1) 108 72.00

5- + ise (2) 37 24.67

1.21 0.49

Markalı ürün davranışında etkili faktör

Fiyat ise 1, diğerleri 0 24 16.00 0.16 0.37

Güvenilirlik ise 1, diğerleri 0 59 39.33 0.39 0.49

Bulunma -Reklam-Đndirim imkânı ise 1, diğerleri

0* 27 18.00 0.18 0.37

Kalite ise 1, diğerleri 0 40 26.67 0.27 0.44

* Çoklu bağıntı problemi nedeniyle modelden çıkarılmıştır.

(4)

Birikimli (kümülatif) dağılım fonksiyonu da;

biçimindedir. Burada Z0, Z’nin belli bir değeridir.

Probit modelde i. bireyin kararının gözlemlenemeyen bir fayda indeksine (Ii) bağlı olduğu varsayılmaktadır. Ii indeksinin değeri ne kadar büyükse, kararın gerçekleşme olasılığı o kadar artmaktadır.

Probit modelin bağlı olduğu gözlenemeyen fayda indeksi:

olup indeks düzeyi

olayı gerçekleşecek, olayı gerçekleşmeyecektir.

Burada eşik değeridir. Bu değer de Ii gibi gözlenemez ama aynı ortalama ve varyansla normal dağıldığı varsayılırsa, yalnızca Ii indeksinin kitle katsayılarını tahmin etmekle kalmaz, gözlenemeyen indeksin kendisine ilişkin bilgi de verir.

Normallik varsayımı altında olma olasılığı, standardize edilmiş kümülatif normal dağılımdan aşağıdaki gibi hesaplanabilir:

Burada t, standartlaştırılmış normal değişkendir (t~N(0,1)).

Fayda indeksini elde etmek için standardize edilmiş kümülatif normal dağılım fonksiyonunun tersi alınır ve

denklemi elde edilir. Burada F-1 kümülatif normal dağılımın tersidir.

Probit analizde gözlenemeyen fayda indeksi Ii, basitçe normit veya normal eşdeğer sapma olarak bilinir. Pi < 0.5 olduğunda Ii negatif olacağından Ii ’ye 5 eklenir ve sonuca probit denir (Gujarati, 2001).

Açıklayıcı değişkenlerin bir birimlik değişimi karşısında gözlemlenemeyen fayda indeksinin marjinal etkisinin, probit modelde elde edilen katsayılarla yorumlanması mümkün olmadığından, marjinal etkiler aşağıdaki eşitlik yardımıyla hesaplanabilmektedir (Greene, 2003).

ji K

k k k

ji i

J x

X F

x y ME P

= ∂

=

= ∂ ( 1) (

1

β

)

3. ARAŞTIRMA BULGULARI

Anket uygulanan hanelerde aile reisi ve evin hanımının eğitim ve yaş gibi özellikleri incelenmiş ve Çizelge 2’de verilmiştir. Aile reisi lise düzeyinde eğitime sahipken, evin hanımı ortaokul düzeyinde eğitime sahiptir. Aile reislerinin ortalama yaşı 44 iken, ev hanımlarının yaşı ortalama 40’tır. Aile reislerinin ve ev hanımlarının en çok bulundukları yaş grubu 40-49 arasıdır. Ev hanımlarının yaklaşık %38’ i gelir getirici bir işte çalışmaktadır.

(5)

Çizelge 2. Aile reisinin ve evin hanımına ilişkin tanımlayıcı istatistikler

Değişkenler Frekans Yüzde Ortalama Standart

sapma Aile reisinin eğitimi

Đlkokul veya daha az ise (0) 49 32.67

Ortaokul ise (1) 17 11.33

Lise ise (2) 43 28.67

Üniversite ise (3) 41 27.33

1.51 1.21

Aile reisinin yaşı

<30 ise (0) 10 6.67

30-39 ise (1) 44 29.33

40-49 ise (2) 49 32.67

50-59 ise (3) 36 24.00

60- + ise (4) 11 7.33

1.96 1.05

Evin hanımın eğitimi

Đlkokul veya daha az ise (0) 70 46.67

Ortaokul ise (1) 19 12.67

Lise ise (2) 36 24.00

Üniversite ise (3) 25 16.67

1.11 1.17

Evin hanımın yaşı

<30 ise (0) 23 15.33

30-39 ise (1) 46 30.67

40-49 ise (2) 58 38.67

50-59 ise (3) 20 13.33

60- + ise (4) 3 2.00

1.56 0.97

Evin hanımının çalışma durumu

Çalışıyor ise (1) 57 38.00

Çalışmıyor ise (0) 93 62.00 0.38 0.49

Đncelenen ailelerde çeşitli bitkisel kökenli yağlar tüketilmektedir. En çok tüketilen bitkisel yağ çeşidi %75’lik bir oran ile ayçiçeği yağıdır. Ayçiçeği yağını %60’lık bir oran ile zeytinyağı takip etmektedir. Ailelerin mevcut piyasa şartlarında sadece bir çeşit yağ tüketmek durumunda olmaları halinde hangi yağ çeşidini öncelik olarak tercih ettiklerine ilişkin bulgular incelenmiştir (Çizelge 3). Araştırma sonuçları, mevcut şartlarda ailelerin öncelikli bitkisel yağ tercihlerinin ayçiçeği yağı olduğunu ortaya koymuştur. Zeytinyağı birincil öncelikli yağ tercihidir diyen aileler üçüncü sırayı almışlardır (Çizelge 3).

Çizelge 3. Ailelerin bitkisel yağ tercihleri

Frekans yüzde

Zeytinyağı 20 13.33

Ayçiçeği yağı 99 66.00

Mısır yağı 21 14.00

Fındık yağı 3 2.00

Kanola yağı 7 4.67

Ailelerin bitkisel yağ tüketiminde markaya karşı tutumlarını, bir çok faktörü göz önüne alarak belirgin hale getirdikleri bilinmektedir. Bu faktörler, aynı markaya sadık kalmak veya marka değiştirmek gibi iki farklı tutuma neden olmaktadır.

Markaya karşı tutumu netleştiren faktörlerin bazıları hakkında tüketicilerden alınan bilgiler Şekil 1’de verilmiştir. Sürekli aynı marka bitkisel yağ tüketen ailelerin çoğunluğu (%62), neden olarak markayı sağlık ve diğer açılardan güvenilir hissettiklerini ifade etmişlerdir. Ailelerin, marka değişikliği yapmasının en önemli nedeninin, indirim ve promosyonlar olduğu tespit edilmiştir.

(6)

Şekil 1. Tüketicilerin marka tutumlarını etkileyen birincil öncelikli nedenler Araştırmada, probit modelinden elde edilen sonuçlar Çizelge 4’te verilmiştir.

Modelde olabilirlik oranı değeri, kritik değerinden büyüktür. Böylece model %1 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.

Probit model sonuçlarına göre, ailelerde gıda satın alma kararında etkili kişilerin yaşı, eğitim düzeyi, çalışma durumu ile ailelerin nüfus yoğunluğu gibi faktörler, markaya karşı tutumda istatistiksel olarak önemli bulunmamışlardır.

Çizelge 4. Markaya karşı tutumu belirleyen değişkenlere ait Probit model sonuçları

Değişkenler Katsayı Standart

Hata

Sabit -0.618 1.436

Gıda satın almada etkili kişinin cinsiyeti 2.178** 1.078 Gıda satın almada etkili kişinin statüsü -2.211** 0.955

Satın alma kararını veren kişinin yaşı -0.024 0.218

Satın alma kararını veren kişinin eğitimi 0.081 0.172

Satın alma kararını veren kişinin çalışma durumu 0.506 0.451

Aile büyüklüğü (kişi) 0.408 0.306

Aile geliri (TL/ay) -0.015 0.127

Gıda harcama tutarı (TL/ay) 0.598** 0.245

Bitkisel yağ tüketim miktarı (lt/ay) 0.463*** 0.134

Markalı ürün davranışında etkili faktör

Kalite -2.259* 0.573

Fiyat -1.146** 0.545

Güvenlik -4.224* 0.711

R2 0.53

Sınırsız Olabilirlilik oranı -46.01

Sınırlı Olabilirlilik oranı -98.57

Olabilirlik oranı 105.14*

*, **, ve *** 0.01, 0.05 ve 0.10 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlıdır.

Modele göre, ailelerde gıda satın almaya karar veren kişilerin cinsiyeti, markaya karşı tutumda önemli bir faktördür. Gıda satın alma kararında kadınların etkili olması ile marka değiştirme olasılığı arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Markaya karşı tutumda etkili faktörlerden biri de gıda satın alma kararını veren kişinin aile içerisindeki statüsüdür. Aile reisi ve evin hanımı dışındaki diğer bireylerin, karar alma sürecine dâhil olmalarıyla marka değiştirme olasılığının azaldığı tespit edilmiştir. Aylık gıda harcama tutarının artması, marka değiştirme kararında etkili olan bir diğer faktördür.

Ailelerin gıda harcama tutarı arttıkça, marka değiştirme eğiliminde oldukları

(7)

belirlenmiştir. Araştırma sonuçları, aylık bitkisel yağ tüketimi arttıkça ailelerin markaya bağımlılığının azaldığını ve marka değiştirdiklerini göstermektedir.

Markaya ait olan ve tüketicilerce benimsenen özellikler markaya karşı tutumu etkilemektedir. Sonuçlar, markalı bitkisel yağ satın alma kararında öncelikli faktör olarak kalite, fiyat ve güvenilirlik kriterlerini göz önünde bulunduran tüketicilerin, satın aldıkları markalı ürünün anılan özellikleri barındırması nedeniyle, marka değiştirme olasılığının azaldığını ortaya koymaktadır.

Araştırmada kullanılan değişkenlerin marka tutumunu etkileme düzeyini belirlemek için tahmin edilen marjinal olasılıklar Çizelge 5’de verilmiştir. Buna göre gıda satın alma kararını veren kişi kadın ise, marka değiştirme ihtimali yaklaşık %65’tir. Anne ve baba dışındaki diğer aile fertlerinin gıda satın alma kararında daha fazla etkili olmaları, marka değiştirme olasılığının %66 azalmasına ve markaya sadık kalınmasına neden olmaktadır. Gıda harcamalarına aile bütçesinden bir birimlik daha fazla pay ayrılması, ailelerin marka değiştirme olasılığını %18, aylık bitkisel yağ tüketimindeki bir birimlik artış ise marka değiştirme olasılığını %14 oranında arttırmaktadır.

Satın alınan bitkisel yağın kaliteli olduğu fikri, ailelerin bu markayı değiştirme olasılığını %67 oranında azaltmaktadır. Aynı şekilde markalı ürünün satın alma nedeni fiyat ve güvenilirlik olan ailelerin, markayı değiştirme olasılığı sırasıyla %34 ve %126 oranında azalmaktadır. Bu sonuç, tüketicilerin güvenilirliliğine inandıkları markayı değiştirmeyeceğini ve marka bağımlılığında güvenilirliliğin en önemli kriter olduğunu göstermektedir.

Çizelge 5. Markaya karşı tutumu belirleyen değişkenlerin marjinal etkileri

Değişkenler Katsayı Standart Hata

Sabit -0.184 0.425

Gıda satın almada etkili kişinin cinsiyeti 0.649 0.331

Gıda satın almada etkili kişinin statüsü -0.659 0.296

Satın alma kararını veren kişinin yaşı -0.007 0.065

Satın alma kararını veren kişinin eğitimi 0.024 0.052

Satın alma kararını veren kişinin çalışma durumu 0.151 0.136

Aile büyüklüğü (kişi) 0.122 0.091

Aile geliri (TL/ay) -0.005 0.038

Gıda harcama tutarı (TL/ay) 0.178 0.762

Bitkisel yağ tüketim miktarı (lt/ay) -0.138 0.101

Markalı ürün davranışında etkili faktör

Kalite -0.674 0.204

Fiyat -0.342 0.176

Güvenlik -1.260 0.219

4. SONUÇ

Araştırmada, bitkisel yağ satın alma kararında markalı ürüne karşı tutumu (aynı markayı satın almak veya marka değiştirmek) belirlemek amacıyla, Samsun ili merkezinde yaşayan 150 haneden anketle sağlanan veriler, probit model kullanılarak analiz edilmiştir. Modelin açıklayıcı değişkenleri olarak gıda satın alma kararı veren kişilere ve aileye ait sosyo-ekonomik kriterler kullanılmıştır.

Araştırma sonuçlarına göre, ailelerde gıda satın alma kararı daha çok anneler tarafından verilmekte olup, annelerin %62’si herhangi bir işte çalışmamaktadır. Ailelerde en çok tüketilen bitkisel yağ çeşidi ayçiçeği yağıdır. Bunu zeytinyağı izlemektedir.

Ailelerin %63’ü bitkisel yağ tüketiminde sürekli olarak farklı markaları tercih ederken, %37’si markaya bağımlı kalmaktadır. Sürekli aynı marka bitkisel yağı tüketen ailelerin çoğunluğu, markayı sağlık, hijyen v.b., açılardan güvenilir hissettikleri için tercih ettiklerini ifade etmişlerdir. Ailelerin, marka değiştirmelerinde en önemli faktörler indirim ve promosyondur.

Probit model sonuçları, ailelerde gıda satın almaya karar veren kişilerin cinsiyeti ve statüsü ile aylık gıda harcama tutarı, aylık bitkisel yağ tüketim miktarı, ürün kalitesi,

(8)

ürün fiyatı ve ürünün güvenilir olduğu fikri, markaya karşı tutumu etkileyen önemli kriterler olduğunu ortaya koymuştur.

Araştırma sonuçları, tüketicilerin çoğunluğunun marka değiştirdiğini göstermektedir. Firma, kendi markasının sürekli talep edilmesi için, tüketicilerin özelliklerini dikkate alarak strateji geliştirdiğinde piyasada tutunma oranı yükselecektir.

Araştırmada, kadın tüketicilerin marka değiştirme konusunda eğilimlerinin yüksek olduğunu göstermiştir. Firmaların, kadınların markaya bağımlılığını arttıracak pazarlama araçlarını kullanması gerekmektedir. Ev hanımı dışındaki diğer bireyler markaya daha bağımlı olduklarından, bu tüketicilerin satın alma kararlarına aktif katılımını sağlayacak reklam ve promosyonlar kullanılmalıdır. Firmalar sağlık, güvenilirlik, fiyat ve kalite açısından rekabet edebilir düzeyde ürünler üretmeli ve bu konuda tüketiciyi bilinçlendirici faaliyetlere ağırlık vermelidir.

KAYNAKLAR

Akbay, C., 2005. Kahramanmaraş’ta Hanehalklarının Gıda Tüketim Talebi Ekonometrik Analizi, KSÜ Fen ve Mühendislik Dergisi 8(1):114-121.

Akpınar, G., Yurdakul, O., 2008. Gıda Ürünlerinde Marka Tercihini Etkileyen Faktörler, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 21 (1):1-6.

Cinemre, H.A., 2005. Gıda Pazarlama, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ders Kitabı No:40, Samsun.

Collins, M., 1986. Sampling. (Editors: Worcester, R.M. & Downham, J.), Consumer Market Research Handbook, London: McGraw-Hill.

Çabukel B.,Gönül K.,Yalçınkaya T.,Mısır, E., 2009. Türkiye’de Bitkisel Yağ Sektörü ve Alternatif Bir Çözüm: Kanola Yağı, www.ituemk.org/dosyalar/2009_1.pdf, (01.07.2010).

Greene, W., 2003. Econometric Analysis, Fifth edition.Macmillan, Pearson Education, New Jersey, 1026s.

Gujarati, N.D., 2001. Temel Ekonometri, (Çevirenler: Şenesen Ü., Şenesen G.G.) Literatür Yayınları,Đstanbul.

Sever, M., 1994. Türkiye ve AT’da Yağlı Tohum Üretimiyle Bitkisel Yağ Sektörünün Karşılaştırılması ve Đthalatımızın Sektör Üzerindeki Etkileri , Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi, Ankara.

TÜĐK, 2010. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri, Türkiye Đstatistik Kurumu Samsun Bölge Müdürlüğü, Samsun.

Referanslar

Benzer Belgeler

O gün için akla ge­ liveren yanıtların gelecekte gerçekleşmeme­ si bir öğrenci için belki çok önemli bir şey değildi ama, Abdi tpekçi’nin ölümünden 31 yıl

MDS analysis in this study is used to evaluate the factors affecting consumer preferences for traditionally produced yogurt, molasses and noodles and grouping consumer

Ma atte erriia alls s a an nd d M Me etth ho od ds s:: A total of 60 patients (18 men) aged 19-65 (average 37 ±11.5) years were included and 78 nerve conduction studies

Görüldüğü gibi bilimsel yaratıcılık ile cinsiyet değişkeninde olduğu gibi anne ve baba öğ- renim durumu değişkeni için de yapılmış çalışmaların

The independent variables of the study are innovativeness, proactiveness, risk taking propensity, competitive aggressiveness, and autonomy along with perseverance,

• Rafinasyon: Yağdaki istenmeyen maddeleri uzaklaştırarak yenebilir özellikte yağ elde etme işlemidir..

Bu çalışma, ülkemizde zayıflama amacıyla kullanılan bitkisel ürünlerin kullanımı ile ilgili istatistiki veri içeren yeterli sayıda anket çalışması

Bu araştırma; ülkemizde tıbbi amaçla kullanılan bitkisel ürünlere halkın bakış açısı ve kullanımı ile ilgili yeterli sayıda çalışma olmaması nedeniyle