Türk Sağlık-Sen’in hazırladığı rapora göre, ekonomik kriz ve yapılan zamlar sonucunda insanlar yeme, içme ve ısınma gibi temel ihtiyaçlarında kısıtlamaya gidiyor. Kısıtlamalar hastalıklara yol açarken, hastalananların ise hastane ve ilaç ücretleri nedeniyle hastaneye gidemediği belirtiliyor.
Türk Sağlık-Sen’in hazırladığı son rapor insan sağlığına dair çarpıcı veriler sunuyor. Rapora göre, maddi sıkıntıdan kaynaklı yeme, içme, ısınma gibi temel ihtiyaçlarda tasarrufa gidilirken yıllardır daha sağlıklı olduğu için tercih edilen damacana suları da aylık 30 YTL’lik ek masraf çıkardığı için terk edilmeye başlandı. Kriz nedeniyle işten çıkarmalar ise cinnet ve intiharlara neden oluyor.
Türk Sağlık-Sen Ar-Ge Merkezi tarafından ekonomik krizin ve zamların insan sağlığına etkileri konusunda bir rapor hazırlandı. Raporda, krizin insan sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekilirken maddi sıkıntılar nedeniyle içme suyundan bile tasarruf edildiğine dair veriler sunuldu.
İçme suyu yerine çeşme suyu…
Raporda “Ekonomik krizin yansımaları vatandaşın içtiği suya kadar görülmektedir. Sağlıklı olması için evlerde kullanılan damacana suların yerini şebeke suları almaya başlamakta, insanlar şehirlerde hala akan çeşmelerden içme suyu temin etmeye çalışmaktadırlar. Böylelikle 4 kişilik bir aile ayda yaklaşık 30 YTL’lik bir tasarruf sağlamak için sağlıklarını tehlikeye atar olmuşlardır” denildi.
Sudan tasarruf eden vatandaşlar besin harcamaları için de ucuzluğa yönelip sağlık açısından riskli ürünleri tercih etmeye başladılar.
Isınma ihtiyacı battaniyeyle…
Bir yılda doğalgaza yüzde 80’in üzerinde zam yapılması nedeniyle insanların ısınmak için gazı daha az
kullandıklarına bazılarının ise doğalgazı tamamen kapatıp kışı farklı yöntemlerle atlatmayı düşündüğü belirtildi. Raporda “Vatandaşlar doğalgaza yapılan zam nedeniyle ısınmak için doğalgazı kullanımında kısıtlamaya
gitmektedirler. Kömür fiyatlarının da geçen seneye göre iki kat artması da kömürü ısınmada bir alternatif olmaktan çıkarmıştır. İnsanlar kullanılmayan odalarda kalorifer peteklerinin kapatılması, pencere ve kapılardaki yalıtımların arttırılması, ev içinde de kalın giyinilmesi ve battaniye kullanılması gibi yöntemlerle kışı geçirmeye
hazırlanmaktadırlar. Kışın ısınmak için ev bütçesine yük getirmeyecek önlemleri almaktadırlar” denildi. İşsizlik cinnet nedeni
Son aylarda 50 bine yakın şirketin kapandığı bazı şirketlerin ise ciddi rakamlarda işçi çıkarttığı vurgulanan raporda “Ekonomik krizle birlikte Türkiye’de yaklaşık 50 Bin işyeri kapanmış birçok sektörde firmalar küçülmeye veya üretimlerine bir süre ara verme kararı almıştır. İşsizliğin hızla artması ve ekonomik sıkıntı bireylerin ruh sağlıklarını da derinden etkilemektedir. Ekonomik kriz artarak devam ederse çok yakında krize bağlı cinnet ve intiharlarda ciddi
artışlar yaşanabilir” ifadeleri yer aldı. Hastaneye gitmek lüks
Raporda ayrıca belirtilen tüm kısıtlamalar sağlığı olumsuz yönde etkilediği için hastalıkların arttığı fakat insanların ücretler nedeniyle hastanelere gidemediği belirtildi. Konuyla ilgili raporda şu ifadeler yer aldı: “İnsanların temel ihtiyaçlarda kısıtlamaya gitmesi birçok bulaşıcı hastalığın ortaya çıkmasına ve kış hastalıklarının yoğun biçimde görülmesine neden olacaktır. Sağlıkta uygulama tebliği ile birlikte devlet hastanelerinde 3 YTL, Araştırma
Hastanelerinde 4 YTL, Üniversite Hastanelerinde 6 YTL ve özel hastanelerde 10 YTL Muayene ücreti alınmaktadır. Hastanede aynı gün farklı branşlarda yapılan her muayene başına ayrı katılım parası tahsil edilmektedir. Ayrıca GSS ile teşhis için kullanılan ilaçlardan çalışanlardan yüzde 20, emekliden yüzde 10 katılım payı kesilmesi, yaşanan ekonomik krizin etkisiyle vatandaşları hastanelerden uzak tutmaktadır. Ekonomik krizin iyice belirginleştiği son bir ayda hastanelere müracaatlarda azalma olmuştur. Vatandaş artık hastaneye gitmek ve eczaneden ilaç almak yerine özellikle grip gibi hastalıklardan evlerinde kurtulmaya çalışmaktadır.”
17/11/2008 sol