SÜT VE SÜREKLİ DİŞLERİN SÜRMESİ
•Diş sürmesi,
•Süt dişlerinin sürme zamanları
•Süt dişlerinin sürmesi sırasında
görülen semptomlar
•Sürme sırasında görülebilen
problemler
•Süt dişi kök rezorpsiyonu ve süt
dişinin eksfoliasyonu (düşmesi)
•Süt dişi kök rezorpsiyon anomalileri
•Daimi dişlerin sürmesi
•Dişlerin zamanından erken veya
geç sürme nedenleri
Diş sürmesi, alveol kemik içerisinde gelişmekte olan dişlerin
simetrik olarak ağız içersine doğru hareket edip, çene kavsi
üzerindeki yerlerini aldıktan sonra karşıt dişlerle kontağa geçerek
Folikülün konsantrik
büyümesi
Dişin ağız kavitesine
ulaşmadan önceki evre
Ağız içersinde görüldükten
sonraki evre
Okluzal dengeleme
FOLİKÜLÜN KONSANTRİK BÜYÜMESİ
Süt ve daimi diş kuronlarının
oluşmaya başlamasından
tamamlanıncaya kadar geçen
süre içerisindeki tüm hareketleri
kapsar. Bu dönemdeki tüm
hareketler kök oluşumunun
başlamasından önce folikül
içerisinde gerçekleşir.
Follikülün konsantrik
büyümesi
Dişin ağız kavitesine
ulaşmadan önceki evre
Ağız içersinde görüldükten
DİŞİN AĞIZ KAVİTESİNE
ULAŞMASINDAN ÖNCEKİ EVRE
Sürme doğrultusundaki kemikte
rezorpsiyon olurken aksi tarafta kökler bölgesindeki kemikte
aposizyon olur. Süt dişlerinin oklüzal yüzündeki kemik kriptaları
tam olarak birleşmemiştir ve diş jermlerinin içinde bulunduğu kemik kavitesi (iter dentis) ince bir
kanal ile çene kemiğinin dış yüzeyine açılır. Bu kemik kanal
içerisinde; mine organını diş pervazına bağlayan lateral diş bantlarının kalıntıları olan epitel
adacıkları ve diş folikülünün bol kollejen lif taşıyan fibröz dokuları
DİŞİN AĞIZ KAVİTESİNE
ULAŞMASINDAN ÖNCEKİ EVRE
Sürme olayı ilerledikçe iter dentis adı verilen kemik dokusu genişler ve gubernaculum
dentisin fibröz bağ dokusu dağılır. Bu dağılma yalnız sürmekte olan dişin baskısı ile değil aynı zamanda dokularda bol miktarda saptanan kollagenaz enzimin etkisi ile de meydana geldiğine inanılır.
Bu arada gubernaculum’un epitel kalıntıları da prolifere olarak, iter dentisin genişlemesi sonucu oluşan kavitenin içersini döşer.
Böylece diş ilerlerken önünde oluşan epitel ile örtülü bir boşluktan geçmiş olur. Bu epitel
“perikoroner torba” adını alır. Sadece kök bölgesinde kalan foliküler torba, hücreden zengin iç tabakası ile sementi, liften zengin dış tabası ile de periodonsiyumun yapımını
sağlar.
DİŞİN AĞIZ KAVİTESİNE
ULAŞMASINDAN ÖNCEKİ EVRE
Sürmenin son döneminde perikoroner torba ile sarılı kuron dişeti epiteline yaslanır. Mukozadaki damarların sıkışması ile önce bu dokuda bir anemi olur, bunu hiperemi izler, dişeti kızarır ve ödem olur. Bu anda gerçek bir fizyolojik perikoronitten söz
Folikülün konsantrik
büyümesi
Dişin ağız kavitesine
ulaşmadan önceki evre
Ağız içersinde görüldükten
DİŞİN AĞIZ İÇERİSİNDE
GÖRÜLMESİNEN SONRAKİ EVRE
Dişlerin diş eti epiteli içerisine penetre olduktan sonra sürmeleri hızlanır. Ağız mukozasını delen kuron alveol kreti üzerinde mine-sement bileşimine kadar yani dişin anatomik kolesine kadar
Bu dönemde, kuron minesinin üzeri iç ve dış mine epitellerinin oluşturduğu birleşik mine epiteli ile örtülür. Birleşik mine epitelinin altında ameloblastların amelogenetik fonksiyonlarının sona ermesi sırasında son olarak salgıladıkları 1 mikron kalınlığında kutikula vardır. Bunların hepsine birden “nasmyth zarı” adı verilir.
Nasmyth zarıyla örtülü olan diş kuronu mukozayı delip yükseldiğinde ve tam olarak sürdüğünde mukoza birleşik mine epiteline yapışır. Bu
üniteye “epitelial ataşman” adı verilir. Diş oklüzal düzleme yaklaştıkça çiğneme kasları, dilin etkisi ve dudaklar ve yanakların etkisi altında kalır ve sürme hızı yavaşlar.
DİŞİN AĞIZ İÇERİSİNDE
Follikülün konsantrik
büyümesi
Dişin ağız kavitesine
ulaşmadan önceki evre
Ağız içersinde görüldükten
OKLUZAL DENGELEME
Daimi dişler oklüzyona ulaştıktan sonra birkaç yıl vertikal olarak
erüpsiyon görülmez. 11 ile 16 yaş arası bireylerde alveolar
yüksekliğin artmasına bağlı olarak dişlerde de okluzal
dengelemeyi sağlamak üzere sürme yeniden aktif hale geçer. Bu
devrede kondil ve yüzde de büyüme hızı artar. Yüz erişkin halini
• Köklerin uzamasıyla beraber dişlerin sürdüğü düşünülüyordu. Ancak, kökleri kesilen maymun ve köpek dişlerinin sürdüğünü gösteren araştırmalar yapılmıştır. Ayrıca gömülü dişler kök gelişimine rağmen sürmeyebilirler
Kök Teorisi
• Pulpanın gelişerek alveol tabanına basınç ve baskı yapıp dişin sürmesini sağladığı iddia edlimiştir. Ancak, bir deneyde erüpsiyon öncesinde dişler çekilerek pulpaları çıkartılmış ve tekrar implante edilmiş olsa da sürme devam etmiştir. Kök gelişimi ve pulpa gelişimleri tamamlanmış dişlerin de zamanla sürmeleri devam etmiştir.
Pulpa Teorisi
• Dişte ve dişin altındaki dokularda meydana gelen hidrostatik basıncın dişin üzerini kaplayan dokuların hidrostatik basıncını aştığı zaman dişin ağız kavitesine doğru itildiği ileri sürülmüştür
Vasküler Teori
• Alveol kemiğin büyüme ve gelişmesi ile dişlerin okluzal düzleme doğru itildiğini savunan bu teori,daha sonraları tam olarak kanıtlanamamıştır.
Alveoler kemiğin
gelişim teorisi
• Periodontal ligamentin meydana geliş mekanizmasının diş sürmesinde önemli bir rolü olduğu kabul edilmiştir. Periodontal ligamentteki liflerin kontraksiyon özellikleri ile sürme olabilir.
Periodontal
ligament teorisi
• Araştırıcılar dental folikülü oluşturan kollagen liflerdeki kontraksiyonların ve değişimlerin sürme üzerinde etkisi olduğunu kanıtlamışlardır. Dental folikülün olmadığı durumlarda sürme gerçekleşmemiştir çünkü kemikte rezorpsiyon olmamıştır.
• Günümüzdeki en güncel diş sürme teorisi ise
“alveolar remodelasyon teorisi”
dir.
Diş
sürmesi; dental folikül hücreleri ve folikülü
çevreleyen alveol hücreleri arasında çok iyi
programlanmış
bir
seri
haberleşme
ve
etkileşim gerektirir. Folikülün koronalinde
rezorpsiyonu sağlayacak osteoklastlar daha
aktifken, apikalde selektif kemik artışını
sağlayacak
osteoblast
aktivitesi
daha
yoğundur.
Osteoblast/osteoklast
dengesi
Süt dişlenme dönemi: 6 ay- 2.5-3 yaş arası
Karışık dişlenme dönemi: 6-12 yaş arası
Süt dişerinin oluşum ve sürme zamanları
Mandibuler Dişler Sert doku oluşumunun başlangıcı Minenin tamamlanması Sürme Apeksin kapanmasıSantral keserler Intrauterin 4,5. ay Postnatal 2,5 ay 6 ay 1.5 yaş Lateral keserler Intrauterin 4,5. ay Postnatal 3 ay 7 ay 1.5 yaş Kaninler Intrauterin 5. ay Postnatal 9 ay 16 ay 3-3,5 yaş Birinci süt
molarlar Intrauterin 5. ay Postnatal 5,5 ay 12 ay 2.5 yaş İkinci süt
Süt dişerinin oluşum ve sürme zamanları
Maksiller Dişler Sert doku oluşumunun başlangıcı Minenin tamamlanması Sürme Apeksin kapanmasıSantral keserler Intrauterin 4. ay Postnatal 1,5 ay 7,5 ay 1.5 yaş Lateral keserler Intrauterin 4,5 ay Postnatal 2,5 ay 9 ay 2 yaş Kaninler Intrauterin 5. ay Postnatal 9 ay 18 ay 3-3,5 yaş Birinci süt
molarlar Intrauterin 5. ay Postnatal 6 ay 14 ay 2.5 yaş İkinci süt
Sürekli dişlerin oluşum ve sürme zamanları
Mandibuler Dişler Mineralizasyonun Başlaması Minenintamamlanması Diş Sürmesi
Apeksin Kapanması
Sürekli dişlerin oluşum ve sürme zamanları
Maksiller Dişler Mineralizasyonun Başlaması Minenintamamlanması Diş Sürmesi
Apeksin Kapanması
Santral Keserler Postnatal 3-4 ay 4-5 yaş 7-8 yaş 10 yaş Lateral Keserler Postnatal 10-12 ay 4-5 yaş 8-9 yaş 11 yaş Kaninler Postnatal 4-5 ay 6-7 yaş 11-12 yaş
12-15 yaş
Birinci Premolar 1,5 – 2 yaş 5-6 yaş 10-11 yaş
12-13 yaş
İkinci Premolar 2 – 2,5 yaş 6-7 yaş 10-12 yaş 12-14 yaş Birinci Molar Doğum sırasında 2.5-3 yaş 6-7 yaş
9-10 yaş
• Sürmede 6 aylık sapmalar normal kabul edilir.
• Kronolojik yaşa göre sürmemiş bir diş önemli
ve komplike bir durumdur.
• Dikkatli bir değerlendirmeyle etiyolojisi
belirlenmeli ve tedavi planlaması yapılmalıdır.
• Geç/erken sürme lokal bir nedenden
Gelişimi normal ve sağlıklı olan bu hastanın radyolojik bulgulara göre
tahmini yaşı kaç olabilir?
A) 5-6 yaş
B) 6-7 yaş
C) 7-8 yaş
D) 8-9 yaş
E) 11-12 yaş
Cevap D: Alt daimi I.molar dişlerin köklerinin apeksleri kapanmış ve üst I.premolar dişerin sürmüş olması çocuğun tahmini 8-9 yaşlarında
Süt Dişlerinde
Süt dişlerinin sürmesi öncesinde dişin süreceği
yerdeki ağız mukozası kızarıktır ve kaşıntılıdır.
Çocuk sürekli elini ağzına götürür ve bu bölgeyi
kaşır. Bu fizyolojik bir olaydır. Nedeni,
bölgedeki histamin artışıdır.
SÜRME HEMATOMU (SÜRME KİSTİ)
Ender olarak perikoronit ortaya çıkar. Bu durumda
lokal olarak dişeti şişmiştir, morumsu kırmızı
SÜRME HEMATOMU TEDAVİSİ
Genellikle diş 1-2 gün içinde dişetini deler ve ortadan
kaybolur, ancak uzun süre ağızda kaldıysa:
Temiz bir gazlı bez veya parmakla gün içinde birkaç kez
masaj yapılır.
BÖLGESEL BOZUKLUKLAR
•
Salivasyon artışı (hipersalivasyon),
•
Göz yaşarması,
•
Yanaklarda dermatit,
•
Deri döküntüleri,
TEDAVİ
• Ağız kaşıyıcıları
(Sulu olanlar, çünkü buzdolabında
soğutulup kullanıldığında histamin artışını önler.)
• Anestezik maddeler içeren topikal
ajanlar
(Günde 3-4 kezden fazla kullanılmaz)
• Ateşi düşürmek için antienflamatuvar ve
antipiretik ilaçlar
(
Asetaminofen öncelikle tercih
edilir,
yetmezse Ibuprofen türevleri) (12 yaş altında aspirin
kullanımı tehlikeli ve kontendikedir!)
• Hastalıkların belirti ve bulgularını
dişlenmeye bağlamadan önce diğer
Aşağıdakilerden hangisi diş sürmesi sırasında görülen semptomlardan değildir?
A) Dişetlerinde kaşıntı B) Yutkunma güçlüğü C) Hiposalivasyon
D) Boyun bölgesinde isilik E) İshal
SÜT VE SÜREKLİ DİŞLERDE
SÜT DİŞİ ERKEN SÜRME
NEDENLERİ (Dentitio Preacox)
İrsiyet
Enfeksiyon hastalıkları (Ör/ Osteomyelit)
Endokrinal bozukluklar (Ör/ Hipertiroid,
NATAL – NEONATAL DİŞ
Doğuştan bebeklerin ağzında diş görülebilir.
Genellikle alt keser bölgede tek olarak görülür
ve “natal diş” adını alır. Bazen de doğumdan
sonra ilk 3 ay içinde süren dişlere rastlanabilir.
•
Doğumla birlikte ağızda görülen dişlere ne
ad verilir? (Nisan 2012 DUS)
–
A) Mezyodens
–
B) Neonatal diş
–
C) Natal diş
Natal-neonatal dişler
• Emzirme sırasında annede ağrıya ya da
bebeğin dil, dudak ve damağında yaralanmaya
neden olabilirler.
• Natal-neonatal dişlerin
%95’inin süt
dentisyona dahil olduğu
; %5’inin ise
supernumere dişler olduğu bildirilmiştir.
• Ayrıca dişin keskin insizal kenarı, dilin ventral
yüzeyinde
Riga-Fede hastalığı
olarak
• Muayenede dişlerin mobilitesi, çevre
dokularda travma yaratıp yaratmadığı
incelenir. Radyografi alınarak bu diş/dişlerin
süt dentisyona mı ait oldukları yoksa
supernumere dişler mi olduğu değerlendirilir.
• Çok mobil dişlerin bebek tarafından aspire
edilebileceği unutulmamalıdır.
• Yukarıdaki faktörler değerlendirilerek
diş/dişlerin çekimine ya da ağızda
• Bebek 10 günlükten küçükse lokal anestezi yapılması
sakıncalıdır. Nedeni bebeklerde erişkinlerde bulunmayan
patent ductus arteriosus
damarının (kanı sol kalbe getirir)
bulunmasıdır. Lokal anestezi yapılırsa, kan akımı hızlanır ve bu
damar yoluyla beyne gidebilir. Burada proteinazları ve glia
sertoli hücrelerini dejenere eder.
• 10 günlükten küçük bir bebekte çekim yapmanın diğer bir riski
ise
hypotrombinemi
oluşma riskidir. Bu durumda bebekte
neonatal hydrophtalmus (göz damarlarında vazodilatasyon),
anemi ve hidrosefalik kistik fibriosus gelişebilir. Bu risk,
çekimden önce
Vit K
desteği verilerek ortadan kaldırılabilir.
Doğumda vit K yapılıp yapılmadığı mutlaka sorgulanmalıdır.
• Çekimden sonra hafif bir küretaj yapılmalıdır.
Böylece bölgede
kalabilecek olan HE kını artıkları ortadan kaldırılır ki kök
gelişimi olmasın.
• Natal/neonatal dişler beslenmeyi engellemiyorsa, mobilitesi yoksa
(aspirasyon riski yoksa) ağızda bırakılabilir.
• Ancak; zaman içerisinde dudak ve dilin yapmış olduğu basınç
nedeniyle mobilitede artış olabileceği unutulmamalı ve düzenli
kontroller yapılmalıdır.
• Ayrıca; maturasyonu tam olmayan bu dişlerde çürük oluşma riski
fazladır. Ebeveynler bu konuda uyarılmalı ve bebeğin iyi bir ağız
hijyenine sahip olması sağlanmalıdır.
SÜRME SEKESTİRİ
6 yaş yani birinci daimi
molar dişlerin sürmesi
sırasında veya sürmeden
önce kuronun üzerinde
mukoza içinde kemik
benzeri
bir doku vardır.
Osteojenik veya
odontojenik orijinlidir. Bu
oluşuma
“sürme sekestiri”
adı verilir. Genelde
kendiliğinden kaybolur
ancak irritasyon olursa
Yeni doğan bebeklerde alveolar mukozada beyaz veya grimsi
beyaz renkte lezyonlar görülebilir. Yanlışlıkla natal dişler
zannedilebilirler. Bunlar çok sayıda olabilir. Spontan olarak
birkaç hafta içinde kaybolurlar.
Kretlerin bukkal ve
lingual yüzlerinde
,
damakta orta hattan
uzak yerlerde
görülürler. Bunlar
Epstein incilerinden
histolojik olarak
farklıdırlar ve muköz
bezlerin artıkları olarak
düşünülürler.
Dental lamina
artıklarından
oluşurlar.
Maksilla ve
mandibulada
dental kretin
sırtlarında
görülürler .
•Yeni doğanda yumuşak dokuda grimsi beyaz renkli kist üst
çenede palatinalde orta hatta lokalize ise ne ad alır?
A) Epstein incileri
B) Dental lamina kisti
C) Bohn
Nodülü
D) Primordial Kist
E) Erüpsiyon kisti
Yeni doğan bebeklerde alveol kretlerin bukkal ve
lingual yüzlerinde görülen beyaz veya grimsi
beyaz renkteki lezyonlara ne ad verilir?
A) Sürme sekestiri B) Sürme kisti
C) Dental Lamime kisti D) Epstein incileri
Yeni doğan bebeklerde Bohn Nodülü adı
verilen lezyonlar ağızda hangi bölgede
sıklıkla görülür?
A) Yanak
B) Damak orta hattı
C) Alveoler kret D) Dudak kenarı
.
Sürme kistleri
.X ışınları (Hamileliğin ilk 3
ayında alınan X ışını)
.Irsiyet
.D vitamini eksikliği
.Hormonal Bozukluklar
(Ör/ Hipotiroid).
Kronik enfeksiyonlar (
Ör/ Konjenital sifiliz).
Virütik hastalıklar
(Annenin geçirdiği kızıl, kızamık gibi hast.). Erken doğum
.Sendromlar
Lokal nedenler
Genel nedenler
• Down sendromu (Trisomy 21)
• Kleidokranial dizostosiz
• Ektodermal displazi,
• Fibromatosis gingiva,
• Ellis -Van Creveld sendromu,
• Gardner sendromu,
• Goltz sendromu,
• Hunter sendromu,
• İnkontinental pigmenti sendromu,
• Ailesel hipofosfatemi
Erken Süt Dişi Kaybı
Hipofosfatazi
Papillion-Lefevre
Histiyositozis X grubu hastalıklar
Nötropeni
Lösemi
Juvenil Diyabet
Skleroderma
Ailesel Fibröz displazi
Hiperpituitarizm
I. Papillon -Lefevre II. Ektodermal displazi III. Kleidokranial displazi IV. Hipofosfatazi
V. Diyabet
Travma hikâyesi olmaksızın mandibüler süt
kesicilerinin erken kaybı ile klinik bulgu veren
hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
Eylül 2012
A) Down sendromu
B) Ektodermal displazi
C) Kleidokranial displazi
D) Hipofosfatazya
Aşağıda verilen hastalık ve sendromlardan hangisi erken süt dişi kaybına neden olur?
Aşağıdakilerden hangisi erken süt dişi kaybına neden olmaz?
A) Hipofosfatazi
B) Papillion-Lefevre
C) Histiyositozis
X grubu hastalıklar
D) Cleidocranial dysostosis
E)
Nötropeni
FİZYOLOJİK SÜT DİŞİ KÖK REZORPSİYONU
Dişlerin sert doku yıkımı
Süt dişi kök rezorpsiyonu
odontoklastların ömrü ile ilişkilidir.
Odontoklastların ölümü ile rezorpsiyon
durur.
Sementoblastlar tamir sürecini başlatır.
-Sürekli dişin gelişimi ve sürmesi
-Büyümeye bağlı olarak çiğneme
kaslarının gelişmesi ve okluzal
basıncın artması
-Hormonal faaliyetler
• Organik matriksin yıkımı ise
,
kollagenaz,
proteaz ve hyaluronidaz
enzimlerinin
aktivasyonu ile gerçekleşir.
• Organik yapıda yer alan ve kalsiyum bağlayan
glikozaminoglikanların hyaluronidaz ve
mukopolisakkaridaz
gibi enzimlerle organik
Süt dişi kök rezorpsiyon anomalileri
1-Süt dişlerinin tümünü ilgilendiren rezorpsiyon
gecikme ve hızlanmaları:
• Irsiyet
• Hipotiroidi,
• Konjenital sifilis
• Raşitizmde
• Hipertiroidi ve hipergonadizmde ise rezorpsiyon
hızlanır.
2-Kök inklüzyonu:
Normalde süt dişi kök rezorpsiyonu içerden
dışarı doğru olur. Ancak bazen iç kısımlar rezorbe
olurken dış kısım rezorbe olmaz. Böyle bir
3. Pulpaya ulaşmamış dentin çürüklerinde; çürük
olan tarafta süt dişi kök rezorpsiyonu daha
4-Pulpa iltihapları patolojik rezorpsiyona neden
olur.
6-Süt dişi ankilozu:
8-Süt
dişlerinin
diğer
patolojik
rezorpsiyonları:
Daimi dişlerin sürmesi
Daimi
Dişlerin sürme sıraları
•6 yaş dişleri
•Ön kesiciler
•Yan kesiciler
Dişlerin zamanından erken veya geç sürmesi
Irk, etnik, cinsiyet ve bireysel faktörler dişlerin sürme zamanlarını etkiler.
Normal biyolojik sürme zamanı, diş kökünün 2/3’ü oluştuktan sonra
gerçekleşen sürme olarak tanımlanır.
Geç sürme
ise kökün 2/3 ü veya daha fazlası oluştuğu halde sürmemiş diştir.
•Süt dişinin zamanından önce düşmesi •Enfeksiyon hastalıkları
•Erken puberte •Hipertiroidi
Daimi dişlerin erken sürme nedenleri
Daimi dişlerin geç sürme nedenleri
Lokal faktörler
1-Mukoza bariyeri, skar dokusu, travma
2-Odontojenik ve non-odontejenik tümörler
3-Süt dişi ankilozu
4-Erken süt dişi çekimine bağlı çekim boşluğunun kapanması, yer darlığına bağlı sürekli dişin sürememesi,
5-Süt dişi kökünde rezorpsiyon
gecikmesi
6-Süt dişinde apikal periodontitis 7-Regional odontodisplazi
8-Ektopik sürme
9-Radyasyona bağlı hasar
Sistemik faktörler
1-Beslenme 2-Vit D eksikliği
3-Hormonal hastalıklar(hipotiroidizm, hipopitütarism ) 4-Uzun süreli kemoterapi
5-HIV enfeksiyonları 6-Anemi 7-Prematüre doğum 9-Böbrek yetmezliği 10-Genetik faktörler: Amelogenezis imperfekta Cleidocranial displazi, Dentin displazisi, Mukopolisakkaridoz, Down sendromu,
Çürük
Periodontal hastalıklar Travma
Erken diş kayıplarının nedenleri
Lokal faktörler Sistemik nedenler
Genetik hastalıklar
Down sendromu
Papillon-Lefevre sendromu Juvenil periodontitis