• Sonuç bulunamadı

İlköğretim 7. sınıf sosyal bilgiler dersinde harita kullanımının derse karşı tutuma, başarıya ve hatırda tutma düzeyine etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İlköğretim 7. sınıf sosyal bilgiler dersinde harita kullanımının derse karşı tutuma, başarıya ve hatırda tutma düzeyine etkisi"

Copied!
132
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İLKÖĞRETİM 7. SINIF SOSYAL BİLGİLER DERSİNDE

HARİTA KULLANIMININ DERSE KARŞI TUTUMA,

BAŞARIYA VE HATIRDA TUTMA DÜZEYİNE ETKİSİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Asuman BALKAN

Enstitü Anabilim Dalı: İlköğretim

Enstitü Bilim Dalı : Sosyal Bilgiler Eğitimi

Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Yüksel GÜÇLÜ

(2)

T.C.

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İLKÖĞRETİM 7. SINIF SOSYAL BİLGİLER DERSİNDE

HARİTA KULLANIMININ DERSE KARŞI TUTUMA,

BAŞARIYA VE HATIRDA TUTMA DÜZEYİNE ETKİSİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Asuman BALKAN

Enstitü Anabilim Dalı: İlköğretim

Enstitü Bilim Dalı : Sosyal Bilgiler Eğitimi

Bu tez 13/06/2007 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından Oybirliği ile kabul edilmiştir.

Jüri Başkanı Jüri Üyesi Jüri Üyesi

Doç. Dr. Arif BİLGİN Yrd. Doç.Dr. Yüksel GÜÇLÜ Yrd. Doç. Dr. Bayram ÇETİN

(3)

BEYAN

Bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu üniversite veya başka bir üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını beyan ederim.

Asuman BALKAN 13.06.2007

(4)

ÖNSÖZ

Günümüzde, eğitimin sadece bilgi aktarımı şeklinde bir faaliyet olması görüşü giderek geçerliliğini yitirmiş; bunun yerine, gelişen, değişen topluma kolayca uyum sağlayabilen, hızlı ve akılcı kararlar verebilen, birbirleriyle ve çevreleriyle etkili iletişim kurabilen bireyler yetiştirilmesi görüşü giderek daha yaygın olarak benimsenmektedir. Bu bağlamda bireylere iyi birer vatandaş olmak için gerekli temel bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazandırıp onları milli ahlak anlayışına uygun olarak yetiştirmeyi amaçlamış olan sekiz yıllık zorunlu ilköğretim basamağının her öğrenciye bu özellikleri kazandırmış olması beklenmektedir.

İlköğretim programının en temel derslerinden biri olan Sosyal Bilgiler, amaçlarını öteki uluslardan ve dünyadaki insanlarla yakından ilişkili olan demokratik bir toplumda vatandaşlığın doğasından alır. Sosyal Bilgiler; kültürel miras, geçmiş, bugün ve geleceğe ilişkin sosyal, politik, ekonomik yönleriyle insan etkinlikleri, sosyal problemler, eleştiriye yönelik düşünme, değer verme gibi konular üzerine odaklanmıştır. İnsanın yaşamında kullandığı ve zorunlu olan, onun daha kolay, mutlu ve rahat yaşamasını, kendini gizilgüçleri doğrultusunda geliştirip gerçekleştirmesini sağlayan tüm toplumsal olgular ve ilişkiler Sosyal Bilgilerin kapsamı içine girebilir.

İnsanın var oluşundan bu yana bilimsel ve teknolojik alanda sağlanan gelişmeler, günümüzde çok daha hızlı bir biçimde yaşanmaktadır. Günümüzde eğitimin amacı; bu gelişmeleri izleyerek ve belirleyerek, elde edilen sonuçları temel amaçlar doğrultusunda gelişen eğitim sistemine bunu aktarmak ve yeni kuşakları buna uygun biçimde yetiştirmektedir. Bu amacın gerçekleştirilmesinde eğitim programlarının, programlar içinde derslerin ve öğretim materyallerinin önemli bir yeri vardır.

Öğrencilerde bilgi, beceri, tutum ve değerleri geliştirmede kullanılan tüm araç, gereç ve kaynaklara öğretim materyali denir. Öğrenme ile ilgili olarak yapılan araştırmalar, öğrenmelerin gerçekleşmesinde görsel betimlemelerin önemli paya sahip olduğunu göstermektedir. Ayrıca, bazı öğrencilerin, görsel betimlemeler yoluyla daha kolay öğrendikleri bilinmektedir.

Görsel öğeler; öğrenen bireylerin dikkatini çekerek onları güdüler, dikkatlerini canlı tutar, duygusal tepkiler vermelerini sağlar, kavramları somutlaştırır, anlaşılması zor

(5)

kolaylaştırır, bir kavramla ilgili öğeler arasındaki ilişkileri örgüt ve akış şemaları yoluyla kolayca verebilir ve bazı öğrencilerin görsel öğelerle kaçırmaları olası bir takım noktaları anlama şansı verebilir.

Bu araştırma 2006–2007 öğretim yılında uygulanmakta olan ilköğretim 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersi müfredatında yer alan “İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesi temelinde sosyal bilgiler dersinde en önemli öğretim materyallerinden biri ve en başta gelenlerinden olan haritaların etkili kullanıldığı sosyal bilgiler dersinin işlendiği sınıflarda öğrenim gören öğrenciler ile harita kullanılmadan sosyal bilgiler dersi öğretimi yapılan sınıflardaki öğrencilerin akademik başarıları, hatırda tutma düzeyleri ve derse tutumları açısından ne gibi farkların bulunduğunun belirlenmesine yönelik olarak yapılmıştır.

Araştırmanın başlangıcından itibaren yardımlarını esirgemeyen ve zamanını ayırarak çalışmalarımı inceleyip fikirlerini paylaşan çok değerli hocam Yrd. Doç. Dr. Yüksel Güçlü’ye ve istatistiksel analizlerin yapılmasında katkılarını esirgemeyen Yrd. Doç.

Dr. Bayram Çetin’e teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca bilgileriyle çalışmama ışık tutan, her türlü maddi ve manevi desteklerini benden esirgemeyen dostlarım Türkçe öğretmeni Özlem Özkan ile İngilizce Öğretmeni Z.Nihal Demir’e, zamanı kısıtlı olmasına rağmen bütün içtenliğiyle bana vakit ayıran ve mesleki bilgilerini benimle paylaşan Fizik Öğretmeni Bengi Külahçı Kavuran’a şükranlarımı sunarım. Son olarak, yaşamımın her anında, her alanında sevgiyle, desteğiyle yanımda olan, yolumu aydınlatan, yaşamımın kalitesini sağlayan hayat arkadaşım Ümit Balkan’a sonsuz teşekkür ederim.

Asuman BALKAN 13.06.2007

(6)

İÇİNDEKİLER

KISALTMALAR...iv

TABLOLAR LİSTESİ...v

ŞEKİLLER LİSTESİ...vi

ÖZET...vii

SUMMARY...viii

GİRİŞ...1

BÖLÜM1: SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETİMİNİN ANLAMI, ÖNEMİ VE GELİŞİMİ……….………7

1.1. Sosyal Bilgiler Öğretiminin Dünyadaki Tarihsel Gelişimi...10

1.2. Sosyal Bilgiler Öğretiminin Türkiye’deki Tarihsel Gelişimi………12

1.3. Sosyal Bilgiler Öğretiminde Kullanılan Başlıca Materyaller...20

1.3.1. Resimler,Levhalar,Afişler ve Posterler...22

. 1.3.2. Zaman ve Tarih Şeritleri...23

1.3.3. Haritalar ve Küre...23

1.3.4. Tepegöz ve Episkop...24

1.3.5. Teyp ve Ses Bantları...25

1.3.6. Televizyon ve Video...25

1.3.7. Bilgisayar...26

1.4. Araç-Gereçlerin Eğitime Sağladığı Yaralar...27

1.5. Öğretim Materyallerinin Öğretim Ortamındaki İşlevleri...30

(7)

BÖLÜM 2: SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETİMİNDE HARİTA

KULLANIMININ ÖNEMİ VE İLKELERİ...41

2.1. Sosyal Bilgiler Öğretiminde Harita Kullanmanın Yararları...41

2.2. Harita Kullanılırken Dikkat Edilecek Hususlar...43

2.3. Harita Çizerken Dikkat Edilecek Hususlar...43

2.4. Atlaslar...46

BÖLÜM 3: İLGİLİ ARAŞTIRMALAR...48

BÖLÜM 4: YÖNTEM...53

4.1. Araştırmanın Modeli...52

4.2. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi...54

4.2.1. Denkleştirme...54

4.3. Veri Toplama Araçları...56

4.3.1. Anket Formu...57

4.3.2. Öğrencilerin Başarılarını ve Hatırda Tutma Düzeylerini Ölçmeye Yönelik Başarı Testi………..……….……57

4.3.3. Öğrencilerin Sosyal Bilgiler Dersine Karşı Tutumlarını Ölçmeye Yönelik Tutum Testi…………...………...58

4.4. Harita Kullanımına Dayalı Öğretim Materyalleri…...………58

4.5. Deneysel İşlemler………..……….58

4.6. Verilerin Analizi……….59

(8)

BÖLÜM 5:BULGULAR VE YORUMLAR…...60

SONUÇ VE ÖNERİLER...68

KAYNAKÇA...71

EKLER...78

ÖZGEÇMİŞ...120

(9)

KISALTMALAR

MEB : Milli Eğitim Bakanlığı ABD : Amerika Birleşik Devletleri TTKB : Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı TD : Tebliğler Dergisi

SPSS : Sosyal Bilimler İçin İstatistik Paket Programı(Statistical Package for the Social Studies)

NCSS : Amerikan Sosyal Bilgiler Ulusal Konseyi (National Council for the Social Studies)

TTG : Thinking Through Geography (Coğrafya Düşünme Ekibi)

(10)

ŞEKİL LİSTESİ

Şekil 1: Sosyal Bilimlerin Sosyal Bilgilere Katkısı………9 Şekil 2: Yaşantı Konisi………..32 Şekil 3: Materyallerin Sınıflandırılması………34 Şekil 4: Deney Ve Kontrol Gruplarına Ait Son Test Grafiği………...62

(11)

TABLO LİSTESİ

Tablo 1: Sosyal Bilgiler Dersi 7.sınıf Ünitelerinin Dağılımı………...18 Tablo 2: Solomon Dört Gruplu Model………...52 Tablo 3: Gruplardaki Deneklerin Özelliklerine İlişkin Bulgular……….54 Tablo 4: Deney ve Kontrol Gruplarının Başarı Testinden Aldıkları Ön Test

Puanlarına İlişkin Bulgular……….………..59 Tablo 5: Deney ve Kontrol Gruplarının Başarı Testinden Aldıkları Son Test

Puanlarına İlişkin……….………....60 Tablo 6: Deney ve Kontrol Gruplarının Başarı Testinden Aldıkları Son Test Puanlarına İlişkin Bulgular………61 Tablo 7: Deney ve Kontrol Gruplarının Tutum Testinden Aldıkları Ön Test

Puanlarına İlişkin Bulgular…………,,,………63 Tablo 8: Deney ve Kontrol Gruplarının Tutum Testinden Aldıkları Son Test Puanlarına İlişkin Bulgular………..63

Tablo 9: Deney ve Kontrol Gruplarının Hatırlama Düzeylerine İlişkin Uygulanan Başarı Testinden Aldıkları Puanlarına İlişkin Bulgular………...64

(12)
(13)

GİRİŞ

Temel ihtiyaçlarının çoğunu doğadan karşılayan insanoğlu var oluşundan beri doğa ile mücadele etmektedir. Doğadan daha çok yararlanmak ve daha iyi yaşamak amacı insanları bir araya getirerek toplumların oluşmasına neden olmuştur. Her toplum da bireylerini eğiterek onların toplumla uyumlu ve topluma katkıda bulunacak biçimde yetişmelerini istemiş ve istemektedir.

Eğitim, insanın toplumlaşmasını, kültürel mirasın yeni nesillere aktarılmasını, insanı;

milli ideolojiyi, değerleri ve idealleri kazandırarak onları mevcut siyasal düzene bağlı vatandaşlar olarak yetiştirmeyi, ülkelerin kalkınmasını sağlamayı, bireyin doğal ve toplumsal çevresini tanıyarak bunlardan en iyi biçimde yararlanma ve temel ihtiyaçlarını karşılama, ilgi ve yeteneklerinin belirlenmesinde, zihinsel, bedensel ve duygusal gelişimine yardımcı olur.

İnsanlar yaşamları boyunca karşılaştıkları çeşitli durumlarla etkileşim içinde bulunurlar. Öğrenme bu etkileşim sonucu bireyde oluşan kalıcı izli davranış değişimleridir. Öğrenme, bir iletişim işidir. Öğretimin etkili olabilmesi için öğretmenlerin etkili iletişim becerilerine sahip olması ve bunları öğrencilere de kazandırması gerekmektedir (Açıkgöz,2005:161).

Öğrencinin öğretmenin sunduğu mesajı tam ve doğru olarak anlaması, iletişim için ön koşuldur. Öğrencinin olabildiğince fazla duyu organına hitap edecek değişik öğretme- öğrenme yöntemleri ile birlikte uygun ders-araç gereçleri kullanıldığında geleneksel öğretim yönteminin uygulanmasından doğan iletişim engelleri büyük ölçüde ortadan kalkmaktadır.

Derslerde öğretmenler öğrencilerin ne kadar fazla sayıda duyusuna yönelirse o oranda etkili bir öğretim sağlamış olur. Yapılan çalışmalara göre beş duyu organından görme duyusu %75, işitme duyusu %13, dokunma duyusu %6, koklama duyusu %3 ve tat alma duyusu %3 oranında öğrenmeyi etkilemektedir. En fazla duyu organına hitap eden bir ders için ise eğitim araç-gereçleri kullanılması gerekir.

Eğitim araç-gereçleri, öğrenciye eğitim programlarında yer alan hedef ve davranışların kazandırılmasında öğretmenin en önemli yardımcılarından biridir. Bu araçlardan en

(14)

yaygın biçimde kullanılanı yazı tahtasıdır. En azından bu basit öğretim materyalinin her sınıfta bulunması gerekir. Bunun dışında her okulun kendi programında yer alan hedeflerin kazandırılmasında etkili olabilecek model, harita, slâyt, videokaseti, CD- ROM gibi eğitim araçlarına sahip olması eğitimin niteliğini arttırır(Erden,2005:59).

Görsel, işitsel araçlar, öğrenmenin kalıcı izli olmasını sağlaması açısından eğitimde çok önemli görülmektedir. Görsel öğeler; öğrenen bireylerin dikkatini çekerek onları güdüler, dikkatlerini canlı tutar, duygusal tepkiler vermelerini sağlar, kavramları somutlaştırır, anlaşılması zor olan kavramları basitleştirir, şekiller yoluyla bilginin düzenlenmesini ve anlamasını kolaylaştırır. Bu anlamda kalıcı öğrenmenin gerçekleşmesi için daha çok duyu organına hitap eden görsel ve işitsel araçlarla oluşturulacak öğrenme ortamına başvurulmaktadır ve bu önemli bir ihtiyaçtır.

Mark Hopkins’in “bir ağaç kütüğünde otururken bile okulla irtibat kurulabilir” sözü eğitim-öğretim etkinliklerinde yararlanabilecek araç-gereçlerin zenginliği ve çeşitliliği hakkında bir fikir vermektedir. Ancak birçok öğretmen tarafından kullanılan öğretim yöntemleri temelde öğrencilerin kaçınılmaz bir şekilde bağımlı, gelişmemiş ve çocuksu kalmalarını sağlamaktan öte bir işe yaramamaktadır. Araç-gereçlerin, öğretmen adına öğretimi gerçekleştirme işlevi yoktur. En mükemmel aracın bile öğretmenin yerini alması olanaklı değildir. Ayrıca, araç-gereçler ne kadar mükemmel olursa olsunlar, uygun olarak kullanılmazlarsa yararlı olamazlar(Öztürk,2006:290).

Eğitim-öğretimin, belli bir program ve belli öğretim etkinlikleri çerçevesinde düzenlenmesi gelişen ve değişen toplumların gereksinimlerine paralel olarak zorunlu hale gelmektedir. Bu değişim içinde, öğretmen öğrenci işbirliği içinde eğitim ortamını zenginleştirmelidir. Kullanılan araç-gereçler çocuktan beklenen hedef ve davranışlara rahatlıkla ulaşmasında büyük kolaylıklar sağlayabilir, çocuğun ilgi ve dikkatinin dağılmasını önleyebilir, yaparak ve yaşayarak öğrenmesine katkıda bulunur.

Günümüzde Sosyal Bilgiler derslerinde öğretme-öğrenme sürecinin verimli bir şekilde gerçekleşebilmesi için öğretim programları ve öğretimde kullanılan materyallerin seçilmesi üzerine araştırmalar devam etmektedir. Araştırmalara göre, özellikle ilköğretim Sosyal Bilgiler derslerinde öğrenci aktivitelerini ön plana çıkararak dersin öğrenci merkezli olarak gerçekleştirilmesi için eğitim araçlarının temin edilmesi ve

(15)

Bu nedenle bu araştırmada, 7.sınıf Sosyal Bilgiler dersinde “İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesi işlenirken harita kullanımının öğrencideki başarıya, tutuma ve hatırda tutma düzeylerine olan etkisi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Öte yandan Sosyal Bilgiler derslerinde harita kullanılan sınıflarda öğrencilerin daha iyi öğrendikleri gözlemlenmiştir.

Problem Cümlesi

Bu araştırmada İlköğretim 7.sınıf Sosyal Bilgiler dersi “İstanbul’un Fethi ve Sonrası”

ünitesinde etkili harita kullanılarak yapılan öğretimin, harita kullanılmadan yapılan öğretime kıyasla öğrenci başarısı, tutumu ve hatırda tutma düzeyine etkisi var mıdır?

Sorusuna cevap aranmış, bu nedenle aşağıdaki denenceler test edilmiştir.

Denenceler

1-İlköğretim 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersinin “İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesinde harita kullanılan deney grupları ile harita kullanılmayan kontrol gruplarının akademik başarıları arasında anlamlı bir fark vardır.

2-İlköğretim 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersinin“İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesinde harita kullanılan deney grupları ile harita kullanılmayan kontrol gruplarının derse karşı tutumları arasında anlamlı bir fark vardır.

3- İlköğretim 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersinin “İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesinde harita kullanılan deney grupları ile harita kullanılmayan kontrol gruplarının hatırda tutma düzeyleri arasında anlamlı bir fark vardır.

Araştırmanın Amacı

Etkili eğitim öğretim için araç-gereç kullanımı kaçınılmazdır. Özellikle soyut konuların çoğunlukta olduğu Sosyal Bilgiler derslerinde materyal kullanımı daha da büyük önem taşımaktadır.

İlköğretim 7. sınıf Sosyal Bilgiler dersindeki “İstanbul’un Fethi ve Sonrası” ünitesi örnek alınarak, konular işlenirken harita kullanılarak yapılan öğretim ile harita kullanılmadan yapılan öğretim yöntemin uygulandığı sınıflar arasında tutum, başarı ve hatırda tutma düzeyleri arasındaki farkın sınanması amaçlanmıştır. Bu araştırmada

(16)

sosyal bilgiler derslerinin işlenmesinde kalabalık sınıflarda da harita kullanımının öğretimdeki etkililiği kanıtlanmaya çalışılmıştır.

Araştırmada, eğitim-öğretim kurumlarında harita kullanımının başarı, tutum ve hatırda tutma düzeyi üzerindeki etkisi daha somut hale getirilerek, Türk Milli Eğitiminin amaçları doğrultusunda Sosyal Bilgiler derslerinde harita kullanımı, geleneksel yöntemlere alternatif bir örnek oluşturacaktır.

Araştırmanın Önemi

Bireyin, içinde yaşadığı topluma uyum sağlayabilmesi için eğitim süreci içerisinde öğretmenlerin öğrenme-öğretme süreçlerini gerçekleştirdikleri ortamlarda araç- gereçleri bilinçli olarak kullanabilmeleri oldukça önemlidir. Çünkü eğitimin amacına ulaşması için içeriğin en etkili bir biçimde öğrenciye verilmesi önemlidir. Öğrenciler bu yolla materyallerle etkileşim içerisinde nitelikli öğrenmeler gerçekleştirecektir.

İlerde de bilimsel ve teknolojik gelişmelere yabancı olmayan, nitelikli, üretken bireyler olarak toplumun uluslararası rekabet gücünün arttıracaktır. Geleneksel öğretim anlayışı ve ortamlarda çağı yaşayarak kendisini ve toplumunu ileri çağlara taşıyacak bireyler yetiştirmek olası değildir.

Eğitim, öğrencinin bilgiyle etkileşimde bulunduğu, sosyal, psikolojik ve fizik boyutları olan bir ortamda olur. Öğretim ortamı olarak nitelenen bu ortamın hedefler doğrultusunda düzenlenmesi gerekir. Sosyal Bilgilerin öğretiminde geleneksel bir ortam öğretmen tarafından bilgi aktarımının esas alındığı derslik ortamıdır. Oysa Sosyal Bilgiler öğretiminin amaçları, bu konu alanının nitelikleri ve öğretimi ile ilgili ilkeler gibi faktörler açısından bakıldığında bu geleneksel ortamın yetersiz olduğu ve boyutlarının genişlemesi gerektiği kolaylıkla görülebilir. Bu maksatla Sosyal Bilgiler öğretiminde öğretim ortamının araç-gereçlerle zenginleştirilmesi öğrencinin ilgisini çektiği gibi öğretimi zenginleştirmekte ve öğrenmeyi kolay, kalıcı ve ilginç hale getirmektedir.

İlköğretimde bireyin düşünme yetenekleri ve bireylerarası iletişim becerilerini geliştirmek gibi amaçlarla öğretimi yapılan Sosyal Bilgiler dersinin eğitim teknolojisinin sağladığı imkânlar ve eğitim programlarında yer alan öğelerle bağlantısı kurularak daha etkin hale getirilmesi kaçınılmazdır.

(17)

Eğitim ve öğretim hizmetlerini yürüten öğretmenlere programın her aşamasında karşılaştıkları sorunlara yol gösterecek ve ışık tutacak olan bu araştırmada harita kullanımının öğrencilerdeki akademik başarıyı arttırıcı çok önemli bir faktör olduğu vurgulanmaya çalışılmıştır. Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin günlük, yıllık ve ilgili tüm faaliyetlerini planlarken, hazırlarken ve dersleri işlerken harita kullanımına daha fazla özen göstermeleri gerektiği belirtilmektedir. Sosyal Bilgiler öğretiminde bu denli önemli bir yere sahip olan haritaların öğrenci başarısı, tutum ve hatırda tutma düzeyleri üzerindeki etkisini araştırmaya dayalı olarak ortaya koymaya çalışan bu çalışmanın sonuçları araştırmanın amacını destekleyecek yönde sonuçlandığı için önemli görülmektedir.

Araştırmanın Yöntemi

Bu araştırma, İlköğretim 7. Sınıf Sosyal Bilgiler dersinde harita kullanımının öğrenci başarısı, tutumu ve hatırda tutma düzeyini incelemeye yönelik deneme modellerinden

“Solomon dört gruplu model”e göre desenlenmiş ve gerçekleştirilmiştir. Araştırma probleminin çözümü için; kişisel anket formu, başarı testi, tutum testi ve ders planları geliştirilmiştir.

Varsayımlar(Sayıltılar):

Bu araştırmanın dayandığı temel sayıltıları şunlardır:

1.Öğrencilerin Sosyal Bilgiler dersine karşı tutumlarını ölçmek amacıyla hazırlanan tutum ölçeğinin geçerliliği, sözel öğrencilerin sayısal öğrencilerden daha olumlu düşünceye sahip olacağı varsayılarak sınanmıştır.

Sınırlılıklar:

1.Araştırma, 2006–2007 eğitim-öğretim yılı ile sınırlıdır.

2.Araştırma, Sakarya ili Adapazarı Ahmet Akkoç İlköğretim Okulu 7-C, 7-D, 7-E, 7-F sınıflarına devam eden öğrencilerden elde edilen verilerle sınırlıdır.

3.Araştırma ilköğretim 7. sınıf sosyal bilgiler dersi ”İstanbul’un Fethi ve Sonrası”

ünitesi ile sınırlıdır.

(18)

4.Öğrencilerin bilgileri hatırlama düzeyleri son test uygulamasından yirmi beş gün sonra yeniden uygulanan başarı testi ile sınırlıdır.

5.Harita kullanımının ele alınması ile sınırlıdır.

6.Ölçme ve değerlendirme, başarı ve tutum testleri ile sınırlıdır.

Tanımlar:

Sosyal Bilimler:

İnsanların, diğer insanlarla ve toplumla olan ilişkilerini inceleyen bir disiplinler topluluğudur[Sözer,1998a:3]. Sosyal Bilimler, insan tarafından üretilen gerçekle kanıtlamaya dayalı bağ kurma süreci ve bu sürecin sonunda elde edilen dirik bilgilerdir(Sönmez,1998:2).

Sosyal Bilgiler:

Toplumsal gerçekle kanıtlamaya dayalı bağ kurma sürecine bunun sonucunda elde edilen dirik bilgiler olarak tanımlanabilir[Sönmez,1998:3]. Sosyal Bilgiler, kültürel mirası, onun günümüzdeki yaşayan özelliklerini ve bunların yaşamımıza etkilerini, insanların sosyal ve fiziki çevreleriyle olan ilişkileriyle olan ilişkilerini esas alan bir derstir(Güngördü,2001:130).

Harita:

Yeryüzünün tamamı veya bir bölümündeki çeşitli olay, olgu ve cisimlerin veya görüntülerinin bir ölçek dâhilinde küçültülerek düzlem üzerine aktarılmasına denir(Şahin,2003:189).

Geleneksel Yöntem:

Tek yönlü iletişime dayanan öğretmen merkezli yöntemler(Küçükahmet,1999:38).

Eğitim Teknolojisi: Geniş anlamıyla, öğretme ve öğrenmeyi teşvik etmek, kolaylaştırmak ve öğrenciyi güdülemek amacını güden araç-gereçler ile belirli öğretme-öğrenme sistemlerine göre hazırlanmış programların denenmesi ve geliştirilmesine ilişkin tüm süreç, tasarım ve yöntemleri kapsar(Koşar, 2002:6).

(19)

BÖLÜM1: SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETİMİNİN ANLAMI, ÖNEMİ

VE GELİŞİMİ

Birey ve toplum; sosyal, ekonomik, politik ve kültürel bakımdan sürekli bir değişim içindedir. Bu, çeşitli ve karmaşık sorunlarla karşı karşıya bulunulması sonucunu doğurmaktadır. Bireyin ihtiyaçları ile toplumun beklentileri arasındaki dengenin sağlanabilmesi, insana; gerekli bilgi, beceri ve tutumların kazandırılmasıyla mümkündür. İşte bu noktada Sosyal Bilgiler, öğrencileri toplumsal yönden eğitmek, onlara içinde yaşadıkları toplumun yönetim düzeni, ekonomik özellikleri ve geçmişi üzerinde gerekli bilgi ve anlayışları kazandırmak, yurttaşlık hak ve görevlerini kavratmak, çevresine etkin biçimde uyum sağlamasını amaçlar. Böylece gerek toplum gerekse bireyler demokratik bir yaşam içinde mutlu ve huzurlu yaşayabilirler.

İlköğretimdeki "Sosyal Bilgiler" dersinin öğretiminde en önemli amaç, öğrenciye

"toplumsal kişilik" kazandırmaktır. Toplumsal kişiliğin de en önemli özelliği "iyi bir yurttaş" olmaktır. Burada iyi bir yurttaş olmaktan amaç, kişinin görev ve sorumluluklarını bilmesi, çevresine ve çevresindeki olaylara karşı bilinçli olmasıdır.

Sosyal Bilgiler dersi bireye, gerek kendisine, gerekse ailesine, çevresindeki diğer insanlara, yasalara ya da devlete karşı görev ve sorumluluklarının neler olduğunu ve özellikle toplumsal çevresine etkili bir biçimde nasıl uyum sağlayacağını öğretir (Sözer, 1998a:53).

Sönmez(1998:3), Sosyal bilgileri, toplumsal gerçekle kanıtlamaya dayalı bağ kurma süreci ve bunun sonunda elde edilen dirik bilgiler olarak tanımlamaktadır. Toplumsal gerçek denildiğinde, toplumsal yaşamı düzenleyen her türlü etkinlik akla gelebilir.

İnsanın yaşamında kullandığı ve zorunlu olan; onun daha kolay, rahat, mutlu yaşamasını ve kendini gizil güçleri doğrultusunda geliştirip gerçekleştirmesini sağlayan tüm toplumsal olgular ve ilişkiler bu kavramın kapsamı içine girmektedir.

ABD'de, sosyal bilgiler öğretimi üzerine çalışan Michaelis (1985), Schug ve Beery (1987) gibi eğitimciler, sosyal bilgilerin tek bir tanımını yapmak yerine, bu tanımların ortak özelliğini belirleyerek sosyal bilgileri bir "yurttaşlık eğitim programı" olarak kabul etmişlerdir. Yurttaşlık eğitiminin farklı eğilimleri ve öncelikleri şöyle belirtilmiştir (Öztürk ve Otluoğlu, 2005:6):

(20)

Yurttaşlık Bilgisi Aktarımı Olarak Sosyal Bilgiler: Bu yaklaşımda sosyal bilgiler öğretiminin amacı, öğrencilere kültürel mirası aktarıp, onları iyi birer yurttaş olarak yetiştirmektir. Kültürel miras aktarılırken öğrencilere, geçmişe ait bilgiler ve olgular, temel toplumsal kurumlar, inanç ve değerler öğretilmeye çalışılır.

Sosyal Bilimler Olarak Sosyal Bilgiler: Bu yaklaşımda iyi vatandaş yetiştirmek için öğrencilere sosyal bilimlerle ilgili disiplinlerdeki bilgi, beceri ve değerler kazandırılmalıdır.

Yansıtıcı inceleme Alanı Olarak Sosyal Bilgiler: Bu yaklaşımda sosyal bilgiler öğretiminin amacı, öğrencilerin bireysel ve sosyal sorunları tanımlama, analiz etme ve karar verme becerilerini geliştirmektir.

Bir eğitim ve öğretim programı olarak sosyal bilgilerin belli başlı özellikleri şunlardır(Öztürk ve Otluoğlu, 2005:6–7):

a)Sosyal bilgiler bir vatandaşlık eğitim programıdır.

b)Bu programın içeriği, -teorik olarak- disiplinler arasıdır; sosyal bilimlerden aldığı konuları entegre eder. Bir toplumun tarih ve kültürüne ilişkin temel bilgileri, sosyal ve bireysel konularla ilgili kavram ve temaları kapsar.

c)İçeriğini aldığı sosyal bilimlerin yöntemlerini kullanır.

d) Etkili bir sosyal bilgiler programı, her zaman bireyin sosyal problemleri çözebilmesi için gerekli olan düşünme ve karar verme becerilerini geliştirmeyi amaçlar.

“Sosyal Bilimler” ile “Sosyal Bilgiler” kavramlarının çoğu kez eş anlamlı olarak kullanıldıkları görülmektedir. Ancak eğitim-öğretim süreci içinde, bu iki kavramın farklı olarak ele alındıklarını belirtmek gerekir.

Sosyal bilimler, geniş anlamıyla insanlar arası ilişkileri inceleyen bir bilim alanıdır. Bu kavram insanın insanla ve insanın çevre ile ilişkilerini inceleyen disiplinler topluluğu olarak da algılanabilir. Genellikle, sosyal bilimler kapsamında; antropoloji, ekonomi, coğrafya, hukuk, siyasal bilimler, psikoloji, psikiyatri, sosyolog eğitim, dil, sağlık bilimleri, tarih, istatistik gibi disiplinler yer almaktadır. Bu bilgi kategorisi eğitim

(21)

programlarında genellikle, tarih, coğrafya, yurttaşlık bilgisi, felsefe, mantık ve ahlak gibi derslerle temsil edilmektedir (Alkan ve Kurt, 2001:85).

Sosyal Bilimlerin bireysel(psikolojik), toplumsal(sosyolojik) ve ekonomik olmak üzere üç boyutlu amaçları vardır. Bunlar (Alkan ve Kurt, 2001:86):

1) Bireyin düşünme yeteneklerinin geliştirilmesi, 2)Bireyler arası iletişim becerilerinin geliştirilmesi

3)Yurttaşlık hak ve sorumlulukları ile ilgili temel bilgi, beceri ve tutumların kazandırılması

4)Yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli ekonomik nosyonun kazandırılması.

Kısaca belirmek gerekirse Sosyal Bilimler sosyal yaşayış, insan ilişkileri, sosyal kurumlar, insan davranışlarını etkileyen değişmelerin neden ve sonuçlarının saptanması, araştırılması, anlaşılması ve yorumlanması gibi konular üzerinde durmaktadır. Sosyal Bilimlerin kapsamına giren alanları kesin çizgilerle birbirinden ayırmak oldukça güçtür.

Sosyal Bilgiler programlarında bilginin yapı taşlarını oluşturan sosyal bilimler Şekil 1’deki gibi gösterilmiştir.

Şekil 1. Sosyal Bilimlerin Sosyal Bilgilere Katkısı

Kaynak: Öztürk (2006:39).

(22)

Toplumsal yaşamda yer alan düzenlemeler, her türlü ilke ve genellemeler bu alanın konusu olabilir. Bilindiği gibi ilköğretim kurumlarındaki Sosyal Bilgiler derslerinde olgulara bir bütün içinde yer verilir. Bunun da nedeni, özellikle bu yaşlarda çocuğun her türlü olguyu ayrı ayrı ve parça parça değil bir bütün içinde algılamasından kaynaklanır. Birey böylece daha kolay öğrenip anlayabilecektir. İnsanoğlunun yapısında var olan ve ilköğretime devam ettiği bu somut işlemler döneminde süregelen küresel (global) algılama özelliğini ve bunun yanı sıra Sosyal Bilimlerin bütüncül bir yaklaşıma uygun düşen niteliğini, öğretim boyutu bakımından göz ardı etmemek gerekir.

1.1.Sosyal Bilgiler Öğretiminin Dünyadaki Tarihsel Gelişimi

Sosyal bilgiler eğitiminin ne zaman ve nerede başladığı da kesin olarak bilinmemektedir. Yalnız," insanoğlu var olduğu andan itibaren hem fen, hem de sosyal bilimler eğitimi başlamıştır." Denebilir (Sönmez, 1998:7). Çünkü insan; doğal ve toplumsal bir ortamda doğar, büyür, gelişir, yaşlanır ve ölür. İnsan, yaşamak için hem doğanın, hem de toplumun bazı ilkelerini öğrenmek zorundadır.

İlk ve en eski yerleşik toplum Sümerlerin okullarında sosyal bilimlerle ilgili hiçbir ders adına rastlanmamasına rağmen ilk harita ve yazının onlar tarafından hazırlandığı belirtilmektedir. İncelenen tabletlerden devlet düzeninin, yanında toplumsal yaşamı düzenleyen kuralların da öğretildiği belirtilmektedir. Çin' de ise yükseköğretimde edebiyat, tarih, doğa bilgileri ve din felsefesi okutulmuştur. Tarihte ilk kez, İsrail Devleti çocuklarına ulusal tarih ve yurttaşlık bilgisi derslerini okutturmuş; Antik Roma' da ise Trivial okullarında okuma-yazma, hesap ve hukuk; gramer okullarında mitoloji, tarih, coğrafya, hukuk, aritmetik, geometri ve felsefe dersleri verilmiştir. Eski Çağ'daki eğitim sisteminde okutulan tarih (Çin, İsrail, Roma) coğrafya (Roma), yurttaşlık (İsrail) ve hukuk (Roma) derslerinin doğrudan sosyal bilimlerle ilgili olduğu söylenebilir. Orta Çağ'da ise, yetişekte (program) din dersleri baskın hale gelmiş, fen ve sosyal bilimlerle ilgili dersler dinî içerikle donatılmıştır. Sosyal bilimlerle ilgili tarih, coğrafya, hukuk gibi dersler Rönesans ve Reform döneminde, yeni ve yakın çağlarda isim olarak değişmemiş; fakat içerik açısından dinin etkisinden kurtarılmaya çalışılmıştır (Sönmez, 1998:7-8).

(23)

İlk kez “Sosyal Bilgiler” adıyla bir dersin ilk ve ortaokullarda okutulmasını Fransız düşünür Condercet (1743–1794) savunmuştur (Sözer, 1998a:8).

Dünyada sosyal bilgiler eğitimi, ABD'nin 1800'lü yılların sonları ile XX. yüzyılın başlarında yaşadığı sosyal, ekonomik, kültürel vb. alanlardaki büyük dönüşümün doğurduğu sorunlara çözüm arama kaygısından doğmuştur. 1916 yılında, The-National Education Association Commission okul programındaki sosyal eğitim ve öğretim konularını tanımlamak için resmen "sosyal bilgiler" terimini kabul etmektedir (Öztürk ve Otluoğlu, 2005:13).

ABD'de, 1930'lu ve 40'lı yıllarda yeniden kurmacılık akımını ve çocuk merkezli eğitim yaklaşımını benimseyen eğitimciler, bu yaklaşımın sosyal bilgiler programının geliştirilmesine önemli ölçüde katkıda sağladığını belirtmişlerdir. 1940’1ı ve 50'li yıllarda sosyal bilgiler programlarında tarih ve coğrafya dersleri önemli bir ağırlığa sahip olmuştur. 1960’1ı yılların başından 1970'lerin ortasına kadar sosyal bilgiler dersine ağır eleştiriler yöneltildi ve bunların sonucunda "yeni sosyal bilgiler" adı altında bir reform hareketi başlatıldı. Bu hareketin sonucunda, Sosyal Bilgiler dersinde tarih ve coğrafya bilgilerinin ağırlığı azaltıldı. Buna karşılık, sosyoloji, antropoloji, ekonomi, siyaset bilimi ve sosyal psikolojiye ağırlık verildi (Öztürk ve Otluoğlu, 2005:14).

Dünyada Sosyal Bilgilerin anlamı ile ilgili çeşitli tanımlar yapılmıştır.Fakat bu konuda son noktayı ABD’deki ,NCSS Amerikan Sosyal Bilgiler Ulusal Konseyi(National Council for the Social Studies)1992 yılında yaptığı Sosyal Bilgilerin tanımıyla ortaya koymuştur.

"Sosyal Bilgiler, sosyal ve beşerî bilimleri vatandaşlık yeterliklerini geliştirmek amacıyla kaynaştıran bir çalışma alanıdır. Okul programı içinde Sosyal Bilgiler;

antropoloji, arkeoloji, ekonomi, coğrafya, tarih, hukuk, felsefe, siyaset bilimi, psikoloji, din ve sosyolojinin yanı sıra beşerî bilimler, matematik ve doğa bilimlerinden kendine mal ettiği içerik üzerinde sistematik ve eşgüdümlü bir çalışma sağlar. Sosyal Bilgilerin öncelikli amacı, karşılıklı olarak birbirine bağlı bir dünyada, kültürel farklılıkları olan demokratik bir toplumda, genç insanlara bilgiye dayalı ve mantıklı karar alabilme yeteneklerini geliştirmede yardımcı olmaktır." (Öztürk,

(24)

ABD’deki Sosyal Bilgiler Öğretmenleri Şurası (NCSS) hazırladıkları müfredat kılavuzlarında, gerçekleştirilen sosyal bilgiler öğretiminin aşağıda belirtilen şu dört evrensel beceriyi geliştirmeyi amaçlamasını önermektedir (Öztürk ve Otluoğlu, 2005:89):

1-Bilgi Edinme 2-Bilgiyi İşleme

3-İhtiyaç ve Değerleri İnceleme 4-Katılım

1.2.Sosyal Bilgiler Öğretiminin Türkiye’deki Tarihsel Gelişimi

Türk Eğitim tarihinde, Türklerin İslamiyeti kabul edişlerinden önce toplumsal yaşamla ilgili bir takım bilgi ve kurallarla, gelenek -görenekler çocuk ve gençlere öğretilmeye çalışılmıştır. İslamiyetin kabul edilişinden sonra da daha çok İslam dinine temel olan konuların kazandırılması yoluna gidilmiştir. Osmanlılarda özellikle sıbyan mektepleri ve medreselerde din temeline dayalı bilgiler, programlarda ağırlık taşırken Sosyal Bilimler içinde yer alan kimi dersler kurumların öğretim düzeylerine uygun biçimde belirli saat ve sürelerle okutulmuştur. Bu durumun genel olarak Cumhuriyet Dönemine dek sürdüğü görülmektedir (Sözer, 1998:9).

Cumhuriyet döneminde ilkokullarla ilgili 1926, 1930, 1932, 1936, 1948, 1962, 1968, 1989 ve 1993 yıllarında yetişeklerde düzenlemeye gidilmiştir. 1926 programında, "ilk mektebin başlıca maksadı genç nesli muhitine faal bir halde intibak ettirmek suretiyle iyi vatandaşlar yetiştirmektir." ilkesi temele alınmış; tarih, coğrafya ve yurt bilgisi derslerine her biri ikişer saatten haftada altı saat olmak üzere 4. ve 5. sınıflarda yer verilmiştir.1930 ve 1932 programlarında dersler aynı adlarla okutulmuş; yalnız yurt bilgisi 5.sınıflarda 1 saate indirilmiştir.1936 ve 1948 programlarında ise derslerin saat ve adları aynen devam etmiştir (Sönmez, 1998:8-9).

Daha sonra, 1962 ilkokul Programı Taslağı bir hamle yaparak, daha önce ayrı ders saatleri, ayrı ders kitapları bulunan bu üç dersi, yani Tarih, Coğrafya ve Yurttaşlık Bilgisini birleştirerek "Toplum ve Ülke İncelemeleri" adı altında toplamıştır. 1968 Geliştirilmiş İlkokul Programı Taslağı, derslerin birleştirilmesi işini yeniden ele almış

(25)

ve tarih, coğrafya ve yurttaşlık bilgisi konularını mümkün olduğu kadar birbirleriyle kaynaştırarak üniteler meydana getirmiş ve bu dersin adına "Sosyal Bilgiler" demiştir (Güngördü, 2001:132).

Sosyal Bilgiler dersi, eğitimciler tarafından ders kitaplarının satır satır takip edildiği ve konuların ezberlenip aktarıldığı bir ders yerine öğrencilerin eğlenebileceği, eğlenirken öğrenecekleri ve üretici olmanın mutluluğunu yaşayabilecekleri bir ders haline getirilmeye çalışılmaktadır.

Vatandaşlık Eğitimi ve demokrasinin uygulama alanı olarak kabul edilen Sosyal Bilgiler dersinin amaçları 2003 yılında kabul edilen İlköğretim Okulu programında dört ana başlık altında şöyle verilmiştir (MEB,2003:291-292).

Genel Amaçlar Öğrenciler bu derste:

A. Vatandaşlık görevleri ve sorumlulukları yönünden;

1. Ailesine, milletine, vatanına, Atatürk inkılâp ve ilkelerine bağlı, çalışkan, araştırıcı, özverili, erdemli, girişimci iyi insan, iyi vatandaş olarak yetişirler.

2. Türk milletinin dünya tarihindeki önemini, milletler ailesi içindeki onurlu geçmişini ve yerini, insanlığa yaptığı hizmetleri kavrayarak büyük bir milletin evlatları olduklarını anlar, milletin geleceğine olan güvenlerini arttırır ve Türk milletinin ülküsünü gerçekleştirmek için her fedakârlığı göze alabilecek bir karakter kazanırlar.

3. Türkiye Cumhuriyeti’nin insan haklarına dayanan millî, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu bilir; cumhuriyet rejiminin özelliklerini ve önemini kavrarlar.

4. Topluluk halinde yaşamanın bir zaruret olduğunu, millet kavramını ve Türk milletinin karakterini kavrar; Türk milletine, Türk bayrağına, Türk askerine ve ordusuna sevgi, saygı ve güven duygularını kuvvetlendirirler.

5. Türk milletinin zekâ ve kabiliyetini, çalışkanlığını, ilim ve sanatseverliğini, estetik zevkini, insanlık duygusunun yüceliğini benimseyerek bu üstün özellikleri davranış haline getirirler.

(26)

6. Millet ve yurt işlerini her şeyin üstünde tutarak milleti ve yurdu için canla başla hizmet etmeyi alışkanlık ve ilke haline getirirler.

7. Tarihte milletimize ve insanlığa hizmet etmiş olan Türk büyüklerini tanır; tarihi olaylara yön veren kişilerin yerinde ve zamanında gösterdikleri ileri görüşlülük, yüksek kavrayış, cesaret, fedakârlık ve kahramanlıklarının tarihin akışını nasıl etkilediğini kavrarlar.

8. Toplumu yönlendiren Mustafa Kemal Atatürk ve diğer Türk büyüklerinin sadece millî değil, evrensel yönlerini de kavrayarak ve takdir ederek; milletimize de düşen insanlık görevleri bulunduğunu görür, insanlığa sevgi, saygı ve hizmet verme bilincine varırlar.

9. Türk inkılâbının anlamını, ayrı ayrı yönlerden önemini, Türkiye'nin refah ve mutluluğuna yaptığı ve ülkenin geleceğine yapacağı etkiyi kavrar, Türk inkılâbının değerlerine bağlı ve bunları her zaman korumaya hazır fedakâr birer Türk evladı olarak yetişirler.

10. Bugünkü uygarlığın uzun bir geçmişin eseri olduğunu kavrar; bu uygarlığa Türk milletinin hizmetini ve payını anlayarak Atatürk'ün direktifleri uyarınca "milli kültürümüzü çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarma" yolunda her fedakârlığı göze alabilme bilincini kazanırlar.

11. Bugünü daha iyi değerlendirebilmeleri için geçmiş çağlardaki sosyal, ekonomik ve siyasî olayların neden ve sonuçlarını günümüzle kıyaslama yaparak düşünme, araştırma ve akıl yürütme yeteneğini geliştirirler.

12. Her yerde görev ve sorumluluk alabilecek hale gelir, aile bütünlüğüne bağlılık kazanır, ailenin refah ve mutluluğu için sorumluluk ve görev duygularını geliştirirler.

13. Kanun kavramını benimser kanunlara ve devlet otoritesine uyma duygusunu ve alışkanlığını kazanırlar.

14. Çevresindeki eski, yeni sanat ve kültür eserlerini, müze ve anıtlar gibi değerlerimizi tanır, onları korumak gerektiğini öğrenirler.

(27)

B. Toplumda İnsanların birbirleriyle olan ilişkileri yönünden:

1. İnsanların birbirilerine muhtaç olduklarını anlar; grup faaliyetlerine katılmanın, başkalarına yardım etmenin önemini takdir eder ve bunu uygulayabilir hale gelirler.

2. İnsanların karşılıklı hak ve sorumluluklar taşıdıklarını, birbirlerinin görüş ve inanışlarını, saygı ve hoşgörü ile karşılamak gerektiğini benimserler.

3. Beraber çalışma, sorumluluk, yardımlaşma ve karar verme kararlarını uygulamayı öğrenirler.

4. Bütün çalışmalarını demokratik yaşayışın kurallarına göre düzenlemeyi öğrenirler.

5. Aile, okul ve toplum hayatının dayandığı temel ilkeleri ve topluluk halinde yaşamanın zorunluluğunu kavrarlar.

6. Trafik kurallarına uymayı alışkanlık haline getirirler.

C. Çevreyi, yurdu ve dünyayı tanıma yetenekleri yönünden:

1. Yurdumuzun, dünya üzerindeki yerinin önemini kavrar, ülkemizin kalkınmasında severek sorumluluk alma duygularını geliştirirler.

2. Türkiye'nin yakın ve uzak komşu ülkeler ve diğer dünya ülkeleriyle olan ilişkileri hakkında genel bilgi kazanırlar.

3. Türklerin yaşadığı diğer ülke ve bölgelerin coğrafi özelliklerini öğrenirler, Türklerin geniş bir alanda yaşayan büyük bir millet olduğunu kavrarlar.

4. İnsanların birbirleriyle ve coğrafi çevreleriyle karşılıklı etkilerini, insan topluluklarının yaşama şekillerini ve geçinme yollarını inceler, yurdun ekonomik kalkınmasında bilgili ve etkili birer vatandaş olarak yetişirler.

5. Plan, kroki, harita ve grafik bilgileri kazanarak onlardan yararlanabilir hale gelirler.

6. Çevreyi korumanın günümüz ve gelecek yıllar için önemini kavrarlar.

7. Yaşanabilir bir çevrenin temel insan hakkı olduğunu kavrarlar.

(28)

Ç. Ekonomik yaşama fikrini ve yeteneklerini geliştirmek yönünden:

1. Yakın çevrenin ekonomik değerleri ile millî kaynaklarımızı tanır ve bunları korumanın bir ödev olduğunu kavrarlar.

2. Kendi eşyasını, okulunu, okul eşya ve araçlarını dikkatli kullanma ve koruma alışkanlığını kazanırlar.

3. Tutumlu olma ve planlı çalışma alışkanlığını elde ederler.

4. Üretim, tüketim ve dağıtımla ilgili temel bilgileri öğrenirler.

5. İnsan topluluklarını yaşama şekillerini ve geçinme yollarını inceler ve bunlar arasındaki ekonomik ilişkileri öğrenirler.

6. Turizmin anlamını, özellikle yurdumuz için önemini kavrarlar.

7. Nüfus artış hızının eğitime ve ekonomiye olan etkisini kavrarlar.

Sosyal Bilgiler öğretiminin ulusal amaçları, ülkelerin eğitim politikalarını belirleyen ilkeler ve amaçlara göre oluşturulmaktadır. 1973 yılından beri Türk milli eğitim sistemi de, bu tarihte çıkan Millî Eğitim Temel Kanunu'na göre yapılmaktadır. Bu bağlamda, tüm öğretim programlarının da bu yasada belirtilen amaçlar doğrultusunda hazırlanması gerekmektedir. Nitekim bu yasada yer alan amaçlar, bundan öncekilerde olduğu gibi, 2005 Sosyal Bilgiler 4–5. sınıf programına da aynen alınmıştır.

Türk Milli Eğitiminin Genel Amaçları Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’nca 02.04.1998 tarih ve 62 sayılı kararı ile kabul edilmiş ve Nisan 1998 tarih ve 2487 Sayılı Tebliğler Dergisi’nde yayınlanmıştır. Buna göre;

"Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk milletinin bütün fertlerini

 Atatürk inkılâp ve ilkelerine ve anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk milletinin millî, ahlâkî, insanî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan; insan haklarına ve anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, lâik ve sosyal hukuk

(29)

devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış hâline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek,

 Beden, zihin, ahlâk, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağ şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı, verimli kişiler olarak yetiştirmek,

 İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek, gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak,

Böylece, bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan millî birlik ve bütünlük içinde iktisadî, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır."(MEB TTKB, 2005: 5).

Bugün ilköğretim okullarının öğretim programlarında, 1., 2. ve 3. sınıflarında haftada beşer ders saati Hayat Bilgisi dersine yer verildiğini görmekteyiz. 4., 5., 6. ve 7.

sınıflarda ise haftada üçer ders saati Sosyal Bilgiler dersi bulunmaktadır. Bu her sınıf için, 36 haftadan toplam 108 saatlik bir süre öngörülerek hazırlanmıştır. 8. sınıflarda ise bu dersin yerini haftada iki saatlik T.C. İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük dersi almıştır. Yine 7. ve 8. sınıflarda haftada birer saatlik Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi dersi bulunmaktadır.

Sosyal Bilgiler Dersi 7. sınıf ünitelerinin amaç dağılımı Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu kararıyla Nisan 1998–2487 sayılı Tebliğler Dergisinin 556.sayfasında aşağıdaki Tablo 1’deki gibi belirtilmiştir.

(30)

Tablo1. Sosyal Bilgiler Dersi 7.Sınıf Ünitelerinin Amaç Dağılımı

ÜNİTELER AMAÇ

SAYISI

ÖNGÖRÜLEN DERS SAATI SAYISI

ORAN %

1. TÜRKİYE’NİN COĞRAFİ BÖLGELERİ

25 24 22

2. İSTANBUL’UN FETHİ VE SONRASI

11 18 18

3. AVRUPA'DA YENİLİKLER

5 9 8

4. 17 VE 18. YÜZYILLARDA OSMANLI DEVLETİ

8 12 11

5. 19 VE 20. YÜZYILLARDA OSMANLI DEVLETİ

10 12 11

6. OSMANLI KÜLTÜR VE UYGARLIĞI

4 9 8

7. YURDUMUZUN KOMŞULARI VE TÜRK

DÜNYASI 23 24 22

TOPLAM 86 108 100

Kaynak:Kocaoluk ve Kocaoluk (2003:301).

2005 Sosyal Bilgiler Öğretim Programı, Türk millî eğitiminin yukarıda belirtilen genel amaçlarına paralel olarak, Sosyal Bilgiler dersine özgü şu "genel amaçları"

belirlemiştir:

7. Sınıf sonunda öğrenci:

1.Özgür bir birey olarak fiziksel, duygusal özelliklerinin; ilgi, istek ve yeteneklerinin farkına varır.

2.Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, vatanını ve milletini seven, haklarını bilen ve kullanan, sorumluluklarını yerine getiren, ulusal bilince sahip bir vatandaş olarak yetişir.

3.Atatürk İlke ve İnkılâplarının, Türkiye Cumhuriyetinin sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınmasındaki yerini kavrar; laik, demokratik, ulusal ve çağdaş değerleri yaşatmaya istekli olur.

4.Hukuk kurallarının herkes için bağlayıcı olduğunu, tüm kişi ve kuruluşların yasalar önünde eşit olduğunu gerekçeleriyle bilir.

(31)

5.Türk kültürünü ve tarihini oluşturan temel öğe ve süreçleri kavrayarak, milli bilincin oluşmasını sağlayan kültürel mirasın korunması ve geliştirilmesi gerektiğini kabul eder.

6.Yaşadığı çevrenin ve dünyanın coğrafî özelliklerini tanıyarak, insanlar ile doğal çevre arasındaki etkileşimi açıklar.

7.Bilgiyi uygun ve çeşitli biçimlerde (harita, grafik, tablo, küre, diyagram, zaman şeridi vb.) kullanır, düzenler ve geliştirir.

8.Ekonominin temel kavramlarını anlayarak, kalkınmada ve uluslararası ekonomik ilişkilerde ulusal ekonominin yerini kavrar.

9.Meslekleri tanır, çalışmanın toplumsal yaşamdaki önemine ve her mesleğin gerekli olduğuna inanır.

10.Farklı dönem ve mekânlara ait tarihsel kanıtları sorgulayarak insanlar, nesneler, olaylar ve olgular arasındaki benzerlik ve farklılıkları belirler, değişim ve sürekliliği algılar.

11.Bilim ve teknolojinin gelişim sürecini ve toplumsal yaşam üzerindeki etkilerini kavrayarak bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanır.

12.Bilimsel düşünmeyi temel alarak bilgiye ulaşma, bilgiyi kullanma ve üretmede bilimsel ahlâkı gözetir.

13.Birey, toplum ve devlet arasındaki ilişkileri açıklarken, sosyal bilimlerin temel kavramlarından yararlanır.

14.Katılımın önemine inanır, kişisel ve toplumsal sorunların çözümü için kendine özgü görüşler ileri sürer.

15.İnsan hakları, ulusal egemenlik, demokrasi, laiklik, cumhuriyet kavramlarının tarihsel süreçleri ve günümüz Türkiyesi üzerindeki etkilerini kavrayarak, yaşamını demokratik kurallara göre düzenler.

16.Farklı dönem ve mekânlardaki toplumlararası siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik etkileşimi analiz eder.

(32)

17.İnsanlığın bir parçası olduğu bilincini taşıyarak, ülkesini ve dünyayı ilgilendiren konulara duyarlılık gösterir." (MEB TTKB, 2005: 9).

Yukarıdaki amaçlarda da görüldüğü gibi Sosyal Bilgiler programı çok disiplinli program yaklaşımına göre oluşturulmuştur. Üniteler, konunun dayandığı sosyal bilimlere göre yapılandırılır. Konunun tarihi, coğrafi, ekonomik, politik, sosyal ve kültürel boyutları vurgulanır ve bunlar arasındaki ilişkiler belirtilir. İyi bir Sosyal Bilgiler öğretim programı, karmaşık becerilere geçmeden önce basit becerileri geliştirmek, somuttan başlayarak soyuta ilerlemek, tarih konularında mümkün olması halinde kronolojik sırayı izlemek, faydalı ve güncel konuları sınıfa taşıyabilmek gibi nitelikleri taşımalıdır.

Türkiye’de 2005 yılında MEB tarafından sosyal bilgiler programı içerik, disiplinlerarası bir yaklaşımla NCSS’in 1994 yılında belirttiği şu on temel “öğrenme alanları”etrafında yapılandırılmıştır: (i)kültür, (ii)zaman, devamlılık ve değişim, (iii)insan, yerler ve çevreler, (iv)bireysel gelişme ve kimlik, (v)bireyler, gruplar ve kurumlar, (vi)güç, otorite ve yönetim, (vii)üretim, dağıtım ve tüketim, (viii)bilim, teknoloji ve toplum, (ix)küresel bağlantılar ve (x)vatandaşlık idealleri ve uygulamalar (Öztürk, 2006:34).

Genelde öğrencilerin gözünde sosyal bilgiler dersi; sevimsiz, sıkıcı ve anlamlandırılmamış, hazmedilmemiş ve yetişkinler dünyasına ait bilgilerin ezberlendiği bir ders olarak gözükmektedir. Fakat geliştirilen programlar sayesinde öğrenciyi bilgiyi üretmek ve kullanmak için gerekli beceri, kavram ve değerlere sahip şekilde donatarak etkin bir Türkiye cumhuriyeti vatandaşı yetiştirilmeye çalışılmaktadır. Sosyal bilimci Şerif Mardin’in ifade ettiği gibi “bugün bizim karşılaştığımız sorun, düşünce özgürlüğünün dışarıdan kuşatılması ya da kısıtlanması değildir, bizim için asıl sorun kendi hayal gücümüzü içerden kısıtlamamızdır”.

1.3.Sosyal Bilgiler Öğretiminde Kullanılan Başlıca Materyaller

Bu bölümde, eğitim ortamında yaygın olarak kullanılan öğretim materyallerinin öğretim ortamına sağladığı katkılar ve kısıtlamalar açıklanmıştır. Öğretmenlerin farklı materyallerin güçlü ve zayıf yönlerini tanımaları, onların en etkin materyali seçmede ve kullanmada en büyük yardımcısı olacaktır. Şunu unutmamak gerekir ki, her ne

(33)

kadar farklı öğretim materyalleri farklı öğretimsel niteliklere ve farklı teknik özelliklere sahip olsa da, bir materyalin öğretim ortamındaki etkinliğini belirleyen en önemli unsur, materyalin, öğrenme ortamı ve hedefleri ile öğrencinin bilişsel ve pedagojik özelliklerine uygun olarak hazırlanması ve kullanılmasıdır. Diğer bir deyişle, bir öğretim materyalinin etkinliği, öğretmenin sınıf içindeki etkinliğiyle paraleldir (Yanpar ve Şahin, 1999:21).

Eğitim ortamında, istendik davranışları öğrencilere kazandırmada gerekli katkıyı sağlamak için, çevreyi, çevredeki yerleşik düzeni, yaşam koşullarını, insanların yaşamını etkileyen etmenleri vb. konuları da dikkate alarak, gerek ortaöğretimdeki Sosyal Bilimlere giren disiplinlerde, gerekse ilköğretimdeki Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler derslerinde yararlanılabilecek ve öğrencilere davranışsal amaçları kazandırmada kullanılabilecek araç-gereçleri Sözer (1998:125-126) şu başlıklar altında belirlemektedir:

Gerçek eşya, giysi ve kalıntılar, anıtlar, süs eşyaları, silahlar, paralar vb.

• Yeryüzü şekilleri,

• Çevredeki bitki ve orman örtüsü, yağışlar, sıcaklık,

• Çevredeki kurum ve kuruluşlar, görevli, yetkili ve ilgili kişiler,

• Üç boyutlu modeller, güneş sisteminin basit modeli, maketler,

• Bilgisayarlar,

• Televizyon, video, sinema, radyo, teyp, ses bantları,

• Tepegöz, epidiyaskop, projektör,

• Kum masası, elektrikli dilsiz haritalar, plastik ya da kâğıttan maketler, oyuncaklar, bebekler, mankenler, küre,

• Pusula, termometre, barometre, rüzgar fırıldağı ve oku, saat, takvim,

• Tarih ve coğrafya şeridi,

• Haritalar, atlaslar, resimler, fotoğraflar, krokiler, planlar, grafikler, levhalar,

(34)

• Kuklalar, birbirini izleyen resim seti (flashcards), çizgi resimler, figürinler, afişler, kitaplar, ansiklopediler, dergiler, gazete kupürleri, prospektüsler, broşürler, Karatahta, pazen tahta (flannel board), manyetik tahta, bülten tahtası, cam ve beyaz tahta (Sözer, 1998a:125–126).

Öğretmenin etkili olabilmesi için sınıfta çoklu ortamın oluşturulması hem öğretmen- öğrenci etkileşimi hem de iletişim açısından önemli görülmektedir. Resimler, grafikler, sesler ve sözcükler başarılı bir şekilde birleştirildiği zaman sadece işitildiği, sadece okunduğu, sadece gözlendiği andakinden daha fazla etkinliklere katılımı sağlama, coşkuları canlandırma, ilgi çekme ve grup içinde aktiviteyi artırma gücünü kazandırır.

Bu nedenle eğitim-öğretim hizmetlerinde hem göze hem kulağa hitap eden materyallerin kullanılması gerekmektedir.

Eğitim ortamında istendik davranışı öğrenciye kazandırmak için gerekli araç- gereçlerin tümü ve bunların eğitim ortamında kullanımı olarak ele alınabilir. Sosyal Bilgiler dersinde hedef davranışları kazandırmada kullanılacak araç-gereçler bir bölümlendirmeye bağlı tutulmadan şu şekilde sıralanmıştır:

1.3.1. Resimler, Levhalar, Afişler ve Posterler

Sosyal Bilgiler öğretiminde en sık kullanılan görsel araçlar arasında resimler ilk sırada yer alır. Resimler, fotoğraflar renkli ve hedef davranışlarla ilgili olmalıdır. Sözgelişi Türkiye'nin kentleri, tarihî ve turistik yerleri, doğal güzellikleri, dağları, ovaları, denizleri, nehirleri, vadileri, fabrikalar,Türk ve dünya büyükleri, Savaşlar, Savaş araçları vb. ile ilgili olabilir (Sönmez, 1998:162).

Fotoğrafların dışında, düz, çizgi biçiminde, şimşek kart (flash card), figürin vb. türleri vardır. Günlük olayların değerlendirilmesinde, doğal afetlerin, turizm hareketlerinin, kültürel etkinliklerin, trafik kurallarının, toplumsal kuralların anlatılması ve öğretilmesinde gazete ve dergilerde yer alan çeşitli resimlerden yararlanılabilir. (Sözer, 1998a:128).

Levhalar, genelde kalın bir karton üzerinde yazı ve renkli-renksiz resimlerin birlikte görüntülenmesidir. Levhalar, genel olarak herhangi bir görüş, konu ya da özelliği öğrencilerin ilgilerini çekmek amacıyla hazırlanmaktadır. Levhalar, işlenen konuyla

(35)

ilgili, güncel bilgileri içermeli ve ekonomik olan gereçlerden yapılmalıdır (Sözer, 1998a:128–129).

Afişler, anlaşılır olmalı ve uygun büyüklükte hazırlanmalıdır. Yurdumuzda sağlık ve çevre konusunda çeşitli afişler bulunmaktadır. Bunlardan, Sosyal Bilgiler dersinde, özellikle belirli gün ve haftaların işlenmesi sırasında geniş ölçüde yararlanılabilir (Sözer, 1998a:129).

Posterlere gelince, bunlar genelde büyük boyda hazırlanmış resimlerdir. Örneğin, Turizm Bakanlığı'nın hazırlayıp sunduğu, ülkemizin doğal güzellikleri ile tarihi yapıtlarının yer aldığı posterler, öğrencilerimizin yurdumuzu tanımalarına ve öğrendikleri bilgileri özümseyip belleklerine yerleştirmelerine önemli ölçüde yardımcı olmaktadır.

1.3.2.Zaman ve Tarih Şeritleri

Zaman şeridi ilkokulun 1. 2. 3. sınıflarında (birinci devre), tarih şeridi 4. 5. sınıflarda (ikinci devre) ve ilköğretim okullarının 6. 7. 8. sınıflarında (ikinci kademe) kullanılır.

Zaman ve tarih şerlileri, öğrencilerin zaman algısını somutlaştırmak amacıyla yapılan araçlardır. Zaman ve tarih şeritlerinde, üniteler ve konular işlendikçe, ilgili resim, şekil, grafik, yazı ve sayılar da işlenir. Bu çalışmalar öğretmenin rehberliğinde öğrenciler tarafından yapılmalıdır (Kemertaş, 1998:255).

1.3.3. Haritalar ve Küre

Sosyal Bilgiler dersinin vazgeçilmez öğretim araçları arasında haritalar önemli bir yer tutar. Bu derste ilçemiz, ilimiz, bölgemiz, Türkiye, komşumuz olan ülkeler, uzak ülkeler ve dünya haritaları ile özel amaçlı (nüfus, bitki örtüsü, iklim, enerji kaynakları vb.), fiziksel ve siyasal amaçlı haritalar çok kullanılmaktadır. Ayrıca Tarihsel amaçlı haritalardan da büyük ölçüde yararlanılır. Öğrencilere yakın ve uzak çevreleriyle ilgili önemli bilgi sağlayan bu haritalardan her okulda bulunmaktadır. Öğrencilere zaman zaman il, bölge ve Türkiye haritalarını yapmaları için olanak tanımak gerekir. Bunlar, Sosyal Bilgilerin Tarih ve Coğrafya ile ilgili davranışsal amaçlarını kazandırmada etkili birer araçtır ve öğrenciler bu tür araç-gereç yapımı ile ilgili çeşitli etkinliklerden büyük zevk alırlar (Sözer, 1998a:130).

(36)

Küre, genellikle her okulda en az bir adet bulunabilen, Sosyal Bilgiler dersinde oldukça sık başvurulan, özellikle Coğrafya ile ilgili davranışsal amaçları kazandırmada kullanılabilen, öğrenilen bilgileri görsel açıdan somutlaştırarak öğrenme-öğretme sürecini zenginleştiren bir öğretim aracıdır. Dünya, çeşitli ülkeler ya da Türkiye konusunda sınıfımızda yer alabilecek bir küreye sık sık başvurabileceğimiz gibi;

paralel ve meridyenler, oğlak ve yengeç dönenceleri, kutup noktaları, ekvator, dünyanın biçimi, ekseni, denizler, okyanuslar, kıtalar vb. coğrafya ile ilgili çeşitli kavramlar, ilkeler ve genellemeler öğretilmek istendiğinde küreden geniş ölçüde yararlanabilmektedir. Böyle etkinliklere yeterince yer vermek, öğrencilerin derse etkin katılımını sağladığı gibi yaratıcılığını da arttırmaktadır (Sözer, 1998a:131).

1.3.4.Tepegöz ve Episkop

Tepegöz projektörlü metin, çizim, grafik ve resim gibi önceden saydam bir materyal üzerine renkli ya da siyah-beyaz olarak hazırlanmış bilgilerin ekrana büyütülerek yansıtılması için ya da ders sırasında doğrudan üzerine yazılıp çizilerek ve gerektiğinde silinerek saydam bir yazı tahtası gibi kullanılabilen çok yönlü bir araçtır (Yalın, 2000:100–102).

Avantajları

1- Öğretmene dersini sınıfın karartılmasına gerek kalmadan, yüzü öğrencilere dönük olarak işleyebilmesine imkân tanır.

2- Tepegöz, kullanımı önceden öğrenilmiş teknik bilgi ve beceri gerektirmeyen basit bir araçtır.

3- Tepegöz üzerinden çok değişik materyaller yansıtılabilir.

4- Tepegöz hemen hemen her türlü ortamda kullanılabilir.

5- Öğretmenler kendi saydamlarını kolayca hazırlayabilirler.

6- Sunu sırasında saydama yazı yazılıp şekil çizilebilir ve gerektiğinde silinerek değiştirilebilir.

Sınırlıkları

(37)

1-Tepegöz projektörleri kendi kendine sunma biçiminde programlanamazlar.

2-Bireysel çalışmaya uygun değildir.

3-Bilgilerin önceden saydamlar üzerine hazırlanmaları gerekmektedir.

4-Tepegöz çok yönlü ve etkili bir araç olmakla birlikte, sunuyu yapan kişilerin genellikle saydam üzerindeki bilgiye bağlı kalmaları ve tekdüze (monoton) sunum tekniklerini tercih etmeleri tepegözü bazen sıkıcı bir eğitim aracı durumuna getirebilir.

Episkop ise, saydam olmayan her türlü yazı, resim, fotoğraf, grafik vb. çizimlerin renkli olarak büyütülerek perdeye (ya da duvara) yansıtılmasına olanak veren bir öğretme aracıdır. Opak projektör olarak da adlandırılır (Sözer, 1998a:132).

1.3.5. Teyp ve Ses Bantları

Teyp, öğretimde, işitsel özelliği olan ve bu yüzden yalnızca kulağa seslenen bir öğrenme-öğretme aracıdır. Sosyal Bilgiler dersinde, güncel olaylar ile belirli gün ve haftalar konusunda radyodan teybe kaydedeceğimiz çeşitli programları (konuşmalar, açıkoturumlar, forumlar vb.) gerek duyulduğunda, sınıfta öğrencilerimize dinleterek bir tartışma ortamı yaratabilir, onların bilgilerini genişletebilir (Sözer, 1998a:132-133).

Ses Kasetleri: Öğretim ortamında kullanılan ses kasetleri, öğrenci ve öğretmen için hazırlanması en kolay olan öğretim materyalleri arasında yer alır.

Ayrıca, okul öncesi dönemde olan veya okuma-yazma bilmeyen çocuklar ile fiziksel yetersizlikleri yüzünden okuyamayan ve özel eğitime ihtiyaç duyan çocukların eğitiminde, ses kasetleri önemli bir yer tutmaktadır (Yıldırım ve Şahin, 1999:24).

1.3.6. Televizyon ve Video

Olgu ve olayları görüntü ve sesleriyle birlikte, hareketli olarak izleyicilere sunma olanağı yaratan televizyon, görsel-işitsel araç olarak eğitimde önemli işlevleri gerçekleştirmektedir. Örneğin, radyo gibi, güncel olaylar ile belirli gün ve haftalara ilişkin anma programlarının sınıf ortamına getirilerek bunların öğrenciler tarafından dinlenmesi ve tartışılmasına yardımcı olmaktadır. Televizyonun radyodan üstünlüğü, hem göze, hem de kulağa yönelik olmasıdır.

(38)

Öğrenciler, televizyon ve video aracılığı ile kolayca gidip göremeyecekleri birçok yerleri görme; insanları ve canlı ya da cansız çeşitli varlıkları doğal ortamlarında görüp tanıma olanağı bulurlar. Ülkemizdeki ilköğretim okullarında uygulanan Sosyal Bilgiler programını destekleyici biçimde hazırlanmış eğitici nitelikte çeşitli videokasetleri Milli Eğitim Bakanlığı'nın Eğitim Araçları Donatım Merkezlerinde bulunmaktadır.

Derslerimizde yararlanmak üzere ders araç-gereçleri bu kurumlardan sağlanabilir (Sözer, 1998a:133).

1.3.7.Bilgisayar

Öğretim materyali olarak bilgisayar yazılımları, diğer materyallerle karşılaştırıldığında, öğretim ortamında öğrenci etkileşiminin en yüksek olduğu materyal türüdür.

Bilgisayar yazılımlarının materyal olarak diğer bir avantajı da, öğrencilerin konuyu bireysel öğrenmesi, hızlanması ve uygun şekilde öğrenebilmeleri ve gerektiğinde diğer öğrencilerle birlikte grup çalışması yapabilmelerine olanak tanımasıdır.

Bilgisayar yazılımlarının öğretim materyali olarak kullanılmasının diğer bir avantajı ise, bu programların çoğu zaman öğrenciye istendik oranda içeriği tekrar etme ve alıştırma şansı tanımasıdır. Buna ek olarak, bilgisayar yazılımları, öğrenci performansı ile ilgili bilgileri hatasız olarak kaydedip istendiğinde öğretmenin kullanımına sunabilir.

Piyasada var olan yazılımların teknolojik olarak etkin olmasına rağmen öğretimsel açıdan zayıf olmaları, eğitim programlarıyla ve öğrencinin pedagojik gelişimleriyle tutarlılık göstermemeleri ve diğer materyallere kıyasla oldukça pahalı olmaları, bu materyallerin öğretim ortamına taşınmasındaki diğer kısıtlamalar arasında yer almaktadır (Yıldırım ve Şahin, 1999:25-26).

Bilgisayar kullanımı, öğrencilerimizin özgüvenlerini kazanmalarına yardımcı olurken, bağımsız olarak, güvenli bir eğitim ortamı içinde, yanlış yapmaktan çekinmeden, doğruyu buluncaya dek aşamalı bir biçimde çalışıp ilerlemelerine ve böylece öğrenmelerine olanak sağlar (Sözer, 1998a:135).

— Bilgisayar, öğrenciye hızlı dönüt verir ve öğrenci bir yanlışlık yaptığında, onun nerede ve nasıl bir yanlışlık yaptığını bildirerek doğru yanıtı bulmasına kılavuzluk

(39)

— Bireysel farklılıkları dikkate alan bir öğrenme gerçekleşir.

— Yazılı çalışmalarda, öğrencilerin kolayca değişiklik yapmalarına olanak verir;

yazma becerisi kazandırır.

— Bilginin öğrencilere alışılandan farklı bir yöntemle sunulmasını sağlayarak küme çalışmalarına fırsat hazırlar ve çok zengin bilgi kaynaklarına ulaşma olanağı elde edilir.

Bilgisayar destekli bir Sosyal Bilgiler öğretiminde, bilgisayardan etkili biçimde yararlanabilmek için, daha önce de belirttiğimiz gibi, yeterli sayıda ve nitelikte yazılımlara gerek vardır. Bu sağlanmadan, okullarda bilgisayar destekli bir Sosyal Bilgiler öğretiminin öğretmen ve öğrencilere istendik bir başarı getirmesi oldukça güçtür.

Görüldüğü gibi Sosyal Bilgiler dersinde öğretmen ve öğrencinin kullanacağı çok sayıda araç-gereç bulunmaktadır. Fakat önemli olan bu araç-gereçlerin etkili ve verimli kullanılmasıdır. Araç-gereç kullanılarak yapılan öğretim, öğrencilerin öğrendiklerini hatırlayıp kullanacakları anlamına gelmektedir. Bu konuda öğretmen, öğrencilere rehber olmalı, öğrencileri yaratıcılığa teşvik etmeli, kullandığı teknik ve metotları uygun araç-gereçlerle desteklemelidir.

1.4. Araç-Gereçlerin Eğitime Sağladığı Yararlar

Çağımızda, eskinin yalnız söze dayanan öğretimi yerine, şimdi daha çok göze ve kulağa dayanan araçlarla öğretim yapılmaya çalışılmaktadır. Özellikle ilkokula yeni başlayan öğrencilere, somut öğretime dayalı öğretim yapılması, zihinsel gelişimleri bakımından gereklidir. Somut öğretim, araç ve gereçsiz olamaz. Araç ve gereçsiz öğretim, çocuk psikolojisine, öğrenme psikolojisine ve öğretim ilkelerine terstir. Konu ile ilgili araçlar, ne kadar çok duyu organını uyarırsa, o kadar çok duyum meydana gelir. Şu Çin atasözü, öğretimde somut öğrenmeyi çok güzel ifade etmektedir:

"Bir resim, çok zaman bin sözden daha çok etkilidir." Bu sebeple, göze ve kulağa etki eden araçlar, öğretimde büyük bir yer tutmaktadır (Alkan ve Kurt, 2001:247).

Eğitim teknolojisi unsurları olan araç-gereçlerin eğitim-öğretimin etkili ve kalıcı olmasında çok önemli faydaları vardır. Bunlar (Koşar, 2002:37-38):

Referanslar

Benzer Belgeler

“Türk Tarihinde Yolculuk “ ünitesinin öğretiminde dijital zaman çizelgesi destekli öğrenme ortamını kullanan deney grubu öğrencileri ile öğretim programının

Deney ve kontrol grubundaki öğrencilerin tutum testine yönelik kalıcılık testi uygulamasından aldıkları puanları analiz etmek için yapılan parametrik olmayan

Our study deals with physical properties of various carbon and silicon nanowire structures from linear chain to hexagonal structure The physical properties com- prise optimized

Bu takıma ait olan Chroococcus türleri Beykavağı Göleti’ nde ilk iki istasyonda bazen mevcut, son iki istasyonda ise nadiren mevcut bulunmuştur.. Chroococcales

%5 DDGS içeren rasyonla beslenen grup verileri incelendiğinde, %10 ve %15 DDGS içeren rasyonla beslenen deneme gruplarından elde edilen canlı ağırlık kazancı

Tasarım uygulama entegrasyonun amaçlandığı İç Mimarlık Proje Stüdyosu V-VI’da öğrencilere konu olarak İstanbul Kadıköy ilçesi Beyaz Köşk Sitesi içinde

· Rubriklerde belirlenen değerlendirme ölçütleri öğrencilerin çalışmalarında rehberlik edebilecek nitelikte olmalıdır. Böylece öğrenciler, verilen

TRPM2 immünreaktivitesi için yapılan immünohistokimyasal boyamanın ışık mikroskobu altında incelenmesi sonucu; TRPM2 immünreaktivitesi testis dokusunda interstisyel