• Sonuç bulunamadı

Türklerde Eğitimin Türklerde Eğitimin Tarihsel Gelişimi Tarihsel Gelişimi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türklerde Eğitimin Türklerde Eğitimin Tarihsel Gelişimi Tarihsel Gelişimi"

Copied!
31
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türklerde Eğitimin Türklerde Eğitimin

Tarihsel Gelişimi Tarihsel Gelişimi

Doç. Dr. Berna ASLAN

Doç. Dr. Berna ASLAN

(2)

• Müslümanlığın Kabulünden önce Hun

Göktürk Uygur

• Müslümanlığın Kabulünden sonra

2

(3)

• Göktürkler

– Göktürk alfabesi (ilk Türk alfabesi) – Orhun yazıtları

• Uygurlar

– Günümüze benzer ilk eğitim kurumları

– Uygur alfabesi (ikinci alfabe)

(4)

Türklerin Müslüman Olmadan Önceki Döneminde Eğitim

• Eğitim yaşam biçimleriyle şekilleniyor.

• Eğitimde töreler önemli yer tutuyor.

• Edebi eserlerin öğretici amacı da bulunuyor.

• Alp insan tipi (cesur ve bilge kişi)

• Türklere ilişkin bilinen en eski yazılı belgeler bu döneme ait

• Cinsiyet ayrımı yapılmaksızın çocuk sevgisi vurgulanıyor.

4

(5)

Müslümanlığın Kabülü

• 10. yy. Karahanlılar

• İlk kez medrese denen planlı, düzenli, güçlü bir öğretim kurumu ortaya

çıkmıştır.

• Toplumun ahlak anlayışı, dünyaya bakışı değişmiştir.

• Arapça ve Fasça aydınların kullandığı dil

(6)

• Farabi (870-950)

• İbni Sina (980-1037)

• Yusuf Has Hacip (Kutadgu Bilig) (1020-1070)

• Kaşgarlı Mahmut (Divan-ü Lügat-it Türk) (1008-11059

6

(7)

Selçuklular

• Devlet adamları eğitim-öğretimin ve bilimin gelişmesine önem

vermişler.

• Medreseler gelişmiş

• Ahilik teşkilatı

(8)

8

• İslami eğitim; temizlik, cömertlik, başkalarına iyilik yapma, kanaatkâr olma gibi erdemler, öğretim süresi içinde yapılan törenlerle

çocuklara kazandırılmaya çalışılıyordu.

• Selçukluların bu döneminde özellikle 13, 14 ve 15. yüzyıllarda, Türk ve dünya düşünce tarihini etkileyen Mevlana, Yunus Emre, Âşık Paşa ve Hacı Bektaşi Veli gibi büyük Türk şair ve düşünürleri yetişmiş, Tanrı ve insan sevgisi konularını en güzel biçimde işlemişlerdir.

EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ

(9)

• SIBYAN OKULLARI

Eğitimin ilköğretim basamağı olarak kabul edilen “ sıbyan

mekteplerinde” Kuran ve namaz sureleriyle biraz da okuma ve yazma öğretilirdi. Bu okullar Anadolu’ da her yerde mevcuttu.

Çocuklar bu okullarda parasız okurlardı.

• MEDRESELER

Osmanlı İmparatorluğu’ nda en yaygın eğitim kurumları medreselerdi.

Maddi durumu iyi olanların medrese yaptırması adet haline geldiğinden, medreseler ülkenin hemen her köşesine yayılmıştı.

• ACEMİOĞLANLAR KIŞLALARI

• ENDERUN "SARAY MEKTEBİ"

Osmanlı İmparatorluğu Dönemindeki

Eğitim Kurumları

(10)

10

• Medreselere Sıbyan okullarından sonra

gidilmekteydi ve kendi içlerinde ilk, orta ve yüksek olarak kademelere ayrılmışlardı.

• Parasız ve yatılı olmaları ve mezunlarının iş

bulma imkânının olmasından dolayı medreseler tercih edilmekteydi.

• Medreselere kızlar alınmazdı. Medreselerde öğretmenlik yapanlara müderris denilirdi.

• Ortaçağ boyunca medreselerde Selçuklular

döneminde olduğu gibi dini ve edebi bilimlerin yanında felsefi ve pozitif bilimler de

öğretilmekteydi.

• Sonraki dönemlerde medreselerde pozitif bilimlerin yerine dini öğretiler ağırlıklı olarak verilmeye başlandı.EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ

(11)

Enderun Mektepleri

• Bu okula Müslüman olmayan ailelerin yetenekli çocuklarından titizlikle seçilen öğrenciler alınırdı.

• Enderun mektebinin temel amacı ileride devlet kademesinde görev alacak olan, iyi ve güvenilir devlet adamı ve asker

yetiştirmekti.

• Burada verilen eğitim esnasında, Türkçe, Arapça, Farsça,

Edebiyat, Tarih, İslami Bilimler ve Matematik derslerinin yanı sıra, beden eğitimi, Türk örf ve adetleri, nezaket kuralları, askeri sporlar gibi konulara da özel önem verilirdi.

• Bu okullar 1909 tarihinde kapatılmıştır.

(12)

Osmanlılarda genel olarak eğitimin özellikleri

• Medreseler çok yaygın eğitim kurumları haline gelmiş, toplumu derinden etkilemiştir.

• Azınlık çocuklarının üst düzey yönetici olarak yetiştirildikleri Enderunlar önemli eğitim

kurumlarıdır.

• İlköğretim 19. yy.’a kadar çok basit düzeyde kalmıştır.

• Selçuklularda olduğu gibi Osmanlı İmparatorluğ u ’ nda da 19. yüzyılın ortalarına gelinceye kadar eğitim ve öğretim faaliyetleri devletin

sorumluluğuna alınmamıştır.

12

(13)

• Osmanlıların son dönemine kadar ilkokul üstü örgün eğitime yalnızca erkekler devam edebilmiştir.

• Eğitimin temel amacı dinidir ve alim denince din bilgini anlaşılmaktadır.

Pozitif bilimlere ilgi kişisel, nadir ve süreksizdir.

• Aktarmacı, ezberci eğitim vardır.

• Tanzimat dönemine kadar eğitim her düzeyde ücretsiz verilmiştir.

• Azınlık ve yabancılara öğretim hakkı tanınmış ancak denetlenmemiştir.

Bu nedenle de olumsuz sonuçlar görülmüştür.

• Osmanlıca denilen Türkçe, Arapça, Farsça karışımı bir dil geliştirilmiştir.

• Eğitimde yenileşme 1773’den itibaren önce askeri okullarda başlamıştır.

• İmparatorluğun sınırları içerisinde çok sayıda cami, mescit, tekke,

türbe, çeşme vb. yanında mektepler, medreseler ve imaretler daima bu vakıflar aracığıyla desteklenmiş, yalnızca “ askeri eğitim” ve

“ yöneticilerin eğitimi” devlet tarafından desteklenmiştir .

(14)

14

• Avrupa’ daki yenileşme hareketlerine sonradan cevap veren Osmanlı yöneticileri 1776-1839 yılları arasında eğitimde yenileşme çabalarına girmişlerdir.

• Eğitimde yenileşme hareketleri kendini önce askeri alanda göstermeye başlamıştır. Askeri okullar olarak önce Mühendishane-i Bahr-i Hümayun (1776), ardından Mühendishane-i Berr-i Hümayun (1795) açıldı.

• Çağdaş sivil bir eğitim sisteminin kurulmasına yönelik ilk adımlar Sultan II. Mahmut devrinin sonlarında atılmıştır.

• 1824 yılında ise II. Mahmut bir fermanla ilköğretimi zorunlu fermanla ilköğretimi zorunlu hale getirdi.

• 1838’ de yeni okul türü olan Rüştiye Mektepleri (bugünkü ortaokul) açıldı.

• Daha sonra, İdadi, Sultani isimleriyle orta öğretim okulları (liseler) ve Darülfünun adıyla da yüksek öğretim kademesinde eğitim veren kurumlar ile öğretmen yetiştiren kurumlar (Darülmuallimin ve darülmuallimat)

oluşturulmuştur.

EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ

(15)

• Osmanlı İmparatorluğu’ nda eğitimde“ mektep” -

“ medrese” çatışması yaşanmıştır.

• Öğretim dili mektep ve medreselerde Arapçaydı.

• Mektepler, özellikle saray, hükümet ve askerlik

işlerinde çalışacak memurlara, medreseler ise dini eğitim veren kurumlardı.

• Saray mektepleri saraydaki çocukları okutmak,

Osmanlı imparatorunun hizmetinde görev yapacak hizmet kesimini yetiştirmek üzere saraylarda açılan

(16)

16

Cumhuriyet Dönemi Cumhuriyet Dönemi

Eğitimi

Eğitimi

(17)

• Dönemin siyasal, ekonomik, hukuki, kültürel, değişimleri gerçekleştirildiğinde toplumun

%10’u bile okur-yazar değildi. Bu yüzden eğitim stratejik bir önem taşımakta.

• İlköğretimdeki okullaşma oranı %20 civarında.

• Atatürk, bizzat kendisi “Başöğretmen”

unvanı ile, eline tebeşiri alarak öğretmen ve

(18)

18

• Cumhuriyetin ilanı ile birlikte ulusal

egemenliği yaşam biçimi haline getirmiş kuşaklar yetiştirmek, ulusal kültürü

güçlendirmek ve ulusal birliği sağlamak

amacıyla 3 Mart 1924’ te Tevhid-i Tedrisat (Öğretimin Birleştirilmesi) Kanunu

çıkarılmıştır.

• Böylece, farklı programlar uygulayan ve farklı insanlar yetiştiren kurumlar birleştirilmiş ve Milli Eğitim Bakanlığı’ na bağlanmıştır .

EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ

(19)

Alfabenin Kabulü

• 1928 yılında Latin

alfabesi kabul edilmiştir.

• Alfabe değişikliğinin hızla uygulanması için yaygın bir eğitim kampanyası başlatılmış, bu amaçla Millet Mektepleri

açılmıştır.

• 1928–1942 yılları

(20)

20

• Eğitim laikleşmiştir.

• Eğitim demokratikleşmiştir.

• Özellikle tarih ve dil konularında milli amaca yönelme başlamıştır.

• Latin harfleri kabul edilmiştir.

• Kadın eğitimine önem verilmiş, bu

alanda önemli gelişmeler sağlanmış ve

karma eğitim gerçekleşmiştir.

(21)

• Milletimizin karakterine, coğrafi koşullara ve iklime, tarihi ve sosyal geleneklerimize uygun ve bilimsel ders kitapları yazılmıştır.

• Halkın kullandığı sözcükleri toplayarak Türkçe bir sözlük hazırlanmıştır.

• Milli ruhu geliştirecek tarihi, edebi ve sosyal eserler bu konudaki uzmanlara hazırlatılmıştır.

• Eski milli eserlerin listesini çıkarmak ve

Cumhuriyetin ilk

yıllarında,

(22)

Türk Eğitim Sisteminin Dayanakları

• Mustafa Kemal Atatürk’ün görüşleri

• Türk Eğitimini yeniden yapılandıran yasal düzenlemeler ve uygulamalar

• Parti ve hükümet programları

• Eğitim şuralarına öncülük eden kongre ve komisyon kararları

22

(23)

Mustafa Kemal Atatürk’ün görüşleri

Ülke/ulusun kurtuluşu milli bir eğitim sisteminin inşası ile mümkündü. Böyle bir sistem, her şeyden önce, «eski devrin bütün hurafelerinden sıyrılmış, Doğudan ve Batıdan gelen yabancı etkilerden uzak ve milli karakterimize uygun»

olmalıydı. Milli dehanın geliştirilmesi ancak böyle bir eğitim sistemiyle gerçekleşebilirdi.

Eğitim politikaları üzerinde millilik, laiklik, eşitlik, bilimsellik,

hayata dönüklük, karma eğitim gibi ilkeler etkin olacaktı. Bu

(24)

Yasal Düzenlemeler

• 3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu

• Milli Eğitim Temel Kanunu (1973)

– Türk milli eğitim sisteminin genel ve özel amaçları – Temel ilkeleri

– Eğitim sisteminin genel yapısı – Öğretmenlik mesleği

– Okul ve bina tesisleri – Eğitim araç ve gereçleri

– Eğitim öğretim alanındaki görev ve sorumluluklar

24

(25)

• İlkokul öğretmenlerinin maaşları

1948’de devlet bütçesinden ödenmeye başlanmıştır.

• Bir süre, köy için eğitim ve öğretmen konusunda önemle durulmuş ve bazı uygulamalara gidilmiştir.

• Laik ve Atatürk ilkelerine bağlı insan

(26)

26

• Eğitim bilimlerindeki gelişmeler, 1945’lerden başlayarak ABD’deki

eğitim görüşlerinin ve uygulamalarının etkisine girmiştir.

• Çok partili döneme geçildikten sonra

değişik yerlerde pek çok okul açılmıştır.

(27)

Program Geliştirme Çalışmaları

• Cumhuriyet’in ilk yıllarında mevcut programların

incelenmesi ve daha

bilimsel hale getirilebilmesi için eğitim alanında yabancı uzmanlar Türkiye’ ye davet edilmiştir.

• Bu amaçla çağırılan

uzmanlardan birisi de, ünlü sosyolog ve eğitimci John Dewey olup, Türk Eğitim Sisteminde Türk halkının ihtiyaçlarına uygun ve bu

(28)

28/83

Cumhuriyet Dönemi Eğitimcileri

EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ

• Cumhuriyet Döneminde eğitim sistemimizi şekillendiren önemli eğitim düşünürleri ve şahsiyetleri yetişmişlerdir. Bunlardan bazıları şunlardır:

• Mustafa Kemal Atatürk (1881-1938),

• Mehmet Emin Erşilgil (1891-1965),

• N. Atuf Kansu (1880-1949),

• İsmail Hakkı Baltacıoğlu, (1886-1978),

• Hasan Ali Yücel (1897-1961),

• İsmail Hakkı Tonguç (1897-1960),

• M. Emin Soysal (1905-1970),

• H. Raşit Öymen (1899-1979)

(29)

• 1980’ li yıllardan itibaren günümüze

kadar yapılandırmacılık (constructivism), çoklu zekâ, gibi çeşitli öğrenme

kuramlarının etkileri görülmekte olup, bu kuramlara uygun öğretim faaliyetleri ile öğrenci merkezli öğrenmenin

gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir.

(30)

30/83

Eğitimde Son Dönem Eğitimde Son Dönem

Çalışmalar Çalışmalar

• 1990-1991 eğitim-öğretim yılında ise belirlenen bazı pilot okullarda, Ders Geçme ve Kredi Sistemi

uygulanmaya başlanmıştır. Ancak, Amerikan Eğitim Sisteminden esinlenerek hazırlanan bu sistem,

teoride bireyin ilgi, istek ve yetenekleri

doğrultusunda eğitimini plânlamasına fırsat verse de, uygulama sürecinde araç-gereç imkânsızlıkları, öğretmen yetersizlikleri, ortak ve seçmeli derslerin açılmasındaki zorluklar gibi pek çok aksaklıklar ve olumsuzluklar ortaya çıkmıştır.

• Bu olumsuzlukların sonucu olarak, Milli Eğitim Bakanlığı, yeni bir düzenlemeye gitmiş ve Sınıf Geçme-Alan Seçme Sistemini 1995-1996 öğretim yılından itibaren uygulamaya koymuştur.

• 1997 yılında ortaokul düzeyindeki bütün okullar

kaldırılmış ve ilköğretim kesintisiz ve zorunlu olarak 8 yıla çıkarılmıştır.

(31)

Eğitimde Son Dönem Eğitimde Son Dönem

Çalışmalar Çalışmalar

• 2004-2005 eğitim-öğretim yılından itibaren, kademeli olarak öğretim programlarında “ İlk ve en kapsamlı eğitim reformu” olarak lanse edilen yenileşme ve düzenlemeler yapılmaya başlanmıştır.

• Bu programlarla birlikte, az bilgi öz bilgi görüşü ve sarmallık ilkesi temel alınmış ve yapılandırmacı

öğrenme teorisi başta olmak üzere aktif öğrenme, çoklu zekâ gibi güncel öğrenme teorilerinden faydalanılmıştır.

• 7 Haziran 2005 tarihinden itibaren liseler dört yıla çıkarılmıştır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Variolasyon: Çiçek hastalığına yakalanmış bir kişinin vezikülünden alınan materyal ile duyarlı bir bireyin inokulasyonu, demode yöntem Sığır Çiçeği

Daha önceki dönemlerde genel olarak insan, dünyevi bir varlık olarak görülmekte ve devletin bir parçası olarak vatandaşlık eğitimine önem verilmekte

etkileyenlerin başında 1924 yılında kabul edilen, eğitimi tek sistem altında toplayarak kadınlara erkeklerle eşit eğitim imkânları sağlayan Tevhid-i Tedrisat Kanunu;

OTIS, çoktan seçmeli madde tanımlamasını grup uyulamalarına yönelik olarak düzenledi, sonrasında Ordu α ve Ordu β testlerinden yararlanarak ilk grupla uygulanan zeka

Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batıdan kağıt gelmeğe başlamıştır Avrupa'da büyük ölçekte kağıt üreten imalathaneler önce İtalya' da kurulduğu için,

Sezai Türk, Ahmet Güven, Yeni Başlayanlar İçin Halkla İlişkiler, Stratejik Halkla İlişkiler, 2007, Gazi Kitabevi, Ankara. Abdullah Özkan, Halkla İlişkiler Yönetimi, 2009

• Kalite sistemi, kalite yönetiminin uygulanması için gerekli örgüt yapısını, sorumlulukları, prosedür ve prosesleri içerir.. • Buradaki amaç bir

Batı’da hızla değişen ekonomik ve toplumsal şartlar karşısında birbirine bağlı iki gerçek ortaya çıkmıştır. Birincisi, 1789 Fransız İnsan ve Vatandaş