• Sonuç bulunamadı

DİKKAT EKSİKLİĞİ AŞIRI HAREKETLİLİK BOZUKLUĞU VE BİNİŞİK KARŞIT OLMA - KARŞI GELME BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARIN ANNE-BABALARININ EMPATİ DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "DİKKAT EKSİKLİĞİ AŞIRI HAREKETLİLİK BOZUKLUĞU VE BİNİŞİK KARŞIT OLMA - KARŞI GELME BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARIN ANNE-BABALARININ EMPATİ DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

VE BİNİŞİK KARŞIT OLMA - KARŞI GELME BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARIN ANNE-BABALARININ EMPATİ

DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Celale Özcan*, Fahriye Oflaz**, Tümer Türkbay***

Ö Z E T

A m a ç : D ik k a t eksikliğ i a ş ın h a r e k e tlilik b o zu k lu ğ u (DEAHB) ile b u b o zu k lu ğ a e şlik ed en k a r ş ıt ol- m a -k a rşı g e lm e b o zu k lu ğ u (KO-KGB) ta n ısı k o n a n ç o cu kla rın a n n e -b a b a la rın ın e m p a ti d ü zeylerin in v e aile işlevlerin in k a rşıla ştırılm a sı a m a çla n m ıştır. Y ö n te m : P olikliniğe a rd ışık ola ra k getirilen D SM - IV ö lçü tlerin e g öre D EA H B ta n ısı k o n a n 1 0 7 ç o c u k ta n , d ışla m a la r so n r a sın d a D EA H B (n=44) v e D E- A H B 'n a e ş lik ed en K O -KG B (n=26) olan ik i g ru p ça lışm a ya a lın m ıştır. A ile işlevleri A ile D eğerlendir­

m e Ölçeği ile, a n n e-b a b a la rın e m p a ti d ü ze y le ri is e E m p a tik B eceri Ölçeği ve E m p a tik E ğilim Ölçeği ile değerlendirilm iştir. B u lg u la r: D EA H B ve D EA H B-K O -K G B olan ç o cu kla rın a n n e b a b a larının e m ­ p a ti p u a n la n değerlendirildiğinde, g ru p la r a ra sın d a a n la m lı fa rk lılık y o k tu . İk i g r u p için a n n e n in e m ­ p a ti eğilim p u a n ı ile ç o c u ğ u n d ik k a t so ru n la rı a ra sın d a z ı t iliş k i sa p ta n d ı (r=-.303). A ile D eğerlendir­

m e Ö lçeğ in in “d a vra n ış k o n tr o lü " a lt ölçeğinde “sa ğ lık s ız lık " o ra n la n D EA H B-K O -K G B g ru b u n d a , D EA H B g r u b u n a göre a n la m lı derecede d a h a y ü k s e k t i (p<0.05).

T a r tış m a : B u lg u la r, D EA H B ile K O -KG B b irlikteliğ in d e a n n e -b a b a n ın e m p a ti d ü zeylerin in d o ğ ru d a n e tk ili olm adığını, da vra n ış k o n tr o lü g ib i bazı aile işlevlerin in “sa ğ lık sızlığ ın ın " belirleyici o ld u ğ u n u g ö ste rm e k te d ir.

A n a h ta r S ö z c ü k le r : D ik k a t e k sik liğ i aşırı h a r e k e tlilik b o zu k lu ğ u , k a r ş ıt o lm a -ka rşı g e lm e b o z u k lu ­ ğu, a n n e-b a b a , em p a ti, aile işlevleri, çocuklar.

SU M M A R Y : C O M P A R ISO N O F E M P A T H Y I N P A R E N T S O F C H IL D R E N W IT H A T T E N T IO N - D E F IC IT H Y P E R A C T IV IT Y D IS O R D E R A N D CO -O CCU RENCE O F O PP O SITIO N A L D E F IA N T

d i s o r d e r

O b je c tiv e : T h e p a r e n ts ' e m p a th ic levels a n d fa m ily fu n c tio n s o f ch ild ren w ith a tte n tio n -d e fic it h y p e ­ ra c tiv ity d iso rd e r (ADHD) a n d co -o ccu rren ce o f o p p o sitio n a l d e fia n t d iso rd er (AD H D /O D D ) are eva­

lu a te d a n d c o m p a red w ith each other. M e th o d : S e v e n ty su b je c ts w ith AD H D o n ly (n=44) a n d A D H D /O D D (n=26) w ere in c lu d e d in th is s tu d y ; w ho w ere c h o se n fro m 1 0 7 su b je c ts c o n se c u tiv e ly referred to a ch ild a n d a d o le s c e n t m e n ta l h e a lth clinic a n d d ia g n o sed w ith AD H D a cco rd in g to th e D S M -IV criteria. E a c h o f th e p a r e n ts w as a s k e d to r a te th e m se lv e s fo r e m p a th ic levels b y u s in g th e E m p a th ic S k ills S ca le a n d th e E m p a th ic T e n d e n c y Scale, a n d th e ir fa m ily fu n c tio n s w ere e v a lu a ted w ith th e F a m ily A s s e s s m e n t D evice. R e s u lt s : T h ere w ere n o s ta tistic a lly sig n ifica n t d ifferen ces b e t­

w een AD H D o n ly g ro u p a n d A D H D /O D D g ro u p fo r p a r e n ts ' e m p a th ic levels. T h ere w as in v e r se cor­

rela tio n b etw een m o th e r ’s e m p a th ic te n d e n c y scores a n d th e ir c h ild r e n ’s a tte n tio n a l p ro b le m s fo r b o th tw o g ro u p s (r=-0.303). A c co rd in g to b o th o f p a r e n t s ’ rep o rts, th e ir fa m ilies o f A D H D /O D D g ro u p h a d sig n ific a n tly h ig h e r ra te s o f “a b n o rm a l b eh a vio r control" w h e n c o m p a red w ith th o s e o f AD H D o n ly g ro u p (p<0.05). D is c u s s io n : O u r fin d in g s s u g g e s t th a t s o m e fa m ily d y sfu n c tio n , s u c h a s a b n o r­

m a l b eh a vio r control, b u t n o t p a r e n t's e m p a th y m a y be im p o r ta n t to d e te r m in e th e co -o ccu rren ce o f ODD w ith ADHD.

K e y W ords: A tte n tio n -d e fic it h y p e ra c tiv ity disorder, o p p o sitio n a l d e fia n t disorder, p a re n t, e m p a th y , fa m ily fu n c tio n s , children.

g i r i ş

Dikkat eksikliği aşırı hareketlilik bozukluğu (DEAHB) ile karşıt olma-karşı gelme bozukluğu (KO-KGB) binişikliği en sık gözlenen psikiyatrik bozukluklardandır. DEAHB ile KO-KGB birlik­

telik oranı %40-65 olarak bildirm ektedir (August ve ark. 1999, Biederman ve ark. 1996). DE-

* D oktora öğrencisi Y ü k. H em ., Y ü k s e k H em şirelik O ku ­ lu, GATA, A n k a ra

** Öğr. Gör. Y ü k. H em ., Y ü k s e k H em şirelik O kulu, GA­

TA, A n k a r a

*** Yrd. Doç. Dr., GATA Ç ocuk R u h Sağlığı ve H a sta lık ­ ları A n a b ilim Dalı, A n k a r a

AHB'na KO-KGB'nun eşlik etmesi aile, arkadaş ve sosyal ilişkiler yanında, DEAHB'nun gidişini de kötü etkilem ektedir (Earls 1994).

D avranım bozuk luğ u ile karşılaştırıldığında KO-KGB'nun etiyolojisi hakkında bilinenler çok azdır ya da araştırm alarda genellikle davranım bozukluğu ile birlikte ele alınmıştır. Yapılan bir çalışm ada DEAHB'nda binişik KO-KGB'nun varlığının, olum suz anne-baba-çocuk etkileşi­

miyle ilişkili olduğu ileri sürülm ektedir (Barkley ve ark. 1991). Anne-baba-çocuk ilişki ve etkileşi-

Ç ocuk ve G ençlik R u h Sağlığı D ergisi : 10(3) 2 0 0 3

(2)

m ini belirleyen en önemli etm enlerden biri anne- babanın empati düzeyidir (Eroğlu 1995).

Bir kişinin kendisini karşısındaki kişinin yerine koyması onun kendine özgü dünyasını, duygu ve düşüncelerini tam ve doğru anlayıp ifade et­

mesi olarak ele alınan empati, günlük yaşantıda ilişkilerde oldukça büyük bir öneme sahiptir. Eş­

lerin birbirleriyle, anne-babaların çocuklarıyla kurdukları em patik iletişim, daha fazla paylaşı­

mı ve sağlıklı, uyum lu ilişkiler k urup sürdürm e­

yi sağlam aktadır (Book 1988). Empati ile bireyin öznel dünyasındaki yaşantılarının başka birisi tarafından ifade edilmesi sonucunda, birey daha önce bilincinde olmadığı içsel yaşantılarını fark etmeye, sorunlarının kaynağını ve çözüm yolla­

rını görmeye başlam aktadır. Empati bir yönüyle etkili problem çözmeyi sağlamaktadır.

Bildiğimiz kadarıyla DEAHB'nda KO-KGB bini- şikliğini belirleyiciliği yönünden anne-babanın em pati düzeyleri araştırılmamıştır. Bu çalışmada düşük empati düzeylerine sahip anne-babaların çocuklarıyla ilişkilerinde daha fazla sorunlar oluşacağı varsayılarak, DEAHB olan çocukların anne-babalarının empati düzeyleri ve aile işlev­

leri, KO-KGB binişikliği olan DEAHB olguları ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.

GEREÇ VE YÖNTEM Denekler

A raştırm anın örneklemini Kasım 2001 - Mayıs 2002 tarihleri arasında GATA Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine anne-babası tarafın­

d an getirilen, DSM-IV (APA, 1994) ölçütlerine göre DEAHB tanısı konan 7-15 yaş arası ardışık 70 çocuk ve anne-babaları oluşturm uştur. Bu ta­

rihler arasında polikliniğe DEHB açısından tanı ya da kontrol amacıyla m üracaat eden 107 çocu­

ğa ulaşılmıştır. Tanı ölçütlerine uym ayan, bini- şik KO-KGB haricinde psikiyatrik bozukluk ta­

nısı konan, anne/babasının her ikisine ulaşıla­

m ayan ya da testleri geçersiz olan 37 çocuk çalış­

m adan çıkarılmıştır. Sonuçta çalışma kriterlerine uyan 70 çocuk ve anne-babaları araştırm anın ör­

neklemini oluşturm uştur. Sonrasında, yalnızca DEAHB (41 erkek, 3 kız) ve DEAHB/KO-KGB

(binişik; 20 erkek, 6 kız) olan iki grup oluşturul­

m uştur. KO-KGB haricinde, diğer psikiyatrik bozukluğu olanlar (davranım bozukluğu, her­

hangi bir anksiyete bozukluğu, depresif bozuk­

luk, öğrenme bozukluğu), duyusal-m otor engel­

leri ve mental retardasyonu olanlar, parçalanmış ailesi veya evlat edinilmiş olan olgular çalışma dışında bırakılmıştır. Anne babaların en az il­

köğretim m ezunu olması ve ciddi bir psikiyatrik bozukluğu olmaması şartları konulm uştur. Ol­

guların tüm ü orta sosyoekonomik düzeye sahip­

ti. Çalışmaya katılan ailelere, çalışma konusunda bilgi verilerek çalışma için izin alınmıştır.

İşlem

Olgulara DEAHB tanısı, anne-baba ve öğret­

m enden elde edilen bilgiler ile görüşm e ve göz­

leme dayalı olarak bir çocuk psikiyatrisi uzm anı tarafından konuldu. Tanı için "DSM-IV'e Dayalı Yıkıcı Davranış Bozukluklarını Değerlendirme Ölçeği" ile anne-baba ve öğretm en değerlendir­

m esinde DEAHB tanısı için ölçütleri karşılayan­

lar çalışmaya alındı. Ayrıntılı görüşm e ve göz­

lem de olası binişik psikiyatrik bozukluk d üşü­

nülenleri değerlendirm ek ve dışlamak için ge­

rekli ölçekler verildi (Çocukluk Depresyon Ölçe­

ği, Durumsal-Sürekli Anksiyete Ölçeği, Öğren­

me Bozuklukları Tarama Listesi). Sonuçta, DE­

AHB tanısı konan 70 olgunun anne-babaların­

dan Aile Değerlendirm e Ölçeği, Empatik Beceri Ölçeği ve Empatik Eğilim Ölçeğini doldurm aları istendi. Sonrasında, DEHB olguları binişik KO- KGB tanısına göre iki gruba ayrılarak anne-ba­

balarının em pati düzeyleri ve aile işlevleri yö­

nünden incelendi.

Kullanılan Ölçekler

DSM-IV'e Dayalı Yıkıcı Davranış Bozukluklarını Tarama ve Değerlendirme Ölçeği: DSM-IV tanı ölçütlerine dayalı olarak geliştirilen bu ölçek dikkatsizliği sorgulayan 9 m adde, aşırı hareket­

liliği sorgulayan 6 m adde, dürtüselliği sorgula­

yan 3 m adde, karşı olma bozukluğunu sorgula­

yan 8 m adde ve davranım bozukluğunu sorgu­

layan 15 m addeden oluşm aktadır. Geçerlilik-gü-

(3)

venirlik çalışması Ercan ve arkadaşları tarafın­

d an yapılmıştır (Ercan ve ark. 2001).

Empatik Beceri Ölçeği (EBÖ): Empatik Beceri Ölçeği kişilerin karşısındaki bireyin dile getirdi­

ği probleme eğilirken, daha ziyade bilişsel bile­

şeni ağır basan; duygu ve düşünce olmak üzere iki temel alt basam aktan oluşan empati tepkileri­

ni ölçmek amacıyla geliştirilmiştir.

Bu ölçek günlük yaşamla ilgili kısa paragraflarla ifade edilmiş 6 ayrı durum d an oluşm uştur. Veri­

len her bir d u rum un altında bu durum daki kişi­

ye söylenebilecek 12 em patik tepki cümlesi yer almıştır. Denekler bu cümlelerden 4 tanesini her örnek durum için seçmiştir. Böylece 6 örnek d u ­ rum dan 24 em patik tepki cümlesi seçilmiş ol­

m aktadır. H er bir örnek d u ru m u n altında 12 em ­ patik tepkinin her birinin anahtar puanları m ev­

cuttur. Deneklerin işaretlediği bu 24 empatik tepki cümlesinin anahtar puanları toplamı, em ­ patik beceri puanını ifade etmektedir. Puanın yüksek olması em pati becerisinin yüksek oldu­

ğunu, düşük olması empati becerisinin düşük olduğunu göstermektedir.

Ölçeğin geliştirilerek, Türk toplum una uyarlan­

ması ve geçerlilik-güvenirlik çalışması Dökmen tarafından yapılmıştır (Dökmen 1988).

Empatik Eğilim Ölçeği (EEÖ): Empatik Eğilim Ölçeği em patinin duygusal bileşenini ve kişile­

rin günlük yaşam daki empati kurm a potansiyel­

lerini ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. EEÖ'nin bazı m addeleri, ben-merkezci iletişimin özellik­

lerini yansıtan m addelerden oluşm aktadır. Li­

kert tü rü bir ölçek olan EEÖ'nin yaklaşık yarısı, deneklerin "evet" işaretleme eğilimlerini denge­

lemek için negatif cüm lelerden oluşm aktadır.

Denekler, her bir m addenin yanındaki 1'den 5'e kadar olan sayılara karşılık gelen "Aynen katılı­

yorum ", "Büyük ölçüde katılıyorum", "Biraz ka­

tılıyorum ", "Hiç katılm ıyorum " m addelerden birisini işaretleyerek, o m addedeki görüşe ne öl­

çüde katıldıklarını belirtmektedirler.

20 sorudan oluşan ölçekteki 3., 6., 7., 8., 11., 12., 13. ve 15. sorular tersinden puanlanarak hesap­

lanm aktadır. Bu ölçekten elde edilecek en düşük p uan 20, en yüksek p uan ise 100'dür. Ölçeğin ge­

liştirilerek, Türk toplum una uyarlanm ası ve ge­

çerlilik-güvenirlik çalışması Dökmen tarafından yapılmıştır (Dökmen 1988).

Aile Değerlendirme Ölçeği (ADÖ): Ailenin iş­

levlerini hangi konularda yerine getirebildiğini belirleyen ve sorun alanlarını ortaya çıkaran bir ölçüm aracıdır. Ölçek McMaster Aile işlevleri M odelinin klinik olarak aileler üzerine uygulan­

masıyla elde edilmiştir. Türkiye'de geçerlilik ve güvenirlik çalışması Bulut tarafından yapılmıştır (Bulut 1990).

Bu ölçek ailenin yapısal ve örgütsel özelliğini ve aile üyeleri arasındaki etkileşimi, "sağlıklı" ve

"sağlıksız" olarak ayırt edebilecek şekilde tanım ­ lamıştır. ADÖ 7 alt ölçekten oluşm uştur. Alt öl­

çekler: problem çözme, iletişim, roller, duygusal tepki verebilme, gereken ilgiyi gösterme, davra- niş kontrolü ve genel işlevlerdir.

İstatistiksel Analiz

Ölçek puanları M ann W hitneyn U, niteliksel de­

ğişkenler Pearson Ki kare testi kullanılarak kar­

şılaştırıldı. Param etreler arasındaki ilişki düzeyi­

ne Pearson korelasyon testi uygulandı. Değiş­

kenler arası boyut için Lojistik regresyon analizi yapıldı. Anlamlılık düzeyi p <0.05 olarak kabul edildi.

BULGULAR

Olguların %87.1'i erkek, %12.9'u kızdır. DSM-IV sınıflandırm asına göre olguların DEAHB alt sı­

nıflarına bakıldığında; %11.4 (n=8)'ü "dikkat ek­

sikliği belirgin tip", %12.9 (n=9)'u "aşırı hareket- lilik-dürtüselliğin belirgin olduğu tip", %75.7 (n=53)'si "birleşik tip" dir. O lguların %62.9 (n=44)'una DEAHB ve %37.1 (n=26)'ine DEAHB binişik KO-KGB tanısı kondu.

Olguların yaşları DEAHB grubunda 10.0 ± 2.2 yıl, DEAHB/KO-KGB grubunda 9.5 ± 2.1 yıl bu­

lundu. İki grup arasında olguların yaşları bakı­

m ından anlamlı farklılık yoktu (p>0.05). İki gru­

b un anne-babalarının yaşları ve eğitim düzeyle­

ri bakım ından anlamlı fark bulunm adı (p>0.05).

İki gruptaki tüm olgular orta sosyoekonomik

(4)

düzeydeki ailelere sahipti (Tablo 1).

DEAHB olan çocukların anne-babaları ile DE- AHB+KO-KGB olan çocukların anne-babaları­

nın em pati puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunm adı (p>0.05) (Tablo 2).

Tablo 3'de Anne-babaların empati ölçekleri p u ­ anları ile çocuğun DEAHB belirtileri arasındaki ilişkiler incelendiğinde; Anne EEÖ puanı ile ço­

cuğun "dikkat sorunları" puanı arasında zıt ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulundu (r=-

Tablo 1: DEAHB VE DEAHB/KO-KGB G ruplarının Sosyodemografik Özellikleri Sosyodemografik

Özellikler

DEAHB (N=44)

DEAHB-KO-KGB (N=26)

P

Yaş-Anne (yıl) 32.7 ± 5.3 34.0 ± 6.8 AD

Yaş-Baba (yıl) 35.8 ± 5.3 37.4 ± 7.0 AD

Eğitim-Anne (% /N)

İlkokul-Ortaokul %40.9 (18) %34.6 (9)

Lise %40.9 (18) %34.6 (9) AD

Yüksekokul %18.2 (8) %30.8 (8)

Eğitim-Baba (% /N)

İlkokul-Ortaokul 9.1 % (4) 26.9 % (7)

Lise 63.6 % (28) 46.2 % (12) AD

Yüksekokul 27.3 % (12) 26.9 % (7)

Sosyoekonomik Düzey Orta Orta

AD: A nlam lı Değil; yaşlar M ann W hitney U testi, eğitim düzeyleri Ki-kare testi ile

Tablo 2: DEAHB ve DEAHB-KO-KGB G ruplarının Anne Babalarının Empati Puanlarının Karşılaştırması

Anne Baba

Empati DEAHB DEAHB-KO-KGB DEAHB DEAHB-KO-KGB

Ölçekleri (n=44) (n=26) (n=44) (n=26)

Ort SS O rt SS Z p O rt SS Ort SS Z p

EBÖ 126.6 14.57 127.6 14.34 -.353 0.7 128.5 16.52 130.9 18.48 -.438 0.7 EEÖ 70.5 8.75 71.2 7.73 -.122 0.9 70.3 9.43 67.2 12.02 -.888 0.4

Ort: A ritm etik Ortalama, SS: Standart Sapma (Mann W hitney U testi ile)

Tablo 3: Anne-Babaların Empati Ölçek Puanları ile Yıkıcı Davranış Bozuklukları Değerlendirme Alt Ölçek puanlarının İlişkileri

Anne Baba

Alt ölçekler EBÖ EEÖ EBÖ EEÖ

Dikkat sorunları 0.060 -0.303* -0.113 -0.023

Aşırı hareketlilik - Dürtüsellik -0.035 -0.035 -0.165 0.110

Karşıt olma - Karşı gelme -0.075 -0.075 -0.001 -0.161

* p< 0.05 (Pearson korelasyon testi ile)

(5)

0.303, p=0.02). Diğer param etreler arasında ista­

tistiksel olarak anlamlı bir ilişki yoktu (p>0.05).

Aile işlevleri Değerlendirme Ölçeğinde 2'den fazla puanlar "sağlıksızlık" olarak değerlendiril­

mektedir. Anne ve babanın ADÖ alt ölçeklerinin puanlarının ortalamaları ailenin ortak bildirimi-

TARTIŞMA

Karşıt olma-karşı gelme bozukluğu ve davranım bozukluğunu kapsayan yıkıcı davranış bozuk­

luklarının etiyolojisinde toplum sal (suç oranının yüksek olduğu çevreler), ailesel (düşük sosyo­

ekonomik düzey, sorunlu anne-baba işlevleri,

Tablo 4: ADÖ'de Sağlıksızlık Görülen Aile Bildirimi Oranları ile DEHB ve DEHB-KO-KGB G ruplarının Karşılaştırılması

ADÖ Alt ölçekleri

DEAHB (n=44)

DEAHB/KO-KGB (n=26)

n % n % X2 p

Problem çözme 13 29.5 5 19.2 0.91 0.25

İletişim 10 22.7 6 23.1 0.01 0.59

Roller 11 25.0 8 30.8 0.28 0.40

Duygusal tepki verebilme 5 34.1 8 30.8 0.08 0.49

Gereken ilgiyi gösterme 21 47.7 11 42.3 0.19 0.43

Davranış kontrolü 8 18.2 10 38.5 3.51* 0.045*

Genel işlevler 12 27.3 9 34.6 0.12 0.35

* p<0.05, Ki-kare testi ile

ni göstermektedir. Tablo 4'de her iki grubun or­

tak bildirim e dayalı ADÖ alt ölçeklerindeki

"sağlıksızlık" oranları gözlenmektedir.

Tablo 4'de DEAHB ve DEAHB-KO-KGB grupla­

rının ortak aile bildirimine göre ADÖ alt ölçek puanları karşılaştırılmıştır. ADÖ alt ölçeğinden

"Davranış Kontrolü" puanları gruplar arasında istatistiksel olarak anlam lı bir fark gösterdi (X2=3.51, p=0.045). "Davranış Kontrolü" açısın­

dan; DEAHB olan çocukların ailelerinin

%18.2'si, KO-KGB binişik DEAHB olan olguların ailelerinin ise %38.5'i sağlıksızlık bildirdi.

Anne-babanın empati puanları ile ADÖ puanla­

rının birlikte, DEAHB olan çocuklarda KO-KGB binişikliğini yordam ası amacıyla Lojistik Regres- yon Analizi uygulanm ıştır. AD Ö'nin "Davranış Kontrolü" (6= -1.83; p=0.015) ve "Genel İşlevler"

(6= -2.32; p=0.05) alt ölçeklerinde sağlıksızlığın olması, DEAHB olan çocuklarda KO-KGB'nun oluşm asında belirleyici rol oynarken (6= -1.989;

p=0.05), em pati düzeylerinin etkisi saptanm adı.

parçalanm ış aileler, anne-baba psikopatolojisi) ve çocuğa ait (mizaç, başka bir psikiyatrik bo­

zukluk olması) risk etm enleri tanım lanm ıştır (Earls 1994). Çalışmamızda ailelerin hepsinin düzenli çevrede yaşamaları, parçalanm amış ve orta sosyoekonomik düzeydeki aileler olmaları yönünden homojenlik göstermesi ve anne-baba­

ların eğitim düzeyinin iki grup arasında farklılık göstermemesi; anne-babaların empati düzeyleri­

nin ve aile işlevlerinin, anılan karıştırıcı etm en­

lerden bağımsız olarak değerlendirilmesi olana­

ğını sağlamıştır.

Empati, kişiler arasındaki ilişkileri düzenleyen en önemli etm enlerden biridir. Annenin empati düzeyinin yüksek olmasının çocukların kişisel uyum düzeyini olum lu yönde etkilediği belirtil­

m ektedir (Gülseren 2001). Empati düzeyinin d ü ­ şük olduğu ya da olmadığı durum larda, olum ­ suzluklar ya da çatışmalar karşısında anne-baba­

nın çocuğa karşı, daha taham m ülsüz ve tepkisel davranışlar gösterme olasılığı artar. Bunun so­

nucu olarak süreğen kızgınlığın, tartışmacılığın ya da aşırı müdahaleciliğin söz konusu olduğu

(6)

olum suz anne baba-çocuk etkileşimleri ortaya çıkabilir. Empati anlayışının olmadığı ortam lar­

da yetişen çocukların yaklaşık % 40'ında saldır­

gan davranışların görüldüğü ve bu çocukların ergenlik dönem de antisosyal davranışlar geliş­

tirdiği belirtilm ektedir (Pridham ve Pascoe 1999). DEAHB'da binişik KO-KGB'nun varlığı­

nın da saldırganlıkla ve olumsuz anne-baba-ço- cuk etkileşimiyle ilişkili olduğu ileri sürülm ekte­

dir (Barkley ve ark. 1991). Satake ve arkadaşları (2004) yaptıkları bir çalışmada DEAHB ile KO- KGB ya da davranım bozukluğunun binişik ol­

duğu durum larda anne-babalarının kişiler arası ilişkilerde daha çatışmacı olduklarını saptam ış­

tır.

Ancak, çalışmamızda DEAHB ile DEAHB-KO- KGB olan çocukların anne babalarının empati düzeyleri yönünden farklılık görülmemiştir. Bu sonuç, DEAHB olan çocukların anne babalarının em pati düzeylerinin KO-KGB binişikliğinde doğrudan etkisi olmadığını göstermektedir. Bu­

na karşın, anne-babaların empati düzeyleri aile işlevlerini etkileyerek DEAHB olan çocuklarda KO-KGB binişikliğini belirleyeceği düşünülm ek­

tedir. Ayrıca, çalışmamızda annelerin empatik eğilim puanlarının düşü k olm asının DEAHB olan çocuğun dikkat sorunlarında artış ile birlik­

te olduğu görülm ektedir. Yapılan bir çalışmada olum suz anne-baba-çocuk ilişkilerinin DEAHB olan çocuklarda daha fazla dikkat sorunlarıyla birlikte olduğu belirtilm ektedir (Harvey ve ark.

2003). Bu durum , em patiden yoksun olum suz anne çocuk iletişiminin çocuk üzerinde kaygı oluşturm ası ve b u nun dikkat işlevleri üzerine olum suz etkileri ile ilişkili olabilir. Ancak, çalış­

m am ızda kaygıyı değerlendiren ölçekler uygu­

lanmamıştır.

Çalışmamızın diğer bulgusu aile işlevlerini anne babanın ortak değerlendirmesinde; Aile Değer­

lendirm e Ölçeği'nin "Davranış Kontrolü" alt öl­

çeğinde sağlıksızlık oranlarının DEAHB-KO- KGB grubunda, DEAHB grubuna göre anlamlı derecede daha yüksek oluşuydu. Bu alt ölçekte aile üyelerinin davranışlarına standart koyma ve disiplin sağlam a biçimi sorgulanarak, psikolojik ve sosyal tehlike karşısındaki davranışlar değer­

lendirilir. Ayrıca kontrolün esnek, katı, serbest ve düzensiz oluşu da bu alt ölçekte ele alınmak­

tadır. DEAHB-KO-KGB binişikliği olan çocukla­

rın ailelerinde davranış kontrolünün az olması nedeniyle, anne-baba çocuğun olum suz davra­

nışlarını kontrol etmek amacıyla kızgınlık ve öf­

ke gibi aşırı duygusal tepkiler, aşağılama, dalga geçme gibi duygusal şiddet, dayak gibi fiziksel şiddet ya da aşırı denetim altında tutm a gibi olum suz davranışlar sergileyebilmektedirler. Bu du ru m anne baba-çocuk arasında süreğen çatış­

m alara yol açabilmekte ya da anne babanın bu katı tutum çocuk tarafından m odel alınarak kar­

şı gelme tutum ları görülm ektedir. Bazı çalışma­

larda KO-KGB'nun oluşum unun çocuğa karşı açıkça katı tutum izleyen anne-babaya bir tepki olarak ortaya çıktığı varsayılmaktadır. Sıkı ve sert denetim altında tutulan ya da eğitim yön­

temleri değişken olan ailelerde yetişen çocuklar­

da karşı çıkma ve saldırganlık gibi yollarla ken­

dilerini kabul ettirm e davranışlarının sık olduğu belirtilm ektedir (Yavuzer 2001). Ancak, DE- AHB-KO-KGB'nda aile işlevlerinde davranış kontrolündeki sorunların bir neden mi yoksa so­

nuç m u olduğunu belirlemek güçtür.

Çocuklarda binişik psikiyatrik bozukluk tanıla­

rının konulması için, Türkiye'de geçerlilik ve gü­

venirliği yapılmış, yapılandırılm ış klinik görüş­

me formları olmaması büyük bir sorundur. Bu nedenle çalışmamızda KO-KGB dışındaki diğer binişik psikiyatrik bozuklukların dışlanmasında, ayrıntılı psikiyatrik görüşm e ve m akalenin işlem bölüm ünde belirtilen ölçekler kullanılmıştır. Bu du ru m çalışmamızın bir kısıtlılığıdır. Sağlıklı kontrol grubunun da çalışmaya dahil edilerek verilerin karşılaştırılması çalışmayı güçlendire- bilirdi.

Sonuç olarak, bulgular DEAHB ile KO-KGB bir­

likteliğinde anne-babanın empati düzeylerinin doğrudan etkili olmadığını, davranış kontrolü gibi bazı aile işlevlerinin sağlıksızlığının belirle­

yici olduğunu düşündürm ektedir.

KAYNAKLAR

A m e r ik a n P sikiya tri Birliği (1994) D S M IV T anı Ölçütleri B a ş v u r u Elkitabı, Çeviren: Köroğlu E, M ed iko m a t B a sım

(7)

Y a y ın S a n ve Tic L td fit., A n ka ra .

A u g u s t GJ, R ea lm u to GM, J o y c e T, H e k tn e r JM (1999) P ersisten ce a n d re sista n c e o f oppositional d e fia n t d iso r­

d e r in a co m m u n ity sa m p le o f children w ith ADHD. J A m A c a d Child A d o lesc P sych ia try 3 8 :1 262-1270.

B a rk le y RA, F ischer M, E delbrock C, S m a llish L (1991) T he a d o le sc e n t outcom e o f hyp era ctive children d iagno­

s e d b y resea rch criteria-III. M other-child interactions, f a ­ m ily conflicts a n d m a tern a l p sych o p a th o lo g y. J Child P sychol P sych ia try 32:233-255.

B ied erm a n J , Faraone S, M ilberger S, J e tto n JG , C hen L, M ick E, G reene R W (1996) Is childhood oppositional d e ­ fi a n t disorder a precu rso r to a d o le sc e n t co n d u ct disor­

der? F indings fr o m a fo u r -y e a r fo llo w -u p s tu d y o f child­

ren w ith ADHD. J A m A c a d C hild A d o lesc P sychiatry 35 :1 1 9 3 -1 2 0 4 .

B o o k H (1988) E m p a th y: m isconceptions a n d m is u s e s in p sy c h o th e ra p y . A m J P sych ia try 145(4):420-424.

B u lu t I (1990) Aile D eğerlendirm e Ölçeği El Kitabı. Özgü- ze liş M atbaası, A n ka ra .

D ö km en Ü (1988) E m p a tin in y e n i bir m odele d a y a n ıla ­ ra k ölçülm esi ve p s ik o d r a m a ile geliştirilm esi. A n k a r a Ü niversitesi Eğitim Bilim leri F a k ü lte si D ergisi 2 1 :1 5 5 ­ 168.

E arls F (1994) O ppositional-dejiant a n d co n d u ct d iso r­

ders. Child a n d A d o le sc e n t P sych ia try M odern A pproac­

h e s içinde, M R utter, E Taylor, L H ersov (Eds).: 3 th e d i­

tion, B la ckw ell Science Ltd., Oxford, s:308-329.

E rcan ES, A m a d o S, S o m er O, Çıkoğlu S (2001) D ik k a t ek sik liğ i hiperaktivite b o zu k lu ğ u ve yıkıcı d a vra n ım b o zu klu kla rı İçin bir te s t b a ta r y a sı geliştirm e çabası.

Ç ocuk ve G ençlik R u h Sağlığı D ergisi 8:132-144.

E ro ğ lu N (1995) E m p a tik E ğilim D ü ze y le r i F a rklı A n n e le rin Ç ocuklarının U yu m ve B a ş a r ı D üzeyleri.

Y a y ın la n m a m ış B ilim U zm anlığı Tezi, H a cette p e Üniver­

s ite s i S a ğ lık Bilim leri E n stitü s ü , A n ka ra .

G ülseren fi (2001) E ş d u y u m (empati): ta n ım ı ve k u l­

la n ım ı ü zerin e bir g ö z d e n geçirm e. T ü rk P sikiya tri D ergisi 12:133-145.

H a rv e y E, D a n fo rth J S , M cK ee TE, U la s z e k WR, F riedm an J L (2003) Parenting o f children w ith attention- d e f e c i t / h y p e r a c tiv ity d is o r d e r (ADHD): th e role o f p a re n ta l ADHD sym p to m a to lo g y. J A tte n D isord 7:31­

42.

P rid h a m K F ve, P ascoe J (1999) T h e q uality o f m o th e rs’

so lu tio n s to child-rearing problem s: w h a t difference d o e s settin g internal or exte rn a l to th e fa m ily m a k e ? J A d v N urs 30:211-219.

S a ta k e H, Y a m a sh ita H, Y o sh id a K (2004) T he fa m ily p sy c h o so c ia l characteristics o f children w ith attention- deficit h yp era ctivity disorder w ith or w ith o u t opposition­

a l or co n d u ct p ro b lem s in J a p a n . Child P sych ia try H u m D ev 34:219-235.

Y a v u ze r H (2001) Ç ocuk Psikolojisi. 2 0 .b a sım , R e m z i K itabevi, İstanbul.

Referanslar

Benzer Belgeler

ve Tablo 7.’de sırasıyla ebeveynlerin ve eşlerinin eğitim durumuna göre Ruhsal Belirti Tarama Testi (SCL90R) ve Evlilik Uyum Ölçeği

(3)Nurse’s Assistant members had better caring knowledge of patients’ daily activities after using the Balanced Score Card; and were statistically significant.. (4)The job

Çin'de bulunan ve 125 milyon yıldan daha yaşlı ol- duğu tahmin edilen fosil çiçeğin renkli taç yaprakları bulunmuyor.. Bugüne kadar bilinen en eski çiçek fosili

3.. Buyurma, yaptırma ya da yasak etme gücü olan kişilerle sık sık tartışmaya girer; çocuklar ve gençler, büyükleriyle tartışmaya girerler.4. 5. Buyurma, yaptırma ya da

Çalışmamızda DEHB olan çocukların anne babalarında kontrol gru- buna göre ruhsal sorun ve aile işlevselliği olarak anlamlı bir fark bulunmazken, YDB eşlik eden durumlarda

Di¤er yandan, Dünya Bankas›, toplumun tümüne yö- nelik, düflük maliyetli, yüksek etkili birinci basamak sa¤- l›k hizmetlerine yap›lan yat›r›mlar›n önemli

Örnek olarak geçmişte ato­ mun yapısı ile ilgili birçok model belirli bir zaman kabul görmüş, fakat daha sonra atomun yapısı hakkında yapı­ lan çalışmaların

Köyde en çok değer verdiği kişilerin başında; amcası, Mehmet Ali Bey (Turhan), dayısı Samet Bey (Erturan), dayısının eşi Bedriye Hanım (Erturan) ve dayısının