H
,
1 .j
5
Y e n i
U f u k l a r
Enver Paşa ve kızı
_
-T7-Ç>ı
W
f ' umhuriyetin aydın kuşaklan, “S an - L / kamış’ta 9 0 bin askeri kırdırtan En
-A
nkara Koleji’nde kimya dersi. Öğret - m en İngilizce’yi Fransız aksanıyla ko - nuşuyor. “Birşey” anlamına gelen “s o - mething”i “samsing” diye telaffuz ediyor. Bizim yaramazlar ordusu o n a hem en “samsing” adını takıyor.Bir gün öğreniyoruz ki kimya öğretme - nimiz Türkan Mayatepek, Enver Phşa’nın kızıdır.
B u akrabalık Cumhuriyet çocuklarını fazla heyecanlandırmıyor.
Üstelik de prensesmiş... Naciye S u l tanın kızı...
Enver Fhşa Himalayalar’ın eteklerinde vurulup öldüğünde, babasının omuzuna başını yaslamaya doyamamış küçücük bir kız olduğunu düşünmüyoruz onun...
Şevket Süreyya’n n “Makedonya’dan Orta Asya’ya Ehver Paşa”sını d a okum a - m ışızdaha...
2 5 Temmuz 1 9 2 2 ’d e eşine gönderdiği son zarfın içine, kağıt yokluğu yüzünden sadece yaban çiçekleri ile altında uyudu - ğu karaağaçtan bir dal koyan 1 9 0 8 ’in “Hürriyet kahramanı” Enver Flaşa’yı tanı - mıyoruz.
Fbmir dağarından koparılmış yaban çiçeklerinin kokusu ulaşmıyor henüz bur - numuza...
T
R T ’d e Dış Yaymlar. Fransızca bölü - m ü şefiyim. Türkan Hanım m ü ter cim spiker. Kimse on u n babasından bahsettiğini duymuyor.S ad ece birgün, babasının anısına bağ - lılığını. gösteren şaşırtıcı bir olay yaşanıyor.
Türkan Hanım güzel bir resmini satın aldğı Turan Erol’a rastlıyor. Aralarında Enver Fbşa’ya ilgili tatsız bir konuşma ge - çiyor.
Türkan Hanım o günün parasıyla di - yelim ki beşyüz bin e aldığı o resmi erte - si gün ilk ön ü n e gelene b e ş bin liraya satıyor.
ver Fbşa” m uhabbetine bayılıyorlar. Türkan Hanım ’ın eski öğrencisi ise S a - rıkamış’la ilgili olarak Şevket Süreyya’nın, “Lâkin bir gerçek var. Hatta buna, bütün kanlı kayıplarını bir tarafa yazmakla bera - ber, Enver Fhşa'nın başarısı d a diyebiliriz” satırlarına takılıyor.
“B u başan, Balkan harbinde devletin en güçlü ordularının birkaç gün içinde pe - rişan olmalarına karşılık, Sarıkamış’ta gö - rülen tahammül, itaat, direniş ve sonuna kadar mücadelenin gücüdür. Halbuki Rus ordusu, Balkanlı ordulardan çok daha güçlüydü” diye yazıyor Şevket Süreyya.
1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı ordusu on ayn cephede aynı güçle savaşı sürdür - m üş ve ilk silah bırakan taraf olmamışsa, bunu başkomutan Enver Fbşa’nın ordu - y a getirdiği yeni ruh ve disiplinin d e rolü vardı.
Tarih Enver Fbşa’yı belki büyük bir ku - m andan olarak değil, am a güçlü bir ordu teşkilatçısı olarak hatıriayacaktır.
M
illi Mücadele’yiyapanlar, Enver F b - şa’nın ordusunda yetiştiler. Mustafa Kemal d e bir Osmanlı subayıydı.Enver Fbşa bugün, Anadolu Türkle- ri’ne, onlar sayesinde özgür bir vatan olan topraklara döndü.
Hayali, Türk dünyasının özgürlüğe ka - vuşmasıydı. Bunun için gitmişti Fbmir dağarının eteklerine kadar.
Bugün Türk kökenli Orta Asyalılar’m m odel aldıklan Türkiye Cumhuriyeti top - raklanna gömülürken, Hürriyet-i Ebediye tepesinde huzura kavuşuyor Enver Fbşa.
Türkan Hanım ’ın ruhu d a bugün o r a d a olacak ve nihayet başını babasının omuzuna yaslayacak.
Taha Toros Arşivi