• Sonuç bulunamadı

Atatürk belgelerinde Ermeniler:Türkiye hep sağduyunun sesine uydu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Atatürk belgelerinde Ermeniler:Türkiye hep sağduyunun sesine uydu"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

29 KASIM 1989

İtilaf Devletleri'nin işgali sürdürmek

için kullandıkları bahanelere Papa

15'inci Benoit bile katıldı

Tüıklyehep

sağduyunun sesine uydu

İnsanlık tarihi için yüz karası sayılabilecek olan Ma-

raş taki Türk soykırımına ve Ermeni azgınlığına

Am erikalılar bile isyan e tti

Atatürk, Türklerin Ermeni zulmü karşısında nasıl bir

insancıl sabır bilinci İçinde olduğunu Meclis in açı­

lışının İkinci günü yaptığı konuşmada anlattı

Atatürk 24 Nisan 1920 tarihinde M eçi i s ’in açılışının ikinci günü yaptığı konuşmada Ermeni sorununa bakış açımızı anlatmıştı. .

Â

TATÜRK’ün, İtilaf Devletleri’n- ce zorla yaratılmaya çalışılan Ermeni sorunu karşısındaki tu­ tumu son derece nettir. Bunu İnsanlık tarihi İçin yüz karası sayılabilecek olan Maraş’takl ı Türk soykırımıyla ilgili olarak

Osmanlı Harbiye Nezareti’ne yazdığı yazıdaki şu satırlar tartışmaya yer ■ bırakmayacak biçimde ortaya koyuyor:

“General Keret’in geri çekilmesiyle so­ nuçlanan bu çarpışmadan sonra Kuvâ-yl Milliyye’ye teslim olan savaşçı Ermeni kuv- , vetlerine herhangi bir ceza uygulanmamış, ı aksine onlan şefkatle korumasına alan ulu­ sumuzun büyüklüğünü Maraşlı Ermeniler de minnet ve şükranla anmaktadır. Öyley­ se Ermenilerln öç alma duyguları ve saldı- niarı sonucu meydana gelmiş bazı olaylar varsa bunun sorumluluğu ulusumuza değil doğrudan doğruya Ermeni ulusuna ve onu kışkırtanlara alt olmak gerekir.’’

Atatürk'ün burada sözünü ettiği “bazı olaylar” Maraş’taki Amerikalıları bile isyan ettiren Ermeni azgınlığı sonrasında Kuvâ- yi Milliyye'nin bunu durdurmasından baş­ ka bir şey değildir.

Atatürk, Türklerin Ermeni zulmü karşı­ sında nasıl bir insancıl sabır bilinci içinde olduklarını M eclisin açılışının ikinci günü, yani 24 Nisan 1920’de şöyle anlatır:

"işte, İstanbul’un yabancılar tarafından işgalinden günümüze kadar olan geçici acı­ lı dönem boyunca hiçbir yabancı devletin korumasında olmayan Anadolu Ermenile­ rinin hiçbir kişinin, en sade bir biçimde dahi saldınstna uğramamış olması, her vesileyle bizi cinayetle suçlayan ve uygarlığı kendi tekelinde sayan entrikacı Avrupa’nın yüzü­ nü kızartacak, ulusumuzun yaratılıştan sa­ hip olduğu İnsanlık niteliklerinin yüceliği­ ni kanıtlayacak önemli bir noktadır.”

SAĞDUYUNUN SESİ

Sovyet Ermenilerinin Kars ve çevresin­ deki sürekti saldırı ve cinayetleri karşısın­ da bazı komutanların sabrının tükenmesi ve bir Ermenistan seferinin kaçınılmaz oldu­ ğunu ileri sürmeleri karşısında Atatürk 15 Mayıs 1920'de 15. Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir’e sağduyunun sesiyle şöyle kar­ şılık vermektedir:

" Ermenistan’a saldırımızı İtilaf Devlet­ leri ve Amerika savaş ilanı sayacak ve bel­ ki de ülkenin batısından, bir olasılıkla da Trabzon’dan saldırıya geçeceklerdir. Bu ge­ nel saldırıya karşı Doğu harekâtına katıla­ cak kuvvetlerimiz Batı’yı savunmak için ne kadar bir zamanda serbest kalabilecektir?”

Atatürk dostluktan söz eden, ama Erme- nileri kayırmaktan da vazgeçmeyen Sovyet- ler’e karşı da aynı tutum içindedir ve 20 Ha­ ziran 1920’de Sovyet Dışişleri Halk

Komi-seri’ne gönderdiği mektubun bir yerinde şöyle der:

“Komşulanmızın karşı çıkılmayacak bi­ çimde Türk olan toprakları tahrip etm esin­ den, halka karşı soykırım uygulamasından ve Batı emperyalistlerine has yöntemlerle yapma kitleler ve çoğunluklar oluşturma­ sından çok şikâyetçi ve üzgünüz. Buna son verecek acele tedbir olarak Elviye-i Selâse — Doğu Anadolu’da altı sancak— sınırları İçinde bazı yerleri işgal etmek üzere aske­ ri harekâta girişmeye karar verdiğimiz hal­ de mektubunuz üzerine bunu erteledik. Er- menllerin halkımıza saldırılarının durdurul­ masını ve arabuluculuk için öngörülen ko­ şulların ivedilikle bildirilmssini rica ede­ riz.”

İtile? Devletleri’nin işgali sürdürmek için kullandıkları bahaneye bir de Papa 15. Be­ noit da katılır. Atatürk ona da şu yanıtı gön­ derir:

“Anadolu’da yerleşmiş Ermenilerln ve Rumların hükümet buyruklarına ve ulusal amaçlara karşı çıkmaları söz konusu olma­ dıkça her türlü saldından korunmaları, mut­ lu ve rahat bir hayat sürmeleri öteden beri benimsenmiş bir ilkeydi. Kilikya ve çevre­ sinde, Doğu sınırlarımız dışında resmi ve resmi olmayan Ermeni kuvvetlerinin dindaş ve arkadaşlarımıza karşı giriştikleri canice saldırılar karşısında bile ülkemizde yaşa­ yan, bu tür saldırıdan uzak Hıristiyanların her türlü saldırıdan korunmalarını önemli bir uygarlık görevi saydık ve Anadolu’nun dış dünya ile bağlantısının kesik olduğu bu­ günlerde vatanın yüce çıkarları ile ilgili ted­ birler arasında Hıristiyan halkın esenliğinin korunmasını tüm makamlara bildirdik.”

ABD'NİN VESAYET

İSTEMİ

Bu güvenceler bile İtilaf cephesini ya­

tıştırmaya tam yetmez. Papa 15. Benoit’ya bu mektubun gönderilmesinden yaklaşık dört ay sonra, 17 Temmuz 1921’de Ameri­ kalı gazeteci, Ermeni sorunu konusundaki tutumunu ve Amerika’nın bu konudaki ve­ sayetinin kabul edilip edilmeyeceğini Ata­ türk’e sorar. Aldığı yanıt çok açıktır:

“Ermenilerle aramızda ulusların kendi kaderlerini belirleme İlkesine dayalı barış yapılmış ve aramızda dostluk İlişkileri ku­ rulmuştur.”

Burada kendileriyle barış yapıldığı be­ lirtilen Ermeniler Sovyet Ermenileridir el­ bet. Zaten itilaf Devletleri’nin kanatları al­ tında Anadolu'ya dönen Ermenilerle yapı­ lacak bir şey olamaz. Amerikalı gazetecinin ilgilendiği Ermeniler ise o işgalcinin kanat­ ları altında olanlardır. Hani şu Amerikalı Miss'lerin köy-bucak dolaşıp izlerini ve sa­ yılarını saptamaya çalıştığı, Amerika’nın, Anadolu'nun her yanında çocukları için ko­ lejler açma çabalarını sürdürdüğü Ermeni­ ler. Belli ki, Amerikalı gazeteci sorusunu daha fazla açıklayamayacağını anlayarak al­ dığı yanıtı kaydetmekle yetinir. Belki Ata­ türk de sorunun böylece kapanmış olaca­ ğını düşünmüştür. Başka türlü düşünmek için de neden yok gibidir. Oysa Amerikalı gazetecinin sorusunun omurgasını oluştu­ ran “Amerika’nın vesayetini kabul edecek misiniz?” teması, tam 58 yıl sonra kılık de­ ğiştirmiş olarak yeniden Türkiye’nin karşı­ sına çıkarılacaktır. Hem de bir gazeteci ara­ cılığıyla yöneltilmiş bir soru halinde değil de hükümet politikası olarak.

Ermeni çetelerinin Türklere karşı giriştiği saldırıları yöneten Antranik.

SORUN

ÇÖZÜMÜNÜ BULDU

Oysa Türkiye bu konuyu daha o tarih­ lerde tarihe gömmüş, uğradığı haksızlıkla­ rın ve zulümlerin hesabını da tahsil edile­ meyen borçlar hanesine geçirerek rafa kal­ dırmıştır. Nitekim Atatürk 1 Mart 1922 gü­ nü T B M M ’nin üçüncü toplantı yılını açar­ ken, Ermeni sorununa şöylece değinmek­ le yetinecektir

“ Ermeni meselesi denilen ve Ermeni ulusunun gerçek yararına olmaktan çok c i­ han kapitalistlerinin ekonomik çıkarlarına göre çözümlemek istenen sorun Kars Ant­ laşmasıyla en doğru çözümünü buldu. Yüz­ yıllardan beri dostluk içinde yaşayan İki ça­ lışkan halkın güzel bağlan memnunluk ve­ rici bir biçimde yeniden kuruldu.”

Peki, o tarihteki tablo bu olduğuna gö­ re bugün Amerika’dan gelen kimin sesi acaba?..

—HBİTTİ—

Doğu Anadolu'daki ayaklanmalara katılan Ermeni çetecileri kahramanlık pozları veri­ yorlardı.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği T a h a T o ro s Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kahve gibi kaynama, yüreğim i dağlama, İşte ben gidiyorum. Saf mı, hileli

İnsan etkinlikleri sonucunda salınan karbonu takip eden bilim insanlarından oluşan Global Carbon Project (GCP) adlı grubun hazırladığı rapora göre 2017 sonunda fosil

Xbox One X 4K çö- zünürlüğü ve HDR görüntü kalitesini desteklese de henüz piyasada yeteri sayıda 4Ks çözünürlükte oyun olmadığı için çoğu oyunu yine HD

In contrast to evidence from in vitro studies indicating antioxidant activity of polyphenols, our results suggested that antioxidant actions of PSPL poly- phenols or

Özel eğitim okullarında çalışan öğretmenlerin örgütsel bağlılık, çalışma yaşamı kaliteleri ve psikolojik iyi oluşları arasında yapılan analizler sonucu

Patients with CMT are a special patient group and the involvement areas of the disease should be evaluated carefully preoperatively.. Anesthesia management should be

yıs ihtilâlinin önderi Tabiî Se natör Cemal Gürsel’in ölümü işçiler arasında büyük üzüntü , yaratmıştır Türkiye Maden - İş Sendikası Genel

«Eski Dostlar»ın başarısını da Gültekin Çeki her zamanki büyük tevazuu içinde karşılamasını bilmiş, o senenin içinde adeta zorla çıka­ rıldığı bir