• Sonuç bulunamadı

Eylül Ekonomi Bülteni (2018-08)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eylül Ekonomi Bülteni (2018-08)"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

M A R M A R A Ü N İ V E R S İ T E S İ

İ K T İ S A T F A K Ü L T E S İ

A Y L I K E K O N O M İ B Ü L T E N İ

Kısa Vadeli Borçlar ve Cari İşlemler Açığı

Türkiye ekonomisinde 2018 yılında geri ödenmesi gereken kısa vadeli borçların toplamı 125 milyar ABD doları seviyesine yükseldi. Bu borcun 100 milyar ABD doları özel kesime 25 milyar ABD doları kamu kesimine ait. Özel kesimin kısa dönem borçlarının oranın yüksek olması kırılganlığı arttırıyor. 2018 yılında geri ödenmesi gereken kısa vadeli borçlara ek olarak 50 milyar Dolar seviyesinde gerçekleşmesi beklenen cari işlemler açığı ile

birlikte kısa vadeli finansman ihtiyacını 175 milyar Dolara yükseltiyor. Kısa vadeli finansman ihtiyacının GSYH’ya oranı %23 seviyesi ile 2002 yılından beri en yüksek seviyeye ulaştı.

Şekil 1: Kısa Vadeli Borçlar ve Cari İşlemler Açığı

24.866 100.652 50.000 7% 10% 11% 12% 13% 12% 12% 9% 16% 19% 17% 21% 19% 16% 16% 19% 23% 0% 5% 10% 15% 20% 25% 0 50.000 100.000 150.000 200.000 250.000

Kamu Kısa Vadeli Borçlar Özel Kısa Vadeli Borçlar Cari İşlemler Açığı Toplam KVB+CİA/GSYH

KISA VADELİ BORÇLAR

VE CARİ İŞLEMLER AÇIĞI TEMERRÜT PRİMİ) CDS (KREDİ

2000’li YILLARDA USD/TL PARİTESİNİN SEYRİ ENFLASYON VE REEL KUR ENDEKSİ NET ULUSLARARASI YATIRIM POZİSYONU

Nisan 2018’de kısa vadeli borçların ve cari işlemler açığının GSYH’ya oranı %23 seviyesi ile 2002 yılından beri en yüksek seviyede gerçekleşti.

(2)

2

Net Uluslararası Yatırım Pozisyonunda

Bozulma

Bir ekonominin sahip olduğu varlıklar ve yükümlülüklerinin toplam değerini gösteren net uluslararası yatırım pozisyonu 2017 yılından itibaren kritik seviyenin üzerine çıkmaya başladı. 2018 yılının birinci çeyreğinde, net uluslararası yatırım pozisyonu 445 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Net uluslararası yatırım pozisyonunun GSYH’ya oranı %60 seviyesine ulaştı. IMF analizlerinde % 40 üzerindeki net uluslararası yatırım pozisyonu açığının riskli kabul eder. Döviz kuru üzerindeki baskının bir denedi de bu.

Şekil 2: Net Uluslararası Yatırım Pozisyonu

Son sekiz yılda net uluslararası yatırım pozisyon açığının ikiye katlanması ve kısa vadeli finansman ihtiyacının artmaya devam etmesi ekonomideki kırılganlıkları arttırıyor. Büyüme ve istihdam gelecek dönemde bu gelişmelerden olumsuz etkilenecektir. -292.871 -316.200 -426.117 -397.611 -446.372 -386.962 -368.856 -458.675 -445.285 -38% -38% -49% -42% -48% -45% -43% -54% -59% -70% -60% -50% -40% -30% -20% -10% 0% -500.000 -450.000 -400.000 -350.000 -300.000 -250.000 -200.000 -150.000 -100.000 -50.000 0 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018-Ç1

Net UYP Net UYP/GSYH

2018 yılının ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisinin yükümlülükleri artarken varlıkları azaldı. Bu bozulma uzun vadede daha riskli hale gelecektir.

(3)

3

CDS (Kredi Temerrüt Swap) Primi Artıyor

13 Ağustos 2018 itibariyle Türkiye’nin CDS (kredi temerrüt swap) primi 430 seviyesinde gerçekleşti. Mayıs 2018’den beri nispeten istikrarlı bir seyir izleyen CDS primi Temmuz 2018 ayının sonundan beri hızlı bir artış trendine girdi. Türkiye, gelişmekte olan pazarlar arasında bir günde ve son bir ayda CDS primi en fazla yükseldiği ülke oldu. Bu artış Türkiye ekonomisine ilişkin risk algısının arttığını gösteriyor.

Şekil 3: CDS Oranı ve Döviz Kuru (USD/TL)

09.08.2019; 430 6,65 0,00 1,00 2,00 3,00 4,00 5,00 6,00 7,00 0 50 100 150 200 250 300 350 400 450 500 21-05-2018 23-05-2018 25-05-2018 29-05 -20 18 31-05-2018 04-06-2018 06-06-2018 08-06-2018 12-06-2018 14-06-2018 19-06-2018 21-06-2018 25-06-2018 27-06-2018 29-06-2018 03-07-2018 05-07-2018 09-07-2018 11-07-2018 13-07-2018 17-07-2018 19-07 -20 18 23-07-2018 25-07-2018 27.07.2019 31.07.2019 02.08.2019 06.08.2019 08.08.2019 CDS Turkey USD/TL

CDS primindeki hızlı artış ve TL’nin dolar karşısındaki değer kaybı ekonomiye karşı risk algısının arttığını göstermektedir.

(4)

4

2000’li Yıllarda USD/TL Kurunun Seyri

Döviz kurlarındaki yüksek artışların olduğu 2001, 2008 ve 2018 yıllarının ilk yüz günü esas alınarak Şekil 4’de USD/TL paritesi karşılaştırılmıştır. Buna göre 2001 ve 2008 kriz yıllarındaki kur dalgalanmalarının seyri karşısında 2018 yılının ilk yüz gününde kur artışı daha geniş bir süreye yayılmıştır. 2018 yılının 104. gününde kur artışlarındaki yükseliş çok hızlı gerçekleşmiş ve nominal kur değeri 2008 yılındaki artıştan daha fazla olmuştur.

Şekil 4: 2001-2008-2018 Yılları Kur Artışları Karşılaştırması (1. Gün 100 değerindedir.)

2001, 2008 ve 2018 nominal kur artışları yanında 2001, 2008 ve 2018 yılları reel kur endeksinin seyri ise Şekil 5’te gösterilmiştir. Reel kur endeksi, 2008 yılının ilk beş ayında 95,3 değerinde iken 2018 yılında 90,6 değerine düşmüştür. Böylece, endeks 2018 yılının ilk beş ayında 2001 yılının ilk beş ayındaki 80,7 düzeyine yaklaşmıştır.

Şekil 5: 2001, 2008 ve 2018 Yılları Reel Kur Endeksi Karşılaştırması (İlk 5 Ay; 1. Ay 100 değerindedir.) 3; 157 216 107; 191 107; 146 104; 172 0 50 100 150 200 250 1 4 7 10 13 16 19 22 25 28 31 34 37 40 43 46 49 52 55 58 61 64 67 70 73 76 79 82 85 88 91 94 97 100103106 2001 2008 2018 0,00 20,00 40,00 60,00 80,00 100,00 120,00 1. ay 2. ay 3. ay 4. ay 5. ay 6. ay 7. ay 8. ay 9. ay 10. ay

Reel Kur-2001 Reel Kur-2008 Reel Kur-2018

2018 yılında USD/TL

paritesindeki dalgalanmalar daha uzun bir süreye

yayılmışken reel kur endeksindeki düşüş 2001 yılındaki değerine yaklaşmıştır.

(5)

5

Enflasyon Oranı Ağustos 2018’de %17,9 Oldu

2018 yılının Ağustos ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bir önceki aya göre % 2,3 oranında arttı. Bir önceki yılın aynı ayına göre ise TÜFE’deki artış oranı %17,9 seviyesinde gerçekleşti. Bu dönemde TÜFE sepetini oluşturan harcama kalemleri arasında aylık bazda en yüksek artış % 5,85 ile çeşitli mal ve hizmetler grubunda oldu. Yıllık bazda ise en fazla artış % 27,13 ile ulaştırma gurubunda meydana geldi.

Şekil 6: Reel Kur Endeksi ve Tüketici Enflasyonu

TÜFE’nin yanında reel kur endeksindeki düşüş yıl başından bu yana devam ediyor. Ocak ayında 86 olan endeks değeri temmuz ayında 76 seviyesine geriledi. Reel kur endeksi 2003 bazlı serinin en düşük seviyesini görmüş oldu. Artan döviz kurlarıyla beraber, özellikle petrol ve doğal gazın ithal edilmesi ve üretimin ithal ürünlere bağımlılığı nedeniyle hem üretici hem de tüketici enflasyonun önümüzdeki aylarda da artması beklenmektedir. 17,9 76,01 0 2 4 6 8 10 12 14 16 18 20 70 72 74 76 78 80 82 84 86 88

Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık 2016-Enf 2017-Enf 2018-Enf 2018-Reel Kur

Türk Lirası’nın değer

kaybetmesiyle reel kur endeksi gerilemeye devam ediyor. Bu döviz kurları kanalıyla

enflasyonun daha hızlı artmasına neden oluyor.

(6)

6

Yasal Uyarı

Bu bültende yer alan bilgiler güvenilir olduğuna inanılan ve kamuya açık olan kaynaklardan derlenmiştir. Bülten sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır, Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin kurumsal yaklaşımını yansıtmamaktadır. Bülteni hazırlayan akademisyenlerin kişisel görüşleri ve değerlendirmelerini içerebilir. Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi bültende yer alan bilgi ve değerlendirmelerin kesin doğruluğu ya da değişmezliği ile ilgili bir garanti vermemektedir. Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi bültende yer alan bilgileri herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına sahiptir. Bu bültende yer alan bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaysız oluşabilecek zararlardan Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi hiçbir şekilde sorumluluk üstlenmemektedir.

Bu bültende yer alan bilgilere kişisel kullanımlar için izin verilmiştir, bunun dışında ticari ya da kamusal olsun herhangi bir kullanımda Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin izni olmadan kısmen ya da tamamen çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayımlanamaz. Tüm haklarımız saklıdır.

Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Elemanları Prof. Dr. Cengiz Bahçekapılı cbahcekapili@marmara.edu.tr Araş. Gör. Suat Aksoy suat.aksoy@marmara.edu.tr Araş. Gör. Buket Çetin buket.cetin@marmara.edu.tr

Referanslar

Benzer Belgeler

Eurobond: Ağustos ayı ortasından bu yana Türkiye eurobondlarında negatif bir seyir söz konusu.. Aynı dönemde ABD 10 yıllık tahvilinde ise birkaç puanlık bir

Türkiye’nin diğer gelişmekte olan ülkelere göre pozitif ayrışmasının en önemli nedeni bu hafta Perşembe günü açıklanması beklenen TCMB PPK kararları.. Moody's,

Daha çok Aralık ayında faiz artışı olup olmayacağı ve gelecek yıl kaç defa faiz artışı yapılabileceği hususlarındaki tahminler önemli(şahin-güvercin?).. Başkan

25 baz puanlık faiz artışı yapan FED’in bu yıl dört, gelecek yıl üç faiz artışı yapmayı öngörmesi, ABD makro verilerinin çoğunun beklentilerin

Dış siyasetle ilgili haber akışı önümüzdeki günlerin odağında kalabilir.. Merkez Bankası’nın faiz artışının ardından açıklanan Yeni Ekonomi

Yine önceki gün Çin yönetiminin(Başkan Xi) ihracatı desteklemek için ülke para biriminde devalüasyona gitmeyeceklerini açıklamasının olumlu yankıları

Son olarak dün Draghi faiz kararı sonrası yaptığı basın toplantısında ana risk olarak tarife sorununu işaret etti.. Arjantin ve Türkiye’nin bulaşma riskini ise önemli

Bugün yine saat 14.00’de İngiltere Merkez Bankası(BoE) faiz kararı ve Para Politikası Toplantı Tutanakları'nı açıklayacak.. Saat 14:45’de ise Avrupa