• Sonuç bulunamadı

Bazı yer kirazı genotiplerinin (physalis sp.) Tokat ekolojindeki performansları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bazı yer kirazı genotiplerinin (physalis sp.) Tokat ekolojindeki performansları"

Copied!
55
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu

Sonuç Raporu

Proje No: 2010/108

Bazı Yer Kirazı Genotiplerinin (Physalis sp.) Tokat Ekolojisindeki Performansları

Proje Yöneticisi

Prof. Dr. Resul GERÇEKCİOĞLU

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

Araştırmacılar ve Birimleri Elçin Gözde ERGÜR

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

(2)

T.C.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu

Sonuç Raporu

Proje No: 2010/108

Bazı Yer Kirazı Genotiplerinin (Physalis sp.) Tokat Ekolojisindeki Performansları

Proje Yöneticisi

Prof. Dr. Resul GERÇEKCİOĞLU

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

Araştırmacılar ve Birimleri Elçin Gözde ERGÜR

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

(3)

T.C.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu

Sonuç Raporu

Proje No: 2010/108

Bazı Yer Kirazı Genotiplerinin (Physalis sp.) Tokat Ekolojisindeki Performansları

Proje Yöneticisi

Prof. Dr. Resul GERÇEKCİOĞLU

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

Araştırmacılar ve Birimleri Elçin Gözde ERGÜR

Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

(4)

Prof. Dr. Resul GERÇEKCIOĞLU danışmanlığında, Elçin Gözde ERGüR taraflndan

hazırlanan

bu

çalışma

|5l02l20l2 tarihinde

aşağıdaki

jüri

tarafindan oybirliği/ogoklugu ile Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı'nda Yüksek Lisans Tezi olarak

kabul edilmiştir.

Başkan

: Prof. Dr. Resul

GERÇEKCİoĞıu

Üy.

: Prof. Dr. İsa TELCi

,*rttftr*,

Uye

: Yrd. Doç. Dr. Yemliha EDİZER ımzo '

Yukarıdaki sonucu onaylıyorum

Enstitü Müdürü

12''''

(5)

i

TEZ BEYANI

Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, tezin içerdiği yenilik ve sonuçların başka bir yerden alınmadığını, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu üniversite veya başka bir üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını beyan ederim.

09/03/2012 Elçin Gözde ERGÜR

(6)

i ÖZET (*)

Yüksek Lisans Tezi

BAZI YER KĠRAZI (Physalis sp.) GENOTĠPLERĠNĠN TOKAT EKOLOJĠSĠNDEKĠ PERFORMANSLARI

Elçin Gözde ERGÜR GaziosmanpaĢa Üniversitesi

Fen Bilimleri Enstitüsü Bahçe Bitkileri Ana Bilim Dalı

DanıĢman: Prof. Dr. Resul GERÇEKCĠOĞLU

AraĢtırma 2010 ve 2011 yıllarında Tokat ekolojisinde yürütülmüĢtür. 2010 yılında 11 genotip, 2011 yılında ise 6 genotip kullanılmıĢtır. Gamerika01, Almanya01 ve USA01 genotipleri her iki yılda da test edilmiĢtir. AraĢtırmada meyve ağırlığı ve boyutları gibi pomolojik özellikler yanında, verim, bitki baĢına ortalama meyve sayısı, bitki baĢına ortalama meyve ağırlığı gibi bazı bitkisel özellikler ile genotiplerin SÇKM, pH, asitlik ve toplam kuru madde gibi kimyasal içerikleri belirlenmiĢtir. Her iki yılda da denemeye alınan Gamerika01, Almanya01 ve USA01 genotiplerinin ortalama kabuklu meyve ağırlıkları 3,67g-29,52 g; ortalama bitki baĢına meyve sayısı 19,32 adet-134,48 adet ve ortalama bitki baĢına meyve ağırlığı ise 180,50-426,79 g arasında değiĢmiĢtir. Aynı genotiplere ait verim 150,52kg/dekar-403 kg/dekar arasında saptanmıĢtır. Gamerika01, Almanya01 ve USA01 genotiplerinin SÇKM ve asitlik değerleri ise sırasıyla % 16,31, 14,72 ve 8,45 ile % 1,81, % 1,75 ve % 1,45 olarak belirlenmiĢtir.

2012, 43 sayfa

Anahtar kelimeler: Physalis sp., Yer Kirazı, genotip, yetiĢtiricilik, Tokat ili

(*): Bu çalıĢma GaziosmanpaĢa Üniversitesi Bilimsel AraĢtırma Projeleri Komisyonu tarafından desteklenmiĢtir (Proje No: 2010/108).

(7)

ii ABSTRACT

Ms Thesis

PERFORMANCES OF THE SOME CAPE GOOSEBERRY(Physalis sp.) GENOTYPES TOKAT ECOLOGICAL CONDITIONS

Elcin Gözde ERGÜR Gaziosmanpasa University

Graduate School of Natural and Applied Science Department of Horticultural Science

Supervisor: Professor Dr. Resul GERCEKCIOGLU

The study was carried out in Tokat ecological conditions, 2010 and 2011. In this research, 11 genotypes were used in 2010 and six genotypes were used in 2011. Gamerika01, Almanya01 and USA01 genotypes were tested in both years. The some pomological characteristics (fruit weight and fruit size), plant characteristics (yield (kg/da), average fruit number per plant and average fruit weight per plant and chemical characteristics (total soluble solid (%), pH, total acidity (%) and total dry matter (%)) were investigated in the study. The findings were given for Gamerika01, Almanya01 and USA01 genotypes in both years. Average fruit weight with cape was determined between 3,67 g-29,52 g. Average fruit number was obtained between 19,32-134,48 per plant. Average fruit weight was found out between 180,50 g-426,79 g per plant. Average yield was determined between 150,52 kg/da-403,51 kg/da. Total soluble solid was changed among 16,31%, 14,72%, 8,45% and total acidity was obtained among 1,81%, 1,75% and 1,45% for Gamerika01, Almanya01 and USA01 genotypes, respectively.

2012, 43 pages

(8)

iii TEŞEKKÜR

Yüksek lisans eğitimimin her aĢamasında yardımlarını esirgemeyen ve her konuda destek olan değerli danıĢman hocam Prof. Dr. Resul GERÇEKCĠOĞLU’ na, maddi ve manevi desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen, her zaman yanımda olan aileme teĢekkürlerimi sunarım.

Elçin Gözde ERGÜR Mart 2012

(9)

iv İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET ii ABSTRACT iii TEġEKKÜR iv ĠÇĠNDEKĠLER v ġEKĠLLER DĠZĠNĠ vi ÇĠZELGELER DĠZĠNĠ vii 1. GİRİŞ 1 2. KAYNAK ÖZETLERİ 5 3. MATERYAL VE YÖNTEM 8 3.1. Materyal 8 3.2. Yöntem 14

3.2.1. AraĢtırmada Yapılan Gözlemler ve Yöntemler 17

3.2.1.1. Bazı Bitkisel, Pomolojik ve Fenolojik Özellikler 17

3.2.1.2. Bazı Kimyasal Özellikler 19

4. BULGULAR 20

4.1. 2010 Yılı Bulguları 20

4.2. 2011 Yılı Bulguları 24

4.3. 2010 ve 2011 Yıllarının KarĢılaĢtırmalı Bulguları 28

5. TARTIŞMA VE SONUÇ 35

KAYNAKLAR 41

(10)

v

ŞEKİLLER DİZİNİ

Sayfa

ġekil 3.1. 60GZRLK04 genotipine ait meyve görünümü 10

ġekil 3.2. 60GZRLK03 genotipine ait meyve görünümü 10

ġekil 3.3. 60GZRLK02 genotipine ait meyve görünümü 11

ġekil 3.4. 60NKSR01 genotipine ait meyve görünümü 11

ġekil 3.5. 54SKRY02 genotipine ait meyve görünümü 12

ġekil 3.6. 2010 yılına ait deneme alanının görünümü 13

ġekil 3.7. 2011 yılına ait deneme alanının görünümü 13

ġekil 4.1. 2011 yılı genotiplerine ait kabuklu meyve görünümleri 25 ġekil 4.2. 2011 yılı genotiplerine ait kabuksuz meyve görünümleri 26

ġekil 4.3. Gamerika01 genotipine ait meyve görünümü 29

ġekil 4.4. Almanya01 genotipine ait meyve görünümü 30

(11)

vi

ÇİZELGELER DİZİNİ

Sayfa Çizelge 3.1. AraĢtırmada kullanılan genotiplerin 2009 yılı bazı özellikleri 9 Çizelge 3.2. Yıllara göre tohumları alınan ve 2010-2011 yılı denemesinde

kullanılan genotiplere ait meyve ağırlıkları değiĢimi

14

Çizelge 3.3. 2010 ve 2011 yıllarına ait bazı önemli ekolojik veriler 16 Çizelge 4.1. 2010 yılına ait genotiplerin bazı fenolojik özellikleri 20 Çizelge 4.2. 2010 yılına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin, çıkıĢ

tarihlerine göre çıkıĢ yüzdeleri (%)

21

Çizelge 4.3. 2010 yılına ait genotiplerin kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığı ile meyve boyutları değiĢimi

22

Çizelge 4.4. 2010 yılına ait bitki baĢına hasat edilen ortalama meyve sayısı, meyve ağırlığı ve dekara kabuklu verim değerleri

22

Çizelge 4.5. 2010 yılına ait genotiplerin bazı bitkisel özellikleri 23 Çizelge 4.6. 2010 yılına ait genotiplerin bazı kimyasal özellikleri 23 Çizelge 4.7. 2011 yılına ait genotiplerin bazı fenolojik özellikleri 24 Çizelge 4.8. 2011 yılına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin, çıkıĢ

tarihlerine göre çıkıĢ yüzdeleri (%)

24

Çizelge 4.9. 2011 yılına ait kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığı ile meyve boyutları değiĢimi

25

Çizelge 4.10. 2011 yılına ait bitki baĢına hasat edilen ortalama meyve sayısı, meyve ağırlığı ve dekara kabuklu verim değerleri

26

Çizelge 4.11. 2011 yılına ait genotiplerin bazı kimyasal özellikleri 27 Çizelge 4.12. 2011 yılına ait genotiplerin renk ölçüm değerleri 27 Çizelge 4.13. Bazı fenolojik gözlemlerin yıllara göre değiĢimi 28 Çizelge 4.14. 2010 ve 2011 yıllarına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin,

çıkıĢ tarihlerine göre çıkıĢ yüzdeleri (%)

28

Çizelge 4.15. Kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığının yıl ve genotiplere göre değiĢimi

29

(12)

vii

Çizelge 4.17. Kabuksuz meyve boyutlarının yıl ve genotiplere göre değiĢimi

31

Çizelge 4.18. Bitki baĢına hasat edilen ortalama kabuklu meyve sayısı ve meyve ağırlığının yıl ve genotiplere göre değiĢimi

32

Çizelge 4.19. Dekara kabuklu verimin yıl ve genotiplere göre değiĢimi 32 Çizelge 4.20. Bitki boyutlarının yıl ve genotiplere göre değiĢimi 33 Çizelge 4.21. Ana dal ve yan dal sayılarının yıl ve genotiplere göre

değiĢimi

33

Çizelge 4.22. SÇKM ve asitlik değerlerinin yıl ve genotiplere göre değiĢimi

33

Çizelge 4.23. pH değerinin yıl ve genotiplere göre değiĢimi 34 Çizelge 4.24. Toplam kuru madde miktarının yıl ve genotiplere göre değiĢimi 34

(13)

1. GİRİŞ

Yer kirazı Solanales takımı, Solanaceae familyası, Physalis cinsine girmektedir.

Physalis cinsi dünyada 70 kadar türü içine almakla birlikte, yalnızca birkaç türün

ekonomik değeri vardır. Bunlardan; P. pruinosa L. türü ılıman iklimlerde yetişen bir türdür. Meyveleri küçük sarı renkte olup sos, pasta ve konserve amaçlı kullanılır. Yetiştiriciliği pek yaygın değildir. P. alkekengi L. türü (torbalı kiraz, çin feneri, Japon feneri, kış kirazı), daha çok süs bitkisi olarak kullanılan, geniş ve gösterişli dış kabuğu ile (4-5 cm uzunluğunda meyveyi dıştan kaplayan portakal sarısı renkte, kağıt çin fenerleri gibi görünür) kolaylıkla tanınır. Günümüzde iri, gösterişli meyveli ve hoş tadı olan türlere ait çeşitler daha fazla tutulmaktadır. Bunlardan biri de yetiştiriciliği yaygın, iri meyveli çeşitleri olan ve genel adıyla cape gooseberry (yer kirazı) olarak bilinen P.

peruviana L (P. edulis Sims ) türüdür. Dünyanın değişik ülkelerinde farklı isimlerle

tanınır. Yetiştiriciliği yapılan çeşitlerin neredeyse tamamı bu türe aittir. Bilinen en yaygın isimleri yer kirazı, güvey feneri, kandil otu, gelin otu, altın çilek, pelerinli bektaşi üzümü, yabani biber (Sürmene/Trabzon)’ dir (Morton, 1987; Anonim, 1998). Davis (1978)’ e göre; Türkiye’ de yaygın olarak bulunan tür Physalis alkekengi L. Dir. Bu tür Türkiye’ nin kuzeyi ile Orta ve Güney Anadolu’ da yaygınlaşmıştır. Görüldüğü iller arasında Tekirdağ, İstanbul, Sakarya, Amasya, Samsun (Çarşamba), Yeşilırmak Vadisi, Giresun (Yavuzdere-Tamdere arası 6 km’ lik mesafede ve Yavuzdere’ nin 1000-1050 m yüksekliklerinde), Erzurum (Tortum Vadisi), Simav/Kütahya, Antalya (Kargıçay ve Alanya’ nın yukarılarında), Ermene/Konya, Adana (Kozan-Feke arası), Hatay (Dumanlıdağı) ve Siirt dolaylarında rastlanır.

Son yıllarda ülkemizde de basında çıkan haberler ile oldukça yoğun bir ilgi odağı haline gelen bu tür hakkında, bilgi kirliliği oluşmuştur. Özellikle besleyiciliğinin ve tıbbi değerinin fazla olması (gut hastalığına iyi gelmesi, iltihap önleyici, öksürük giderici, ateş düşürücü ve balgam söktürücü gibi) basında yer almasında önemli rol oynamıştır (Duke ve Ayensu, 1985; Bown, 1995). Türkiye’ de henüz akademik anlamda veriler olmamakla birlikte, çok yüksek fiyatlardan pazarlanabildiği reklamı, yetiştiricileri harekete geçirmiştir (Avrupa’ da 5-9 euro, ithal meyveler 120-175 TL, çok kısıtlı yerli

(14)

üretim 15-20 TL). Bu amaçla, öncelikle Tokat ekolojisinde tohum ekiminden hasada kadar geçen süreçte, tür ve çeşitlerin yetiştiriciliği hakkında doğru bilgilerin elde edilmesi amaçlanmıştır.

Yer kirazı’ nın dünyadaki yaygın isimleri; ‘Cape gooseberry’, ‘Peruvian groundcherry’, ‘Peruvian-cherry’, Inca berry’, poha’, ‘poha berry’, ‘wild tomato’, ‘winter cherry’, ‘hog weed’, ‘husk tomato’, ‘husk cherry’, ‘golden berry’, ‘gooseberry-tomato’, ‘goudbes’, ‘tomatillo’, ‘jamberry’, ‘pompelmoes’, ‘apelliefie’ olarak sıralanabilir (Morton, 1987; Anonim, 1998).

Yer kirazı kültür bitkisi olması yanında, yaygın olarak kanser önleyici, antimikrobiyal, antipiretik, bağışıklık sistemini güçlendirici, sıtma, astım, hepatit, dermatitis ve idrar söktürücü özelliklerini nedenleriyle ile tıpta da kullanılır (Perry, 1980; Pietro ve ark., 2000). Diğer yandan yüksek besin değeri ve antioksidan kapasitesi olduğu da belirtilmektedir (Wu ve ark., 2005). Otsu ve çok yıllık olan bu bitkinin boyu genellikle 1,60-1,90 metreye kadar ulaşabilir. Yayvan ve kırılgan bir yapısı vardır. Meyveleri sarı-turuncu–kırmızı renklerde olabildiği gibi, kabukları da (fenerleri) benzer renklerdedir. Erselik çiçeklere sahip olup, kendine verimlidir. Tozlanmayı ağırlıkta arılar yapar. Meyveleri 10-14 haftada derim olgunluğuna erişir.

Orijini, Peru ve Şili olduğu belirtilmektedir. Genellikle domates ekolojisinde rahatlıkla yetişebilir. 18. yüzyıldan beri ticari olarak Güney Afrika’ da yetiştiriciliği yapılmaktadır. Sonraki yıllarda Avusturalya, Kuzey Tazmanya, Yeni Zelanda, Çin, Hindistan, Malaya ve Filipinlere tohumları getirilerek yaygınlaşmıştır. İngiltere’ye 1774 yılında getirildiği belirtilmektedir. Günümüzde dünya’ nın birçok ülkesinde yetiştiriciliği yapılmaktadır (Morton, 1987).

Altın çileğin en önemli yetiştirildiği ülkelerin başında gelen Kolombiya’ da, altın çilek 1980’ li yıllardan sonra gelişmeye başlamış ve bugün ihraç edilen ürünleri arasına girmiştir. 1995-2004 yılları arasında altın çileğin ihracat miktarında % 8,37’ lik bir artış olmuştur. 2005 yılında 6421 tonluk altın çilek ihracatından 23,8 milyon dolarlık gelir elde edilmiştir. Kolombiya 29 ülkeye altın çilek ihracatı yapmakta ve bunların % 97’ sini Almanya, Hollanda, İngiltere ve Fransa gibi Avrupa ülkeleri oluşturmaktadır (Anonim, 2005)

(15)

Subtropik ve tropik iklim kuşağından, ılıman iklimlere kadar her yerde yetişebilir. Venezüella’ da 800-3000 m, Hawaii’ de 300-2400 m, Kuzey Hindistan’ da 1200 m olan yüksekliklerde yabani formlarına rastlanmaktadır. İngiltere’de yapılan çalışmalarda -3

0C’ lik sıcaklıklarda zarar görmediği ancak Güney Afrika koşullarında ise -0,75 0C’ de

zararlandığı bildirilmiştir. Suyu ve iyi drene edilmiş toprakları sever (Anonim, 1997). Birçok ülkede doğrudan tohum ekimiyle yetiştiricilik yapılırken, ticari bahçelerde yetiştirilen çeşitler de vardır. Örneğin, Yeni Zelanda’ da yetiştirilen bazı çeşitler ve özellikleri aşağıda verilmiştir (Anonim, 1997).

Giallo Grosso: Son yıllarda yaygınlaşan, kışı ılıman geçen yerlerde yetiştirilen iri, altın renkli meyveleri olan bir çeşittir.

Giant: Oldukça iri (yaklaşık 2,54 cm çapında), altın portakal renkli, lezzetli meyveleri olan bir çeşittir.

Giant Poha Berry: Meyve iriliği yaklaşık 2,54 cm çaplı, gri-yeşil, kıvırcık ve tüylü yapraklı bir çeşittir.

Golden Berry: Meyveleri 2,54 cm çapında, bazen 3 cm’ ye kadar çıkabilen, oldukça lezzetli ve aromalı bir çeşittir.

Long Aston: Golden Berry’ nin seleksiyonuyla geliştirilmiş bir çeşittir.

Altın çilek, ılıman iklim kuşağında aynı domates gibi tek yıllıktır. Tropik ve Subtropik iklim kuşağında ise ilk dikim yılından sonra yeniden tohum ekmeden, yalnızca tepe kesimi yapılarak 4 yıl boyunca aynı alandan verim alınabildiği belirtilmektedir. Tür, çeşit ve tiplere bağlı olarak bitki başına 300 adet meyve alınabildiği, meyvelerinin yaklaşık % 80’ inin su olduğu ve özellikle kalsiyum, fosfor, demir, karoten içeriği ve C vitamini açısından (43,00 mg/100g) zengin olduğu bildirilmektedir (Morton, 1987). Meyvelerinin fenerle kaplı olmaları hasat sonrasındaki raf ömürlerini uzatır. 2 0

C sıcaklık ve düşük nem ortamında 4-5 ay kadar depolanabilmektedir. Hatta 18 0C’ lik

atmosfer sıcaklığında bile uzun süre tazeliğini korur (Jeager, 2001). 3

(16)

Türkiye’ de yabanileri bilinmekle birlikte, kültür bitkisi gibi yetiştiriciliğine henüz başlanmamıştır. Ancak Silifke/Mersin’ de 2 dekarlık alanda yetiştirilmeye başlandığı belirtilmektedir (Anonim, 2009). Bunun dışında çok küçük alanlarda da hobi amaçlı yetiştiricilik yapıldığı basından izlenmektedir.

Bu çalışmadaki veriler ile; ülkemiz koşullarında bu türün de kültürü yapılan türler arasında yer alması sağlanacaktır. Diğer yandan Tokat ekolojisinde de ilk kez yapılan bu çalışma ile bu türe ait doğru bilgilerin kayıtlara girmesi sağlanmış olacaktır.

(17)

2. KAYNAK ÖZETLERİ

Altın çilek Kolombiya, Güney Afrika ve Kenya’ da 2300 m’ nin üzerindeki yükseklikleri ile Kolombiya’ nın 2690 m yüksekliklerinde de yetişebilmektedir. Bu yükseltilerdeki ölçülen hava sıcaklıkları sırasıyla 12,5 ºC-17 ºC, ortalama toprak sıcaklığı 19,5 ºC-16,8 ºC, nispi nem % 66,6-% 79 yıllık yağış 837 mm-302 mm ve günlük güneşlenme sürelerinin 5,3 saat olarak ölçüldüğü bildirilmiştir. Farklı yükseltilerdeki besin içeriklerinin farklı olduğu belirtilmektedir. Örneğin; 2300 m yükseklikte β-karoten miktarının belirgin şekilde artarken α-karoten ve β-cryptoxanthin miktarında çok az artış gözlenmiştir. Diğer yandan çeşitlere ve ekolojilere bağlı olarak da sonuçlar farklı olabilmektedir. Örneğin; Güney Afrika orijinli çeşitlerin meyvelerinde karotenler en yüksek bulunmuştur. Askorbik asit miktarı üzerine (32,20 mg/100 g taze ağırlık) yükseltilerin önemli etkisi görülmemiş ancak her iki yükseltide de günlük güneşlenme süreleri önemli olduğu belirtilmiştir. Benzer şekilde organik asit miktarları da etkilenmemiştir. Sitrik asit (2018 mg/100 g taze ağırlık) dominant asit olarak belirlenmiş ve Kenya ekotipindeki meyvelerde en yüksek olarak bulunmuştur (Fischer ve ark., 2000).

Altın çilek, ticari olarak yetiştiriciliği yapılan ülkelerde genellikle tohumla çoğaltılır. Ancak yüksek genetik çeşitlilikleri nedeniyle bitki gelişme kuvveti, gelişme şekli, verim ve meyve kalitesi gibi özelliklerinde çeşitlere de bağlı olarak değişimler gözlenebilmektedir. Bu değişimlerin çok belirgin olarak görüldüğü çeşitlerde alternatif olarak çelikle çoğaltma yoluna da gidilebilir. Bu çoğaltma şekli için yeteri kadar sürgün ve uzun bir periyoda (90 gün) ihtiyaç vardır. Çelikle çoğaltma amacıyla yürütülen bir araştırmada ‘uchuva’ çeşidinin sürgün uçlarından alınan çeliklerine IBA’ nın 200 ppm, 400 ppm, 600 ppm ve 800 ppm dozları kullanılmıştır. Hormon uygulanan çelikler turba ve 1:1 oranında hazırlanan siyah toprak ve organik madde karışımlı ortamlara dikilmiştir. Köklenme ile ilgili en iyi sonuç (en yüksek köklenme yüzdesi, kök uzunluğu, kökün taze ve kuru ağırlığı, yaprak sayısı ve yaprak alanı) 800 ppm IBA uygulanan torf ortamına dikilen çeliklerden alınmıştır (Moreno ve ark., 2009).

(18)

Bulgaristan’ da 2008-2009 yıllarında yürütülen bir araştırmada; ‘Plovdiv’ ve ‘Obrazetc 1’ çeşitlerinin yetiştiriciliğinde iki farklı yöntem uygulanmıştır. Bunlardan biri fide yetiştiriciliği, diğeri doğrudan tohum ekimi şeklindedir. Tohum ekimleri 1 Mart-15 Mart-30 Mart aylarında yapılmış, fide dikimleri ise 1 Nisan-15 Nisan-30 Nisan tarihlerinde yapılmıştır. Fideler dikime hazır hale gelinceye kadar plastik örtülü ısıtmasız seralarda yetiştirilmiş, 5-6 yaprak olunca açık arazideki dikim yerlerine 70×50 cm dikim mesafesi olacak şekilde dikimleri yapılmıştır. Doğrudan tohum ekiminde tohum ekimi yapılan yerlere tohumlar masura araları 110 cm ve ekim aralık mesafesi 50×50 cm olacak şekilde çift sıralı ekim yapılmıştır. Her bir tohum yatağına 1,5-2 cm derinliğe 4-5 adet tohum ekilmiş ve bitkiler 2-3 yaprak olunca teke indirilmiştir. Bu şekilde yürütülen deneme sonucunda Güney Bulgaristan koşullarında en iyi sonuçlar ‘Obrazetc 1’ çeşidi için fide ile yetiştiricilikte 1 Mart-15 Mart tarihlerindeki dikim denemesinden alınırken; doğrudan tohum ekimi denemesinde ise 1 Nisan-30 Nisan tohum ekimi yapılan denemeden alınmıştır. Araştırma sonucuna göre ‘Plovdiv’ çeşidinin su yetersizliğine karşı oldukça dayanıklı olduğu ancak düşük sıcaklığa çok hassas olduğu bulunmuştur. ‘Obrazetc 1’ çeşidi için özellikle suyun fazla olduğu koşullarda daha yüksek verim alınmıştır. Her iki çeşitte de fide ile yetiştirilenlerde hasat erken olmuş, ekim tarihlerine göre fide dikiminden hasada kadar geçen süreleri de çok değişmemiştir. ‘Plovdiv’ çeşidinde fide dikiminden hasada kadar geçen süre yaklaşık 5 ay olurken, ‘Obrazetc 1’ çeşidinde bu süre 5 ayı geçmiştir. Tohum ekiminden ilk hasada kadar geçen süre her iki çeşitte de yaklaşık 6 ay olmuştur. Fide ile yetiştiricilikte her iki çeşide ait en yüksek verim değerleri ‘Plovdiv’ çeşidinde 1 Mart 2008 tarihinde dikimi yapılan bitkilerden elde edilirken (375,41 kg/da), ‘Obrazetc 1’ çeşidinde, 15 Mart 2008 tarihli dikimli bitkilerden (330,98 kg/da) elde edilmiştir. Doğrudan tohum ekimi şeklinde yapılan yetiştiricilikte ‘Plovdiv’ çeşidinde en yüksek verim 15 Nisan 2008 (380,84 kg/da) tarihinden elde edilirken, ‘Obrazetc 1’ çeşidinde 30 Nisan 2008 (337,51 kg/da) tarihli tohum ekiminden elde edildiği belirtilmiştir (Popova ve ark., 2010).

Serada altın çilek yetiştiriciliğinde gibberellik asit (GA3) uygulamalarının bitki gelişimi

ve meyve verimi üzerine etkilerinin araştırıldığı bir araştırmada 12,5 ppm, 25 ppm, 50 ppm, 100 ppm ve kontrol GA3 uygulamaları bitki dikiminden 1 hafta sonra, çiçeklenme

başlangıcında ve meyve oluşum safhalarında olmak üzere 3 kez uygulanmıştır. Çiçeklenme başlangıcında ve meyve oluşum safhasında uygulanan gibberellik asitler

(19)

dallanmayı artırmış, özellikle 100 ppm uygulamaları bitki gelişimi ve meyve veriminde etkili olmuştur. Bununla birlikte fide dikiminden 1 hafta sonra 100 ppm GA3

uygulamaları belirgin şekilde meyve sayısını (303 meyve/bitki), dal sayısını (20 dal/bitki) ve bitki boyunu (112,4 cm/bitki) artırmıştır (Wanyama ve ark., 2006).

Bitki yetiştiriciliğinde azotun farklı seviyelerinin bitki gelişimi ve verimlilik üzerine Mısır ekolojisinde, kumlu toprak koşullarında yürütülen bir araştırmada; amonyum sülfatın 50 kg, 100 kg, 150 kg ve 200 kg azot/ha dozları uygulanmıştır. Verim, meyve sayısı ve meyve iriliği 200 kg azot/ha uygulamasında en fazla olmuştur. Ayrıca bu dozda hem bitki boyu hem de yaprak sayıları artmıştır (El-Tohamy ve ark., 2009). Yetiştiricilik konusunda yapılan sınırlı sayıdaki çalışmalardan birisi de yine gübreleme çalışması olup, bu çalışmada organik gübrelerle inorganik gübreler karşılaştırılmıştır.

Physalis peruviana ve Physalis pruinosa türlerine ait 4 çeşit kullanılmıştır. Bu çeşitlerin

tamamı tohumla çoğaltılan çeşitlerdir. Araştırmada N-P-K gübreleri ile tavşan gübresi ve tavuk gübresi yanında turba gübresi kullanılmıştır. Uygulamada inorganik gübre dozları olarak 204 kg azot/m3

, 29 g fosfor/m3, 111 g potasyum/m3; organik gübre olarak ise 50 ton/ha tavşan gübresi ile 25 ton/ha tavuk gübresi kullanılmış ve uygulamaların her birine turba ilave edilmiştir. Tüm çeşitlerde vejetatif gelişme gözlenirken sadece Physalis pruinosa çeşitlerinde çiçeklenme ve meyve özellikleri de incelenmiştir. Araştırma sonucuna göre meyve verimleri ortalama 4,4 ton/ha; suda çözünebilir kuru madde miktarı, pH ve asitlik değerleri ortalama olarak sırasıyla % 11,6-4,71 ve % 0,73 olarak bulunmuştur. Tavşan gübrelemesi uygulamasında pazarlanabilir verim belirgin şekilde artmıştır (Wolf, 1991).

Altın çilek yetiştiriciliği ile ilgili kaynak sayısının azlığının yanında özellikle besin içerikleri ve tıbbi yönüyle ilgili çok sayıda araştırma yapılmıştır.

Üzümsü meyveler yüksek antioksidan, vitaminler, mineraller ve lifçe zengin sağlık meyveleridir (Zhao, 2007). Altın çilek tipik üzümsü bir meyve olup, düşük kalorili ve diyetik ürünler arasında sayılır. Tadı, tekstürü, rengi ve yüksek zengin içerikleri nedeniyle son yıllarda üzerinde yoğun çalışmaların yapıldığı bir ürün haline gelmiştir. (Fischer ve ark., 2000; Ramadan ve Moersel, 2007; Ramadan, 2010).

(20)

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. Materyal

Deneme 2010 ve 2011 yıllarında yürütülmüştür. 2010 yılında yürütülen denemede kullanılan bitkisel materyalleri, 2009 yılında Tokat ekolojisinden selekte edilen 6 genotip, Akyazı/Sakarya ekolojisinden selekte edilen 2 genotip ile Almanya, Güney Amerika ve ABD’ den getirilen 3 genotip olmak üzere toplam 11 genotip oluşturmuştur. Tokat ekolojisinden selekte edilen genotipler ile diğer genotiplerin meyvelerinden çıkartılan tohumlar denemede fide üretiminde kullanılmıştır. Bu genotiplerin isimlendirilmeleri tarafımızdan yapılmıştır. Benzer şekilde Akyazı/Sakarya’ dan getirilen meyvelere ait genotipler de isimlendirilmiştir. USA01, Gamerika01 genotipler ile 54SKRY01 ve 54SKRY02 genotipleri Mestan Tar.İnş.Taah.Mim.Müh.Tic.Ltd.Şti., Akyazı/Sakarya işletmesinden; Almanya01 genotipi ise Pazar/Turhal’ da ön denemesi yürütülen bir alandan temin edilmiştir. Yabancı orijinli materyallere ait meyveler her ne kadar tescilli çeşitlere ait olduğu belirtilse de orijinal isimlerine ulaşamadığımız için, getirildikleri ülke isimleri verilerek genotip olarak tanımlanmıştır. 2009 yılında kullanılan materyaller ve özellikleri Çizelge 3.1‘ de verilmiştir.

(21)

Çizelge 3.1. Araştırmada kullanılan genotiplerin 2009 yılı bazı özellikleri

Genotip/çeşit adı

Orijini Alındıkları yerdeki konumları (Enlem-Boylam-Rakım) Ortalama kabuksuz meyve ağırlığı (g) 60GZRLK01 Merkez/Tokat N: 400 20.077 E: 0360 34.221 R: 632 m 1,59±0,38 60GZRLK02 Merkez/Tokat N: 400 20.078 E: 0360 34.074 R: 625 m 0,54±0,02 60GZRLK03 Merkez/Tokat N: 400 20.120 E: 0360 34.177 R: 603 m 1,64±0,31 60GZRLK04 Merkez/Tokat N: 400 20.086 E: 0360 34.234 R: 602 m 1,25±0,31 60GYRZ01 Merkez/Tokat N: 400 20.495 E: 0360 24.805 R: 634 m 0,92±0,12 60NKSR01 Niksar/Tokat - 1,72±0,49 54SKRY01 Akyazı/Sakarya N: 400 41.670 E: 0300 35.776 R: 31 m 1,49±0,25 54SKRY02 Akyazı/Sakarya N: 400 41.670 E: 0300 35.776 R: 31 m 1,87±0,09 Gamerika01 Akyazı/Sakarya N: 400 41.670 E: 0300 35.776 R: 31 m 1,99±0,60 USA01 Akyazı/Sakarya N: 400 41.670 E: 0300 35.776 R: 31 m 33,77±0,48 Almanya01 Pazar/Tokat N: 400 20.109 E: 0360 34.253 R: 564 m 9,11±1,34

Çizelge 3.1’ de verilen genotiplerin meyve görünümleri Şekil 3.1-3.5‘ de verilmiştir. Tokat ekolojisinden selekte edilen genotiplere ait meyveler tadılarak alınmış, tadı yenilebilir olanlar denemede kullanılmıştır.

(22)

Şekil 3.1. 60GZRLK04 genotipine ait meyve görünümü

Şekil 3.2. 60GZRLK03 genotipine ait meyve görünümü

(23)

Şekil 3.3. 60GZRLK02 genotipine ait meyve görünümü

.

Şekil 3.4. 60NKSR01 genotipine ait meyve görünümü

(24)

Şekil 3.5. 54SKRY02 genotipine ait meyve görünümü

2011 yılında yürütülen denemede kullanılan bitkisel materyaller ise; 2010 yılı bulgularına göre sofralık tüketimi, meyve özellikleri ile bitkisel özellikleri (yüksek verim gibi) dikkate alınarak yapılan değerlendirmede iyi sonuç alınan 3 genotip (‘Gamerika01’, ‘Amerika01’ (USA01) ve ‘Almanya01’) ve sonradan yazışmalar ile yurt içi/dışından tohumları temin edilen ve yine orijinal çeşit ismi olmayan, tarafımızca isimlendirilen ‘Fransa01’, ‘2599’ ve ‘849’ genotipleri de ilave edilerek toplam 6 genotip ile deneme kurulmuştur. 2010 yılına ait deneme alanı ile 2011 yılına ait deneme alanlarının görünümü Şekil 3.6-3.7’ de verilmiştir.

(25)

Şekil 3.6. 2010 yılına ait deneme alanının görünümü

Şekil 3.7. 2011 yılına ait deneme alanının görünümü

(26)

Her iki yılda da denemede kullanılan Gamerika01, Almanya01, USA01 genotiplerine ait materyaller (fideler) her sene en az bir evvelki senedeki ağırlığa sahip meyvelerden çıkartılan tohumlardan elde edilmiştir. Bu genotiplere ait yıllara göre alınan meyve ağırlıkları değişimi Çizelge 3.2’ de gösterilmiştir.

Çizelge 3.2. Yıllara göre tohumları alınan ve 2010-2011 yılı denemesinde kullanılan genotiplere

ait meyve ağırlıkları değişimi

Genotipler Tohumları alınan meyvelerin, 2009 yılı ortalama kabuksuz meyve ağırlıkları Tohumları alınan meyvelerin, 2010 yılı ortalama kabuksuz meyve ağırlıkları Tohumları alınan meyvelerin, 2011 yılı ortalama kabuksuz meyve ağırlıkları Gamerika01 1,990,60 (Akyazı/Sakarya) 2,880,05 (Tokat) 3,890,11 (Tokat) Almanya01 9,111,34 (Pazar/Tokat) 4,410,01 (Tokat) 5,620,46 (Tokat) USA01 33,770,48 (Akyazı/Sakarya) 24,070,75 (Tokat) 29,9111,29 (Tokat) 3.2. Yöntem

Çeşitlerin tohum ekim ve araziye dikim tarihleri belirlenirken, denemede kullandığımız genotiplere ait orijinal araştırmalara rastlanamadığından bu türe ait yapılan diğer benzeri araştırmalardan edinilen genel bilgilerden faydalanılmıştır.

Denemede kullanılan tohumlar her iki yılda da torf + perlit (2:1) içeren viyollere ekilmiş, fideler yaklaşık 5-6 gerçek yaprağa ulaşınca açık araziye dikimleri yapılmıştır. Bu türe ait bir adaptasyon çalışmasına Tokat koşullarında yada benzeri koşullarda

(27)

rastlanamadığından bu türe ait genel bilgiler ışığında 2010 yılında tüm genotiplerin dikim aralık mesafesi 80 x 100 cm olacak şekilde ayarlanmıştır. 2011 yılında ise; 2010 yılı gözlemlerine göre bitki aralıklarının çok dar olduğu gözlendiğinden dikim mesafesi 1,20 x 1,80 m olacak şekilde dikim yapılmıştır.

Çeşit adaptasyonu ile ilgili ulaşılan sınırlı sayıdaki araştırmalarda ise araştırmanın yürütüldüğü ekoloji ile çeşitler bizim ekolojimiz ve genotiplerimizden tamamen farklıdır (Popova ve ark., 2010). Tohum ekiminden fide dikimine kadar geçen süreyle ilgili de bir veriye rastlanamadığından 2010 yılında ekim ve dikim tarihleri belirlenirken, domates bitkisinin özellikleri dikkate alınarak, ekim ve dikim tarihleri belirlenmeye çalışılmıştır.

Yukarıdaki bilgiler ışığında 2010 yılı genotipleri 2 Mart 2010 tarihinde ekilmiş, yaklaşık olarak genotipler 1 ay içerisinde dikime hazır hale gelmişler (5-6 gerçek yaprağa sahip olduklarında) ancak don riski nedeniyle açık alana dikilememişlerdir. Bu nedenle fideler serada yaklaşık olarak 3 hafta bekletilmiş daha sonra araziye dikilmiştir. Bu bekletme süresi içerisinde fide kalitesini korumak ve büyümeyi durdurmak amacıyla, kotiledon yaprakları yere paralel hale gelince bir sefer olmak üzere bir inhibitör olan Paclobutrazol’ un 8-10 ppm’ lik dozu uygulandı.

2011 yılı tohum ekim tarihleri belirlenirken 2010 yılı bulguları esas alınmış, ekolojik veriler de takip edilerek 2010 yılına göre daha geç ekim yapılmıştır. Gamerika01, Fransa01, 2599 ve 849 genotipleri 30 Mart 2011 tarihinde, Almanya01 genotipi 5 Nisan 2011 tarihinde, Amerika01 genotipi 11 Nisan 2011 tarihinde örtü altı koşullarında ekilmiştir. Ancak geç ekim ve ay itibari ile uzun süren düşük sıcaklık nedeni ile sera içerisinde de bu sıcaklığın etkisinden dolayı, genotiplerin tohumlarının hem çıkış tarihleri hem de dikime hazır hale gelene kadar geçen süreleri 2010 yılına göre daha uzun olmuştur (Çizelge 4.2, Çizelge 4.8).

Denemenin yürütüldüğü 2010 ve 2011 yıllarına ait bazı önemli ekolojik veriler Çizelge 3.3’ de verilmiştir (Anonim, 2010; Anonim, 2011).

(28)

Çizelge 3.3. 2010 ve 2011 yıllarına ait bazı önemli ekolojik veriler

Aylar Ortalama sıcaklık

(Cº) Ortalama nispi nem (%)

Toplam yağış (mm) 2010 2011 2010 2011 2010 2011 Ocak 4,21 5,10 81,23 73,60 75,20 23,20 Şubat 8,24 8,50 67,89 64,30 52,60 22,40 Mart 8,24 8,90 69,19 64,90 61,80 69,50 Nisan 11,46 12,00 67,67 63,20 45,20 73,50 Mayıs 17,32 17,9 62,10 59,00 42,20 59,10 Haziran 21,34 22,3 66,73 62,40 57,80 76,40 Temmuz 23,75 25,00 63,06 60,80 4,40 37,90 Ağustos 24,46 26,30 54,84 54,90 1,20 16,50 Eylül 20,42 21,80 60,23 56,60 2,80 16,80 Ekim 12,54 12,90 83,81 59,90 3,80 24,00 Kasım 7,49 3,40 79,63 67,70 11,20 29,50 Aralık 6,27 - 76,84 - 5,20 -

2010 yılı minimum sıcaklık -10,88 (27 Ocak), maksimum sıcaklık 40,08 (6 Ağustos) 2011 yılı minimum sıcaklık -10,0 (Ocak), maksimum sıcaklık 40,8 (Ağustos)

Çizelge 3.3’ deki veriler incelendiğinde tohum ekimi yapılan aylarda ortalama sıcaklıklar açısından bir değişim gözükmemekle birlikte bu aylara ait günlük sıcaklıklar incelendiğinde 2010 yılının oldukça düşük seyrettiği gözlenmiştir.

Araştırmanın her iki yılında da yapılan gözlem ve analizler sınırlı sayıda ulaşılan yayınlar yanında, domates bitkisi de dikkate alınarak aşağıdaki gibi yapılmıştır (Morton, 1987; Cemeroğlu, 1992; Şahin ve ark., 2010).

Denemenin 1’nci yılında kullanılan 11 genotipten; 54SKRY01, 54SKRY02, 60GYRZ01, 60GZRLK01, 60GZRLK02, 60GZRLK03, 60GZRLK04 ve 60NKSR01 genotipleri gerek bitkisel özellikleri gerekse çok az sayıda ve tüketilemeyecek şekilde tada sahip meyveleri nedeniyle deneme dışı tutulmuş; geriye kalan Gamerika01, Almanya01 ve USA01 genotipleri ile 2010 yılında temin edilen Fransa01, 2599 ve 849 genotipleri de ilave edilerek 2011 yılında 6 genotip ile deneme yürütülmüştür. Her yılın

(29)

bulguları ayrı değerlendirilmiş ancak iki yılın ortak genotipleri karşılaştırılarak, yıl faktörü de dahil edilerek analiz edilmiştir.

Bitkiler her iki yılda da damla sulama sistemi ile sulanmıştır. Gübreleme programında ise, 2010 yılında deneme alanına bir önceki yıl yoğun bir gübreleme yapılmış olduğundan, sadece dikim ile beraber 3-4 ton/dekar olacak şekilde çiftlik gübresi uygulanmış, 2011 yılında ise domateste gübreleme dikkate alınarak 35 kg/da N, 25 kg/da P2O5, 40 kg/da K2O, 4 kg/da Mg şeklinde gübreleme uygulanmıştır. Ayrıca diğer

kültürel işlemler de titizlikle uygulanmıştır.

Deneme üç tekerrürlü, her tekerrürde 10 bitki olacak şekilde tesadüf parselleri deneme desenine göre kurulmuş ve sonuçlar LSD’ ye göre değerlendirilmiştir (Düzgüneş ve ark., 1983). İki yıllık bulguların karşılaştırılmasında doğru yorumların yapılabilmesi için yıl faktörünün dışında diğer faktörlerin benzer olması gerekir. Araştırmamızda yıl faktörünün etkisi yanında dikim aralık mesafelerinin de farklı olması sonuçta dekara düşen bitki sayısını da etkilediğinden; özellikle bitki başına verim, meyve iriliği, meyve sayısı gibi bulgulara ait farklılıklar bu iki faktörden de etkilenmiştir. Sonuçta farklılığın kaynağı belli olmakla birlikte yine de varyans analizi yapılmıştır.

Meyve pomolojik özellikleri, her hasatta ve her tekerrürde 10’ ar meyvede belirlenmiştir. Meyvelerin hasadı, meyveler sarı-kırmızı renge ulaştığında yapılmıştır. Meyveleri tüketilen çeşitler genellikle P. peruviana türüne ait olduğu bildirilmekle birlikte (Anonim, 2008), yine de genotiplerin tür teşhisleri yaptırılmıştır (Selvi, 2011).

3.2.1. Araştırmada Yapılan Gözlemler ve Yöntemler

Denemede incelenecek bazı bitkisel, pomolojik, fenolojik ve meyvenin kimyasal özellikleri aşağıda belirtildiği şekilde yapılmıştır.

3.2.1.1. Bazı Bitkisel, Pomolojik ve Fenolojik Özellikler

İlk Çiçeklenme Tarihi: Bir parselde bulunan bitkilerin % 50’ sinin ilk çiçeklerinin açıldığı tarih, ilk çiçeklenme tarihi olarak kayıt edilmiştir.

(30)

Olgunlaşma Süresi (gün): İlk çiçeklenmeden ilk hasada kadar geçen süre olgunlaşma süresi olarak kabul edilmiştir.

İlk Hasat Tarihi (gün): İlk hasadın yapıldığı tarih kaydedilmiştir.

Hasat Sayısı (adet): Tüm vejetasyon boyunca yapılan hasat sayıları toplamı alınmıştır. Bitki Başına Verim (kg/bitki): İlk hasattan son hasada kadar ağırlık olarak parselden elde edilen toplam verim, parseldeki bitki sayısına bölünerek ortalamaları bulunmuştur. Bitki Başına Meyve Sayısı (adet/bitki): İlk hasattan son hasada kadar adet olarak parselden elde edilen toplam meyve sayısı, parseldeki bitki sayısına bölünerek ortalamaları bulunmuştur.

Bitki Boyu (cm): Sezon sonunda, parseldeki tüm bitki boyları tek tek ölçülmüş, ortalamaları alınmıştır.

Bitki Eni (cm): Sezon sonunda, parseldeki tüm en (çap) leri tek tek ölçülmüş, ortalamaları alınmıştır.

Dallanma Sayısı (adet): Sezon sonunda, parseldeki tüm bitkilerdeki dallanmalar tek tek sayılmış, ortalama olarak ifade edilmiştir.

Kabuklu ve Kabuksuz Meyve Boyutları (mm): Her hasatta elde edilen meyvelerin ayrı ayrı en ve boy ölçümleri kumpas ile yapılmıştır.

Kabuklu Meyve Ağırlığı (g): Her hasatta elde edilen meyveler ayrı ayrı tartılmış, ortalamaları alınmıştır.

Kabuksuz Meyve Ağırlığı (g): Kabuklar (fener) çıkarılarak, her hasatta elde edilen meyveler ayrı ayrı tartılmış, ortalamaları alınmıştır.

Meyvelerin bazı kimyasal analizleri Cemeroğlu (1992)’ na göre aşağıda belirtildiği şekilde yapılmıştır.

(31)

3.2.1.2. Bazı Kimyasal Özellikler

Suda çözünebilir kuru madde miktarı (%): Taze yer kirazı meyvelerinde, rastgele seçilen meyve örneklerinin suları çıkarılarak, dijital refraktometre ile ölçüm yapılmıştır. Titre edilebilir asit oranı (% malik asit cinsinden): Taze yer kirazı meyvelerinde meyve suyu sıkıldıktan sonra, 0,1 N NaOH çözeltisi ile ve bir pH metre yardımıyla titre edilmiştir. Okunan değer formüle edilerek hesaplanmıştır.

C-vitamini (Askorbik asit): Titrasyon yöntemi ile pH metre kullanılarak % mg olarak ölçülmüştür.

pH değeri: Meyve suları laboratuar koşullarında pH metre ile okunarak ölçülmüştür. Toplam kuru madde oranı (%): Yaş ağırlığı belirlenen belli miktardaki meyvelerin etüvde 60 ºC’ lik sıcaklıkta sabit ağırlığa kadar kurutulmasıyla belirlenmiştir.

Meyve zemin rengi: Renk ölçer aletiyle (CR-400 model Minolta Colorimeter ) L, a, b değerleri olarak ölçülmüştür. Bu sistemde 4 filtre kullanılarak L, a, b renk değerleri elde edilmektedir. L değeri dikey eksende parlaklıktan koyuluğa gidişi belirlerken +a kırmızılığa, -a yeşilliğe, +b sarılığa, -b ise maviliğe gidişi göstermektedir

(32)

4. BULGULAR

Araştırmada kullanılan genotiplerden Gamerika01, Almanya01, Fransa01, 2599 ve 849 genotiplerinin Physalis peruviana (bkz. Şekil 4.1-4.2) türüne, USA01 genotipinin

Physalis xocarpa (bkz. Şekil 4.5) türüne, 54SKRY01, 54SKRY02, 60GZRLK01,

60GZRLK02, 60GZRLK03, 60GZRLK04, 60NKSR01, 60GYRZ01 genotiplerinin

Physalis alkakengi (bkz. Şekil 3.1-3.5) türüne ait olduğu belirlenmiştir (Selvi, 2011).

Her yılın bulguları ayrı değerlendirilmiş ancak iki yılın ortak genotipleri karşılaştırılarak, yıl faktörü de dahil edilerek analiz edilmiştir. Yıllara ait bulgular ve iki yılın karşılaştırmalı sonuçları aşağıda verilmiştir.

4.1. 2010 Yılı Bulguları

2010 yılı bulgularımıza göre, denemeye alınan 11 genotipe ait bazı fenolojik gözlemler ile çıkış tarihleri ve çıkış yüzdeleri ise Çizelge 4.1-4.2’ de verilmiştir. İleriki aşamalarda ise 54SKRY01, 6054SKRY02, 60GZRLK01, 60GZRLK02, 60GZRLK03, 60GZRLK04, 60NKSR01, 60GYRZ01 genotiplerinin bitkileri öldüğünden ve bitkilerden analiz edilecek yeteri kadar meyve elde edilemediğinden 2011 yılında yürütülecek araştırmada deneme dışı tutulmuşlardır.

Çizelge 4.1. 2010 yılına ait genotiplerin bazı fenolojik özellikleri

Çeşit adı Tohum

ekim tarihi Fide dikim tarihi İlk çiçeklenme tarihi İlk hasat tarihi Gamerika01 02.03. 28.04. 04.06. 26.07. Almanya01 02.03. 28.04. 04.06. 26.07. USA01 02.03. 17.04. 30.04. 26.07. 54SKRY02 02.03. 17.04. 26.04. 02.06. 60GYRZ01 02.03. 07.05. 16.07. 26.10. 60GZRLK04 02.03. 07.05. 20.06. 05.10. 54SKRY01 02.03. 07.05. 19.07. 26.10. 60GZRLK01 02.03. 07.05. 16.06. - 60NKSR01 02.03. 07.05. 03.06. - 60GZRLK02 02.03. 07.05. 03.06. - 60GZRLK03 02.03. 07.05. 18.07. -

(33)

Çizelge 4.2. 2010 yılına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin, çıkış tarihlerine göre çıkış

yüzdeleri (%)

Çeşit adı İlk çıkış Çeşit adı tarihi İlk çıkış yüzdesi Son çıkış tarihi Son çıkış yüzdesi Gamerika01 17.03. 2,22 29.03. 95,55 Almanya01 22.03. 100 - - USA01 12.03. 100 - - 54SKRY02 17.03. 15,55 05.04. 86,66 60GYRZ01 22.03. 6,66 29.03. 100 60GZRLK04 22.03. 2,22 29.03. 93,33 54SKRY01 24.03. 62,22 29.03. 95,55 60GZRLK01 17.03. 2,22 05.04. 93,33 60NKSR01 29.03. 77,77 05.04. 97,77 60GZRLK02 22.03. 17,77 29.03. 95,55 60GZRLK03 24.03. 13,33 05.04. 100

2010 yılında ekimi yapılan genotiplerin çıkış tarihleri ile çıkış oranları farklılık göstermiştir. USA01 genotipi tohumlarının tamamı 10 gün içerisinde çıkarken, Almanya01 genotipine ait tohumların tamamı 20 günde, Gamerika01 genotipine ait tohumların ise yaklaşık % 95’ i 15 gün içerisinde çıkmıştır. Diğer genotiplerin ise çıkış süreleri 15-27 gün aralığında belirlenmiştir. Genotiplerin tamamına ait çıkış aralığı 10-27 gün aralığında değişirken, çıkış yüzdeleri ise % 86,66-100 aralığında belirlenmiştir. 2010 yılında denemede kullanılan ve meyve özellikleri belirlenen genotiplerin bazılarına ait pomolojik özellikler ile bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı ve dekara kabuklu verim değerleri Çizelge 4.3-4.4‘ de verilmiştir.

(34)

Çizelge 4.3. 2010 yılına ait genotiplerin kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığı ile meyve

boyutları değişimi

Çeşit adı Kabuklu ağırlık(g) Kabuksuz ağırlık(g) Kabuklu En Boy Kabuksuz En Boy Gamerika01 3,150,04 2,880,05 22,140,21 27,880,14 14,870,21 16,010,11 Almanya01 4,970,11 4,410,01 23,690,72 41,790,55 17,580,06 19,220,25 USA01 24,930,60 24,070,75 39,600,42 38,617,07 36,800,57 31,951,91 54SKRY02 1,040,13 0,840,13 22,640,05 18,810,38 11,560,52 10,510,72 60GYRZ01 1,700,01 1,230,01 27,400,01 33,500,01 12,840,01 12,510,01 60GZRLK04 2,140,29 1,670,11 20,615,60 26,636,14 13,830,57 12,880,47 54SKRY01 2,160,23 1,600,14 17,611,40 28,120,54 13,220,45 11,850,49

2010 yılında verileri alınan genotiplere ait meyvelerin kabuklu ağırlıkları 1,70 g-24,93 g aralığında değişirken, kabuksuz ağırlıkları 1,23 g-24,07 g aralığında değişmiştir.

Çizelge 4.4. 2010 yılına ait bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı, meyve ağırlığı ve

dekara kabuklu verim değerleri Çeşit adı Hasat edilen

ortalama meyve sayısı/bitki (adet-kabuklu)

Hasat edilen ortalama meyve ağırlığı/bitki (g-kabuklu) Kabuklu verim (kg/dekar) Gamerika01 186,35 41.71 527,58  107.17 659,47133.97 Almanya01 35,37  3.71 170,15  20.03 212,69 25.03 USA01 6,1410,62 135,46234,61 169,32293,26 54SKRY02 328,64±73,73 232,68±47,85 290,85±59,81 60GZRLK04 8,11±5,50 14,39±9,53 18,00±11,92 54SKRY01 5,54±4,21 9,74±7,08 12,17±8,84 60GYRZ01 2,09±3,60 2,59±4,47 3,24±5,59

2010 yılına ait genotiplerin bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı 2,09-328,64 adet arasında değişirken, bitki başına hasat edilen ortalama meyve ağırlığı 2,59 g-527,58 g arasında değişmiş, dekara kabuklu verim ise 3,24 kg-659,47 kg arasında belirlenmiştir.

(35)

2010 yılına ait genotiplerin ortalama bitki boyu, ortalama bitki eni, ortalama ana dal sayısı ve ortalama yan dal sayısı Çizelge 4.5‘ de verilmiştir.

Çizelge 4.5. 2010 yılına ait genotiplerin bazı bitkisel özellikleri

Çeşit adı Ortalama bitki boyu (cm) Ortalama bitki eni (cm) Ortalama ana dal sayısı Ortalama yan dal sayısı Gamerika01 149,08±7,67 166,04±4,19 8,00±1,00 23,00±1,00 Almanya01 139,94±9,24 117,22±6,90 7,33±0,58 22,67±1,15 USA01 96,05±15,11 67,44±17,86 3,11±1,17 7,11±3,17 54SKRY02 73,43±15,23 68,42±7,97 2,54±0,47 9,05±2,04 60GZRLK04 35,00±9,54 47,00±13,23 - - 60GZRLK01 22,10±2,24 23,42±7,22 - - 60GZRLK02 21,55±3,34 25,17±5,64 - - 60NKSR01 20,11±3,75 20,67±3,28 - -

2010 yılı genotiplerine ait bitkisel özellikler incelendiğinde ortalama bitki boyunun 20,11 149,08 cm aralığında değişim gösterdiği, ortalama bitki eninin 20,67 cm-166,04 cm aralığında değiştiği ve ortalama ana dal sayısının ise 2,54 adet-8,00 adet aralığında değiştiği belirlenmiştir.

2010 yılı genotiplerine ait suda çözünebilir kuru madde miktarı, pH, asitlik ve toplam kuru madde miktarı Çizelge 4.6’ da görülmektedir.

Çizelge 4.6. 2010 yılına ait genotiplerin bazı kimyasal özellikleri

Çeşit adı SÇKM pH Asitlik (%) Toplam kuru madde miktarı (%) Gamerika01 15,87±0,39 4,07±0,05 1,98±0,07 21,72±0,47 Almanya01 14,52±0,46 3,95±0,04 1,74±0,05 17,96±1,03

USA01 8,00±0,01 4,00±0,01 1,31±0,01 10,26±3,30

54SKRY02 - - - 62,56±2.23

2010 yılı genotiplerinin kimyasal özellikleri incelendiğinde ise; suda çözünebilir kuru madde miktarında en düşük değerin % 8.00, en yüksek değerin % 15,87 olduğu görülürken, pH 3,95-4,07 aralığında değişmiş, asitlik ise 1,31-1,98 aralığında

(36)

değişmiştir. Toplam kuru madde miktarının ise % 10,26-% 62,56 aralığında değiştiği belirlenmiştir.

4.2. 2011 Yılı Bulguları

2011 yılı bulgularına göre, denemeye alınan 6 genotipin tamamından düzenli veri elde edilmiştir. Buna göre düzenli veri elde ettiğimiz çeşitlere ait bulgular aşağıdaki Çizelgelerde verilmiştir.

2011 yılı genotiplerine ait bazı fenolojik özellikler ve çıkış tarihlerine göre çıkış yüzdeleri Çizelge 4.7-4.8’ de görülmektedir.

Çizelge 4.7. 2011 yılına ait genotiplerin bazı fenolojik özellikleri

Çeşit adı Tohum ekim tarihi Fide dikim tarihi İlk çiçeklenme tarihi İlk hasat tarihi Gamerika01 30.03. 31.05. 12.07. 10.09. Almanya01 05.04. 31.05. 10.07. 10.09. USA01 11.04. 24.05. 08.06. 05.08. Fransa01 30.03. 27.05. 10.07. 10.09. 2599 30.03. 31.05. 10.07. 10.09. 849 30.03. 31.05. 08.06. 10.09.

Çizelge 4.8. 2011 yılına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin, çıkış tarihlerine göre çıkış

yüzdeleri (%)

Çeşit adı İlk çıkış tarihi

İlk çıkış yüzdesi

Son çıkış tarihi Son çıkış yüzdesi Gamerika01 19.04. 35,82 24.05. 95,52 Almanya01 25.04. 44,78 24.05. 98,51 USA01 25.04. 83,58 10.05. 93,57 Fransa01 19.04. 10,45 24.05. 100,00 2599 19.04. 38,81 24.05. 74,63 849 19.04. 43,28 24.05. 92,54

2011 yılında ekimi yapılan genotiplerin çıkış tarihleri Gamerika01, Fransa01, 2599 ve 849 genotiplerinde 19 gün olurken, Almanya01 genotipinde bu oran 20 gün, USA01 genotipinde ise 14 gün olarak belirlenmiştir. Tüm genotiplere ait çıkış yüzdeleri ise % 74,63-% 100 aralığında saptanmıştır.

(37)

Çizelge 4.9. 2011 yılına ait kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığı ile meyve boyutları değişimi

Çeşit adı Kabuklu ağırlık Kabuksuz ağırlık Kabuklu En Boy Kabuksuz En Boy Gamerika01 4,18±0,10 3,89±0,11 28,34±0,17 33,07±1,04 17,98±0,13 18,09±0,21 Almanya01 5,97±0,48 5,62±0,46 30,67±1,18 42,63±1,06 20,36±0,80 20,62±0,66 USA01 34,11±11,46 33,35±11,29 43,60±4,21 43,87±4,01 39,33±4,85 36,45±6,69 Fransa01 2,95±0,17 2,79±0,16 20,82±1,30 31,58±1,64 15,57±0,21 15,82±0,75 2599 3,17±0,05 2,99±0,05 21,42±0,64 31,55±1,33 15,89±0,36 16,3±0,32 849 3,14±0,09 2,98±0,10 21,76±1,23 31,60±1,05 15,75±0,18 16,24±0,33

2011 yılı genotipleri incelendiğinde kabuklu ve kabuksuz ağırlıklar arasında farklılıklar gözlenmiştir. Kabuklu ağırlığın genotipler arasında 2,95 g-34,11 g aralığında değiştiği belirlenirken, kabuksuz ağırlığın 2,79 g-33,35 g aralığında değiştiği belirlenmiştir. 2011 yılı genotiplerine ait bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı, bitki başına hasat edilen ortalama meyve ağırlığı ve dekara kabuklu verim Çizelge 4.10’ da verilmiştir. 2011 yılına ait tüm genotiplere ait kabuklu ve kabuksuz meyve görünümleri ise Şekil 4.1-4.2’ de verilmiştir.

Şekil 4.1. 2011 yılı genotiplerine ait kabuklu meyve görünümleri

(38)

Şekil 4.2. 2011 yılı genotiplerine ait kabuksuz meyve görünümleri

Çizelge 4.10. 2011 yılına ait bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı, meyve ağırlığı ve

dekara kabuklu verim değerleri

Çeşit adı Hasat edilen ortalama meyve sayısı/bitki

(adet-kabuklu)

Hasat edilen ortalama meyve ağırlığı/bitki (g-kabuklu) Kabuklu verim (kg/dekar) Gamerika01 82,61±30,44 318,69±124,06 147,54±57,44 Almanya01 36,71±8,88 190,85±59,77 88,36±27,67 USA01 32,49±5,02 718,12±168,08 332,46±77,81 Fransa01 44,60±7,42 107,99±38,79 49,99±17,96 2599 58,16±10,61 152,63±23,99 70,66±11,11 849 35,99±9,86 95,14±25,75 44,05±11,92

2011 yılı genotiplerinde bitki başına hasat edilen ortalama meyve sayısı 32,49 adet-82,61 adet aralığında değişirken, bitki başına hasat edilen ortalama meyve ağırlığı 95,14 g-718,12 g aralığında değişmiş, dekara kabuklu verim ise 44,05 kg-332,46 kg aralığında değişmiştir.

2011 yılı genotiplerine ait suda çözünebilir kuru madde miktarı, pH, asitlik, C vitamini ve toplam kuru madde miktarı Çizelge 4.11’ de verilmiştir.

(39)

Çizelge 4.11. 2011 yılına ait genotiplerin bazı kimyasal özellikleri

Çeşit adı SÇKM pH Asitlik (%) C Vitamini (mg/%) Toplam kuru madde miktarı (%) Gamerika01 16,82±0,77 4,23±0,29 1,65±0,13 42,58±18,96 47,84±3,96 Almanya01 14,91±0,27 4,12±0,15 1,76±0,24 51,46±4,73 35,60±6,20 USA01 8,89±1,66 3,82±0,33 1,59±0,42 5,48±0,33 50,15±11,99 Fransa01 12,30±0,66 4,25±0,21 1,74±0,13 55,84±0,01 27,31±8,54 2599 13,38±0,38 4,27±0,19 1,69±0,18 39,82±11,32 45,47±2,61 849 13,38±1,90 4,20±0,28 1,64±0,22 57,91±10,51 60,32±25,76

2011 yılı genotiplerine ait kimyasal özellikler incelendiğinde SÇKM miktarının 8,89-16,82 aralığında değiştiği belirlenmiş, pH 3,82-4,27 aralığında belirlenmiş, asitlik % 1,59-% 1,76 aralığında belirlenmiş, C vitamini ise mg/% 5,48-mg/% 57,91 aralığında belirlenmiştir.

2011 yılı genotiplerine ait renk ölçüm değerleri Çizelge 4.12’ de verilmiştir.

Çizelge 4.12. 2011 yılına ait genotiplerin renk ölçüm değerleri

Çeşit adı *L *a *b Gamerika01 69,43±2,49 18,46±0,20 66,13±0,67 Almanya01 62,01±3,09 10,96±2,52 60,22±2,96 USA01 58,35±3,99 -5,38±2,86 27,64±3,05 Fransa01 61,40±1,52 9,75±2,46 57,59±2,01 2599 60,29±2,48 7,45±0,71 56,50±2,20 849 61,87±3,03 7,43±2,02 57,19±2,33

2011 yılı genotiplerinin renk ölçüm değerleri incelendiğinde; parlaklık değerlerinin genotipler arasında benzer olduğu, USA01 genotipinde baskın rengin yeşil olduğu, diğer genotiplerde ise baskın rengin sarı olduğu belirlenmiştir.

(40)

4.3. 2010 ve 2011 Yıllarının Karşılaştırmalı Bulguları

2010 ve 2011 yıllarında farklı sayıda genotiplerle yürütülen araştırmada, her iki yılda da düzenli verim alınan Gamerika01, Almanya01 ve USA01 genotiplerine ait karşılaştırmalı varyans analiz sonuçları aşağıdaki Çizelgelerde (4.13-4.24) verilmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi varyans analiz sonuçlarının göründüğü haliyle yorumlanması yanlış olacaktır. Sonuca etki eden yalnızca yıl faktörü olmayıp, her iki yılda da bu çeşitler için farklı dikim aralık mesafesinin de farklı olması ayrıca bir etkendir. Ancak bu haliyle de olsa sonucun istatistiki olarak görülmesi istendiği için bu haliyle verilmiştir.

Çizelge 4.13. Bazı fenolojik gözlemlerin yıllara göre değişimi

Çeşit adı Tohum ekim tarihi Fide dikim tarihi İlk çiçeklenme tarihi İlk hasat tarihi 2010 2011 2010 2011 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 02.03. 30.03. 28.04 . 31.05 . 04.06. 12.07. 26.07 . 10.09. Almanya01 02.03. 05.04. 28.04 . 31.05 . 04.06. 10.07. 26.07 . 10.09. USA01 02.03. 11.04. 17.04 . 24.05 . 30.04. 08.06. 26.07 . 05.08.

Çizelge 4.14. 2010 ve 2011 yıllarına ait tohum ekimi yapılan genotiplerin, çıkış tarihlerine göre

çıkış yüzdeleri (%)

Çeşit adı İlk çıkış tarihi İlk çıkış yüzdesi Son çıkış tarihi Son çıkış yüzdesi 2010 2011 2010 2011 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 17.03. 19.04. 2,22 35,82 29.03. 24.05. 95,55 95,52 Almanya01 22.03. 25.04. 100,00 44,78 - 24.05. - 98,51

USA01 12.03. 25.04. 100,00 83,58 - 10.05. - 93,57

2010 ve 2011 yıllarında ortak olan genotipler incelendiğinde; tohum ekiminden, tohumların en az % 70’ inin çıkışına kadar geçen süre yıllara göre Gamerika01 ve

(41)

USA01 genotiplerinde farklı gözlenirken, Almanya01 genotipinde benzer olmuş ve her iki yılda da bu süre 20 gün olarak saptanmıştır.

Çizelge 4.15. Kabuklu ve kabuksuz meyve ağırlığının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(kabuklu ağırlık) Ortalama YIL(kabuksuz ağırlık) Ortalama 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 3,15 4,18 3,67 b 2,88 3,89 3,39 b Almanya01 4,97 5,97 5,47 b 4,41 5,62 5,02 b USA01 24,93 34,11 29,52 a 24,07 33,35 28,71 a Ortalama 11,02 b 14,75 a 10,45 b 14,28 a LSD(Yıl: 3,242)* LSD(Çeşit: 5,567)** LSD(Yılx Çeşit): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 3,171)* LSD(Çeşit:5,445)** LSD(Yılx Çeşit): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

Her iki yılda ortak olan genotiplerin kabuklu ve kabuksuz ağırlıklarına ait varyans analizi sonuçlarına bakıldığında yıl faktörü (%5 düzeyinde) önemli bulunurken, yıl×çeşit interaksiyonu önemli bulunmamıştır.

Her iki yılda ortak olan genotiplere ait meyve görünümleri Şekil 4.3-4.5’ de verilmiştir.

Şekil 4.3. Gamerika01 genotipine ait meyve görünümü 29

(42)

Şekil 4.4. Almanya01 genotipine ait meyve görünümü

Şekil 4.5. USA01 genotipine ait meyve görünümü

(43)

Çizelge 4.16. Kabuklu meyve boyutlarının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(boy) Ortalama YIL(en) Ortalama 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 27,88 33,07 30,48 b 22,14 28,34 25,24 b Almanya01 41,79 42,63 42,21 a 23,69 30,67 27,18 b USA01 38,61 43,87 41,24 a 39,60 43,60 41,60 a Ortalama 36,09 b 39,86 a 28,48 b 34,21 a LSD(Yıl: 1,276)** LSD(Çeşit:1,563)** LSD(Yıl x Çeşit:2,210): **

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 1,873)** LSD(Çeşit: 2,294)** LSD(Yılx Çeşit): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

Çizelge 4.17. Kabuksuz meyve boyutlarının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(boy) Ortalama YIL(en) Ortalama 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 16,01 18,09 17,05 c 14,87 17,98 16,43 c Almanya01 19,22 20,62 19,92 b 17,58 20,36 18,97 b USA01 31,95 36,45 34,19 a 36,80 39,33 38,07 a Ortalama 22,39 b 25,05 a 23,08 b 25,89 a LSD(Yıl: 1,876)** LSD(Çeşit:2,297)** LSD(Yıl x Çeşit): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 1,527)** LSD(Çeşit:1,870)** LSD(Yılx Çeşit): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

2010 ve 2011 yıllarının ortak genotiplerinin kabuklu ve kabuksuz meyve boyutları incelendiğinde; kabuklu meyve boyu yıl faktörü, çeşit faktörü ve yıl×çeşit interaksiyonunda (% 1) düzeyinde önemli olurken, kabuklu meyve eni yıl faktörü ve çeşit faktöründe (% 1) düzeyinde önemli olurken, yıl×çeşit interaksiyonu önemli bulunmamıştır. Kabuksuz meyve boyutlarında ise meyve boyu ve meyve eni yıl ve çeşit faktöründe (% 1) düzeyinde önemli bulunurken, yıl×çeşit interaksiyonu önemli bulunmamıştır.

(44)

Çizelge 4.18. Bitki başına hasat edilen ortalama kabuklu meyve sayısı ve meyve ağırlığının yıl

ve genotiplere göre değişimi Çeşit YIL(Ort. meyve

sayısı/bitki)

Ortalama YIL(Ort. meyve ağırlığı/bitki) Ortalama 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 186,35 82,61 134,48 a 527,58 318,69 423,14 Almanya01 35,37 36,71 36,04 b 170,15 190,85 180,5 USA01 6,14 32,49 19,32 b 135,46 718,12 426,79 Ortalama 75,95 a 50,60 b 277,73 409,22 LSD(Yıl: 22,571)* LSD(Çeşit: 38,757)** LSD(Yılx Çeşit: 54,811)**

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl): ÖD LSD(Çeşit: 243,274)* LSD(Yıl x Çeşit: 344,042)** +:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

Çizelge 4.19. Dekara kabuklu verimin yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(kg/dekar) Ortalama

2010 2011 Gamerika01 659,47 147,54 403,51 a Almanya01 212,69 88,36 150,52 b USA01 169,32 332,46 250,89 ab Ortalama 347,16 a 189,45 b LSD(Yıl: 142,019)* LSD(Çeşit: 173,937)* LSD(Yılx Çeşit: 344,875)**

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

2010 ve 2011 yıllarına ait ortak genotiplerde bitki başına ortalama meyve sayısının yıllara göre (% 5) düzeyinde önemli olduğu, yıl x çeşit interaksiyonunun ise (% 1) düzeyinde önemli olduğu belirlenmiştir. Bitki başına ortalama meyve ağırlığında yıl önemli bulunmaz iken, yıl x çeşit interaksiyonunun ise (% 1) düzeyinde önemli olduğu belirlenmiştir. Dekara verim incelendiğinde ise yıl (% 5) düzeyinde önemli olurken, çeşit faktörü (% 5) düzeyinde, yıl x çeşit interaksiyonunun ise (% 1) düzeyinde önemli olduğu belirlenmiştir.

(45)

Çizelge 4.20. Bitki boyutlarının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(bitki boyu) Ortalama YIL(bitki eni) Ortalama

2010 2011 2010 2011 Gamerika01 149,08 101,62 125,36 a 166,04 114,70 140,37 a Almanya01 139,94 103,11 121,53 a 117,22 115,11 116,17 b USA01 96,05 97,54 96,80 b 67,44 108,89 88,17 c Ortalama 128,36 a 100,76 b 116,90 a 112,90 b LSD(Yıl: 15,424)** LSD(Çeşit: 18,890)** LSD(Yıl x Çeşit: 26,715)**

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 13,133): ÖD LSD(Çeşit: 22,552)** LSD(Yıl x Çeşit: 31,893)** +:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

Çizelge 4.21. Ana dal ve yan dal sayılarının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(ana dal sayısı) Ortalama YIL(yan dal sayısı) Ortalama

2010 2011 2010 2011 Gamerika01 8,00 4,37 6,19 a 23,00 23,31 23,15 Almanya01 7,33 4,55 5,94 a 22,67 18,85 20,76 USA01 3,11 4,18 3,65 b 7,11 30,47 18,79 Ortalama 6,15 a 4,37 b 17,59 b 24,21 a LSD(Yıl: 1,025)** LSD(Çeşit:1,255)** LSD(Yıl x Çeşit:1,775)**

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 5,375)** LSD(Çeşit: 4,695): ÖD LSD(Yıl x Çeşit: 9,309)** +:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

2010 ve 2011 yıllarına ait ortak genotiplerin bitkisel özellikleri incelendiğinde; bitki boyu ve ana dal sayısında yıl faktörü, çeşit faktörü ve yıl×çeşit interaksiyonu (% 1) düzeyinde önemli bulunmuştur. Bitki eni ve yan dal sayısında ise yıl×çeşit interaksiyonu (% 1) düzeyinde önemli bulunurken, bitki eninde yıl faktörü, yan dal sayısında ise çeşit faktörü önemli bulunmamıştır.

Çizelge 4.22. SÇKM ve asitlik değerlerinin yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL(SÇKM) Ortalama YIL(asitlik%) Ortalama 2010 2011 2010 2011 Gamerika01 15,81 16,82 16,31 a 1,98 1,65 1,81 a Almanya01 14,52 14,91 14,72 b 1,74 1,76 1,75 a USA01 8,00 8,89 8,45 c 1,31 1,59 1,45 b Ortalama 12,77 b 13,54 a 1,68 1,68 LSD(Yıl: 0,697)* LSD(Çeşit: 1,198)** LSD(Yıl x Çeşit: 1,208): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

LSD(Yıl: 0,146): ÖD LSD(Çeşit: 0,250)** LSD(Yıl x Çeşit: 0,252)** +:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir

ÖD: Önemli değil

(46)

Çizelge 4.23. pH değerinin yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL Ortalama

2010 2011 Gamerika01 4,07 4,23 4,15 a Almanya01 3,95 4,12 4,04 ab USA01 4,00 3,82 3,91 b Ortalama 4,01 b 4,06 a LSD(Yıl: 0,0145): ÖD LSD(Çeşit: 0,177)* LSD(Yılx Çeşit: 0,251): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

Her iki yılda ortak olan genotiplerin varyans analiz sonuçları incelendiğinde SÇKM ve pH değerlerinde yıl×çeşit interaksiyonu önemli bulunmazken, asitlik değeri (% 1) önemli bulunmuştur. Yıl faktörü ise SÇKM miktarında (% 5) önemli bulurken, asitlik ve pH değerlerinde önemli bulunmamıştır. Çeşit faktörü ise SÇKM miktarında ve asitlikte (% 1) düzeyinde önemli olmuşken, pH değerinde (% 5) düzeyinde önemli bulunmuştur.

Çizelge 4.24. Toplam kuru madde miktarının yıl ve genotiplere göre değişimi

Çeşit YIL Ortalama

2010 2011 Gamerika01 21,72 47,84 34,78 a Almanya01 17,96 35,60 26,78 ab USA01 10,26 27,31 18,79 b Ortalama 16,65 b 36,92 a LSD(Yıl: 6,937)** LSD(Çeşit:8,496)** LSD(Yılx Çeşit: 8,570): ÖD

+:Farklı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki fark(%1)** ve (%5)* düzeyinde önemlidir ÖD: Önemli değil

(47)

5. TARTIŞMA VE SONUÇ

Araştırma 2010 ve 2011 yıllarında Tokat ekolojisinde yürütülmüştür. 2010 yılında 11 genotip ile deneme kurulmuştur. Denemeye alınan bu genotiplerin 8’ inden çeşitli nedenlerden dolayı sağlıklı veri elde edilemediğinden sonraki yıl için deneme dışı tutulmuş ve düzenli veri elde edilen 3 genotip, 2011 yılında yürütülen denemeye dahil edilmiştir. 2011 yılında yürütülen araştırma; 2010 yılında seçilen 3 genotipe ilaveten, 3 farklı genotip daha ilave edilerek toplam 6 genotip ile yürütülmüştür. Her yıldaki genotiplere ait veriler ayrı ayrı verilmiş olup, ayrıca her iki yılda da ortak olan genotiplerin karşılaştırmalı sonuçları, varyans analizleri de yapılarak değerlendirilmiştir. 02 Mart 2010 tarihinde tohum ekimi yapılan genotiplerin çıkış süresi ve çıkış yüzdeleri genotiplere göre farklı olmuştur. Genotiplerde, ekilen tohumların çıkış yüzdeleri 2010 yılında % 86,66-100,00 arasında; 2011 yılında ise % 74,63-100,00 arasında saptanmıştır. Açık araziye dikim tarihleri genellikle torbadaki fidelerin %70’ inin dikime hazır hale geldiği dönemde yapılması planmış, ancak 2010 yılında fideler dikime hazır hale gelmiş olmalarına rağmen; açık alan şartları uygun olmadığından (don riski olduğundan) gecikmeli olarak dikimleri yapılmıştır. Tohum ekiminden, tohumların % 70’ inin çıktığı döneme kadar geçen süre genotiplerde yaklaşık 10-34 gün arasında olmuştur. Bu süreden itibaren yaklaşık iki hafta sonra dikime hazır hale gelmişler ancak yukarıda belirtilen gerekçelerden dolayı araziye geç dikilmiştir. Bu duruma göre tohum ekiminden, fide dikimine kadar geçen süre genotiplere göre değişmiş ve 24-48 gün aralığında olmuştur.

2010 yılında tohum ekiminden, tohumların en az % 70’ inin çıkışına kadar geçen süre çeşitlere göre 27-34 gün olurken, 2011 yılında bu süre 29-55 gün olarak saptanmıştır. Örneğin; Gamerika01 genotipinde bu süre 2010 yılında 27 gün, 2011 yılında 55 gün olarak belirlenmiştir (bkz. Çizelge 4.1-4.2 ve Çizelge 4.7-4.8). Bu durum yukarıda da belirtildiği gibi özellikle 2011 yılının ilgili aylarının günlük sıcaklıklarının uzun süreli düşük seyretmesinden kaynaklanmış olabilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Uçucu yağ çeşitleri birbirleriyle mukayese edildiklerinde fungal koloni çapı üzerine en etkili uçucu yağ çeşidinin kekik olduğu, adaçayı okaliptus,

According to the results of the research, it is recommended that Bacillus atrophaeus MFDV2 increases the vegetative growth, yield and fruit quality of the banana plant of

almaları gerektiği, bazılarının ise önce uzun, sonra kısa , veyahut daha almaları gerektiği, bazılarının ise önce uzun, sonra kısa , veyahut daha önce kısa daha sonra

Antalya (Kumluca ilçesi) ve Sakarya (Akyazı ilçesi ve Tuzla yöresi) illerinde yetiştirilen Miski çeşidi pepino meyvelerinden elde edilen meyve sularında üç farklı

Buna karşılık Prunus cerasifera grubuna giren (2n=16) erik çeşitleri kendine kısırdırlar, iyi bir verim için çeşit karışımı yapılmalıdır. Grup

Amasya elması mutlak periyodisite gösterirken, Hüryemez çeşidi bir yıl çok, ertesi yıl daha az meyve vererek kısmi periyodisite göstermektedir.. Turunçgillerden

Çalışma kapsamında bitki morfolojik özellikleri (zuruf boyu, zuruf taban kalınlığı, yaprak alanı, yaprak eni, yaprak boyu, yaprak kalınlığı, yaprak sapı uzunluğu,

 Tokat ilinin ekolojik yapısı (ilin sahip olduğu ekolojik yapı yaş meyve ve sebze tarımı açısında en önemli güçlü yan olarak öne çıkmaktadır),.. 