• Sonuç bulunamadı

Oyun yazarı Nazım Hikmet

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Oyun yazarı Nazım Hikmet"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

30 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA

DEFNE GÖLGESİ

TURGAY FİŞEKÇİ__________

Oyun Yazarı Nâzım Hikmet

Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı, 13-14 Ekim 1995 günlerinde şairin tiyatro yazarlığını konu alan bir yuvarlak masa toplantısı düzenlemişti. Geçen gün-' lerde de bu toplantıya katılanların bildiri, söyleşi ve tartışma notlarını bir araya getiren Nâzım Hikm et’in

Tiyatrosu adlı kitap yayımlandı.

Cevat Çapan’ın yönettiği yuvarlak masa toplan­

tısına, ülkemizin tiyatro alanındaki seçkin isimlerin-' den Yılmaz Onay, Ayşegül Yüksel, Zühtü Bayar,

Refik Erduran, Özdemir Nutku, Kenan Işık, Zeh­ ra Ipşiroğlu, Ergin Orbey ve Ali Taygun katılarak

bildiri ve tartışmalarıyla büyük şairimizin tiyatro ya­ zarlığı yönünü aydınlatmayı amaçlayan yaklaşımlar sunmuşlar.

Kitabı okuyunca, Nâzım Hikmet’in oyun yazar­ lığı üstünde bugüne dek yeterince durulmamış ol­ duğu ortaya çıkıyor. Şair kişiliğinin parlaklığı, ardın­ dan yüklendiği ya da kendisine yüklenen siyasal iş­ lev onu öyle noktalara taşıdı ki, kişiliğinin ve sana­ tının başka yönlerine eğilmek pek kimsenin aklına gelmedi.

Oysa yetişme koşullarıyla, gördüğü eğitimle, ya­ şadıklarıyla Nâzım Hikmet, ülkemizin çağdaş anlam­ da ilk aydınlarından biridir. Yaşamı boyunca onu

‘aydın 'tanımının uzağına düşürecek bir tutuma hiç

rastlanmaz. Buna karşın günlük hayattaki alçakgö­ nüllülüğü de şaşılacak ölçüdedir. Elbette kendi öne­ minin ayrımında olmadığı düşünülemez, ama dav­ ranış biçimleri hiç ‘büyük adam ’ havası taşımaz. Pek çok uğraşı ‘geçerken’ yapıvermiştir. Shakes-

peare uyarlaması bir film mi gösterilecek sinema­

larda, Nâzım, filmin altyazılarını ölçülü-uyaklı çevi-, rivermiştir; Şehir Tiyatrolarında bir operet mi oyna­ nacak, şarkı sözlerini yazıvermiştir.

Oyun yazarlığı da Nâzım’ın böyle ‘geçerken’ ya­ pıverdiği işlerden sayılır mı?

İki nedenle hayır: Birincisi, on sekiz yaşında Da- rülbedayi sahnesinde görüp sevdalandığı oyuncu

Eliza Benemeciyan’a duyduğu ilgiyle başladığı

oyun yazarlığını ölene dek sürdürmüş olması, gelip geçici bir heyecan olarak görmemesidir. Oyun ya­ zarlığı ülkemiz tiyatrosunun önderi Muhsin Ertuğ-

rul tarafından da sürekli desteklenmiştir.

İkinci neden, on yılı aşkın süredir hapiste olması­ na, dışarı çıkma ya da yazdığı oyunlannın sahnelen­ mesi olasılığı bulunmamasına karşın oyun yazarlı­ ğını sürdürmüş olmasıdır. Şiirin dışında bir de oyun yazmaktan hiç vazgeçmemiştir.

Yazdığı oyunlar, Türk tiyatro tarihi içinde düşünü­ lürse daha da değerlenirler. Çünkü ilk oyunlanndan son oyunlarına dek oyun yazarlığında deneycilik öne çıkmıştır hep. 1922’de Moskova’nın devrim or­ tamında Stanislavski, Meyerhold, Vahtangov, Ta-

irov gibi öncü sanatçıların ellerinden çıkmış oyun­

ları izleyip de etkilenmemek olası mı?

“O zamanki reji ve sahneye koyuş araştırmaları

şahsen benim dram yazarlığım üstünde etkili oldu, dramlarımı mesela M eyerhold’un, yahut Stanis- lavski’nin yahut Vahtangov’un sahneye koyuşlarıni göz önünde tutarak kurmaya başladım. ” (...) “O za­ manlardaki Moskova tiyatroları bende, aramak, in­ celemek, derinlere inmek, abstraksiyonlar ve genel­ leştirmeler yapabilmek ihtiyacı doğurdu. ”

1970’lerde ülkemizde Nâzım’ın oyunlannı sahne­ leme yönünde bir rüzgâr esmişti. Bu yıllarda izledi­ ğim oyunlardan Ali Taygun’un Şehir Tiyatroları’nda sahnelediği Sabahat ve Kafatası, Ankara Sanat Ti­ yatrosunun oynadığı Ferhad ile Şirin, Ergin Or- bey’in şiirlerinden uyarlayarak sahnelediği, Zeliha

Berksoy’un oynadığı Taranta-Babu'ya Mektuplar ve

Jakond ile Si-Ya-U, Genco ErkaPın uyarlayıp oy­

nadığı Kerem Gibi unutamadığım oyunlar olarak belleğimde çakılı duruyor.

Nâzım’ın oyunlarını okuduğumda da en güzel oyununun Ferhad ile Şirin olduğunu düşünmüş­ tüm. Hapse girişinin onuncu yılında yazdığı bu oyun­ da konu edindiği halk söylencesi ile bireysel yaşa­ mı öylesine denk düşmüştür ki, oyundaki nakkaş Fer­ had, Nâzım’ın kendisi oluvermiş, toplumsal bir gö­ revle ayrı düştüğü sevgilisi Şirin de on yıldır ayrı kal­ dığı eşi Piraye ile özdeşleşivermiştir. Hatta oyunun sonunda Ferhad’ın ölmesi gerekirken, sanki kendi­ si ölecekmiş gibi ona kıyamayarak oyunun sonunu değiştirmiştir. Bu oyundaki duygu yoğunluğunun ti­ yatromuzda bir benzerini doğrusu bulamıyorum.

Nâzım’ın ‘Bütün Oyunları’nın ülkemizde beş cilt olarak daha 1989-1990’da yayımlanabilmiş olduğu­ nu düşünürsek, tiyatrocularımız için çoğu oyunları­ nın keşfedilmeyi beklediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Nâzım Hikmet’in Tiyatrosu adlı kitapta bir araya

getirilen çalışmaların bu yolu açan bir girişim olma­ sını dilerim.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Sizin bu konseriniz, aldığınız ödül ve TV için dün­ yayı dolaşmanız Türkiye’nin en iyi tanıtımı olarak yorumlanı­ yor?. Ama genelde biz bu tanıtım işini

Bu raporlardan birincisi daha önce Atatürk'ün Hat~ra Defteri (ilavelerle yay~na haz~rlayan: ~ükrü Tezer, Sunu~: Afet Inan, Türk Tarih Kurumu yay~nlar~, XVI.. SEVR ES'DEN LAUSANNE'A

"C'est avec la plus grande sympathie et une profonde admiration que le peuple hongrois et moi suivons les efforts remarquables par lesquels la nation soeur Turque fait preuve

Piano piano, bütün sayıların var ol- duğunu, her sayıyı takip eden ancak bir tek sayı ve her sayıdan önce ge- len ancak bir tek sayı olduğunu böylece garanti

Kılavuza göre inovasyon; işletme içi uygulamalarda, işyeri organizasyo- nunda veya dış ilişkilerde yeni veya önemli derecede iyileştirilmiş bir ürün (mal veya

Drinking water radioactivity is caused by the presence of natural and technically obtained radionuclides in rivers and lakes and also in underground water sources

We have investigated 15 glass fragments belong to Hellenistic, Roman, Byzantine and Ottoman Periods for determination o f then chemical composition using instrumental

“ölüm ü sakın adam yerine koymayın!..” Adamlar, daha doğru deyişle insanlar ölür; ölüm adam olmadığı için ölmez. îl Taha