• Sonuç bulunamadı

Başlık: SALAMİS-CONSTANTİA KENT PLANLAMASI ÜZERİNEYazar(lar):ÖZTANER, S. Hakan Sayı: 36 Sayfa: 199-214 DOI: 10.1501/Andl_0000000378 Yayın Tarihi: 2010 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: SALAMİS-CONSTANTİA KENT PLANLAMASI ÜZERİNEYazar(lar):ÖZTANER, S. Hakan Sayı: 36 Sayfa: 199-214 DOI: 10.1501/Andl_0000000378 Yayın Tarihi: 2010 PDF"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SALAMùS-CONSTANTùA KENT PLANLAMASI ÜZERùNE

YENù ARAúTIRMALAR:

CARDO

VE

DECUMANUS

S. Hakan ÖZTANER*

Anahtar Kelimeler: Salamis • Constantia •Sütunlu Cadde • Cardo • Decumanus

Özet: Salamis-Constantia kent planındaki yapıların birbirleriyle baølantısını saølayan cadde-lerin yercadde-lerinin bilinmiyor oluûu, kent planlamasına yönelik araûtırmaların gerçekleûtirilmesini gerekli kılmıûtır. 2002-2010 yılları arasında Prof. Coûkun Özgünel baûkanlıøında yürütülen son dönem kazı çalıûmalarıyla Salamis antik kentinin önemli iki ana caddesi saptanmıûtır. Bu caddelerden cardo kentin kuzeyinde yer alan gymnasium, tiyatro, Roma Hamamı gibi kamu yapılarıyla güneyini birbirine baølar-ken, onu kent merkezinde dik kesen doøu-batı yönündeki cadde olan decumanus ise bir liman ve ticaret kenti olan Salamis’in deniz kıyısıyla iç kesimlerinin baølantısını saølamaktadır. Araûtırmalarımız sonu-cunda cardo’nun kuzeyinden decumanus’la kesiûtiøi noktaya kadarki 397 m’si ile decumanus’un batısından doøusuna 273 m uzunluøundaki kısmı saptanmıûtır. Cardo’nun kuzeyinde 4,70 m olan geniûliøi kesi-ûim noktasında 5,60 m’yi bulmaktadır. Buna karûılık decumanus’un geniûliøi 4,35 ila 4,50 m arasında deøiûmektedir. Arkeolojik kazılarda ele geçen bulgulara göre cardo’nun iki farklı yapım evresine iûaret eden üst üste döûenmiû iki döûeme zemini, decumanus’un ise tek evresi saptanabilmiûtir. Sütunlu cadde olarak inûa edilmiû olan cardo’nun ilk evresi M.S. 2. yüzyıla tarihlenebilmektedir. M.S. 4. yüzyıldaki bü-yük depremlerle yıkılan ve düzlemi bozulan sütunlu cadde, 2. evre olarak tanımladıøımız ikinci kat döûemesiyle yeniden kaplanarak onarılmıûtır. ùlk evresinde sütunlu cadde olan cardo’nun 2. evresinde sütunlarının iûlevlerini yitirdiøi, sütun aralarının yıkılan sütunlarına ait baûlık ve gövde parçalarının da kullanıldıøı moloz taû duvar örgüsüyle doldurulduøu tespit edilmiûtir. Mimari ve teknik özelliklerine göre cardo’nun 2. evresi ile benzerlik gösteren decumanus, cardo ile yakın tarihlerde inûa edilmiû olmalı-dır. Her iki caddenin kesiûtiøi kavûak noktasında gerçekleûtirilen çalıûmalarda, caddelerin son kullanım döneminde, M.S. 7. yüzyılın ilk yarısındaki Arap akınlarına karûı inûa edilmiû geç dönem surlarının cardove decumanus üzerine inûa edilmiû olan iki kulesi ve giriû kapısı açıøa çıkarılmıûtır.

NEW RESEARCHES RELATED TO THE CITY PLANNING OF SALAMIS-CONSTANTIA: CARDO AND DECUMANUS

Keywords:Salamis • Constantia • Colonnaded Street • Cardo • Decumanus

Abstract: It was necessary to carry out researches and excavations in order to understand city planning in Salamis-Constantia, since the location of the main streets connecting the buildings in the city were not known. Two main streets of the city have been found during the excavations car-ried out by Prof. Coûkun Özgünel between the years 2002-2010. One of these streets is the cardo which connects the northern part of the city where the public buildings like gymnasium, theatre and Roman bath were located, to the southern part of the city. The other one is the decumanus which crosses the cardo at the city center and connects the east and west

* Yard. Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner, Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coørafya Fakültesi, Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı, Öøretim Üyesi, TR-06100 / ANKARA e-mail: oztaner@humanity.ankara.edu.tr

(2)

from the seaside to the inner parts of the city. As much as we could determine, the total length of the cardo from the north to the intersection point is 397 m and the total length of the decumanus from the the cardo has two pavement layers indicating two different construction phases that one paved on the other while west to the east is 273 m. The width of the cardo at its north is 4,70 m, and 5,60 m at the intersection point while the width of the decumanus varies between 4,35-4,50 m, from intersection point to the east. Based on the archeological findings during the excavations, it was found out that the decumanus has got only one phase. The first phase of the cardo was constructed as a colonnaded street and can be dated to the 2nd century AD. The colonnaded street had been damaged and lost its level in the two big earthquakes in the 4th century AD and it was repaired by paving the second phase pavement. While it was a colonnaded street in its first phase, the spaces between the colon-nades had been covered by rubble stone walls in its second phase and it lost its character of being a colonnaded street. Taking into consideration of the architectural and technical characteristics, the pavement of the decumanus resembles to the second phase of the cardo and can be dated to the same periods with the cardo. At the intersection point of the cardo and the decumanus, it was found out that two towers and a gate belonging to a late city wall were constructed against the Arap raids in the 7th century AD.

Araûtırma Tarihçesi

Kıbrıs Adası’nın doøu kıyısında, gü-nümüzdeki ismiyle Gazi Maøusa körfezi içerisinde yer alan ve adanın en önemli antik kentlerinden biri olan Salamis-Constantia, M.Ö. 11. yüzyıldan M.S. 9. yüzyıla kadarki uzun dönem boyunca yer-leûim görmüûtür1

.

Salamis’te 19. yüzyılın ortalarından itibaren baûlayan küçük çaplı kazı ve araû-tırmaların ardından ilk sistematik kazılar 1889-1890 yıllarında, ùngiliz arkeologlar J.A.R. Munro ve H.A. Tubbs tarafından British Museum adına gerçekleûtirilmiû-tir2. Bu çalıûmalarla birlikte ilk kez Salamis’teki yapıların ve kalıntıların iûlen-diøi kent planı çıkarılmıûtır3

. 20. yüzyılın ilk yarısında yürütülen çeûitli çalıûmaların ardından Kıbrıs Eski Eserler Dairesince, 1952 yılından 1964 yılına kadar kentin kuzeyindeki gymnasium, tiyatro ile

batısın-1 Salamis-Constantia kenti tarihçesi için bkz.

Karageorghis 1969; Özgünel 2009; Öztaner 2004; Pouilloux 1975; Rupp 1997, Senff 2001, Yon 1978.

2 Munro – Tubbs 1891, 59-198; Wilson 1980, 59-70. 3 Munro – Tubbs 1891, Lev. V.

daki nekropol alanındaki kazılara Vassos Karageorghis baûkanlıøında devam edil-miûtir4

. 1964 yılından 1974 yılına kadar Lyon Üniversitesi, F. Courby Enstitüsü adına Jean Pouilloux baûkanlıøındaki Fransız ekip, kentin güneyinde erken yer-leûim alanı olan bölgede, Campanopetra Bazilikası’nda, Zeus Tapınaøı’nda, Yaø ùû-likli Yapıda çalıûmalar yürütmüû5, 1974

yı-lında ùngiliz Okyanus Bilimi

Enstitü-sü’nce su altı çalıûmaları gerçekleûtirilmiû-tir6. 1998 yılından günümüze kadar halen devam etmekte olan, Salamis kenti kazı ve araûtırma çalıûmalarına Doøu Akdeniz Üniversitesi, Arkeoloji Kültür Varlıklarını Araûtırma Merkezi baûkanı Prof. Dr. Coûkun Özgünel7 baûkanlıøında yeniden

baûlanılmıûtır8.

4 Karageorghis 1963, 52-55. 5 Pouilloux 1969, 43-55. 6 Flemming 1974, 163-173.

7 Deøerli hocam Prof. Dr. Coûkun Özgünel’e,

Salamis’te gerçekleûtirdiøimiz çalıûmaların her aûa-masındaki önderliøi, desteøi ve izni için sonsuz te-ûekkür ederim.

(3)

Salamis-Constantia kent planının omurgasını oluûturan, yapıların birbirle-riyle baølantısını saølayan caddelerin yer-lerinin bilinmiyor oluûu, kent planlaması-na yönelik araûtırmaların yapılmasını ge-rekli kılmıûtır. Önceki yıllarda kentteki önemli yapılarda gerçekleûtirilmiû olan ça-lıûmalar sonrasında kentin cadde ve sokak sistemine dair birtakım cadde aksları9 önerilmiûtir. Ancak bunlardan hiçbiri kentin kuzey-güney ve doøu-batı ana aks-larındaki caddelere yönelik bir saptamayı içermemektedir. Son dönem çalıûmala-rında bu amaca yönelik yürütülen araû-tırmalarla Salamis-Constantia kent planı veûehirciliøi hakkında önemli bilgi ve so-nuçlara ulaûılmıûtır (Çiz. 1).

Sütunlu Cadde-Cardo:

ùlk olarak 2002 yılında, Roma Ha-mamı’nın yaklaûık 40 m doøusundaki, Munro ve Tubbs tarafından 1891 yılında yayınlanan kent planında10, altıûardan iki

sütun sırası ûeklinde gösterilen, “kolonad izleri” olarak belirtilmiû alanda çalıûmalara baûlanılmıûtır. Gerçekleûtirilen kazı çalıû-malarıyla kuzey-güney yönünde uzanan, yaklaûık 4,70 m geniûliøinde inûa edilmiû sütunlu cadde açıøa çıkarılmıûtır. Cadde-nin farklı kotlardaki ve cinsteki kireçtaûı döûemeleri ile bordürleri incelendiøinde, iki farklı yapım evresine iûaret eden üst üste döûenmiû iki döûeme yer alır. Cad-denin yan uzun kenarlarında bu evrelere göre farklılık gösteren yapılaûma ve dü-zenlemeler saptanmıûtır. Özellikle kuzey kesiminde, 1. evresi “sütunlu cadde” olan yolun 2. evresinde sütun aralarının moloz taû duvar örgüsüyle doldurulduøu,

sütun-9 Bkz. Callot 1985, Res.1. 10 y. dn.3

larının duvar içerisinde kaldıøı rahatlıkla izlenebilmektedir11 (Res. 1-2).

Söz konusu cadde kentin kuzeyinde-ki, Hamam-Gymnasion Kompleksi,

Amphitiyatro-Stadion, Tiyatro, Roma

Ha-mamı gibi kamu yapılarının bulunduøu alanla bütünleûmiû olup, Roma Hama-mı’nın palestra’sının güneydoøu köûesinde yer alan “Kuzey Kapısı12”ndan baûlayarak kentin güneyine doøru devam etmektedir (Çiz. 1).

Kuzey Kapısı’nın yaklaûık 341 m gü-neyinde, kentin merkezinde, M.S. 7. yüz-yılın ilk yarısında, Arap akınlarına karûı inûa edilmiû olan geç dönem suru13

tara-fından caddenin kesildiøi saptanmıûtır14.

Sütunlu caddenin güneye doøru devamı, 2008 yılında gerçekleûtirilen çalıûmalarla surun kuzeydoøu köûe kulesinin iç kıs-mında tespit edilmiûtir. 7. yüzyıl geç dö-nem surunun, kuzeydoøu köûesinden iti-baren güneye doøru, sütunlu caddenin doøu kenarına paralel olarak devam ettiøi

11 Sütunlu cadde için bkz. Öztaner 2007, 285-296;

Öztaner 2009, 101-120.

12 2003 yılı çalıûmalarıyla ortaya çıkarılan kapı “Kuzey

Kapısı” olarak adlandırılmıûtır. Kuzey-güney yönlü caddeyi kuzeyden sınırlayan bu yapı, cadde üzerin-deki 3,62 m kapı açıklıøına sahip olup, doøu-batı yö-nünde, birbirine 5,65 m mesafede paralel uzanan iki duvar sırasından oluûmaktadır. Ortadaki kapı açıklıøı ile birlikte toplam uzunluøu 15,5 m olan, 0,73 m ka-lınlıøındaki, “atkılı isodomos rektagonal” duvar örgüsü-ne sahip duvarlardan güörgüsü-neydeki ikisi 0,40-0,80 m, kuzeydeki ikisi 1,67-1,78 m yüksekliklerinde koruna gelmiûtir. Kapının 1. evre sütunlu caddeye hizmet ettiøi, 2. evrenin inûası öncesinde kuzey duvar sıra-sındaki kapı açıklıøının örülmesiyle iptal edildiøi tes-pit edilmiûtir.

13 Karageorghis 1969, 197; Callot 1985, 338.

14 Öztaner 2007, 286. M.S. 7. yüzyıldaki Arap

akınları-na karûı Salamis-Constantia’nın merkezinde, kentin küçük bir bölümünü kapsayacak ûekilde inûa edilmiû olan Geç Dönem Suru’nun kuzeydoøu köûe kulesi-nin, sütunlu cadde’yi keserek, caddenin üzerine inûa edilmiû olduøu 2005 yılı kazı çalıûmalarımızda sap-tanmıûtır.

(4)

ve caddenin 2. evresinin üst kotuna otur-duøu saptanmıûtır. Bu durum surun inûası sırasında caddenin yönünün surun yönü-nü tayin ettiøine iûaret etmektedir (Çiz. 2).

Sütunlu caddenin kuzey kesiminde saptanan 4,60-4,70 m geniûliøi, geç dö-nem surunun kuzeyinde 4,80-4,85 m iken, surun güney iç kesiminde kalan kısmında kuzey bölümüne göre 1 m ge-niûleyerek 5,60 m’ye ulaûmaktadır. Kuzey-güney doørultusunda uzanan caddenin güneye doøru geniûliøinin artması, kentin merkezindeki olası kavûak noktasına yak-laûıldıøına dair önemli bir gösterge olmuû-tur. Nitekim 2009 yılı çalıûmalarında, “Kuzey Kapısı”ndan güneye doøru 397 m boyunca devam eden sütunlu caddeyi dik kesen doøu-batı doørultusundaki ilk cadde tespit edilmiûtir (Çiz. 3; Res. 3).

Decumanus

Kavûak noktasında açıøa çıkarılan doøu-batı yönlü caddenin yaklaûık 0,15-0,18 m kalınlıøındaki kireçtaûı döûeme taûlarının, sütunlu caddenin döûeme taûla-rının yönlenmesine dik olarak, 1. evre dö-ûemesinin yaklaûık 0,30 m üst kotunda, 2. evre döûemesiyle yaklaûık aynı seviyede döûeli oldukları saptanmıûtır.

Kavûak noktasından batıya doøru 20 m boyunca gerçekleûtirilen kazılarda, do-øu-batı doørultusundaki caddenin 16,5 m’si açıøa çıkarılmıû, daha batıya doøru olan devamında cadde döûemelerinin sö-külmüû olduøu görülmüûtür (Çiz. 2; Res. 3). Buradaki yüzey dolgusunun çok az oluûu, zaman içerisinde döûeme taûlarının korunmalarına imkan tanımayıp, tarımsal faaliyetler ve diøer tahribatlarla sökülme-lerine neden olmuûtur. Söz konusu cad-denin doøuya doøru devamının

araûtırıl-ması amacıyla kavûak noktasının yaklaûık 41 m doøusunda gerçekleûtirilen kontrol sondajında doøu-batı yönlü caddeye ait döûeme taûları ile caddeyi her iki yandan sınırlayan kuzey ve güney kenarı boyunca devam eden kireç harçlı moloz ve kesme taûlardan inûa edilmiû duvarlar açıøa çıka-rılmıûtır. ùlk aûamada bu noktadan doøuya doøru caddenin 51 m uzunluøundaki kısmı açıøa çıkarılmıûtır (Çiz. 3; Res. 5).

Geniûliøi 4,35-4,45 m olan doøu-batı yönlü caddeye enlemesine yerleûtirilmiû, 0,40-0,80 m arasında deøiûen geniûlikler-deki, 0,10-0,18 m kalınlıøındaki kireçtaûı döûeme taûlarının oturduøu toprak zemi-nin altında daha erken döneme ait döûe-me taûına rastlanılmamıûtır. Caddenin do-øuya doøru devamının aranması amacıyla, ikinci aûamada yaklaûık 63 m daha doøu-da gerçekleûtirilen kazılarla caddenin 22 m uzunluøundaki kısmı açıøa çıkarılmıûtır. Bu kısımda caddenin, döûeme taûlarının döûeniû yönlerindeki küçük farklılıklar ile mevcut aksından güneydoøuya doøru yaklaûık 1,3 m kadar sapma yaptıøı tespit edilmiûtir (Çiz. 3; Res. 4).

2010 yılında, caddenin yeni doørultu-suna göre, 55 m daha doøuda gerçekleûti-rilen sondajlarla doøu-batı yönlü caddeye ait döûeme taûları ile her iki uzun kenarına paralel uzanan, harçlı moloz taûtan inûa edilmiû güney ve kuzey duvarları açıøa çı-karılmıûtır. 0,50 m kalınlıøa sahip güney kenar duvarı 0,37 m yüksekliøinde, 0,45 m kalınlıøındaki kuzey kenar duvarı ise 0,25 m yüksekliøinde koruna gelmiûtir. Caddenin geniûliøi bu kısımda 4,50 m ola-rak ölçülmüûtür. Alandaki yoøun kum dolgusu nedeniyle, caddenin doøuya doø-ru devamının araûtırılması için caddenin güney yarısında, 3 m geniûliøinde 16 m

(5)

uzunluøundaki bir alanda çalıûmalar yürü-tülmüûtür. Bu alanda 8 m boyunca kesin-tisiz devam eden cadde döûemesinin üze-rine geç dönem yerleûimleüze-rine ait duvarla-rın, döûemelerin inûa edilmiû olduøu sap-tanmıûtır. Caddenin mevcut aksında, do-øuya doøru gerçekleûtirilen kontrol son-dajlarında caddeye ait herhangi bir bulgu ele geçmemiûtir. Bu durum caddenin ku-zeydoøuya doøru bir sapma yapmıû olma-sı ihtimalini düûündürmektedir. Geç dö-nem duvarlarının üzerine inûa edildiøi kı-sımda caddenin güney kenar duvarının da kuzeydoøuya doøru yönlenmiû oluûu bu olasılıøı güçlendirmektedir. Bu durumda, cadde, önceki sapma yaptıøı alanın batı-sındaki aksına tekrar oturarak doøuya doøru yönlenmektedir (Çiz. 1). Kum te-peleriyle kaplı olan bu güzergâhta gele-cekte gerçekleûtirilecek çalıûmalar kesin sonuçlara ulaûılmasını saølayacaktır. 2010 yılı çalıûmaları sonucunda, doøu-batı doø-rultusundaki caddenin en batısıyla en do-øusu arasında tespit edilebilen toplam uzunluøu 273 m’ye ulaûmıûtır.

Deøerlendirme

Roma Dönemi kent planlamasında, kuzey-güney doørultusunda uzanan cadde “cardo”, doøu-batı yönünde cardo’yu dik kesen cadde ise “decumanus”tur. Dolayısıy-la, Salamis’te son dönem kazı çalıûmala-rıyla saptanan, kent merkezinde kesiûen bu iki ana caddeden, kentin kuzeyindeki kamu yapılarıyla güneyini baølayan sütun-lu cadde, cardo, onu dik kesen deniz kıyı-sıyla iç kesimler arasında doøu-batı yö-nünde inûa edilmiû cadde ise decumanus’tur.

Her iki caddenin kesiûtiøi kavûak noktasında gerçekleûtirilen çalıûmalarda,

M.S. 7. yüzyılda kentin merkezini çevrele-yen geç dönem surlarının, cardo ve

decumanus üzerinde inûa edilmiû olan iki

kulesi ve giriû kapısı açıøa çıkarılmıûtır (Çiz. 2; Res. 3). Geç dönem surunun ge-nelinde olduøu gibi, kulelerin inûasında kireçtaûı kesme blok taûlar ile sütun göv-deleri gibi yapı elemanlarının devûirme malzeme olarak kullanılmıû olduøu gö-rülmektedir. Kuzey güney doørultusunda ilerleyen 1,90 m kalınlıøındaki sur hattın-dan 3,80 m doøuya doøru çıkıntı yapan Kuzey Kule 5,70x5,30 m, Güney Kule 5,50x5,80 m boyutlarındadır15. Decumanus üzerinde, birbirlerine 2,90 m uzaklıkta in-ûa edilmiû olan Kuzey ve Güney Kuleler ile kontrolü saølanan bir giriû kapısı inûa edilmiûtir. Kulelerin birbirlerine bakan yüzlerine dayanan karûılıklı iki pilaster’le16

oluûturulmuû kapı açıklıøı 1,85 m geniûli-øinde olup, tabanda dik olarak yan yana yerleûtirilmiû iki beyaz mermer bloktan oluûan, 0,52 m kalınlıøındaki bir eûik yer alır. Eûiøin batısında, 0,60 m geniûliøinde, 0,20 m yüksekliøinde kireçtaûı bloklarla inûa edilmiû bir basamak ile decumanus’un döûeme seviyesine inilmektedir. Basama-øın pilaster’lerle köûe yaptıøı her iki tarafta

15 Kuzey Kule üzerinde yapılan çalıûmalarla yüzeyden

itibaren yaklaûık 0,30 m derinliøe inilerek kulenin güney ve doøu duvarları tamamen ortaya çıkarılmıû-tır. Kuzey Kulenin güney ve batı duvarlarının kalın-lıøı 1,20 m, kuzey ve doøu duvarlarının kalınkalın-lıøı 1,30 m’dir. Güney Kule üzerinde yapılan çalıûmalarla da yüzeyden yaklaûık 0,50 m derinliøe inilerek doøu ve güney duvarları tamamen ortaya çıkarılmıûtır. Güney Kulenin batı ve güney duvarlarının kalınlıøı 1,30 m, kuzey ve doøu duvarlarının kalınlıøı 1,20 m’dir. Ku-leler, birbirlerine harçla baølanmıû kireçtaûı kesme blok taûlarla inûa edilmiûtir.

16 Kulelerin birbirlerine bakan yüzlerinin orta kısmında

yer alan pilaster’lerden kuzeydeki pilaster 0,48 x 0,61 m, güneydeki pilaster 0,52 x 0,52 m boyutlarında olup kuzeydeki 0,69 m, güneydeki 1,20 m yüksekli-øinde koruna gelmiûtir.

(6)

0,18 x 0,22 m boyutlarında kapıya ait ah-ûap dikme yuvaları mevcuttur. Kuzey ve Güney kulelere giriû, batı yüzlerindeki cardo’ya açılan kapı açıklıklarıyla17

gerçek-leûtirilmektedir (Res. 3).

7. yüzyıl geç dönem surunun kuzey-doøu köûesinin cardo’yu keserek üzerine inûa edilmiû oluûu, surun inûası sonrasın-da kentin kuzeyindeki büyük kamu yapı-larıyla güneyi arasındaki cadde baølantısı-nın kesilmiû olduøunu göstermektedir. Ancak geç dönem surunun doøu kenarı-nın cardo’yu içerisine alarak ve ona paralel inûa edilmiû oluûu, caddenin sur içerisinde kuzey-güney aksında bir iç ulaûım hattı olarak kullanılmıû olduøunu düûündür-mektedir. Bu durumun aksine doøu-batı doørultusundaki denize doøru giden

decumanus’un surla kapatılmayıp, caddenin

geçtiøi hat üzerinde kulelerle koruma altı-na alınmıû bir sur giriû kapısının inûa edilmiû olduøu görülmektedir (Çiz. 2). Kenti denize baølayan decumanus’un, Arap akınlarına karûı inûa edilmiû surun yapımı sırasında da kullanılmaya devam edilmiû olması, geç dönemde bile kent için, bu caddenin stratejik ve yaûamsal önemini göstermektedir.

Salamis-Constantia, liman kenti ola-rak deniz ticareti sayesinde adanın ve do-øu Akdeniz’in önemli ve büyük kentle-rinden birisidir. 2009-2010 kazı çalıûmala-rıyla açıøa çıkardıøımız decumanus, konu-mu ve yönleniûi itibarıyla, kenti denize baølayan ana cadde olarak liman caddesi hüviyetindedir. Gerek kentte gerçekleûti-rilmiû su altı araûtırmalarıyla18, gerekse

doøu Akdeniz’deki kıyı bantlarındaki

de-17 Kuzey kulenin kapı açıklıøı 0,75 m, güney kuleninki

0,86 m geniûliøe sahiptir.

18 Flemming 1974, 164.

øiûimleri araûtıran bilimsel çalıûmalarla19

, Salamis-Constantia’nın antik dönem kıyı ûeridinin günümüze kadar deøiûime uø-ramıû olduøu anlaûılmıûtır. Kentin güne-yinde var olduøu düûünülen limanı dıûın-da, baûka bir limanının daha olması mümkündür20. Bu limanın yerinin

sapta-nabilmesi için su altı araûtırmaları kadar, ticari ürünlerin taûındıøı, kentle deniz ara-sındaki baølantının saølandıøı caddenin yönleniûi, dolayısıyla decumanus’un denize doøru devamının araûtırılması önem ta-ûımaktadır. Decumanus’un koruna gelen mevcut yönleniûinin, denizde kıyıya para-lel uzanan kayalıklar arasındaki liman aøzı diyebileceøimiz alana ve kıyı ûeridinde günümüzde de hala algılanabilen koya doøru devam ettiøi görülmektedir.

Sonuç olarak, decumanus’un da, sütun-lu cadde cardo’nun da kent yaûantısı içeri-sinde uzun yıllar boyunca kullanılmıû ol-dukları görülür. Bu kullanım döûeme taû-larının üzerindeki araç sirkülasyonuna baølı teker aûındırmasıyla oluûan tekerlek izlerinden anlaûılmaktadır. Her iki cadde-deki teker izlerinin incelenmesinden, bun-ların yaklaûık 1,30 m teker aks açıklıøına sahip arabalara ait oldukları saptanmıûtır. Bu geniûlikteki aks ölçüleri, genel sabit bir aks açıklıøı ölçüsü olmasa da 1,30 m21

olan ortalamaya uymaktadır.

Kazı çalıûmaları sonucu ele geçen ar-keolojik verilere dayanarak sütunlu cadde

cardo’da iki yapım evresi saptanırken,

decumanus’un tek yapım evresi olduøu

an-laûılmaktadır. Mimari ve teknik özellikle-rine dayanarak Roma Dönemi’ne tarihle-yebileceøimiz caddelerin yapım tarihleri

19 Dalongeville – Sanlaville 1980, 19-32. 20 Flemming 1974, 166.

(7)

ve evreleri, kentteki diøer yapılarda oldu-øu gibi, Salamis’teki yaûamı derinden etki-lemiû olan depremlerin tarihleriyle iliûkili olmalıdır. Genel olarak cardo ve

decumanus’un tarihlendirilmesinde Salamis

kenti kamu yapılarının inûası bize yol gös-termektedir.

M.S. 1. yüzyılın hemen baûındaki depremin ardından, Augustus Döne-mi’nde, kentin kuzeyinde, yıkılan

gymnasion, büyük bir hamamı da içeren bir

kompleks haline getirilerek onarılmıû22 ve

tiyatro inûa edilmiûtir23. M.S. 76-77

yılla-rında meydana gelen depremlerin ardın-dan imparator Trajan’ın ve daha sonra Hadrian’ın Salamis’e yardım ve inûa faali-yetlerinde bulundukları, kentin hamisi ol-dukları yazıtlar vasıtasıyla bilinmektedir24. M.S. 332 ve 342 yıllarında meydana gelen depremler ise Salamis’i büyük ölçüde yıkmıûtır. ùmparator II. Constantius (M.S. 337-361) tarafından ûehrin yeniden inûa edilebilmesi için kente yardımlarda bulu-nulmuû, kent halkı dört yıl süreyle her türlü vergiden muaf tutulmuûtur. Salamis’te yeniden kurulan kentin adı im-paratorun onuruna Constantia olarak de-øiûtirilmiûtir25

.

Bu tarihsel süreç içerisinde, M.S. 2. yüzyılda, kentteki inûa faaliyetlerine baølı olarak, kent planlamasında ve yaûamında önemli yer tutan sütunlu cadde-cardo inûa edilmiû olmalıdır26

. Roma Dönemi mima-risinde sütunlu caddeler anıtsal mimarinin bir parçası olarak karûımıza çıkar. Kentle-rin baûlıca yapılarından ve gösteriû

unsur-22 Karageorghis 1969, 168.

23 Isler 1994, 285; Karageorghis 1963, 52. 24 Karageorghis 1962, 399; Rupp 1997, 457. 25 Karageorghis 1982, 187-189.

26 Öztaner 2007, 288-289.

larından birisi haline gelen sütunlu cadde-lerin, özellikle M.S. 2. yüzyılda Anado-lu’da, Suriye gibi doøu eyaletlerinde yayı-lım gösterdiøi bilinmektedir27. ùlk

evre-sinde, sütunlu cadde olarak inûa edilmiû olan cardo olasılıkla M.S. 4. yüzyılda mey-dana gelen depremlerde kentteki diøer yapılar gibi tahrip olmuû, sütunları yıkıl-mıû, düzlemini kaybetmiûtir. Bu tarihten sonra, cardo’nun sütunlarının iûlevlerini yi-tirdiøi, sütun aralarının sütunlara ait par-çalarla ve moloz taû duvar örgüsüyle dol-durulduøu, zemininin 2. evre olarak ta-nımladıøımız ikinci bir döûemeyle yeniden kaplanarak onarıldıøı kazılar sonucunda açıøa çıkarılan bulgular ve sikkeler yardı-mıyla tespit edilmiûtir28.

Kent merkezinde kesiûen iki

cadde-den decumanus’un döûeme taûlarının,

cardo’nun 1. evre döûemesinin üst

kotun-da, 2. evre döûemesiyle yaklaûık aynı sevi-yede döûeli olduøu saptanmıûtır. Ayrıca bu kesimde, mimari ve teknik özellikleri-ne göre decumanus, cardo’nun ikinci evre-siyle benzerlik göstermektedir. Bu verilere dayanarak, kavûak noktasındaki

decumanus’a ait döûeme taûlarınn cardo’nun

2. evre döûemesiyle aynı tarihlerde inûa edildiklerini söyleyebiliriz. Ancak kavûak dıûında, kentin doøu-batı yönündeki ana caddelerinden birisi olan decumanus’un tümünün ilk kez M.S. 4. yüzyıldaki dep-remlerin ardından inûa edilmiû olduøunu söylemek kent planlaması ve tarihi açısın-dan çok geç bir tarih olacaktır. Bu neden-le decumanus’un, cardo’nun da inûa edildiøi, M.S. 2. yüzyılda kentte gerçekleûen imar faaliyetleri kapsamında inûa edilmiû olma-sı mümkündür. Önümüzdeki yıllarda

27 Crema 1959, 349; Gros 1996, 106. 28 Öztaner 2007, 288-289.

(8)

decumanus’ta gerçekleûtirilecek kazı çalıû-maları bu yönde daha kesin tarihleme kri-terlerine ulaûılmasını saølayacaktır.

M.S. 2. yüzyıldan, M.S. 7. yüzyıldaki Arap akınlarına kadar kullanıldıøını dü-ûündüøümüz, farklı akslarda inûa edilmiû olan bu caddeler, Salamis-Constantia kent tarihi ve planlamasında önemli bir yer tutmaktadır. Kentin kuzeyiyle güneyini, doøusuyla batısını birleûtirerek, kent mer-kezinde birbirlerini dik kesen bu iki cadde boyutları ve konumları itibarıyla kentin iki ana arteri olan cardo maximus ve decumanus

maximusolmalıdır.

Salamis-Constantia’nın cadde ve so-kak sisteminin saptanmasına yönelik gele-cekte yapılacak çalıûmalarda, kentteki ya-pılarla birlikte, açıøa çıkardıøımız iki ana cadde cardo maximus ve decumanus maximus ile olasılıkla kentteki cadde güzergâhlarını izleyerek inûa edilmiû olduøunu düûündü-øümüz 7. yüzyıl geç dönem surları önemli bir rol oynayacaktır.

Çizim ve Resim Listesi:

Çizim 1. Salamis-Constantia 2010 yılı kent planı (Çizim: E. Erdem Öztaner).

Çizim 2. Cardo ve decumanus’ un kesiûtiøi kav-ûak noktası ve 7. yy surları (Çizim: E. Erdem Öztaner).

Çizim 3. Kent merkezinde açıøa çıkarılan

cardo ve decumanus (Çizim: E. Erdem

Öztaner).

Resim 1. Sütunlu Cadde-cardo’nun kuzey ke-simi görünüûü (S. Hakan Öztaner).

Resim 2. Sütunlu Cadde-cardo’nun I.-II. evre döûemeleri (S. Hakan Öztaner).

Resim 3. Cardo ve decumanus’ un kesiûtiøi kavûak noktası batıdan görünüûü (S. Hakan Öztaner).

Resim 4. Decumanus’un güneydoøu sapma yaptıøı nokta, doøudan görünüûü (S. Hakan Öztaner).

Resim 5. Decumanus’un batıdan doøuya doø-ru görünüûü (S. Hakan Öztaner).

(9)

KAYNAKÇA

Adam 1994 J. P. Adam, Roman Building, Materials and Techniques (1994). Callot 1985 O. Callot, “Salamine-Constantia. Note de Numismatique et

de Topographie d’Époque Byzantine”, RDAC 1985, 335-339.

Crema 1959 L. Crema, L’Architettura Romana. Enciclopedia Classica, III, 12,1(1959).

Dalongeville – Sanlaville 1980 R. Dalongeville – P. Sanlaville, “Les Changements de la Ligne de Rivage en Méditerranée Orientale à l’Époque Historique. Exemple de la Cote Levantine”, içinde: Salamine de Chypre Histoire et Archéologie. États des recherches. Actes du

Colloque International no:578 CNRS (1980) 19-32.

Flemming 1974 N. Flemming, “Report of Preliminary Underwater

Investigations at Salamis, Cyprus”, RDAC 1974, 163-173. Gros 1996 P. Gros, L’Architecture Romaine du Début du IIIe siècle av.J.C. à

la Fin du Haut-Empire 1 Les Monuments Publics (1996).

Isler 1994 H. P. Isler, “Cipro, Salamina, Salamis, Cyprus”, içinde: P. Ciancio Rosesetto – G. Pisani Sartorio (derl.), Teatri greci e

romani alle origini del linguaggio rappresentato III (1994) 285-286.

Karageorghis 1962 V. Karageorghis, “Fouilles de Salamine”, BCH 86, 1962, 396-405.

Karageorghis 1963 V. Karageorghis, “Excavations at Salamis, 1963”, RDAC 1963, 52-55.

Karageorghis 1969 V. Karageorghis, Salamis in Cyprus, Homeric, Hellenistic and

Roman (1969).

Karageorghis 1982 V. Karageorghis, Cyprus from the Stone Age to the Romans (1982).

Munro – Tubbs 1891 J. A. R. Munro – H. A. Tubbs, “Excavation in Cyprus 1890, Third Season’s Work, Salamis”, JHS 12, 1891, 59-198. Özgünel 2009 C. Özgünel, “Kıbrıs Salamis Kazılarının Dünü ve Bugünü”,

Anadolu/Anatolia 33, 2007 (2009) 1-8.

Öztaner 2004 S. H. Öztaner, “Salamis Antik Kenti”, Anadolu/Anatolia Ek Dizi 1 (2004) 197-207.

Öztaner 2007 S. H. Öztaner, “Salamis Sütunlu Caddesi-Özgünel Yolu”, içinde: E. Öztepe – M. Kadıoølu (derl.), Patronus, Coûkun Özgünel’e 65 Yaû Armaøanı-Festschrift für Coûkun Özgünel zum

65.Geburtstag (2007) 285-296.

Öztaner 2009 S. H. Öztaner, “Colonnaded Street at Salamis”,

Anado-lu/Anatolia 33 2007 (2009) 101-120.

Pouilloux 1969 J. Pouilloux, “Fouilles à Salamine de Chypre (Mission Française 1964-1968)”, RDAC 1969, 43-55.

(10)

Pouilloux 1975 J. Pouilloux, “Athenes et Salamine de Chypre”, RDAC 1975, 111-121.

Rupp 1997 D. W. Rupp, “Salamis”, The Oxford Encyclopedia of Archaeology

In the Near East 4, 1997, 456-458.

Senff 2001 R. Senff, “Salamis”, DNP 10 (2001) 1243-1244.

Wilson 1980 W. Wilson, “The Tubbs-Munro excavations at Salamis

1890”, içinde: M. Yon (derl.), Salamine de Chypre Histoire et Archéologie. États des recherches: Lyon, 13-17 mars 1978, Actes du

Colloque International no:578 CNRS (1980) 59-70.

Yon 1978 M. Yon, “Salamine de Chypre, Histoire et Archéologie.

(11)
(12)
(13)
(14)

Resim 1

(15)

Resim 3

(16)

Referanslar

Benzer Belgeler

Monthly variations and the effects of host size on parasite prevalence and mean intensity were examined in common carp (Cyprinus carpio L., 1758) from Beyşehir Lake in Turkey..

The widespread species here belong to the families Amaranthaceae (syn: Chenopodiaceae) and Plumbaginaceae (Kurt et al, 2006). Steppe vegetation in Turkey occupies large areas

Of course, studies on mtDNA and NRY data do not have the statistical power to determine immediate group identities and the complex nature of human interactions throughout history

Sanatçının resminde Doğu sanatı etkisi genel olarak tüm yaşamına yayılsa da, özellikle söz konusu zaman aralığında, ressam Doğu sanatına ilgi duyarak bu

doğum yı ldönümü 2 aralı k 1949 da, Büyük Türk Şairi Yahya Kemal Beyatl ı 'n ın 65 inci y ı ldönümü, yurd ölçüsünde bir ilgi ve sevinçle kutland ı ; müstesna bir

Yahudi kaynaklarında yer alan bilgilere göre, Mūsā’nın çadırını ordugâhın dışında kurması, gizli bir şekilde İsrailoğullarının kadınlarını çadırına alarak

“Adli Muhasebe ve Adli Muhasebecilik Mesleğinin Ne Olduğu, Denetim Sektöründe Farkındalığı ve Geliştirilmesine Yönelik Öneriler Üzerine Bir Değerlendirme”,

Eyüp Şahin’e, bu ve bundan sonraki sayılarda sağlayacakları katkılar için değerli yayın ve danışma kurulu üyelerine ve bu sayıdaki değerli çalışmalarını