• Sonuç bulunamadı

Tekin Artemel

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tekin Artemel"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TEKİN

ARTEMEL

resim sergisi

7 kasım -26kasım 1983

ÜMİT YASAR

SANAT GALERİSİ

İstiklal Cad. Paşabahçe Yanı.Terkos Çıkmazı, Yapıkur Hanı Kat 1, No.27-34 Beyoğlu-lstanbul / Telefon: 1449633

(2)

TEKİN

ARTEMEL

ÜMİT YASAR

SANAT GALERİSİ

istiklal Cad. Paşabahçe Yanı

Terkos Çıkmazı, Yapıkur Hanı Kat 1, No.27-34 Beyoğlu-istanbul/Telefon: 1449633

(3)

Ö

Z

G

E

Ç

M

İŞ

İ

* +

10 Mart 1942 de İstanbul'da doğdu, ilk ve Orta öğrenimini aynı kentte tamamladı. 1962-63 öğrenim yılında ist.Ünv.Ed.Fak. Felsefe bölümüne girdi. Üniversite yıllarına koşut yayın uğraşları sırasında, kitap kapakları yaptı, çocuk kitapları resimledi, desen ve karikatürlerini çeşitli sanat dergilerinde ya­ yımladı.

1968-70 yılları arasında askerlik nedeniyle ara verdiği yayın uğraşı yeni bir dönemin

başlangıcı oldu. Atölye çalışmalarına başladı. Bu dönemi izliyen yıllar içinde Karma, Gurup sergilerine katıldı. On yılı aşkın bir çalışmanın sonunda ilk kişisel sergisini açtı. Ekim 1981 O günden, bu güne yaşamını sadece resim yaparak sürdürmektedir,

özel ve Kamu Kuruluşları Koleksiyonlarında resimleri bulunmaktadır.

(4)

S

E

R

G

İL

E

R

İ

1978 ''SANAT78" (Atatürk Kültür Merkezi)

1981 1. Kişisel Sergi (Ümit Yaşar Sanat Galerisi)

1981 2. İstanbul sanatçıları açıkhava sergisi 1982 2. Kişisel sergi (Ümit Yaşar Sanat Galerisi)

1983 BİRLEŞİK Resim Sergisi (Caddebostan Güzel Sanatlar Galerisi)

1983 3. Kişisel sergi (Tanak Sanat Galerisi) 1983 4. Kişisel sergi (Ümit Yaşar Sanat Galerisi)

(5)

Yayın ve edebiyat çevremizin kitap

illüstrasyonlarıyla tanıdığı Tekin Artemel'in (d. 1942), kırk guvaş çalışmasını içeren ilk kişisel sergisi Ümit Yaşar Galerisi'nde açıldı. Anıların, tasarım yeteneğinin büyük ölçüde payı olan Artemel'in resimleri içinde yaşadığı çevreyi ve insan gerçeğimizi çok iyi

tanımadan gelen sağlıklı bir gözlemin ürünleri. Kuledibi, Beyoğlu sokakları, lunaparklar, istasyonlar, pazaryerleri, iskeleler (Samatya, Kandilli iskelesi), sokaklar, taşıtlar, Avşa adası gibi kalabalık, çok figürlü yasam çevreleri, yeteneğini akademik eğitim dışında kendi çalışmasıyla geliştiren Artemel'de çok titiz, arınmış ve yetkin bir grafik işçiliği naif öğeleri de içeren bir yaklaşımla resmine katmaktadır.

Kuledibi'nde antik bir kentin tarih ve insan çelişkisini yansıtırken, bir deniz kıyısında uzakta tek tekne ile özdeşleşen insan

yalnızlığını simgeliyor. Bulutsu bir ortamla bir zaman boyutu, bir gizem, bir düş derinliği kattığı kimi resimlerinde ise olması gerekeni, sorunsal olanı, çelişkileri yakalama çabası belirmekte. Yoğun bir insan ve kent dokusunu çok özenli, ayrıntılı ve dengeli bir grafik düzenle birleştiren resimleri kendi içinde tutarlı bir bütünlük kurmaktadır. Kalabalıklar içinde insanların yalnızlığına değinen birkaç tablosu, "Tarladan Dönüş" konulu kırsal bir düzenlemesi anılarıyla bütünleşen yaşam çevrelerinde Artemel'in resmi grafik niteliklerin ötesinde duyarlı, şiirsel, yorumlayıcı özelliklere de yabancı kalmıyor.

Geçen yıl Ümit Yaşar Galerisi'nde açtığı ilk sergisiyle ilgi çeken Tekin Artemel (d. 1942), gene aynı galeride düzenlenen yeni sergisinde son çalışmalarından yirmi dokuz yağlı boyasını biraraya getirdi. Uzun yıllar kitap illüstrasyonu uğraşından gelen çok titiz, arınmış bir sanat emeğini, özenli bir grafik işçiliğini içeren bu resimler antik bir kentin tarih ve insan çelişkileri arasında yaşayıp bıraktıklarımız, yalnızlık ve anılarla anlamlı bir bağlantı kurmaktan da geri kalmıyor. Galata Kulesi, istasyonlar, çarşı ve pazar yerleri gibi yoğun bir kent dokusunu, figür istiflerini özenle işleyen Artemel'in resimleri kuru bir gerçekçilikten çok geçmişle günümüz arasında bir hesaplaşmanın yorumlayıcı özelliklerini açılıyor. Bir bölümünde topraksı renklerin, bir bölümünde lacivert/mor değişimlerin egemen olduğu düzenlemelerin çoğunda sisli, karanlık bir ortamı yırtmaya çalışan bir umut aydınlığı beliriyor. AHMET KOKSAL (1981-1982)

(6)

Sanırım, 1981 yılının bir kış günüydü. Koltuğunda bir dosyayla, sakalları hayli uzamış, biraz da bu nedenle yaşından fazla gösteren aydınlık bakışlı ve çelebi görünüşlü bir sanatçıyla tanıştım Galeri'de. "Ü m it abi" diyerek girişti söze, kısa kısa cümlelerle kendini tanıttı, sonra yanında getirdiği resimlerini gösterdi, ilk görüşte sevdim bu utangaç, alçakgönüllü, mert ve iyi yürekli insanı. Böylece başladı dostluğumuz, ağabey-kardeş, galerici-sanatçı ilişkilerimiz. Sonra aynı yılın Ekim ayında ilk sergisini açtık Tekin Artem el'in. Umduğumuzun üstünde ilgi gördü ilk sergisi de, bir yıl sonra açtığımız ikinci sergisi de... Hemen hemen tüm resimleri satıldı. Sergi dışı arada getirdikleri de öyle. Bir çok sanatsever dost, onu yakından tanımasalar da resmiyle bir ilişki, bir bağlantı kuruverdiler. Sık sık "Tekin'den ne haber? Yeni bir şeyler var mı?” diye sorar oldular. Böylece Tekin, bileğinin hakkıyla ve sanat güçüyle resim ortamında kendine özgü bir yer buldu, her yapıtıyla ayrı mesajlar verdi resim sevenlere, onlarla arasında sağlam köprüler kurdu, kendisini de resmini de en zor beğenenlere bile kabul ettirdi, sevdirdi kısa zamanda. Peki, ne var Tekin'in resimlerinde? Söyliyeyim: Güzelim doğası ve tarihiyle İstanbul var, yorgun ve telaşlı Istanbul jnsanı var, insan-kent çelişkisiyle insan-doğa’ ilişkisi var. Bir minyatür gibi işlediği bazı resimlerinde balıkçısıyla, dolmuşcusula, garsonuyla, çımacısıyla çeşitli kesimlerden insan tiplerini sürekli bir devinim halinde görürüz. Bazı resimlerindeyse; bir arka odanın, bir meyhane köşesinin buruk yalnızlığını duyarız, insan figürleriyle Istanbulun yapıları ve doğası kadar eşyaya da ayrı bir önem verir Tekin. Eski bir gramofon, bomboş bir masa, yapayalnız bir kayık çoğu zaman hüzünlü bir hava katar resimlerine.

Dostum Tekin Artemel'in resmi üzerine daha fazlasını yazmak bana düşmez elbette. Değerli sanat eleştirmenlerimizin işi bu. Ben sadece sevecen bir sanatçıyı ve onun şiirli, renkli dünyasını anlatmağa çalıştım. Tekin'in giderek kendi kendisini aşacağına inanıyorum.

(7)
(8)
(9)

Daima sanatın, sanatçının yanında

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, Çizelge 3.1.’de verilen Konya ili sınırları içerisinde yer alan 8 adet meteoroloji istasyonundan 1972-2011 döneminde kaydedilen yıllık mutlak maksimum

Çizelge 6.108 : G ses yüksekliği parametresinin küçük hacimli formlarda orta aks alıcıları için değişimi ...262 Çizelge 6.109 : C80 netlik parametresinin tavan

Vilâyet erkânı ile birlikte cesedi tetkik eden Vali Refik Mümtaz Paşa, cesedin, eşkâlinden ve üniformasından Halil Beye ait olduğuna şüphe etmemekle beraber

Sonuç olarak; torakal ve lomber patlama kırıklarının cerrahi yönetiminde uzun segment posterior enstrüman- tasyon ve füzyon tekniği radyolojik olarak sagital

While it was not detected a significant difference for HBsAg, the seroprevelance of anti-HBs was significantly higher in the <20 age group (p = 0.001). While AST and ALT levels

İşte Kadını Tanımak bu türden bir ya­ pıt: Tıp biliminin ışığında, ama akıcı ve tertemiz bir Türkçeyle yazılmış yapıtın en önemli iki özelliği;

Antik kentin kurtarılması için mücadele veren girişim grubu, Avrupa’nın en prestijli Kültür Mirasını Koruma Kurumu Europa Nostra taraf ından üstün hizmet ödülüne

備急千金要方 肺臟方 -積氣第五 原文