-TT-
53
YAPI ve KREDİ
B A N K A S I
Kültür ve Sanat Hizmetlerinden :Sergi
Kelaynak Geronticus eremita
K E L A Y N A K
Tablolar : Salih Acar
Fotoğraflar : Udo Hirsch
(GALATASARAY) 1 Ocak — Çarşamba 31 Ocak — Cuma 1975
il
k
^Kelaynaklar
Doğayı koruma çabalan ve çevre sorun lar çalışmaları ülkemizde çok yenidir. Pek çok ülke ise, bu işe başladıklarında geç kaldıklarını anladılar. O güne kadar ülkelerindeki pek çok canlının nesli tü kenmiş, nehirler, denizler çevresinde ve içinde yaşayan canlıların hayatlarını teh likeye sokacak derecede kirlenmiş, pek çok göl ilerisi düşünülmeden kurutul muş, ormanlar tüketilmiş, buralarda yaşayan canlılar, bir daha gelmemek üzere başka yerlere göç etmişler veya yok olmuşlardır.
Oysa, bizim için henüz o kadar geç sa yılmaz. Üç kıta arasında bir köprü du rumunda olması ülkemize üzerinde ya şayan bitki ve hayvan türleri yönünden büyük çeşitlilik kazandırmıştır. Bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi, bilerek veya bilmeyerek doğal kaynaklarımızı tüketmek için elimizden geleni yapmak tayız.
Bir zamanlar Orta Avrupa'da bile çok yaygın bir şekilde bulunan kelaynaklar, X V II. Yüzyıldan sonra, bu kıtada tama men ortadan kalkmışlardır. Oysa, İsviç re'de Mezolitik devre ait fosillerinin bu lunması, bu kuşun dünyanın çok eski bir yerlisi olduğunu göstermektedir. Kurbağa, çeşitli böcek ve kurtçuklarla beslenen kelaynaklar, bugüne kadar dünya ekolojik dengesi içinde faydalı ol muşlardır ve bu yüzden eski Mısır'da kelaynak ve akrabası kuşlar kutsal sa yılm ışlardır. Son senelerde,
yeryüzün-deki son iki kuluçka merkezinden Fas kolonisi çevresinde bir baraj yapımı planlandığından, Birecik ilçesinin için deki kayalıklar, kelaynakların nesilleri ni sürdürebilecekleri son duraktır. Tür kiye'de Orman Bakanlığı tarafından bu kuşun öldürülmesi 1956'dan beri yasak lanmış durumdadır.
Kelaynaklar Birecik'te Meydan ve Ka yabaşı mahallelerinin tam ortasındaki kalker kayalıklar üzerinde adeta bir kel aynak mahalesi kurmuşlar, daha doğru su onların mahallesine insanlar komşu gelmişler. Kelaynaklar da, ne yazık ki, doğal içgüdülerini değiştirmeyi akıl ede miyorlar, evler de gittikçe onların yuva larına doğru yükseliyor. 1953'te 500 çiftten fazla olan kelaynaklar, gün geç tikçe yuva yaptıkları alan daraldığından ve çeşitli çevre sorunları yüzünden, kor kunç bir hızla azalmaya başlamışlar. 1962'de 120, 1964'de 70, 1967'de 50, 1970'de 36, 1972'de yalnız 26 çift kel aynak Birecik'te yuva yapabilmiştir. Bu durumun kelaynak neslinin tamamen yeryüzünden silinmesi anlamına geldi ğini gören Türkiye Millî Parklar Dairesi ve W.W.F. (Dünya Yaban Hayatını Ko ruma V akfı) yöneticileri 1972 yılından itibaren, kelaynakların korunup yaşa- tılabilmesi için bir proje uygulamaya karar vermişler ve kuşların gözlemi ve incelenmesi işini, Alman araştırması ve yaban hayatı fotoğrafçısı Udo Hirsch'e vermişlerdir. Yapılan gözlemler sonun da, yuvaların bulunduğu kaya
oyukları-nın genişletilmesine ve yuvaların altında bir park yapılmasına karar verilmiştir. 1973 Ocak ayında kayalar oyularak yu valar genişletilmiştir. Projenin devamın da ise, özel ve tüzel kişilerin el ele ve rerek çalışmamaları için bir sebep ol madığı inancındayız. Ancak bir kısmı
gerçekleştirilebilen proje ile, kuşların sayısı artmaya bile başlamıştır. 1971' de 11, 1972'de ise yalnız 8 yavru yetiş tirebilen kelaynaklar, 1973'te 22 yavru yeti şti rebi 1 m i şlerdi r .
Pek çok konuda biraraya gelemiyen ulus lar bile, yaban hayatının ve doğal
de-ııı ıı
ğerlerin korunması konusunda binleşe biliyorlar. Pekçok uluslararası kuruluş büyük paralar sarfederek kaybolmakta olan doğal değerleri yaşatmaya çalışıyor lar.
Kelaynak örneği ile, doğal dengenin sür dürülebilmesi, yaşanabilir bir çevreye sahip olabilmek için, eskiden yapılan
hataların, ne kadar pahalıya malolaca- ğını göstermek istiyoruz.
Gelecek nesillerin bizi saygı ile anması nı istiyorsak, onlara da yaşanabilir bir dünya bırakalım, hiç olmazsa bugüne kadar kalmış olanları...
Salih ACAR — Belkıs ACAR
Salih Acar'ın bir kelaynak tablosu
Gelecek Sergimiz :
Türk Kahvesi Gelenekleri
(Sabiha Tansuğ'un özel koleksiyonundan)