• Sonuç bulunamadı

Başlık: Si GIR LARDA GE]\jERALlzE ANAFLAKTİK REAKSİYONLARYazar(lar):İMREN, Hüseyin Yılmaz;TURGUT, KürşatCilt: 33 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001052 Yayın Tarihi: 1986 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Si GIR LARDA GE]\jERALlzE ANAFLAKTİK REAKSİYONLARYazar(lar):İMREN, Hüseyin Yılmaz;TURGUT, KürşatCilt: 33 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001052 Yayın Tarihi: 1986 PDF"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. O. Vet. Fak. Derg

33 (3) 336-351, 1986

Si GIR LARDA GE]\jERALlzE ANAFLAKTİK REAKSİYONLAR Hüseyin Yılmaz İmrenI Kürşat Turgut2

Generalized anaphylactic reactions in eattle

Summarv: Anaphylaetie reaetions whieh oecur shortly af ter sli-mulus are fairly eommon in eattle and possess all the features of type i sensitization.

Theyare eharaeterized frothing at ıhe mouıh, bloat, dyspnea, eya-nosis, laehrymation, defaeeation, urination, urtiearia and severe itehi-ness, whieh set in within 20 minutes of exposure and usuçılly subside within a few hours. Exeeptionally severe eases may collapse and die of asphyxiation ı••,ithin a short time of the onset of sings.

The substanees suspeeted of having a role in mediating anaphylaetie reaetions include,. histamin, serotonin (5 HT), bradykinin, slow-reac-ting substance of anaphlaxis (SRS-A), dopamin, prostaglandins and thromboxans, eozinofilie ehemotaetie factor of anaphylaxis (ECF-A) and heparin.

The reaetions ean be group ed according to whether they were pro-voked by medicinal, prasitie, infeetive or environmental agents.

Allergy oeeurs in both dairy and beef cattle and has been reported in most of the e0111monbreeds throughout the world.

The mortality rate is usually 2-5

%.

Af ter it is apparent that an animal is hypersf?/lsitive to a partieular substanee, the best method of preventing an allergie reaetion is to avoid, when possible further eontaet with that allergen.

There is stili eontroversy about the pharmae%gieally active substan-ees that mediate allergic reaetions in eatt/e. As a eonsequenee there is

1 Doç.Dr. A.Ü. Veteriner Fakültesi jç Hastalıkları Bilim Dalı, Ankara 2 Araş.Gör., s.D. Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Bilim Dalı, Konya.

(2)

SIGIRLARDA GENERALIzE ANAFLAKTiK REAKSİYONLAR :l3i

presently no consensus about the spesific drugs to be used to treat aller-gies in caU/e.

Özet: Uyandan kısa bir süre sonra oluşan anafilaktik reaksiyonlar sığır/arda oldukça yaygındır ve l. tip dııyarlılığm tüm özelliklerine sa-hiptirler.

Hayvanlar, 20 dakika içinde başlayan ve genellikle birkaç saat içinde biten, ağızda köpürme, timpani, solummı güçlüğü, siyanoz, göz yaşarması, defekasyon, urinasyon, ürtiker ve şiddetli kaşmtı

semptom-larıyla karekterizedirler.

Anafilaktik reaksiyonlarda aracılik yapan maddeler.. histamin, serotonin (5 HT), bradikinin, anafilaksinin yavaş etkiyen maddesi

(SRS-A), anafilaksinin eozinofil çeken faktörü (ECF-A), dopamin, prostaglandinler ve tromboksanlar, anafilaksinin trombosit çeken

fak-törü ve heparindir.

Reaksiyonlar, çevresel ajanlar, enfeksiyon etkenleri, parazitik et-kenler, ilaçlarla oluşturulup olıışturulmadıklarına göre sıniflandlr/labilir-ler.

Allerji hem sütçü hemde etçi sığır/arda oluşur ve dünyada yaygm ırkıarın çoğunda bildirilmiştir.

Ölüm.oram genellikle

j:,

2-5 tir.

Belirli maddelere karşı duyarlı oldu/tu bilinen hayvanlan hipersen-sitiviteden korumak için en iyi yol kontak ihtimali olduğunda kontami-Ilasyonu önlemektir.

Sığırlarda alleıjik reaksiyonlarda aracılık yapan farmakolojik aktif maddeler hakkmda hala tartışma vardır. Sonuç olarak sığırlarda allerji tedavisinde kulla/lllacak spesifik ilaç hakkmda kesin bir fikir yoktur.

Giriş

Aşırı duyarlıltk olgusu, organizmanın antijenik karekterde olan yabancı bir madde ile karşılaştığında hücresel ve humoral bağışıklık yanıtı sonucu oluşan doku zararları olarak ifade edilir. Bilindiği gibi, organizmada antijenik maddelere karşı oluşan immun yanıt organiz-manın yararına olur ve bu maddelere karşı bir direnç meydana gelirse bu tepkimeye bağışıklık denir. Bunun aksine, organizmaya giren anti-jenik maddelere karşı oluşan immun yanıt yarar yerine bazı doku za-rarlarının ve hastalıkların ortaya çıkmasıyla organizmaya zarar verici

(3)

:nn H.Y. lMREN - K. TURGUT

nitelikte olursa bu tepkimelere aşırı duyarlılık ya da kısaca allerji den-mektedir.

Allerji deyimini ilk olarak 1906 yılında Von Pirquet kuııanmıştır. Von Pirquet'e göre allerji; insanların ve hayvanların yabancı bir madde ile karşılaştıklarında değişik şekilde reaksiyon verme yeteneğidir (5,20, 34,35,40,55,60).

Aşırı duyarlılık reaksiyonlarının hepsi antijenik maddelere karşı oluşur. Bu antijenler endojen ve ekzojen olabilirler. Ekzojen antijenler bakteri, virus, küf ve polen vs gibi vücuda dış ortamdan giren 3ntijen-Indir. Endojenler ;se otolog, homolog ve heterolog antijenlerdir (68).

Günümüzde aşırı duyarlılık reaksiyonlarının sınıflandırılmasında en geçerli olan Geıı ve Coombs'un (35) oluş mekanizmalanna göre yaptıkları sınıflandırmadır. Bu sınıflandırma Tablo l"de görüldüğü gibi dört çeşittir. Bunlaca ayrıca nötralizasyon ve granülamatoz reaksiyon-lar da ilave edilmiştir (37,40).

Sığırlarda oldukça yaygın görülen anafilaktik reaksiyonlar i. tip aşırı duyarlılığın tüm özelliklerine sahiptirler. Bunlar:

a) Anafilaksi,

b) Atopi veya atopik allerji olmak üzere iki çeşittir.

AnafiJaksi, generalize anafilaktik reaksiyonlar ve 10ka.Jize anafi-laktik reaksiyonlar şeklinde oluşur.

Sığırlarda generalize anafiJaktik reaksiyonlar: Sığırlarda bu rea

k-siyonlar uyarıdan kısa bir süre sonra oluşurlar. Oluşum süreleri 1-30 dakika arasındadır ve genellikle birkaç saat içinde ortadan kalkarlar. Nadiren şiddetli olaylarda belirtilerin başlamasından kısa bir süre sonra oluşan asfeksi ve koJlaps nedeni ile ölüm meydana gelebilir.

Mekanizması: Antikor yapabilme yeteneğine sahip bir organizma

allergenle karşılaştığında, bu allergenk birleşme yeteneğinde, özgül antikorlar yapar. Bu özgül antikorlar 19 E ve bazı hayvanlarda bunlara ilaveten 19 G'lerdir. Bu antikorlar homositotropiktirler ve bunlar;ı, "reagin" adı verilir. Reaginlerin organ ve dokulardaki başta mast hücrlerİne olmak üzere bazofillere, nötrofillere ve trombositlere karşı affiniteleri vardır. Bu antikorlar Fc (conıplement binding) kısımJarıy1a

bu hücrelere yapışırlar. Fab (antigen binding) kısımları yeniden veri-lecek antijenlerle birleşmek üzere serbesttir. Organizmaya belirli bir süre sonra yeniden antijen verildiğinde bu antijenler hücrelerin

(4)

yüze-

4-Tablo i. Aşırı duyarlılık reaksiyonlarının sınırlandırılması.

- ---- -1---

-1--- --- ---.--- ---._-- --- --- -.._--

Tüberkülin immuniıe Kronik(granülomaıoz) Aııerjık kontakt

IV T lenfositleri Lenfokinler MNL Yangı dermatitis

SRS-A Slow reacting substance of anaphylaxis (anafilaksinin yavaş etkiyen maddesi). ENF-A Eozinophylie ehemotaclic factor of anaphyaxis (analfilaksinin eozinofil çeken faktörü). MNL Mononuclear Iymphccyte.

PMN Polymorphonuclear Iymphocyte.

ADDC Antibody-dependent cel-mediated cytotoxiciıy (hücreye bağlı antikor aracılığı sitoıoksiıesi). Hurtvitz, ı982'den

Tıp

il

ii'

İmmun etki Mediyatörler Histamin 5 MT Bradikinin IgE Hepadn SRS- A Dopamin Progtaglandinlcr Tromboksanlar ECF-A TCF-A

IgG IgM Komplement

IgM IgG Komplement IgM Effektör hücre Mast hücreleri Sazofil MNL PMN Patolojik mekanizma Bronş konstiksiy~)nu Ödeın Şok Hücre erimesi ADCC Lizosomal enzimleri PMN infalıritı salması Örnekler Anafilaksi Aııerjiq rinitis Aııerjiq dermaıiıis

Artus reaksiyonu ane-mi ve ırombosilopeni Pemfigus Artus reaksiyonu imınun kompleks HGlomerulonefritis Römatoid artrit is

(5)

340 H.Y. iMREN - K. TURGUT

yine önceden yapılmış olan 19 E'lerin serbest kalan Fab kısımlarıyla birleşerek hücreleri uyam ve farmakolojik olarak etkin bazı kimyasal maddeleri salınmasına yol açarlar (34,37,40,4 1,53,65,68).

Anafilaktik reaksiyonlarda aracılık eden ve anafiJaktik reaksiyon-ların semptomlarını oluşturan mediyatörler Tablo 2'de gösterildiği gibidir.

Anafilakside önemli fonksiyonları olan mast hücreleri tek çekir-dekli büyük bazofil granüllü olup bütün organların, özellikle kan da-marları çevresindeki bağ dokularında yaygın olarak bulunurlar. Mast hücrelerinin lokalizasyonuna göre her türün şok organı vardır. Bu organ; köpekte, Vena hepatica ve karaciğer; kedide, akciğerler; tav-şanda kalp ve kalp damarları; kobayda, bronşlar; atta, solunum sis-temi ve barsaklar olurken koyun ve sığırda ana şok organı solunum sistemidir (9,40,53).

Anafilaktik reaksiyonlar hem sütçü hem de etçi pek çok sığır ırkında oluşmakla beraber Guernsey ve Jersey ırkı sığırlar diğerlerin-den daha fazla duyarlıdırlar (4,12).

Eksperimentel olarak antiserum uygulanan sığırların

%

23'ünde anafiJaktik reaksiyonlar oluşmuş, bunların

%

12'sinde önemsiz, ~~ 5' inde orta şiddette, /~ 6'sında ise şiddetli reaksiyonlar gözlenmiştir. Sığırlarda anafilaksiden ölüm oranı

%

2-5'tir (4).

Etyoloji: Etyolojide medikal maddeler, parazitler, enfeksiyon et-kenleri ve çevresel ajanlar olmak üzerc başlıca dört gurup etken rol oynar.

1- Medikal maddeler:

a) Antibiyotik ve ilaç reaksiyonları:

Penisilin (46), streptomisin, dihidrostreptomisin (47), oksitetra-siklin hidroklorid (66), neomisin, kloramfenikol (i 5), sulfonamidler (8), kortikosteroidler (33) ve dietilstilbestrol (24) enjeksiyonlarından sonra oluşan anafiJaktik reaksiyonlar bildirilmiştir. Pekçok olayda allerjiye, enjekte edilen preparatın terapotik kompenentlerinin neden olduğu ifade edilirken, Lccman ve ark. (50) ticari penisilin preparat-lanna karşı oluşan reaksiyonların penisilinden ziyade katkı maddesi olan carboxymethylcellulose'nin (CMC) neden olduğunu göstermiş-lerdir. Farmakolojikal endüstride yaygın olarak kullanılan bu katkı maddesi ayru zamanda terapötik yapıların neden olduğu sarulan diğer

(6)

---11---.----.- ---1--- --- ..--- ---.

-.---.---Pulmoner venIerde kontraksiyon.

Akciğerlerden SRS-A ve histamin salınımını arttırır.

Düz kaslarda spazm, mukoz bezlerde hipersekresyon, damarlarda vazodilatas-yon ve permeabilite artış!, prostaglandin salınımını arttırır.

Bronkokonstriksiyon etki.

Kinin ve SRS-A için sekunder mediyatör etki yapar.

Akciğer venierini kontraktc eder, vasküler permeabiliteyi arttırarak pulmoner ödem ve venöz konjesyonla respirasyon stresi oluşturur, prostaglandin ve trom-baksaların salınımını arttırır.

Kapillarıarda vazodilatasyon ve permeahiiite artışı, Düz kaslarda spazm

Granülositlerden histamin salınmasını inhibe eder.

Düz kaslarda spazm, mukoz bezlerde hipersekresyon, kapiller ve arteriollerde vazodilatasyon ve permeahilite artışı. H, res,:ptörü aracılığı ile SRS-A'nın im-munolojik salınımı inhibe eder.

Tromobositleri reaksiyon alanına çeker. Histamin salınımma neden olur. Tablo 2. Anafilaktik reaksiyonl;ırın mediyatörleri.

Kaynağı Patogenezi

Mast hücreleri

Mast hücreleri ve bazofil zarIarı EozinofiIleri reaksiyon alanına çeker. Baı:ofiller

Plazma proteinlerind-::n enzima-tik etkilerle oluşur.

Akciğerler

Arachidonic acid'in metabolitleridir Trombositler

Mas! hücreleri ve bazofillerdeki granüler ve trombositler ---1--- --- --- ---_._-- -_._--- ._--_.---_.-- ----Adı Bradikinin Dopamin Histaıııin ACF-A TCF-A

Heparin Karaciğer ve bazofiller Kan pıhtılaşma süresini uzatır. Kaynaklar: (1-3, iI, 14, 17-19, 27-32, 38, 45, 54, 70, 83). Prostaglandin ve Tromboksanlar Serotonin (5 HT) SRS-A --- --- ---_.--- _. ---_._--- --- .._--

--_._-_

..- - ----.- - ---_. --- ---_._-~--- ---[---_._--- --- --~---._---"" .•... •...

(7)

342 H.Y. İMREN - K. TURGUT

bazı reaksiyonların da nedeni olabilmektedir. Örneğin; Franciosi (33) kortikosteroid enjeksiyonlarından sonra reaksiyon oluşan sığırlar-da CMC'nin pozitif deri testleri oluşturduğunu saptamıştır.

Heryerde mevcut olan katkı maddeleri, görünüşte ilgisi olmayan yapılarla çapraz reaksiyonlara girerek reaksiyonlara sebep olmakta-dır. Eyal ve Mayer (28) İsrail'de kullanılan şap aşısının sığırları CMC'yc duyarIılaştırabildiğini tesbit etmişlerdir.

b) Biyolojik ürünler:

Şap (25), salmonela, pastörella (44,64), kuduz (23), brusella abor-tus S-19 (73), sığır vebası (76), leptospira (60), sığırların bulaşıcı pleura-pneumoni'sine karşı yapılan aşılamalardan sonra ve at scrumu (I o), ısıtılmış ve formalinle denatürc edilmiş sığır scrumu (22) enjeksiyonla-rından sonra oluşan anafilaktik reaksiyonlar bildirilmiştir.

Şap'a karşı yapılan aşılamalardan sonra oluşan reaksiyonlar aşı-nın yaygın olarak kullamlmasından dolayı oldukça fazla sayıdadil (25).

2- Parazitik etkenler:

a) Sinekler, sinek larvaları ve keneler; similium'ların, stomolCY.s' lerin ve boophylus'ların ısırmalarıyla gelişen anafilaktik reaksiyonlar vardır (59).

Hypoderma bovis, Hypoderma lineatum larvalarına karşı anafi-laktik reaksiyonlar oldukça fazladır. AnafiIaktik reaksiyonlar, ankiste larvalar zarar gördüğünde veya larva ekstratının enjeksiyonuyla olu-şabilmektedirler (7,49).

b) Helminder; Pekçok olayda helmintlerle infestasyon allerjik reaksiyonları kışkırtır.

Heamonchus, Fasciola hepatica, F. gigantica ve askaritlere karşı reaginik antikorlar tesbit edilmiştir (lO). F. hepatica ve Dictiyocaulus viviparus ile infestasyondan sonra yapılan deri testleri pozitif sonuç vermiştir (26,75).

Hudson (39), Michel ve Coetes (57) önceden akciğer kılkurtlarıyla duyarlı sığırların sun' i reinfestasyonlarının şiddetli dispne oluşturdu-ğunu, Green ve Mc Graw (36) enfektif Ascaris suum yumurtalarıyla buzağıların infestasyonundan sonra, histamin ve serotonin seviyeleri-nin artmasıyla karekterize ve intersititiel pnömoni'den ayırt edilmeyen semptomların oluştuğunu bildirmişlerdir.

(8)

--- --- ---,

SIGIRLARDA GENERALIzE ANAFLAKTİK REAKSİYONLAR 343

3- Enfeksiyon etkenleri:

Belirli enfeksiyon etkenleri: öldürülmüş streptokok (77), sığır v~ memeli tüberkülozu (48), avian tüberkülozu (43), paratüberküloz (56), gurm (80), parainfluenza-3 (58), bruseIIoz (74), leptospiroz (60), Q fe-ver (6), bul aşı cı sığır plörapnömonisi (79) ve şap etkenlerinin veya ekst-ratlarının intradermal enjeksiyonları duyarlı sığırlarda lokal deri şiş-kinliklerinin oluşmasına yol açmıştır.

4- Çeşitli çeHesel ajanlar: a) Gıdalar ve süt:

Süt alIeıjisi, uzunca bir süre sağılmamış ineklerde dispne ve urti. ker semptomlarıyla karekterize olduğu bilinen en eski anafilaktik re-aksiyonlardandır (4,2 I) ..

Buzağılarda doğal süt, yapay süt ve sun'i besleme anaflaktik reak-siyonlara neden olabilmektedir (4,13).

Sığırlarda hafif şiddette spontan alIeıjinin nedeni: gıdalar (süt, dane yem, saman, silaj yemler) çayır, altlık, çeşitli bitkiler (ısırgan otu, at kuyruğu, ceviz, patates) küfler ve hatta örümcekler olabilir (4).

b) Solunulan polen, küf ve tozlar:

Sığırların solunum stresi sendromu üzerine yapılan çalışmalar, solunumla akciğerlere alınmış çevresel maddelerin sığırlarda reaksiyon-lara neden olduklarını ortaya koymuştur.

Kanarya otu ve polenlere karşı sığırlarda duyarlılık tesbit edilir-ken, laminİtis'li sığırlardan bazılarının, saman küfüne, nazal granülom-lu sığırların polen, küf sporları ve kenelere karşı pozitif deri reaksiyon-ları verdiği saptanmıştır (67,69,72).

KüfIü samanda yaygın bulunan Microspora feani, Aspergillus fumigatus ve Thermopolyspora gibi actinomycetes'ler olayların bazı-larında alIergenleri oluşturmuşlardır (42,62,71,81).

Anafilaktik reaksiyonların tanısı: Anamnez,

Anafilaktik reaksiyonların tanısında anemnezin önemi büyüktür. Hayvanın aldığı gıdalarla, uygulanan ilaçlarla, mevsimlerI e ve çev-rede mevcut alIergenlerle ilişkisi dikkatle araştırılıp soruşturulmalı-dır (68).

(9)

344 H.Y. İMREN - K. TURGUT

Deri testleri;

Bu testler sığırlarda hem anafilaktik hem de gecikmiş reaksiyon-ların teşhisi için yaygın olarak kullanılmıştır. Fakat anafjlaktik reaksi-yonların teşhisinde özellikle allergenin hem doz, hem de saflık yönün-den dikkatle standartize edilmemesi nedeniyle çelişkili sonuçlar alın-mıştır (52,61,69).

Deri testlerİ en fazla gecikmiş hipersenzitivite olaylarında başarılı olmuştur ve tüberkülin testi sığırlarda tüberkülozun tanısında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte, deri testleri postmortem muayenede tüberküloz lezyonları göstermeyen hayvanların bir kısmın-da pozitif sonuçlar verirken bazı tüberkülozlu hayvanlarda negatif sonuçlar alınmıştır (5i,78).

Reaginik antikorların teşhisi (Prausnitz- K ustner testi):

Sığır serumundaki reaginler koyun, keçi ve buzağıların derilerinde pasif kutan anafilaksi ile saptanmıştır (82).

Provokasyon testleri:

Şüphelenilen allergen, allerjik sığırlara derilat!, damar içi veya deri içi enjekte edilerek anafilRksinin semptomları ortaya çıkarılır. Böylece allergenin identifikasyonu yapılabilir (23).

Anafilaksinin semptomian: Sığırlarda anafilaktik reaksiyonlarda

ana şok organı solunum sistemidir. Bu durum duyarlı hedef hücrele-rinin konsantrasyonunun diğer dokulardan ziyade akciğerlerde fazla olmasıyla açıklanır. Salınan mediyatörlerin yoğunluğu asıl dokuda lokal belirtiler oluşturmak için yeterli olurken uzak dokular için etkili plazma yoğunlukları düşük olur.

Anafilaktik sığırlarda solunum sistemi bozuklukları, hem solunum yoluyla alınan allergenlerlc oluşan lokal allerjik reaksiyonlarda, hem de generalize reaksiyonlarda bulunur. Erken reaksiyonlarda yumuşak bir öksürük vardır, daha sonra hayvan başını uzatarak solunumda hem interkostal hem de abdominal kaslarını kullanır. Akciğerlerin auskul-tasyonunda krcpitasyon ve yaş raller duyulur. Bu hayvanlarda solunum güç ve hızlıdır. Ekspiratorik dispne mevcuttur. Üst solunum yollarının obstrüksiyonu ve timpan i hayvanın dispnesini arttırır.

Aııeıjik reaksiyonlar generalize olursa, ilk belirtiler olarak anorek-si, sallantılı yürüyüş, tüylerin kabarması, hafif kas titremeleri, kolay eksi te olma, kuyruk ve baş sallama, sktrotum, anüs, vulva ve göz

(10)

ka-SIGIRLARDA GENERALIZE ANAFLAKTİK REAKSİYONLAR 34,5

paklarında şişmeler görülür. Bazı sığırlarda ise durgunluk, kulaklarda düşme ve hareketsizlik dikkati çeker. Yetişkin sığırlarda kifoz ve lor-doz tablosu gözlenirken, buzağılarda atlama sehpası pozisyonu görülür. l)treme, sık işeme, defekasyon ve ıkınma dikkati çeker.

Şiddetli olaylarda hayvanlar sırt üstü veya karın üstü yatarlar bacaklarını şiddetle gererler, dil dışarı sarkmıştır.

Komplike olmamış anafilaktik reaksiyonlarda beden ısısı normal veya hafif düşüktür. Vücut ısısı 35.5 o C'ye kadar düşebilir. Bazen

ateş görülür. Şok sırasında nabız dakikada 25'e kadar düşebilir. iyi-leşme sırasında taşikardi ile birlikte aritmi görülebilir. Rcspirasyon sayısı dakikada 120 veya daha yüksek sayıya çıkabilir. Göz kapakları ödemlidir, şiddetli olaylarda her iki gözdeki seröz akıntı, göz enfekte olduğunda purulent olur ve konjunktiva yangılanır. Burundan kö-püklü, bazen kanlı bir akıntı gelir. Bu akıntı burun deliklerinin tıkan-masına neden olur. Farenks ve dil ödemiyle birlikte yoğun, ip şeklinde ve kanlı bir salivasyon olabilir. Bu, hayvanlarda yutma güçlüğüne, dilin dışarı sarkmasına yol açar. Ruminasyon durmuştur, timpanİ sık görülür ve bu durum buzağılarda daha belirgindir. Başlangıçta defe-kasyon olmayabilir. Önceleri az sulu, sonraları kan ve mukusla karışık yumuşak dışkı çıkarılır. Bazan bol miktarda diyare görülebilir.

Anafilaktik reaksiyonlarda urtiker oluşumu vardır. Deri lezyan-ları allergenin ilk girdiği yerde hafif lokal reaksiyonlardan bütün vücudu kaplayan büyük plaklara kadar değişen lezyonlar oluşur. Urtikerler en çok baş, boyun ve perineal bölgelerde görülür. Şiddetli olaylarda birleşen plaklar tüm vücudu sarar, deri ödemli ve kırışıktır. Urtiker hafif kaşıntıyla birliktedir. Bazan hayvanlar dişleriyle kaşıyarak deriyi parçalayabilirler.

Memede ödem ve urtiker yaygındır ve bazı akut allerjik reaksi-yonlarda dört memeden damla şeklinde süt damlayabilir. Bazan ayak-larda ısı artışı ve digital arterlerde pulzasyonla karekterize laminitis oluşur.

Hayvan kısa sürede düzelebildiği gibi bazan iyileşme uzun sürer. İleri gebelerde abort görülebilir. İyileşmiş ineklerde bir süre süt veri-mi azalırken, bazı boğalarda libido isteksizliği görülür (4,12).

Önlemler ve tedavi: Belirli maddelere karşı duyarlı olduğu bili-nen hayvanları allerjik reaksiyonlardan korumak için en iyi önlem hayvamn aJlergenlerle kontaminasyon olasılığım ortadan kaldırmakla

(11)

346 H.Y. İMREN - K. TURGUT

beraber, çoğu doğal allerji olaylarında allergenden kaçınmak güç ve hatta imkansızdır.

Süt allerjisini önlemek, her laktasyon sonunda süt sekresyonunun dereceli bir şekilde azaltılmasıyla olabilir (21,63). Hipodermozis'de larvalar mekanik olarak çıkarılmamalı, larvanın maserasyonundan kaçınılmalıdır. insektiere karşı allerjisi bilinen hayvanlar insekt mevsi-minden önce uygun bir insektisit ile ilaçlanmalıdır.

Allerji oluşturabilecek ilaç veya biyolojik madde enjekte edildiğin-de, oluşabilecek dispne ve urtiker belirtileri için hayvan enjeksiyondan bir süre sonra daha gözlem altında tutulmalıdır. Verilen maddeye karşı duyarlı olarak bilinen hayvana teorik olarak hiposensitif olacağı aller-genin bölümler halinde ya küçük dozlarda ya da yavaş emilecek özel-likte ve nisbeten büyük emilisyonlar halinde verilmelidir.

Allerjiye neden olan allergen belli olmadığında hayvan çevresinden hemen uzaklaştırılıp, su ve yiyeceği sağlanmış ayrı bir yere alınmalıdır. Rasyonda herhangi bir allergen bulunduğuna dair kuşku duyulduğun-da rasyon değiştirilmelidir. Yataklık kullanılıyorsa değiştirilmeli, sa-man ve kuru ottan sakınmalıdır. Al1ergen belli ise öncelikle uzaklaştı-rılmalıdır.

Sığırlarda allerjik reaksiyonlarda aracılık eden farmakolojik aktif yapılar hakkında hala tartışma vardır. Bu nedenle sığırlarda alleıji tedavisinde kullanılacak spesifik ilaç hakkında kesin bir fikir yoktur.

Adrenerjik ilaçlar, allerjik sığırlarda vazokonstriksiyon ve bronş dilatasyonuyla ödemin azalması, mukoz zarların konjestiyonu ve urti-ker semptomlarını hafiflettiği için sıkça kullanılmaktadır. Örneğin, adrenalin'in %0. 1 lik solusyonundan ergin sığırlara 4-5 mL. miktarın-da derialtı veya kas içi yolla, veya

%

0.01 lik çözeltisinden yavaş yavaş damar içi verilir. Adrenalin çabuk metabolize olduğundan istenilen etki elde edilememişse enjeksiyon 15-30 dakika sonra tekrarlanabilir.

Allerjik reaksiyonlarda antihistaminikler de yaygın olarak kuı-lanılır. Her nekadar pekçok antihistaminik mevcutsa da Tripelenna-mide citrate (pyribenzamine) sığırlarda kas içi veya yavaş yavaş damar içi olarak kullanılır. Hiç bir antihistaminik sığırlar için toksik değildir. Fakat yüksek dozda veya uzun süre kullanıldığında inkoordinasyon, hipereksibilite ve konvulsiyonlara yol açtığından kullanılmamalıdır.

Allerji tedavisinde antijen-antikor etkisiyle hasara sebep olan doku reaksiyonlarını baskılayan ve belirli durumlarda antikor oluşumunu

(12)

SIGIRLARDA GENERALIZE ANAFLAKTİK REAKSİYONLAR347

durduran kortikosteroidler kullanıhr. Bu hormonlar sığırlarda kas içi yolla verilir.

Prostoglandin sentezini inhibe ederek yangıyı azaltan nonsteroid ve antienflamatuar ilaçlar; acetyl salycilic acid, phenylbuthasone ve meclofenamic acid verilebilir.

Ayrıca gerektiğinde semptomatik tedavi yapılmahdır. Üst solunum yolları stenozu nedeniyle şiddetli dispneli hayvanlarda tracheatomie veya hayatı tehlikeye sokan timpanilerde rumenetomi endike olabilir (4,12).

Sonuç

Sığırlarda anafilaktik reaksiyonların tanısı, bu reaksiyonların kısa sürede şekillenmesi, etyolojilerinde pekçok etkeni n rol oynayabil-mesi ve teşhiste kullanılan testlerin güvenilir olmayışı nedeniyle ol-dukça zordur. Reaksiyonlara aracılık eden farmakolojik aktif madde-ler üzerinde halen tartışmalar vardır. Sonuç olarak sığırlarda anafi-laktif reaksiyonların tanısında ve tedavilerinde pekçok sorun oldutru ifade edilebilir.

Kaynaklar

1. Aitken, M.M. and Sanford, J. (1968). Experiıııentally indııeed aııaphylaxis iıı eattle. Yet. Rec., 82: 418-419.

2. Aitken, M.M. and Sanford, J. (197d). Modifieatioıı of aeııle systemie aııaphylaxis in

eattle by drııgs and by vagoıoıııy. J. Comp. Path., 82: 247-256.

3. Aitken, M.M. and Sanfrod, J. (1975). Effeets of prostaglandins in caves. Br. J. Phar-mac., 54: 266-267.

4. Amstut~, H.E. (1980). Bol'iııe Medicine and Sıırgery. Seeoııd editioıı. American Yete-rinary Publication J ne.

5. Arda, M.(1985). Imıııunuloj!. A.Ü. Yet. Fak. yayınları. A.Ü. Basımevi, Ankara. 6. Babudieri, B. (1953). Epidemyology diagnosis a/ld prophylaxis ofQ fever. WHO / FAO

Monogr' Ser' No: 19: 157-173.

7. Bee~ley, W.N. (1971). Allery problems wiıh food a/ld mollth disease vaecines. Ann. Trop. Med. Parasit., 65: 567-572.

8. Ben-David, B. (1953). Allergie reaetioııs iıı caule after treatmeııt with sulfonamides

(13)

348 H.Y. tMREN - K. TURGUT

9. Bilgehan, H. (1983). Geııel Mikrobiyoloji ve Bağışıkbk Bilimi. E,D. Tıp Fak.

yayın-ları No: 84. E.D. Basımevi. İzmir.

10. Black, L. (1975). Hoıııocytolropic aıııibodies iııdııcediııcalves by ilıreCliolı wiı" Fas-dola "epalica. Clin. Allergy, 5: 233-234.

11. Blackwell, G.J., Flower, R.J., Nijkamp, F.P. and Vane, J.R. (1978). Plıosp/ıolipase

Az aclivily of Quinea-pig isolated perfused lungs: Slilıılılaıiolı aııd iıı/ıibilioıı by aııli-inflammatroy sleroids. Br. J. Pharmac., 62: 79-89.

12. Blood, D.C. at all. (1983). Veteriııary Mediciııe. Sixth Edition. Bailliere Tindaıı, Lon-don.

13. Boogaerdt, J. and Van Koetsveld, E.E. (196ı).Allergy in cattle af ter fool aııd ןil0111" disease vaceination. Vet. Rec., 100: 195-198.

14. 800t, J.R., Cockerill, A.E., Da\'~on, W., Mallen, D.N. and Oshorne, D.J. (1978).

Modificaıion of prostaglandings aııd thromboxaııe release by iııı/lluııological seıısitisa-ıioıı and successive immıınological challenges from qııinea-pig !tıııg. Int. Archs. Allergy

app\. Immun., 57: 159-164.

15. Brl~bane, W.P. (1963). Anıibioıic reactioııs iııcaule. Can. Vet. J., 4: 234-235.

16. Buhner, F. (1958). 33 Falle vaLipferdeserumsclıock beim Riııd. Ber\. Müııch. Tierazt!

Wschr., 71: 141-144.

17. Burka, J.V. and Eyre, P. (1974). Sludies of prosıaglaııdiııs aııd prostaglaııd antagoııist

on bovine pulmoııary veiııiııvitro. Br. J. Pharmac., 58: 445-450.

18. Burka, J.V. and Eı're, P. (1976). Modulalioıı ofrelease of SRS-A from boviııe ıııııgiıı

vitro by several autoııomic aııd aııtocoid ageilIs. Int. Archs. Aııergy App\. Immun .•

50: 464-473.

19. Burka, J.V. and Eyre, P. (1977). Effects of bovine SRS-A all boriııe re~piraıory tl'OU

and luııg vasc/dalure iııı'itro. Europ. J. Pharmac., 44: 169-177.

20. Buxton, A. and Fraser, G. (1977). Aııimal Microbiology. American Vet. Publications Ine.

21. Camphell, S.G. (1969). Mi/k alleryg 011auıoallergic disease of call1e. Coneıı Vet., 67: 684-722.

22. Capstil, P.B., Paı', T.W.F., Beadie, G.G. and Bandaıı, A. (1970). Same sludies

011aller-gic reacliollS lo foot aııd moııt" disease vaeeiııeiııLower Saxony. Germaıl)'. Standing

Technical Cammite, Brescia, !taly., 1969: 213-218.

23. De Ouiroz, R., Sutmöller, P. and Barro'!ta, F.M. (1964). Faclors associated wil"

annph-ylactic reaelions to chiekeıı embryo foot and /IIoutlı disease vaceiııe aııd Flııry rabies vaceiııe in eattle of Venezileila. Anı. J. Vet. Res., 25: 1627-1634.

24. Di Domizio, G., Muscareıla, A., Galofaro, V. and Karaghialidis, G. (1971). Reattivila

Organica generale di di/em prodotla di etilsıilbesırolo iıırumiııanri. Nuova Vet.. 47:

135-150.

25. Doy1e, J.J. (1973). Reagiıı respolise of caııle to fool and moıııh disease vaceinalioıı:

(14)

SIGIRLARDA GENERALIZE ANAFLAKTiK REAKSiYONLAR 349

26. Doyle, J.J. (1973). Skin hypersensil'itiy reactions indııced in catves by exper;m(,l1tal

infection with Fasciola hepatica. Int. Archs. AlIergy, 45: 652-752.

27. Enginecr, D.M. (ı978). The relmse oj' prostagl(//ıdins and tromboxanes !rom

qııinea-pig lung by sloıl' reacting sııbstancc oj' anaphylaxis and its inhihition. Br. J. Pharmac.,

64: 211-2IS.

28. Eyal, J. and Maycr, E. (1971). Hypersensitiı'ity in Israeli-Frdıi(//ı cauI(' jiJlIoıı'hlg fool and molith dis('ase l'(ıccinalion. Refuah Yet., 28: 62-69.

29. Eyre, P. (1971). Tlıe phal'll/{/cology of bOl'ine pıılmonar)' l'eil1mwphvlax;s ili l';tro. Br. J. Pharmac., 43: 302-3J i.

30. E)"e. P. and Deline, T.R. (1971). Released af dopamine from boıine ıııııghy speci/ic antigen and by compoUlıd 48! 80. Br. J, Pharınac, 42: 423-427.

31. Eyre, P. (J973). Dop(//l1inereceptorsİlıpulıııol1ory \'ein of the calf Res. Caoman. Chenı.

Path, Pharnıac., 5: 27-34.

32. Eyre, P. (1976). Proleuion by acetylsalicylic acid cıııd other agenls in ('xp('rimental acııt intastitial pl;elll1/{/niııof calres. Yet. Rec., 98: 64-66.

33. Franciosi, C. (1970). Riliel'i Sıl alcııni ('pisodi di reıı~iol1ia"ergiche in boıini adulıi iıı

seqııilo alırauomellto can cortisonici silltcleci. Yet. lIaly. 2\: 554-568.

34. Fudenberg, H.H., Stiles, D.Caldwell, J. and Wells, J.V. (1976). Basic

Cliııicallmmıı-ııology. Lea - Fibiger, Ph ı1adel~)hia.

35. Geli, P.G.H. and Coombs, R.A. (I 968). Clinical ospects of Immıınolog)'. Blackweıı, Oxford, p. 575.

36. Greenway, .J.A. and Mc Cra w, B.M. (1970). Ascaris sııımı iıı(eclion iıı Cll/l'es. Can.

J. Camp. Med., 34: 227-255.

37. Gülmezoğlu, E. (1983). Bağışıkltğ/ll Temelllkeleri. H.Ü. Tıp Fak. Basımevi, Ankara. 38. Holroyde, M. and Eyre, P. (1976). Inhibitioıı by 5-hydroxytrpıamiııe of anaphylacıic

hislamine rel('lIs(,Foııı boı'ine graııııtocytes. Burop. J. Pharınac. 37: 397-399, 39. Hudson, J.R. (1951). Not('s on hıısk. Yet. Rec., 63: 701-703.

40. Hurtvilz, A.I. (1982). Meclıanizm of immıııı injury. J.A.V,M,A" ISI: 1080-1082. 41. Ishi7.aka, K. and Islıizaka, T. (1971). Medımıizim of reagiııic hyperseıısitil'ily: a

I'e-rie",. Clin. Aııgery, 1: 9-24.

42. Jenkin~, P.A. and Peps)', J. (1965). Fog-fel'er precipithin (FLfI.1 reaclions to /Iloııld

ha)', Yet. Rec" 77: 464-466.

43. Johnson, H.W., Larson, A.B., Henley, R.R. and Grolh, A.H. (J949). Slııdies on

Joh-ni/! Vi. The relationship of allergens of Mycobacteril1l11paraıııberculosis, Mycobacte-rium ıııbercıılosis ral'. OVilı/ll,boris and humiııis and Mycobacıeriu/ll phlei. Am. J. Yet.

Res" 10: 138-141.

44. Jouberl, L., Flxrio, R., Cotleran, P., Ondar, J. and Valentine, L. (J958). Accide/!ts

allergiqııeıı chez le pa/ll/ain, le veaıı ei le porcelet dııs aux aıılol'accilıS "'exploitalioıı.

(15)

350 H.Y. İMREN - K. TURGUT

45. Kayaalp, O. (1982) Tib(,i ,"7,:rlll(ıK'IIf";i.Ci .ı.A:"yıiJ,z M"tl):,"I.' . Ankara.

~6 litejne, W. and Maciejaszek, Z. (975). Przypadek wystopieııia odezynıı olergiczııego Ila penicyline iikrowy. Medcyna Yet., 51: 179.

47 l\.""unyuk, G. and Krasti, P.A. (1956). AI/ergic reacıiaıı ot"cows lo slertamycin

iııjec-ıion. Yeterinaria Moscow, 2: 68-69.

48. Kuttlcı, "'L. ~~nj[ciM'cn, L.A. 09(2). AI/ergic respolise of ııaıl/rally seıısilized

call-Le lo ıııbercııliıı.fractioııs. Am. J. Yet. Res., 23: 763-767.

49. lapagc, G. (1968). Veleriııory porozilolvgy. 2nd Ediıion, Eclinburv-london.

50. Leeman, W., De Week, A.L. and Sehneide', CN. (1969). Hypers(!//sitirily lo

carboxy-meılıylcelıılvse os o cal/se oIaııaplıylactic reaclioııs lO drıı,(.\"iıı <""'11'. !"a:ıırc, i. :ııd.,

223: 621-623.

51. lepper, A.W.D., Pearson, C.W. and Corner, l,A. (977). AI/erg)" lo ıııbercııliııiııbeef call1e. Aust. Yet. .I., 53: 214-216.

52. Le~slle, r.w., Hel>crı. C N. and heriehs, C.N. (l976L. rracl,,,'ı 'cr,'.('<1.011OLbOl'ine

Iııberculin PPD in tesliııg eaıt/e in Greaı !irilaiıı. Yet. Rec., 98: 170-172.

53. Marom, Z.V.I. and Cösale, T.V.O983). Ması cel/s a'ıd ılıeir medialors. a review. Anaals of Allergy. 50: 367-370.

54. Maureen, M., Aitkcn, M.M. and Sanford, J. (1972). Modijicoıioıı of acw systemic

aııaphylaxis iııcallle by drugs aııd by mgoıomy. J. Comp. Path., 82: 247-256.

55. The MERCK Veterinary Mannual (1979). Fifth edition. Merck Co., ine. USA. 56. Merkal, R.S., Kopecky, K.E., Larsen, A.B. and Ness, R.D. (970). Immunological

ıııechanisıııiııborine paratubercıılosis. Am. J. Yet. Res., 3] : 475-485.

57. Michel, J.F. and Coates, C.H.D. (ı958). Aıı experimeıılal ouıbreak of hı/sk among

pre-rioıısly parasitised catıle. Yet. Rec., 70: 554-557.

58. Morein, B. and Moreno-lopez, J. (1973) Skiıı !ıyperseıısilivily lo paraiııflueııza-J iı:

caIlle. Zcntbl. Yet. Med., 20. B: 540-546.

59. Moorhüuse, D.E. (1972). Cııtoııel/S lesions 011 ceıııle cal/seel by stable lly. Eust. Yd.

l., 48: 643-644.

60. Morter, R.L, Valentine, B.C. and Tapacio, T. (1963). Aııaphylaxis iııcaııle receiving serum-free leptaspirae. Proe. 66 th. ann. meet. U.S. livestock Saİnt. Ass. 1962 pp.

140-145.

61. Moulton, J.E. and Cornelius. C.E. (1963). Pıılmoııary eıııplıysemaiıımıılı'. l.A.V.M.A.,

142: 133-137.

62. Moulton, J.E., Harold, J.B. and Homing, M.A. (1961). Acııı pıılmoııer el1lplıysemoiıı

caııle. J.A.V.M.A. 139: 6669-676.

64. Murphy, T. (1956). l'ast-racciııoliolı sllOckiııcalres fvl/olFilı!: lise of pasıelirella (pııe-umonie) ı'acciııe. Irİsh Vet. J., .10: 179-185.

(16)

SIGIRLARDA GENERALl7E ANAFLAKTİK REAKSİYONLAR 351

66. Ndiritu, CG. and Enos, L.R. (1977). AdFerse reaelioııs ıo dmgs in a veıerinary

lıospil-al. J.A.V.M.A., 171: 335-339.

67. Nilsson, S.A. (1963). Cliııical, ıı/orphological aııd experimeııtal sıudies o/ laiii

i-nilis iıı catıle. Acta Yet. Scant., 4, Suppl. I: 1-304.

6S. Öneş, Ü. (1981). Temel FeKlinik ImıııwlOloji.İ.O. Tıp. Fak. Basımevi, İstanbuL. 69. Pemberton, D.H., White, W.E. and Hore, D.E. (1977). 71le experiıııeıııal repodııcliOll

o/ nasal gromiloıııa by repeaıed acıııe episodes of im!/lediaıe hyperselısiliFily. Aust. Yet., J., 53: 201-207.

70. Piper, P.J. and Yane, J.R. (1969). Release o/ addiıioııal /acıor.\'iııuıwplıylaxis aııd it"s antagoni.wı by anti-iııflaıııaıory dmgs. Nature, Lodon. 223: 29-35.

71. Prie, H.M., Davson, CO., Breeze, R.G., Wiesman, A. and Hamilton, J. (1971).

Fog-jeFer iıı caııle. Yet. Rec., sı;: 346-35 ı.

72. Reddin, L. (1945). Reagiııie al/ergy iııeaııle. Am. J. Yet. Res., 6: 60-64.

73. Robert, S.J., Squire, R.A. and Gilmean, H.L. (1962). Death iııtıvO caiı'es /olloıviııg vaccinatioıı ıvith Brucella aborıus sıraiıı 19 vaccine. Cornel Yet., 52: 592-595.

74. Sarnowice, W. (1934). Diagnoslic de /a bmeellose bOl'ine par fes reaetions d'al/ergie.

CR. Soc. Bio!. Paris, ı15: 380-383.

75. Saulsby, E.J.L. (1975). Dipgnosis of he/ıııillt in/eelion in "Clinica/ aspecls o/

imıııuno-n%gy". Blackweıı Scientific Publication, Oxford, 175-191.

76. Seot, G.R. (1963). Adverse reaclioıısiııcatlle af ter I'aeciııalioıııvil!r /apinized riııderpesı virus. J. Hyg. Comb., 61: 193-203.

77. Spencer. G.R. and Angerine, D.M. (1950). PatllOgenesis of bo "ine mastiıitis lll. the

sig-nificance of hypersensitivity in sıreptoteocal in/ectimıs. Am. J. Yet. Res., i i: 317-323. 78. Suther, D.E., Franti, CE. and Page, H.H. (1974). Evahillıion of a coıııparalive

intra-derma/ıubercu/in lesI in Cali/omia dairy caııle. Am. J. Yet. Res., 35: 379-387.

79. Turner, A.W. and Trethewive, E.R. (1961). Prevelllive ıaif-tip inoçıılalioıı o/ ca/ves agail/sı bovine conıagioııs p/europneuıııonia. Aust. Yet. J., 37: 1-8.

80. Van Der Schaff, J. (1964). Malleus in Zoonose. J. Yan Der. Hoeden Elsevier, Amster-dam, pp. 184-193.

81. Wikie, B.N. (1976). Hypersensiıivity pneıımonilis experiıııenıal producfioıı in ca/ves with all1igens o/ Micropo/yspora faeni. Can. J. Comp. Med., 40: 221-227.

82. Wolls, P.W. and Eyre, P. (1970). Hoıııocytoıropie anıibodics demosırated by passiı'e cutaneus aııaphy/axis in ca/ves. Yet. Rec., 87: 173-175.

83. Wray, C and Tomlinson, J.R. (1974). Invesıigaıion into the ro/e o/ pharmac%gically

Şekil

Tablo i. Aşırı duyarlılık reaksiyonlarının sınırlandırılması.

Referanslar

Benzer Belgeler

Ali Ekber Dede’ye göre Damal yöresine ilk gelen Gözükızıl Ocağı mensubu Hamza Çelebi Dededir (Saçlı Hamza) ve Hamza Çelebi Dedenin soyundan gelen dedeler şunlardır: 1-Ali

İlk olarak, tüketim malları ithalinden alınan gümrük vergisine üç kat zam yapıldı. Hasat mevsimi tahsil edilen aşarın, savaşılanı olabilecek bölgelerdeki tarım

deki bu okuldan başka (R. Scuole Femminile di Büyükdere) 1880 de açılan bir diğer okul Santa-Maria İtalyan Okuludur. Okul bir ana sınıfı ile birlikte 5 sınıflı bir

Bu büyük günü size bir kere daha tebrik ederken şahsım ve ar- kadaşlarım namına zat-ı devletleri tarafından başlanılmış olan ese- rin, gerek Türk milletinin ve gerek

Karizmatik meşruluğa dayanan sosyal, politik düzenler (sistem- ler), karizmaya yanıt (cevap) veren belirgin ve kişisel nitelik göste- ren belli özellikler ortaya koyar. İlkin,

Mustafa Kemal Paşa, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ola- rak, Balkan Devletlerine barış ve dostluk eli uzatarak, geçmişteki olayların bir yana bırakılmasını ve iyi

üonstntoııs avııııt tout que rlıaqııe fois qu'un revirenıent eıı faveur des Turca se dessiııe en Europe, vite nos ennenıis, toujoıırs les ııi(*ıııes,

Ali Rıza Paşa başkanlığında yeni bir hükümetin kurulması üze- rine Mustafa Kemal Paşa 2/3 Ekim 1919 da tüm illere, sancak mer- kezlerine Belediye Başkanlıklarına ve Müdafaai