• Sonuç bulunamadı

HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZ KULLANIMININ MASSETER KASLARI ÜZERİNE ETKİSİNİN ELEKTROMYOGRAFİ YÖNTEMİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZ KULLANIMININ MASSETER KASLARI ÜZERİNE ETKİSİNİN ELEKTROMYOGRAFİ YÖNTEMİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

*

Cumhuriyet Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı, SİVAS **Cumhuriyet Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, SİVAS

HAREKETLİ BÖLÜMLÜ PROTEZ KULLANIMININ MASSETER KASLARI ÜZERİNE ETKİSİNİN ELEKTROMYOGRAFİ YÖNTEMİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ EVALUATION OF THE USE OF REMOVABLE PARTIAL DENTURES EFFECTS

ON MASSETER MUSCLES BY ELECTROMYOGRAPHY TECHNIQUE

Giray BOLAYIR* Ali Kemal ÖZDEMİR* Ertuğrul BOLAYIR**

ÖZET

Amaç: Bu çalışmada hareketli bölümlü protez kullanımının, farklı fonksiyonlarında masseter kasları üzerine 1. ve 3. aylardaki etkileri araştırıldı.

Gereç ve Yöntem: Kennedy sınıf I ve II ağız yapısına sahip bireyler araştırıldı. Elektromyografik analizler sakız ve fındık çiğneme, 5 sn maksimal sıkma fonksiyonlarında gerçekleştirildi. Elektromyografik kayıtlar masseter kaslarından alındı. Aktivitelerin değerlendirilmesinde spektral analiz (Median Frekans) yöntemi kullanıldı. Bireylerden farklı fonksiyonlarda protez öncesi ve protez sonrası 1. ve 3. aylarda elde edilen median frekans değerleri kontrol grubundan elde edilen değerler ile istatistiksel açıdan karşılaştırıldı. Bulgular: Kennedy sınıf I ve II parsiyel protez kullanan bireylerde sakız ve fındık çiğneme, maksimal sıkma fonksiyonlarında protez kullanım sonrası (1. ve 3. ay) median frekans değerlerinde görülen artış istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.05).

Sonuç: Hareketli bölümlü protez kullanımının farklı fonksiyonlarda masseter kas aktivitelerini etkilediği görüldü. Bununla birlikte protez kullanımının kassal aktiviteyi olumlu yönde etkilediği tespit edildi. Buna bağlı olarak da posterior dişsizliğin giderilmesinin, masseter kaslarının daha iyi fonksiyon görmesini sağladığını ifade edebiliriz. Anahtar kelimeler: Parsiyel protez, elektromyografi, masseter kasları

SUMMARY

Purpose: In this study, the effects of the use of removable partial dentures on the different functions of masseter muscles were investigated during first and third months.

Material and Methods: The patients having Kennedy Class I and II mouth structure were subjected to investigation. Electromyographic records were taken from masseter muscles. For the evaluation of activities spectral analysis method (Median frequency) was used. Median frequency values obtained before denture and after the first and third months of denture use were compared statistically with those obtained from the control group.

Results: In individuals using Kennedy I and II partial dentures, increase in the median frequency values were found to be statistically meaningful (p<0.05) after the first and third months of denture wearing in gum and hazelnut chewings, and in maximal biting. Conclusion: It was evidenced that the use of dentures affected the different functions of masseter muscular activities and it had a positive effect on the muscular activitiy. In the lights of these findings it can be suggested that restoration of the posterior teeth might provide better functioning of masseter muscles.

Key words: Partial denture, electromyography, masseter muscles

GİRİŞ

Çiğneme diş erüpsiyonunu takiben öğrenilen bir fonksiyondur. Bu fonksiyon hızlı etkili çene hareketlerini, dil-dudak ve yanakların, besin kitlesinin ve salivasyonun kontrolünün sağlanmasını sağlayan yüksek derecede

kompleks nöromusküler olayları ihtiva eder.1

Kanin dişi sonrası yapılan protetik rehabilitasyonların, dental arkın posterior bölgesinde meydana gelen diş kayıplarının, ısırma kuvvetinin, yaş ve cinsiyetin, oklüzal temas alanlarının ve oral motor fonksiyonu gibi birçok

faktörün çiğneme fonksiyonunun üzerine etkisi olduğu bilinmektedir. Bunların içinde fonksiyonel diş sayısı ve ısırma kuvveti çiğneme fonksiyonunun anahtar

belirleyicileri olarak kabul edilmektedir.2-4

Oklüzal rekonstrüksiyonun amacı sadece çiğneme fonksiyonunun değil, stomatognatolojik sistemi bütünüyle düzeltilmesine yöneliktir. Bu amacın ne kadar gerçekleştirildiğine, sadece sentrik oklüzyonda sıkma gibi statik bir bilginin değerlendirilmesiyle karar verilemez. Çiğneme fonksiyonunun bütünüyle değerlendirilmesi

(2)

Çeşitli yiyeceklerin kullanıldığı çalışmaların,

kompleks çiğneme davranışlarını düzenleyen

nörofizyolojik mekanizmalar hakkında bilgi

sağlayabileceği bildirilmektedir.6-8

Elektromyogram kasın kasılması sonucu ortaya çıkan biopotansiyel işaretlerdir. Bunların kaynağı

vücutta meydana gelen çeşitli elektrokimyasal

olaylardır. İğne ve yüzey elektrodlarla algılanan ve kasın kasılması sırasında oluşan elektriksel işaretlere

elektromyogram (EMG) denir.9-11

Spektral analiz, bir sinyalin kendisini oluşturduğu kabul edilen sinüzoidal bileşenlerine ayırma işlemidir. Sinüzoidal bileşenler amplitüt, faz ve frekans ile belirlenir. Güç spektrumunda yatay eksende frekans,

dikey eksende ise ilgili sinüzoidal bileşenin

amplitüdünün karesi yer alır, faz bilgisi yer almaz. Literatürde spektral analiz yöntemleri daha çok yüzey EMG ile ilgili çalışmalarda yorgunluk ölçümü ve kas lifi iletim hızı tayini gibi amaçlarla kullanılmakla birlikte iğne EMG’de, tek motor ünit potansiyel (MUP) sinyali ve interferens paterninde de bu yöntemler

uygulanabilmektedir.12

Kısmi dişsizliğin en önemli etkilerinden biri, bireylerde çiğneme alışkanlıklarının değişmesine yol açmasıdır. Buna bağlı olarak da çiğneme kasları etkilenmektedir. Bu çalışmanın amacı, farklı kısmi dişsiz ark sınıflamasına sahip bireylerde farklı test

yiyeceklerinin çiğneme ve maksimal sıkma

fonksiyonlarında hareketli bölümlü protez öncesi ve sonrası masseter kaslarındaki etkisini elektromyografik teknikle (EMG) belirlemektir.

GEREÇ ve YÖNTEM

Çalışmamızda denek grupları olarak kliniğimize başvuran; alt çeneleri ayrı ayrı Kennedy I. sınıf ve Kennedy II. sınıf; karşıt çeneleri doğal dişli kişiler seçilmiştir. Kontrol grubu ise alt-üst çeneleri tam dişli kişilerden oluşturulmuştur. Her üç grupta 10’ar kişiden toplam 30 kişi üzerinde araştırma yapıldı.

Kennedy I sınıfında yer alan hastalara yapılan protezler aşağıdaki şekilde standardize edildi:

Ana bağlayıcı olarak lingual bar kullanıldı. Destek alınan dişlere RPI sistemi uygulanması tercih edildi. Tırnaklar sonsuz sahaya komşu dişlerin mesialine yerleştirildi. Endirekt tutucular da yine bu dişlere komşu olan dişlerin distaline yerleştirildi (Resim 1).

Resim 1. Kennedy I grubuna dahil bireylere uygulanan hareketli

bölümlü protez şekli

Kennedy II sınıfında yer alan hastalara yapılan protezler aşağıdaki şekilde standardize edildi:

Kennedy II olarak sınıflandırılan ağızlarda ana bağlayıcı olarak lingual bar kullanıldı. Dişli sonlanan (sol) tarafta 1. molar ve 2. premolar dişler destek olarak kullanıldı ve bu destek dişler üzerine çift akers (embrasür) kroşe uygulandı. Dişsiz sahaya komşu olan dişlerin mesialini ve ona komşu olan dişlerin distaline tırnak konuldu. Dişli sonlanan taraftaki kanin ve 1. premolar dişleri üzerine indirekt tutucular yerleştirildi. Sonsuz sahada ki destek dişte ise I bar kroşe kullanıldı (Resim 2).

Resim 2. Kennedy II grubuna dahil bireylere uygulanan hareketli

bölümlü protez şekli

Çiğneme kaslarının protez sonrası aktivasyonlarının kıyaslanmasını çalışma grubumuzun yaş sınırlarına uyacak şekilde kontrol grubu olarak seçilen tam doğal dişli bireylerde yapıldı.

(3)

Kasların çalışan taraf aktivasyonları 3 farklı fonksiyonda belirlendi. Bunlar 3 gr fındık ve 3 gr sakızın çiğnenmesi esnasında ve sentrik oklüzyonda maksimal sıkma pozisyonunda kayıtlar alındı.

Hastaların elektromyografik (EMG) kayıtları

ölçüm yapılan kaslardan aynı anda alındı.

Nöromüsküler aktiviteleri incelenen kaslar Kennedy sınıf I parsiyel protez kullanan bireylerin ve kontrol grubundakilerin sağ ve sol masseter kasları iken, Kennedy II grubundaki bireylerin dişsiz saha tarafındaki (sağ) masseter kaslarıydı.

EMG kayıtları, elektromyografi cihaz (Keypoint, Medelec, Danimarka) ile yapıldı. Bu alet, aksiyon

potansiyellerinin değişimini izlemeye yarayan

sergileme monitörü, algılanan potansiyellerin

mönitörde ve kağıtta izlenebilmesi için 20 Hz-10 KHz arasında 1 desibel kayıtlı bir bölümü olan amplifikatörden oluşmuştur.

Gümüş klorürden yapılmış dikdörtgen şekilli

disposable yüzeysel elektrotları alete bağlayan

kabloların uzunlukları 100 cm olarak saptandı. Elektrotların yerleştirilmesinde karışıklığı önlemek amacıyla referans ve aktif bağlantıları farklı renkli kablolarla ayarlandı.

Kayıtlara başlamadan önce hastalara yapılacak çene hareketleri anlatıldı. Kayıtlar alınırken hastalar bir sandalyede başları dik ve desteksiz bir şekilde oturtuldu. Ayrıca kayıt sırasında algılamayı lokalize etmek için el bileğine bağlanan bir toprak elektrotu kullanıldı.

Deneklerden yüzeysel elektrotların kas üzerine konumlandırılması amacıyla çenelerini sıkmaları istendi. Böylece dışarıdan elle belirgin olarak hissedilebilen masseter kaslarının karın kısımlarının liflerine paralel olacak şekilde yüzeysel elektrotlar yerleştirildi. Yüzeysel elektrotların konumlandırılmasında referans elektrotu kasın karın kısmına, aktif elektrot ise referans elektrotundan 1 cm aşağıda olacak şekilde konumlandırıldı.

Elektrotlar yerleştirilmeden önce hastaların yüzü alkolle temizlendi, elektrot ve deri arasında iletişimi artırmak için elektrot jeli kullanıldı. Tüm elektrotlar deri yüzeyine yapıştırıcı bant ile sabitlendi.

Elektrotlar yerleştirildikten sonra deneklerden 3 gr sakız ve 3 gr fındığı 20 kere ayrı ayrı çiğnemesi istendi. Kassal aktivitelerinin spektral analizle belirlendi. Bu kayıtlar alındıktan sonra hastalara sentrik oklüzyonda

dişlerini 5 saniye sıkması (maksimal sıkma) söylendi, ve bu pozisyonda analizleri yapıldı. Standart sapmayı minimalize etmek için her bireyde her bir fonksiyon için 4 ölçüm yapıldı ve bunların ortalaması alınarak

istatistiksel açıdan değerlendirildi. Grup içi

kıyaslamada tekrarlayan ölçümlerde varyans analizi ve gruplar arası kıyaslamada ise çoklu varyans analiz

yöntemi kullanıldı. İstatistiksel değerlendirmede

p<0.05 anlamlı olarak kabul edildi.

SONUÇLAR

Gruplara ait verilerin istatistiksel değerlendirmeleri Tablo I de verildi. Tekrarlayan ölçümlerde varyans analizi kullanılarak yapılan istatistiksel değerlendirmede, Kennedy I protez kullanan bireylerde sakız ve fındık çiğneme, maksimal sıkma fonksiyonlarında protez kullanım sonrası (1. ve 3. ay) median frekans değerlerinde görülen artış istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.05). 1. ve 3 aylar arasında fark gözlenmedi (p>0.05).

Tablo I. Masseter kaslarından fındık ve sakız çiğneme, maksimal

sıkma fonksiyonlarından elde edilen spektral analiz median frekans değerleri (P.Ö=protez öncesi, P.S.1.ay=protez sonrası 1. ay, P.S.3.ay=protez sonrası 3.ay, median frekans birimi KHz)

Sakız çiğneme Kennedy I Sağ maseter Kennedy I Sol masseter Kennedy II dişsiz saha masseter Kontrol sağ masseter Kontrol sol masseter P. Ö. 96.10 ± 13.59 106.30 ± 8.57 78.00 ± 10.32 P. S. 1. ay 107.40 ±10.77 115.70 ±11.37 121.30 ± 4.37 P. S. 3. ay 108.90 ±11.47 116.60 ±10.58 122.50 ± 7.77 136.60 ± 3.13 132.10 ± 6.75 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05 Fındık çiğneme Kennedy I Sağ maseter Kennedy I Sol masseter Kennedy II dişsiz saha masseter Kontrol sağ masseter Kontrol sol masseter P. Ö. 110.90 ± 9.97 108.60 ±12.63 129.40 ± 5.58 P. S. 1. ay 120.40 ± 9.29 119.40 ±10.37 145.70 ± 5.94 P. S. 3. ay 120.50 ± 9.90 119.20 ±10.85 148.70 ± 5.35 150.70 ±12.97 147.60 ± 9.00 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05

Maksimal sıkma Kennedy I

Sağ maseter Kennedy I Sol masseter Kennedy II dişsiz saha masseter Kontrol sağ masseter Kontrol sol masseter P. Ö. 116.40 ± 8.11 122.80 ± 7.53 123.00 ±17.91 P. S. 1. ay 129.80 ± 9.27 131.00 ± 8.05 135.90 ±10.75 P. S. 3. ay 130.00 ± 8.14 132.40 ± 6.86 134.90 ±10.81 165.60 ±12.34 165.00 ±10.23 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05 P < 0.05

Kennedy II protez kullanan bireylerde sakız ve fındık çiğneme, maksimal sıkma fonksiyonlarında protez kullanım sonrası (1. ve 3. ay) dişsiz saha masseter kaslarının median frekans değerlerinde görülen artış istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.05). 1. ve 3. aylar arasında fark bulunmadı (p>0.05).

Çoklu varyans analiz yöntemi kullanılarak yapılan istatistiksel değerlendirmede, Kennedy II protez

(4)

kullananların dişsiz saha tarafında sakız ve fındık çiğneme, maksimal sıkma fonksiyonlarında protez kullanım sonrası (1. ve 3. ay) görülen artış, Kennedy I grubundaki bireylerden daha fazla tespit edildi ve bu fark istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.05). Çalışmamız kapsamında tüm fonksiyonlarda ve tüm periyotlarda elde edilen veriler kontrol grubuna göre düşük bulundu ve bu fark anlamlı tespit edildi (p<0.05).

TARTIŞMA

Protetik rehabilitasyonların amaçlarından birisi, çiğneme fonksiyonunun en iyi şekilde yapılmasını sağlamaktır. Sabit veya hareketli protezlerin çiğneme

kaslarını nasıl etkilediğini değerlendirmede

elektromyografik (EMG) analizler kullanılmaktadır.13-15

Bu çalışmamızda, kliniğimize başvuran Kennedy I ve Kennedy II sınıflamasına sahip bireylerde rutin tekniklerle yaptığımız hareketli bölümlü protezlerin, çiğneme kaslarının spektral analizlerini EMG ile araştırdık.

Çalışmamızda serbest sonlanan vakalarda

uygulanan distal sonlu protezlerin fulkrum ekseni üzerinde farklı yönlerde hareket etmesinden dolayı, çiğneme sisteminin bir parçası olan masseter kasları üzerine etkilerini tespit etmek için Kennedy I ve II grupları tercih edildi.

Wınnberg ve Pancherz,16 Kıbana ve ark.17

çalışmalarında, EMG analizlerinde ışık, ısı, ses ve gün içinde alınan kayıt zamanı gibi çevresel faktörlerin standardizasyonunun sağlanması ile daha homojen sonuçların alınacağı bildirilmektedir.

Deney gruplarımızda çiğneme fonksiyonu

sırasında oluşan kas aktivitelerini objektif

değerlendirmek amacıyla bireysel faktörlerin çiğneme olayı üzerine etkilerini en aza indirmek için

araştırmamızda gün içinde belirli bir zaman

periyodunda (saat 13.30-15.30), aynı oturma pozisyonunda yapılmasına ve çevresel faktörlerin

mümkün olabildiğince standardizasyonuna özen

gösterildi.

Çalışmamızda hem sert hem de yumuşak maddelerin çiğnenmesi sırasında masseter kasların fizyolojisi üzerine etkilerini belirlemek için fındık ve sakızın test yiyeceği olarak belirlenmesi uygun görüldü.

Virgilo ve ark.18 sağlıklı bireylerde yaptıkları

çalışmada, oklüzal temas azlığının interkuspal

pozisyonda maksimal sıkma fonksiyonu sırasında, çiğneme kaslarının aktivasyonun da azalmaya neden

olduğunu bildirmektedirler. Bu araştırmacılar

oklüzyonda oluşturulan herhangi bir değişikliğin çiğneme kaslarının performansını olumlu yönde etkileyebileceğini rapor etmektedirler.

Çalışmamızda maksimal sıkma fonksiyonunda proteze bağlı olarak gerçekleşen kas fonksiyonlarındaki artış yukarıdaki çalışmanın bulgularıyla örtüşmektedir.

Liedberg ve ark.2 farklı test yiyeceklerini

kullandıkları çalışmalarda, hareketli bölümlü protez kullanımına bağlı olarak, çiğneme kaslarının olumlu yönde etkilendiğini söylemektedirler. Araştırmamızda fındık ve sakız çiğneme fonksiyonlarında masseter

kaslarında protez sonrası görülen artış Liedberg ve ark.2

yapmış oldukları çalışmaların bulgularıyla paralellik göstermektedir.

Çiğneme kaslarının EMG aktivitelerinin spektral analizlerinin yapıldığı çalışmaların sonuçları oldukça ilginçtir. Çoğu çalışmalarda dikkate değer sonuç ısırma kuvveti %60’dan az olduğunda mean ve median frekansında artış gözlemlerken, %60’dan fazla

olduğunda ise bu parametrelerde azalma

gözlenmektedir.19-23 Bu azalmanın nedeni olarak

kaslarda yorgunluk, kas liflerinde motor unitlerin ateşleme hızında ve sayısında azalma meydana gelmesi gösterilmektedir. Çalışmamız sonucunda spektral analizlerde meydana gelen artış, protez kullanımına bağlı olarak çiğneme kaslarında geniş motor ünitlerin oluşmasına ve bu motor ünitlerin birbirleriyle gerçekleşen ilişkilerden kaynaklanabileceğini ifade edebiliriz. Bununla birlikte Kennedy II grubunda dişsiz saha tarafındaki masseter kaslarının aktivasyonunda protez sonrası meydana gelen artışın, Kennedy I grubundaki bireylerden daha fazla olmasını Kennedy II protezlerinin retansiyon ve stabilitesinin daha iyi olmasına bağlayabiliriz.

Sonuç olarak hareketli bölümlü protez

kullanımının masseter kas fonksiyonlarını olumlu

yönde etkilediğini ileri sürebiliriz. Çalışmamız

bulgularına dayanarak, ideal şartlara uygun yapılmış bir hareketli bölümlü protez, stomatognatolojik sistemin bir parçası olan çiğneme kaslarının daha etkin fonksiyon gerçekleştirmesine katkıda bulunacaktır.

(5)

KAYNAKLAR

1. Karkazis HC. EMG activity of the masseter muscle in implant

supported over denture wearers during chewing of hard and soft food. J Oral Rehabil 2002; 29: 986-99.

2. Liedberg B, Norlen P, Öwall B, Stoltze K. Masticatory and

nutritional aspects an fixed and removable partial dentures. Clinical Oral Investigations 2004; 8: 11-7.

3. Liedberg B, Spiechowicz E, Öwall B. Mastication with and

without removable partial dentures an intraindividual study. Dysphagia 1995; 10: 107-12.

4. Ulusoy M, Can G. Bölümlü Protez Planlama Farklılıkları

Üzerine Bir Araştırma. MÜ Diş Hek Fak Der 1984; 1: 59-64.

5. Kimoto K, Fushima K, Tamaki K, Toyoda M, Sato S, Uchimura

N. Asymmetry of masticatory muscle activity during the closing phase of mastication. Physıology 2000; 18: 257-63.

6. Agarwall KR, Lucas PW. A review: Neural control of

mastication in humans as influenced by food texture. Indian J Dent Res 2002; 29: 58-63.

7. Akyüz G, Özaras N, Gündüz H, Ofluoğlu D. Elektrodiagnoz. 1

Basım. Ankara: Güneş Kitabevi; 2003.

8. Edlund J, Lamm C J. Masticatory efficiency. J Oral Rehabil

1980; 7: 123-30.

9. Fınsterer J, Mamoli B. Turn amplitude parameter changes during

sustained effort. Electroencephalography and Clinical Neurophysiology 1998; 101: 438-45.

10. Sandallı T. Dişhekimliğinde Elektromyografi. MÜ Diş Hek Fak

Derg 1985; 7: 96-102.

11. Yazgan E, Koryürek M. Tıp Elektroniği. İstanbul: İTÜ

Elektrik-Elektronik Fakültesi Ofset Baskı Atelyesi; 1996.

12. Malmström JE, Lindstrom L. Propagation velocity of muscle

action potentials in the growing normal child. Muscle Nerve 1997; 20: 403-10.

13. Akbay T, Beydemir B, Baykal F. Alt çene Kennedy sınıf III mod

1 vakasında uygulanan hareketli bölümlü protez ile tüm doğal dişleri mevcut olguların m. masseterlerinden elde edilen çiğneme modellerinin elektromyografi ile değerlendirilmesi. AÜ Diş Hek Fak Derg 1985; 12: 113-20.

14. Erdoğan E, Beydemir B, Yavuzyılmaz H. Alt çenede küçük

azıların eksikliğinde uygulanan hareketli bölümlü ve köprü protezlerde m. masseterin ve m. temporalisin çiğneme modellerinin elektromyografi ile değerlendirilmesi. Oral Dergisi 1984; 4: 4-9.

15. Ingerval B, Hedegard B. An electromyographic study of

masticatory and lip muscle function in patients with complete denture. J Prosthet Dent 1980; 43: 266.

16. Wınnberg A, Pancherz H. Head Posture and masticatory muscle

function: An EMG investigation. Europen Journal of Orthodontics 1983; 5: 209.

17. Kıbana Y, Ishuıma T, Hıraı T. Occlusal support and head

posture. J Oral Rehabil 2002; 29: 58-63.

18. Ferrario VF, Serrao G, Dellavia C, Caruso E, Sforza C.

Relationship between the number of occlusal contacts and masticatory muscle activity in healthy young adults. Journal Craniomandıbular Practice 2002; 20: 91-8.

19. Clark GT, Carter MC, Beemsterboer PL. Analysis of

electromyographic signals in human jaw closing muscles at variations isometric force levels. Arch Oral Biol 1988; 33: 833-7.

20. Hagberg C, Hagberg M. Surface EMG frequency dependence on

force in the masseter and the anterior temporal muscles. Scand J Dent Res 1988; 96: 451-6.

21. Hagberg C, Hagberg M. Muscular tenderness evaluated by

surface EMG frequency analysis of isometric contractions. Scand J Dent Res 1989; 97: 368-74.

22. Jacops R, Van Steenberghe D. Masseter muscle fatigue during

sustained clenching in subjects with complete dentures, implant-supported prostheses, and natural teeth. J Prosthet Dent 1993; 69: 305-13.

23. Palla S, Ash MMJr. Effect of bite force on the power spectrum

of the surface electromyogram of human jaw muscles. Arch Oral Biol 1981; 26: 287-95.

Yazışma Adresi:

Yard. Doç. Dr. Giray BOLAYIR Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi

Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı 58140 Kampüs / SİVAS

Tel: 0 346 2191010 / 2783 Faks: 0 346 2191237

Referanslar

Benzer Belgeler

Osteomyoplasti: Amputasyon cerrahisinde kesilen kasların birbirine ve kemiğe tutturulmasıdır. İlk 1968’de Murdoch

Voluntary openning terminal device: İstemli açılan el Voluntary closing terminal device : İstemli kapanan el Self suspension : Kendinden süspansiyon. Harness suspension :

Pektus carinatum: Göğüs ön duvarının öne doğru aşırı çıkıntılı olması durumu. Pektus ekskavatum: Göğüs kemiğinin içeri doğru

CCO (craniocervical ortez) : Başı ve servikal vertebraları içine alan baş-boyun ortezi.. Chairback breyz : Knight

tesbiti ve iyileşmesi sonucunda bu eklemin daha sonraki dönemde kolayca veya spontan olarak defalarca çıkması Hallux : Ayak başparmağı. Hallux rigidus : Ayak

Ağızda mevcut tüm doğal dişler çekildikten sonra, esas fonksiyonunu kaybeden alveolar kretler, trabeküler kemik yapısında ve toplam kütle.. olarak daralırlar, üst ve alt

Bizim olgumuzda ise intertrokanterik femur kırığı nedeniyle 2002 yılında kalkar destekli Leinbach tipi parsiyel protez uygulaması sonrası femoral baş ile stem arasında

 Lingual kısım uzun veya kısa Lingual kısım uzun veya kısa.  Diş dizimi hatası Diş