• Sonuç bulunamadı

Enver Paşa

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Enver Paşa"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

{ t aftadan haftaya {

1

-77-; ıu,^rİ

Enver Paşa

Yazan: Fahri C e lâ l G ö k t u lg a Bir dost şöyle anlatır :

Yahya Kemal Bey merhumla be­

raber Acımusluk sokağına sapma­

dan Babıâliye doğru yönelmiştik.

Halbuki Acem Sefareti dıvarmm

dibinden geçen yol daha kısa idi

Galiba lâkırdıya dalıp gitmiştik.

Galiba Akagündüz merhuma tesa­ düf etmemiz de, Enver Paşanın Kâ­ mil Paşa Hükümetini devirmesinin

ilk dakikalarına rastgelmemiz de

kaderde varmış ki, Bâbıâliııin ö - nünden geçtik.

Ne konuşmakta olduğumuzu ya­ zabilecek halde değilim, hatırımda

kalmamış. Fakat tam Bâbıâliniîi

parmaklıklarının önüne gelmiştik

ki yarım bölüğe yakın muhafız as­ kerlerine silâh çat kumandası ve­ rilmiş olacaktı. Silâhlar çatılmıştı. Asker iki sıra, öyle, şaşkın şaşkın

duruyorlardı. Askerlerin önünde

karasakallı, irice bir sivil adam vardı. Bir baştan öteki başa, bağıra çağma, koşuyordu:

— Askerrrl... Askerrrl... Vatan,

millet filân diye haykırıyordu.

Üçümüz durmuş hâdiseyi seyredi­ yorduk. Akagündüz :

— Bu Ömer Naci’dir!... İttihatçı­ ların meşhur hatibi!... Diye mırıl­ dandı.

Yahya Kemal yavaşça S — Birşeyler oluyor galiba... Dedi.

Ömer Naci’nin sesi, duyduğum

seslerin, hemen en vahimi idi, di­ yebilirim. Tabanca sesi gibi bir ses.. Arkası bize dönük, yüzü askerlere

doğru olduğu için daha başka ne

söylüyordu, pek anlıyamıyorduk : — Askerrr!... Askerrr!... Vatan, millet, hürriyet, adalet, müsavat!.".

Hep bir baştan bir başa koşarak, esasını, fazlasını »•nlıyamadığımız bir takım sözler ediyordu. Etrafı­ mızda, hâdisenin bizden başka se­ yircisi yoktu sanırım. Ortalık ten­ ha İdi. Bâbıâli Muhafız Bölüğünün önünde hiç durmadan :

— Askerrrl... Askerrrl... Diye

haykırıp duran Ömer Naci’nin sır­ tında bir siyah retık elbise vardı. Yakalığı, o zaman kullanılan, par­ lak lâstik yaka idi. Üstünde arka­ dan takma, biraz yana kaçmış bir

siyah boyunbağı vardı. Koştukça

koyu renk fesinin püskülü uçuşu­ yordu. Biz üçümüz d i şaşırmış kal- miş gibi idik. Tam o sırada, arka­ sında, iki üç zabitle bir iki sivil, birdenbire, nereden çıktılar, bile­ medik, Enver Paşa gözüktü. Gayet şık askerî elbisesinin içinde Enver

Paşanın yukarıya kıvrılmşı ince

bıyıklarını görüyordum. Çizmesinin

ökçelerine takılı mahmuzlarının

sesini, şimdi bile duyar gibiyim. Enver Paşa, Muhafız Bölüğünün önünden geçerken, Ömer Naci hâlâ:

— Askerrr!... Askerrrr!... Diye o vahim sesiyle nutkuna devam edi­ yordu. Belli Ömer Naci’nin vazifesi askerleri meşgtll edip, hareketsiz

bırakmaktı. Paşa taş merdivenleri

çıkarken^ birdenbire, bir mülâzim

yanlarında peyda oldu. O da ne

yapacağına karar vermemiş gibi,

| yanlarında yürüyüp gidiyordu. En­ ver Paşa, birdenbire zabite, gayet nazik bir sesle hitap etti, hatırımda kaldığına göre evvelâ t

— Süleyman efendi!... Dedi. Son­ ra daha dost bir tavırla :

— Süleyman bey!... dedi, azıcık teşrif eder misiniz?

Muhafız Bölüğü Kumandam as- ■"* rlerini silâhbaşı edip, onun üstü­ ne atılıp, paşayı yakalıyacak m ıy­ dı? herhalde vazifesi bu idi. Fakat

Enver Paşanın halinde, tavrında,

o kadar nazik, fakat münakaşa gö­ türmez bir kumandan edası vardı

ki, arkalarına takılmağa mecbur

oldu.

Ömer Naci ve ötekiler kapıdan

içeri girip kayboldular. Çok geç­

medi, birkaç el tabanca sesi işittik.

Akagündüz bizi sürükleyip yü­

rüttü :

— Olanlar oldu... dedi, buralarda durmıyalım.

Referanslar

Benzer Belgeler

Memleket sanayii nefîse tari­ hinde, Güzel Sanatlar Akademi­ mizin çok mühim bir rolü var­ dır. Ona daha nice nice seneler

Yazan: Fikret ÜRGÜP Evet, Temmuz 1967 ortasında, Fransanm gü­ neyinde, Aşağı Alp dağlarının eteğinde, Reyn kö­ yündeki iki odalı evinde hastalanmış;

Dikkat ederseniz eklenecek sayıyı hemen parçalıyoruz akıldan: 43=40+3 haline getiriyoruz.. Daima eklenecek sayıyı 10’un katlarına

Henüz açık ve net bir bilgi olmadı- ğından, araştırmacılar bağışıklık ko- rumasının ne kadar uzun süreli ola- bileceğini tahmin etmek için eldeki bulguların

Sulu çözeltilerde kısa bir yarı- lanma ömrüne sahip olan sodyum klorür nano parçacıklar sistematik kanser tedavisi yerine bölgesel kan- ser tedavilerinde daha etkili özellik

Çin’de hastaneye yatırılan COVID-19 hastalarının yarısından fazlasının karaciğer veya safra kanalların- da hasara işaret eden enzim seviyelerinin yükselmesi ve

Geliştirilen çift taraflı bant dokulara tıbbi implant- ların tutturulması için de kullanılabiliyor, ayrıca doku yapıştırıcı malzemelerden daha hızlı bir şekilde bağlan-

Bununla birlikte, ekip genetiğin ötesinde, sigara içenlerin aynı yaştaki sigara içmeyenlere göre çok daha yaşlı bir bağışıklık profiline sahip olduğunu da tespit