• Sonuç bulunamadı

Meraklı bir tarih:Güzel Sanatlar Akademisinin 64 üncü yıldönümü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Meraklı bir tarih:Güzel Sanatlar Akademisinin 64 üncü yıldönümü"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Meraklı bir tarih...

Güzel Sanatlar A kadem i­

sinin 64 üncü yıldönümü..

Kapaltftrındaki ev..

Senelerce süren göçebelik

Hacı Salih efendi­

nin konağı

Garip bir teklif ..

— *

Eğer ahlâk namına herkes

bir yerini

kesm eğe kalksa!.. — Peştem al mı, asma yaprağı m ı?

Alçıdan

yapı­

lan el modelleri

Harem, selâmlık

Inas sannayii Nefise M ektebi

Canlı modeller gizlice m ektebe nasıl sokulmuştu?

M .

Oskan efendi...

Güzel Sanatlar Akademimizin 64 üncü yıldönümünü kutluyo­ ruz. Bir memlekette «geri» nin hiç istemediği mektep muhak­ kak ki «Güzel Sanatlar Akademi­ si» dir. Bu onun en lüzumsuz bulduğu müessesedir. Hattâ lü­ zumsuz değil, pek zararlı addet­ tiği çatıdır.

«Geri» ye nazaran akademinin tek cephesinden manzarası şu­ dur: Bir takım kadınlann çırıl çıplak soyunup da bazı delikanlı­ ların karşılarında hâşa sümme hâşa tasvir çıkardıkları, ne oldu­ ğu belirsiz acayip bir yer!..

Öteki mekteplerin, öbür irfan müesseselerinin faydalarını bel­ ki az çok kendisine anlatabilir­ siniz. Fakat bir Güzel Sanatlar Akademisinin iyiliklerini, güzel taraflarını ona kabul ettirmek hakikî bir zaferdir. Bu itibarla bizde 64 senelik bir mazisi bulu­ nan bir Güzel Sanatlar Akade­ misine sahibolfrtak 'm ühim bir mâna İfade eder.

Mamafih akademi bu yaşa ge­ linciye kadar bir çok mücadele­ lere sahne olmuş bir yerdir. Şim­ di bu sanat ve bilgi ocağını Iş- tanbulun meşhur saraylarından bırmdc gelmiyoruz, îtapıdmı gır- diğimiz zaman onun büyük ku­ rucusu Hamdi beyin küçük fa­ kat mânalı heykelile karşılaşıyo­ ruz. Her atelye büyük bir saray salonunu işgal ediyor.

Bugün bir sarayda yerleşmiş olan Güzel Sanatlar Akademisi­ nin bina mazisi çok tuhaftır. Mektep Fındıklı sarayına gelin­ ciye kadar büyük bir göçebelik devri geçirmşitir.

Hamdi bey ilk defa Sanayii nefîse mektebi âlîsinin kapılarım Âsanatika müzesinin eski Şark salonlarında açmıştı. Sonra mek­ tebi Kapalıfınnda bir konakta, biraz geçince de Şehzadebaşmda bir evde görüyoruz.

Lâkin «Sanayii Nefîse Mek­ tebi» burada da bannamamış Divanyolunda şimdiki Sağlık müzesine geçmiştir. Bu konak meşhur şair Nigâr hanımın ka- ymbabası «Hacı Salih efendi» ye aitti. Nigâr hanım pek gençliğin­ de epeyce bir müddet orada, en üst katındaki dairesinde otur­ muştu. Büyük zelzeleden sonra şair, çocuklarını alarak konak­ tan Boğazdaki yalısına gitmişti. Sanayii Nefise Mektebi de Hacı Salih efendinin konağım işgal etmişti.

Buradan sonra mektep yine kendisine daimî bir bina bula- .mamış, Cağaloğlunda bir yere

taşınmıştır.

Akademi ancak Fındıklı sara­ yında kendisine münasip bir bi­ na bulabilmiştir. Hattâ yeni bir çok şubeleri!« şimdi bu bina bile mektep için kifayetsizdir denil»- : bilir.

Peştemal m eselesi..

Tedrisat öteki mektepJerdekhv den şok farkh olduğu için aka- deminin 94 senelik manisi haki­ katen çok enteresandır. Düşün­ medi M bir zamanlar mektepteki heykellere bir Maarif K a a n ta­ rafından peştemal bağlanmam bfle tasavvur edilmişti. Buna karşı Hamdi bery şöyle d e*işti:

1

— Btamımt ahlâk namına bu mermer insanların bam uzuvla n - n*n ortadan kakfcnlmast birden isteniyor. Eğer ahlâk »amma

Güzel Sanatlar Akademisi zamanımızdaki bütün vükelânın

elsiz olarak gezmeleri lâzım ge­ lirdi.

Hamdi bey bu sözlerile vükelâ­ nın hırsızlığından bahsetmek is­ tiyordu. Mamafih bu güzel nük­ teye rağmen heykellere peştemal kuşatmak bahsinde ısrar olundu. Nihayet Hamdi bey ile Maarif Nazırı arasında bir uyuşmaya varıldı. Heykellere sadece alçıdan yapılmış asma yapraklan örtüle­ cekti..

Hamdi beyin eli..

Mektebe ’ canlı model sokulma­ sı da âdeta mühim bir inkılâp şeklinde karşılanmıştı. İlk za­ manlar bir dershanede herkesin içinde erkeklerin veya kadınlann soyunup poz alacalkan akla gel­ miyordu. Talebe alçıdan bir ta­ kım şekiller karşısında çalışıyor­ du. Meselâ Hamdi bey bizzat kendi elinin bir kaç şekilde, bir kaç hareketle alçıdan kalıplarını çıkartmıştı. Senelerce Sanayii nefîse talebesi bu alçıdan elier karşısında çalıştılar.

Nihayet bugünkü akademinin profesörleri olan meşhur ressam­ lar henüz talebe iken ilk kadın modelleri mektebe hem de kaça­ mak olarak soktular. O zamanlar ancak üç Çingene buna razı edi­

lebildi.

Lâkin resmî makamlar tara­ fından haber alınınca «canlı mo­ del» büyük bir mesele haline gir­ di. Modelleri mektebe sokan ta­ lebenin istikballeri bile tehlike geçirdi. Nihayet iş güç halle ört­ bas edildi.

Kızlar; erkekler

Bir zamanlar da mektepte bir harem - selâmlık vardı. Mektep iki kısma ayrılmıştı. İn as Sana­ yii nefîse mektebi ve Zükûr kıs­ mı... Son senelere, Cumhuriyet devrine kadar vaziyet böylece devam etti.

İnas Sanayii nefîse mektebi ressam Ömer Adil’in idaresinde idi. ye resim hocası da kıymetli sanatkâr Feyhaman Duran’dı. Mamafih bu İnas Sanayii nefîse mektebinden istidatlar yetişti.

Mektebin ilk hocaları arasında bir çok ecnebiler, gayri müslim- ler vardı. Bunların İçinde M. W am ia’yı, M. Valeri’yi, Oskan efendiyi hâlâ hatırlıyanlar var- d ır.'

Memleket sanayii nefîse tari­ hinde, Güzel Sanatlar Akademi­ mizin çok mühim bir rolü var­ dır. Ona daha nice nice seneler dileriz.

H. F.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

SCM 459 Yüzeysel Tasarım III 2+2 5,0 Seramik ve Cam Yüzeyler İçin KAğıt Üzerinde Tasarım Çalışmaları; Seramik ve Cam Yüzey Uygulamalarının Özellikleri,

Elazığ yöresinde halk danslarına eşlik eden davul, klarnet, zurna gibi temel çalgı aletlerinin niteliksel olarak tanıtımı

Nazım Birimi: ……….. Şiiri oluşturan en küçük yapıya nazım birimi denir. En küçük nazım birimi beyittir Dört dizenin ya da iki beytin birleşmesiyle oluşan nazım

Bilfen O kulları'nda başarılı öğrencilere burs olarak verilmesi kaydıyla bugüne kadar yayınlanan ve bundan sonra yayınlanacak tüm kitaplarından elde

Yargıtay üyeliği Adliye Bakanlığı Ceza î&leri U- mum Müdürü Baha Arıkan'ın Yargı­ tay üyeliğine tayini yüksek tasdika iktiran etmiş ve yeni

Lisans eğitimlerini tamamlayan mezun öğrenciler, moda ve tekstil tasarımcısı unvanı ile moda ve tekstil sektörünün geniş perspektifi içinde birbirini tamamlayan

Enstitümüzde yürütülmekte olan Lisansüstü, Sanatta Yeterlik ve Doktora eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik kısa vadeli hedeflerimiz içinde yer alan

Enstitümüzde yürütülmekte olan Lisansüstü, Sanatta Yeterlik ve Doktora eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik kısa vadeli hedeflerimiz içinde yer alan