• Sonuç bulunamadı

SUBAKUT NEKROTZAN PULMONER ASPERGLLOZS: OLGU SUNUMU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "SUBAKUT NEKROTZAN PULMONER ASPERGLLOZS: OLGU SUNUMU"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SUBAKUT NEKROT‹ZAN PULMONER ASPERG‹LLOZ‹S:

OLGU SUNUMU

SUBACUTE NECROTIZING PULMONARY ASPERGILLOSIS:

CASE REPORT

Sezen fiENIRMAK ÖZDEN 1 Gürkan ERTU⁄RUL 1 fievket DEREL‹ 1 Can B‹NÇMEN2 Rifat ÖZACAR 1

Gö¤üs Hastal›klar› ve Cerrahisi E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹zmir 1 Gö¤üs Hastal›klar› ve Tüberküloz Klini¤i

2 Mikrobiyoloji Laboratuvar›

Anahtar sözcükler: Aspergillozis, akut, nekrotizan Key words: Aspergillosis, acute, necrotizing

ÖZET

Kronik nekrotizan pulmoner aspergillozis genel-likle var olan akci¤er hastal›¤› veya immun sistem bozuklu¤u nedeniyle meydana gelen lokal savunma bozuklu¤u olan hastalarda görülen subakut bir enfeksiyondur.

Altm›fl bir yafl›nda KOAH tan›s› olan erkek hasta siyanoz, ilerleyici dispne ve balgam ç›karma yak›n-mas› ile baflvurdu. ‹ki hafta süreli genifl spektrum-lu antibiotik, bronkodilatatör ve steroid tedaviye ra¤men semptomlar› ilerledi. Gö¤üs radyografisi ve BT’de sol alt lob superior segmentte infiltras-yon görüldü. 1 ay içinde klinik durumu bozuldu ve ayn› dönemde çekilen BT’de sol alt lobda miçetoma içeren kavite ve plevral efüzyon görül-dü. Bronflial lavaj ve balgam kültüründe Asper-gillus sp. üredi ve malignite saptanmad›.

Bafllanan Amfoterisin B lipid kompleks tedavisi ile tedaviden 1 ay sonra klinik ve radyolojik bulgularda düzelme saptand›. Tedaviye ‹trako-nazol ile devam edildi, bafllang›ç semptomlar› geriledi ve radyografik düzelme devam etti. Olgumuzu erken tan›n›p tedavi edilmifl olmas› ve tedavinin baflar›l› olmas› nedeniyle literatür eflli¤inde sunduk.

SUMMARY

Chronic necrotizing pulmonary aspergillozis is a subacute infection most commonly seen in patients with altered local defense due to preexisting pulmonary disease or in patients with risk factors that alter systemic immune status.

A sixtyone-year-old male patient diagnosed with COPD presented cyanosis, worsening dyspnea and sputum production. Despite two weeks of broad-spectrum antibiotic, bronchodilatator and steroid therapy, his symptoms progressed. His chest radiograph and CT scan revealed an infiltration at superior segment of left lower lobe (LLL). In 1 month, his clinical condition deteriorated and subsequent CT scan showed cavitiy in LLL with mycetoma and pleural effusion. Aspergillus sp. grew in bronchial washing and sputum cultures and cytology revealed no malignancy.

After 1 months of treatment with amphoterisin B lipid complex (ABLC), clinic and radiographic findings improved significantly. Therapy continued with itraconazole, during 3 months and his initial symptoms resolved and radiographic improvement is continued.

We report this case as he was early diagnosed and treated successfully by reviewing the literature.

(2)

G‹R‹fi

Aspergillus küfleri do¤ada yayg›n olarak bulu-nur. Normal konakta deri yaralar›n›, yan›k yüzeyini ve travmal› korneay› ikincil olarak enfekte edebilir. S›kl›kla ev tozu ve yiyecek-lerin üzerinde bulunan aspergillus küfleri hastane ortam›nda da benzer bir kontami-nasyona yol açar. Aspergillus sp., artm›fl immün yan›ta ba¤l› hipersensivite pnömonisi ve allerjik bronkopulmoner aspergillozis’e yol açabilmektedir. ‹nsanlarda en s›k etken Aspergillus fumigatus’tur. ‹mmün yetmezlik-li ve HIV(+) konaklarda ise aspergillus spor-lar› havayolspor-lar› boyunca yay›larak ve akci¤er parankimini invaze ederek, ço¤unlukla ölüm-cül seyirli invaziv pulmoner aspergillozis’e neden olur. Konakta belirgin immün yan›t oldu¤unda veya invazyon geliflmedi¤inde ise aspergillus sufllar› genellikle önceden varo-lan kavitelerde aspergillus yumaklar› ( asper-gilloma, miçetoma) oluflturur (1-4).

Hastal›¤›n seyrine ›fl›k tutmas› aç›s›ndan klini-¤imizde KOAH akut alevlenme ön tan›s› ile yatan nazokomiyal pnömoni klini¤ini taklit eden ve daha sonra subakut nekrotizan pul-moner aspergillozis tan›s› alan olguyu tart›fl-may› uygun bulduk.

OLGU

5 y›ld›r KOAH tan›s›yla düzenli oral ve inhale bronkodilatatör kullanan 61 yafl›ndaki erkek olgu son iki haftad›r giderek artan nefes darl›¤›, halsizlik ve balgam ç›karma yak›n-mas› ile klini¤imize yat›r›ld›. 60 paket y›l› sigara, alkol kullan›m› ve tüberküloz temas öyküsü vard›. 16 y›l pamuk iflleme ve 14 y›l da metal iflleme sektöründe çal›flm›flt›. Fizik bak›da dispne ve siyanoz mevcuttu. Gö¤üs ön arka çap› artm›fl, dinlemekle bilateral solu-num sesleri azalm›flt›. Eritrosit sedimentasyon h›z› 70 mm/saat, lökosit say›s› 11500/mm3,

arteriyal kan gaz› analizi normokapnik hipo-ksemikti. Balgam direk bak›s›nda bol poli-morf nüveli lökosit saptand›. Ancak rutin

bakteriyel kültürde üreme olmad›. Homoje-nizasyonla balgam ARB bak›s›nda basil sap-tanmad›. Baflvuru postero-anterior (PA) akci-¤er radyogram›nda bilateral hiperinflasyon görünümü d›fl›nda bulgu yoktu (Resim l).

Resim 1. Baflvuru PA akci¤er radyogram›nda

bilateral parlakl›k art›fl›.

Hastaya I I. kuflak sefalosporin, inhale bron-kodilatatör ve inhale ‹V steroid baflland›. Tedavinin birinci haftas›nda atefl, lökositoz (20800/mm3) ortaya ç›kt›. PA akci¤er

radyo-gram› ve toraks bilgisayarl› tomografide (BT) sol alt lob süperior segmentte içinde hava bronkogram› gösteren infiltrasyon görülmesi nozokomiyal pnömoni lehine de¤erlendirildi ve tedavi yeniden düzenlendi (Resim 2a,b). Uygulanan fiberoptik bronkoskopide endo-bronfliyal lezyon saptanmad›, örneklerin kül-türünde etken üremedi ve ARB izlenmedi. Sitolojik inceleme benign rapor edildi. Olgu nozokomiyal pnömoni tedavisi almak-tayken balgam ve bronfl aspirasyonu kültür-lerinde Aspergillus sp. üredi. Kontrol toraks BT’de ayn› lob içinde miçetoma içeren kavi-tasyon ve s›v› saptand› (Resim 3a,b). Hastaya steroid ve parasetamol premedi-kasyonu ile lipid kompleks amfoterisin B

(3)

Resim 2a. Olguda ortaya ç›kan sol alt lob süperior

segment infitrasyonu PA akci¤er radyo-gram›ndaki infiltrasyon.

Resim 2b. Toraks bilgisayarl› tomografide infiltrasyon

ve plevral kal›nlaflma.

Resim 3a,b. Olgunun tedavi bafllang›c› PA akci¤er ve toraks BT kesitlerinde solda serbest plevral s›v› ve sol

alt lob süperior segmette kavite ve mantar topu.

(ABLC) 5 mg/kg/gün (300 mg) baflland›. Serum kreatinin düzeyinde ›l›ml› yükselme d›fl›nda (maksimum 2.5 mg/dl) yan etki göz-lenmeyen hastada bir ayl›k tedavi son unda (toplam doz 9 gr) belirgin radyolojik yan›t

izlendi. Halen itrakonazol tedavisinin (400 mg/gün) alt›nc› ay›nda olan olguda radyo-lojik yan›t devam etmekte olup nüks lehine bulgu saptanmam›flt›r (Resim 4-6).

(4)

Resim 6. Tedavinin 5 ay›nda toraks BT’de izlenen

sekel de¤ifliklikler.

Resim 5. Tedavinin 2. ay›nda toraks BT’de kavite

izlenmiyor.

Resim 4a. Bir ayl›k tedavi sonras› kontrol akci¤er radyogram›nda sol plevral s›v›da gerileme ve b. Toraks

BT’de kavitede küçülme.

lar› veya akci¤er biyopsi örneklerinde Asper-gillus sp. üretilebilmesi, dissemine asper-gillozisin d›fllanmas› ve antifungal tedaviye klinik yan›t tan› koydurucudur (2,3).

‹lk kez 1981 y›l›nda Gefter ve arkadafllar› aspergillozisin yar› invaziv pulmoner asper-gillozis olarak tan›mlanan lokal invaziv for-munu bildirdiler. Tüm hastalarda genel düfl-künlük, alkolizm ve malignite gibi de¤iflik TARTIfiMA

Kronik nekrotizan aspergillozis’in tan›s› akci-¤er biyopsi örneklerinde parankime invazyon gösteren tipik aspergillus hiflerinin gösteril-mesi ve kültürde Aspergillus sp. üretilebil-mesi ile kesin olarak konabilmektedir. Ancak olgumuzda oldu¤u gibi fungal invazyon gös-terilemedi¤i durumlarda klinik tan› balgam, bronfl aspirasyonu, perkutanöz akci¤er

(5)

aspirat-düzeylerde immün bask›lanma vard›. Birkaç ay sonra Binder ve arkadafllar› benzer lokal invazyon bulgular› gösteren 4 olguya ve önceden yay›nlanm›fl 22 olguya dayanarak bu hastal›¤a kronik nekrotizan pulmoner aspergillozis (KPNA) ad›n› verdiler. Olgular›n ço¤unda altta yatan bir akci¤er hastal›¤› (kronik obstrüktif akci¤er hastal›¤› ve geçi-rilmifl tüberküloz) ve kortikosteroid tedavi öyküsü vard›. Bu olgulara amfoterisin-B, 5-flusitozin ve cerrahi rezeksiyon tedavileri uygulanm›flt› (3,5,6).

Aspergillozis’te hastal›¤›n lokal veya dissemi-ne olmas›, konakç›n›n immün yan›t› taraf›n-dan belirlenmektedir. KPNA geliflimine yol açan lokal veya sistemik immün yetmezlik nedeni s›kl›kla bir akci¤er hastal›¤›d›r (%78). Bunlar›n aras›nda kronik obstrüktif akci¤er hastal›¤› (KOAH) en s›k rastlanand›r ve bu hastalarda özellikle üst loblardaki büllöz amfizem alanlar›nda mukosiliyer klirensin bozulmas› sonucu geliflen lokal immün yet-mezlik KPNA’ya zemin haz›rlar. Sarkoidoz, granülomatöz akci¤er hastal›klar›, diffüz interstisyel akci¤er hastal›klar› veya rezeksi-yonlar da akci¤erin yap›s›n› bozarak fungal enfeksiyonlar›n geliflimini kolaylaflt›r›r (2,3,7-9). KPNA’da en belirgin semptomlar, kronik öksü-rük, balgam ç›karma ve kilo kayb›d›r. Hemop-tizi ancak olgular›n %10’unda bildirilmifltir. Radyolojik olarak plevral kal›nlaflman›n efllik etti¤i üst lob kaviteleri saptan›r. Eski ince-lemelerde görülmeyen miçetoma, olgular›n yar›s›nda bulunabilir. Üst loblarda plevral kal›nlaflman›n efllik etti¤i infiltrasyonlar›n erken bulgu olabilece¤i bildirilmiflse de ilk kez olgumuzda infiltrasyon, kavitasyon ve miçe-toma oluflumu gösterilebilmifltir (2,3,7-9,10). KPNA’da ortalama tan› süresi 7 ay gibi çok uzun bir süre olup, gecikmifl tan›ya çok s›k rastlanmaktad›r. Saraceno ve arkadafllar› bu süreyi üç aya indirilebilmifltir. Tan›ya daha erken dönemde ulaflabilmek için, balgamda ARB’nin üç kez negatif bulunmas›, bron-koskopi ve transbronfliyal akci¤er biyopsisi

al›nmas›, histopatolojik invazyon saptanmaz-sa, mikolojik kültür sonuçlar›n›n beklenmesi önerilmektedir. Ayr›ca bronkoskopik örnek-lerde rastlanabilecek olan kalsiyum oksalat kristallerinin Aspergillus niger enfeksiyonu aç›s›ndan uyar›c› oldu¤u belirtilmektedir (3,8). KPNA tedavisinde amfoterisin-B, 5-flusitozin, itrakonazol, cerrahi ve kombinasyonlar› uygu-lanmaktad›r. Amerika kaynakl› yay›nlarda genelllikle intravenöz amfoterisin-B uygula-mas› ile %40’larda tedavi baflar›s› elde edil-mifltir. ‹ntrakaviter amfoterisin B uygulanan 11 olguda %80 etkinlik sa¤lanm›flt›r. Bu yük-sek oranda tedavi baflar›s›, lokal penetras-yon art›fl›ndan ve ilac› yüksek doz uygula-yabilme flans›ndan kaynaklanmaktad›r. Flusi-tozin (5-FC), 5-fluorosil ile floksuridin’den sentez edilen, pirimidin metabolizmas›n› ve protein sentezini etkiliyen bir ilaçt›r. Miyelo-supresyon yapmas› nedeniyle sadece yedi hastada kullan›ld›¤› rapor edilmifltir (3,6,11). ‹trakonazol tedavisinin halen en s›k kullan›-lan ve en etkin tedavi oldu¤u bildirilmek-tedir. ‹ki çok merkezli çal›flmada (44 ve 14 olgu) %90’lara varan oranda düzelme bildi-rilmektedir. Dupont, 200-400 mg/gün dozun-da oral itrakonazol’ü bir ila 7 ay aras›ndozun-da uygulam›fl, 10,9 ayl›k izlem boyunca hasta-lar›n hiçbiri kaybedilmemifltir. Ancak 3/14 olguda ilaç kesildikten sonra nüks geliflmifl-tir. DeBeule ve arkadafllar› çal›flmas›nda 29/ 44 olguda düzelme gözlenmifl ve mikolojik eradikasyon oran› %71 bulunmufltur. ‹trako-nazol dozu 100-400 mg/gün olup tedaviye 1 ile 18 ay aras›nda devam edilmifltir (3). Wong ve ark. (12) ise, 9 olguluk bir seride 4’ü amfoterisin B ile birlikte 8 itrakonazol tedavisi alan KPNA olgusunun 6’s›nda yan›t alm›fllard›r. Olgumuzda mikolojik eredikas-yonu üç haftal›k amfoterisin-B tedavisinden sonra sa¤land› ve tedavinin 7. ay›nda itra-konazol devam edilmektedir.

KPNA’da efllik eden hastal›klar, toksik ilaç-lar ve tan›da gecikmeler nedeniyle prognoz kötüdür ve ABD kaynakl› yay›nlarda morta-lite %39’lara ç›kmaktad›r. Ancak son

(6)

y›llar-da yay›nlanan Avrupa kaynakl› büyük seri-lerde hem yafl ortalamas›n›n daha genç (45’e 59), hem genel durumun daha iyi olmas›, do¤ru tan› ve daha az toksik itrako-nazol tedavisi ile mortalite %10’larda bildi-rilmektedir (3).

Sonuçta, olgumuz hastal›¤›n bafllang›ç döne-minin tam olarak gösterilebildi¤i bir olgudur ve KPNA’da da subakut bir bafllang›ç döne-mi oldu¤unu ortaya koymaktad›r. Ancak efllik eden hastal›klar, immün yetersizlikler ve tan›da gecikmeler, birkaç hafta süren bu bafllang›ç faz›n›n atlanmas›na neden olmak-tad›r. Olgumuza 6 haftada tan› konuldu, tüberküloz kültür sonuçlar›n›n beklenmesi

ve ilaç sa¤lanmas› çal›flmalar› nedeniyle 8 haftan›n sonunda ilaç tedavisine bafllana-bildi. Özellikle lokal immün yetersizli¤i olan hastalarda, akci¤er radyogramlar›nda yeni infiltrasyonlar ortaya ç›kt›¤›nda balgam ve bronfl aspirasyonu örneklerinde etken üreti-lemedi¤inde, akci¤erin mantar infeksiyonla-r›n›n akla gelmesi, kültür ve biyopsi örnek-lerinde mikolojik incelemenin yap›lmas› gerekti¤ine inan›yoruz. Gö¤üs Hastal›klar› hekimlerinin bu hastal›kla ilgili deneyimi artt›kça hastal›¤›n daha erken dönemde tan› almas› sa¤lanacak ve erken tedavi uygula-malar› ile mortalitenin yüksek oldu¤u bu hasta grubunda baflar›m›z artacakt›r.

KAYNAKLAR

1. Dokuzo¤uz B. HIV/ AIDS ve f›rsatç› infeksiyon lar. Uzun Ö, Ünal S (ed). Güncel bilgiler ›fl›¤›nda infeksiyon hastal›klar›. Ankara: Bilimsel T›p Yay›nevi 2002; 969-82.

2. Sugar MA, Olek EA. Aspergillus syndromes, mucormycosis and pulmonary candidiasis. In: Fishman PA(ed). Pulmonary diseases and disorders. New York. Mc Graw-Hill Com. 1998: 2266-87.

3. SaracenoJL, Phelps DT, Ferro TJ, Futerfas R, Schwartz DB. Chronic necrotizing pulmonary aspergillosis. Aproach to management. Chest 1997; 112: 541-8.

4. Tabak L. Akci¤erin fungal infeksiyonlar›, Nokar-diyoz, Aktinomikoz. Arseven O(ed). Akci¤er Hastal›klar›. ‹stanbul, Nobel T›p Kitabevi 2002: 263-72.

5. Hafeez I, Muers MF, Murphy SA, Evans EGV, Barton RC, McWhinney P. Non-tuberculous mycobacterial lung infection complicated by chronic necrotising pulmonary aspergillosis. Thorax 2000; 55: 717-9.

6. Filippou N, Papachristou K, Ilias I, Pefanis A, et al. Case report. Chronic necrotizing pulmonary aspergillosis in non-neutropenic patient treated with liposomal ambhotericin B. Mycoses 2000; 43(7-8): 313-5.

7. Caras WE, Pluss JL. Chronic necrotizing pulmo-nary aspergillosis: pathologic outcome after itraconazole therapy. Mayo Clin Proc 1996; 71: 25-30.

8. Kimmerling EA, Fedrick JA, Tenholder MF. Invasive aspergillosis niger with fatal pulmonary oxalosis in chronic obstructive pulmonary disease. Chest 1992; 101: 870-2.

9. Eliot JA, Milne LJR, Cumming D. Chronic necrotizing pulmonary aspergillosis treated with itraconazole. Thorax 1989; 44: 820-1. 10. Franquet T, Müller NL, Gimenez A, Domingo P,

et al. Semiinvasive pulmonary aspergillosis in chronic obstructive pulmonary disease. AJR 2000; 174: 51-6.

11. Klein NC, Cunha BA. New antifungal drugs for pulmonary mycoses. Chest 1996; 110: 525-32. 12. Wong PC, Fung SL, Lee J, Wong CF, et al.

Chronic necrotizing pulmonary aspergillosis. A report of 9 cases with analysis of clinical picture, risk factors and treatment for outcome correlation. Monaldi Arch Chest Dis 2001; 56(3): 202-7.

Yaz›flma Adresi:

Dr. Sezen fiENIRMAK ÖZDEN ‹zmir Gö¤üs Hastal›klar› ve Cerrahisi E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, 12. Servis 35110 Yeniflehir / ‹ZM‹R

Tel : 0 232 4333333 / 246-403

Referanslar

Benzer Belgeler

‹lk olarak 1980 y›l›nda Furchgott ve Zawadzki (3), izole tavflan aortas›nda asetilkoline ba¤l› gevflemenin ancak damar sa¤lam endotel hücrelerinin

Hasta başvurduğunda New York Kalp Cemiyeti fonksiyonel sınıflamasında sınıf 4 olarak yorumlanmış ve ekokardiyografide pulmoner arter basıncı 110 mmHg

Özet– Hidrosefali tedavisi için ventriküloatriyal (VA) şantla- rın kullanılması kronik tromboembolik pulmoner hipertansi- yon (KTEPH) gelişimi ile birliktedir.. Kronik

Ameliyat sonrası üçüncü gün takipnesinin ve dispnesinin geri- lediği, klinik tablonun düzeldiği ve akciğer grafisinde yaygın konsolidasyonun belirgin

Amaç: Bu çal›flmada, kronik obstrüktif akci¤er hastal›¤›n›n (KOAH) yayg›n oldu¤u Zonguldak bölgesinde yap›lan koro- ner bypass cerrahisi sonuçlar› de¤erlendirildi

Bu ça- l›flmada, vasküler kökenli EFB olan hastalarda aortun sertlik ve elastik özellikleri ile renkli doku Doppler ekokardiyografi yöntemiyle de¤erlendirilen aortun

Ciddi pulmoner yetersizlik ile beraber sağ kalp yetersizliği olan ve medikal tedaviye yanıt vermeyen olgularda pulmoner kapak replasmanı düşük bir riskle ger- çekleştirilebilir

Bizim olgumuzda asosiye olan diğer konjenital anomaliler, cerrahinin yüksek mortaliteye sahip olması ve konservatif tedavi ile iyi sonuç aldığımız için cerrahi