• Sonuç bulunamadı

[Ahmet Taner Kışlalı'nın vefat ve başsağlığı ilanları]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[Ahmet Taner Kışlalı'nın vefat ve başsağlığı ilanları]"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BAŞSAĞLIĞI

Türkiye’nin yetiştirdiği ülkesine, ulusuna, çağdaşlığa ve aydınlanmaya yürekten bağlı bilge ve devrimci bilim

insanlanmızdan bir büyük düşünürü daha bu topraklarda gerici ve karanlık bir düzen kurmak

isteyenlerin insanlık dışı terörüyle yitirdik...

AHMET TANER

KIŞLALI

m

yaşamında, yazılannda ve derslerinde olduğu gibi şimdi ölümü ve anılanyla da birlikte ülkemizin aydınlık

geleceği için bizlere ve gelecek kuşaklara yol gösterenler arasında yer alacak...

Başımız sağolsun

TMMOB Mimarlar Odası, Mimarlar Odası Genel Merkezi, Mimarlar Odası Adana Şubesi, Mimarlar Odası Ankara Şubesi,

Mimarlar Odası Antalya Şubesi, Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi, Mimarlar Odası Bursa Şubesi, Mimarlar Odası Denizli

Şubesi, Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi, Mimarlar Odası Çanakkale Şubesi, Mimarlar Odası Eskişehir Şubesi, Mimarlar

Odası Gaziantep Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Mimarlar Odası Kayseri Şubesi, Mimarlar Odası Konya Şubesi, Mimarlar Odası Mersin Şubesi, Mimarlar Odası Ordu Şubesi, Mimarlar Odası Samsun Şubesi,

Mimarlar Odası Trabzon Şubesi

ULUSUMUZUN BASI SAĞOLSUN

Prof. Dr.

AHMET TANER

KIŞLALI

m

Cumhuriyet aydınlanmamız

bir neferini kaybetti. Acım ız sonsuz...

YILGINLIK YOK..

NİCE AYDINLIK BİN YILLAR İÇİN

ONUN BIRAKTIĞI YERDEN

YENİDEN VE DAHA GÜÇLÜ

CUMHURİYETİMİZİ

SAVUNACAĞIZ

(2)

PERŞEMBE, 28 Ekim 1999

Büyük Kaybımız

Ahmet Taner

’mn

vefatı dolayısıyla asker, sivil ünvanlı, ünvansız

cenaze törenine katılan, evimize kadar gelen,

telefon, telgraf, mektup, faks ve

elektronik posta mesajlarıyla acımızı paylaşan

ve gönlü bizimle olanlara sonsuz

şükranlarımızı sunarız.

(3)

V a k fım ız ın k u r u c u ü y e s i ç o k d e ğ e r li b ilim a d a m ı v e C u m h u r iy e t G a z e te s i y a z a n , A t a t ü r k C u m h u r iy e t i’ n in k o r u y u c u s u , ilk e v e d e v r im le r in in y ılm a z s a v u n u c u s u s e v g ili

Prof. Dr.

AHMET TANER

KISLALI'nin

a lç a k ç a ö ld ü r ü lm e s in i n e fre tle k ın ıy o ru z . A c ım ız ö lç ü s ü z d ü r .

B ir lik te y ü r ü d ü ğ ü m ü z A t a t ü r k ’ ü n y o lu n d a n a y rılm a y a c a ğ ız .

(ANAÇEV)

ANADOLU ÇAĞDAŞ EĞİTİM VAKFI

Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat, Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar ayakta kalacaktır.

M. Kemal Atatürk

Çağdaş, demokrat ve laik bilim adamı

Prof. Dr.

AHMET TANER

KIŞLALI

haince bir suikast sonucu katledildi.

Başta ailesi olmak üzere Türkiye’nin başı

sağolsun.

Tüm dünyaya haykırıyoruz:

Laik Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanlarına karşı yürüttüğümüz mücadele sonsuza kadar devam edecektir.

Atatürkçü Düşünce Derneği

ADD - Berlin

BAŞSAĞLIĞI

P ro f. D r.

AHMET TANER KIŞLALI

B a rış ç ı v e in s a n c ıl D ü ş ü n v e b ilim a d a m ı G e r ç e k b ir y u r ts e v e r v e A t a t ü r k ç ü id i

A c ı iç in d e y iz

Prof. Dr. MEHMET ÜNAL

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCENİN

ÖNDER SAVUNUCUSU

SEVGİLİ HOCAMIZ

A H M ET TANER KIŞLALI

Seni,

Şeriatçılığa karşı laikliği,

Uyduluğa karşı tam bağımsızlığı, Ümmetçiliğe karşı Ulusallığı, Ayrıcalığa karşı Halkçılığı,

Kula kulluğa karşı kişinin kendi aklını kullanma özgürlüğünü, Her türlü bağnazlığa ve tutuculuğa karşı Devrimciliği,

Medrese öğretimine karşı bilimsel öğretim Padişahlığa karşı Cumhuriyeti,

Teröre karşı iç barışı,

Kardeş kavgasına karşı ulusal birlik ve beraberliği ve

Ulusumuzun, ülkemizin, devletimizin birliğini ve bütünlüğünü

s a v u n d u ğ u n için katlettiler.

A n c a k şu b ilin m e lid ir ki: B iz g e rç e k A TATÜ R KÇ Ü LER

L a ik ve D e m o k ra tik T ü rk iy e C u m h u riy e ti D e vle tin i b ilin m e y e n b ir kara nlığ a s ü rü k le m e k iste ye n le re a sla izin ve rm e y e c e ğ iz .

Kemalizm geleceğin öncülüğüdür

g e rç e ğ in d e n ha reke tle,

se n in s ö y le m le rin i ve e yle m le rin i in a n ç la v e in a tla sü rd ü re ce ğ iz.

Almanya Atatürkçü Düşünce Dem eği

Genel Başkanı

Dursun ATILGAN

Ağlamıyoruz, sesimizi yükseltiyoruz—

“Önce komünistleri götürdüler, ses çıkarmadım. Çünkü komünist değildim. Sonra Yahudileri götürdüler, ses çıkarmadım. Çünkü Yahudi değildim...

En son beni götürdüler, geriye dönüp baktığımda

se s ç ık a r ta c a k k im s e k a lm a m ıştı...”

Değerli bilim insanı kardeşimiz, dostumuz, meslektaşımız

prof. Dr. AHMET TANER KIŞLALI'yi

sevgi ve saygıyla anıyoruz.

S O S Y O L O J İ D E R N E Ğ İ

S a y g ıd e ğ e r y a z a rım ız

AHMET TANER

KIŞLALI'yi

yitirm iş olm anın derin üzüntüsü içindeyiz. Kederli ailesine ve to plu lu ğ u m u za sabırlar diliyoruz.

Cumhuriyet

kitap kulübü

ULUSUMUZA BAŞSAĞLIĞI

Tüm yaşamını ATATÜRK ve ATATÜRK ilkelerinin yılmaz

savunuculuğuna adayan aydın, saygın ve bilge kişiliği ile

bütün milletimizin gönlünde taht kuran çok değerli bilim adamı,

Kültür eski Bakanı ve Cumhuriyet gazetesi yazarlarından

Profesör Doktor

AHMET TANER

KISLALI'nin

menfur bir suikast sonucunda hayatını kaybetmesi

demokrasiye, cumhuriyete, laikliğe, hukukun üstünlüğüne,

ATATÜRK ilke ve inkılaplarına sevdalı olan TÜRK ESNAF

ve SANATKÂRLARINI anlatılması güç üzüntüye boğmuştur.

Duyduğumuz acı ve üzüntü çok derindir.

AHMET TANER KIŞLALI’nın kişiliğinde insan haklarına,

çağdaş demokrasiye ve Cumhuriyet ilkelerine karşı yapılmış

bu menfur saldırıyı lanetliyor ve kınıyoruz.

Devletimizin bu alçakça suikastın faillerini ne pahasına olursa olsun

.bir an önce bulup çıkarmasını bekliyoruz.

Merhuma Allah’tan rahmet, eşi ve yakınlarına sabır ve metanet ve

tüm Türk ulusuna camia olarak başsağlığı diliyoruz.

Derviş CÜNDAY

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu

Genel Başkanı

Atatürkçü, devrimci

Kemalist düşüncenin ödünsüz savunucusu ADD Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi, yiğit insan

AHMET TANER

Prof. Dr.

KIŞLALI

AHMET TANER

hocamızı kaybettik,

KlŞLALI'nın

bu kayıplar bizleri yıldıramaz.

bizce bilinen karanlık güçlerce katledilişinin laik,

dem okratik cum huriyete bir saldırı olduğu açıktır. Anısı ve

ADD B.Paşa Şb.Yön. ve

düşünceleri yolumuzu aydınlatmayı sürdürecektir.

(4)

23 EKİM 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA

HABERLER

Kışlalı’nm kızları Dolunay Uluç ve Altmay Kışlalı, cinayetin bir ailenin dramı olmakla sınırlı kalmadığını söyledi

i

M li meçhul değil

9

A N K A R A (Cumhuriyet Bürosu) - Bom­ balı bir suikast sonucu katledilen gazete­ miz yazan Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlab’mn

kızları Dolunay Uluç ile Altmay Kışlalı dün yaptıklan yazılı açıklamada, Türk insanı­ na güvenlerinin altını çizerken, failin meç­ hul olmadığını vurguladılar. Uluç ve Kış­ lalı, “Babamızın bir hiç için ölmediğine de inanm ak istiyoruz. Bu nedenle, beklenti­ m iz sadece güvenlik birimlerinden değil, T B M M ’den, hükümetten, tüm demokratik parti ve kurululardan ve en önemlisi tepki­ sini barışçı, uygar ve demokratik yollarla gös­ tererek demokratik sistemin rayına oturma­ sında katkıda bulunma gücüne sahip olan kamuoy undandır” dediler.

Uluç ve Kışlalı 'nm açıklamalarının tam metni şöyle: “ Her şeyden önce babamız

A hm et Taner Kışlalı’nın katledilmesiyle yaşadığımız büyük acıyı paylaşan herkese ailemiz adına teşekkür etmek istiyoruz. Bi­ liyoruz ki bu olay, bu saldın, bu cinayet bir ailenin sorunu, dramı, acısı olm akla sınırlı kalmıyor. Bu saldın Türkiye Cum huriye- ti’ni, Türkiye Cum huriyeti’nin bölünm ez­ liğini, demokratikleşmeyi, insan haklanm , laikliği ve tüm Atatürk ilkelerini hedef alan bir eylemdir. Ahm et Taner Kışlalı bir sem­ boldür. Burada gerçek hedef, inançtan ve siy asi eğilimleri ne olursa olsun, Türkiye’yi seven, Türkiye’ye inanan insanlardır. Biz bu gerçeği Anadolu’ nun en ücra köşelerinden gelen tepkilerle, y urtdışındaki Türklerden, yabancı devlet ve kuruluşlardan gelen me­ sajlarla da gördük. A hm et Taner Kışlalı bi­ ze, öğrencilerine, çevresine her şey den ön­

ce hoşgörünün, diyaloga açık olm anın, in­ sanlığın, uygarlığın ve sevginin eğitimini verdi. İnsanlara güvenmeyi ve hiç kimseyi düşm an olarak algılamamayı öğretti.

Dört yıl önce, annem iz N ilgün Kışlalı ’yı, düz bir yol üzerinde hiçbir uyarısız dökül­ müş mucur yüzünden kaybettiğimiz zaman bunun ‘kader’ olduğunu kabul etmedik. Babamızın katli de ‘kader’ değildir. Bun­ lar Türkiye’nin acı senary oları ve değişme­ si için hep birlikte mücadele etmem iz gere­ ken gerçekleridir. ‘Faili meçhul cinayet’

ifadesi bizi rahatsız ediyor. Bu cinay etin fa­ ilinin m eçhul olduğunu düşünm üyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin düşm anlan, la­ iklik karşıtlan. Atatürk düşmanları bu ci­ nayetin sorumlularıdır diye düşünüyoruz. Türkiye’de bunlann sayılarının çok az ol­

duğuna da inanıyoruz. Babamızın bir hiç için ölmediğine de inanmak istiyoruz. Bu ne­ denle, beklentimiz sadece güvenlik birim­ lerinden değil, T B M M ’den, hükümetten, tüm dem okratik parti ve kurum lardan ve en önemlisi tepkisini barışçı, uygar ve de­ mokratik yollarla göstererek demokratik sis­ temin rayına oturmasında katkıda bulun­ ma gücüne sahip olan kamuoy undandır.

Bir de temennim iz var: Bu cinayet Tür­ kiye’ nin son dönem de attığı adım lar önün­ de bir çelm e işlevi görmesin. Terörizme bu hedefine ulaşma şansı tanınmamalı. İçimiz­ de büyük bir acı, burukluk var, ama kin yok. Bu cinayetten sonra korkmadık, korkmu­ yoruz. Tüm halkımızı Atatürk çizgisinde, kardeşçe, el ele, uygarlığın üst basamakla­ rına ilerlemeye, demokratikleşme çabala­

rına katkıda bulunmaya, şiddete başvuran­ ları dışlamaya, insanca yaşamanın ve in­ sanca fümenin mücadelesini uygar ve demok­ ratik yöntemlerle sürdürmeye, kışkırtma­ lar karşısında sakin ve güçlü olmaya çağı­ rıyoruz. Türkiye’yi ve T ürk insanım çok seviyoruz ve güveniyoruz.”

Kışlalı ’nın eşi Nilüfer Kışlalı da dün evi­ nin önünde suikastın ardından ilk kez açık­ lama yaptı ve tek isteğinin katillerin bu­ lunması olduğunu belirterek şunları söy-

!edi:“Ç ok üzgünüm. Eşimin başına gelen­ ler, başkalarının başına gelm ez inşallah. Tek istediğim katillerin bulunması. O , fi­ kirleri, yazılan yüzünden öldürüldü. Unıa- n m başka bilim adam ları, yazarlar öldü­ rülmez. Biı- daha insanlann başlarına böy­ le bir şey gelmez.”

Türk basını cinayeti lanetledi

AKİT GAZETESİ KİNİNİ KUSMAYA DEVAM EDİYOR

• •

Ürperten zihniyet

İstanbul Haber Servisi - Şeriatçı ba­ sın, şeriatçı terörü aklamaya çalışarak, gazetemiz yazan Prof. Dr. Ahm et Taner K ışlalım ın katledilmesini “provokas­ yon”, sorumlularının ise “kontrgerilla”

ve “gizli servis” olduğunu öne sürdü. Kışlalı’yı daha önce terör örgütlerine hedef gösteren şeriatçı Akit gazetesi, gazetemize saldırısını dünkü sayısında da sürdürdü.

Şeriatçı Akit gazetesi, yazarımızın hain saldmdan birkaç dakika önce ga­ zetemize faksladığı yazının, gazetemi­ zin yazıişlerinde kaleme alındığım ima ederek, yalan ve iftirada sınır tanımadı­ ğını gösterdi.

Gazetemiz yazan Ahmet Taııer Kış- lalı’yı daha önce resminin üzerine çar­ pı işareti koyarak ve “Zorba Kemalist gemi azıya aldı” başlığı ile hedef göste­ ren şeriatçı Akit gazetesi, Kışlalı’nın katledilmesini “Kontrgerilla” başlığıy­ la verdi. Şeriatçı Akit gazetesinde, su­ ikast ile ilgili alt başlık ise “M üslüm an­ ları töhm et altında bırakm ak için Uğur

M um cu benzeri militan bir Kemalist öl­ dürülerek, hep büinen film tekrar vizy o­ na sokuldu” denildi. Çağdaş düşünceli aydınlara yönelik yalan, tahrik ve iftira dolu haberleri nedeniyle defalarca mah­ kûm edilen ve gazetecilik yerine “tetik­ çilik” yapan şeriatçı Akit, suikastın “giz­ li servis işi” olduğunu iddia ederek şun­ ları yazdı: “ Olay, U ğu r M u m cu ’nun bombalanmasıyla örtüşüvor. Miütan bir Kemalist olan M um cu öldürülm üş ve ardından da Allah'ın şeriatına hayasız­ ca söven bir kampanya başlatılmıştı. Pis cinayeti M üslümanlara yıkmak için de­ meçler. yorumlar peşpeşe patladı. 2 olay arasındaki benzerlikler ise kurbanlann derin devlete övgüler düzen militan Ke­ malist olması, her ikisinin de arabaları­ na bom ba konularak öldürülmüş olm a­ sı. kurbanlann infazının ülkedeki ekono­ m ik ve siy asi krizin tırmandığı günlere rastlaması.”

“ Kalp ve ciğeri parçalandı” başlığıy­ la Kışlalı’ya olan kinini sergileyen Akit, medyaya “Utanm azlar çetesi”, ÇYDD

Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Say lan'a

“Uaikçi provokatör” diye saldırdı. Şeriatçı Yeni Şafak gazetesi de Kış­ lalı cinayetini “ Türkiye d ü şm a n la n ”

manşetiyle verdi. Gazetenin haberlerin­ de, Kışlalı suikastında “derin devlet” ve Gladyo parmağı olduğu öne sürüldü. Gazetenin yazarları A hm et Taşgetiren, Nazlı Ilıcak ve Fehmi Koru da köşe ya­ zılarında, ihanet şebekelerinin Türki­ ye’yi karıştırmak istediklerini belirttiler. FP’ye yakınlığı ile bilinen Milli Ga­ zete, Prof. Kışlalı’nın bombalı suikast so­ nucu öldürülmesini “Tek kelimeyle pro­ vokasyon” manşetiyle verirken, haber­ de “Banş ve huzuru Kızmaya çalışan, dü­ şünceye tahammül edemey en, insanlann y aşama haklanm ellerinden alan ve yar­ gısız infazlarla belli kesimleri zan altın­ da bırakan ey lemleri lanetliy oruz” söz­ leri yer aldı. “Türkiye’ye bom ba” baş­ lığıyla suikast haberini veren şeriatçı Zaman gazetesi ise bombalı saldırıyla provokatörlerin bir kez daha sahneye çıktığını savundu.

Ahmet Taner Kışlalı \yı hedef göstermişti

Akit’e suç duyurusu

A N K A R A (C u m h u riyet B ürosu)

-Gazetemiz Genel Yaym Koordinatörü

H ikm et Çetinkaya, Prof. Dr. A h m et Ta­ ner K ışla lıy ı 13 Mayıs 1999 tarihli sa­ yısında şeriatçı terör örgütlerine hedef gösteren Akit gazetesi hakkında suç du­ yurusunda bulundu. Akit gazetesi ve çalışanlarının yasadışı dinci terör örgüt­ leriyle ilişkisinin araştırılması gerekti­ ğini belirten Çetinkaya, “T üm C um hu­ riyet savcılarına suç duy urusunda bulu­ nuyorum” dedi. Akit gazetesi, dünkü ya­ yınında Kışlalı suikastını “M üslüm an­ ları töhmet altında bırakm akiçin kontr- gerillanın” işlediğini öne sürdü.

Çetinkaya, dün suikastın gerçekleş­ tiği Çayyolu’na giderek Kışlalı’nın ya­ kınlarına başsağlığı diledi. Çıkışta ga­ zetecilerin sorularını yanıtlayan Çetin­ kaya, bir okurun telefonla arayarak ey­ lemi yapan kişiyle ilgili verdiği bilgi hakkında “G üvenlik görevlilerine bel­ geyi verdim. O kişinin gözaltına alınmış olduğunu öğrendim. A m a yeni bir bilgi edinem edim ” dedi.

Çetinkaya, açıklamasından Kışlalı’nın üzerine çarpı çekilmiş bir fotoğrafla 13 Mayıs 1999 tarihinde yayımlanan Akit

gazetesince hedef gösterildiğini belirte­ rek, “A kit adh gazete 13 M ayıs 1999 ta­ rihinde sevgili A hm et Taner Kışlalı’yı hedef olarak göstermişti. Daha önce G ü­ m üşhane Baro B aşkam ’nı da hedef ola­ rak göstermişti. Baro Başkanı daha son­ ra öldürüldü. Şimdi buradan tüm cum ­ huriyet savcılarına suç duyurusunda bu­ lunuyorum. Bu gazete bugünkü manşe­ tinde Ahm et Taner Kışlalı için ‘Kema­ list zorba’ diyor. Kemalist zorba, militan diyor. Kontrgerilla öldürdü, diyor. Aca­ ba bu gazete içinde muhabir, çahşan, ya­ zar ve tüm ünün İBDA-C, Hizbullah ve tslami Hareket ile yasadışı dinci örgüt­ lerle bağlantıları var mı vok mu, bunun soruşturulm asını istiyorum ” diye ko­ nuştu. Akit gazetesi dünkü sayısında Kışlalı suikastını manşetten “ Kontrge­ rilla” başlığıyla verdi. “M üslüm anlan töhmet altında bırakmak için Uğur Mum­ cu benzeri militan bir Kemalist öldürü­ lerek, hep bilinen film tekrar vizyona sokuldu” yorumunun yapıldığı gazete­ de şu görüşlere yer verileli:

“Aklıselim sahipleri Ahmet Taner Kış­ lalı adlı Kenıalistin arabasına bomba koyanlar için aynı kuşkuyu dile

getirdi-ler: Bu servis işi!..

“Olay, Uğur M um cu'nun bom balan­ masıyla örtüşüvor. M ilitan bir Kemalist olan Mumcu öldürülmüş ve ardından Al­ lah'ın şeriatına hay asızca söven bir kam­ panya başlatılmıştı.”

Gazetede “Suikast M OSSAD işi” baş­ lığıyla ve “resmi görevi sürm ekte olan bir istihbaratçıya” dayanılarak verilen haberde de, düzelmekte olan Türkiye- Avrupa Birliği ilişkilerinin İsrail’i rahat­ sız ettiği savunularak, “İsrail, rotasını iyi­ den iyiye A B ’ye kilitleyen Türkiye'ye bir ders verm ek ve iç karışıklık meydana getirerek A B sürecini baltalamak istemiş olabilir. Suikastın biçimi M O SSA D ’m usullerine benziy o r” görüşü savunuldu. Gazetenin dünkü sayısında bir röpor­ tajı yayımlanan Yeni Asya gazetesinin sahibi M ehm et Kutlular da, M erve Ka- vakçı ve kendisine baskı yapan kaynak­ larla Kışlalı’ya suikast düzenleyelerin ay­ nı kaynaklar olabileceğini ileri sürdü. Kutlular, “ Şimdi bu suikastle dem okra­ tikleşmeye darbe vuracaklar. Bunun fa­ turasını, Kışlalı sağa karşı bir insan ol­ duğu için sağ görüşe sahip olanlar öde­ yebilecektir” şeklinde konuştu.

İstanbul H aber S e m s i - Köşe yazarları,

U ğ u r M u m c u cinayetinde olduğu gibi

“ delillerin yine yok ed ild iğ in i” belirterek cinayeti ülkemizin huzuruna ve demokratik geleceğine yönelm iş bir suikast olarak değerlendirdiler.

Cinayetin başka komplolarla da destek­ lenmesi halinde rejim sorununun gündeme gelebileceğine dikkat çeken yazarlar, sanık veya sanıkların bir an önce yakalanması gerektiğini vurguladılar.

Yazanmız A h m et Taner Kışlalı suikastı ile ilgili bazı köşe yazarlarının görüşleri özetle şöyle:

Hurrıye

j

SABAH\

C an D ü n d ar (Sabah): Gece duyduk ki bom balandıktan sonra alev alan araba ‘söndürm e am acıyla’ oradaki bir beton kamyonundan alınan bir suyla ve üzerindeki kanıtlarla birlikte ‘yıkanm ıştı’. M umcu tahkikatından sonra ta nıdığım ız ‘k anıt siliciler’ gene yapacağını yapmıştı.

G ü n g ö r M en g i (Sabah): T ü rk iy e’nin seçkin aydınlarından biri olan Ahmet Taner K ışla lı’nın katli, ülkenin h uzuruna ve demokratik geleceğe yönelmiş bir suikasttır.

Zülfü Livaneli (Sabah): Eğer bu cinayet topumu altüst edici başka komplolarla da desteklenirse rejim sorununun gündeme gelmesi yakındır. Ahmet Taner Kışlalı’yı katledenlerin bir an önce yakalanmasını talep ediyoruz.

H ınca) U luç (Sabah): Dünya iyisi bir in­ sanı, bizim ailenin centilmenlik, beyefen­ dilik simgesini, A tatürk’ün ve onun ilke­ lerinin yılm az ve korkmaz savaşçısını, be­ nim canım kardeşimi kaybetmişim.

G ülay G ö k tü rk (Sabah): fa n ta n bu ci­ nayetin tetikçisini de ardındaki güçleri de bulup ortaya çıkarabilirse Türkiye aydın­ lanacak. takke düşecek kel görünecek.

A h m et Tan (Sabah): N u r Nilay, D olunay

ve A ltm ay. babasızlığa alçakça mahkûm edilen öksüz kızlar koğuşunun diğer hüküm­ lüleri. İsyanları, feryatları, acılan hiç din­ meyecek, bitmeyecek.

YavuzDonat(Sabah): Herolay faili meç­ hul kaldığı takdirde... Sistemin yara alaca­ ğım... Zayıflayacağını da unutmamalıyız.

R a u f T am er (Sabah): Aydın kişiliğini, kimsede öfke yaratmayacak bir seviyede ser­ gilerdi.

BA SI ND A GÜVEN

Oktay Ekşi (Hürriyet): Bu olay jandarm a bölgesinde, yani M umcu olayını örtbas edenlerin etki alanı dışında meydana geldi. Katiller bu gerçeği unutmasın.

E r tu ğ r u l Ö z k ö k (H ürriyet): A hm et Taner’den bana kalan nelerdir? Düzgün, dürüst, sade biraydın. Hayatı boyunca hep aydın çizgisinde ısrar etmiş bir cumhuriyet çocuğu.

Yalçın Bayer (Hürriyet): 6.5 yıl arayla karanlık güçlerce katledilen Cumhuriyet gazetesi yazarları Uğur Mumcu ile Prof. Ahmet Taner Kışlalı birbirlerini tamamlayan

ıY\ avövnıKW.

İkisinin de kaderleri aynı noktada buluştu. K em alizm , laiklik ve dem okrasi... Ve ardından patlayan bombalar.

S ed at Ergin (Hürriyet): Türkiye’de bütün olum suzlukların faturasını cum huriyete çıkartan kampanyanın önemli ölçüde başarı sağladığı söylenebilir. Prof. K ışlalı, bu kampanyadan etkilenmeyen ve cumhuriyeti yüksek sesle savunma kararlılığını gösteren sınırlı sayıdaki aydından biriydi.

Bekir C oşk u n (Hürriyet): Katiller; bu ülkeyi güvenli bir hukuk devleti olmaktan uzak tutup, bir yanda silahlı çetelerin, bir yanda kara yobaz irticanın bataklığına sürükleyen devlet adamlarıdır. Silahlı çeteler de onlanndı. Dinci terör de onların ürünüdür.

E m in Ç ö la ş a n (H ürriyet): M ücadele sadece askere ve bir de her kesimde öne fırlayan üç beş yürekli onurlu, inançlı insana ihale edilm iş. Üç beş hukukçu, üç beş gazeteci, üç beş bürokrat, birkaç siyasetçi. Hepsi bu kadar. Fedai onlar. Fedailerden biri de dün susturulan Ahmet Taner Kışlalı.

F a tih A lta y lı (H ürriyet): K ışla lı’nın öldürülm esinden etk ilen ecek toplum kesiminin kimliği önem taşıyor. K ışlalı’nın ölüm ü, toplum sal utancı iliklerinde duyabilecek bir aydın tabakayı yaralıyor.

Yalçın Doğan (Milliyet): Kışlalı’yı öldüren bom ba aslında hepim izi hedefliyor. Aramızdan birini alıyor, ama bizi birbirimize daha çok kenetliyor.

G ü n er i C ıv a o ğ lu (M illiyet): Kendini aydınlığa, insanlığa adamış bilge kişileri yok etmek bir çıkmaz sokaktır.

Haşan Cem al (Milliyet): Farklı düşünceleri sevmeyenler, Türkiye’yi demokrasiye lşıyık görmeyenler yine düğmeye bastı.

Haşan Pulur (Milliyet): Prof. Ahmet Taner Kışlalı bir Kemalistti, çoğu fini fini dönerken o “ Kemalizmi” hiç bırakmadı, savundu.

U m u r Talu (Milliyet): Demokrasiden, insan haklarından, aydınlıktan yana olan her kesimin, herkesin ‘Kışlalı suikastı’na ortak tepki ve tavır alması, karanlığı birlikte lanetlem esi, gerilim leri azaltm ası ve cenazesinde kol kola girmesi temel görevidir artık.

M elih A şık (Milliyet): Türkiye’nin yetiş­ tirdiği en parıltılı düşünce adamlarındandı Kışlalı.

F ik ret B ila (M illiyet): Kışlalı, Atatürkçülüğün bilimsel simgesiydi. Kışlalı, Cumhuriyet’in ödün vermez savunucusuydu.

D oğan H ep er (Milliyet): Suikastı, laiklik karşıtlarının üzerine atmak ve böylece büyük bir kargaşa çıkartmak isteyenler neden işlemiş

o lm a s ın ?

Taha A k yol (M illiyet): Türkiye siyasi cinayetleri aydınlatmaya ve kitleler halinde barışık yaşamaya mecburdur.

R A D İ K A L

T ü r k e r A lk a n (R adikal): O Ahm et Taner’di. Kendine özgüydü, inandığı şeyleri her türlü riske karşı savunan dürüst bir insandı.

H alu k Şahin (Radikal): Kışlalı’nın hain bir suikast sonucu öldürülmesinin Türkiye Cumhuriyeti hükümetine yönelik bir meydan okuma, bir “ nanik” olarak değerlendirilmesi gerekiyor.

M in e G . K ırık k a n a t (Radikal): Sözün bittiği yerdeyiz. Yalnız sözün mü? Çocuklarımızı yarınlara taşıyacak yollan aydınlatmaya çalışan ışıklardan biri daha söndürüldü.

Bilal Ç etin (Radikal): Bu tür cinayetlerin hiçbirinde sağlam ipucu yok, ama adres hep radikal İslamcı terör örgütleri oluyor. Güçlü devlet 10 yıldır bu cinayetlerin esrarını çözemiyor.

CUMARTESİ

YAZILARI

ATAOLBEHRAMOGLU

Lanet

Yazının hiçbir şeye yaramayacağını bildiğiniz za­ manlar vardır. Dilinizin ucunda tek bir sözcük dola­ şır: Lanet. Bütün bir sayfayı, sayfaları, sadece bu tek sözcükle doldurmak istersiniz. Böyle zamanlardan birini yaşıyorum.

★ ★ ★

Ahmet Taner Kışlalı’nın öldürüldüğünü, uluslara­ rası Rotterdam Şiir Festivali’ne katılmak için Hollan­ da’ya uçmadan az önce, Yeşilköy havaalanında ça­ lan cep telefonumdan öğrendim. Bir yurtdışı yolcu­ luğuna çıkma öncesinin sevinçli, iyimser duyguları yerini bir anda derin bir üzüntü ve karamsarlığa bı­ raktı. Bütün duygularım tek bir sözcüğe dönüştü: La­ net. Yol boyunca ve Rotterdam’da bütün gün, bu bir tek sözcüğü, zihnimde ya da yüksek sesle tekrarla­ yıp durdum: Lanet, lanet, lanet...

★ ★ ★

Bir gece önce arkadaşlarla bir sohbette Ahmet Ta­

ner Kışlalı’nın da adını anmış, yazılarında zaman za­ man katılmadığımız görüşler ve dile getiriş biçimle­ ri olsa da aydınlık anlatımından, tutarlı ve ödünsüz çizgisinden övgüyle söz etmiştik. Ahmet Taner Kış­ lalı, yazılarını dikkatle, önemle okuduğum bir yazar­ dı. Biz bunları konuşurken yaşamakta olan, bu na­ muslu kalem, yurtsever aydınlanmacı demek ki bir­ kaç saat sonra haince bir tuzağa düşürülecek; ya­ şamdan, yazılarından, kararlılıkla sürdürdüğü aydın­ lanma savaşımından koparılıp alınacaktı...

★ ★ ★

Rotterdam’dan Hikmet Çetinkaya’yı aradım. Uğur

Mumcu cinayetini andırdığını söyledi. Gece otelde TV INT’in yayınını izledim. Ekranda Ahm et Taner Kış- lalı’nın sevecen, genç yüzü, insancıl bakışları. Dev­ letin üst kademelerinden, her zamanki basmakalıp baş sağlığı sözleri. Dilimin ucunda, zihnimde, defa­ larca tekrarladığım tek bir sözcük: Lanet.

★ ★ ★

Ülkenin üstünde yıllardır, belki de yüzyıllardır do­ laşmakta olan lanetin nedenlerini düşünüyorum. Bu toprakların nice emeklerle yetişmiş en seçkin evlat­ larını, en değerli aydınlarını kahpece cinayetlerle ya­ şamdan koparan uğursuz lanetin nedenlerini. Bu neden, Batı’da bir onbeşinci yüzyıl buluşu olan ki­ tap basma tekniğinin, bizim ülkemize üç yüz yıl son­ ra, onsekizinci yüzyılda gelebilmiş olması mı? Bü­ tün bir ondokuzuncu ve yirminci yüzyıllarda bunca aydınımızı karanlığa kurban verişimizin nedeni bu mu? Tek neden olmasa da başlıca nedenin, halkı yüz­ yıllarca karanlıklarda tutan, etkileri sürüp giden bu üç yüz yıllık gecikmeyle ilgili olduğuna kuşku yok...

★★★

Ahmet Taner Kışlalı’yı 1970’li yıllarda, gepgenç bir Kültür Bakanı olarak, Türkiye Yazarlar Sendika­ sının İstanbul’da düzenlediği 1. Balkan Yazarları Ku­ rultayında, AKM sahnesinde yaptığı Fransızca açı­ lış konuşmasıyla anımsıyorum... Genel sekreteri ol­ duğum sendikanın başkanı Aziz Nesin’di.. O yıllar­ da neredeyse her gün, ülkenin üzerine çöken lanet, bir aydınımızı daha cinayetine hedef seçiyordu. Bu cinayetleri, nasıl sinsice hazırlanıp tezgâhlandığı son-‘ rakı yıllarda daha iyi anlaşılan Eylül darbesi ve ka­ ranlığı izledi. Cinayetlerin yerini bu kez bitip tüken­ mek bilmez yargılamalar, zindanlar, sürgünler aldı... Sonra bir kez daha birbirini izleyen cinayetler... Uğur

Mumcu’nun öldürülmesiyle pervasızlığın en üst nok­ taya tırmanışı... Susurluk sonrasında cinayet yuva­ larının gözler önüne serilişi, ama temlzlenemeyişi... Ve işte, lanet bir kez daha, bilinen yöntemlerinden biriyle, pırıl pırıl biraydım, ödünsüz bir yurtseveri, ci­ nayetinin hedefi olarak belirleyip amacına ulaştı.

★ ★ ★

Ülkenin üzerine çöken lanete binlerce kezlanet ol­ sun. O laneti besleyen, koruyan, yüreklendiren ya da üzerine kararlılıkla gidemeyen, basmakalıp başsağ­ lığı dilekleriyle onu geçiştirmeye çalışanlara da...

Uğur Mumcu’nun katilini, katillerini bilip de ortaya çıkaramayan devlet, Ahmet Taner Kışlalı’nın katil­ lerinin kimliğini belirleyebilecek mi? Zaten asıl sorun sadece bu da değil, laneti kökünden kurutabilmek- tir. Bu ise insan olmak onuruyla yaşamak isteyen her­ kesin ödevi. Eğer bunu başaramazsak, demokrasi­ nin gelişimine yönelik tuzakları gözardı etmeksizin la­ neti elbirliğiyle yok edemezsek; o bizi, bütün ülkeyi, cumhuriyetin bütün kazanımları ve var olan demok­ rasinin bütün kırıntılarıyla birlikte, eninde sonunda ka­ ranlığında boğacak.

Bombalı suikast tüm

dünyada kınandı

H aber Merkezi - Gazetemiz yazarı Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalının uğradığı bombalı su- ikdSt, tüm dünyada tepki topla­ dı. Yabancı haber ajanslarının olayı duyurmasının ardından Kışlalı’nın ailesine ve gazete­ mize çok sayıda başsağlığı me­ sajı geldi. A nkara’daki büyü­ kelçiliklerde olayı kınadıkları­ nı belirten açıklamalar yaptı­ lar. ABD Dışişleri Bakanlığı, Kışlalı’nm terörist bir saldırı­ ya kurban gitmesini kınayarak ailesine başsağlığı diledi.

Merkezi Viyana'da bulunan Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Ktşiaiı'nın mesleğiyle il­ gili olarak öldürüldüğüne dik­ kat çekti. İPİ Yöneticisi Johann Fritz, yazarım ız Prof. Kışla- lı’mn kısa bir süre önce, Mar­ mara Depremi’ni “Allah’ın İs­ lâmî harekete karşı mücadele ve­ ren laiklere bir cezası” olarak ni­ teleyen tarikat liderlerine kar­ şı bir yazı yazdığını anımsata­ rak olayı kınadı ve faillerin bir an Önce bulunmasını istedi.

Merkezi New York’ta bulu­ nan Committee To Protect Jo­ urnalist (Gazetecileri Koruma Komitesi), Türkiye’nin önde gelen gazetecileri ve akademis­ yenleri arasında yer alan Kış­ lalı’ya düzenlenen suikastı

kı-nadı. Komite yöneticisi Ann K. Cooper. Türk hükümetinin fa­ illerin bir an önce adalet önü­ ne çıkartılm ası için harekete geçmesi gerektiğini belirterek “ Bir gazeteciyi öldürmek san­ sürün en mutlak şeklidir” de­ ğerlendirmesini yaptı. Cooper, özellikle Başbakan Bülent Ece- vit’e çağrıda bulunarak, olayın bir an önce çözümlenmesi için geniş soruşturma başlatmasını ve sonuçlanın kamuoyuna açık­ lamasını istedi. GKK açıkla­ masında, laik yazar Kışlalı’ya suikastın kökteııdinci İBDA-C örgütü tarafından yapıldığının sanıldığı bildirildi.

İsrail’in Türkiye Büyükelçi­ si Uri B anıer, gazetemize gön­ derdiği başsağlığı mesajında. “ Cum huriyet ailesinden Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlah'ya ya­ pılan suikast nedeniyle şoke ol­ dum ve dehşete düştüm ” dedi. Rusya Federasyonu’nun Tür­ kiye Büyükelçiliği Basın Ata­ şesi Vîktor Melnik, gazetemi­ zi arayarak olaydan duyduğu üzüntüyü ifade etti ve elçilik adına başsağlığı dileklerini sun­ du.

Kazakistan’ın Türkiye Bü­ yükelçisi Kay ra t Sarybay, ga­ zetemize gönderdiği mesajda, “ Kazakistan Cumhuriyeti An­

kara Büy ükelçiliği, A h m et Ta­ ner K tşiaiı'nın vefatı nedeniyle derin üzüntü duyar, m erh um a A lla h ’tan r a h m e t kederli aile­ sine ve yakın ların a başsağlığı d iler” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Söz­ cüsü Jam ie Foley, önceki gün yaptığı basın toplantısında. Kış- lalı’nın ailesi ve yakınlarına

başsağlığı diledi. Rıtbin. Kışla-

lı ’ya yapılan suikastın ardın­ dan Türk yetkililerle görüştük­ lerini, ancak henüz somut bir bilginin bulunmadığını kaydet­ ti. Foley, “ Bir T ü rk televizyon kanalının verdiği hab erde, sal­ dırının İslam cı radikal bir grııp tarafından üstlenildiğini ve adı geçen grubu n, geçm işte de ben- zeri terörist olay lardan soru m ­ lu o ld u ğ u n u ” söyledi. Foley,

“T ü rk m akam ları olayı araştı­ rıyor ve bu süreç içim le daha fazla yorum yapm ayı reddetti­ ler. A B D ’ıun olay h ak kınd a ba­ ğım sız bir bilgisi yok. Fakat biz bu tür terör olaylarını şiddetle kınıyoruz ve K ışlaiı'ııııı trajik kaybı dolayısıy la ailesine baş­ sağlığı diliyoruz” diye konuştu. K ışlalı'nm öldürülmesi Yu­ nanistan’da tepkiyle karşılan­ dı. Yunan basını, hain saldırıyı lslami terör örgütünün üstlen­ mesine dikkat çekti.

(5)

V E F A T

İstiklal Savaşı m ücahitlerinden Kilisli m erhum Hüseyin Hüsnü ve

öğretm en Lütfiye Kışlalı’nın oğulları; M ehm et Ali ve M ahm ut Tankut

Kışlalı’nın kardeşleri; Kıymet G ürlek’in ağabeyi; Murat, Orhan, Damla,

Efsun, G onca ve ÇisiPin am ca ve dayıları; Tülay Kışlalı ve Ali G ürlek’in

kayınbiraderleri; Kışlalı,Ergin,Bilgiç, Bilgiç,Cezayirli,Güvenir,Uluç,

G ogen,Üstünbaş,O ğuz ve Hatunoğlu Aileleri’nin kuzenleri;

İsmail Korkm az’ın damadı; Korkm az ve Selam oğlu Aileleri’nin

enişteleri; Altınay, Dolunay, Sıtkı ve Nilhan N ur’un babaları;

Nilüfer Kışlalı’nın eşi;

eski Kültür Bakanı, gazeteci-yazar

P ro f. D r.

AHMET

TANER KIŞLALI'yı

insanlık dışı bir suikast sonucu kaybettik.

Cenazesi Saat 9.30’da TB M M önünde, saat 11 .OO’de Ankara

Üniversitesi İletişim Fakültesi önünde, saat 12.00’de Büyük Tiyatro

(Opera binası) önünde, saat 14.00’te Cum huriyet gazetesi önünde

yapılacak törenlerin ardından Kocatepe C am ii’nde kılınacak ikindi

namazı sonrası Karşıyaka Mezarlığı’nda son yolculuğuna

uğurlanacaktır.

A İ L E S İ

“ C u m h u riy e t” çatısı a ltın d a aynı a m a ç için

yü re ğ im iz ve ka le m le rim izle b irlik te

m ü c a d e le e ttiğ im iz s a y g ıd e ğ e r

m e sle k b ü y ü ğ ü m ü z , ka rd e ş im iz

g a z e te c i-y a z a r-b ilim adam ı

AH M ET TANER

KIŞLALI'nin

uğradığı su ika stı lan e tliyo ruz.

A ta tü rk d e vrim ve ilkelerinin ko ru n m a sı ile

d e m o k ra s i m ü c a d e le s in i o n u n bıraktığı ye rd e n sü rd ü re ce ğ iz.

Yaşam ı, m ü ca d e le si

g e le c e k ku şa kla ra ö rn e k olacaktır.

C u m h u riy e t

ULUSUMUZUN BAŞI SAĞ OLSUN!

H u k u k d e v le tin in , A ta tü rk ’ün v e d ev rim lerin , b ilim in g ö ste r d iğ i a y d ın lık y o lu n sa v u n u cu su

Prof. Dr.

AHM ET TANER

KIŞLALI’nin

arabasına konan b o m b a onu öldürdü, usun, b ilim in , san atın y o l g ö ste ric iliğ in e inanan tüm

ay d ın la n , tüm A tatürkçüleri, b ilim sanat insanlarını bir k ez daha d erin d en yaraladı. A rtık d ü şü n celeri uğruna öld ü rü len .ayd ın ların ardından

“ k a n ı y e r d e k a lm a y a c a k ” türünden gün ü kurtaran “ m e s a j’Tar d e ğ il, k a tillerin in b u lu n m asın ı istiyoru z. B u d u ygu larla K ış la lı’m n

a ile sin e , C u m hu riyet g a z e te sin e , Atatürkçü D ü şü n ce D e m e ğ i’ne, b ilim sanat dü nyasın a ve

tüm u lu su m u za b aş sa ğ lığ ı d iliyoru z.

DİL DERNEĞİ

EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ

BAŞSAĞLIĞI

A y d ın la n m a , la ik lik ve ulusal b a ğ ım s ız lık savunucusu

AHMET TANER KIŞLALI

C u m h u riy e t ve a y d ın la n m a d ü şm a n la rı ta ra fın d a n k a tle d ild i. N e fre tle k ın ıy o r; ailesin e, ö ğ re n c ile rin e ve ü lk e m iz in tü m a y d ın lık in s a n la rın a başsağlığı d iliy o ru z .

C u m h u riy e t d e ğ e rle rin e sahip çıkıyor, h e k im le ri ve y u rtta ş la rım ız ı g ü ç b irliğ in e çağ ırıyo ru z.

İ S T A N B U L T A B İ P ODASI

ACI KAYBIMIZ

Diyarbakır Tıp Fakültesi’nin kurucu öğretim üyelerinden, Anadolu Üniversitesi’nden emekli

Em. Tbp. Alb. Prof. Dr.

ALİ AÇIKGÖZ Ü

“ 1 9 5 1 ”

(ALİ BABA)

kaybettik. Acımız sonsuzdur.

A İLE S İ

B o ğ a z iç i m e z u n u b a y a n d a n İ n g iliz c e d e r si verilir.

T e l: 2 5 2 12 2 6

Bir ışık daha söndü!

Her yönüyle güzel insanı,

Atatürkçü, aydın

kişiliğiyle ışıldayan

A H M E T TA N E R

KIŞLALI'yı

yitirdik. Tüm sevenlerinin

acısını paylaşıyoruz.

Geride kalanlar daha çok

ışık saçmalılar artık.

BİL-İŞ SENDİKASI

Cumhuriyet ilkelerinin inançlı

savunucusu, aydın bilim adamı,

Eski Kültür Bakanımız

Prof. Dr.

AHM ET TANER

KIŞLALI'ya

artık herkesin bildiği, ama bir türlü

yakalanamayan gerici ve karanlık

güçlerce yapıldığı malûm kalleşçe

saldırıyı lanetliyoruz.

Bağımsız, demokrat ve çağdaş bir

Cumhuriyet mücadelemizden asla

vazgeçmeyeceğiz.

KÜLTÜR-SEN

GENEL MERKEZ

YÖNETİM KURULU

FAKİR BAYKURT'a

“ Öğretmenimiz,

yolun açık olsun...”

FMV ÖZEL AYAZAĞA IŞIK LİSESİ,

İLKÖĞRETİM OKULU ve

ANAOKULU ÖĞRETMENLERİ

Uğradığı iğrenç saldırı sonucu

bilim adamı, politikacı ve ülkemizin

saygın aydınlarından

AHM ET TANER

KIŞLALI'yı

yitirdik.

İğrenç eylemleri ile karanlık emellerine

ulaşmak isteyenleri nefretle kınar,

Kışlalı Ailesi ve

Cumhuriyet gazetesinin acısını

paylaşır, başsağlığı dileriz.

t

S

r s â b

TÜRKİYE SEYAHAT ACENTALARI BİRLİĞİ

Kamuoyuna,

Devrimci, demokrat, özgürlükçü,

laik ve çağdaş insan, insan hakları

savunucusu, bilim adamı, ülkemizin

aydınlanma sürecine büyük katkı koyan,

güzel ve yiğit insan, sevgili

AHM ET TANER

KIŞLALI'nin

alçakça ve haince katledilmesini şiddetle

kınıyor, bizleri yok etmeye güçlerinin

yetmeyeceğini ifade ediyoruz.

Bizi vurmak kurtuluş mu?

Halkımıza başsağlığı diliyoruz.

HARİTA ve KADASTRO

MÜHENDİSLERİ ODASI

İLAN

T.C.

ZEYTİNBURNU SULH HUKUK

MAHKEMESİNDEN

HÜKÜM ÖZETİ

Esas No: 1999/1127 Karar No: 1999/1131

Hâkim: Kemal Güzel 20998 Kâtip: Zarif Nalbantoğ- lu. Mahkememizin 1999/1127 esas, 1999/1131 karar sayılı 14.10.1999 tarihli ilamı ile Atifet Doğancı vesa­ yet altına alınarak kendisine Fatma Jale Sezgin vasi ta­ yin edilmiştir. 14.10.1999 Basın: 50742

Öğretim üyemiz ve değerli aydın

Prof. Dr.

AHMET TANER KIŞLALI

menfur bir cinayete uğramıştır. Acım ız büyüktür. Ailesine,

üniversitemiz mensuplarına ve tüm ulusa başsağlığı dileriz.

A N K A R A ÜN İVERSİTESİ R E K TÖ R L Ü Ğ Ü

BAŞSAĞLIĞI

Anadolu aydınlanmasının önderlerine yönelik saldırıların biri sonucu

yaşamını yitiren bilim adamı ve gazeteci-yazar

AHMET TANER KIŞLALI'yı

kaybetmenin üzüntüsünü yazıyoruz.

“Ölüm adın kalleş olsun...”

ANADOLU ERENLERİ KÜLTÜR VE SANAT VAKFI GENEL BAŞKANI

YUSUF DAĞ

Aydınlanmanın, Cumhuriyetin ve

Laikliğin inançlı savunucusu,

değerli bilim adamı

AHMET TANER

KIŞLALI

karanlık güçler tarafından katledildi.

Nefretle kınıyoruz.

MEF DERSHANESİ ÖĞRETMENLERİ VE YÖNETİCİLERİ

B A Ğ C I L A R S U L H H U K U K M A H K E M E S t ’N D E N

Davacı Yusuf Tok­ sun vekili Av. Ahmet Yıldırım tarafından açılan vasi tayini da­ vasının yapılıp bitiri­ len açık yargılaması sonucunda verilen ka­ rar gereğince;

Malatya ili, Pütürge ilçesi, Gökçeli köyü C.0034 KS. 0020’de nüfusa kayıtlı Bülent oğlu Meryem’den ol­ ma 1997 doğumlu Mehmet Musa Tok- sun’a aynı yer nüfu­ sunda kayıtlı dedesi Yusuf oğlu, 1940 do­ ğumlu Yusuf Tok- sun’un vasi olarak ta­ yinine karar verildiği 3. kişilere ilanen du­ yurulur. 18.10.1999

Basın: 50336

ŞİŞLİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ’NDEN

Dosya No: 1998/1029

Davacı Necip Kazancı tarafından davalı Hanife Kazancı aleyhine açılan boşanma davası se­ bebiyle verilen karar gereğince; Gürsel Mahallesi, Zeytinli Sk. No: 4 Kağıthane-lstanbul adre­ sindeki davalı Hanife Kazancı adına dava dilekçesinin tebliğ edilemediği, adres araştırmasından da adı geçenin elverişli adresinin bulunamadığı anlaşılmakla 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 28,29. maddeleri hükümlerine binaen dava dilekçesinin ilanen tebliğine karar verilmiştir.

Yukarıda ismi yazılı davalının 27.01.2000 duruşma günü Saat: 14.00’de mahkememizde ha­ zır bulunması veya bir vekil ile kendisini temsil ettirmesi, delillerini ibraz etmesi, duruşmaya ge­ lememesi veya mazeret bildirmemesi halinde HUMK’nun 213. maddeleri gereğince yargılama­ nın yokluğunda yapılacağı ve hüküm kurulacağı dava dilekçesinin tebliği yerine geçerli olmak üzere ilan olunur. Bu ilan yayımlandığı tarihten 15 gün sonra yapılmış sayılacaktır. 11.10.1999 Basın: 50399

T.C.

İLAN

SARIYER 1. ASLİYE HUKUK

HÂKİMLİĞİ’NDEN

Davacı Dursun Bayramoğlu tarafından Murat Bayramoğlu hakkında mahkememizde ikame olunan gaiplik davasın­ da;

Davacı Dursun Bayramoğlu tarafından açılan dava dilekçesinde Murat Bayramoğlu’nun oğlu olduğunu, Elazığ Karakoçan Okçular nüfusunun C. 069 S. 11, K. 97-11 sayısında kayıtlı Güzel Bayramoğlu’ndan doğma 1973 doğum­ lu olduğunu, 17.12.1993 tarihinde Boğaziçi Köprüsü’nden geçerken binmiş olduğu taksiyi durdurarak denize atlayarak intihar ettiğini, cesedinin bulunmadığını, C. Savcılığı’nca yapılan tahkikatta teşvik ya da ikna eden kimse bulunmadığın­ dan takipsizlik karan verildiğini, ancak askerlik görevi için Murat Bayramoğlu’nun aranmakta olduğunu, oğlunun in­ tihar etmiş olduğundan ve cesedi de bulunmadığından gaipliğine karar verilmesi istendiğinden işbu ilandan itibaren 1 yıl içersinde Murat Bayramoğlu hakkında bilgisi olanların veya bizzat bu kişinin hâkimliğimizin 1999/331 esas sayılı dava dosyasına müracaat etmeleri gerekmektedir, aksi halde Murat Bayramoğlu’nun gaipliğine hükmedilecektir, ilan olunur. Basın: 47319

S A R IY E R

S U L H H U K U K H Â K İM L İĞ İ

Sayı: 1 9 9 4 /5 9 H . V asi

M a h k e m e m iz in 1 6 .1 2 .1 9 9 2 tarih 1 9 9 2 /1 0 6 5 - 1 1 6 8 sa y ılı kararı ile k ü ç ü k E m re Y ılm a z ’a a m ­ c a s ı H a şa n Y ılm a z v a si a ta n m ış, a n c a k v e r ile n 4 .1 0 .1 9 9 9 tarih li ara k a ra n g e r e ğ in c e v a sin in d e ­ ğ iş t ir ilm e s in e v e y e r in e M ü n e v v e r P e h liv a n ’m v a si a ta n m a sın a karar v e r ild iğ i h u su su ila n o lu ­ nur.

B a sın : 4 7 4 8 7

T Ü R K S İ L A H L I K U V V E T L E R İ N İ G Ü Ç L E N D İ R M E V A K F I

MADDİ VE MANEVİ KATKILARINDAN DOLAYI YÜCE TÜRK MİLLETİNE ŞÜKRAN VE SAYGILARINI SUNAR.

VAKFIN BANKA BAĞIŞ HESAP NUMARALARI TÜRK LİRASI

T. C. Ziraat Bankası Yenişehir/Ankara Şubesi 5049.8 no’lu hesap T. İş bankası Yenişehir/Ankara Şubesi 66006 no'lu hesap

Vakıflar Bankası Kavaklıdere/Ankara Şubesi 2028491

Yaşamınızı şansa

bırakmayın

KALBİNİZİ

KORLA'UN

T

ürk

K

alp

V

akfi 19 Mayıs Cd. No: 8 Şişli/İSTANBUL Tel: (0212) 212 07 07 (pbx) 10 Hat Faks:(0212)212 68 35

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ancak; OSB alanı içerisinde oluşan atıklar ve arıtma çamurlarının yıllardır kontrolsüz depolanan arıtma çamurları ve diğer atıkların ile ilgili olarak yönetim,

• Her malzeme ve teknoloji gibi kerpiç: kendi tekniği- ne uygun üretilip kullanıldığında ve özellikle deprem bölgelerinde az katlı yapılarda daha dayanıklıdır.. Bu ifade

Arkeolojik kazılar daha çok kırsal ve yerleşilmemiş olan alanlarda sürdürülen bir bilim alanı iken II. Dünya Savaşı sonrasında, Avrupa kentlerinde çok

İnşaat Mühendisleri Odası kamunun ülke yatırım- larında öncülük görevini tekrar üstlenmesi ve buna bağlı olarak kamu yatırımcısı kuruluşların güçlen- dirilmesi

yarımada ve benzeri uygulamaların kamu yararına olup olmadığı konusunda çok ciddi çekinceler yaratmaktadır. Bu nedenle dava konusu idari işleme esas teşkil eden 5366

KONU: Toplu Konu t İdaresi tarafından hazırlanan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nce 17.07.2009 tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nca 14.08.2009

““… dava konusu alanda konuya ilişkin mevzuat hükümlerinin öngördüğü detaylı plan çalışmalarının yapılmadığı, dava konusu planların koruma amaçlı imar planı

maddesinin (f) bendinde "Yenileme alanı, sit ve koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının içinde, sınırları yetkili