• Sonuç bulunamadı

Yaşar Kemal'e 20 ay hapis cezası onaylandı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yaşar Kemal'e 20 ay hapis cezası onaylandı"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

“Vız gelir, tirs gider”

Yazarın tepkisi, “Bunlar beni hapishanede öldürmek istiyorlar. Ama bu topraklara ve İnsanlarıma olan sevgimi benden alacak bir babayiğit yok. Bunların be­ ni mahkum etmesi vız gelir tırs gider” şeklinde oldu.

Yaşar Kemal’in

cezasına onay

Yazar Yaşar Kemal’e “Düşünceye Özgürlük” adlı kitapta yer alan bir yazısından dolayı İstanbul 2 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nce verilen 1 yıl 8 aylık hapis cezasını Yargıtay onayladı.

Cezaevine girmeyecek

“Yayın yoluyla halkı kin ve düşm anlığa tahrik et­ m ekken suçlu bulunan Yaşar Kemal, cezası er­ telendiği için Yargıtay’ın onam a kararına rağ­ men cezaevine girm eyecek. Ancak Yaşar Ke­ m al’in 5 yıl içinde benzer başka bir suç işlem e­ mesi gerekiyor. Haberi sayfa 23’te

iki nokta

Yaşar Kemal’e ceza

Hâlâ düşünce suçu olayına son veremedik. Bu ayıbı tam olarak

kaldıramadık. Demokrasilerde insanların konuştuklarından, yazdıklarından dolayı demir parmaklık arkasına

atılamayacakları gerçeğini bir türlü kabullenemiyoruz... Dün

de Yaşar Kemal hakkındaki j * . , J hapis cezası Yargıtay’ca W

onaylandı. Ne / / i- .

diyeyim?

Haşan

Sayfa 31’de

(2)

SABAH

(

Mahkumiyet

Nebil ÖZGENTÜRK yazıyor İnsan bi tuhaf oluyor böyle durumlarda...

Nerden bilebilirdim ki “haberi” benden alacağını...

Hatta telefon numarasını çevirirken bile “meşgul” sesi bekleyeceğimi tahmin etmiş, uzun süre kendisine

ulaşamayacağımı düşünmüştüm. Meğer, telefonu ilk “meşgul” eden benmişim.

‘Yaşar Kemal’in cezası onandı!” “Selam ve merhaba”lardan sonra kendisine Ankara Büromuzdan bir-iki saat önce geçilen haberin başlığını okudum. “Devam” dedi. dinledi.

Bittiğinde “Benden duymanızı istemezdim” dedim, Eakat o, “Ne takıyorsun be Nebilciğim; kara bi haber vermedin ki?” dedi gülerek.

Sonra da yarım saati aşkın bir telefon konuşması başladı aramızda.

Ashnda, o konuştu, ben dinleyip not aldım.

Arka arkaya “balyoz” misali tepkiler... Ve sürekli olarak

Yaşar Kemal, hapis

cezasının Yargıtay’da

onanm ası üzerine

“Bunların beni m ahkum

etmesi vız gelir tırıs

gider” diye konuştu.

girmem önemü değil, Türkiye’nin bu hale gelmesi daha acı!” sözlerini tekrarlaması oldukça manidardı...

“Bak” dedi tok sesiyle; “Olay anlaşıldı, bunlar beni hapishanede öldürmek istiyorlar. Ama bu topraklara ve

insanlarıma olan sevgimi benden alacak bir babayiğit yok. Bunların beni mahkum etmesi vız gelir tırıs gider.”

‘İnandırıcılığım yitirmiş’

“İçeri girmeye hazır mısınız yani!” diyorum biraz da şaka yollu.

“Biliyor musun, geçtiğimiz günlerde Avrupa Konseyi İnsan Haklari Mahkemesi yetkilileri bir açıklama ya da karar aldılar sanırım. Tam bilemiyorum açık

cümleyi ama ‘Türk mahkemeleri bizim nezdimizde “Benim hapse t inandırıcılığını yitirmiştir’ anlamını içeren bir karar. Peki sorarım, durum böyleyken ve Türkiye’de mahkemelerin bağımsız olmadığını söylerken benim ne yapmam beklenir ki.” - Peki gerçekten ne yapmayı düşünüyorsunuz?

“O kadar üzülüyor, o kadar kızıyorum ki. Bunların, beni ve düşünen, konuşan bütün insanları mahkum etmesine çok bozuluyorum. Daha önce adamlar, beni bir 8 ay hapse mahkum etmişler fakat sonra tecil edip, ‘Bir daha 5 yıl yazma, konuşma!’ deyip hükmü ertelemişler. Şimdi de 5 yılımı hapishanede geçirmemi istiyorlar. Ama ben bunlara bırakmam. En kısa zamanda Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi’ne

başvurumu yapıyorum. Bu arada keşke yatsaymışım, 10 ay. Daha iyiymiş. Bunların tümü

gösteriyor ki, ‘Türküm

doğruyum, çalışkanım’ yazsam bile beni içeri atacaklar. İğrenç bir yasa var çünkü ortada.” - Peki, bu mahkeme karanyla ‘bölücü’ olduğunuz hükme mi bağlanmış oldu yani?

Yaşar Kemal, şen

kahkahalarından birini daha atıyor. Ve ses tonunu yükselterek) “55 yıllık yazarlık ömrümde bölücü olduğumu kim nasıl söyleyebilir? Bölücülükten mahkum olduğum yazıda, aksine birleştiricilik var. Bu yazılarda ‘Bu savaş devam ettikçe benim ülkem bölünür, ben ülkemin bölünmesini istemiyorum’ demişim, düşünebiliyor

musunuz? Açsınlar romanlanmı, yazılarımı tek satır bulabilirler mi acaba bölücülük üstüne?”

‘Ağınma gidiyor’

- Bu durumda mahkemelere siz de inanmıyorsunuz...

“Elbette ben de inanmıyorum! Ve mahkemelerine inanmadığım bir ülkede oturmak ağınma gidiyor, utanç veriyor! Ve belli oldu artık, Türk Şahinleri savaş istiyor. Adamlar karar vermiş demokrasi istemiyorlar. Ve, ne yazık ki mahkemeler de bağımsız değil, hakimler, savcılar bağımsız olsaydı ben mahkum olur muydum? Ve tekrar ediyorum, bu

orum gerekirse kaçarım (Gülüyor).” - Umudunuz yok mu?

“Türkiye halkının büyük kültüründen dolayı

elbette umudum var. Onlar, bu ülkeyi aşiret toplumu zannediyorlar. Halbuki bu ülkenin Yunus Emre’si,

Mustafa Kemal’i, Nazım’ı, Karacaoğlan’ı var... Ve biliyorum ki savaş isteyenlerden, demokrasi istemeyenlerden çocukları bile utanacak bir gün... Bu devir yüzkarası bir devir oldu gerçekten. Türkiye’yi bu hale getirenler, işkence cehennemi yapanlar, baskı isteyenler, Şahinler bir gün utanacaklar. Belki biz çekeceğiz ama onlar hep utanacaklar, çocuklarının

yüzlerine bile bakamayacaklar! Türkiye bunlara layık değil ve bu yöneticilere de... Benim mahkum olduğum yazıda ne istemişim, ‘Bu savaş bitmeli’ demişim, yılda 9 milyar gidiyor demişim, ‘10 bin kişi öldü’ demişim. Ve insanlara kimliğini ve kültürünü verin’ demişim. Ama onlar beni mahkum ettiler. Ne olursa olsun

hurdayım.”

Daha söyleyecek çok sözü var Yaşar Kemal’in “bir başka bahara” deyip veda ediyoruz. Ama tam telefonu kapatmak üzereyiz ki, mahkumiyetine yanıt olacak bir şiir aklına geliyor. 19’uncu yüzyıl Toros şairlerinden Kul Ali’nin bir şiiri:

Gene bir gariplik çöktü serime Ben de bilmem ya nice olur halımız

At sürüp bu ellerden gitmek dilerim

Belki tuz ekmektir bağlar yolumuz.

Kul Halilim der ki; Nekes gülmesin (Kötü adam)

iyiler gidip de kemler kalmasın Herkes bildiğinden geri

durmasın

Allah sana malum olsun halımız..

Yışar Kemal’e 20 ay

hapis cezası onaylandı

Ü nlü yazara “Düşünceye Özgürlük” adlı

kitaptaki yazısı için verilen 20 aylık hapis

cezası dün Yargıtay tarafından da onandı.

ANKARA- Yargıtay 8’inci Ceza Dairesi, “Düşünceye özgürlük” adlı kitaptaki “Türkiye’nin Üzerindeki Kara Gökyüzü” başlıklı yazısında bölücülük yaptığı gerekçesiyle İstanbul DĞM tarafından 1 yıl 8 ay hapis cezasma çarptırılan Yazar Yaşar Kemal Gökçeli’nin cezasını onadı. Yargıtay 8’inci Ceza Dairesi, İstanbul 2 No’lu DGM’nin kararım temyiz eden Kemal’in avukatı ve DGM savcısının başvurularına ilişkin müzakereyi dün tamamladı. Daire, İstanbul 2 No’lu

DGM’nin, Kemal’in söz konusu yazışırım Türk Ceza

Kanunu’nun 312/2’nci

Maddesi’nde öngörülen “Halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik ettiği”

önündeki kararım yerinde ularak, 1 yıl 8 ay hapis, 466 bin 466 lira para cezasını 2’ye karşı 3 oyla onadı. İstanbul 2 No’lu DGM, Yaşar Kemal’in cezasını 5 süreyle ertelemişti. Yaşar Kemal, aynı suçu 5 yıl içinde tekrar işlerse cezası infaz edilecek.

İki yazı için dava

İstanbul 2 No’lu DGM Yaşar Kemal’i, “Düşünceye özgürlük” adlı kitaptaki “Türkiye’nin Üzerindeki Kara Gökyüzü”

başlıklı yazısı dolayısıyla hapis cezasına çarptırmış, aynı kitaptaki “Zulmün artsın” başlıklı yazısı için ise beraat karan vermişti. Yaşar Kemal’in avukatı, mahkeme kararım temyiz ederek Yargıtay 8. Ceza Dairesi’ne başvurmuştu.

Aykırılık iddiası

Kemal’in avukatı Enver Nalbant, temyiz başvurusunda, Türk Ceza Yasası’mn 312’nci Maddesinin 2’nci Fıkrası’mn Anayasa’ya aykın olduğu iddiasında bulunmuş ve bu istemin Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesini talep etmişti. Yargıtay 8’inci Dairesi, dün verdiği kararda bu iddiayı da yerinde bulmadı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da, tebliğnamesinde, Yaşar Kemal’in söz konusu yazısı nedeniyle verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin hükmün onanmasını istemişti.

İstanbul 2 No’lu DGM, kitabın yayıncısı Erdal ö z’ü de 3 milyon

149 bin liralık ağır para cezasma çarptırmıştı. Mahkeme, yine aynı gerekçelerle bu cezayı da 5 yıl için tecil etmişti. Yargıtay 8’inci Ceza Dairesi, ö z’ün cezasım da onadı.

Referanslar

Benzer Belgeler

“… Davacının davalı işverene göndermiş olduğu İnegöl 3.Noterliğine ait fesih ihtarnamesinin 18/10/2016 tarihli olduğu, bu ihtarnamenin davalı işverene

17.03.2013 tarihli Nevruz etkinliğinde konuşma yapan Selahattin DEMİRTAŞ’ın konuşmasında daha çok barış sürecine verile destekten bahsederek “Ama barış süreci dili

- İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin hakkında, 5 yıl önce yaptığı bazı sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla

Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde özetle, “Taraflar arasında kusur oranı, maddi tazminattan kusur indirimi, manevi tazminat

maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar

Mavi Ay denince, Ay’›n bu sayfadaki foto¤rafta oldu¤u gibi, gerçekten de ma- vi göründü¤ü zamanlar olabilece¤i akla geliyor.. Ancak, bu foto¤raf,

Cenazesi 16 O cak 1998 Cuma günü saat 1 0.3 0'd a uzun yıllar hizmet etmek şerefine kavuştuğu Harbiye'deki İstanbul Radyosu'nda yapılacak saygı töreninden

Eserlerinde kuru bir anlatımdan özellikle kaçman Reşad Ekrem Koçu, tarihçi titizliğini akıcı diliyle birleştirerek, tarihimizi, hem daha anlaşılır hem de daha keyifli