• Sonuç bulunamadı

Bir eski zaman kahramanı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir eski zaman kahramanı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

akan zaman, duran zaman

melih cevdet anday

D kt/

Bir Eski Zaman Kahramanı

A

HMET Hasim, anılarına değindiği bir yazısında: «Ankara Lisesinin bahçe­sindeki havuzun basında akşamlan Sakallı Celâlin harikuıâde saçmalarını dinlerdik» diye yazar. O saçmalar harikulade olmasaydı dinlemeyecek­ lerdi elbet. Kim dinler alelâde saçmayı! Üstelik «harikulade» sözcüğü Ha- şim'in dilinde şiirin tanımına yaklaştıran bir kavramdır. Sakallı Celâl in konuşma­ sı şiire benzer miydi? Hayır. Mantıkçıydı Sakallı Celâl, şiir ise mantığa karşıdır. Orhan Veli, onu Sokrates’e benzetirdi. Sok fates gibi sorular sorarak konuşmasın­ dan. Doğru bellediklerini doğrudan söylemezdi Sakallı Celâl, karşısındakine bul­ durmayı yeğlerdi. Akıllı olduklanna

inananların kullandığı bir yöntemdir bu. Herkes akıllıdır da, akıllı olduğuna inanmak başka şeydir. Sakallı Celâl ak­ lı ile görünmeği seçmiş, akıllı bir in­ sandı, bu yüzden de sıkıcı olurdu za­ man zaman. Ahmet Haşim ile Sakallı Celâl, birbirlerine taban tabana ters ki­ şilerdi. Belki anlaşmaları bundandır. Bir akşam, havuzbaşı söyleşilerinde söz şiire, şiirin ne olduğuna gelir. Ahmet Haşim, «Bana beş altı sözcük ver, sana bir şiir yazayım» diye şaşırtmak ister Sakallı Celâl'i. Beriki bağırmış, «Yaza­ mazsın Haşim» demiş, «şimdi içerden biı sözlük getirtirim ha!»

Sakallı Celâl bir paşanın oğludur, zengin bir ailedendir. Galatasaray Sul­ tanisini bitirmiştir, iyi Fransızca bilir, fakat bir baltaya sap olamamıştır. Ba­ şarısızlığından değildir bu, istememiştir de ondan. Herkesi şaşırtmak daha işine gelmiştir. Pantalonu yamalıdır, ayaklar n n d a koca koca galoşlar vardır, başın­ da kasket, elinde Fransızca gazeteler. Otobüse, tramvaya bindi mi, gazeteleri­ ni yüzünün bir o yanına, bir bu yanına siper ederek, yolcuların aksırık tıksırık­ larından, mikroplarından korur kendini. Kapı tokmaklarına çok el değdiği için de bir önlem almıştır, kapılan dirseği ile açar ve bu yöntemin sağlığı koru­ makta çok önemli olduğunu anlatan broşürler bastınp dostlarına dağıtır. Üs­ tünün başının dökülmesi yoksulluğun­ dan mıdır? Ben tanıdığımda yaşlıydı sa­ kallı Celâl Bey ve sanınm kıt kanaat ge­ çinecek kadar parası vardı. Çamaşınnı kendi yıkar, yemeğini kendi pişirirdi. Bu işlerle uğraşmakta iken kapısını ça­ larsanız, yarım açar, aralıktan size «Ça­ maşır yıkıyorum, içeri alamam» derdi. Peki, ünfı nerden gelir Sakallı Ce- lâl'in? Kahraman olmasından. Ancak eskilerin anlayabildiği bir tür kahra­ manlıktı bu. Kendisi için hiç bir şey is­ tememiştir, ne para, ne parlak bir yer, yeter ki ülke yükselsin, çağdışı gelşnek- lerden, inanışlardan toplum kurtulsun, aklın, mantığın dediği olsun! Başından geçenlerden bir ikisin! anlatırsam, bel­ ki onu daha iyi ortaya çıkarmış olu­ rum.

Sakallı Celâl trende ateşçidir; özel vagonunda Kâzım Karabekir Paşa’nın yolculuk ettiğini öğrenince, lokomotif­ ten vagona geçer. Paşa yı görmek İste­ diği haberini gönderir içeri. Bir ateşçi n8 isteyecektir ki ondan, ya para, ya daha iyi bir iş, değil mi? Oysa elleri, yü­ zü gözü kömür tozu ve yağ içinde olan ateşçi, Paşa nın karşısına çıkınca. Türki­ ye'de eğitimin nasıl olması gerektiğine ilişkin özgün düşüncelerini söyleyip eğitim.meraklısı Paşa’yı şaşırtır.

Sakallı Celâl her gittiği yerde softa­ larla çatışır, bu yüzden ölüm tehlikeleri de atlatmıştır. Ama onu sakıncalı bu­ lanlar. sadece bilisizler değil, sözümona aydınlardır da. Öğretmenlik ettiği geri bir taşra kasabasında. Sakallı Celâl, öğ­ retmenler odasına AvrupalI bir böcek bilginini toprakta incelemeler yaparken

gösteren bir fotoğraf asmıştır. Bir gün sonra gelir bakar ki, duvarda fotoğraf yok. Sorar soruşturun meğer öğretmen­ ler, bilginin şapkasından tedirgin olduk­ tan için kaldırmışlar fotoğrafı. Bunu öğrenince Sakallı Celâl bağırır onlara. «Ulan» der, «adam sizin hatırınız için güneşin alnında baş açık mı çalışsın!»

İşte bu öykülerden kaynaklanmak­ tadır Sakallı Celâl’in ünü. Bir yakım ba­ na bu öykülerin dokuzu geçmediğini söylemişti. Bu durumda, insanın, dokuz övkü uğruna bunca sıkıntıya katlanma­

ya, üst, baş perişan gezmeğe değer miy­ di diye soracağı gelir. Ama o üstü başı dökülen adamın, her girdiği yerde say­ gı gördüğü, herkese kendini dinlettiği, ötekini berikini sınavdan geçirdiği dü­ şünülürse konunun rengi değişir. Gene de eski zaman kişiliklerinden biridir o, bugünün savasım anlayışı ile bağdaş­ maz onun savaşımları. Sanki toplumu değiştirmek için değil, okumuş yazmış­ ları şaşırtmak için bu yolu tutmuştur o. Rauf Mutluay, benim Raziye adlı romanımdaki Dayı’nm, Halikamas Ba­ lıkçısı iCevat Şakir) olabileceğini yaz­ mıştı. Bu tür benzetmelere bizde çok önem verilir nedense; bir roman kişisi­ nin ille dışarda bir karşılığı bulunması gerekli imiş gibi. Oysa Rarıye’deki Dayı, hiç de benzemez Halikamas Balıkçısına, onu benzetsek benzetsek Sakallı Celâi’e benzetebiliriz^,

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, AKP’nin Turgutlu ilçe kongresinde, üzüm üreticisinin sıkıntılarını dile getirerek, “Öldük bittik ba şkanım, çare bekliyoruz” diyen

Bush’a, “Bu sana Irak halk ının veda öpücüğü, köpek!” diye bağırarak, ayakkabı fırlatan El Zeydi, Arap dünyasının kahramanı haline gelmişti.

Hastalar›n belli bir problem çerçevesin- de daha esnek, daha duruma has çö- zümler getirmelerini sa¤lamak çok zor oluyor.. Bu tür alanlarsa, bu çözümleri

Çiçek Pasajının renkli simalarından biri olan ve 1 9 4 3 yılında komi olarak çalışmaya başladığı pasajda şimdi bir restorant sahibi olan Entellektüel

Bu yazıda; anamnez, fizik muayene, görüntüleme yöntemleri ve ince iğne aspiras- yon biyopsisi ile detaylı değerlendirilen ve trans-servikal yaklaşımla çıkarılan minör

diyebiliriz. Çünkü biz, alemin hudûsunu delil ile ispat ettikten sonra, onların bunu inkar etmesi mümkün değildir. Sem'iyyât: Örneğin, biz günahların Allah'ın dilemesi

üzerine çarterda, geminin bir veya birkaç yolculuk için tamamen veya kısmen personeli ile birlikte tahsisi söz konusudur.. Bu çeşit çarter partilerde, geminin

Eski ABD Başkan Yardımcısı olarak tanınan ancak son yılların küresel ısınma savaşçısı olarak dünyaya adını bir kez daha duyuran Al Gore, Garanti Bankas ı'nın