• Sonuç bulunamadı

Recaizade Mahmud Ekrem

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Recaizade Mahmud Ekrem"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Benim gözünde yaz, yazarlar: 3

fkcaizatie

Mafímufi Ekrem

Oe-u Ercüment Ekrem Talû ağabeyimi “ Nâsır Ratıb” îardan çok ivi tanıdığım halde üstad kelimesi devrinde yalnız kendi­ sine karsı kullanılan Recaî Zade Mahmud Ekrem Bevle görüş . mîk için titrediğim halde bir türlü olamıyordu.

Çok arzu edilen şeylerin bir çok'arı gibi hic beklenmiyen bir eünde bu isteğim de yerine geli­ yordu:

Meşrutiyet ilânının ilk sene­ lerinin bir yaz Ramazanında Taksimde kurulan bir at cam - baz hanesinin bir kösesinde a- mıcam Mahmud Galip tarafın * dan,

— Halid merhumun oğlu Re - $:d diye kendisine takdim edili

-j yordum.

Meşhur bir edibe, hem de üs­ tadı kirama takdim edilmek ede- bivat meraklısı venç’ er indinde çok mühim bir olaydı

Uzatılan çok zarif ve tüy gibi bir e in horlanmaması için du - dakîarımı değdirirken “ şap” di - ye hırpalanmamasına çok dik -

kat ettim.

Günler, haftalar peçtiği hal - de Recaî Zade üstadı kiramı gör­ mek fırsatı bir türlü tekrar ge. lemivordu.

Fakat nünün birinde bu da oldu Bir yünün bir kac saatlik öğle sonrasını karşısında geçir - dim.

O zamankj tâbire göre Boğaz daki mesire (eğlence veri) yer­ lerinden birine gidiyorduk. Bo , ğazm sert havalı b:r günü idi.

Köprüden hareket edecek va­ pura gridiğimiz zaman orta kat sa'onda Ebüzziya’yı oturur bul­ duk.

— Aman ne iyi tesadüf diye . rek kendisinin yanına oturan amıcamm karşısına ben de yer­ leştim.

Vapurun kalkmasına beş on dakika kola üstadı kiramın da a. heste aheste içeri girdiğini gö . rünce:

— Üstadı kiram Beyefendi ge liyor amıcacığım.

Haberini verirken bağırma - mak için de kendimi zor tuttum.

Üstadın göz kırpısından par. mak oynatışı gibi en ufak hare - ketlerini bile gözden kaçırma - mağa dikkat ediyord ..m.

Senelerdenberi “ Neiad” i için ağlıyan bu zavallı babayı gideceğimiz yere kadar pozleri. mî üstünde gezdirdim durdum:

En usta bir heykeltrasm elin­ den çıkmış gibi cok düzpün bir endam Fazla beyaz kansmıs

kumral bir sakal. Hatlarının her b;r çizgisi çok derin mana ifade edin bir vüz. Çok ıvi bir terzi makasından çıkmış en ufak bir pot yapmıvacak kadar vücuduna tamamiyle güzel gelmiş çok za - rif b r pardesü. Hiç şüphesiz gü. müş olan maden başlıklı bir bas­ ton. Siyah iskarpinler üzerine geçirilmiş gıri getirler. Koyu renkteki kostümü pardesünün al tından bile itina ile giyilmiş ol­ duğu anlaşılıyor.

Konuşurlaıken en fazla sesi çıkan Ebüzziya. en az söz söyli- yen de üstadı kiram idi.

Yüzündeki mahzunluk o ka • dar ayan beyan be’ lı idi ki gü - lerken bile sanki ağlıyor gibiy - di.

Bu gezmeden bir kaç zaman sonra amıcamm bir mektubu ile hem de evindeki çalışma odasın­ da yine üstadın karsısında idim. Bu vazı odası değil sanki bir ki­ tap sarayı idi...

Beni oturttu. Mektubu dik . katle okudu. Kaşlarını çattığını cok ivi hatırlıyorum. Kalemi eli­ ne aldı vavaş yavaş, sindire sin- dire cevabını vazdı. O zaman anladım ki üstadın maksadı çok yavaş yazmak. Zarfı y ktu. Ka . pamadan bana uzattı:

— Amıca Beyefendiye hür - metlerimi söylersiniz. İstediği şeyleri arzettim.

Amıcam ne sormuştu. Kendi­ si ne cevap vermişti? Biîmiyo . rum. Bugüne kadar da öğrene - medim. Acık bırakılan o pünkü mektubu okumadığıma - ne ya. lan sövîiyeyim - bugün hayıfla, nıyorum.

Artık şurada burada karşılaş­ tıkça o zarif temennasile iltifa . tına her zaman nail ohıvordum.

Üstadı kirama ait hâtıraları - mm bu yazısını bitirirken bir de hâtıra ek’ îvevim:

Kadıkövüne dönüverdum. Kİ. şe çok kalabalıktı, itiş kakış gır­ la gidiyordu. Bir de baktım ken­ disi gişevi uzaktan seyrediyor. Hemen kandilli bir temennah sa vurduktan sonra:

— Bilet alacaksanız ben ala. - yrm beyefendi.

Güldü.

— Size zahmet o^maz mı'i Çok İsrar ettim. Onun üzerine elini yeleğin cebine soktu. Hic unutmam bir cil çevrek çıkardı.

Kadıkövüne pidinceve kadar da - rören’er olursa “ Resid bu. gün Kadıköy vapurunda üsta . dm yanunda idi” dedirtmek için- peşini bırakmadım.

Resid Hal:d Gönç

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ama bu kuşağın İz­ lenimci görüşten etkilenerek bir tür akademik ve yerel niteliğe dönüşen ve geniş bir sanat­ çı kesiminin somut bir görünüşe, figüre bağ­ lı

• stanbul Radyosu sanatçısı Alaettin Aday'ın radyoda- ■ ki işine son verilm esi üzerine İstanbul Radyosu sa- * n a t ç ıla r ı kendi aralarında imza

The purposes of this study were to understand and compare the differences in medical costs and rat ios among different diagnoses, patient characteristics, hospital

Bilgisayar destekli eğitim; öğrencilerin akademik başarılarının yanında bilimsel düşünebilme becerisi ve öğrencilerin bilimsel bilgilerinde de artışa sebep

Çok eski yıllarda Göksu ile Küçüksu bilhassa cuma, pa­ zar ve çarşamba günleri bü­ yük bir tahaccüme uğrardı.. O kadar ki cuma günleri Göksu deresinde

Yüksekkaldırım İstanbulun en eski bir yeri olduğu için onu öylece mu­ hafaza edelim. Fakat basamakları tamir etmek, onu zamana uydurmak

Türkeş’ Sema Bingöl ECER - Zeynep ÇETİNKAYA MHP Lideri Alpars­ lan Türkeş’in Yaşar Kemal’i “PKK’ya arka çıkmakla” suçlaması ka- moyunda yeni bir tartış­