• Sonuç bulunamadı

Effect of Different Gamma Ray Doses on Some Agricultural Characteristics of Two Row Barley (Hordeum vulgare L.)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Effect of Different Gamma Ray Doses on Some Agricultural Characteristics of Two Row Barley (Hordeum vulgare L.)"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Turkish Journal of Agriculture - Food Science and Technology

Available online, ISSN: 2148-127X | www.agrifoodscience.com | Turkish Science and Technology

Effect of Different Gamma Ray Doses on Some Agricultural Characteristics of

Two Row Barley (Hordeum vulgare L.)

#

İlknur Akgün1,a,*, Tuğçe Ayşe Karakoca1,b, Ruziye Karaman1,c

1

Department of Field Crops, Faculty of Agriculture, Isparta University of Applied Sciences, 32000 Isparta, Turkey

*

Corresponding author

A R T I C L E I N F O A B S T R A C T #This study was presented as an oral

presentation at the 13th National, 1th

International Field Crops Conference (Antalya, TABKON 2019) Research Article

Received : 22/11/2019 Accepted : 09/12/2019

In this study, the effect of different doses of gamma ray (200, 300, 400 and 500 Gy) applied on seeds of Tarm-92 two-row barley varieties on some agricultural properties were investigated. The research was conducted in 2016-2017 vegetation period under Isparta conditions. In M1 generation, normal and abnormal plants are harvested separately according to the spike and plant appearance at each dose and 9 different [200, 200 A, 300, 300 A, 400, 400 A, 400 A (plants with double spike formation and branching tendency in spike Ç.B.) 500 and 500 A gray] groups were formed. A total of 10 plots with control (no irradiation) were included in the M2 generation. Results showed that the effect of gamma ray application on the thousand grain weight, test weight, ratio of husk and protein content was significant statistically. While increasing the ratio of husk and protein content, gamma ray application significantly reduced the weight of a thousand grains and test weight. In this research, plant height, spike length, number of grain per spike and weight of grain per spike were investigated on a single plant. Discriminant analysis was done and distance between groups was determined. The rate of plants similar to control in examined characters in M2 generation is 400 Gy 7.83%, 200 Gy 10%, 300 Gy 19.60% and 500 Gy 22.22%. When the coefficients containing linear separation functions are examined, it is determined that the most effective feature is spike length.

Keywords: Barley Gamma-rays Test weight Husk Protein

Türk Tarım – Gıda Bilim ve Teknoloji Dergisi 7(sp2): 86-92, 2019

Farklı Gamma Işını Dozlarının İki Sıralı Arpada (Hordeum vulgare L.) Bazı

Tarımsal Özellikler Üzerine Etkisi

M A K A L E B İ L G İ S İ Ö Z Araştırma Makalesi

Geliş : 22/11/2019 Kabul : 09/12/2019

Bu çalışmada, Tarm-92 iki sıralı arpa çeşidi tohumlarına uygulanan farklı dozlarda gama ışınının (200, 300, 400 ve 500 Gy) M2 bitkilerinde bazı tarımsal özellikler üzerine etkisi incelenmiştir. Araştırma Isparta’da 2016-2017 vejetasyon döneminde yürütülmüştür. M1 generasyonunda, her dozda başak ve bitki görünümüne göre normal ve anormal bitkiler ayrı hasat edilerek 9 farklı [200, 200 A, 300, 300 A, 400, 400 A, 400 A (çift başak oluşumu ve başakta dallanma eğilimi gösteren bitkiler Ç.B.) 500 ve 500 A gray] grup oluşturulmuştur. M2 generasyonunda kontrol (ışın uygulanmamış) ile toplam 10 parsel yer almıştır. Araştırma sonucunda gama ışını uygulaması bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı, kavuz oranı ve protein içeriği üzerine istatistiksel olarak önemli etkisi belirlenmiştir. Gama ışını uygulaması bin tane ve hektolitre ağırlığını önemli seviyede azaltmış, kavuz oranı ve protein oranını arttırmıştır. Araştırmada her gruptaki tüm bitkilerde bitki boyu, başak uzunluğu, başakta tane sayısı ve başakta tane ağırlığı özellikleri tek bitki üzerinde incelenmiş diskriminant analizi yapılmış ve gruplar arasındaki uzaklık sonuçları belirlenmiştir. M2 generasyonuda incelenen özellikler yönünden kontrole benzeyen bitki oranı 400 Gy %7,83, 200 Gy %10, 300 Gy %19,60 ve 500 Gy %22,22 olarak hesaplanmıştır. Doğrusal ayırma fonksiyonlarını içeren katsayılar incelendiğinde en etkin özelliğin başak uzunluğu olduğu belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Arpa Gama-ışını Hektolitre Kavuz Protein a ilknurakgun@isparta.edu.tr

https://orcid.org/0000-0002-7476-7226 b tugceayse655@gmail.com https://orcid.org/0000-0003-2212-9836

c ruziyekaraman@isparta.edu.tr

https://orcid.org/0000-0001-5088-8253

(2)

87 Giriş

Tarla bitkileri yetiştiriciliğinde arpa; ekim alanı ve üretim yönünden Dünya’da ve ülkemizde önemli bir paya sahiptir. Günümüzde arpanın kullanım alanları içerisinde, hayvan yemi (%67), malt sanayisi, biyodizel üretimi (%33) ve gıda endüstrisi (%5) sayılmaktadır. Ülkemizde arpa büyük çoğunlukla hayvan yemi (%90) olarak kullanılmaktadır (Canik, 2018). Dünyada 2017 yılı verilerine göre, arpa 47 milyon ha alanda ekilip 147,4 milyon ton üretilmektedir. Ortalama verim ise 314 kg/da olarak belirlenmiştir. Ülkemizde ise 2,4 milyon hektarlık alanda ekilip, 7,1 milyon ton üretilmekte ve ortalama verim ise 294 kg/da‘dır (Anonymous, 2019). Türkiye’de arpa yetiştiriciliği genellikle kuru koşullarda yapıldığından verimi dünya ortalamasının altındadır. Bu nedenle, farklı ekolojik koşullarda çevresel streslere dayanıklı üstün verim ve kalite özelliklerine sahip, yeni arpa çeşitlerine ihtiyaç devam etmektedir. Bu amaç doğrultusunda ıslah programlarının teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.

Yeni çeşitlerin geliştirilmesinde kullanılacak yöntemlerden birisi de daha kısa sürede sonuç veren mutasyon ıslahı tekniğidir. İlk kullanılabilir mutantlar 1930 yılların ortalarında ortaya çıkmıştır. Bu dönemde morfolojik ve fizyolojik mutantlar olarak iki grup oluşturulmuştur (Lundqvist, 2009). Bunlardan birçoğu yüksek verim, vejetasyon süresi, hastalıklara dayanıklılık, kalite özellikleri, kardeşlenme kapasitesi, sap sağlamlığı, tohum büyüklüğü, tohum rengi, değişik başak oluşumu ve diğerleridir (Ahloowalia,1988; Maluszynski ve ark., 2000; Akbar ve Babar, 2003; Sheeba ve ark., 2004; Adekola ve Oluleye, 2007).

FAO/IAEA mutant çeşit listesine göre 2000 yılından önce 2252 adet çeşit, direkt olarak mutantlardan veya mutantların melezleme programlarında kullanımı ile geliştirilmiştir. Bu mutantların büyük bir çoğunluğu (%64) Gama ışınlaması sonucu elde edilmiştir. Mutant varyeteler en çok Çin'de (%26,8) daha sonra sırası ile Hindistan'da (%11,5), Hollanda’da (%7,8), ABD’de (%5,7) ve Japonya'da (%5,3) piyasaya sunulmuştur (Maluszynski ve ark., 2000; Silme ve Çağırgan, 2006). Geliştirilen çeşitlerin büyük bir çoğunluğu tahıllar (1072) grubunda olup, çeltikte 434, buğdayda ise 227 çeşit geliştirildiği bildirilmiştir (Maluszynski ve ark., 2009). Mutasyonla geliştirilen çeşit sayısı 1995 yılında 154 iken, 2000 yılında 175 olarak kaydedilmiştir (Maluszynski ve ark., 2000).

Arpada mutasyon çalışmalarında farklı fiziksel ve kimyasal mutagen kaynakları kullanılmaktadır. Gama ışını olarak en fazla kullanılan doz 150-400 Gray arasındadır. FAO/ IAEA listelerinde resmi olarak kayıtlı 269 mutant arpa çeşidi yer almaktadır. Bunlardan 53 tanesi doğrudan çeşit olarak kullanıldığı, 216 tanesinin ise melezlemelerde ebeveyn olarak yer aldığı tespit edilmiştir. Özellikle yarı bodurluk sağlayan genler birçok çeşide aktarılmıştır. Yine sağlam saplı, yüksek verimli, malt kalitesi geliştirilmiş Golden Promise çeşidi Avrupa’da yaygın olarak yetiştirilmekte olduğu bildirilmiştir (Maluszynski ve ark., 2009). Kültür bitkilerinde yeni çeşit geliştirmede gama ışını uygulamasının etkili ve oldukça başarılı bir yaklaşım olduğunu gösterilmiş ve Japonya’da, NIAS (Radyasyon Islahı Enst.) 4 mutant arpa çeşidinin 3 tanesi gama ışını uygulaması ile elde edildiği bildirilmiştir (Nakagawa,

2009). Yine %45 daha fazla lisin içeriğine sahip mutant Risø 1508 (lys3.a), arpa çeşidi geliştirilmiştir (Munck ve Jespersen, 2009). Bu veriler günümüz uygulamalarında mutasyonun bitki ıslahında kullanılabilir olduğunu göstermektedir.

Mutasyon ıslahındaki hedef uygun mutagen dozu ile geniş bir fenotipik varyasyon oluşturulması ve seleksiyon ile yeni çeşitlerin geliştirilmesidir. Bu çalışmada farklı gama dozu ışınlarının iki sıralı arpanın (Tarım-92 çeşidi) M2 generasyonundaki bazı tarımsal özellikler üzerine

etkileri incelenmiştir. Materyal ve Yöntem

Çalışmada Tarm-92 arpa çeşidi tohumlarına 2016 yılında Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nda mutagen olarak 0,6 megarad/saat gücündeki kobalt–60 kaynağından elde edilen farklı dozlarda gama ışınları (200, 300, 400, 500 ve 600 Gray) uygulanmıştır. Her uygulamada 2500 tohum radyasyona tabi tutulmuş ve o yıl sera şartlarında ekimi yapılmıştır. Hasat sonucu elde edilen tohumları, her dozdan başak ve bitki görünümüne göre normal görünümlü ve anormal görünümlü olarak gruplandırılmıştır (Örneğin 200 Gy kontrol grubunun başak yapısı kontrole benzer, 200 (A) Gy anormal başak yapısı küçük, tohum tutmamış ya da büyük). 2016 yılı vejetasyon döneminde 600 Gy dozunda çıkış olmadığından bu doz değerlendirilmemiştir. Ayrıca 400 Gy dozu uygulamasında çift başak oluşumu ve başakta dallanma eğilimi gösteren bitkilere (Ç.B) rastlanmış, 400 Gy anormal grubuna dahil edilmemiş, ayrı bir sıra olarak ekilmiştir. M2

generasyonunda kontrol (ışın uygulanmamış), 200, 200 A, 300, 300 A, 400, 400 A, 400 A (Ç.B.) 500 ve 500 A gray dozları olmak üzere toplam 10 parsel yer almıştır. Her uygulama grubunda meydana gelebilecek genetik varyasyonu tam olarak değerlendirebilmek için elde edilen tohumların tamamı ekilmiştir. Bu nedenle her parsel grubundaki sıra sayısı farklı olmuş ancak ve her sıraya eşit miktarda tohum atılmıştır. Kenar tesiri oluşmaması için parseller arasında mesafe bırakılmamış ve deneme parsel uzunluğu 4 m, sıra arası mesafe 30 cm olacak şekilde düzenlenmiştir.

Çalışmada tüm parsellere dekara 10 kg/da azot ve 6 kg/da fosfor (P2O5) hesabıyla gübreleme yapılmıştır.

Azotlu gübrenin yarısı ekimle birlikte amonyum sülfat formunda, diğer yarısı ise sapa kalkma devresinde amonyum nitrat formunda, fosforlu gübrenin tamamı ise ekimle birlikte triple süper fosfat gübresi kullanılarak verilmiştir. Olgunlaşma tamamlandıktan (sonra kontrol bitkilerde başlangıç sırası kenar tesiri olarak atıldıktan sonra kalan (4 sıra) sıra ve radyasyon uygulamasına tabi tutulan tüm bitkileri toprak yüzeyinden el ile hasat edilmiştir. Her bitki ayrı ayrı ölçümler yapılarak harmanı yapılmıştır. Ayrıca, 500 A Gy grubunda çıkış olmadığından bu uygulama deneme dışı bırakılmıştır. Araştırmada bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı (Ertürk, 2014), tanede kavuz oranı Anonymous (1987) ve protein oranı (Bremner, 1965; Kacar ve İnal, 2010) incelenmiştir.

Elde edilen bu veriler MINITAB istatistik paket programında tesadüf parselleri deneme desenine göre analiz edilmiş ve ortalamalar arasındaki farklılıklar Duncan çoklu karşılaştırma testine göre gruplandırılmıştır.

(3)

88 Tek bitki üzerinden yapılan değerlendirmelerde (başak

özellikleri) discriminant (ayırma) ve cluster (kümeleme) analizi yapılmıştır.

Denemenin yürütüldüğü dönemde ortalama sıcaklık (9,8°C) ve toplam yıllık yağış miktarının (467,2 mm) aynı döneme ait uzun yıllar ortalamasından (ortalama sıcaklık 10,1°C; toplam yağış 500,5 mm) daha düşük olduğu belirlenmiştir. Deneme alanından 0-30 cm derinliğinde alınan toprak örneklerinin analiz sonuçlarına göre; toprağın strüktürü killi-tınlı bir yapıya sahip olup, hafif alkali (pH 7,9), organik madde içeriği düşük (0,85), kireç oranı %29,48, fosfor bakımından düşük (7,20 kg/da), potasyum (176,24 kg/da) bakımından ise yeterli seviyeye sahiptir.

Bulgular ve Tartışma

Bin Tane Ağırlığı

Araştırmada 60Co gama ışını uygulaması bin tane

ağırlığını önemli seviyede azaltmıştır (P≤0,01). Kontrol grubu arpa bitkilerinde ortalama bin tane ağırlığı 58,54 g, gama ışını uygulanan M2 genarasyonu bitkilerinde ise bin

tane ağırlığı 36,51-50,12 g arasında değişmiştir. Gama ışını uygulamasında en yüksek bin tane ağırlığı 400 grubunda belirlenmiştir. M1 generasyonunda çift başak oluşumu ve

başakta dallanma eğilimi gösteren bitkilerin (Ç.B) döllerinde, bu tip anomalilikler gözlenmemiş ve en düşük bin tane ağırlığı bu grupta belirlenmiştir. Genel olarak her gama dozu grubunda anormal başak yapısı (A) gösteren bitkilerde 300 A hariç diğerlerinde bin tane ağırlığı daha düşük bulunmuştur. (Çizelge 1).

Tahıllarda bin tane ağırlığı önemli bir kalite kriteridir. Yüksek bin tane ağırlığına sahip tanelerin genelde iri ve dolgun, nişastası da fazla olduğu bilinmektedir. Bira yapımında kullanılan arpaların bin tane ağırlığının 36-48 g arasında olması istenmektedir (Kün, 1988). Bin tane ağırlığının yüksek olması verimi de olumlu yönde etkilemektedir. Tane verimi ve bin tane ağırlığı arasında olumlu ve önemli korelasyonun bulunduğu belirlenmiştir (Olgun ve Aygün, 2011).

Arpada bin tane ağırlığının genotiplere göre değiştiği farklı çalışmalarda belirlenmiştir. Sirat ve Sezer (2009), iki sıralı arpa genotiplerinde 46,6-47,4 g; Aydoğan ve ark., (2011). 35,42-39,06 g; İmamoğlu ve Yılmaz (2012) 36-50 g; Doğan ve ark., (2014). 32,5-50,5 g arasında değişim gösterdiğini bildirmişlerdir. Sonuç olarak gama radyasyonunun bin tane ağırlığı üzerine olumsuz etkide bulunduğu belirlenmiştir. Ancak başakta tane ağırlığı fazla olan genotiplerin seçilmesi ile bin tane ağırlığının arttırabileceği düşünülmektedir.

Hektolitre Ağırlığı

Araştırmada 60Co gama ışını uygulaması hektolitre

ağırlığını önemli seviyede azaltmıştır (P≤0,01). En yüksek hektolitre ağırlığı (68,25 kg) kontrol grubunda belirlenmiştir. Ancak 200, 200 A, 300, 300 A, 400 ve 500 Gy gruplarından elde edilen değerler ile kontrol grubu arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmamıştır (Çizelge 2). Bu durum tanedeki kavuz oranındaki artış ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Gama ışını uygulaması tanenin kavuz oranını arttırmıştır (Çizelge 1).

En düşük hektolitre ağırlığı ise, 400 A (ÇB) grubunda tespit edilmiş ve bu grup ile diğer gruplar arasındaki

farklılık istatistiksel olarak önemli olmuştur. Araştırmada 400 A (Ç.B.) grubunda hem bin tane hem de hektolitre ağırlığının düşük bulunması, tohumun gelişme anormalliklerinin fazla olduğunu göstermektedir.

Bagnara ve ark. (1973) daha yüksek protein içeren mutant hatların daha düşük hektolitre ağirlığına ve verime sahip olduğunu bildirmiştir. Bu bulgular, elde edilen araştırma sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Nitekim en yüksek protein oranına sahip 400 A (Ç.B.) mutantlarında en düşük hektolitre ağırlığı belirlenmiştir.

Hektolitre ağırlığı arpada çeşit özelliği, çevre faktörleri, tane özelliklerine (tanede tekdüzelik kavuz oranı, endosperm yapısı) bağlı olarak değişmektedir (Karahan, 2005; Er, 2011; Doğan ve ark., 2014). Hektolitre ağırlığını tanenin yapısı (dolgunluğu, yoğunluğu, büyüklüğü, şekli ve homojenliği) etkilemektedir. Genel olarak, tane yapısı küçük, uzun ve karın çukurluğu fazla olan arpalarda hektolitre ağırlığı düşüktür (Şehitoğlu, 2007). Hektolitre ağırlığı yönünden arpa; 64-66 kg hafif, 66-68 kg orta ve 68-74 kg ağır olarak sınıflandırılmaktadır (İmamoğlu ve Yılmaz, 2012). Biralık arpalarda hektolitre ağırlığı en az 65 kg olmalıdır (Kün, 1988). Denemede gama ışını uygulaması hektolitre ağırlığını azaltmış olsa da 400A (Ç.B.) hariç diğerlerinde 65 kg üzerinde bulunmuştur.

Doğan ve ark., (2014) arpada hektolitre ağırlığının ekolojik şartlara, genotiplere bağlı olarak 55.6-66,3 kg arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Yine, Kandemir (2004), 67-69 kg; Kendal ve ark. (2010), 59,3-67,1 kg arasında değişim gösterdiğini tespit etmişlerdir.

Tanede Kavuz Oranı

Gama ışını uygulanan M2 genarasyonu bitkilerinde tane

kavuz oranı %9,63-15,40 arasında değişim göstermiş ve radyasyon uygulaması ile tane kavuz oranında artış gözlemlenmiştir. Kontrol grubunda ise tane kavuz oranı %9,15 olarak tespit edilmiştir. Gama ışını uygulamasında en yüksek tane kavuz oranı 400 A çift başak grubunda (%15,40) iken, en düşük tane kavuz oranı ise 400 ve 500 Gy (sırasıyla %9,65 ve %9,63) grubunda belirlenmiştir. Kontrol grubu ile 200, 200 A, 400 ve 500 Gy uygulamalarının arasındaki farklılık istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (Çizelge 1).

Hektolitre ağırlığında doğrudan, verimde ise dolaylı etkiye sahip olan tane kavuz oranı, arpa bitkisi için önemli kalite kriterlerinden bir tanesidir. Özellikle yemlik arpalarda tane kavuz oranının düşük, protein oranının yüksek olması istenmektedir. Yemlik arpalarda tane kavuz oranı %10’dan fazla olduğu zaman yem değeri düşmektedir. Biralık arpalarda ise, tane kavuzlarının ince ve hafif kıvrımlı olması, biralık kalitesinin iyi olduğunu göstermektedir. Arpada tane kavuz oranı %7-9 arasında olanlar ince kavuzlu bu oran %11’den fazla ise kalın kavuzlu olarak değerlendirilmektedir (Çölkesen, 1993). Arpa Standardına göre ilk üç kalite derecesi için öngörülen kavuz oranları sırasıyla en çok %8, 10 ve 12’dir (Kartal ve ark., 2003).

Tane verimi ile tane kavuz oranı arasında olumsuz ve çok önemli bir ilişki olduğu ve ortalama tane kavuz miktarının %7,46-11,73 arasında değiştiği Topal (1993), tarafından rapor edilmiştir. Yine, arpada tane kavuz oranı ile protein oranı arasında olumsuz bir ilişki olduğunu tespit edilmiştir (Ottekin ve ark., 1996).

(4)

89 Çizelge 1 Gama dozları uygulanan Tarm-92 arpa çeşidinin M2 generasyonuna ait bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı,

kavuz oranı ve protein oranı ortalamaları

Table 1 A thousand grain weight, test weight, husk ratio and protein ratio means of the M2 generation of Tarm-92 barley cultivars applied to gamma doses

Uygulama dozu (Gy)

Bin tane ağırlığı (g)* Hektolitre ağırlığı (kg)* Kavuz oranı (%)* Protein oranı (%)* Kontrol 58,54A1 68,25A* 9,15D 13,99D 200 49,13BC 67,98A 10,18BCD 15,09C 200 A 46,81D 66,67AB 10,48BCD 15,07C 300 45,48D 67,62A 10,67BC 16,26B 300A 46,11D 68,19A 10,67BC 15,47C 400 50,12B 67,60A 9,65CD 15,59C 400A 45,24D 64,88B 11,55B 15,24C 400 A (Ç.B.) 36,51E 46,29C 15,40A 17,55A 500 47,42CD 67,49A 9,63CD 15,67BC C.V. %2,74 %1,77 %7,31 %2,28 Uygulama 58,81** 103,0** 16,58** 22,39**

*: Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasında fark önemli değildir. Arpada tane kavuz oranı genetik yapının yanında çevre şartlarından da etkilenmektedir. Yıllara göre tane kavuz oranının değiştiği farklı araştırmacılar tarafından bildirilmiştir (Öztürk ve ark., 1997; Kartal ve ark., 2003). Genel olarak tane verimi yüksek ise tane kavuz oranı azalmaktadır. Çalışma sonucunda gama ışını uygulaması M2 genrasyonunda tane kavuz oranı arttırıcı etkiye sahip

olmuştur. Ancak başakta tane sayısı ve ağırlığı fazla olan başakların seçilmesi ile ilerleyen generasyonlarda tane kavuz oranının azaltılabileceği düşünülmektedir.

Tanede Protein Oranı

Farklı doz gama ışını uygulamalarının Tarm-92 arpa çeşidinin protein oranını olumlu ve önemli seviyede etkilediği belirlenmiştir (P≤0,01). Gama radyasyonu uygulaması ile arpada protein oranı %15,07-17,55 arasında değişim göstermiş ve en yüksek 400 A (ÇB), en düşük ise 200 A grubunda belirlenmiştir. 400 A (Ç.B.) grubuna en yakın %16,26 ile 300 grubu ve %15,67 ile 500 grubu takip etmiş ve bu farklılıklar istatistiksel olarak önemsiz

bulunmuştur. Çalışmada tüm uygulamalar

değerlendirildiğinde en düşük protein oranı kontrol grubunda (%13,99) tespit edilmiş ve bu grup ile diğer gruplar arasındaki farklılık istatistiksel olarak önemli olmuştur (Çizelge 1). Uygulanan gama ışını protein oranına arttırıcı etki gösterdiği belirlenmiştir.

Genel olarak iki sıralı arpada ham protein oranının çeşitlere bağlı olarak Öztürk ve ark., (2001), %11,4-13,2; Sirat ve Sezer (2009), %10,9-13,1 arasında değişim gösterdiğini bildirmişlerdir. Araştırmada gama ışını uygulanmış gruplarda protein oranının kontrole göre daha yüksek bulunması başakta tane sayısının azlığı ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Ancak mutasyon çalışmalarında yüksek protein içeren mutant tiplerin bulunabileceği Ananthaswamy ve ark. (1971) tarafından bildirilmiştir. Tosun (1993), iki sıralı arpada başakta tane sayısının artması ile bin tane ağırlığı ve protein oranının düştüğünü belirlemiştir. Çağırgan ve Yıldırım (1989), arpa mutasyon çalışmalarında ortaya çıkan mutant tiplerinin bazılarının daha fazla tane proteinine sahip olduklarını tespit etmişlerdir. Bu sonuçlar araştırmamızda elde ettiğimiz verileri destekler niteliktedir. Sonuç olarak uygulanacak tek başak seleksiyonu ile M3 generasyonunda

yüksek protein oranına sahip mutant bitkilerin

ayrılabileceği düşünülmektedir. Diğer taraftan Maity ve ark., (2004), gama dozunun artmasıyla (1200 Gy) arpada protein ve karbonhidrat içeriğinin azaldığını bildirmişlerdir.

Diskriminant (Ayırma) Analiz Sonuçları

M2 generasyonuna ait her uygulama grubundaki

bitkilerde bitki boyu, başak uzunluğu, başakta tane sayısı ve başakta tane ağırlığı özellikleri tek bitki üzerinde incelenmiştir. Bu özelliklerde diskriminant analizi yapılmıştır. Doğrusal ayırma fonksiyonları gruplar arasındaki uzaklık sonuçları sırasıyla Çizelge 2, 3 ve 4’te verilmiştir. Doğrusal ayırma fonksiyonlarını içeren katsayılar incelendiğinde en etkin özelliğin başak uzunluğu olduğu belirlenmiştir. Yine, başakta tane sayısı ve başakta tane ağırlığından elde edilen katsayıların daha yüksek olması incelenen bitkileri ayırmada etkili olabileceğini göstermektedir. Bu çalışmada en zayıf ayırma katsayısı bitki boyunda belirlenmiştir (Çizelge 2).

Gruplar arası karesel uzaklık değerlerini yansıtan Çizelge 3 incelendiğinde, 400 grubunun kontrol ve diğer radyasyon doz grupları içerisinde en uzak olduğu ve ayrıca kontrol grubuna hiç benzemediği belirlenmiştir (8,03). Bu grubu 200 A (7,29), 400 A (Ç.B.) (6,82) ve 500 (7,21) Gy grupları takip etmiştir.

Gama ışını uygulaması sonucunda incelenen özellikler yönünden ayırmadaki toplam başarı oranı %29 olarak bulunmuştur (Çizelge 3). Başarı oranının düşük olması M1

generasyonunda herhangi bir seleksiyon yapılmadan tüm bitkilerin M2 generasyonunda değerlendirmeye

alınmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Mutagen grupları ayrı ayrı değerlendirildiğinde en başarılı ayırma oranı %94,6 ile 400 grubunda belirlenmiştir. Bunu %46,30 ile 200 A ve %36,40 ile 400 A (Ç.B.) takip etmiştir. En zayıf ayırma oranı %3,50 ile 400 A grubunda belirlenmiştir. Bu gruptaki bitkilerde incelenen özellikler yönünden birçoğu birbirine benzer olmuştur. Diğer taraftan kontrol grubunda diğer gruplarla ayrım oranı %53,00 olarak belirlenmiştir. Çizelge 2’de başak uzunluğu en etkin kriter olduğu ortaya konulmuştur. Özellikle başak uzunluğu yönünden kontrole benzeyenlerin bulunabileceğini göstermektedir.

Araştırmada M2 generasyonu incelenen bitki sayısı en

yüksek 300 Gy (449 adet), en düşük ise 500 Gy doz (180 adet) uygulamasındadır (Çizelge 4). M2 generasyonuda

(5)

90 incelenen özellikler yönünden kontrole benzeyen bitki

oranı ise 400 Gy %7,83, 200 Gy %10, 300 Gy %19,60 ve 500 Gy %22,22 olarak belirlenmiştir. Özellikle 500 Gy dozunda fizyolojik zararlanma fazla olduğu için yaşayan bitki sayısı azalmıştır. Genel olarak her radyasyon dozunda birbirine benzer bitkilerin bulunduğu belirlenmiştir (Çizelge 4).

Cluster (Kümeleme) Analiz Sonuçları

Bir populasyon içerisindeki gruplar arasında benzerlik veya farklılıklar cluster analizi kullanılarak ortaya çıkarılabilmektedir. Ayrıca bu analiz, populasyonların birbiri ile olan taksonomik ilişkilerinin gösterilmesinde de kullanılmaktadır (Cartea ve ark., 2002). Cluster analizine göre her grup içerinde M2 bitkilerinin gruplar arası

benzerlik dendrogramları Şekil 1, 2, 3, 4, 5, .6, 7 ve 8’de verilmiştir. Çalışmada incelenen özellikler yönünden (bitki

boyu, başak uzunluğu, başakta tane sayısı ve başakta tane ağırlığı) 200 Gy’ de (140 adet) 2 ana grup ve 4 alt grup; 200 Gy A grubunda (175 adet) 2 ana grup ve 4 alt grup (Şekil 1 ve Şekil 2); 300 Gy’de (193 adet; Şekil 3) 2 ana grup ve 6 alt grup; 300 Gy A grubunda (256 adet; Şekil 4) 2 ana grup ve 3 alt grup; 400 Gy’de (149 adet; Şekil 5) 2 ana grup ve 4 alt grup; 400 Gy A (170 adet; Şekil 6) 2 grup ve 3 alt grup; 400 Gy A (ÇB) (77 adet; Şekil 7) 2 ana grup ve 4 alt grup; 500 Gy’de (180 adet; Şekil 8) 2 ana grup ve 3 alt grup oluşmuştur.

Araştırma sonucunda 300 ve 400 Gy uygulamalarında incelenen özellikler yönünden daha fazla varyasyon oluştuğu söylenebilir. Tüm gama dozlarında 2 ana grup oluşurken alt grupların sayısı değişkenlik göstermiştir. Bu alt grup içerisine giren başak örnekleri istenilen yönde seleksiyona imkan vereceği düşünülmektedir.

Çizelge 2 Doğrusal ayırma fonksiyonları

Table 2 Linear separation functions

Ayırma Fonksiyonu Sabiti Kont. 200 200 A 300 300 A 400 400 A 400 A (Ç.B.) 500 -23,48 -2165 -20,97 -19,04 -17,22 -23,77 -22,44 -23,13 -20,26 B. B. 0,02 -0,02 -0,05 0,01 -0,01 0,02 0,01 0,01 0,00 B. U. 3,16 3,39 3,44 3,06 2,99 3,40 3,31 3,63 3,22 B. T. S. 0,63 0,77 0,62 0,70 0,70 1,03 0,84 0,56 0,55 B. T. A. 1,23 -0,69 1,20 -0,73 -0,92 -4,31 -1,77 0,60 0,94

B.B.: Bitki Boyu, B.U.: Başak Uzunluğu, B.T.S.: Başakta Tane Sayısı, B.T.A.: Başakta Tane Ağırlığı

Çizelge 3 Gruplar arasındaki karesel uzaklık

Table 3 Square distance between groups

Uygulama Grupları Kont. 200 200 A 300 300 A 400 400 A 400 A (Ç.B.) 500 Kont. 0,00 200 1,417 0,00 200 A 0,863 0,902 0,00 300 1,487 0,258 1,171 0,00 300 A 2,398 0,536 1,485 0,156 0,00 400 8,032 3,144 7,293 3,410 3,284 0,00 400 A 2,420 0,324 2,288 0,511 0,817 1,643 0,00 400 A (Ç.B.) 0,569 1,115 0,889 1,219 2,004 6,825 1,973 0,00 500 0,398 1,036 0,474 0,823 1,346 7,207 2,089 0,313 0.00

Çizelge 4 Farklı doz gama radyasyonlarının uygulanması sonucu elde edilen M2 generasyonunda diskriminant analiz

sonuçları

Table 4 Discriminant analysis results of M2 generation obtained by application of different doses of gamma radiation

Uygulama dozu (Gy)

Gerçek Gruplar /Reel Groups

Kont. 200 200 A 300 300 A 400 400 A 400 A (Ç.B.) 500 Kontrol 53 9 24 35 53 0 21 10 40 200 0 15 7 7 5 1 8 3 2 200 A 8 23 81 26 25 0 13 20 51 300 0 10 2 14 6 0 2 1 3 300 A 0 14 9 17 50 5 39 0 7 400 0 8 1 41 67 141 65 0 0 400 A 0 42 6 7 2 1 6 4 3 400 A (Ç.B.) 26 13 28 27 23 1 13 28 46 500 13 6 17 19 25 0 3 11 28 N 100 140 175 193 256 149 170 77 180 B.O. (%) 53,0 10,7 46,3 7,3 19,5 94,6 3,5 36,4 15,6

Ayırmadaki toplam başarı oranı: %29 N:Örnek sayısı, B.O.: Benzerlik Oranı

(6)

91 Şekil 1 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 200 Gy grubunun

benzerlik dendrogramı

Figure 1 Similarity Dendogram of 200 Gy groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 2 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 200 Gy A grubunun benzerlik dendrogram

Figure 2 Similarity Dendogram of 200 Gy A groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 3 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 300 Gy grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 3 Similarity Dendogram of 300 Gy groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 4 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 300 Gy A grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 4 Similarity Dendogram of 300 Gy A groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 5 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 400 Gy grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 5 Similarity Dendogram of 400 Gy groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 6 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 400 Gy A grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 6 Similarity Dendogram of 400 Gy A groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

Şekil 7 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 400 Gy A (Ç.B.) grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 7 Similarity Dendogram of 400 Gy A (Ç.B.) groups in M2

generation of Tarm-92 barley varieties

Şekil 8 Tarm-92 arpa çeşidinde M2 generasyonunda 500 Gy grubunun benzerlik dendrogramı

Figure 8 Similarity Dendogram of 500 Gy groups in M2 generation of

Tarm-92 barley varieties

139 141 133 123 129 115 131 128 113 126 106 130 125 116 138 136 69 137 140 135 122 121 134 132 119 109 101 71 112 108 105 120 104 117 111 47 40 114 76 170 147 110 68 91 39 150 67 36 154 127 118 124 107 10412 163 159 158 155 168 171 70 57 86 153 61 175 160 176 53 162 64 42 174 52 169 32 21 1664 60 14 161 144 85 1556 149 22 10 82 20 12 167924 55 46 81 28 75 26 1485 97 96 90 87 83 18 99 74 15 92 151 72 48 23 172 93 25 34 24 167 95 94 45 43 299 146 89 78 143 65 37 27 19 50 16 100 80 13 98 587 56 49 157 63 54 30 84 17 173 103113 16515 148 38 62 66 44 77 35 88 336 73 15592 31 1421 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

170 174 175 154 165 147 150 143 167 156 153 155 145 176 166 152 173 164 151 146 172 169 148 144 142 123 135 119 51 125 95 139 124 94 113 83 97 96 101 90 70 649 160 171 122 48 168 161 157 120 100 111 73 115 81 138 106 87 137 108 134 32 78 77 62 53 22 17 13580 89 80 84 34 19 114 18 46 45 35 71 38 12 99 93 92 74 69 140 72 110 29 121 436 13 79 56 75 21 109 55 49 33 118 52 36 25 107 15 128 98 28 24 39 1267 129 65 31 47 26 136 116 10 42 238 127 82 76 27 14 105 30 102 141 133 203 163 162 159 158 149 63 67 104 86 85 16 68 91 614 59 57 505 103 112 41 442 66 40 60 37 13111 132 117 54 881 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

152 183 145 148 143 187 184 185 172 178 171 182 157 151 139 188 169 144 137 136 150 192 131 147 127 186 164 160 181 176 174 165 177 130 191 190 193 149 175 180 132 166 159 141 146 138 128 161 153 140 142 46 154 37 40 36 29 87 62 51 34 68 14 102 124 66 179 158 63 194 189 135 125 123 168 167 38 170 134 133 129 56 1636 19 86 67 59 50 85 106 45 72 60 80 55 10738 15 39 30 93 31 61 20 100 82 57 58 21 9 71 26 70 105 173 126 16982 90 27 74 75 48 122 103 42 156 24 83 104 65 53 101 76 47 44 121 112 52 35 95 41 18 94 64 110 10695 81 43 119 96 78 113 99 92 16 12 111 97 117 54 88 17 137 1535 33 23 28 22 91 848 115 79 25 11 4 114 107 49 118 892 116 32 120 107719 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

208 186 143 256 140 198 187 225 137 130 173 136 196 145 197 134 226 200 162 159 207 194 204 185 182 163 238 216 252 129 243 217 245 219 181 241 175 150 192 164 141 202 203 172 251 227 230 223 250 149 131 240 218 215 158 255 169 166 176 153 147 193 189 184 180 138 248 132 257 127 213 190 253 125 212 171 199 195 188 179 214 139 174 201 170 128 244 221 168 191 183 178 177 144 142 133 220 106 228 229 224 231 165 233 14156 211 249 161 126 155 222 154 148 209 167 16910 210 157 135 247 15846 79 239 152 241561 121 234 25814 237 2319252 17 242 23926 89 74 96 31 10859 38 303 70 119 83 55 50 43 10638 42 41 39 10715 111 57 66 37 12773 36 65 60 29 10244 68 40 27 586 67 49 34 455 117 95 75 33 124 100 11278 102 82 87 48 23 120 90 10 11461 205 116 86 20 23135 107 53 52 32 115 28 21 76 1038 20516 101 88 80 73 597 262 47 35 56 44 94 14 69 72 93 11 98 54 18 122 118 64 12 113 99 22 16 62 979 464 1101 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

149 141 135 134 137 148 125 140 133 129 131 128 126 146 145 127 130 35 150 144 147 143 40 142 132 29 27 78 75 13 138 86 24 8 63 55 101 25 12 106 105 22 23 11 109 110 88 121 118 85 46 103 19 139 113 28 108 21 5 136 47 3 74 38 107 17 112 10 102 20 4 44 41 2 119 93 76 60 57 82 30 95 49 116 115 83 100 90 43 14 52 31 32 124 34 16 54 45 36 26 18 69 64 96 122 33 89 73 72 426 70 111 80 84 61 91 65 62 59 117 120 123 97 94 58 51 67 537 92 79 48 39 77 15 81 71 56 98 68 114 104 87 50 37 66 99 91 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

47 43 42 35 30 16414 29 45 36 37 6 44 20 137 10 9 19 4 17 11 27 34 158 28 253 95 39 167 133 162 98 32 145 40 33 111 22 31 18 24 12 265 21 14 38 16 46 2 61 76 64 59 118 12910 152 68 156 134 15784 82 65 143 102 94 67 75 62 87 57 107 135 110 117 58 55 158 121 119 90 169 101 89 105 70 52 146 125 99 130 109 97 71 112 106 79 122 141 92 137 13516 157 155 128 131 108 66 96 153 129 63 159 127 60 77 53 170 161 151 115 171 93 168 160 132 50 166 113 148 86 103 85 54 139 80 74 49 142 84 123 88 114 56 48 140 23 149 163 144 165 150 126 116 104 138 83 81 147 124 72 69 73 1001 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

17 28 9 62 23 6 3 74 41 40 78 42 34 27 29 60 22 15 75 71 39 68 64 11 63 12 58 52 21 37 5 45 48 76 2 69 65 54 43 32 44 31 49 66 57 8 72 70 46 14 59 10 30 61 16 4 50 38 67 36 56 73 47 77 26 53 55 24 20 19 33 18 35 25 13 7 51 1 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

79 117 116 115 68 55 125 101 88 111 20 121 113 118 134 108 104 13768 131 106 93 33 135 114 96 13617 85 12140 119 56 84 30 86 77 39 10112 66 13 136 100 95 129 976 91 75 27 58 23 3 176 165 163 148 167 162 179 174 177 153 145 161 152 146 144 180 168 140 149 170 139 164 154 178 175 17 171 166 157 122 181 81 53 15 160 143 173 169 150 151 40 158 147 14212 19 141 82 12713 172 92 48 51 9 57 43 18 38 12 159 130 365 74 45 126 155 34 87 29 107 59 69 24 4687 124 22 10 44 37 90 28 26 35 732 80 65 112 42 83 47 31 72 70 13782 67 94 4 89 63 13413 25 49 64 156 32 50 127 12168 110 103 99 60 10989 52 62 54 1051 0,00 33,33 66,67 100,00 Observations Si m ila ri ty Dendrogram Complete Linkage; Euclidean Distance

(7)

92 Kaynaklar

Adekola OF, Oluleye F. 2007. Influence of mutation induction on the chemical composition of cowpea Vigna unguiculata L. Walp. African Journal of Biotechnology 6(18): 2143-2146. Ahloowalia B. 1988. Radiation techniques in crop and plant

breeding: Multiplying the benefits. IAEA Bulletin, 40(3): 37-39. Akbar AC, Babar MA. 2003. Radiosensitivity studies in basmati rice. Nuclear Institute for Agriculture and Biology, NIAB. Pak. J. Bot. 35(2): 197-207.

Ananthaswamy HN, Vakil UK, Sreenivasan A. 1971. Biochemical and physiological changes in gamma-irradiated wheat during germination. Journal of Radiation Research and Applied Sciences, 11: 1-12.

Anonymous 1987. EBC Analysis by the European Brewery Convention Brauerei-und Getränke-rundschau. CH- 8047 Zurich Switzerland.

Anonymous 2019. Food and Agriculture Organization of the United Nations (Erişim: 02.01.2019). http://www.fao.org /faostat/en/# data

Aydoğan SM, Şahin A, Akçacık G, Ayrancı R. 2011. Konya Koşullarına Uygun Yüksek Verimli ve Kaliteli Arpa Genotiplerinin Belirlenmesi. Selçuk Tarım ve Gıda Bilimleri Dergisi, 25 (1): 10-16.

Bagnara D, Rossi L, Porreca G. 1973. Mutagenesis in Triticum

durum: mutants for protein content obtained from the cv.

Capeiti. Proc. of the Symp. on Genetics and Breeding Durum Wheat, Univ. di Bari, 14-18 Maggio, 679-685.

Bremner JM. 1965. Total Nitrogen Ed. (Black, C.A.) Methods of Soil Analysis Part 2, American Society of Agronomy Inc. Publisher Madison, 1149-1178.

Canik F. 2018. Tarım Ürünleri Piyasası Arpa. (Erişim: 28.12.2018). https://arastirma.tarimorman.gov.tr/tepge/Belgeler/PDF%20 Tarım%20Ürünleri%20Piyasaları/2018Ocak%20Tarım%20 Ürünleri%20Raporu/2018-Ocak%20Arpa.pdf

Cartea ME, Picoagea A, Soengas P, Ordás A. 2002. Morphological Characterization of Kale Populations from Northwestern Spain. Euphytica, 129: 25-32.

Çağırgan MI, Yıldırım MB. 1989. Selection of proanthocyanidin -free mutants in an irradiated Kaya barley population. Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 2: 51-60. Çölkesen M. 1993. Buğday ve Arpada Kalitenin Belirlenmesi.

Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 4(1): 115-128. Doğan Y, Kendal E, Karahan T, Çiftçi V. 2014. Diyarbakır

Koşullarında Bazı Arpa Genotiplerinde Verim ve Bazı Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 31 (2): 31-40.

Er C. 2011. Çeşit Adayı Arpa Genotipinin Farklı Koşullarda Tarımsal Özellikleri. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, 93 s., Eskişehir.

Ertürk T. 2014. Orta Anadolu Koşullarına Uyumlu Bazı Arpa Çeşitlerinde (Hordeum vulgare L.) Farklı Azot Dozlarının Verim ve Bazı Verim Öğeleri Üzerine Etkisi. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 82s. Eskişehir.

İmamoğlu A, Yılmaz N. 2012. Bursa Ekolojik Koşullarında Bazı Arpa (Hordeum vulgare L.) Genotiplerinin Verim ve Bazı Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi. Anadolu Dergisi, 22(2): 13–36.

Kacar B, Inal, A. 2010. Bitki Analizleri. Nobel No:1241, Ankara Kandemir N. 2004. Tokat-Kazova Şartlarına Uygun Maltlık Arpa Çeşitlerinin Belirlenmesi. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 21 (2): 94-100.

Karahan T. 2005. Güneydoğu Anadolu Bölgesi Ekolojik Koşullarında Bazı Arpa (Hordeum vulgare L.) Çeşitlerin Verim ve Verim Öğelerin Belirlenmesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 49 s., Van.

Kartal G, Öztürk A, Çağlar Ö. 2003. Erzurum Koşullarında Farklı Azot Dozlarının Arpanın Maltlık Özelliklerine Etkisi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 34(1): 9-16.

Kendal E, Kılıç H, Tekdal S, Altıkat A. 2010. Bazı Arpa Genotiplerinin Diyarbakır ve Adıyaman Kuru Koşullarında Verim ve Verim Unsurlarının İncelenmesi. Haran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 14 (2): 49-58.

Kün E. 1988. Serin İklim Tahılları Ders Kitabı. Ankara üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları. Ankara, 1032/299. ss:187-195. Lundqvist U. 2009. Eighty years of Scandinavian barley mutation

genetics and breeding. Induced Mutations in the Genomics Era, ed Shu QY (FAO, Rome), pp.39-43.

Maity JP, Chakraborty A, Saha A, Santra SC, Chanda S. 2004. Radiation induced Effects on Some Common Storage Edible Seeds in India infested with Surface Microflora. Radiation Physics and Chemistry, 71: 1065–1072.

Maluszynski M, Nichterlein K, Van Zanten L, Ahloowalia BS. 2000. Officially Released Mutant varieties-the FAO/IAEA Database. Mut. Breed. Rev., 12: 1-84.

Maluszynski M, Szarejko I, Bhatia CR, 2009. Methodologies for generating variability. In: Ceccarelli S, Guimar EP, Weltzien E, editors. Plant breeding and farmer participation. Rome: Food and Agriculture Organization (FAO); 2009. Available from: http://www.fao.org/docrep/012/ i1070e/i1070e00.htm Munck L, Jespersen MB. 2009 The Multiple Uses of Barley

Endosperm Mutants in Plant Breeding for Quality and for Revealing Functionality in Nutrition and Food Technology. Q.Y. Shu (ed.), Induced Plant Mutations in the Genomics Era. Food and Agriculture Organization of the United Nations, Rome, pp. 182-186

Nakagawa H. 2009. Induced mutations in plant breeding and biological researches in Japan. In: Shu QY, editor. Induced plant mutations in the genomics era. Proceedings of an International Joint FAO/IAEA Symposium. Rome: Food and Agriculture Organization of the United Nations; 2009. pp: 48-54.

Olgun M, Aygün C. 2011. Evaluation of Yield and Yield Components by Different Statistical Methods in Wheat

(Triticum aestivum L.). Custose agrone egoci, 7 (2): 54- 67

Ottekin A, Akar T, Tosun H, Ozan AN, Dem Z. 1996. Kavuzsuz Arpanın Tarımsal ve Teknolojik Özelliklerinin Belirlenmesi. IV. Ulusal Nükleer Tarım ve Hayvancılık Kongresi. Bursa 25-27 Eylül. ss:103-108.

Öztürk A, Çağlar Ö, Akten Ş. 1997. Erzurum Yöresinde Maltlık Olarak Yetiştirilebilecek Arpa Genotiplerinin Belirlenmesi. Türkiye II. Tarla Bitkileri Kongresi. Samsun, 22-25 Eylül. ss: 70-75. Öztürk A, Çağlar Ö, Tufan A. 2001. Bazı Arpa Çeşitlerinin

Erzurum Koşullarına Adaptasyonu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi. 32 (2): 109-115

Sheeba A, Ibrahim SM, Yogameenakshi P, Babu S. 2004. Studies on induced chlorophyll mutation in sesame, (Sesamum

indicum L.). Madras Agric. J. 91(1-3): 75-78.

Silme RS, Çağırgan Aİ. 2006. Mutasyon Teknikleriyle Geliştirilmiş Çeşitlerin Ekonomik Katkısı. Türkiye VII. Tarım Ekonomisi Kongresi. Antalya, 13-15 Eylül. ss: 885-983.

Sirat A, Sezer İ. 2009. Bafra Ovası Koşullarına Uygun Arpa (Hordeum vulgare L.) Çeşitlerinin Belirlenmesi. Anadolu Tarım Bilimleri Dergisi, 24(3): 167-173.

Şehitoğlu M. 2007. Arpa Çeşitlerinde Farklı Tohumluk Miktarlarının Verim, Verim Öğeleri ve Kalite Özelliklerine Etkileri. Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 50s, Konya.

Topal A. 1993. Konya Ekolojik Şartlarında Bazı Arpa Çeşitlerinde (Hordeum vulgare L.) Farklı Ekim Zamanlarının Kışa Dayanıklılık, Dane Verimi, Verim Unsurları ve Kalite Özelliklerine Etkileri Üzerine Bir Araştırma. Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi, 113 s, Konya.

Tosun H. 1993. Altı Adet Tescilli ve İki Adet Tescile Aday Arpa Çeşidinin GenotipxÇevre İnteraksiyonu ile Bunların Adaptasyonu Üzerine Araştırmalar. Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi, 141s, Konya.

Referanslar

Benzer Belgeler

İçinde bu - lunduğumuz ağaç dikme mevsiminde Belediye Fen İşleri Boğaz Yollar Ağaç • landırma Şefliği tarafından Boğaz yol­ larına 15 bin kara çam ve

Çok partili rejimle bir­ likte değişik tiplerde mürteci türedi; kimisi tarikat şeyhiydi, kimisi politikacı, kimisi de Necip Fazıl gibi ünlü şair, kumarbaz, kalem erbabı,

Patolojik olarak santral nörositomlar WHO Grade II nöroepi- telial intraventriküler tümörler olarak sınıflanırlar.. Başlangıçta WHO Grade I olarak sınıflandırılan

Koyduğu oyunlarla ve açtığı yeni tiyatro binalarıyla 1969-1970 tiyatro sezonunu ye­ niliklerle açan Şehir Tiyatroları, geçen yılın ilk 2 ayına oranla bu

Bir yıldan beri Misafir Profesörü bulunan Berlin Teknik Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Heykeltraş Erich F... REUTER, Professor an der Technische Universitaet

Hasta dosyaları incelenerek yaş, cinsiyet, klinik tanı, yatış öncesi ve sonrasında nörolojik muayeneleri (NM), yatış süreleri, yattığı süre içinde yapılan cerrahi

Fa­ kat ilk hikâyesi gibi, son hikâyesinde de, şiirlerinde de öyle sağlam bir dil yapısı, öyle güzel, rahat, serin bir türkçe akıp gidiyor ki, insan,

YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışmada 1967 ve 1986 yıları arasında yapılan Türk Nöropsikiyatri Cemiyeti Ortak Bilimsel Kongresi, 1973-1981 yılları arasında Türk