D Ü Ş Ü N C E L E R
HiıEıııııuıııııiHiııııııııiHinııiMiımflumımıııımiinunıiHUliııifimifttfIHiııııııııııııiHiııııııııBm
M illî S a r a y la r
r
Gazetelerin bil dirdiğine göre,Milli Eğitim En cümeni millî sa ray ların Millî E- ğitim Bakanlığına
bağ la nm asına k a r a r vermiş. Bu Bakanlığın Eski E serler ve Müze le r Umum Müd ürlü ğü Yalovada- ki köşkün müze haline getirilme s i n i . d e uygun görmüş.
Osmanlı hanedan ının ıskatından sonra sarayla rın bir kısmı Milli S a ra y l a r) adı ile. Büyük Millet Meclisine halfanm ış, diğer bazı saray . ye k a sırlar da m u h t e l i f . hiz m etlerd e k u llan ılm ak üzere bazi B a k an lık lara verilmişti.
Hemen b elirtm ek lâzım gelir ki, Büyük Millet Meclisine ' bağlanan sa r a y la r bu güne k ad ar itina ile muhafaza edilmiş fakat icra or ganlarında kalan bin alar ha ra p o- lup yıkılmıştır.
Kâğıthan e kasr ı tam am en yıkıl mış. Valdebağı Kasrı »ekil değiş tirmiş, K alen d er kasrı yanmış, Yıl diz Sarayı, Beykoz Kasrı h arap ol m uş tur.
1908 inkılâ bından bu yana her ik tid ar değişiminde saray eşyası günün konusu haline getirilmiş, ı- leri, geri sözier söylenmiştir.
Bu k a d a r g ü r ü l tü l ü bir konu nun mesuliyetini yükle nm ekle Eski E s erler ye Müzeler Umum M ü d ü r lü ğ ü n ü n çok ağır b i r ' y ü k altın a girmiş olduğnda şüphe yo k tu r.
Henüz bellibaşlı müzelerinin env an te rlerin i tanzim ettirem em iş olan bir Umum M ü d ü rlü k Osman
l I saray ın ın hâ tıra la rın ı hangi teş
kilât ve anlayışla muhaf aza ede bilecektir.
Ayni Umum M ü d ü rlü k seneler de nberi bir Müzeler Kantınu ha- zırlıy-amamış, elli- sene evvel y a pılmış (Muhafaza-i Âsâr-ı Atika Nizamnamesi) ile bugünün ihtiyaç larını karşılam a çabası içinde bo calayıp kalm ıştır.
Şimdi Maarif Vekâleti tarafın dan tesellüm edilecek olan eski sa ra ylar, son devir tarihimizin iç lerinde cereyan ettiği fevkalâde, a lâk a çekici bin alardır. Bu saray
ları Topkapıd a olduğu gibi hal-i ha zır d u ru m la ri y le muhaf aza etmeli dir. Son h ü k ü m d a r la r ın ve Ata- tü r k ü n h atıraların ı yerli yerinde gö stere bilm ek b ir ihtisas ve bilgi işidir. Ümit ederiz ki a lâ k a lıl a r bu
Yazan:
1
î
Halûk Y. Şehsuvaroğlu
[
görevi muvaffakiyetle başaracak lardır.
Dolmabahçe sarayını ya p tıra n Abdü lm ecidin İngiliz Elçisi Kar ning ile her hafta m ü l a k a tl a r yap tığı ta rih î oda, İl. A bdülh am idin P ren s Nikola ve -Kayser Vilhelmi kabül- ettiği salonda Abdü-lâzizin h a l ’ haberini aldığı y a ta k odası, V. Muradın hasta o larak kaldığı salon. S u ltan Reşadın İt t i h a t ve T e ra k k i ricali ile m ühim görüşme le r yaptığı k ü ç ü k çalışma odası. Nih ayet bu sarayı t e r k eden ion O s m a n l ı , halifesinin çalıştığı, re sim yaptığı salonlar.
A ta tü r k ü n ta rih î n u t k u n u yazdı ğ ı * 1 oda. H eriyo’yu, Yugoslav ve";İn giliz kır a lla rın ı k ab u l ettiği oda ve o dev re ait ta r ih î v a k a la rın ce re yan ettiği y e rl e r gay et doğru Olarak te sbit edilmelidir. Ayrıca D olmabahçe sarayındaki bazı eş yanın tarih ini de te sbit etm ek im kânı vardır. B unlar için de cid dî v e yorucu bir çalışma, lâzım ge lir.
Osman lı h ü k ü m d a r la r ın ın , îstan- b u lu n - fethin den sonra .dördüncü resmî ik am etg âh ları Yıldız sarayı olmuştur.. Bu fevkalâde ente resan sa r a y ın da bu m anzum eden ayrıl mam ası lâzım gelir. O ra da ta rih i v a k a la rın geçtiği yerleri d i k k a t ve bilgi, ile te sbit etm elidir.
Evvelce (C u m h u r iy e t) için ha zırladığımız (Tarihi O dala r) baş lıklı seride Yıldızda A ta tü r k ü n , son Osmanlı h ü k ü m d a r ı S u ltan 'V ahdettinle m ülâki olduğu odayı elde m evcut m a lû m a ta göre ka leme alm ıştık. Atâtürik, Yıldız sa ra y ın d a S u lta n la yaptığı bu m â l â -
katı A m erik an B üyük Elçisine a n latırk en bir- kâğıda b i r k ro k i yap mış, h ü k ü m d a r ın ve ‘ kendi otu r duğu' y erleri işaret e ttik te n sonra pencere lerd en1 gÖTÜlen Boğazdaki düşm an gemile rin i de ayrıca gös
term iş. •
//-B üyük Elçi sonrad an neşrettiği h a tı ra t ın a bu krokiyi de koymuş tu . Ben m ü l a k a tı n yapıldığ ını şan dığım S u lt a n V ah d etim in k ü ç ü k m abeyindeki çalışm a odasında in cele m ele r yapmış, f a k a t o edanın penceresinden Boğazın görülmed i
ğini de müşahed* etmiştim. Mülâ* k a tın yapılacağı başka b ir oda b u lu n m a d ığ ın d a n bu çalışm a oda sını son sulta nla, yeni Türkiye- nin k u r u c u s u n u n g ö rü ş tü k le r i o- da o larak k ab u l e tm ek mecburi yetinde kalm ıştım.
Bir kaç sene ev vel S a h a fl a r ç a r ş ı s ı n d a ' S u ltan V ahdettinin y av er leri ta rafın d an tu t u l m u ş b i r ru*- na-me elime geçmişti. Çok şayanı ..dikkat . ola n bu .iki,, defterde pa- .dişahın . hangi g ü n le r kim le r i ne rede k ab u l ettiği yazılı idi. O def te r le r d e n öğre ndim ki A t a t ü r k sa ray ın k ü ç ü k m abeyn dairesin den daha ileride b u lu n a n k ü tü p h a n e odasında k a b u l edilmri ve mülâ- k a t orada yapılmış. B, pek m ü him ve tarih i m ü l â k a tı n > cereyan ettiği odanın o g ünkü eşyası ile m uhafaza edilmesi p ek tem enniy e ş-ayandır.
Böyle ilmi b i r çalışm a da artık M üzeler ve Eski E s erler U m um M ü d ü r lü ğ ü n ü n mesuliyetine gir miş b u lu n m a k ta d ı r.
, Umum M ü d ü r lü ğ ü n b u vesile y le kad rosu ta kviye edilir v e yeni m ü teh assıslar çalıştırılır ise . bu pek ağ ır ve m esuli yetl i vazifede başarı im k â n la r ı sağlanabilir.
U m um M ü d ü r lü k s a r a y la rd a k i ■eşyanın m untazam e n v an te rlerin i y a p tı r ı r h a t t â b u n la r ı k ita p halin de bastırıp satışa çık arır sa herkes s a r a y la rd a k i eşyayı öğre nm iş o- l u r ve böyle lik le belki m üs takbel dedik oduların da önüne geçilir.
Çok d ik k a tli b i r çalışm a istiyen bu k onuda M üzeler ve Eski E ser l e r U m um M ü d ü r lü ğ ü n e b a şarıla r dileriz.
Kişisel Arşivlerde İsta n b u l Belleği T a h a T o ro s Arşivi