• Sonuç bulunamadı

Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇOCUK SUÇLULU U VE OKULLAR LE L K S

Halil I IK

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi E itim Fakültesi E itim Bilimleri Bölümü

Geli Tarihi: 06.06.2006 Yayına Kabul Tarihi: 15.12.2006

ÖZET

Bu çalı manın temel amacı çocuk suçlulu u ve okul – suç ili kisi üzerine kavramsal bir çözümleme yapmaktır. Bu temel amaç do rultusunda alt amaçlar (a) suça ili kin kuramlar, (b) çocukları suça iten risk faktörleri, (c) okul ve çocuk suçlulu u ili kisi ve (d) çocuk suçlulu unu ortadan kaldırmaya yönelik modeller olarak belirlenmi tir. Çocuk suçlulu u sorununu bütüncül açısından ve bilimsel bir çerçevede ele alıp tartı maya yönelik çe itli kuramlar mevcuttur. Bu kuramlardan genel gerilim (strain) kuramı ve kaçı (escape) kuramı çocuk suçlulu unu açıklamada yararlı olacaktır. Çocukları suça iten risk faktörlerinin bilinmesi çocuk suçlulu una ili kin önemli bir yere sahiptir. Risk faktörleri arkada çevresi, aile, okul ve toplumla ilgili faktörler olabilir. Okullarda suç ve iddet ile mücadele etmeye yönelik faklı program ve uygulamalar geli tirilmi tir (Kim, 2004) ve bu program ve uygulamalar sonucu belirli düzeyde sorunun çözülmesine yardımcı oldu u görülmü tür. Çocuk suçlulu unu ortadan kaldırmaya yönelik önlemlerin alınması ve suça yönelten risk faktörlerinin ortadan kaldırmasını sa layacak programların geli tirilmesi sa lıklı ve güvenli e itim ö retim ortamları olu turulması açısından önemlidir.

Anahtar Sözcükler: Çocuk suçlulu u, suçlu çocuk, suç ve okul.

YOUHT CRIME AND ITS RELATIONS WITH SCHOOLS

ABSTRACT

The purpose of this study is to make a conceptual analysis relation with youth crime, crime - school relations. Under this general purpose, following topics will be presented; (a) theories about youth crime, (b) risk factors for youth crime, school crime relations, and (d) solutions for youth crime. To analyze the issue of youth crime, there are two basic theories. These theories are general strain theory and escape theory. Possible risk factors motivating youth crime are related to peer group, family, community, and schools. Schools have number of different devices to fight with youth crime. Using these devices can help to solve the problem. There is no one type model or solution because; every school is unique in its nature.

(2)

1. G R

Son yıllarda, okulların güvenli i ile sorunların her geçen gün arttı ına ili kin bir algılama söz konusudur (Gottfredson, Gottfredson ve Hybl, 1999; Welsh, 2001; Agron ve Anderson, 2000; Vedugo, 1999; Benekos, Merlo ve Cook, 2002; Gorman ve Pauken, 2003; I ık, 2003, 2004, 2006). Okul güvenli i ile ilgili çözülmesi gereken en önemli sorunların ba ında okullardaki iddet ile ba etme gelmektedir (Kandakai ve King, 2002; Pi kin, 2002; Smith ve Smith, 2006; Fields, 2004). Okuldaki iddet nedeniyle pek çok ö retmen kendilerini güvende hissetmemekte ve dolayısıyla

i lerine yeterli düzeyde motive

olamamaktadırlar (Smith ve Smith, 2006). Çocuk suçlulu u son yıllarda tüm ülkelerin önemli sorunlarında biri haline gelmi tir (Estrada, 1999; Leary vd 2003; Kandakai ve King, 2002; Smith ve Smith, 2006). Ancak okul güvenli i ve çocuk suçlulu una ili kin olarak medyanın olayları oldu undan daha geni boyutlu olarak yansıttı ına ili kin görü lerde literatürde yer almaktadır (Scott vd 2001; Aspy vd, 2004; Smith ve Smith, 2006). Toplum kesimlerinin ve medyanın olaya kar ı duyarlı ı oldukça yüksektir. Bu durumun nedenleri olarak okuldan ö renci davranı larını olumlu yönde de i tirmesi gerekirken bazı çocukların okulla ilgili de i kenlerden dolayı suça bula mı olma olasılı ı sayılabilir.

Sistemlerin her zaman mükemmel çalı ması beklentisinin do ru olmadı ı gibi okulların da her zaman mükemmel bir

e itim ö retim hizmeti sunması

beklenemez. Dolayısıyla okul sistemlerinde de aksaklıklar her zaman olabilir. Çocuk suçlulu unun farklı nedenleri olabilece i gibi bu nedenlerin bir kısmı okul ile ilgilidir (Mooij, 2005). Geleneksel olarak, okullar çocuk suçlulu una neden olan yerler de il aksine suça ili kin davranı ların temizlendi i yerler olarak algılanmaktaydı (Gumpel ve Meadan, 2000). Çocukları suça iten nedenleri ortadan kaldırmadan çocuk suçlulu u sorununu çözmek mümkün de ildir. Çocuk suçlulu unda nedenlerin ortadan kaldırılması, suç i lendikten sonra uygulanacak ıslah programlarından her

zaman daha ekonomik olmaktadır

(Karaman-Kepenekçi ve Yüceda -Özcan, 2000).

Ne tür suç olursa olsun kaybeden her zaman çocuklar olmaktadır. Dolayısıyla, çocuk suçlulu unda her zaman bir ekilde çocukların istismarı söz konusudur. Fakat bunun yanında, sorunu ortadan kaldırmaya yönelik model önerileri mevcuttur ve yeni modellerde geli tirmek mümkündür. Bu tür modeller genel olarak önleyici ve ıslah edici olarak gruplandırılabilir. Her iki gruptaki modellerin yerinde ve uygun

ekilde uygulanması gerekmektedir.

Bu çalı manın amacı çocuk

(3)

yapmaktır. Çalı manın kapsamını ise çocuk suçlulu una ili kin kuramsal çerçeve, çocukları suça yönelten risk faktörleri, okul-suç ili kisi ve çocuk suçlulu unu ortadan kaldırmaya yönelik model önerileri alt ba lıkları eklinde sıralamak mümkündür.

2. Kuramsal Çerçeve

Çocuk suçlulu u sorununu bütün açısından ve sistematik (bilimsel) bir çerçevede ele alıp tartı maya yönelik çe itli kuramlar mevcuttur. Burada, bu kuramlardan genel gerilim (strain) kuramı (Agnew, 1992; Jang, Byron, ve Johnson, 2003; Baron, 2004) ve kaçı (escape) kuramı (Baumeister, 1990; Miller vd, 2000) hakkında kısaca bilgi verilecektir. Çocuk suçlulu u sorununu farklı boyutlarıyla analiz etmek için bu iki kuram yardım edecek niteliktedir. Genel gerilim kuramı çocukları ya da bireyleri suça iten neden olarak bireyin di er bireylerle ili kilerini görmekte ve ki ilerarası ili kiler üzerinde

durmaktadır. Kaçı kuramı ise çocukları ve bireyleri suça yönelten neden olarak psikolojik (bireysel) faktörler üzerinde durmaktadır.

3. Genel Gerilim (Strain) Kuramı Genel gerilim kuramına göre suç ve suça ili kin davranı ların nedeni di er bireylerle olumsuz ili kilerdir. Genel gerilim kuramı, gerilim durumlarını pozitif uyarcıların yoklu u, negatif uyarcıların

yo unlu u ve bireysel amaçların

engellenmesi olarak belirlemi tir (Agnew, 1992; Jang, Byron, ve Johnson, 2003; Baron, 2004). Agnew’e (1992) göre pozitif uyarcıların yoklu u, negatif uyarcıların

yo unlu u ve bireysel amaçların

engellenmesi gibi durumlar öfke, kızgınlık ve nefret gibi duygusal durumların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Gerekli durumsal faktörlerin de etkisiyle, öfke, kızgınlık ve nefret gibi duygular ise sorunları çözmekten çok suç ve suça ili kin davranı ları ortaya çıkarmaktadır.

ekil 1: Genel Gerilim Kuramı

Çevreyle Negatif li kiler Gerilim Durumu Durumsal Faktörler Suç ve Suça li kin Davranı lar Amaçların Engellenmesi Öfke, Kızgınlık ve Nefret Kötü Arkada Çevresi Suç çeren Davranı lar

Gerilim durumlarını suça ili kin davranı a yönelten durumsal faktörler de önemlidir. Bu durumsal faktörler sapkın

davranı lar ve sapkın arkada lara sahip olma eklinde sıralanabilir (Baron, 2004).

Baron’un (2004) yapmı oldu u ara tırmaya göre duygusal istismar (abuse),

(4)

fiziksel istismar, cinsel istismar, suça kurban olma, akraba iddetine maruz kalma ve parasal olarak yetersizlik gibi çevreyle negatif ili kiler ile öfke, kızgınlık ve nefret duyguları arasında anlamlı ili ki bulunmu tur. Yine aynı ara tırmada evsiz olma, parasal olarak kendini yetersiz hissetme ve ba kaları tarafından malına zarar verilmi olması ile suç içeren davranı ları sergileme arasında anlamlı ili ki bulunmu tur.

4. Kaçı (Escape) Kuramı

Kaçı kuramına göre ise bireyler kendini kötü hissetme (painfull self-awareness), yetersiz hissetme, olumsuz duygulara sahip olma ve kendini de ersiz

görme gibi kendine ili kin

olumsuzluklardan kaçabilmek için suça

yönelik davranı lar sergilemektedirler (Miller vd, 2000). Bu kurama göre, bireylerin suça yönelik davranı lar sergileyerek kendilerine ili kin olumsuz

dü üncelerinden kurtuldukları

dü ünülmektedir. Bireylerin kendilerine ili kin kendi hakkındaki olumsuz dü ünceleri, olumsuz duyguları gibi risk faktörleri di er bireylere kar ı iddet içeren davranı ları sahnelemek için zemin hazırlamaktadır (Miller vd, 2000). Kaçı davranı ına sahip bireyler tipik olarak olumsuz duygular ta ırlar, irrasyonel davranı lar sergilerler, kendileri hakkında olumsuz algılara sahiptirler, kendileri için ula ılması imkânsız standartlar belirler ve kendilerini de ersiz hissederler (Miller vd, 2000).

ekil 2: Kaçı Kuramı

Rahatsız Verici Negatif Durumdan Suça li kin Bireysel Özellikler Kurtulma ste i Davranı lar

Ö renme Güçlü ü Çekme Bu Durumdan Sınıf E yalarına Kurtulma ste i Zarar Verme Davranı ı

Dean ve Range (1999) kaçı kuramı ile insanların niçin intihar etmeye te ebbüs etti ini açıklamaya çalı mı lardır. ntihar bireyin kendi varlı ına yönelik en önemli suçtur. Onlara göre, kaçı kuramı altı a amayı kapsamaktadır. Bu a amalar (a) standartların altında kalma, (b) kendini negatif nitelendirme, (c) kendisi hakkında

a ırı düzeyde duyarlı olma, (d) negatif duygular geli tirme, (e) bili sel toparlanma ve (f) bili sel yıkım olarak sıralanabilir (Dean ve Range, 1999).

Genel gerilim kuramı ve kaçı kuramı iki farklı kuram olmasına kar ın suça ili kin önemli açıklamalar getirmektedir.

(5)

5. Çocukları Suça Yönelten Risk Faktörleri

Çocukları suça iten nedenler psikolojik, sosyal, ekonomik, e itsel kökene sahip olabilir. Ancak ara tırma metodolojisinden kaynaklanan nedenlerden dolayı suça neden olan faktör tanımlamasından daha çok suça ili kin risk faktörlerinden bahsetmek mümkündür. Neden sonuç ili kisinden bahsedebilmek için deneme modelinde bir ara tırma yapılması gerekmektedir. Çocukları suça yönelten nedenler konusunda böyle bir ara tırma yapılması etik olamayaca ından “neden” yerine risk faktörü kavramını kullanmak daha uygun olacaktır.

Suça bula mada etkili olan risk faktörlerine ili kin literatür incelendi inde geni bir bilgi birikiminin oldu u görülmektedir. Kandakai vd (1999) çocuk suçlulu una ili kin psiko-sosyal risk faktörlerini belirtmi tir. Bu nedenler;

1. Evde ya da toplum içinde iddetle

kar ı kar ıya gelme,

2. Aile içi iddete maruz kalma,

3. Uyu turucu madde alı kanlı ı,

4. Kötü arkada ili kileri,

5. Yeteneklerini kullanabilme konusunda bili sel yetersizlikler,

6. Yeteneklerini toplumun kabul etti i

ekillerde ifade edebilme yeterli inden uzak olma,

7. iddete kurban olma,

8. Aile ilgisinin yetersizli i ve tek

ebeveynli aileler olarak listelenmi tir. Price ve Everett’e (1997a, 1997b) göre, ailelerin ilgisizli i, toplumda iddet olaylarına ahit olma, medyada iddet içeren görüntülerle ve mesajlarla kar ı kar ıya gelme ve ö rencinin motivasyon yetersizli i çocuk suçlulu una ili kin önemli risk faktörleri olarak belirtilmi tir.

Aspy vd’ne (2004) göre çocukların suça bula masına ili kin risk faktörleri olarak;

1. Tek ebeveynli (genellikle anne)

ailelere mensup olma,

2. Ebeveynlerinin suça bula mı olması,

3. Erken ya larda, sigara, alkol ve

uyu turucu madde kullanımında deneyimi olma,

4. Para kazanma amacıyla uyu turucu

satma deneyimine sahip olma,

5. Okuldan uzakla tırma cezası almı

olma,

6. Erken ya ta cinsel ili ki deneyimi

olma,

7. Yüksek ba arı için hiçbir iste i

olmama gibi özellikleri sıralanmı lardır. Aspy vd (2004) bu risk faktörlerinden birine sahip olan herhangi bir bireyin di erlerine de sahip olma ansının daha

(6)

yüksek oldu unu belirtmi lerdir. Yine bu risk faktörlerinin daha çok ekonomik kökenli oldu unu belirtmi lerdir. Mckey ve Immerman (2004) ise babasız evlerde

ya ayan çocukların suça kolayca

bula tıklarını belirtmi tir.

Miller vd (2000) tarafından suça yönelten risk faktörleri dört gruba ayrılmı olup bunlar arkada çevresi ile ilgili, okul ile ilgili, aileyle ilgili ve toplumla ilgili olanlar olarak gruplandırılmı tır.

Karaman-Kepenekçi ve Yüceda

-Özcan (2000) suç i lemeye yönelik risk faktörlerini (a) ya anılan mahalleyle ilgili olanlar, (b) aileyle ilgili olanlar ve (c)

bireyle ilgili olanlar olarak

gruplandırmı lardır.

Kandakai vd (1999) Amerika Birle ik Devletleri’nde çocu u okula giden annelerin görü leri do rultusunda çocukların suça bula ma nedenlerini belirlemeyi amaçlamı ve çocukların suça bula ma nedenleri olarak;

1. Aile e itiminin yetersiz olması

(yüzde 84),

2. Ebeveynlerin iddet içeren davranı lara destek vermesi (yüzde 78),

3. Çete baskısı (yüzde 70),

4. Aile katılımın yoklu u (yüzde 67),

5. Çocuklara alkol ve sigara satı ı

(yüzde 61),

6. Ebeveyn ö retmen arasındaki ileti imdeki yetersizlik (yüzde 60),

7. Toplum içinde iddet olaylarına

ahit olma (yüzde 53),

8. Müzik sözlerinde iddet içeren

mesajların varlı ı (yüzde 49),

9. Medyada iddet içeren görüntüler

(yüzde 44),

10. Kılık kıyafet serbestli ini (yüzde

30) belirlemi lerdir (Kandakai, 1999). 6. Okul Ve Suçlu Çocuklar

Okulların amaçlarına ula abilmesi ilk ba ta yapılması gereken suç ve iddetten uzak ortamlar olu turmaktır (Guven, 2003). Okullarda iddete ili kin korku giderek artı gösteren bir olgudur (Miller vd 2005).

Geleneksel olarak, okullar çocuk suçlulu una neden olan yerler de il aksine suça ili kin davranı ların temizlendi i yerler olarak algılanmasına kar ın okullarla ilgili pek çok faktör çocukların suça bula masına neden olmaktadır (Tekçi, 2004; Gumpel ve Meadan, 2000). Örne in, çocukların suça itilmesinde okulla ilgili faktörler Price ve Everett (1997a, 1997b) tarafından okul müdürü ve ö retmen görü lerine dayalı iki ayrı ara tırma yapılmı tır. Bu ara tırmaların sonuçlarına göre çocukları suça iten okulla faktörler;

1. Negatif okul iklimi,

2. Müfredat programından kaynaklanan sorunlar,

(7)

3. Kalabalık okul ve sınıflar,

4. Ö retimdeki kalitesizlik,

5. Tutarsız sınıf yönetim uygulamaları,

6. Tekrar eden problemli davranı lara

kar ı a ırı cezai uygulamalar,

7. Sınıfların olu turulmasında ırksal

ayrımlar olarak sıralanmı tır (Price ve Everett,1997a, 1997b).

Okullar çocukların geli iminde ve sosyalle mesinde önemli rol oynayan kurumlardır; dolayısıyla, okullar ö retmenler ve ö renciler için güvenli yerler olmalıdır (Kandakai ve King, 2002). Ancak okullarda ortaya çıkan zorbalık önemli bir problemdir (Theriot vd 2005). Sınıflarda ortaya çıkan suç ve iddete yönelik davranı lar ö retmenler için ba edilmesi gereken en önemli sorunların ba ında gelmektedir (Gerdtz, 2000).

Okullarda ortaya çıkan suça ili kin davranı ların okul dı ı nedenleri yanında okula ili kin bazı nedenlerde söz konusudur (Mooij, 2005). Mooij’e (2005) göre;

1. Ba arılı olma baskısı sonucu ortaya

çıkan stres,

2. Çalı ma yöntemlerinin çocuk tarafından anlamsız bulunması,

3. Ö retmen ö renci ili kilerinde

ö retmenin baskın olması,

4. Ö retmenler tarafından uygulanan

fiziki cezalar ö rencileri suça yönelten nedenlerdir.

Theriot vd (2005) tarafından yapılan bir ara tırma sonucuna göre okullarda ö rencilerin en sık kar ıla mı oldukları zorbalık türleri olarak;

1. Lakap takma,

2. Dı lama ve tanımama

3. Fiziksel olarak itme ve saldırma

türü davranı lar, 4. ftira atma,

5. Para ya da malına el koyma,

6. Tehdit etme ya da bir eyler

zorlama,

7. Cinsel istismardır.

Yapılan bir Gallup ara tırmasına göre, halkın okullardaki iddetin nedenine ili kin olarak okullardaki çatı malarla ba etmede okul çalı anlarının yetersiz gördü ü bulunmu tur (Elam ve Rose, 1994).

Yapılan bir ara tırmaya göre, okullarda ö retmenlerin en sık rastladıkları disiplin (suça ili kin) problemleri olarak iti me kakı ma türü davranı lar (yüzde 28), sözel olarak hakaret (küfürlü konu ma) (yüzde 26) ve hırsızlık davranı ı (yüzde 19) sıralanmı tır (Harris vd., 1993).

Okullardaki iddetin en önemli nedenlerinden biri olarak okullardaki personelin ö renciler arasındaki çatı maları

(8)

çözmedeki yetersizlikleri olarak belirtilmi tir (Kandakai ve King, 2002). .

Okullardaki iddet e itim ö retimin kalitesinin dü mesine neden olmaktadır. Özellikle iddetin yo un olarak görüldü ü büyük ehirlerde ö retmenlerin meslekten ayrılma oranları oldukça yüksektir (Smith ve Smith, 2006).

Yapılan bir ara tırmaya göre, okullarda suça bula mı çocukların ki isel ve akademik amaçlardan yoksun oldu u görülmü tür (Jacqueline, vd 2000).

E itim almı bireylerin daha az suç i lemesi ola an bir beklentidir (Tekçi, 2004). Bireylerin almı oldukları e itim düzeyi ile suç içeren davranı lara sahip olmaları ve sonuçta hukuk sistemi tarafından cezai yaptırımlarla kar ıla ma olasılı ını konu edinen bir ara tırma (Tekçi, 2004) sonucuna göre hiç okula gitmemi okumaz yazmaz bir bireyin e itim almı bir bireye göre daha az suç i ledi i

bulunmu tur. Ancak bu sonucu

açıklayabilmek için ara tırmanın

sınırlılıkları ve bireylerin ya ve sosyo-ekonomik düzeyleri dikkate alınası gereken önemli faktörlerdir. Bu konuda daha kapsamlı ve çalı malara gereksinim vardır. Gerçekten e itim düzeyi ile suç i leme arasında nedensel bir ili ki varsa e itim sistemleri bu durumu de i tirmek için etkili önlemler almak zorundadır.

7. Sorun çin (Çözüm) Model Önerileri

Okullarda suç ve iddet ile mücadele etmeye yönelik faklı program ve uygulamalar geli tirilmi tir (NSSC, 1999; Kim, 2004) ve bu program ve uygulamalar

sonucu belirli düzeyde sorunun

çözülmesine yardımcı oldu u görülmü tür (Cowie, 1998). Ancak uygulanacak program ya da uygulamalar, her bir okulun özelli ine göre, okuldan okula farklılık göstermelidir (Karaman-Kepenekçi ve Yüceda -Özcan, 2000).

Center for Civic Education (1994) okullarda suç ve iddeti önlemeye yönelik olarak uygulanması gereken önlemleri dokuz maddede ele almı tır. Bunlar;

1. Velilerden olu an okulun bulundu u çevrede suçu önlemeye yönelik eylem grubu olu turulması,

2. Okul giri lerinde random olarak

metal detektörlerinin kullanılması,

3. Ö rencilere çatı ma yönetimi ve

öfkenin kontrol edilmesine ili kin programların sunulması,

4. Mentorlük uygulamaları ve gönüllü

olan velilere okul etkinliklerinde görev verilmesi,

5. Okul saatleri sonrası ve hafta

sonları için ö renciler sportif etkinlerinin arttırılması,

(9)

6. Kriz yönetimi planlarının geli tirilmesi,

7. Hırsızlık, fiziki iddet ve alkol

kullanımı durumları için okul kurallarının katıla tırılması,

8. Okuldaki e itim ve ö retimin

iyile tirilmesine yönelik okul-toplum komitesi kurulması,

9. Okul ve toplum içinde görülen suç

ve iddeti ortadan kaldırmaya yönelik okul toplum hizmet programı geli tirilmesidir.

Çocuk suçlulu unun ortadan

kaldırılmasına yönelik çalı malarda bulunacak rehber ve uzmanlarda bulunması gereken nitelikler Ferrara (1992) tarafından a a ıda görüldü ü listelenmi tir.

1. Uzmanlar çocuk suçlulu unu ortadan kaldırmaya kendilerini adamı (commitment) olmalıdırlar.

2. Uzmanlar sorumluluk almalı ve bu

ekilde suça bula mı çocukların güvenini kazanmalıdırlar.

3. Uzmanlar konu üzerine yo unla malı ve sabırlı olmadırlar.

4. Uzmanlar suça bula mı çocukların

söylediklerine ve yaptıklarına hemen inanmamalı bu konuda üpheli olmak yararlı olacaktır.

5. Uzmanlar iyi birer lider olmak

zorundadırlar. Suça bula mı çocukların kendilerine yön verecek ve onların

sorunlarını çözmede etkili olacak liderlere ihtiyacı vardır.

8. SONUÇ

Çocuk suçlulu u toplumların en önemli sorunları arasında yer almaktadır. Çocuk suçlulu u sorunu son yıllarda giderek artan bir e ilim göstermekte ve bu konu ile ilgili medya ve toplumun duyarlı ının artması da

önemli rol oynamaktadır. Çocuk

suçlulu una farklı açılardan bakan kuramsal çerçeve mevcuttur. Genel gerilim kuramı ve kaçı kuramı bu açıdan önemli kuramlardır.

Çocuk suçlulu u kavramı aslında kendi içinde bir önyargı ta ımaktadır. Suç i leme belli bir irade ile gerçekle irse suç sayılır yoksa iradesi dı ında bir bireyin suç i lemi olması rasyonel bir durum de ildir. Çocuklar korunması gereken varlıklar olmasına kar ın yeti kinler ya da di er bireyler tarafından sömürülmekte ve

dolayısıyla suçlu konumuna

dü mektedirler. Di er bir ifade ile çocuklar suçlu olarak nitelendirtmesine kar ın gerçekte istismar edilmi olmaktadırlar. Çocuk suçlulu u bir anlamda çocuk istismarıdır.

Çocukları suça yönelten risk faktörleri aile, arkada çevresi (toplum), okul ve bireyin kendisi ile ilgili faktörler olarak gruplandırılabilir. Tek ebeveynli ailelerden çocukları iki ebeveynli normal ailelerin çocuklarından daha yüksek oranda suça

(10)

yönelme olasılıkları mevcuttur. Sınıf yönetim uygulamalarının ve e itim ö retim etkinlilerinin yeterli kalitede olmayı ı çocukları suça yönelten okul ile ilgili risk faktörleridir. Suça bula mı çocuklarla arkada lık eden bir çocu un suça yönelmesi olasılı ı da oldukça yüksektir. Erken ya ta alkol ve sigara ile tanı an çocukların suça yönelmesi daha kolay olmaktadır.

9. KAYNAKÇA

Agnew, R. (1992). Foundation For A General Strain Theory Of Crime And Delinquency. Criminology, 30, 47-87.

Agron, J. ve Anderson, L. (2000). School security by the numbers. American School ve University, 72(1), C1-C11.

Aspy, C. B., Oman, R. F., Vesely, S. K., McLeroy, K., Rodine, S., ve Mershall, L. (2004). Adolescent violence: the orotective efforts of youth assets. Journal of Counseling and Development, 82(3), 268-276. Baron, S. W. (2004). Genaral strain, street

youth and crime: A test of Agnew’s revised theory. Criminology, 42, 457-483..

Baumeister, R. F. (1990). Suicide as escape from self. Psychological Review, 97, 90-113.

Benekos, P. J., Merlo, V. ve Cook, B. (2002). A priliminary study of student attitudes of juvenile justice system. Journal of Criminal Justice Education, 13(2), 273-296.

Browne, K. ve Falshaw, L. (1998). Street children and crime in the UK: A case of abuse and neglect. Child Abuse Review, 7, 241-253. Center for Civic Education (1994).

Violence in the schools: developing

prevention plans. Author:

Calabasas, CA, USA.

Cowie, H. (1998). Perspectives of teachers and pupils on the experience of peer support against bullying.

Educational Research and

Evaluation, 4(2), 108-125.

Dean, P. J. ve Range, L. M. (1999). Testing the escape theory of suicide in an outpatient clinical population. Cognitive Therapy and Research, 23(6), 561-572.

Elam, S. M. ve Rose, L. C. (1994). The 26th Annual Phi Delta Kapa / Gallup Poll of the public attitudes toward the public schools. Phi Delta Kapan, 76, 41-64.

Estrada, F. (1999). Juvenile crime trends in post-war Europe. European Journal on Criminal Policy and Research, 7, 23-43.

(11)

Ferrara, M. L. (1992). Group counselling with juvenile delinquents. London: Sage.

Fields, L. (2004). Handling student fights:

Advise for teachers and

administrators. Clearing House, 77(3), 108-110.

Gerdtz, J. (2000). Evaluating behavioral treatment of disruptive classroom behaviors of an adolescent with autism. Research on Social Work Practice, 10(1), 98-110.

Gorman, K. ve Pauken, P. (2003). The ethics of zero tolerance. Journal of Educational Administration, 41 (1), 24-36.

Gottfredson, D. C., Gottfredson, G. D., ve Hybl, L. G. (1993). Managing Adolescent Behavior: A Multi-year,

Multi-school Experiment.

American Educational Research Journal, 30 (1), 179-216.

Gumpel, T. P. ve Meadan, H. (2000). Children’s perceptions of school-based violence. British Journal of Educational Psychology, 70, 391-404.

Guven, M. (2003). School safety in Turkey and the role of school counselor. International Journal of Educational Reform, 12(4), 317-324.

Harris, L., ve Associates, (1993). Metropolitan life survey of the American teacher: Violence in America’s public schools. New York: Louis Harris and Associates. I ık, H. (2003). Okul güvenli i ve ö renci ba arısı arasındaki ili ki. VII. Ulusal Psikolojik Danı ma ve Rehberlik Derne i Kongresi, Malatya.

I ık, H. (2004). Okul güvenli i: Kavramsal bir çözümleme. Milli E itim Dergisi, 32(164), 154-160.

I ık, H. (2006). Okul güvenli i ve ö renci

ba arısı arasındaki ili ki (Makale

incelemede).

Jacqueline, F., Barner, III, C., Hudson, B.,

Rosignon-Carmouche, L. A.

(2000). Anger, Violence, and Academic Performance. Urban Education, 35( 2), 175-204.

Jang, S. J. ve Johnson, B. J. (2003). Strain, negative emotions, and deviant coping among African Americans: A test of general strain theory.

Journal of Quantitative

Criminology, 19 (1), 79-105. Kandakai, T. L. ve King, K. A. (2002).

Preservice teachers’ perceived confidence in teaching school violence prevention. American Journal of Health Behavior, 26(5), 342-353.

(12)

Kandakai, T. L., Price, J. H., Telljohann, S. K. ve Wilson, C. A. (1999). Mothers’ perceptions of factors influencing violence in schools. Journal of School Health, 69(5), 189-194.

KaramanKepenekçi, Y. ve Yüceda -Özcan, A. (2000). Okullarda suçun önlenmesi. Ankara Üniversitesi E itim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 33(1-2), 153-163.

Kim, I. (2004). Treating violence in the school through traditional marital arts. International Journal of Educational Reform, 13(4), 308-324.

Leary, M. R., Kowalski, R. M., Smith, L., ve Phillips, S. (2003). Teasing, rejection, and violence: Case studies of the school shootings. Agressive Behavior, 29, 202-214. Mckey, W. C. ve Immerman, R. S. (2004).

The presence of the social father in inhibiting young men’s vioelnce. The Mankind Quarterly, 44(3-4), 339-366.

Miller, J. T., Gibson, C., Ventura, H. E. ve Schreck, C. J. (2005). Reaffirming the significance of context: the Charlotte School Safety Program. Journal of Criminal Justice, 33, 477-485.

Miller, T. W., Clayton, R., Miller, J. M., Bilyeu, J., Hunter, J., ve Kraus, R. F. (2000). Violence in schools: Clinical issues and case analysis for high-risk children. Child Psychiatry and Human Development, 30(4), 255-272.

Mooij, T. (2005). National campaign effects on secondary pupils bullying and violence. British Journal of Educational Psychology, 75, 489-511.

NSSC (National School Safety Center) (1999). Working together to create safe schools. Westlake Village, CA: Author.

Pi kin, M. (2002). Okul zorbalı ı: tanımı, türleri, ili kili oldu u faktörler ve alınabilecek önlemler. Kuram ve Uygulamada E itim Bilimleri, 3 (2), ss.531-562.

Price, J. H.. ve Everett, S. A. (1997a). A national assessment of secondary school principals’ perceptions of violence in schools. Health Education Behavior, 24, 218-229. Price, J. H.. ve Everett, S. A. (1997b).

Teachers’ perceptions of violence in the public schools: the MetLife Survey. American Journal of Health Behavior, 21, 178-186. Scott, T. M., Nelson, C. M. ve Liaupsin, C.

(13)

forgotten component in preventing school violence. Education and Treatment of Children, 24(3), 309-322.

Smith, D. L. ve Smith, B. J. (2006). Perceptions of violence: The views of teachers who left urban schools. The High School Journal, 89(2), 147-158.

Tekçi, M. (2004). Türkiye’de e itimin suçla ilgili dı sallıkları. E itim Ara tırmaları, 4(16), 138-146. Theriot, M. T., Dulmus, C. N., Sowers, K.

M. ve Johnson, T. K. (2005).

Factors relating to

self-identitification among bullying victims. Children and Youth Services Review, 27, 979-994. Verdugo, R. R. (1999). Safe schools:

theory, data, and practices. Education and Urban Society, 31, (3), 267-274.

Welsh, W. N. (2001). Effects of student and school factors on five measures of school disorder. Justice Quarterly, 18(4), 911-947.

Referanslar

Benzer Belgeler

The results show that the ‘identical’ small and large samples of all M2 to M9 (conventional sound absorbing with different densities and thicknesses) materials also give

Financial Management in Small and Medium Sized Enterprises 41 Empirical Studies Investigating Financial Management?. Practices — SME Performance

Turkey ’s recent venture involving the construction of hundreds of small-scale hydropower projects is a signifi- cant trend, both in regard to its contribution to Turkey

Since freshly- conditioned shapes directly signal an imminent aversive stimulus and are easily recognised parafoveally, they may provide a more powerful test of attentional bias

They found ERP evidence that high anxious participants increased attentional control following stimulus conflict more than did low anxious participants; however, they did not

The Fear of Spiders Questionnaire (FSQ; Szymanski & O’Donohue, 1995 ) showed greater stability across time and good test-retest reliability in early testing (three-week r 

For example, if the increases in American anxiety are restricted to students, this does not mean they are unimportant: indeed, these data suggest a dramatic and harmful increase

MEF Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nü, “Flipped Classroom” sistemini Türkiye’de uygulayan tek üniversite olması ve akademik kadronun sektör ile yurt