• Sonuç bulunamadı

Saray kayıkları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Saray kayıkları"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

rîio u n o o

Saray

kayıkları

Reşat Ekrem KOÇU

Her biri birer zerafet örneği olan saray kayıklarını harab

olmaktan kurtaranlara ve onları bir Müzede

zevkle sergiliyenlere minnetimiz sonsuzdur.

Fotoğraflar: Sami Güner

B

eş ikta şda ki Deniz M üzesinde, Deniz K u v v e t­

leri K om utanı Oram iral Celâl Eyiceoğlunun

h im m eti ve müze m üdürü Deniz A lb a y ı Dâniş Y ıldızalpın g ayretle riyle 7 Tem m uz 1970 salı

günü yeni bir galeri açıldı:

Tarihi Kayıklar Ga­

lerisi.

Y ıllar boyunca, hattâ yü zyıllar boyunca rutû - betli kayıkhânelerde çürüm eye te rke d ilm iş, k ıy ­ m etlerine baha biçilm ez, dünyada eşleri o lm a ­ yan tekneler, ecdad yadigârlarını korum anın bir m illetin istiklâ l tıls ım ı olduğunu bilen bir K om utan ile bir M üd ürün bize b ir hazîne ka ­ zandırm ası küçük iş değildir.

Sultan Abdülaziz'e ait onüç çifte köşklü saltanat kayıkları.

Imperial Barges of Sultan Abdulaziz, w ith thirteen paris of oars and pavilion.

Y orucu çalışm alardan sonra açılan bu g aleri­ de neler var?

Galerinin en büyük ve en muhteşem eseri

Dördüncü Sultan Mehmedin Tenezzüh Ka­

dırgası.

(2)

Bu ta rih î te kne 350 ya şın ı d o ld u rm a k üzere­ dir. 1648-1687 arasında pâdişahlık ya p m ış D ör­ düncü Sultan M e h m e d 'i H aliç'de, Boğaziçi'nde ve M arm a ra'da yılla rca g e zd irm iştir. Gemi m i- m ârisi sana tının en m eşhur eserlerindendir. Y a­ p ısın d a ki ze râ fet hemen d ik k a ti çeker.

Teknenin k ıç ta ra fınd a pâdişâhın o tu rd u ğ u bir k ö şk va rd ır. K öşkün içi b ir bağa zem in üzerine fild iş i ve sedef oym alarla s ü s le n m iş tir. O ym a ­

ların a ltına a ltın va ra kla r k o n m u ş tu r. O y­

m aların aralarına da g üm üş kakm alar ü stünde k ıy m e tli ta şlar y e rle ş tirilm iş tir. Pirinç le v h a c ık ­ lar üzerine de duâlar ve padişahı öven yazılar y a z ılm ış tır. Pirinç levhacıklardan zam anım ıza yalnız bir tanesi k a lm ış tır, üzerinde güzel bir ta lik hat ile şu m ısra okunur:

Devâmı ömr ile rüstemlik itsün kahraman âsâ

K öşkün ta vanında da sedef kakm a ve sülüs

yazı ile şu k ıt'a vardır:

Hazreti Sultan Mehmed Hânı Gazinin müdâm

Bahrü berde yâri Hıdr, hâfızı Allah ola

Yapdura dâim saadetle nice âlâ kayık

Ömri Nuh ile cihan mülkinde pâdişâh ola

K adırganın ö lçüleri şunlardır:

Boyu 40 metre. Eni 5,70 metre. Derinliği 2,40

metre. Omurgadan küpeşteye baş yüksekliği

2,28 metre. Omurgadan köşk üstüne kıç yük­

sekliği 5,10 metre. Hacmi 140 ton.

Gemi 24 o tu ra k , kü re kçi sırası, 48 kü reklidir. Tek küreğini 3 ham lacı çe km e kted ir; hizm etde olduğu zam anlar 144 h am lacısı, küre kçisi b u ­ lunuyordu.

Bu m uhteşem gem i yüzlerce yıl, S arayburnu ile Sirkeci arasındaki yalı boyunda saray kayıkhâ- nesinde d u rd u kta n sonra, tam yüz yıl evvel ona d ik k a tim iz i çeken fran sızla r o lm u ş tu r. A ş a ­ ğıdaki s a tırla rı 15 ramazan 1277, m ilâdi ta k ­ vim ile 27 m art 1861 (bizde Abdülaziz, Fransa’ da Napoleon III. d e v ri) ta rih li Cerîdei Havâdis Gazetesinden alıyorum :

«Sarayburnu Kayıkhânesinde zan olunduğuna

göre Dördüncü Sultan Mehmed zamanından

kalma gaayet cesim bir saltanat kayığı mev-

cud olup her nasılsa haşmetli Fransa İmpara­

toru hazretleri bunun vasfını işiderek resminin

yapılması için mahsus bir ressam tayin eyle-

mişdi. İstanbul'a gelen ressam üç ay kadar

çalışarak istenilen resmi yapmış ve geçen salı

günü resim ile Parise gitmişdir. Fransız ressa­

mın yapdığı resmi biz de gördük ve kayığın

büyüklüğünü tahkik ettirdik. Şöyle ki, boyu

69,5 ve eni 5,5 arşın olup, boyunun dörtde bi­

ri kadar da kılıç balığının burnu gibi sivri bir

mahmuzu vardır, iki tarafında kürekçilerin o tu -

masına mahsus birer

buçuk arşın

çıkmalar

vardır. Kayıkda görülen ıskarmozların adedine

nazaran 24 çifte kürek olup, kürekleri de 16 ar­

şın boyundadır, birini 3 kişi çekdiğinden 144

kayıkçı idâre eder demektir. Kayıkçıların dur­

duğu yerde üç basamak olup kürekçilerin şim­

diki pazar kayıklarında olduğu gibi ayak üzeri

Sultan Abdülmecide ait onüç çifte köşklü saltanat kayığının baş kısmı...

The bow of an Imperial Barge of Sultan Ab- dulm ejid w ith thirteen pairs of oars and pavilion.

Sultan Abdülaziz'in kayıkları (sağda) ve Sultan Dördüncü Mehmed'in kadırgası (solda).

Barges of Sultan Abdülaziz (rig h t) and a galley of Sultan Mehmed IV (le ft)

---

*----/ I

A t t i

!>

w L t ' j )

m

m

1 f

cm

2

[-1 ■ T— ' V '

L 0

E □ 2

' 3 t y

r

fj

(3)

Sultan Reşat'ın köşklü kayığı.

Barge of Sultan Reshat w ith pavilion.

Sultan Abdülaziz'in onüç çifte köşklü kayıkları.

Barges of Sultan Abdulaziz w ith thirteen pairs of oars and pavilion.

(4)

kalkıp oturarak kürek çekdikleri anlaşılır. Pâ­

dişâhın oturduğu köşke gelince, hâlâ üzerinde

mevcud olan bâzı eserlere göre firûze ve necef

ve emsâli kıymetli taşlarla müzeyyen olduğu

anlaşılır.

Kayığın

zemini beyaz olup üzerine

yaldız ile envâi resimler işlenmiş, ıskarmozla­

rın aralarına mücessem birer arslan sureti kon-

muşdur. Başda dahi yarı balık yarı canavar ol­

mak üzere bir acâyib hayvan şekli mevcuddur.

Sureti inşâiyesi gaayetle musannâ olduğundan,

resmini yapan transız ressam, şimdiki gemi

mühendislerinin bile ancak bu kadar yapabile­

ceklerini söylemişdir..»

M uh teşe m gem i, bu yazının intişâ rın da n sonra da yarım asırdan fazla aynı kayıkhânede, aynı yüz üstü durum da kaldı. S altanatın son y ılla ­ rında Kasım paşada bir deniz m üzesi k u ru lu r­

ken saray kayıkhânesinden Kasım paşadaki

Tersâne Kayıkhânesine, bir röm orkörü n a rk a ­

sına bağlanarak yü zdü rü p g ö tü rü lm ü ş d ü , üç-

yüz yaşındaki gem i bir d am la cık su a lm a m ıştı. Uzunca bir m ü d d e t de orada kalm ış, Deniz M ü ­ zesi B e şiktaş'a nakledilince Kasım paşadan da B e şiktaş'a g etirilerek depodan bozma bir Ka- yıkhâneye ko n m u ştu .

Fakat işte a rtık bu güzel ve m uhteşem gem im iz ve diğerleri lâyık o ld u kla rı yeri b ulm u şlardır.

Abdülmecidin Kayıkları:

32 m etre boyunda 13 ç ifte kü re kli, köşklü ve kuşlu bir birinin tam eşi iki kayık.

Abdülazizin Kayıkları:

30,70 m etre boyunda 13 ç ifte kü re kli, köşklü ve kuşlu birbirinin tam eşi iki kayık.

Yedi Çifte Üç Kayık:

A b dü lm e cid ve A bdülaziz devirlerine âid biri 24,5; biri 23; biri de 20,10 m etre boyunda.

Sultan Reşadın Üç Sandalı:

Biri 18,34 m etre boyunda on çifte , biri 16,30 m etre boyunda on çifte , biri 15,30 m etre b o ­ yunda yedi çifte.

Veliahd Yusuf İzzeddin Efendinin Sandalı

14 m etre boyunda üç çifte.

Bir Saray Sandalı

12 m etre boyunda beş çifte

Ertuğrul Yatının Pâdişâh Filikası

12 m etre boyunda beş ç ifte

Said Halim Paşanın

Ü ç

Çifte Sandalı

Abdülhamidin Sandalı

İki ç ifte olan bu sandalla A b dü lha m id Y ıldız Sarayı havuzunda dolaşırdı.

Sultan Dördüncü M efım e d'in kadırgası. Galley of Sultan Mehmed IV.

Abdülhamidin Kik'i

Bir k iş ilik olan bu kiki, b irinci s ın ıf bir m aran ­

goz olan pâdişâhın kendi eliyle ya p tığ ı s ö y le ­

nir.

Kayıklar, Sandallar, Kikler ve Filikalar

15 parçadan fazla.

Kayık, sandal ve filikaların iki ve üç ç ifte k ü ­ reklilerinde bir ç ift küreği bir ham lacı; beş ve yedi çifte kü re klile rind e de tek küreği bir ham ­ lacı çekerdi; yani iki çifte de iki, üç çifte de üç, beş çifte de on, yedi çifte de on d ö rt ham lacı b u ­ lunurdu. M üzenin yeni galerisinde te ş h ir e d i­ len bir beş ç ifte kayığa on ham lacısının m an­ kenleri de ko n m u ş tu r; p ito re s k kıya fe tle ri v a r­

dır; son devrin h am lacılarıdır, başlarında fes,

sırtla rın da ko lla rın ın yeni bol beyaz bez g ö m ­ lekler, altında ağları gayet geniş beyaz bez d o n ­ lar v a rd ır ve ayakları ç ıp la k tır. 1826-dan önce de başlarında fes yerine B ostancı Baratası b u ­ lunurdu, S ilind irik, boru gibi kırm ızı b ir külah, baş üzerinde iki karış kadar y ü kse ld ikte n s o n ­ ra, b itim i arkaya doğru k ırılıp düşerdi, o k ıs m ı­ nın da boyu bir karış kadardı.

29

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ama Günefl enerjisiyle çal›flan oto- mobillerin yavafllamak için normal otomobillere göre daha az güce ihtiyac› oldu¤u için frenler daha küçük. Bunlardan baflka bisiklet

İncelenen canlıların sığ sularda yaşayan kabuklu deniz canlılarıyla karşılaştırıldıklarında hem daha uzun ömürlü hem de daha büyük olmaları dikkat çekiyor..

Bilateral vokal kord fiksasyonu olan 57 yaşındaki kadın hastada ise akut üst solunum yolu (ÜSY) obstrüksiyonu gelişmesi nedeniyle acil olarak trakeostomi açıldı..

İnsülin direnci PKOS tanısı konulan kadınlarda anovülasyon ve hipe- randrojenemiyi şiddetlendirdiği için metformin gibi insülin duyarlılığını arttıran ilaçlar

1918yılındaYeni Gün gazetesini kuran ve mütareke döneminin kötü akımlarıyla sava­ şan Abaiıoğlu, bu kez de gazetesini kapat­ mak zorunda kalarak, İstanbul’dan

Tembelliğim yüklü mavnaların Sahile çekildim Umanda, Yorgunluğum başladığı zamanda Sen ol en uçucusu akşamların. Her sabah odamızı ferahlat, Rüzgâr gibi

Çalışkan ve Şenyurt, (2015), “Smarandache Curves in Terms of Sabban Frame of Fixed Pole Curves” isimli çalışmada, Birim Darboux vektörünün küre yüzeyinde

Burası, Bizans döneminde manastır ve kiliseleriyle uhrevî ve ıssız iken Osmanlılar döneminde, 400 yıl boyunca görkemli saray yaşamına tanık olmuştur..