• Sonuç bulunamadı

Namık Kemal'e dair yeni vesikalar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Namık Kemal'e dair yeni vesikalar"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

a m ı .

Y E N İ V E S İ K A L A R

* Namık Kemalgil Afyona 1845 martında gelmişler ve ikibuçuk yıl

kalmışlar 1817 eylûlunda ayrılmışlardır. »

Edip İli Bakı

Doğumunun yüzüncü yılı münasebetile hazırladığımız ve dergimi - zin 86 inci sayısında neşrettiğimiz bir tedkık yazımızda büyük vatan­ perver Namık Kemal’in çocukluğunda Afyonda bulnnduğuna, annesi Fatm Zehra Hanımın Afyonda medfun olduğuna ve Kemali iki yaşında değil; sekiz, dokuz yaşında öksüz bıraktığına dair yazı yazmıştık.

Bu yazımızda, 1841 yılının sonlarına doğru annesini Afyonda kay­ beden Namık Kemal in ve büyük baba , Muhassil Abdülâtif Beyin Afyonda kaç sene kaldığını, şeriye sicilleri üzerinde yaptığımız tetki- kat niticesini arzedeceğiz.

Şeriye sicillerimiz, memleket tarihi bakımından önemli bir hizmet etmetedir. Eski kadılar, vilâyet ve şehirlerde, adeta devletin temsili sıfatını haiz bir salâhiyet taşmışlar ve bulundukları yerlerde, İktisadî, malî askeri, siyasî İçtimaî sıhhî birçok işlere bilfiil alâkadar olmuşlar, bn işlerin münim bir kısmını ya kendileri yapmışlar veya yapılmasını temin etmişlerdir Bu cihetten şeriye sicilleri mahallin tarihine yarıya- cak bir çok vesikalarla doludur.

Abdüllâtif Beyin Afyonda bulunduğu devirdeki kadı; şair Vesafın oğlu Said Efendi namında parayı çok seven b r zattır. Afyonda kal - dığı müddet içinde, ölenlerin terekesini yazmala ve hissesine düşen kassamlık ücretini almakla gün geçirmiş olduğundan Abdüllâtifin hususî hayatına ve hizmetine, ahlâkî temayüllerine aid maalesef, esaslı bir ves ka bulunmamakla b e r a b c , mumaılîyhin Afyonda iki buçuk yıl kaldığım 1262, 1263, 1264 Hicrî yıllarını ihtiva eden sicillerin tetkiki neticesinde anlamış bulunıyoruz.

H. 1262 yılının muharreminde “ Vüzerayı izamdan şehlâ İbrahim Paşa „ ya aid bir ilâmda şahid sıfatile kaymakam vekili Bakizade Atufetlû Elhaç Osman Ağadan ve bir ay sonra da Afyonda kayma - kam veya muhassil olarak şu vesikayla “ Devlet Aliyeye damet

(2)

-mayeitil rabbniyede rütbei salise ricalinden olup livai karahisarsah'ıî» kaymakamı bulunan Atufetlû Ahmed Yahya Beyefendi Hazretlerinin mahdumu necabetmevsumlarmdan olup irtihali dâri baka eden Meh - med Ali Beliğ Bey ... „ Ahmed Yahya Bey namında bir zatin bulun - duğu ve oğlunun vefatı üzerine Afyondan ayrıldığını ve 75 inci sicil defterinde 7 rebıülevve! 1262 Hicrî yılında, Asakiri Zaptiye nefera - tından, Afyonda ölen Özbekoğlu Yusuf Çavuşun terekesi hakkındaki şu vesika ( ... Terekei müteveffayı mezbûrun selâsei erba ına canibi beytüimal için bilemane vaziyedde mütehakıkk olana hâlâ Karahisar sahib muhassılı ve beytüimal emini hacegânı Divanı hümayundan Atufetlû Abdüllâtif Efendi H azretleri...) ile de Abdüllâtifin rebiülev- vel 1262 H. yani mart 1845 yılında Afyona geldiği tesbit edilmektedir.

İlk zamanlarda, ve ilk ilâmlarda şu ifadelere rast geliyoruz:

( ... Bu makule arazii emiriye hususlarına min kıbelissultan me - mur buyrulan hâlâ livai Karahisarısahib muhassılı ecillei hacegânı Divanı hümayundan Atufetlû Lâtif Efendi Hazretleri hazır oldukları halde ... )

( ... Hâlâ Livai merkum muhassılı ecillei hacegânı Divanı hüma - yondan Atufetlû Lâtif Raif Efendi Hazretleri ... )

Bu kayıtlarda mumaileyhin -hacegâ- m Divanı hümayundan olduğu tasrih edilmekdedir ki, bu suretle, âlim ve münevver bir zat olduğu ayrıca tevsik edilmiş oluyor.

1263 H. 1864 yılma aid şu vesikayı, Büyük Reşid Paşanın âsârı dehâsından olan “ Tanzimatı Hayriye „ nin ilânından a ltı, yedi sene sonra, Anadoluda anlamş akisleri bakımından önemli olduğu, ve k ıs­ men de muhassıllık vazife ve memuriyetini telhisen bildird'ği için neş­ rediyoruz :

“ Hüdavendigâr eyaleti dahilinde vaki Karahisarısahip mukas­ sili ve bermucibi usuli cedide ve nizamati müessese canibi beytül- mali mü dimine aid ve raci, olan emval ve emlâk vukuunda bilemane zapt ve marifeti şer’ile semeni misillerde âhere beyi ve semenlerin badelahz mümza defterile maan maliyei hazinei celilei seniyyeye irsal ve teslime minkıbelissultan memur olup kıbeli şer’den dahi mezun olan rütbei salise ricali düvelden Devletlû Abdüllâtif Efendi Hazretleri tarafından .. „ .

(3)

Abdüllâtif Beyin Afyona gelişinden tara iki sene sonra vekil­ harcı Galatalı Yorginin vefatını bildiren şu vesika ( anasıl Der- aliyeye muzaf G alata mütemekk inlerinden Rum milletinden olup hâlâ livai Karahisarısahib mukassili rütbei salise ashabından Rifatlû Abdüllâtif Efendi Hazretlerinin vekilharcı hizmetinde iken bundan akden hâlik olan Yorgi nam zimrainin zahirde varisi marufesi olma­ yıp bilcümle terekesi canibi b ytülmale aid ve raci olmakla... „ dan Abdüllatifin gayeı doğru, merd ve cömerd bir zat olduğunu ve hayatının son zamanlarında , Istanbulda bore içinde öldüğünün se­ bebini daha iyi öğrenmiş olıyoruz . Çünkü, sicildeki kayda nazaran, Yorginin maaşı 100 kuruş ve iki senelik maaşının tuiarı olan ve efendisinin yedi ı mantinde bulunan 24 lira ile satılan eşyamn - ki bu eşyalârın belki , hepsi de efendisinin ihsanı idi- bedeli mecmuu 60 altını aynen hâzineye yaptırmıştır .

1847 senesine tesadüf eden ramazan bayramının ilk gününde ölen Fatma Zehra Hanımın vefatına dair sitillerde bir kayıl yok. Fakat evvelce bulduğumuz vakıf kitap, ve mezar tabının tarihini teyit eden, ve Lâtif Beyin, kızının ölümünden pek az sonra, yani bir ay zarfında Afyondan ayrıldığını bildiren şu vesika ile Namık K e ­ mal ailesinin Afyonda iki buçu sene kaldığını k at’î surette öğrenmiş bulunuyoruz: ( Anasıl Ueraliyede vâki, Eğrikapı ahalisinden olup hâlâ livai Karahisarısahib muhassılı rütbei salise es^abmdan Rifaılû Ali Rıza Efendi Hazretlerinin hizmetinde müstahdem olan aşçıbaşı Tahir Ağa bu defa ... ) Istanbula bazı eşya gönderilmesi hakkında- ki bu vesika 25 zilkâde 1264 H. tarihini taşıyor. Ve Afyonda mu- hassıslık değişiyor .

Vakıf kitabda “ Vakfı Fatımetüzzehra binti Abdüllâtif muhassılı Kütahya ... „ denildiğine göre, Lâtif Beyin, kederli babanın kızının ölümünden sonra vazifesi Kütahyâya nakledilmiştir. Kütahya şeriye sicilleri tedkik edilemediğinden , Kütahysda ne kadar kaldığı öğrenilememiştir. Istanbula nereden ve hangi muhassılıktan avdet ettiği malûm değildir. Bunu zaman aydınlatacaktır .

Biz bu yazımızla f.üyük Kemalimizin küçüklüğü! ün iki buçuk yılını Afyonda gedirdiğini ve Kemal ailesinin Afyona mart 1845 te gelip Pat­ ıma Zehra Hanımın vefatını müteakip eylül 1847 de Afyondan ayrıldığım şeriye sicillerinde mevcut vesikalara göre tesbit etmiş bulnnuyoruz .

(4)

-Afyon Türküsü

G ü z e l i m D a ğ ı ’n d a n d o ğ a r k e n g ü n e ş

K a t m e k a t m e r a ç a r g ' / j A f y o n u n

K e r p i ç b a c a l a r d a n t ü t e r bi r a t e ş ,

O z a m a n k o n u ş u r dili A f y o n ’un.

* *

T a ş p ı n a r ’d a k ı z l a r g e l i r e ğ l e n i r ,

İ n e r d a l l a r ı n a k u ş l a r s ö y l e ş i r ,

T a ş l a r d a ç ı r p ı n ı r s u l a r , a ğ la ş ı r ,

D ö ğ e r g ö ğ ü s ü s e h e r yeli A f y o n ’un.

# * *

B a h a r o l u r A k a r Ç a y ı ya y ılır,

A ğ a ç l a r k a n m a d a n s u y a iğilir,

K a l e n i n a r d ı n d a n s e s l e r d u y u lu r,

D ü ş m a n a yo! v e r m e z beli A f y o n ’un

* *

O v a s ı n d a k a b a r ı n c a y e l e l e r ,

Y a z m a s ı n ı b a y r a k y a p t ı H a l a ’lar ...

D o s , d ü ş m a n h e r z a m a n b u n u b i l e l e r :

H i ç te t e k i n d e ğ i l eli A f y o n ’un.

* * *

G ö z g ö z s u la rı v a r d o ğ u p b a t ı y o r ,

T o p r a ğ ı n d a b u n c a a s l a n y a t ı y o r ,

K o ç y i ğ i t l e r e l d e s i l â h t u t u y o r ,

Z a f e r e ç ı k ı y o r yo lu A f y o n ’un.

Osman Attilâ -

8

-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

309-320; Ahmet Karataş, Türk-İslâm Edebiyatında Manzum Menâsik-i Haclar ve Nâlî Mehmed Efendi'ye Atfedilen Menâsik-i Hac (Edisyon Kritik) yüksek lisans tezi, 2003,

Parçalanmış ailelerde aile bütünlüğünün olmaması, aile içi sorunlar ve ekonomik yetersizlik gibi nedenlerden dolayı bu ailelerden gelen çocukların

Yerden kendi motorlar› yard›m›yla havalan›p uzaya gidebilen ve görevi bitti¤inde ayn› flekilde dönüfl yapabilen uzay araçlar› ya- p›m› için X-33 projesi ortaya

“Ayasofya Hamamı, büyük şehri tezyin eden İstanbul’umuzun üzerinde milli imar damga­ larımızdan biri olan eşsiz kıymette bir yapı­ dır ki yalnız hamam olarak

Yalnız şu var ki yazacağım teceddiid edebiyatları, edebiyat teceddütleri ta­ rihinde, okumadığım ve okumak muta­ dım olmıyan eserleri tenkid ve tahlil

Namıq Kemal, Subhi paşanın ölümü dolayısiyle kardeşi Abdul-Halim beye yazdığı mektubda, Ayşe hanımın ifadesini teyid etmekte ve "Subhi paşa merhum,

bir müddet sonra Puşuctıoğ luna yine para lâzım olmuş, bi­ rinci yalanın ikinci fasiint hazır lıvafak Mestan efendiye gitmiş., efendi külhani kahvecinin

Edebiyatta adını ilkin radyo skeçleri, sonra da (Evcilik Oyunu) adlı ilk piyesi ile duyuran Adalet Ağaoğlu’nun anlatım gücünü neyi bırakıp neyi, hangi