• Sonuç bulunamadı

Bin yaşındaki tarihi çınar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bin yaşındaki tarihi çınar"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TT- 5o33o5

Belediye Bahçeler Müdürlüğü, her sene yapılmakta olan Lâle Hartasından sonra bu yıl da 6-13 Ekim tarihleri arasında bir Yıldız Haftası tertiplemiştir. Hafta süresinde Yıldız Parkı’nı ziyaret edenlere, üç dönümlük sahada ekilen 77 renk ve 2000 kök yıldız çiçeği gösterilmiş ve

çiçek hakkında gerekli bilgiler verilmiştir

Bin yaşındaki tarihi çınar

i Nebat atçıların bir türlü çözemedikleri sır — Gölgesinde bir tabur ] I asker’iıı rahatça istirahat edebileceği bin senelik tarihî çınar

Nebatatcıların bir türlü kâbına vara­ madıkları bir mes’ele var. Bu konuda bir çok nazariyeler ileri sürülmüş, fa­ kat hiç bir bilgin katiyetle mes’eleyi i- zah edememiştir. Mes’ele şu: Tanrı ne­ den insanların ömrünü azamî 150 yıl ile sınırlaştırmıştır da, hayvanların ve me­ selâ filin ikiyüzden, kaplumbağanın üç yüz yıldan fazla yaşamasına imkân ver­ miştir. Hele nebatlardan iki bin yıldan fazla yaşayanlarıda hâla mevcuttur. Ne­ batlar, insan ve hayvanlardan daha çok iklim tesirlerine mâruz oldukları halde hayatları neden bu kadar uzun sürmek­ tedir? Bu tabiî hayat çenberinin nebat­ lar lehine yıllar ve yıllarca dönegelme- sinin hikmeti ne olabilir?

Her canlı mahlukun hayat şartlarının ilki beslenme ile teneffüs olduğu ve bu ilk şartlar bütün canlılarda ayni mahi­ yette ve fakat değişik şekillerde organ­ lar v.asıtasiyle yapılmakta olmasından başka arada bir fark bulunmamakta ol- masıda düşünceleri sarsmaktadır. İnsan ve hayvanlar toprak üstünde yetişen

Yazan : Lûtfi A rif KEN1İER

mahsullerle beslenirler. Ayni havayıda teneffüs ederler. Nebatlara gelince top­ rak altı ve içindeki maddelerleki; bun­ lar bir takım tuzlardan ibarettir ve ayni tuzlar toprak masullerinin terkibini teş­ kil etmekte olduğuna göre; neden in­ sanların ömürleri kısa kalıyor? Bütün bu sorular bugün için halli zor birer sır olmaktadır. Bir Fransız ilim dergisi bu konuya parmak basarak Fransada yaşa ­ makta bulunan yüzlerce tabiat anıtları­ nın listesini yayınlamaktadır.

Bu listelere göre Fransada yaşamakta olan ağaçların en yaşlıları arasında: Me­ şe, Kestane, Çınar, Akçeağaç, Huş bu­ lunmaktadır. Bunların yaşları 400 yıl olarak tespit olunmuştur. Fransızlar bu ağaçlara «Fransanın Tanrıları» adını vermişlerdirki; bu, yaşlı ağaçların kut­ siyetine bir inanışın ifâdesidir.

Memleketimize gelince: Bizde tabiat anıtları o kadar çokturki, bunları hâlâ bir türlü tespit edebilmiş değiliz. Bizde en yaşlı ceviz ağaçları, meşeler, gürgen­ ler, ıhlamurlar, çam cinsleri, Kestaneler

hep kesilir. Tomruk yapılır. Yalnız Çınarlar, Zeytinler, çitlenbik ve incirlere do­ kunulmaz. Bu itibarla mem­ leketimizde ancak bu cins ağaçlar tabiat anıtlarını teş­ kil edebileceklerdir. Bu cinslerden olan anıtlık a- ğaçları İstanbul, Bursa, A f­ yon, Balıkesir, Muğla, K o­ caeli, Bolu illerinde fazla- siyle bulmak mümkündür. Sahil bölgeli yerlerde a- nıtlık ağaç kalmamış gibi­ dir. Nadiren mezarlıklarda

(yatır ağacı) olarak 100-200 yıllık bir meşe veya çitlen­ bik yahut Karaağaca te­ sadüf olunabilir.

En fazla tabiat anıtları hiç şüphesiz ki İstanbul ili sınırları içinde yaşamak­

tadır. Bunların arasında Çınarlar baş çeker. Yalnız Belediyemizin hudutları i- çinde elliden fazla çınar var. Çam, Meşe, Karaağaç, Diş­ budak, Çitlenbik azdır. Fa­ kat hepsi yüzer yılını dol­ durmuş ve fakat hâlâ zin­ deliğini, gürbüzlüğünü mu ­ hafaza eylemiş olanlarda kayda değer. Yabancı bir sefarethanenin bahçesinde yüz yirmilik bir Aylantus ağacı, Yeni Köy Korusunda asırlık meşeler bulunmak­ tadır. İlimizin en yaşlı vr en muhteşem ağacı hemen hemen Bin yaşını dol­ durmuş olan bir Çınar ağacıdırki bu ağacın beş kolla ayrılmış olan dallarının gölgesi altında bir tabur asker barına­ bilir. Bu ulu ağaç 15 metre yükseklikte, sağlam bünyeli 15-30 metre uzunlu­ ğundadır.

Topraktan yarım metre irtifâ nokta­ sının çevresi altı buçuk metredir. Bu kadar kaim çevreli Çın,ara ancak mem­ leketimizde ve bir rekor teşkil edecek durumda tesadüf edilmiş bulunuyor. Bu ulu Çınar Çatalca ilçesinin Çakılköyü içinde gelmiş ve geçmiş yüz yılların bü­ tün hadiselerinin biricik şâhididir.

Belediye Başkamnın

bir teşekkürü

Memleketimizin tanınmış tarım ve çi­ çekçilik mütehassıslarından muharrir ve Belediye Yıldız Parkı Teknik Elemanı Lütfü Arif Kenber’e, son eseri münase- betile, Belediye Başkanı prof. Kâmuran Görgün aşağıdaki tebrik ve teşekkür ya­ zısını göndermiştir :

Sayın Lütfi A rif Kenber

«Göndermek lütfunda bulunduğunuz Çiçeklerin Ansiklopedisi adındaki kıy­ metli eseri aldım. Bu nazik hatırlayı­ şınız beni çok mütehassis etti. Bilhassa teşekkür eder, bu faydalı çalışmaları­ nızda başarılar dileğiyle saygılarım, su­ narım.»

9

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

4 Oncocytes are caused by the metaplasia of the ductal epithelium of the seromucinous gland in response to chronic irritation and cigarette is the most common Rare Pathology of

Bu bağlamda sağlık bakım uygulamalarında bilgisayar kullanımının artması amacıyla eğitim-öğretim sürecinden itibaren başlamak üzere hemşire öğrencilerin

Çelikten ve ark (7), tüberküloz plörezili olgularda yaptıkları çalışmada, plevral sıvıda yüksek oranda lenfosit hakimiyeti saptamışlar (% 94.1 oranında lenfositoz),

%1 Er +3 iyonu katkılı %75 mol TeO2 + %25 mol CdCl2 bileşenli cam numunesinin oda sıcaklığındaki Urbach Yasasına göre Eşik enerjisinin hesaplanması.. %70 mol TeO2 + %30 mol

Geleneksel ve organik yöntemlerle yetiştiriciliği yapılan çay bitkisinin, farklı sürgün dönemlerinde hasat edilen yaş çay ve işleme ürünlerinin (siyah çay ve çay

Çalışmayı gerçekleştirenlere göre, yazıbirim-renk duyum ikiliği olanların görme korteksindeki nöronlar daha kolay uyarılabilir olacağı için “normal” kişilerden

Hattâ daha feriye vararak diyeceğim ki nice za­ mandır biz Boğaziçinden eski tarihin izsiz, esersiz, hayatsız kalmış bir şehri ve bir bölgesiy­ miş gibi

Cami, türbe, yalı, saray gibi mimari eserlerde binanın genellikle iç duvarlarını, kubbe ve tavanlarını, ahşap, sıva, taş, deri ve bez gibi elemanlar üzerine tutkallı