Fıkra:
Dâvanın
Hülâsası
İstanbul Şehir Tiyatrosu sa n a tk â rla rı arasında cidden değerli olanları mevcut bu lunduğu gibi büyük b ir is ti d a t haber verenleri de v a r dır. Bu, m uhakkak.
F a k a t tiy atro n u n başından Muhsin çekileli disiplin kal madığı, (sen, ben) kavgası nın hiç azalm adığı ve sa n a t k ârla rın gazete idarehanele riyle nüfuzlu zat m akam ları arasında mekik dokum akla meşgul olup rol ezberlemeğe bile v ak itleri kalm adığı da m uhakkak.
A ktörlerin b ir kısm ının m emleket şa rtla rın a göre hayli yüksek aylık alm aları na rağm en sahnede nadiren göründükleri, ötekilerin de film çevirmek ve frenk film lerinin d u blajlarını yapm ak gibi işlerle m eşgul olurken sahneye çıkm ağı âdeta bir an g ary e sayıp zaten nisbet- siz derecede uzun olan yaz ta tilin i iple çektikleri, keza muhakkak.
T iyatronun repertuvarını tanzim etm ekle vazifelendi rilen edebî heyetin hâkim bir durum a geçememiş bu - lunduğu ise, ilk tem silinde tü rlü tenkidleı-e uğram ış bir piyesin bu defa yeniden oy nanm asına aciz b ir şahit k a lışıyla m uhakkak.
B ütün bu (m uhakkaklara) rağm en, Vali ve Belediye Başkanım ız o rtadaki ara p saçını A tin a seyahati dönü şünde ele alacağını, herkesi konuşturup dinledikten son - ra işe bir nizam vereceğini söylemiş ve, niçin gizliyelim, bu sözleriyle bizi hayrete dü şürm üştür. Z ira, tiy a tro y a karşı büyük bir alâka besle- miyenler dahi şimdi sıraladı ğımız bu şeyleri yıllardan be ri ve her gün duydukları, işittik leri halde, Şehir T iyat rosuna h er sene yüz binlerce lira veren bir m akam ı hayli uzun bir zam andır işgal e t m ekte bulunan sayın F a h re t tin Kerim Gökay nasıl olur da bu işin henüz acem isidir? Ve yeni görüşm elerle neler öğreneceğini um m aktadır? Şehir T iyatrosunun kıdemli ve kıdemsiz san atk ârları, mü dürü ve sairesi kendi görüş ve fikirlerini, istek ve iddia
larını şimdiye k adar bol bol « konuşup anlatm ış, sesleri kı-
sılıncaya kadar konuşup an latm ış... kulaklarım ızı tık a - yınca da duym akta olduğu muz fery at ve fig an larla an latm ış değiller m idir?
H ayır, dâva yeni top lan tı lara ve n u tu k lara lüzum bı- rakm ıyacak şekilde aydınlık ve açıktır. Mesele, sa n a tk â r ların hepsini se rt bir disiplin altında çalıştırm ak, edebî he yeti kuvvetlendirip bir de kuvvetli rejisö r getirm ek meselesidir. K aldı ki, Beledi ye Başkanlığının b ütün bun ları k a ra r altın a alm ası da büyük bir adım teşkil e t - mez. Aynı zam anda bazı sa n a tk ârların gazete sütunla - rm dan fırlıy arak veya pek büyük kapılardan sokularak kararlaşm ış işleri b altala - m alarına k arşı yüksek m a - kam ların m üsam aha göster memeleri, yeni m üdahale - lere kalkm am aları ş a rttır.
B unlar olm ayacaksa en muvafık yol ve çare, beledi yenin yardım ını kesip sa - natkârlarım ızı sadece hal - km rağbet ve teveccühiyle hayatlarını kazanm ağa şev ket m ektir.
Zira, gürültüler hakikaten fazla ve verim cidden az.
N ahid S ırrı ÖR1K
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi