• Sonuç bulunamadı

Trabzon ve çevre illerde sentetik kannabinoid kullanan olguların değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Trabzon ve çevre illerde sentetik kannabinoid kullanan olguların değerlendirilmesi"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Trabzon ve çevre illerde sentetik kannabinoid kullanan

olguların değerlendirilmesi

The evaluation of cases using synthetic cannabinoid in

Trabzon and the surrounding provinces

FORENSIC TOXICOLOGY ORIGINAL ARTICLE

TRABZON VE ÇEVRE ILLERDE SENTETIK KANNABINOID KULLANAN OLGULARIN DEĞERLENDIRILMESI THE EVALUATION

OF CASES USING SYNTHETIC CANNABINOID IN TRABZON AND THE SURROUNDING PROVINCES MEDIAL KLAVIKULAR EPIFIZIN

RÖLATIF ALANI YAŞ TAHMININDE KULLANILABILIR MI? CAN

RELATIVE AREA OF MEDIAL CLAVICULAR EPIPHYSIS BE USED FOR AGE ESTIMATION? SAĞLIK PERSONELININ ISTISMAR, IHMAL VE

AILE IÇI ŞIDDETLE KARŞILAŞMA DURUM VE TUTUMLARI ABUSE,

NEGLECT AND DOMESTIC VIOLENCE WITH ENCOUNTER STATUS AND ATTITUDES OF HEALTH STAFF ÇOCUK CINSEL ISTISMARININ TANILAMA

ADLI VE SOSYAL SÜRECINDE PEDIATRI HEMŞIRELERI PEDIATRIC

NURSES IN THE JUDICIAL AND SOCIAL PROCESSES OF DIAGNOSIS OF CHILD SEXUAL ABUSE YENIDOĞAN YOKSUNLUK SENDROMU VE CEZAI

31 2/2017

JOURNAL OF FORENSIC MEDICINE

JOURNAL OF FORENSIC MEDICINE

ÖZET

AMAÇ: Sentetik kannabinoidler (SK) kannabinoid reseptörleri üzerinde agonistik etki gösteren ve kannabisin aktif metaboliti olan Δ9-tetrahidrokannabinole (Δ9-THC) benzer etkileri olan psi-koaktif maddelerdir. Son yıllarda özellikle internet üzerinden sa-tışların yoğunlaşması bu maddelere ulaşımı kolaylaştırmış olup, ciddi bir tehlike haline gelmesine neden olmuştur.

YÖNTEM: Adli Tıp Kurumu Trabzon Grup Başkanlığı Kimya İh-tisas Dairesi Toksikoloji Şubesine 1 Ocak 2013 ve 31 Aralık 2014 yıllarında uyuşturucu kullanımı şüphesiyle yakalanan olgulardan alınan kan ve idrar numunelerinin Sıvı Kromatografi Kütle/Kütle Spektrometri (LC–MS/MS) cihazı ile analiz sonrasında elde edilen sonuçlar ve olguların sosyodemografik özellikleri retrospektif ola-rak değerlendirildi.

BULGULAR: SK kullandığı tespit edilen 291 olgunun 280’i (%96,2) erkek, 11’i (%3.8) kadındı. Erkeklerin yaş ortalaması 26.1±9.5, kadınların yaş ortalaması 22.1±6.9’du. Olguların 78’inde (%26.8) sadece JWH-018 ve JWH-073’ün metabolitleri tespit edi-lirken, 213’ünde SK ile birlikte diğer maddelerde (esrar, ekstazi, eroin, kokain, benzodiazepin, antidepresan, antipsikotik) tespit edildi.

SONUÇ: SK kullanımının erkekler arasında yaygın olduğunu ve kullanıcıların büyük çoğunluğunun adölesanlar ve genç erişkin olup, eğitim düzeylerinin düşük olduğu söylenebilir. SK kullanımı-nın en az esrar kadar yaygın olduğu görülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Sentetik kannabinoid, kannabis, psikoaktif,

adli toksikoloji.

ABSTRACT

OBJECTIVE: Synthetic cannabinoids (SC) are psychoactive substances with effects similar to Δ9-tetrahydrocannabinol (Δ9-THC), which is an active metabolite of cannabis and which shows an agonistic effect on cannabinoid receptors. In recent years, as access to these substances has become easier with widespread sales over the Internet, it has now become a danger.

METHODS: A retrospective evaluation was made of the socio-demographic characteristics of the cases and the results of blood and urine samples analyzed with a Liquid chromatography-tan-dem mass spectrometry (LC-MS/MS) device from cases suspected of drug use between 1 January 2013 and 31 December 2014, in the Toxicology Branch of the Chemistry Department of Trabzon Branch of The Council of Forensic Medicine.

RESULTS: Of 291 cases determined with SC use, 280 (96.2%) were male and 11 (3.8%) were female. The mean age was 26.1±9.5 years in the males and 22.1±6.9 years in the females. While only JWH-018 and JWH-073 metabolites were determined in 78 (26.8%) cases, SC was determined together with other substances (mari-juana, ecstasy, heroin, cocaine benzodiazepine, anti-depressants, anti-psychotics) in 213 cases.in 213 cases.

CONCLUSION: SC use is widespread among males and the vast majority of users are adolescents and young adults with a low level of education.The use of SC was seen to be as widespread as that of cannabis.

Keywords: Synthetic cannabinoid, cannabis, psychoactive,

foren-sic toxicology.

Hülya Karadeniz1, Hamide Elvan Bayrak2, Özgür Tuna2, Coşkun Şahin2,

Fatih Çakıroğlu2, Anıl Ece Arslan2

Accepted: 18.10.2017

Corresponding author: Hülya Karadeniz

Institute of Forensic Medicine, Karadeniz Technical University, School of Law Building, 2nd floor, 61080, Trabzon, Turkiye email: hulya-karadeniz@hotmail.com

(2)

GIRIŞ

Doğal kannabis (Δ9-THC, tetrahidrokannabinol) hint keneviri bitkisinden (Cannabis Sativa) elde edilir (1). Kannabisin tedavi edici etkileri çok es-kiden beri bilinmektedir. Tarihte ilk olarak Çin İmparatoru Shen- Nung’un (M.Ö. 2737), kanna-binisin sıtma ve romatizmaya karşı etkili oluşun-dan bahsettiği bildirilmiştir (2). Günümüzde kan-ser hastalarında antiemezis, multipl sklerozda spazmolitik, AIDS’de iştah açıcı, romatoid artritte antiinflamatuar, Crohn hastalığında antidiyare-ik amaçla kullanılmaktadır (1). Kannabinoidler, kannabinoid CB1 ve CB2 reseptörleri üzerinden vücutta geniş bir yelpazede etki eder. Doğal kan-nabinoidler, endojen kannabinoidler ve sentetik kannabinoidler (SK) olarak üç grupta sınıflandı-rılır; Doğal kannabinoid için en iyi bilinen örnek olan delta 9- tetrahidrokannabinol (Δ9-THC), es-rarın ana aktif bileşenidir (3). Endojen kannabi-noidler, 2-araşidonilgliserol ve anandamidi içerir. SK ise THC etkilerini taklit etmek için laboratu-varlarda (bilimsel ya da gizli) oluşturulan mole-küllerden oluşur (4,5).

Bilinen ve yasalar tarafından kontrol altına alın-mış olan narkotik ve psikoaktif maddelerin dışın-da, bu maddelere benzer etkiler gösteren ancak herhangi bir yasal kısıtlılığı olmayan yeni psikoak-tif maddelerin görülme sıklığı tüm dünyada oldu-ğu gibi Türkiye’de de giderek artmaktadır. Yasal bir kısıtlılığının olmaması ve kolay temin edile-bilmesi bu maddelerin piyasaya arzını giderek artırmaktadır. Ayrıca bu maddeleri kullanmanın cezai bir yaptırımı olmaması hızlı bir talebin oluş-masını kaçınılmaz kılmaktadır. SK bu yeni psiko-aktif maddeler içerisinde önemli bir yere sahiptir (6). Bitkisel ürünlerde tespit edilen ilk SK, John W. Huffman tarafından sentetik kannabinoidle-rin terapötik etkisi araştırılırken sentezlenmiştir. JWH-018 kolay bir şekilde sentezlendiğinden ve yüksek farmakolojik etkiye sahip olduğundan bit-kisel ürünlerde tespit edilen ilk sentetik kannabi-noiddir. 1960’lı yıllarda Hebrew Üniversitesi’nden Raphael Mechoulam HU-210’i ve 1970’lerde

Pfi-zer CP-59,540, CP-47,497 ve onun alkil homolog-larını içeren siklohekzilfenol (CP) serilerini sen-tezlemiştir(7). SK içeren maddeler genel olarak, yurtdışında “Spice”, “K2”, Türkiye’de ise “Bonzai” ya da “Jamaika” olarak adlandırılmaktadır (1). SK genelde sigara şeklinde içilse de (pipo, sigara ya da nargile aracılığı ile), buharlaştırma, oral veya rektal kullanım da bildirilmiştir (8). Damar içine enjeksiyon veya burundan çekme gibi uygulama-lar rapor edilmemiştir (9).

Türkiye’de SK (JWH-018) ilk kez Mayıs 2010’da yakalanmıştır (10). Türkiye’de 2010 yılında Ba-kanlar Kurulu kararıyla; JWH-018, CP 47,497, JWH-073, HU-210, JWH-200, JWH-250, JWH-398, 081, 073 metil türevli, 015, JWH-122, JWH-203, JWH-210 ve JWH-019 “Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun” hü-kümlerine tabi tutulmuştur (11). 2012 yılında ise yasaklı sentetik kannabinoidlere AM-2201, JWH-20 ve JWH-302 eklenmiştir. JWH-2012 yılında olay sa-yısı bir önceki yıla göre yaklaşık 19 kat, şüpheli sayısında ise yaklaşık 57 kat artış gerçekleşmiştir (12). 2015 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla sen-tetik kannabinoid ve diğer psikoaktif maddelerin olası kimyasal yapıları açıkça belirtilerek “Uyuş-turucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun” hükümlerine tabi tutulmuştur (13). Son birkaç yılda bitkisel ürünlerdeki SK’ları tanımlamak ve miktarını belirlemek için büyük bir çaba sarf edil-miş ve metabolitler vücut sıvıları (idrar, serum ve tükürük) ile saç örneklerinde tespit edilmiştir. Kullanılan bu yöntemler; Sıvı Kromatografi Kütle/ Kütle Spektrometri (LC–MS/MS), Matris Yardımlı Lazer Desorpsiyon/İyonizasyon uçuş süresi küt-le Spektrometri (MALDI-TOF), Doğrudan Analizli Gerçek Zamanlı Kütle Spektrometri (DART-MS), Nükleer Manyetik Rezonans (NMR), Gaz Kroma-tografisi/Kütle Spektrometri (GC/MS) ve immüno analizlerdir (14).

Bu çalışmada Adli Tıp Kurumu Trabzon Grup Baş-kanlığına savcılıklar tarafından uyuşturucu kulla-nımı nedeniyle gönderilen olguların sosyodemog-rafik özellikleri, olgulardan alınan kan, idrar ve saç

(3)

numunelerinin LC–MS/MS ile analizleri sonrasında tespit edilen SK türleri ve bu maddelerin kullanım yaygınlığının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

MATERYAL VE METOD

Adli Tıp Kurumu Trabzon Grup Başkanlığına 01 Ocak 2013-31 Aralık 2014 tarihleri arasında sav-cılıklar tarafından uyuşturucu kullanımı nedeniyle gönderilen 2480 olgu retrospektif olarak taran-dı. 1561 (%62,9) olguda uyuşturucu tespit edildi. Uyuşturucu tespit edilen 1561 olgudan 291 (%18,6) olguda kan ve idrar örneklerinde SK tespit edil-di. Bu SK’lar JWH-018, JWH 073 ve AM-2201’in metabolitleridir (JWH 073 N-butanoic acid, JWH

073 N-(4-hydroxbutyl), JWH 018 N-pentanoic acid, JWH 018 N-(5- hydroxpentyl), AM2201 N-(4-hydroxpentyl), AM2201 6-hydroxyindole). Bu ça-lışmaya SK ile birlikte diğer uyutucu, uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri (esrar,ekstazi, eroin, kokain, benzodiazepin, antidepresan, antipsikotik) kulla-nan olgular da dahil edildi. Olgular yaş, cinsiyet, eğitim, meslek, medeni durum ve kullandıkları uyuşturucu türlerine göre değerlendirildi. Olgu-lardan alınan kan, idrar ve saç örneklerinin anali-zi LC-MS/MS ile yapıldı.

Bu çalışmada biyolojik örneklere katı faz ekstrak-siyon (SPE) yöntemi uygulandı. 1ml örnek üze-rine 1ml distile su ekledi ve titreşimli karıştırıcı ile karıştırıldı. Daha sonra 4000 rpm de 10 dakika santrifüjlendi. SPE kartuşunu şartlandırmak için sırasıyla 1 ml metanol, 1 ml su ilave edildi. Ha-zırlanmış olan örneğin tamamı kartuşa yüklendi. Örnek yüklenmesinden sonra kartuş 1 ml %5’lik metanol ile yıkandı ve 15 dk kurutuldu. Elüsyon işlemi için sırasıyla 0.5 ml metanol, 0.5 ml %2’lik amonyaklı metanol, 0,5 mL %2’lik asetik asitli me-tanol kullanıldı. Elüe edilmiş örneğin tamamı azot atmosferi altında 40 0C’de kurutuldu. Kurutulan ekstrakt 1ml metanol ile yeniden çözüldü ve viale alındı. AB-SCIEX 5500 QTRAP model LC-MS/MS cihazı ile analiz edildi. Restek Allure PFPP C-18 (50 mm x 2 mm x 5 µm) kolon kullanıldı. Kolon sıcaklığı 40 0C, enjeksiyon hacmi 10 µL, mobile faz A (10 mM amonyum format) ve mobile faz B (10 mM amonyum formatlı asetonitril) kullanıldı. Elde edilen verilerin istatistiksel değerlendirmesinde SPSS 13,0 programı kullanıldı.

BULGULAR

Sosyodemografik özellikler

SK kullandığı tespit edilen 291 olgunun %96,2’si (n=280) erkek, %3,8’i (n=11) kadındı. Erkeklerin yaş ortalaması 26,1±9,5, kadınların yaş ortala-ması 22,1±6,9’du. SK kullanan olguları yaş dağı-lımına bakıldığında erkeklerin %48,6’sı (n=136) 15-24, %37,9’u (n=106) 25-34, %7,1’i (n=20) 35-44, %4,3’ü (n=12) 45-54, %2;1’i (n=6) 55≥ yaş aralı-ğında yer almakta iken, kadınların %72;7’si (n=8’i) 15-24, %27;3’ü (n=3) 25-34 yaş aralığında yer al-makta idi (Şekil 1).

Tablo 1: Sosyodemografik özellikler

Değişen nicelik (n=291) % Yaş (Ortalama±SS) Kadın 22,1±6,9 Erkek 26,1±9,5 Cinsiyet Kadın 11 3,8 Erkek 280 96,2 Eğitim Durumu İlkokul 201 69,1 Lise 70 24,1 Üniversite 8 2,7 Okur-yazar 12 6,9 Medeni Durum Bekar 172 59,1 Evli 99 34,0

Dul (eşinden boşanmış) 20 6,9

Çalışma Durumu

Çalışmıyor 120 41,2

Düzensiz çalışıyor 111 38,1

(4)

Olgular eğitim durumlarına göre değerlendirildi-ğinde %69,1’i (n=201) ilköğretim, %24,1’i (n=70) lise, %2,7’si (n=8) üniversite mezunu ve %4,1’i (n=12) yalnız okuma-yazma bilmekteydi. Olgular medeni durumlarına göre değerlendirildiğinde %59,1’i (n=172) bekar, %34.0’ü (n=99) evli, %6.9’u (n=20) eşinden boşanmıştı. Olguların çalışma du-rumlarına bakıldığında %41,2’si (n=120) çalışmı-yor, %38,1’i (n=111) düzensiz çalışıçalışmı-yor, %20,6’sı (n=60) düzenli çalışıyordu (Tablo 1).

Laboratuvar sonuçları

Analiz sonuçlarına göre 291 olgunun %62,2’sin-de (n=181) sa%62,2’sin-dece idrar numunesin%62,2’sin-de, %37,8’inin (n=110) idrarın yanında kanda da JWH-018 ve JWH-073’ün metabolitleri tespit edildi, 2 olguda JWH-018, JWH-073’ün metabolitleri ve AM-2201 metabolitlerinede rastlandı. Olguların saç ör-neklerinde SK’lara rastlanmadı. Ayrıca olgula-rın %26,8’inde (n=78) sadece 018 ve JWH-073’ün metabolitleri tespit edilirken, %73,2’sinde (n=213) SK ile birlikte diğer uyutucu, uyuşturucu ve uyarıcı (esrar,ekstazi, eroin, kokain, benzodi-azepin, antidepresan, antipsikotik) maddelerde tespit edildi (Tablo 2).

SK kullanan 291 olgu yıllara göre değerlendiril-diğinde; 2013 yılında kullanım oranı %14,8 (n=48) iken, 2014 yılında bu oran %85,2 (n= 248) olarak tespit edildi (Şekil 2).

Adli Tıp Kurumu Trabzon Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesinde sentetik kannabinoid kullandığı tespit edilen 291 olgunun illere göre dağılımı (Ağrı, Artvin, Ardahan, Bayburt, Erzincan, Erzurum, Gi-resun, Gümüşhane, Kars, Ordu, Rize, Samsun, Trabzon) incelendiğinde ilk sırada Rize’nin (%33,7) yer aldığı, bunu Ordu (%21,3) ve Giresun (%18,9) takip ettiği görülmektedir (Tablo 3).

TARTIŞMA

Doksanlı yılların başlarında kötüye kullanılan madde çeşidinde az sayıda artış olurken, son yıllarda yasal kafa yapıcı maddeler (legal highs), tasarım maddeler (designer drugs), bitkisel kafa yapıcı maddeler (herbal highs), araştırma kimyasalları olarak da bilinen yeni psikoaktif

maddelerde büyük bir artış meydana gelmiştir (15,16). SK hızla gelişen yasal kafa yapıcı paza-rında önemli bir rol oynamaktadır. Yasal kafa yapıcı, genellikle serbest piyasada satılan ve kontrollü ilaçların etkilerini taklit etmek ama-cıyla düzenlenmemiş yeni psikoaktif maddeleri tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Kulla-nımı ile ilgili sınırlı verilerin olması, riskleri ve zararlarının büyük ölçüde bilinmemesi ciddi en-dişe kaynağıdır (17). SK’ların tüm dünyada daha çok gençler arasında tercih edildiği bilinmekte-dir. Bu durumun; SK’ların pazarlanma şeklinin daha çok gençlere yönelik oluşu (renkli amba-lajlar, internetten satış vb), gençlerin yeni mad-deler deneme eğilimi, deneyim eksiklikleri ve

Değişen Nicelik Toplam kullanıcıKullanıcı sayısı / %

Esrar 197/213 92,5 Ekstazi 114/213 53,5 Eroin 32/213 15,0 Benzodiazepin 25/213 11,7 Antidepresanlar 20/213 9,4 Antipsikotikler 5/213 2,3 Kokain 5/213 2,3

Tablo 2: SK ile kullanılan diğer uyutucu, uyuşturucu ve uyarıcı dağılımı

20 40 60 80 100 120 140 136 106 20 12 6 8 3 160 Erkek Kadın Kişi Sayısı Yaş Sayısı 15-24 25-34 35-44 45-54 ≥ 55

Şekil 1: Olguların yaş grupları ve cinsiyete göre dağılımı

(5)

riskli davranışa yatkınlıkları gibi etmenlerle iliş-kili olabileceği düşünülmektedir (18). SK’ların yaygınlaşan kullanımı ve ciddi yan etkiler de göz önünde bulundurulduğunda giderek büyüyen bir sağlık problem haline gelmektedir (19). Sente-tik kannabinoidlerin kullanımı dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de artış göstermektedir. Çalışmamızda olguların genel yaş ortalaması 26,1±9,4 olup, en fazla SK kullanım oranı %49,5 (n=144) olgu ile 15-24 ve %37,5 (n=109) olgu ile 25-34 yaş grubunda olduğu görülmektedir. Ça-lışmamızda SK kullanıcılarının büyük çoğunlu-ğunu erkekler (%96,2) oluşturmaktadır. Yapılan diğer çalışmalarda; Hu ve ark. kolej öğrencile-rinde yaptıkları çalışmada SK kullananların yaş ortalamasını 20,6±5,1 ve %53’ünün erkek olduğu saptamışlardır (20). Hoyte ve ark. yaptıkları ça-lışmada ise SK kullanıcılarının yaş ortalamasını 22,5±8,8 ve %74’ünün erkek olduğunu bildirmiş-lerdir (21). Vandrey ve ark. yaş ortalamasını 26 ve kullanıcıların %83’ünün erkek olduğunu, Barratt ve ark. yaş ortalamasını 27 ve %77’sinin erkek olduğunu tespit etmişlerdir (8,22). Ülkemizde SK’lar ile yapılan çalışmalarda ise; Küçük ve ark. Sakarya ilindeki bir hastanenin acil servisinde

yaptıkları çalışmada, sentetik kannabinoid kulla-nan toplam 112 hastanın 111’nin erkek, yalnızca 1’in kadın olduğu ve yaş ortalamasının 23.3±6.1 olduğu bildirmişlerdir (23). Bozkurt ve ark. Alkol Madde Araştırma,Tedavi Eğitim Merkezi (AMA-TEM) İstanbul polikliniğinde SK kullandıkları bil-dirilen 158 hastanın yaş ortalamasının 26,1±7,1 ve %94’ünün erkek, Mutlu ve ark. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hasta-nesi Denetimli Serbestlik Bölümünde yapılan bir araştırmada yaş ortalamasının 26,8±7,0 ve olgu-ların erkek olduğu saptamışlardır (19,24). Çalışmamızda olgular eğitim durumlarına göre değerlendirildiğinde; olguların %69,1’inin (n=201) ilköğretim mezunu olduğu görülmek-tedir. Olgularımızın büyük bir çoğunluğu bekar (%59,1) olup, çalışma durumlarına göre değer-lendirildiğinde çalışmayan (%41,2) ve düzensiz çalışanlar (%38,1) önemli bir yer tutmaktadır. Vandrey ve ark. yüksekokul öğrencilerinde ger-çekleştirdikleri çalışmada, SK kullananların be-kar olduğunu, yine aynı çalışmada kullanıcıların %47’sinin çalıştığı, %28’inin öğrenci ve %9’unun çalışmadığını bildirmişlerdir (8). Barratt ve ark. yaptıkları çalışmada, SK kullananların %86’unun ortaokul mezunu olduğunu, yine aynı çalışmada kullanıcıların %78’inin çalıştığını, %19’unun öğ-renci ve %6’sının çalışmadığını tespit etmişlerdir (22). Yilmaz ve ark.İstanbul’daki bir hastanenin acil servisinde yaptıkları çalışmada 136 bonzai kullanıcısının %69,1’inin erkek olduğunu, çalış-maya dahil edilen bonzai kullanıcılarının 25-39 (%42) yaş aralığında ve %34’ünün ilköğretim mezunu iken %11’inin üniversite mezunu oldu-ğunu saptamışlardır (25). Bozkurt ve ark. has-taların %67’sinin bekar ve %72’sinin ilköğretim mezunu olduğunu tespit etmişlerdir (19). Mutlu ve ark. yaptıkları çalışmada %73’ünün bekar ve %78’inin düzenli bir çalışma hayatının olduğu bildirilmiştir (24). Olgular kullandıkları madde bakımından değerlendirildiğinde; %26,8 (n=78) olgu sadece SK kullanırken, %73,2 (n=213) olgu SK ile birlikte esrar, ekstazi, eroin, kokain, ben-zodiazepin, antidepresan ve antipsikotik ilaçlar-da kullandıkları tespit edildi. Bu maddeler içe-risinde öncelikli olarak esrar, peşinden ekstazi kullanımı yer almaktadır. Yapılan diğer çalışma-larda da SK ile birlikte esrar kullanımının diğer uyuşturuculara göre fazla olduğu görülmektedir

Il Sayı % Rize 98 33,7 Ordu 62 21,3 Giresun 55 18,9 Ağrı 22 7,6 Trabzon 15 5,2 Ardahan 10 3,4 Bayburt 7 2,4 Erzurum 7 2,4 Samsun 6 2,1 Artvin 5 1,7 Gümüşhane 4 1,4 TOPLAM 291 100

Tablo 3: Sentetik kannabinoid kullanımının illere göre dağılımı

(6)

(8,19,20,22,24). Çalışmamızdan elde edilen so-nuçların daha önce yapılan çalışmaların sonuç-ları ile uyumlu olduğu görülmektedir.

Madde kullanıcıları arasında tüm dünyada en sık tercih edilen maddenin esrar olduğu bilinmekte-dir (26). Ancak SK’lar kannabise göre; daha güç-lü bir etkiye sahip olmaları, ucuz ve kolay ula-şılabilirlik, rutin testlerde tespitinin zor olması ve hızla değişen kimyasal yapıları SK’ların ar-tan kullanımına katkıda bulunmaktadır (24,27). SK’ler Δ9-THC’den kimyasal olarak farklı oldu-ğundan, madde taramalarından kaçabilmekte ve özellikle sürücü ehliyetinin geri alınması ya da denetimli serbestlik ortamları gibi düzenli madde taraması gereken durumlarda SK’ların kullanılması çekici olmaktadır (20,28). Sente-tik kannabinoidleri tanımlamada ve biyoanaliSente-tik yöntemlerini geliştirmede karşılaşılan başlıca zorluklardan biri referans materyal eksikliği-dir. Saf referans materyalin sınırlı olmasından dolayı bu maddelerin tanımlanması ve kantitatif analizinin yapılması zor olmaktadır. Metabolik standartların eksikliği klinik ve adli laboratuvar-larda standardize edilmiş yöntemlerin gelişme-sini engellemiştir. Bitki ürünlerindeki psikoaktif madde içeriğinin düşük olması ve gizlenen kat-kıların varlığı (yağ asitlerinin amitleri veya glise-rin gibi) yüzünden hızlı bir sonuç almak zordur (29). Amerikan Zehir Kontrol Merkezleri Kuru-mu (The American Association of Poison Control Centres, AAPCC) SK maruziyeti sayısının 2009 yılında 53 iken, 2011 yılında 13.000 olduğunu bildirmiştir (30). Wood yaptığı bir çalışmada SK maruziyetinin 2009 yılında 14, 2010 yılında 2821,

2011 yılında ise 6255 olarak belirlemiş, (31). Çalışmamızda SK kullanımı 2013 yılında %14,8 (n:43) iken, 2014’de %85,2 (n:248) olarak tespit edildi. Yapmış olduğumuz çalışmada da sente-tik kanabinoid kullanımının 2014 yılında belirgin şekilde arttığı görüldü. Bu artışın sebepleri ara-sında; Trabzon ve çevre illerde SK’ların özellikle gençler arasında tanınırlığının artması, kullanı-cılar arasında SK’ların madde taramalarından tespit edilemediği kanısının yaygınlaşması, Kim-ya İhtisas Dairesine LC-MS/MS cihazının 2013 yılında kurulmuş olması ve bu tarihten itibaren SK analizleri yapılmaya başlanması sonucunda 2014 yılında kullanıcı tespitinde artış olmuş-tur. Zazoğlu ve ark. Adli Tıp Kurumu Trabzon Grup Başkanlığı Narkotik Şubesine gönderi-len uyuşturucu madde ve yeni nesil psikoaktif maddelerin değerlendirilmesi başlıklı çalışma-larında sentetik kannabinoidlerin 2012 yılında %2,2 (n=8), 2013 yılında %2,2 (n=8) ve 2014 %9,5 (n=42) olduğunu tespit etmişlerdir (32). 2013 ile 2014 yılında narkotik şubesinde tespit edilen SK ile toksikoloji şubesine gönderilen olguların bi-yolojik örneklerinde tespit edilen SK’larda göz-lenen atışın uyumlu olduğu görülmüştür.

SONUÇ

Çalışmamızın sonuçlarına göre SK kullanımının erkekler arasında yaygın olduğunu, büyük ço-ğunluğunun adölesanlar ve genç erişkinler ol-duğu ve eğitim düzeylerinin düşük olol-duğu söyle-nebilir. SK kullanımının en az esrar kadar yaygın olduğu görülmektedir. SK kullanımı her geçen gün artığından en sorunlu uyuşturucu madde-lerden biri olacağı ve sorun olmaya devam ede-ceği anlaşılabilmektedir. SK’ların farmakoloji-sinin, klinik etkilerinin, yoksunluk bulgularının ve kullanım özelliklerinin aydınlatılabilmesi için geniş epidemiyolojik çalışmalara ihtiyaç var-dır. Ülkemizde SK testleri halen çok az sayıda merkezde uygulanmakta ve klinik popülasyon-da yaygınlık araştırması bulunmamaktadır. Ül-kemizde SK’lar ile ilgili bilimsel çalışmalar ye-terli düzeyde değildir. Ülke genelinde kullanım yaygınlığının tespiti için daha geniş kapsamlı araştırma yapılması gerekmektedir. Böylece bu maddelerin kullanımıyla mücadelede yardımcı olacağı düşünülmektedir. 0 50 100 150 200 250 300 248 Kişi Sayısı YIllar 2013 43 2014

(7)

1. Yargıç İ. Synthetic cannabinoids. The Council of Forensic Medicine New-trend Psychoactive Substances Symposium. 26 November 2013:9-11. Available at: http://www.atk.gov.tr/ Pdf/psikoakifmaddeler.pdf (cited: 5 March 2014).

2. Drummer O, Odell M. The Forensic Pharmacology Of Drugs Of Abuse. London: Arnold, 2001.

3. Ashton CH. Pharmacology and effects of cannabis: A brief review. Br J Psychiatry 2001;178(2):101-6.

4. Pacher P, Bátkai S, Kunos G. The endocannabinoid system as an emerging target of pharmacotherapy. Pharmacol Rev 2006;58(3):389-462.

5. Ottani A, Giuliani D. HU 210: A potent tool for investigations of the cannabinoid system. CNS Drug Rev 2001;7(2):131-45. 6. Özşeker PE, Dip A, Dağlıoğlu N, Gülmen MK. Synthetic can-nabinoids: A new generation marihuana. Türk Aile Hek Derg 2017;21(1):34-40.

7. Seely KA, Lapoint J, Moran JH, Fattore L. Spice drugs are more than harmless herbal blends: A review of the pharma-cology and toxipharma-cology of synthetic cannabinoids. Prog Neu-ropsychopharmacol Biol Psychiatry 2012;39(2):234-43. 8. Vandrey R, Dunn KE, Fry JA, Girling ER. A survey study to characterize use of Spice products (synthetic cannabinoids). Drug Alcohol Depend 2012;120:238-41.

9. Recommended Methods for The Identification and Analysis of Synthetic Cannabinoid Receptor Agonists in Seized Materi-als, UNODC. Available at: http://www.unodc.org/documents/ scientific/STNAR48_Synthetic_Cannabinoids_ENG.pdf (cited 12 March 2014).

10. Akgül A, Aşıcıoğlu F. New Trends in Narcotic Substances and Early Warning System. In: Demir OÖ, Sever M. eds. Orga-nised Crime and New Trends [in Turkish]. Ankara: Polis Aca-demy Press; 2011. pp 29-56.

11. Bertan A [Early Warning System]. Turkish Monitoring Centre for Drugs and Drug Addiction. 2010;188-90.

12. Turkish Monitoring Centre for Drugs and Drug Addiction

13. Council of Ministers Decision. Turkish Official Journal 29.02.2015; 29259.

14. Elsohly MA, Gul W, Wanas AS, Radwan MM. Synthetic can-nabinoids: Analysis and metabolites. Life Sci 2014;97(1):78-90. 15. Evren C, Bozkurt M. Synthetic cannabinoids: Crisis of re-cent years [in Turkish]. Düşünen Adam The Journal of Psychi-atry and Neurological Sciences 2013;26(1):1-11.

16. Başak AS. Analysis of psychoactive substances and expertise. The Council of Forensic Medicine New-trend Psychoactive Subs-tances Symposium. 26 November 2013:5-6. Available at: http:// www.atk.gov.tr/Pdf/psikoakifmaddeler.pdf (cited: 5 March 2014). 17. Perspectives on drugs, synthetic cannabinoids in Europe, EMCDDA. (Available at: http://www.emcdda.europa.eu/attac- hements.cfm/att_212361_EN_EMCDDA_POD_2016_Synthe-tic%20cannabinoids.pdf (cited 31 May 2016).

18. Vardakou I, Pistos C, Spiliopoulou Ch. Spice drugs as a new trend: Mode of action, identification and legislation. Toxi-col Lett 2010;197:157-62.

19. Bozkurt M, Umut G, Evren C, Karabulut V. Clinical charac-teristics and laboratory test results of patients admitted to outpatient clinic for synthetic cannabinoid usage. J Psychiatry and Neurological Sciences 2014;27:328-34.

20. Hu X, Primack BA, Barnett TE, Cook RL. College students and the use of K2: An emerging drug of abuse in young- per-sons. Subst Abuse Treat Prev Policy 2011;6(1):16-7.

21. Hoyte CO, Jacob J, Monte AA, Al-Jumaan M. Bronstein AC, Heard KJ. A characterization of synthetic cannabinoid ex-posures reported to the national poison data system in 2010. Ann Emerg Med 2012;60(4);435-8.

22. Barratt MJ, Cakic V, Lenton S. Patterns of synthetic canna-binoid use in Australia. Drug Alcohol Rev 2013;32:141-6. 23. Küçük E, Küçük İ, Kirazaldı YY. A new threat in the emer-gency department: Synthetic cannabinoids (Bonzai, Jameika). Medical Journal of Selcuk 2015;25:18-22.

24. Mutlu E, Alnıak İ, Aksoy UM, Erkıran M. The use of

(8)

25. Yılmaz K, Yalçın M, Çakmakcı H, Bektemür G, Egici MT, Leblebici Y. Emergency service bonzai of patients presenting with use socio-demographic characteristics evaluated retros-pectively. J Academic Res in Nurs 2015;1(2):80-5.

26. European Monitoring Centre for Drugs and Drug Addic-tion. European drug report 2017: Trends and developments. Luxembourg: Publications Office of the European Union; 2017:1–96. Available at: http://www.emcdda.europa.eu/pub-lications/edr/trends-developments/2017 (cited: June 2014). 27. Fattore L, Fratte W. Beyond THC: The new generation of can-nabinoid designer drugs. Front Behav Neurosci 2011;5:1-12. 28. Hutter M, Kneisel S, Auwarter V. Identification of the major urinary metabolites in man of seven synthetic cannabinoids of the aminoalkylindole type present as adulterans in her-bal mixtures using LC-MS/MS techniques. J Mass Spectrom 2012;47:54-65.

29. United Nations Office on Drugs and Crime (UNODC). Synthetic Cannabinoids in Herbal Products. Available at: https://www.unodc.org/documents/scientific/Synthetic_Can-nabinoids.pdf (cited: 22 November 2016)

30. AAPCC Issues Statement on the Synthetic Drug Abu-se Prevention Act. American Association of Poison Control Centre. Available at: http://www.aapcc.org/press/2 (cited: 22 November 2016).

31. Wood KE. Exposure to bath salts and synthetic tetrahydro-cannabinoid from 2009 to 2012 in the United States. J Pediatr 2013;163:213-6.

32. Zazoğlu S, Savaş H, Ketenci HÇ, Beyhun NE. A description of the profile of narcotics and new generation psychoactive substances sent by the judicial authorities to the Turkish Co-uncil of Forensic Medicine Trabzon Group Chairmanship bet-ween 2010 and 2014. J For Med 2017;31(1):1-5.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu sıralama analitik hiyerarşik proses kullanılarak bulanık mantıkla birleştirilmiş ve bulanık AHP yardımıyla üçgensel bulanık sayılar kullanılarak genişletilmiş

Ahmet Kâzım ÜRÜN (Selçuk

KT D 35-36: Köl tigin Bayırkun[ıŋ ak adg]ır[ıg] binip oplayu tegdi ‘Köl Tigin Bayırku’nun ak aygırına binerek hücum etti (boğa gibi saldırdı)’.. KT K 2; KT K 3:

44/664 yılında Bişr-i Ertal nam bir komutan idaresinde 40 bin kişi İstanbul- 'u tekrar kuşatmak için gönderildiler Sağa sola çok hasaret verdiler ve netice ala- madan bol

editörü, çevireni varsa, kitap adından sonra parantez içinde gibi verilir: Yazarın soyadı, adı, basım yılı}, eserin adı, [hazırlayanın nzl.}, editörün ed.} veya

Alman Edebiyatinda Sevgi, Hoşgörü ve İnsan Haf<ları .... Ali

Bize göre bilim felsefecisinin esas görevi bilimin gelişmesiyle ilgili özet tasvirler geliştirmek yerine, mevcut teorilerin temel kavramlarını ortaya koymak, teorilerde bunların

Şemseddin-i İtakî’ye atfedilmiş bir düşme riski ölçeğinin geliştirildiğini göz önünde bulun- durarak, Evde Bakım Alanlarda Düşme Riskinin